Güney Kafkasya’da Silahlanma Yarışı Güney Kafkasya’da Silahlanma Yarışı Elnur İSMAYILOV Sovyetlerin yıkılması sonrasında Güney Kafkasya’da bölgesel güvensizlik ve etnik çatışmaların günümüze kadar devam etmesi ve yaşanan sorunların her geçen gün daha tehlikeli hal alması, son yıllarda bölge devletlerini kendi güvenliklerini sağlamak adına silahlanma ve yeni askeri işbirliği arayışı içine sokmuştur. Uzun bir dönem Batılı devletlerin bölge ülkeleriyle askeri işbirliklerine önem vermesi, Rusya’nın çıkarlarını tehlikeye sokmaya başlamıştır. Özellikle, Ağustos 2008’de yaşanan savaş Rusya’nın Batılı devletlerle ilişkilere önem veren Azerbaycan ve Gürcistan gibi Güney Kafkasya devletlerine verdiği mesaj olarak da değerlendirilebilir. Bu noktadan hareketle, bu analizde son yıllarda üç Güney Kafkasya ülkesinin silahlanma politikasının ana hatları kıyaslanarak, Türkiye, Rusya, ABD ve İsrail gibi dış güçlerin bu ülkelerin silahlanmasındaki rolü ortaya konulmaya çalışılacaktır. 2008 Gürcistan Savaşı sonrasında bölge devletlerinin savunma sanayilerinde nasıl bir politika izlediği de analizin ele aldığı konulardandır. Güney Kafkasya Devletlerinin Askeri Harcamaları 1990’lı yılların başından itibaren Sovyetler Birliği’nden bağımsızlığını ilan eden Güney Kafkasya devletlerinin www.bilgesam.org kendi silahlı kuvvetlerini oluşturma politikası, bölgede askeri anlamda bir dengesizliği beraberinde getirmiştir. Bu dönemden itibaren devletlerin kendi silahlı kuvvetlerini geliştirme politikası her üç devlete özgün bir şekilde aşama kaydetmiştir. Bugüne gelindiğinde ise 3 milyon civarında bir nüfusa sahip olan Ermenistan’ın dünyanın üçüncü ve Avrupa kıtasının da birinci en askerileşmiş1 ülkesi olması;2 bölgenin bir diğer 1 Bonn International Center for Conversion tarafından oluşturulan Küresel Askerileşme Endeksi ülkelerin askerileşme derecesini aşağıdaki kriterlere göre belirlemektedir: -devletin gayrısafi milli hasıla ve sağlık harcamalarının askeri harcamalara oranı; -ülkede bulunan toplam askeri personelin toplam doktor sayı ve nüfusa oranı; -ülkedeki ağır silahların nüfusa oranı. 2 Jan Grebe, “Global Militarisation Index 2014”, BICC, Aralık 2014, www.bicc.de/ devleti Azerbaycan’ın bu listede ilk 10 ülke arasına girmesi ve son 10 yılda askeri harcamalarını %493 oranında artırarak 2010-2013’de askeri ürün ithal eden ülkeler sıralamasında 20. olması (3.375 milyar dolar)3 Güney Kafkasya’da silahlanmanın boyutunu ve doğurabileceği tehlikeleri ortaya koymaktadır.4 Güney Kafkasya’nın uploads/tx_bicctools/141209_GMI_ENG.pdf (Erişim: 16 Aralık 2014) 3 “В тройку мировых лидеров по импорту вооружений в 2013 году вошли Индия, Саудовская Аравия и Великобритания”, 26 Mart 2014, http://armstrade.org/includes/ periodics/news/2014/0326/113523170/detail. shtml (Erişim: 22 Aralık 2014) 4 Dünya Silah Ticareti Analizi Merkezi (CAWAT) verilerine göre Azerbaycan $ 4,35 milyarlık silah ithalatı gerçekleştirerek 18.sirada yer almıştır. Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi (BİLGESAM) Sayfa Mecidiyeköy Yolu Caddesi, No:10, 34387 Şişli -İSTANBUL www.bilgesam.org www.bilgestrateji.com [email protected] Tel: 0212 217 65 91 - Fax: 0 212 217 65 93 © BİLGESAM Tüm hakları saklıdır. İzinsiz yayımlanamaz. Kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir. 1 Güney Kafkasya’da Silahlanma Yarışı Rusya, İran ve Türkiye gibi bölgesel güçlere komşu olması, bölge üzerinde farklı jeopolitik ve stratejik amaçların bulunması ve bölgede askeri birliklerin mevcut olması bölge devletlerinin temel silahlanma nedenleri arasındadır. Silahlı kuvvetlerini modernleştirmek amacıyla doğru orantılı olarak Azerbaycan askeri bütçesini her geçen yıl artırmaktadır. Özellikle 2000’li yıllardan itibaren Azerbaycan devlet bütçesinin önemli oranda artması, devletin askeri harcamalarındaki artışı da tetiklemiştir. 2003 yılından itibaren yükselişe geçen savunma bütçesi 150 milyon dolardan 4 milyar dolara ulaşmıştır. 2010 yılına kıyasla 2011’de Azerbaycan’ın askeri harcamaları %90 artarak 3 milyara dolara ulaşmıştır (GSMH’ya oranı %4,7). 2012 yılında ise Azerbaycan hükümeti devlet bütçesinin %14,8’ini savunma için ayırmıştır (takriben 3 milyar Euro). 2013’de bu rakam 3,4 milyar (%4,7), 2014’de ise 3,8 milyar dolar olmuştur. Azerbaycan, 2014 yılına kıyasla 2015 devlet bütçesinde askeri harcamayı %27 artırarak 4,8 milyar dolara ulaştırmayı hedeflenmektedir ki, bu da Ermenistan’ın 3,2 milyar dolarlık toplam bütçesinin 1,5 katı anlamına gelmektedir. Ermenistan’ın askeri harcamaları 2010 yılında 434 milyon dolar (GSMH’ya oranı %4,3), 2011’de 406 milyon dolar (%3,9), 2012’de ise 390 milyon dolar (%3,8) olmuştur. 2013’de devlet bütçesinden $ 437 milyon (%4) civarında para askeri harcamalara ayrılmıştır. Ermenistan, 2014 ve 2015 yılı devlet bütçesinde savunma harcamalarına ayrılmış miktarı beyan etmemektedir. Ancak 2014’de bu rakamın 678-700 milyon dolar civarında olduğu tahmin edilmektedir. “ “ Azerbaycan, 2014 yılına kıyasla 2015 devlet bütçesinde askeri harcamayı %27 artırarak 4,8 milyar dolara ulaştırmayı hedeflenmektedir ki, bu da Ermenistan’ın 3,2 milyar dolarlık toplam bütçesinin 1,5 katı anlamına gelmektedir. Gürcistan’ın 2003 devriminden itibaren askeri gücünü geliştirme politikası Ağustos 2008 savaşı ile ortadan kalkmıştır. Bu nedenle askeri harcamalar için belirlenen bütçe son yıllarda azalmaktadır. 2005 yılında bir önceki yıla kıwww.bilgesam.org yasla askeri harcamaların artış hızına göre Gürcistan dünya ülkeleri listesinde ilk sırada yer almıştır. 2006 yılında askeri harcamaların GSMH’ye oranı %5,2; 2007’de %9,2; 2008’de ise %8,5 olarak belirlenmiştir. Savaş sonrasında ise askeri harcamaların azalmasıyla bu oran 2013’de % 2,8’e düşmüştür. Grafik 1: Güney Kafkasya ülkelerinin askeri harcamaları, 2000-2014 ($/milyon ABD doları) Kaynak: SIPRI Military Expenditure Database (2014), IISS Military Balance (2013) 2004-2008 dönemine kıyasla 2009-2013 yıllarında Azerbaycan silah ithalatını %378 artırmıştır. Konvansiyonel silah alımında Avrupa’da Büyük Britanya’dan sonra 2. sırada gelmektedir (%12). Azerbaycan’la askeri işbirliğinde ilk sırayı Rusya almaktadır. SIPRI verilerine göre 2009-2013 yıllarında Rusya’nın Azerbaycan silah pazarındaki payı %80 oranında olmuştur. Ayrıca Türkiye, Ukrayna, İsrail, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Beyaz Rusya da Azerbaycan’a konvansiyonel silah ihracında pay sahibi olan ülkelerdir. 2011’den itibaren Azerbaycan’ın bu şekilde silahlanması ve hedefinin askeri bütçesini Ermenistan’ın toplam devlet bütçesine eşitlemek olduğunu beyan etmesi NATO ve AB üyesi olan devletleri endişelendirmiştir. Bu nedenle NATO ve AB, Güney Kafkasya bölgesinde Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki askeri dengeyi korumak bahanesiyle Azerbaycan’la askeri ilişkileri gelişmiş olan birçok ülkeye baskı uygulaya- Sayfa 2 Güney Kafkasya’da Silahlanma Yarışı rak silah ihracatını durdurmalarını talep etmiştir. Bu talep sonrasında Bulgaristan, Slovakya ve Polonya gibi devletler Azerbaycan’a silah satmayacaklarını beyan etmiş ve Azeri şirketlerle ortak projelerden çekilmişlerdir. “ “ 2004-2008 dönemine kıyasla 2009-2013 yıllarında Azerbaycan silah ithalatını %378 artırmıştır. Konvansiyonel silah alımında Avrupa’da Büyük Britanya’dan sonra 2. sırada gelmektedir (%12). Türkiye’nin Azerbaycan’la askeri işbirliğinden de rahatsız olan AB ve NATO ülkeleri Ankara’ya da baskı uygulayarak geri adım atmasını istemiştir. Fakat bu devletlerin Ermenistan’ı silahlandıran Rusya’ya herhangi bir baskı yaptığına ilişkin bilgi mevcut değildir. Azerbaycan bu durumun ilgili ülkelerdeki Ermeni lobisinin yerel hükümetler üzerindeki baskısı ve etkisinden kaynaklanmış olabileceğini değerlendirmektedir. Zira Azerbaycan’a yönelik bu tavrı, Batılı devletlerin çatışma bölgelerine silah göndermeme politikası ile ilişkilendirmek mümkün görünmemektedir, çünkü aynı devletler bu bölgede çatışma halinde bulunan Gürcistan’a silah satılmasına karşı çıkmamaktadır. Azerbaycan’ın Savunma Sanayii Aralık 2005’de Azerbaycan’da Savunma Sanayii Bakanlığı kurulmuş ve bakanlığa ülke için gerekli savunma sanayisi ürünlerinin ithal ve ihracatını gerçekleştirmekle birlikte milli askeri ürünlerin üretilmesi görevi de verilmiştir. Kurulmasından şimdiye kadarki süre zarfında birçok yerel askeri araç ve teçhizat üreten Azerbaycan, aynı zamanda silah ticareti yaptığı birçok ülke ile birlikte ortak savunma sanayisi şirketleri kurulması politikası da izlemektedir. Örneğin Azerbaycan; Türkiye, İsrail, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Pakistan gibi devletlerle bu alanda işbirliğini genişletmiştir. Azerbaycan’da 55 civarında yerli savunma sanayisi üretici şirketi bulunmaktadır. Azerbaycan, kendi envanterinde bulunan bazı Mi-24’leri Güney Afrika şirketi ATE (Advanced Technologies and Engineering) ve Ukrayna şirketi Aviakon’la ortak şekilde modifiye etmiştir. Fakat ATE şirketinin iflas etmesinden dolayı Mi-24’lerin modifiye edilmesi projesi yarıda kalmıştır. Eylül 2014’de Azeri AirTechServices Corporation, Güney Afrika şirketi ile ortak Paramount Aerospace Azerbaijan şirketini kurarak, yarım kalan Mi-24’lerin modernizasyonu dahil olmak üzere Azerbaycan envanterinde bulunan Mi-17, Su25 ve MiG-29 helikopter ve uçaklarının modifiye edilmesi projesini üstlenmiştir. www.bilgesam.org Azerbaycan, Eylül 2014’de ilk kez Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı’nı (ADEX 2014) organize ederek askeri teknolojiye verdiği önemi göstermiştir. 2015 yılında Azerbaycan şirketleri birçok savunma sanayi ürünlerinde seri üretimi amaçlamaktadır. Temel hedef savunma sanayisinde dışa bağımlılığın azaltılması ve Azerbaycan silahlı kuvvetlerinin envanterine yerli ürünlerin girmesinin sağlanmasıdır. Öncelikle tank ve topçu sistemi için gerekli mühimmatın üretilmesi planlanmaktadır. Gürcistan’ın Silah İthalatı Politikası ABD, Gürcistan’ın silahlanması konusunda özellikle 9/11 terör saldırıları sonrası teröre karşı başlattığı mücadele sebebiyle aktif rol oynamıştır. 2002’li yılların başlarından itibaren ABD’yi Gürcistan ve Azerbaycan da dahil olmak üzere eski Sovyet cumhuriyetlerinin bir çoğuna El-Kaide bağlantılı militanlarla savaşmak için Amerikan askerlerinin gönderilmesi önerisinde bulunmuştur. Bu öneri ABD’nin Güney Kafkasya ülkeleriyle askeri ilişkilerde yeni bir dönemin başlaması ihtimalini güçlendirmiştir. 2003 devrimi sonrasında Gürcistan’ın Batı’ya entegrasyon sürecini hızlandırması ve Saakaşvili iktidarının NATO üyeliğini ülkenin önemli dış politika amaçlarından biri olarak belirlemesi, Tiflis hükümetinin askeri ve savunma politikasında da değişikliklere neden olmuştur. Kendi silahlı kuvvetlerinde Sovyet ve Rus etkisini yok etmek amacıyla, NATO ülkeleri ile askeri işbirliğini geliştirmiştir. Senaki ve Gori kentlerinde bulunan eski Sovyet ve Rus askeri üsleri modernize olunarak NATO standartlı üs haline getirilmiştir. Bu dönemde Türkiye Gürcistan başkentinden 40 km uzaklıktaki Marneuli askeri aerodromunun modernize edilmesini ve başkent Tiflis’te askeri eğitim merkezinin inşasını finanse etmiştir. Ülkenin silahlı kuvvetlerinin envanterinde bulunan eski Sovyet hafif ve konvansiyonel silahların NATO standartlı silahlarla değiştirilmesine başlanılmıştır: AK-74 Kalaşnikov sınıfı Sovyet silahların ABD üretimi M4 ve İsrail üretimi TAR21’lerle değiştirilmektedir. Ayrıca ABD ve İsrail üretimi helikopterler Gürcistan’a verilmiştir. Bu iki ülkenin yanı sıra Türkiye, Almanya, Fransa, Yunanistan gibi NATO ülkeleri, Baltık devletleri, Ukrayna ve Romanya da Ağustos 2008 savaşına kadarki dönemde Gürcistan’ın silahlanmasında önemli rol oynamışlardır. 2000’li yılların başında ABD’nin Gürcistan’a 10 adet UH1H Iroquois helikopteri sattığı bilinmektedir. Bundan başka ABD, Gürcistan’a son birkaç senede 10 adet kara mayını saldırısına karşı zırhlı araç Cougar ve 100 adet yüksek hareket kabiliyetli çok amaçlı vasıta HMMWV (Humvee)’nin de ihracını gerçekleştirmiştir. Öte yandan Eylül 2014’de Gürcistan ve ABD savunma bakanlıkları arasında S-70 Sayfa 3 Güney Kafkasya’da Silahlanma Yarışı BlackHawk genel maksat helikopteri alınması ile ilgili görüşmeler gerçekleşmiştir. Türkiye’nin Bölge Ülkelerine Silah İhracatı Türkiye, Güney Kafkasya devletleri Azerbaycan ve Gürcistan ile askeri alandaki ilişkilerini çok boyutlu olarak yürütmektedir. Bu ülkeler arasındaki ilişkiler hem stratejik düzeyde hem de NATO’nun Barış için Ortaklık programı dahilinde askeri alanda gelişmektedir. Türkiye’nin Ermenistan’la malum nedenlerden dolayı askeri alanda işbirliği bulunmamaktadır. “ “ 2014 yılında Türkiye, Azerbaycan’a 77.195 milyon dolar civarında askeri ürün ihraç etmiştir ki, bu 2013 yılına kıyasla %4,68 oranında artış anlamına gelmektedir. Türkiye-Azerbaycan arasında mevcut politik-ekonomik ilişkiler, askeri alanda da gelişmektedir. Bağımsızlığının ilk yıllarından itibaren, Azerbaycan silahlı kuvvetlerinin NATO standartlarında gelişmesi amacıyla Ankara’nın Bakü’ye askeri eğitim programları sağladığı bilinmektedir. İki ülke arasındaki işbirliği, Azerbaycan’ın kendi silahlı kuvvetlerinin envanterini Türkiye üretimi silahlarla zenginleştirmesinin temel nedenlerdendir. 2014 yılında Türkiye, Azerbaycan’a 77.195 milyon dolar civarında askeri ürün ihraç etmiştir ki, bu 2013 yılına kıyasla %4,68 oranında artış anlamına gelmektedir. 2010 yılında Türkiye ve Azerbaycan arasında imzalanan 244 milyon dolarlık antlaşma ile Azerbaycan’a farklı çeşitlerde çok namlulu roketatar silah sistemi ve gerekli yedek parçaların satılması konusunda mutabakata varıldığı bilinmektedir. Bu antlaşmanın gereği olarak, Şubat 2012’de Türk şirketi Roketsan Azerbaycan silahlı kuvvetlerine 107 ve 122 mm’lik çok namlulu roketatar silah sistemi ve gerekli roketatar kundağını satmıştır. Ocak 2013 tarihinde ise T300 (Kasırga) çok namlulu roketatar silah sistemi Azerbaycan’a ihraç edilmiştir. Şubat 2013 tarihinde Rus yapımı Mi-28 Havoc ve Güney Afrika yapımı Ah-2 helikopterlerini savaş helikopteri ihalesinde geride bırakarak Azerbaycan pazarına giren Türkiye’nin TUSAŞ şirketi, Bakü-Ankara antlaşması çerçevesinde ilk milli savaş helikopteri olan ATAK T-129’dan 60 adet ihraç etmeyi taahhüt etmiştir. Ayrıca Mayıs 2013’de Azerbaycan hükümeti envanterde bulunan Sovyet üretimi BRDM-1 ve BRDM-2 zırhlı muharebe www.bilgesam.org araçları yerine Türkiye’nin Otokar şirketi üretimi olan Cobra zırhlı araçlarının alınmasını kabul etmiştir. Azerbaycan Savunma Sanayii Bakanlığı ve Türkiye Savunma Sanayii Sekreterliği arasında imzalanan Mayıs 2013 protokolünde Cobra sınıfı zırhlı araçların Azerbaycan’da üretilmesi ile ilgili de görüş beyan edilmiştir.5 2014’de Azerbaycan Türkiye’den kundağı motorlu topçu sistemi olan 36 adet T-155 Fırtına obüsünü tedarik etmeye başlamıştır. Bununla ilgili olarak iki ülke arasında 2011’de antlaşma imzalanmış, fakat obüs için motor üreten Alman şirketi MTU’nun ülkesinin Azerbaycan’a silah ambargo uygulamasından dolayı antlaşmanın şartları yerine getirilememiştir. Bu amaçla obüs için motor üretimi ismi gizlenen başka bir ülkeden tedarik edilmeye başlanmıştır. Eylül 2014’de Bakü’de düzenlenen ADEX 2014 fuarında Roketsan şirketi Azerbaycan’a teslimatını gerçekleştirdiği T-122/130 fırlatma aracı ve silah sisteminin ilk kez tanıtımını yapmıştır. Türkiye Gürcistan’la da iyi askeri işbirliği içerisinde olan devletlerden biridir. Türkiye Gürcistan’ın toprak bütünlüğünün korunması ve bölgesel güvenliğin sağlanması amacıyla askeri işbirliğinin geliştirilmesini arzu etmektedir. 2007-08 yıllarında Türkiye’nin Gürcistan’a 70 adet zırhlı personel taşıyıcıyı, 2008’deki savaş sonrasında da 70 adet Ejder zırhlı aracı tedarik ettiği bilinmektedir. Ayrıca Gürcistan silahlı kuvvetlerinin envanterinde Türkiye üretimi olan Otokar Cobra ve Otokar Akrep zırhlı tekerlekli araçlarında önemli oranda bulunmaktadır. Rusya’nın Bölgeye Silah İhracatı Soğuk Savaş sonrasında Rusya’nın bölgede mevcut olan politik ve ekonomik gücü bölge devletleri ile ilişkilerinde ön plana çıkmaktadır. Güney Kafkasya’da 1990’ların başından itibaren stratejik müttefiklik ilişkileri içerisinde olduğu Ermenistan’a sağladığı silah yardımı uzun yıllar bölgede askeri güç anlamında dengesizlik oluşturmuştur. 2000’lerin ortalarından itibaren Rusya tek taraflı olarak Ermenistan’ı silahlandırma politikasına son vermiş ve Azerbaycan’la da silah satışı için görüşmelere başlamıştır. Azerbaycan Moskova’nın bu politikasından memnunluk duymaktadır, zira Rusya’dan silah ithal etmekle hem kendi askeri gücünü artırmakta hem de Bakü-Moskova askeri ilişkilerine önem verdiğini göstermektedir. Rusya, Ermenistan silah pazarında %95’lik bir paya 5 „Azerbaycan BRDM’lerden imtina edir“, 30 Temmuz 2014, www. adex2014.com/2014/?p=news__read&t=top&q=71&l=az (Erişim: 29 Aralık 2014) Sayfa 4 Güney Kafkasya’da Silahlanma Yarışı sahiptir. Azerbaycan’ın silah ithalatında Rusya’nın payı SIPRI verilerine göre 2007-2011 yıllarında % 55 olmuştur. Fakat 2010 yılından itibaren askeri araç ve mühimmatın Azerbaycan’a ihracatındaki artış sonucu Rusya’nın Azerbaycan pazarında payı % 80’e yükselmiştir. 2010-2013 yılları arasında Rusya ve Azerbaycan arasında imzalanan silah ticareti antlaşmalarının toplam hacminin 4 milyar dolar olduğu tahmin edilmektedir. 2014 yılı dahil edildiğinde bu rakamın 5 milyar dolara ulaşmış olabileceği değerlendirilmektedir.6 2010-2011 yıllarında Rusya Azerbaycan’la büyük hacimdeki ilk silah ihracatı anlaşmasını imzalamıştır. Eylül 2010’da Azerbaycan Rusya’nın Rostvertol şirketi ile 24 adet Mi35 saldırı helikopterinin alımı için 360 milyon dolarlık bir anlaşmaya varılmıştır. Mi-35 helikopterlerinin sonuncu kısmı Ocak 2014’de Azerbaycan’a teslim edilmiştir. Bundan başka, Azerbaycan Rusya’dan 60 adet Mi-17 helikopteri, S-300PMU-2 (Favorit) hava savunma füze sistemi ve TorM2E füze sistemi ithal etmiştir. 2012 yılında da Azerbaycan yabancı ülkelerle silah anlaşmaları imzalamaya devam etmiştir. Azerbaycan Savunma Bakanlığı, Rusya’nın Rosoboronexport şirketi ile işbirliğini genişletmiştir. 2013 yılı başlarından itibaren Rusya, Azerbaycan’la 2011-2012 yıllarında imzaladığı 1 milyar dolarlık silah anlaşmasının gereği olarak Bakü’nün Moskova’dan 18 adet 300m Smerç çok namlulu topçu roket sistemi ve 6 adet TOS-1A sınıfı çok namlulu roket sistemi (220mm), 18 adet 2S19 Msta-S kundağı motorlu obüs ve 18 adet 2S31 Vena kundağı motorlu havan aracı (120mm), 94 adet T-90C muharebe tankı (Nisan 2014) ve 100 adet BMP-3 zırhlı savaş aracı ithal etmiştir. Böylece TOS-1A ve 2S31 Vena sınıfı silahlar ilk defa olarak Azerbaycan askeri envanterine girmiştir. Eylül 2014’de Rosoboronexport şirketi, Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nde bulunan Rusya üretimi T-72 tankların modernleştirilmesini ve Rus şirketi Uralvagonzavod tarafından üretilen tankı destek amaçlı zırhlı muharebe aracı BMPT72Terminator’a dönüştürülmesini önermiştir.7 ADEX 2014’de Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev Rus şirketine modernleştirme projesinin Azerbaycan’da gerçekleştirilmesi talebinde bulunmuştur. Bununla birlikte, Azerbaycan tarafından ülkede Rosoboronexport şirketine Rus üretimi zırhlı araç ve helikopterlerin bakım ve onarımı amaçlı tesisler kurulması önerilmiştir.8 2015 yılı başlarında 100 adet T-90C tanklarının Azerbaycan’a gönderilmesi planlanmaktadır. Anlaşmada ihraç edilmesi belirtilen tüm silahların Azerbaycan’ın envanterine 2017 yılına kadar girmesi kararlaştırılmıştır. Azerbaycan kendi deniz kuvvetlerinin modernizasyonu için de bir program kabul ederek Hazara kıyısı olan devletlerin başlattıkları silahlanma yarışına dahil olmuştur. Bu bağlamda Rusya Azerbaycan’a Bal-E kıyı konuşlu gemisavar füze sistemi ihraç etmek niyetini belirtmiştir ki Azerbaycan’la 2015 yılında bu konuda mutabakata varılması beklenmektedir. ADEX 2014 fuarında Azerbaycan Rus üretimi olan Kamov Ka-52 Timsah (Alligator) tanksavar helikopterlere ilgi duyduğunu belirtmiştir.9 2015 yılında bununla da ilgili olarak tarafların anlaşacağı beklenmektedir. Birleşik Milletler Konvansiyonel Silah Tescili verilerine göre Rusya 2007-2013 yıllarında Azerbaycan’a 72 tank, 34 zırhlı araç, 456 adet topçu sistemi, 37 adet savaş helikopteri ve 1200 adet roket ve füze sistemleri ihraç etmiştir. Aynı dönemde Rusya’dan Ermenistan’a 35 tank, 110 zırhlı araç, 200 adet roket veya füze ve 50 adet roketatar ihraç edilmiştir. Her ne kadar bu veriler resmi kaynaklara dayanıyorsa da, Rusya’dan Ermenistan’a ihraç edilen silahların hepsinin bu listede yer almadığı bilinen bir gerçektir. 2003-2005 yıllarında Rusya’nın Ermenistan’a 1 milyar dolarlık silah ihracatı gerçekleştirdiği bilinmektedir. Bu silah ihracatı Rusya’nın 1996 yılında Ermenistan’a vermiş olduğu 1 milyar dolarlık silah yardımından sonra gerçekleştirdiği ikinci en büyük askeri sevkiyat olarak bilinmektedir. Uzun süre Azerbaycan’ın tepkisinden dolayı Rusya bu silah yardımını gizlemeye çalıştıysa da daha sonra kabul etmek zorunda kalmıştır. 2008 yılında ise Gümrü askeri üssünden Ermenistan silahlı kuvvetlerine 800 milyon dolar civarında silah verilmiştir. Bu listede 21 adet T-72 tankı, 27 adet BMP-2, 12 adet BTR70/80, 5 adet BREM-2 zırhlı araçları; 4 adet ZSU 23-4 Silka roketi ve Strela roketleri, 14 adet 2S1 Gvozdika ve 10 adet Akasiya obüsü, 5 adet 2A29 (MT-12) Rapira tanksavar topu ve 210 adet 3 M9M3 Kub roketi bulunmaktadır.10 6 “Азербайджан хочет скрасить себе вид на море”, Kommersant, 26 Mayis 2014, www.kommersant.ru/doc/2479531?isSearch=True (Erişim: 19 Aralık 2014) 8 “Россия завершит поставку Азербайджану ста танков Т-90С в начале 2015 года”, TASS Russian News Agency, 12 Eylül 2014, http:// itar-tass.com/politika/1436635 (Erişim: 06 Ocak 2015) 7 „Рособоронэкспорт предложил Азербайджану провести глубокую модернизацию танков Т-72”, TASS Russian News Agency, 11 Eylül 2014, http://itar-tass.com/politika/1435826 (Erişim: 06 Ocak 2015) 10 “Russian weapons going to Armenia”, The Global Intelligence www.bilgesam.org 9 “Президент Азербайджана проявил интерес к вертолету Ка-52 на выставке вооружений в Баку”, TASS Russian News Agency, http:// itar-tass.com/politika/1435863 (Erişim: 07 Ocak 2015) Sayfa 5 Güney Kafkasya’da Silahlanma Yarışı Rusya’nın Ermenistan’da bulunan 102. Gümrü askeri üssü ve 3624. Erebuni hava üssündeki envanteri muhtemel bir savaş durumunda Ermenistan Silahlı Kuvvetleri tarafından da kullanılacaktır. Gümrü askeri üssü 13 savaş birliği ve 17 yardımcı birlik olmak üzere toplam 30 birlikten oluşmaktadır. 5000 civarında personelin görev yaptığı üste 2014 yılı itibariyle 74 adet tank, 17 adet Piyade Muharebe Aracı (BMP), 148 adet zırhlı piyade çatışma aracı (BTR) ve 84 adet topçu sistemi bulunmaktadır. Değişik askeri eğitim programları çerçevesinde askeri üs Grot, Briz ve Per-unit sınıfı yüksek sinyal stabilizasyonuna ve frekansına sahip modern navigasyon cihazları ile donatılmıştır. Ayrıca füze savunma sistemlerinin idare edilmesi amacıyla yeni mobil istasyonlarının kurulması da Rusya tarafından gerçekleştirilmektedir. Üssün en önemli özelliklerinden biri de BUK M1-2 (Ural) ve Smerch (Tornado) sınıfı sistemlerle donatılmış olup uçaksavar füze taburunun mevcut olmasıdır. Askeri üste S-300V uçaksavar füze sistemlerinin mevcut olması bilinmektedir. Erebuni hava üssünde ise 4.nesil MIG-29 savaş uçağı, 16 adet MiG-29 Fulcrum savaş uçağı ve 18 adet Mi-24 P (NATO kod adı Hind-F) saldırı helikopterleri, Mi-8MT ve Mi-8MSV sınıfı taşıma helikopterleri bulunmaktadır. Hava üssünde Ermenistan Hava Kuvvetleri’ne ait 2 adet Ilyushin IL-76M (NATO kod adı Candid) ve 1 adet Airbus A319CJ uçağı, 12 adet Mi-24 ve 9 adet Mi-8 helikopteri bulunmaktadır. Ermenistan, ayrıca 15 adet Sukhoi SU-25 (NATO kod adı Frogfoot) yakın hedefe tasarlanmış̧ saldırı uçağına ve 6 adet L-39C Albatros jet eğitim uçağına sahiptir. 1 adet MiG-25 (NATO kod adı Foxbat) avcı ve yüksek hızlı keşif uçağının da Ermeni hava kuvvetlerinin silah envanterinde olduğu bilinmektedir. Arzni askeri eğitim üssünde ise 9 adet Mil Mi-2 (NATO kod adı Hoplite) hava desteği sağlama amaçlı zırhlı taşıma helikopteri ve 10 adet Yak-52 eğitim uçağı bulunmaktadır. İsrail’in Azerbaycan ve Gürcistan’la Askeri İlişkileri İsrail Azerbaycan’ın askeri ilişkilerinde önem taşıyan ülkelerden biridir. Özellikle 2000’li yıllardan itibaren bu ilişkiler büyük aşama kaydetmiştir. İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Perez’in 2009’daki Bakü ziyareti sırasında iki ülke, Azerbaycan’da insansız hava araçları üreten bir tesis kurma konusunda mutabakata varmıştır.11 Bu anlaşmayla, Azerbaycan bölgede insansız hava aracı üreten önemli bir ülke olmayı hedeflemektedir. Aynı yıl içinde İsrailli savunma şirketi Elta Sistemleri’nin Azerbaycan’la TecSAR keşif uydu sistemlerinin ortak üretimi konusunda işbirliği yapacağı basına yansımıştır. Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri, TecSAR uydu sistemleri sayesinde yeryüzünde tespit ettiği herhangi bir bölgenin yüksek çözünürlüklü görüntülerini uzaydan belirli aralıklarla temin edebilecektir. Böylece özellikle dağlık bölgelerde yürüteceği askeri harekâtlar sırasında keşif kabiliyetini artıracaktır.12 Ekim 2010’da Azerbaycan kendi envanterinde bulunan T-72 tanklarının modernizasyonu konusunda İsrail’in Elbit Systems şirketi ile anlaşmıştır. İki ülkenin 2009 yılında İsrail tarafından geliştirilen Namer zırhlı muharebe araçlarının Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri ile ortak üretimini müzakere ettiği de bilinmektedir. Şubat 2012 yılında ise İsrail Havacılık ve Uzay Sanayi (IAI) şirketinin Azerbaycan’a insansız hava araçları, hava savunma ve füze savunma sistemlerinden oluşan 1,6 milyar dolar değerinde silah sistemi ve teçhizat ihraç edeceği basına yansımıştır. İki ülke arasındaki bu anlaşma doğrultusunda Azerbaycan’ın İsrail’den 5 adet Heron ve 10 adet Hermes-450 insansız hava araçlarının yanı sıra 1 adet EL/M-2080 Green Pine hava ve füze savunma radar sistemi, 1 adet Barak-8 karadan-havaya füze sistemleri, 75 adet Barak-8 füzesi, Gabriel-5 gemisavar füze sistemleri, 6 adet Lynx kundağı motorlu roketatarlar, 100 adet Spike-MR/ LR tanksavar füze satın alacağı belirtilmiştir.13 Mart 2011’de Azerbaycan şirketi AZAD Systems Co., İsrail’in Aeronautics Defense Systems şirketi tasarımı olan Orbiter 2M ve 4 adet Aerostar sınıfı insansız hava aracı (İHA) üretimine başladığını beyan etmiştir.14 Azerbaycan-İsrail askeri işbirliği İHA’ların Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nin envanterine alınmasıyla pekişmiştir. 2011 yılı sonlarına doğru iki ülke arasındaki anlaşma gereği Azerbaycan İsrail’den 60 adet Orbiter 2M ve Aerostar sınıfı insansız hava aracı ithal etmiştir. Bu uçakların %30’luk kısmının AZAD Systems Co. tarafından yapıldığı bilinmektedir. Azerbaycan’da üretilen Orbiter 2M sınıfı İHA’ların 2014 yılı sonuna kadar NATO üyesi devletlerden birine 100 adet satılması ile ilgili antlaşma imzalanmıştır.15 Temmuz 2014’de İsrail, Azerbaycan Sahil Güvenliği için 6 adet Shaldag Mk V sahi güvenlik botu ve 6 adet Saar 62 devriye gemisi siparişi aldığını beyan etmiştir. 12 a.g.m Files, 29 Mayis 2013, https://wikileaks.org/gifiles/docs/54/5452818_ insight-russia-armenia-russian-weapons-going-into-armenia-.html (Erişim: 10 Ocak 2015) 13 Elnur Ismayilov, Israel and Azerbaijan: The Evolution of Strategic Partnership, Israeli Journal of Foreign Affairs, Volume 7(1), 2013. 11 Elnur İsmayilov, “Azerbaycan-İsrail Stratejik Ortaklığı”. Bilgesam, 05 Ocak 2013, http://www.bilgesam.org/incele/1101/-azerbaycanisrail-stratejik-ortakligi/#.VLPHyFxjDwI (Erişim: 06 Ocak 2015) 15 “Azerbaycan NATO ülkelerinden birine 100 adet pilotsuz teyyare satacak”, Azerbaijan Press Agency, 11 Eylül 2014, http://az.apa.az/ news/355283 (Erişim: 09 Ocak 2015) www.bilgesam.org 14 A.g.m. Sayfa 6 Güney Kafkasya’da Silahlanma Yarışı İsrail’in Gürcistan bağımsızlığını ilan etmesi sonrasında iki ülke arasında askeri işbirliği için görüşmeler başlamış, fakat 2007 yılına kadar ciddi bir silah ihracatı gerçekleşmemiştir. Saakaşvili iktidarı döneminde, ABD’nin Gürcistan’da demokrasinin geliştirilmesi amacıyla ayırdığı hibelerin bir kısmı ülkenin silahlı kuvvetlerinin modernizasyonuna yönlendirilmiştir. Bu anlamda yeni askeri envanterin İsrail ve Çek Cumhuriyeti gibi ABD’ye yakın ülkelerden tedarik edileceği anlaşılmaktadır. Gürcistan Silahlı Kuvvetleri’nde İsrail üretimi olan 50 civarında Wolf zırhlı aracı, IMI Lynx ve IMI LAR-160 ve 15 adet IMI Grad-Lar çok namlulu roketatar sistemi, kısa menzilli Python 5 ve orta menzilli Derby havahava füzeleri mevcuttur. Ayrıca Spike-Er ve Spike NLOS hava-yer füzeleri de Gürcü silahlı kuvvetlerinin envanterinde bulunmaktadır. Ağustos 2008 savaşında Gürcistan Lar-160 ve GradLar roketatar sistemlerini kullanmıştır. Fakat İsrail Rusya’nın tepkisini çekmemek için bazı taarruz silahlarının Gürcistan’a satılmasına da onay vermemiştir. Gürcistan’ın İsrail’den 300 adet Merkava tankı sipariş etmesine rağmen, Tel-Aviv bunu Rusya’nın Suriye ve İran’ı silahlandırması gerekçesiyle iptal etmek zorunda kalmıştır. “ “ Saakaşvili iktidarı döneminde, ABD’nin Gürcistan’da demokrasinin geliştirilmesi amacıyla ayırdığı hibelerin bir kısmı ülkenin silahlı kuvvetlerinin modernizasyonuna yönlendirilmiştir. Ukrayna’nın Bölgeye Silah İhracatı Ukrayna eski Sovyet ülkeleri içerisinde önde gelen savunma sanayii üreticisi devletlerinden olup aynı zamanda önemli bir silah ihracatçısı konumundadır.16 Güney Kafkasya ülkeleri de Ukrayna’nın önemli müşterilerindendir. Azerbaycan askeri teçhizat alımıyla ilgili Ukrayna ile sıkı işbirliği içerisindedir. Gürcistan, 2003 devriminden Ağustos 2008 savaşına kadarki dönemde Ukrayna ile askeri işbirliğini büyük oranda geliştirmiştir. Fakat savaş sonrasında Gürcistan’ın silahlanma politikasının değişmesi üzerine Yanukoviç hükümeti döneminde Ukrayna’dan askeri ürünlerin alımı büyük oranda azalmıştır. Ermenistan’ın silah pazarında Rusya’nın büyük paya sahip olması Ukrayna ile silah ticaretinin zayıf olmasına neden olmaktadır. 16 SIPRI verilerine göre, Ukrayna 2009-2013 yıllarında dünyanın en cok silah ihraç eden 8. ülkesi olmuştur. www.bilgesam.org Tablo 1: Ukrayna’nın Güney Kafkasya Ülkelerine Silah İhracatı (2000-2013) Tabloda da gözüktüğü gibi 2000’li yıllardan itibaren Azerbaycan Ukrayna’dan ağırlıklı olarak tank ve zırhlı araçlar, farklı çeşitte füze sistemleri ve savaş uçakları ithal etmiştir. Gürcistan ise Ukrayna’dan tank ve zırhlı araçlar satın almıştır. Diğer Devletlerin Bölgeye Silah İhracatı Politikası Önemli bir silah ihracatçısı olarak bilinen Almanya Azerbaycan’a silah ihraç etmemektedir. Alman kaynaklarına göre, 2013 yılında Almanya Gürcistan, İran, Kazakistan’la birlikte Azerbaycan’a da silah ihraç edilmesine izin vermemiş ve Azerbaycan’a silah ihracatı konusunda ambargo uygulamıştır. Ağustos 2014’de ABD, Azerbaycan’ın Afganistan’dan kara mayını saldırısına karşı kullanılan zırhlı araç Cougar ve yüksek hareket kabiliyetli çok amaçlı vasıta HMMWV (Humvee)’lerin ithalatı önerisine olumsuz cevap vermiştir. ABD’li yetkililer bunu çatışma durumunda olan ülkelere yönelik Amerikan silah ambargosu ile izah etmektedirler. 2013 yılında Azerbaycan’ın Güney Kore’den 3 milyar dolarlık silah alımı yapma amacında olduğu ortaya çıkmışSayfa 7 Güney Kafkasya’da Silahlanma Yarışı tır. Ancak Güney Kore hükumeti bölgede askeri dengenin değişebileceği riskini göz önünde bulundurarak bu konuyla ilgili net bir tutum ortaya koymamıştır. Azerbaycan Güney Kore’den askeri-eğitim amaçlı T-50 Golden Eagle uçakları, 2 adet denizaltı, torpido muhribi, nakliye gemisi, K9 Thunder kundağı motorlu topçu sistemi, helikopterler, İHA’lar ve atış kontrol sistemi temin etme niyetindedir. Öte yandan Güney Kore şirketi Korea Aerospace Industries (KAI) kendi ürünü olan KT-1 (Korean Trainer-1) eğitim amaçlı uçağın ihracatıyla ilgili Azerbaycan’la temas halindedir.17 2000’li yıllarda Ermenistan’ın Slovakya’dan 35 adet X-25ML ve X-29L güdümlü uçak füzesi, Bosna-Hersek ve Sırbistan’dan da silah aldığı bilinmektedir. Ermenistan’ın 2011 yılında Moldova’dan BM-27 Uragan çok namlulu roketatar batarya aldığı bilgisi basında yer almıştır. Ocak 2012’de Ermenistan-Çin arasında askeri alanda işbirliği ile ilgili antlaşma imzalanmıştır. 2013 yılında ise Ermenistan’ın Çin’den AR1A çok namlulu roketatar sistem aldığı bilinmektedir. Saakaşvili hükumeti döneminde Gürcistan, Çek Cumhuriyeti’nden 70 adet T-72 tankı, 24 adet DANA kundağı motorlu obüs ve 6 adet RM-70 çok namlulu roketatar tedarik etmiştir. Bosna-Hersek Cumhuriyeti ise Gürcistan’a 5 adet M-87 Orkan çok namlulu roketatar satmıştır. Sonuç Güney Kafkasya’da en önemli silahlanma yarışı Azerbaycan ve Ermenistan arasında yaşanmaktadır. Her iki devlet bu silahlanma durumunu içinde bulundukları savaş ortamı ile ilişkilendirmektedirler. Azerbaycan, Dağlık Karabağ sorununun barışçıl yollardan çözümlenemeyeceği kesinleştikten sonra askeri gücüne dayanarak çözüme gidebileceğini devamlı olarak gündeme getirmektedir. Bu nedenle, Ermenistan karşısında kendi askeri gücünü artırmanın önemi devlet yetkilileri düzeyinde net olarak beyan edilmektedir. Ancak Azerbaycan’ın silahlanmasını sadece Ermenistan’la ilişkilendirmek doğru olmaz. Her ne kadar devlet düzeyinde belirtilmemiş olsa da, Azerbaycan’ın güney ve kuzey sınırlarından toprak bütünlüğüne gelebilecek tehlikeleri göz ardı etmemek gerekmektedir. Buna ilaveten deniz kuvvetlerini geliştirerek Hazar Denizi’ne kıyısı olan devletlerin son yıllardaki silahlanma yarışına katılma niyetini ortaya koymaktadır. Ermenistan’ın silahlanmasının temel nedeninin Azerbaycan ve Türkiye’den gelebilecek tehlikeyi önleme amaçlı olduğu bilinmektedir. Aynı zamanda, Ermenistan’da bulunan Rus askeri üslerinin varlığı, bu ülkenin askeri ilişkilerinde göz ardı edilmemesi gereken bir konudur. Ermenistan’ın Avrasya Ekonomik Birliği’ne üyeliği sonrası 2015-2022 yıllarında ithal edecek Rus askeri ürünlerinin hacminin artacağı tahmin edilmektedir. Ermenistan’ın en önemli müttefiki olan Rusya’nın Azerbaycan’a son yıllarda büyük hacimde silah satışları gerçekleştirmesi, gerek Ermeni toplumunu gerekse üst düzey yetkilileri endişelendirmektedir. Erivan hükümet yetkilileri konuyla ilgili açık bir eleştiride bulunmaktan çekinse de, muhalefet Rusya’nın Azerbaycan’ı silahlandırması hususunda hem kendi iktidarını hem de Moskova’yı eleştirmekten kaçınmamaktadırlar. Batı yanlısı muhalefet Rusya’nın bu adımının Moskova-Erivan arasındaki mevcut askeri müttefiklik antlaşmasının ruhuna aykırı olduğu görüşündedir. Fakat Rusya’nın silah ihracatını Soğuk Savaş yıllarında olduğu gibi ideolojik temellere değil, ekonomik çıkarlara dayanarak gerçekleştirdiği bir gerçektir. Bu sebeple Moskova için Azerbaycan’ın silah pazarında ciddi bir pay sahibi olmak önem taşımaktadır. Gürcistan Silahlı Kuvvetleri 2008’deki savaşı sonrasında silahlanma politikasını değiştirmiştir. Bunun en önemli nedenlerinden biri savaş sonrasında ülkenin ekonomik gücünün zayıflamasıdır. Bundan başka, Tiflis’in NATO üyeliği için çaba göstermesi ve kendi güvenliğini Batılı devletlerle askeri işbirliği ile garanti altına almak istemesi silahlanma politikasının değişme nedeni şeklinde yorumlanabilir. Buna rağmen ABD başta olmakla özellikle birçok NATO üyesi devlet Gürcistan silahlı kuvvetlerinin güçlendirilmesini desteklemektedir. Dolayısıyla birçok konvansiyonel silah hibe olarak ülkenin envanterine dahil olmaktadır. Bugünkü mevcut hükümetin NATO üyeliğini hedeflemesi, Tiflis-Moskova ilişkilerindeki soğukluğun devam etmesi ve bölgedeki güvenlik ve istikrar sorunlarının ortadan kalkmaması gibi nedenlerden dolayı önümüzdeki yıllarda Gürcistan’ın askeri harcamalarını artıracağını tahmin etmek zor değildir. 17 “ТУРЦИЯ ЗАКАЖЕТ ЕЩЕ 15 ЮЖНОКОРЕЙСКИХ САМОЛЕТОВ КТ-1Т”, Voenniy Paritet, 26 Kasim 2014, Erişim tarihi: 10 Ocak 2015, www.militaryparitet.com/perevodnie/data/ic_perevodnie/6255/ www.bilgesam.org Sayfa 8 Güney Kafkasya’da Silahlanma Yarışı BİLGESAM Hakkında Yazar Hakkında BİLGESAM, Türkiye’nin önde gelen düşünce kuruluşlarından biri olarak 2008 yılında kurulmuştur. Kar amacı gütmeyen bağımsız bir sivil toplum kuruluşu olarak BİLGESAM; Türkiye’deki saygın akademisyenler, emekli generaller ve diplomatların katkıları ile çalışmalarını yürütmektedir. Ulusal ve uluslararası gündemi yakından takip eden BİLGESAM, araştırmalarını Türkiye’nin milli problemleri, dış politika ve güvenlik stratejileri, komşu ülkelerle ilişkiler ve gelişmeler üzerine yoğunlaştırmaktadır. BİLGESAM, Türkiye’de kamuoyuna ve karar alıcılara yerel, bölgesel ve küresel düzeydeki gelişmelere ilişkin siyasal seçenek ve tavsiyeler sunmaktadır. 2001 yılında Azerbaycan’da Bakü Devlet Üniversitesi Uluslararası İlişkiler ve Uluslararası Hukuk bölümünde lisans eğitimini tamamladı. 2007-2009 yıllarında Otto von Guericke Üniversitesi’nde (Magdeburg/Almanya) Savaş ve Barış Araştırmaları bölümünde yüksek lisans eğitimini almıştır. Doktorasını “Post-Sovyet Güney Kafkasya ve Orta Asya’da ABD ve Rusya’nın çatışan Neo-Emperyalist Dış Politikaları” konusu üzerine Westfalya Wilhelm Üniversitesi’nde (Münster, Almanya) yapmaktadır. Rusya ve ABD’nin post-Sovyet ülkelerine yönelik dış politikaları; Güney Kafkasya ve Orta Asya’da etnik çatışmalar; emperyalizm ve neoemperyalizm; etnik milliyetçilik teorileri; AB’nin post-Sovyet ülkelerinde insan hakları ve demokrasi politikası alanlarında uzmanlaşmıştır. İsmayılov, BİLGESAM’da Rusya, Kafkasya ve Orta Asya uzmanı olarak çalışmalarına devam etmektedir. www.bilgesam.org Sayfa 9