GEOMETRİ: Çizgilerin, yüzeylerin ve hacimlerin belli bir ölçü ile genliklerini ölçmeyi öğreten bir ilimdir. ÇEMBER: 1- Çember, düzey üzerinde öyle kapalı bir eğridir ki üzerindeki her nokta, onun içinde bulunan ve merkez denilen bir noktadan aynı uzaklıktadır. 2- Çemberin kapadığı düzeye daire denir. Çember yerine birçok defalar daire dendiği de olur. 3- Yay çemberin herhangi bir parçasıdır. 4- Çember, 360 eşit parçaya ayrılır. Bunlardan her birine derece denir. Her derece dahi 60 eşit parçaya ayrılır. Bunlardan her birine dakka denir. Dakka da 60 eşit parçaya ayrılır. Bunların her birine saniye denir. Dereceyi göstermek için, dereceyi bildiren rakamın sağ üstüne küçük bir sıfır konur. Dakka, rakamının sağ üstüne, sağdan sola eğik küçük bir çizgi ile ve saniye de, böyle yan yana konmuş iki çizgi ile gösterilir. Misal: 54 derece, 45 dakika, 18 saniye şöyle yazılır: 54o 45 18 Çember ve dayire ile ilgili çizgiler şunlardır: Çap, dayirenin merkezinden geçerek çemberin iki noktasına ulaşan bir doğru çizgidir. Yarıçap, merkezi, çemberin bir noktasına bağlıyan bir doğru çizgidir. Yay, çemberin herhangi bir parçasıdır. Kiriş, yayın uçlarını birleştiren doğru çizgidir. Ok, yayın ortasını, kirişin ortasına bağlıyan bir doğru çizgidir. Kesek, daireyi herhangi iki parçaya ayıran bir doğru çizgidir. Değme, bir çizginin çemberin herhangi bir noktasına değmesine denir. O noktaya değme noktası, değen çizgiye de teğet denir. POLİGONLAR: Bol, yani birçok kenarlarla çitlenmiş olan bir düzey parçasına Poligon denir. Üçgen, üç kenarlı bir poligondur. Dörtgen, dört kenarlı bir poligondur. Beşgen, beş kenarlı bir poligondur. Altıgen, altı kenarlı bir poligondur v.b. Bir poligonun çevresi, onu çevreleyen kırık çizgidir. Dayirenin çevresi çemberdir. Bir poligonun köşegeni, o poligonun yan yana olmayan köşelerini birleştiren doğru çizgilerdir. Yüzey: İki boyutlu olarak, yayıldığı, genişlediği düşünülen bir uzamdır. Bu boyutlar uzunluk ve genişliktir. Bir yüzey değerini ölçmek için, o yüzey, birim olmak üzere seçilmiş bir yüzeyle oranlanır. Yüzey birimi, genel olarak, metrekaredir. Metrekare, her kenarı bir metre olan karedir. Dikey dörtgen: Dikey dörtgenin alanı tabanı ile yüksekliğinin çarpımına eşittir. Misal: Tabanı 6 metre ve yüksekliği 3 metre olan bir dikey dörtgen düşünelim. Onun tabanı olan 6 metreyi, yüksekliği olan 3 metre ile çarparsak elde edeceğimiz 18 metrekare, bu dikey dörtgenin alanı olur. Paralelkenar: Paralelkenarın alanı, tabanı ile yüksekliğinin çarpımına eşittir. Misal: Tabanı 24 metre ve yüksekliği 16 metre olan bir paralelkenar düşünelim. 24 ile 16nın çarpımı olan 384 metrekare, bu paralelkenarın alanıdır. Kare: Karenin alanı, bir kenarının kendisi ile olan çarpımına eşittir. Misal: Kenarı 4 metre olan bir kare düşünelim. 4ü 4le çarparız. Elde edeceğimiz 16 metrekare, bu karenin alanı olur. Eşkenar dörtgen: Eşkenar dörtgenin alanı, onun iki köşegeninin çarpımının yarısına eşittir. Misal: Köşegenleri 6 metre ve www.herodevyapilir.com 10 metre uzunluğunda olan bir eşkenar dörtgende 10un 6 ile çarpımı olan 60ın yarısı alınırsa elde edilen 30 metrekare bu eşkenar dörtgenin alanı olur. Üçgen: Bir üçgenin alanı tabanı ile yarı yüksekliğinin çarpımına eşittir. hut ta bir üçgenin alanı yüksekliği ile yarı tabanının çarpımına eşittir. Misal: Tabanı 14 metre ve yüksekliği 6 metre olan bir üçgen düşünelim. Tabanını yüksekliğinin yarısı ile çarparız ve şunu elde ederiz: 14*3 = 42 metrekare Yüksekliğini, tabanının yarısı ile çarparız ve şunu elde ederiz: 6*7 = 42 metrekare Yamuk: Bir yamuğun alanı, iki taban toplamının yarısı ile yüksekliğinin çarpımına eşittir. Misal: Yüksekliği 7 metre ve tabanları 10 ve 16 metre olan bir yamuk düşünelim: İki taban toplamının yarısı şuna eşittir. (16+10)/2 = 13. Yamuğun alanı da 13*7 = 91 metrekaredir. Herhangi bir poligon: Herhangi bir poligonun alanı, birçok yollarla elde edilir. yol: Poligon üçgenlere parçalanır, her üçgenin alanı ayrı araştırılır ve bu alanların toplamı bulunur. yol: Poligon dik üçgenlere ve dik yamuklara parçalanır. Bunun için, poligonun iki uzak köşesini birleştiririz ve diğer köşelerden bu doğru çizgi üzerine dikeyler çizeriz. Ortaya çıkacak dik üçgenler vedik yamukların alanlarını buluruz ve bunların toplamını hesaplarız. Düzgün Poligon: Bir düzgün poligonun alanı, iç teğet çemberinin yarıçapının yarısı ile çevresinin çarpımına eşittir. Misal: Kenarları 7 metre ve iç teğet çemberinin yarıçapı 6 metre olan düzgün bir altıgeni göz önüne alalım. Çevresi 7*6 = 42 metredir. Çevresi ile iç teğet çemberinin yarıçapının yarısının çarpımı 42*(6/2) = 42*3 = 126dır. Bu düzgün altıgenin alanı 126 metrekaredirAtatürk'ün Yazdığı Geometri Kitabı (1937) - E - Kitap Atatürk bu kitabı ölümünden birbuçuk yıl önce III. Türk Dil Kurultayından hemen sonra 1936-1937 yılı kış aylarında Dolmabahçe Sarayı'nda kendi eliyle yazmıştır. Atatürk Arapça ve Farsça terimlerle dolu ders kitaplarının öğrenciler açısından öğrenimi geciktireceğini düşünmüştü. Atatürk, Sivas Kongresi’nin toplandığı Sivas Lisesi’ne, Lise Müdürü ve Matematik öğretmeni Ömer Beygo ve Başyardımcısı Felsefe öğretmeni Faik Dranaz ve öteki ilgililerle Kongre salonuna geldiler. Burada önce, 4 Eylül 1919'da tarihî kongrenin toplandığı Kongre salonunu ve özel odasını gezdi ve o günkü dekoru aynen korunan bu oda ve salonda o güne ait hatıralarını anlattı. Sonra topluluk halinde Lisenin 9/A sınıfında programdaki Hendese (Geometri) dersine girdi. Bu derste bir kız öğrenciyi tahtaya kaldırdı. Öğrenci tahtada çizdiği koşut iki çizginin başka iki koşut çizginin kesişmesinden oluşan açıların Arapça adlarını söylemekte zorluk çekiyor ve yanlışlıklar yapıyordu. Bu durumdan etkilenen Atatürk, tepkisini, “Bu anlaşılmaz Arapça terimlerle, öğrencilere bilgi verilemez. Dersler, Türkçe, yeni terimlerle anlatılmalıdır.” dedi ve tebeşiri eline alıp, tahtada çizimlerle “zaviye”nin karşılığı olarak “açı”, “dılı” nın karşılığı olarak “kenar”, “müselles”in karşılığı olarak da “üçgen” gibi Türkçe yeni terimler kullanarak, bir takım Geometri konularını ve bu arada Pythagoras teoremini anlattı. Atatürk, dilimize karşılığı “koşut” olan “muvazi” kelimesinin yerine kullandığı “paralel” teriminin kökenini açıklarken Orta Asya’daki Türklerin, kağnının iki tekerleğinin bir dingile bağlı olarak duruş biçimine “para” adını verdiklerini anlattı. Atatürk, bu derste aynı zamanda ders kitaplarının birkaç ay içinde Türkçe terimlerle yazdırılıp bütün okullara ulaştırılmasını emir buyurdu. . Atatürk ölümünden birbuçuk yıl kadar önce, üçüncü Türk Dil Kurultayından (24-31 Ağustos 1936) hemen sonra 19361937 yılı kış aylarında kendi eliyle Geometri adlı bir kitap yazmıştır" Atatürk, bunu, birtakım Fransızca geometri kitaplarını okuduktan sonra hazırlamış ve yapıt ilk kez 1937 yılında "Geometri öğretenlerle, bu konuda kitap yazacaklara kılavuz olarak Kültür Bakanlığınca yayınlanmıştır" Bu 44 sayfalık yapıttaki boyut, uzay, yüzey, düzey, çap, yarıçap, kesek kesit, yay, çember, teğet, açı, açıortay, içters açı, dışters açı, taban, eğik, kırık, çekül, yatay, düşey, yöndeş, konum, üçgen, dörtgen, beşgen, köşegen, eşkenar, ikizkenar, paralelkenar, yanal, yamuk, artı, eksi, çarp, bölü, eşit, toplam, oran, orantı, türev, alan, varsayı, gerekçe gibi terimler www.herodevyapilir.com Atatürk tarafından türetilmiştir Yapıttaki tanımların tümünü Atatürk yazmıştır Her tanım, ilgi kavramı tüm öğeleriyle eksiksiz ve açık biçimde anlatmakta, özel ve temelli nitelikleri içermektedir Gerekli ve yeterli örnekler de verilmiştir Tanınmış bilim tarihçisi Ord Prof Dr Aydın Sayılı, tam bir yetkiyle, bu Geometri kitabını, "küçük fakat anıtsal bir yapıt" diye nitelendirmiştir www.herodevyapilir.com