Amerika Ulusal Bilgi politikası

advertisement
Geçmişten günümüze pek çok tanım ile açıklanan bilgi politikası bilginin üretilmesine,
yönetilmesine, işaretlenmesine ve kullanılmasına öncülük eden; birbiri ile ilişkili kanun,
yönetmelik, yönerge, iç tüzük, kural ve yargı kararları ile uygulamaları düzenleyen politikalardır.
Bilgi politikasının temel amacı, ülkede var olan, üretilen ve üretilecek olan bilginin sosyoekonomik ve bilimsel açıdan rasyonel bir biçimde kullanılması için uygun zemini hazırlamaktır.
Bilgi politikasının, bilginin ve bilgi kaynaklarının toplumsal hayatın bir parçası halini almasıyla
birlikte ortaya çıktığını ve ihtiyaçlar doğrultusunda değişerek geliştiğini söylemek mümkündür.
Duff (2004, s. 72), bilgi politikasının başlangıcını ABD ve İngiltere’deki gelişmeleri göz önüne
alarak açıklar. ABD’de ise 1963 yılında Weinberg tarafından hazırlanan rapor bilgi politikasının
ilk basılı hali ve başlangıcı olarak kabul edilmektedir.
Ulusal düzeyde bilgi politikaları çalışmaları yanında uluslararası kuruluşlar ve meslek
kuruluşlarının da çalışmaları alanında ise OECD, UNESCO ve IFLA başta olmak üzere çalışmalar
yapıldığı görülmektedir. 1964 yılında OECD tarafından, üye ülkelerin bilgi politikalarının
oluşumunu teşvik ve öncülük etmek için Information Policy Group oluşturulmuştur. 1990’lı yıllar
ise bilgi politikası açısından yeni bir dönemin başladığı ve bilgi politikasına yaklaşımda önemli
değişikliklerin yaşandığı yıllar olmuştur.
ABD Bilgi Politikası
Değişen dünyayla birlikte bireysel ve toplumsal bilgi ihtiyaçları da değişmiştir. ABD bilgi
politikasının şekillenmesindeki faktörleri nüfus yönelimleri, teknolojik gelişmeler, ekonomik
faktörler, tüketici eğilimleri ve bilgi uzmanlığı olarak sıralamak mümkündür (Bearman,
1986, s.106). Bilgi politikasının şekillenmesindeki temel sorunlar ise teknolojik, ekonomik, sosyokültürel ve politik sorunlardır (Beraman, 1986, s.111).
Tablo I. Gelişmiş Ülkeler ile Gelişmekte Olan Ülkeler Arasındaki
Sayısal Uçurum (2002-2008)
Kaynak: International Telecommunication Union [ITU], 2010
Montviloff (1990) ulusal bilgi politikalarının dört ana unsura dayandığından söz
ederken, bunları;
◊ Bilgi kaynakları,
◊ Bilgi hizmetleri,
◊ Bilgi sistemleri,
◊ Bilgi altyapısı olarak sıralar ve kütüphane ve arşiv gibi bilgi merkezlerini “Bilgi
hizmetleri” unsurunun içinde yer alan kurumlar olarak kabul eder.
Bilgi politikası oluşturma sürecinde;
◊ Ülkenin tümünde ya da ulusal kapsamda bütünleşik bilgi hizmetleri ve sistemleri
faaliyet planı tasarlanmalı,
◊ Koordinasyonlu ve bütünleşik bilgi programları başlatılmalı,
◊ Doğru zaman ve yerde bilgi projeleri yürütülmeli,
◊ En uygun (optimum) düzeyde bilgi hizmetleri ve sistemleri yürütülmesi
gerekmektedir.
◊ Oluşturulacak bilgi politikası gelişen teknoloji ve şartlara uygun ya da kolayca uyarlanabilen bir
yapıya sahip olmalıdır (Montviloff , 1990)
'Ulusal Bilgi Politikası'; Devletler tarafından bilgi toplumuna geçişi ve bilgi toplumu olarak
gelişimi sürdürmeyi yönetmek için gerçekleştirilen, yukarıda bilgi politikası ile ilgili açıklamada
da dile getirilen, bilgi ile ilgili her türlü ulusal ilkelerin ve hedeflerin, birbiriyle ilişkili bir dizi
hukukun, düzenlemelerin ve politikaların bütünüdür. 'Ulusal Bilgi Politikası; dünyada ve ülkede
bilgi ve bilgi ile ilişkili tüm öğelerin (bileşenlerin) değişimini incelemeye, ülkenin güçlü ve zayıf
yönlerini değerlendirmeye, karşılaşılan tehditlere ve sunulan fırsatlara, ülkenin amaçladıkları
doğrultusunda toplumun tüm yapılarına geniş bir vizyon ile rehberlik etmeye dayanır.
BİLGİNİN GÜCÜ
Doç. Dr. Mesut YALVAÇ
Ulusal bilgi politikası -1
"Ulusal bilgi politikası -1" Bilginin Gücü içinde,
Haberdar Gazetesi, 2 Nisan 2010, ss.22
•
Gelişmiş ülkeler, ulusal bilgi politikaları sayesinde bilgi üretimini, bilgi yönetimini ve bilgi
kullanımını kontrol altına almışlardır.20 Gelişmiş ülkelerde bilginin üretilmesi için bilgi üretimi ile
ilgili sektörler daha fazla desteklenmekte ve bilgi üretiminin yetersizliği bir sorun olarak
algılanmaktadır. Bu tür ülkelerin bilgi yönetiminde ise, teknoloji kullanımı teşvik edilmekte; ekütüphanelerin ve e-arşivlerin gerekliliği anlaşılmakta; ulusal boyuttaki kurumların örgütsel ve
işletimsel sorunları kolayca giderilmekte ve ilgili kurumların bilgi teknolojisine geçişi bürokratik ve
eğitimsel engellere takılma-maktadır. Ulusal bilgi politikalarını tamamlamış ülkelerde bilgi
kullanımı bir araç olarak değil amaç olarak gerçekleşmektedir. Bilginin, topluma ayrılma
mekanizmalarında örgütsel ve işletimsel sorunlarla karşılaşılmamaktadır. Toplum için bilginin
kullanımı hem toplumsal, hem siyasi hem ekonomik hem de teknolojik katılım ile
gerçekleşmektedir.
Gelişmiş ülkelerde, devletin ulusal bilgi politikasının saptanması ve uygulanmasında etkin bir rolü
bulunmaktadır. Bilgi toplumu olma sürecini tamamlamış bu tür ülkelerde yönetim, eğitim, kültür ve
araştırma-geliştirme sektörleri tamamen bilgi tabanlı olarak hizmet vermektedir. Bilgi, ülke
kalkınması için önemli bir sektör oluşturmuştur ve ulusal gelire önemli derecede katkıda
bulunmaktadır. Bu tür ülkelerde bilgi akışını sağlayacak ulusal bilgi altyapısı; bilgi kaynakları, bilgi
hizmetleri ve bilgi sistemleri ile desteklenmekte ve uygulama alanı bulmaktadır. Bu nedenle üretilen
bilgi, kolaylıkla ulusal ve uluslararası düzeyde bilgi teknolojileri sayesinde pazarlanabilmektedir.
Gelişmiş ülkelerin ulusal bilgi altyapıları tamamlandığından, bu ülkelerin bilgi teknolojileri, ülkenin
ulusal gelirine doğrudan katkıda bulunmaktadır. Bu nedenle gelişmiş ülkelerin ulusal bilgi
politikaları, gelişmekte olan ülkelerin ulusal bilgi politikalarının oluşturulmasına doğrudan ışık
tutacak ve ona yön verecektir.
Download