Merhaba sevgili Radio Shema dinleyicileri FM 98 Radio Shema’da Umut Engel Tanımaz Programındasınız. Umut Engel Tanımaz Programında bu hafta Çocuklarda depresyon konusuna bakacağız birlikte. Toplum olarak çocuklara vermemiz gereken önem ve değer konusunda geçtiğimiz döneme nazaran epey bir yol katettik sanıyorum. Çocuktur anlamaz-bilmez yaklaşımını geride bıraktık. Bugün de yine bu anlamda dikkatleri çekmek istiyoruz ve çocuklarda depresyon konusunu gündeme taşıyoruz. Şimdi ilk olarak konu hakkında bilgi sahibi olmaz üzere Psikiyatri Uzmanı Dr. Ali Hilmi Yazıcı’ya kulak veriyoruz. Sevgili Radio Shema dinleyicileri umut engel tanımaz programında bu hafta çocuklarda depresyon konusuna bakıyoruz. Psikiyatri Uzmanı Dr. Ali Hilmi Yazıcı’nın aktarımıyla konu hakkında bilgi sahibi olduk. Şimdi güzel bir müzik arası verelim sonrasında konu hakkında haber ve makalelerle devam edecek programımız. Enbe ve Ajda Pekkan’nın ortak çalışması olan sevdiğim adam’ı dinliyoruz. Sevgili radio Shema dinleyicileri FM 98 Radio Shema’da Umut Engel Tanımaz Programındasınız, güzel şarkımızı dinledik birlikte. Ve geçiyoruz bu haftanın konusu olan çocuklarda depresyon konusuyla ilgili haber ve makalelere.. İlk haberimiz şöyle: Depresyon tanılarının sadece yüzde 12’si doğru Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre çocukları ve ergenleri de etkileyen depresyon gelecek 10 yıl içinde en sık görülen ikinci hastalık olacak. Ancak Türkiye’de yapılan bir araştırmaya göre 100 depresyon hastasından 12’sine doğru tanı konuluyor Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu tarafından bu yıl 20. kez düzenlenen 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü’nde ana tema “depresyon” olarak belirlenirken Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre depresyon dünyada gelecek 10 yıl içinde en çok görülen ikinci hastalık olacak. Bugün her beş kadından ve her on iki erkekten birinde depresyon görülüyor. Sadece yetişkinlerde değil, okul çağı çocuklarının yüzde 2’sinde, ergenlerin ise yüzde 5’inde depresyon görülebiliyor. Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Doğan da “Depresyon 2004 yılında en çok yeti yitimine neden olan hastalıklar sıralamasında üçüncüyken, 2020’de ikinci, 2030’dabirinci sırada yer alacağı öngörülüyor” dedi. Depresyonda, ilgide azalma ve hayattan zevk alamama, dikkatte azalma, enerji kaybı, sıkıntı ve huzursuzluk, isteksizlik, suçluluk duyguları, uyku ve iştah bozuklukları, zihinsel ve fiziksel davranışlarda yavaşlama ve bunların sonucunda çeşitli işlev alanlarında bozulma görüldüğünü kaydeden Doğan, “Depresyonun yaşam boyu yaygınlığı yüzde 15 civarındadır. Hafif depresif belirtiler de dikkate alındığında oran yüzde 25-30’a kadar yükselmektedir. Her 100 kişiden yaklaşık 15’i yaşamlarının herhangi bir döneminde depresyon geçirecektir” dedi. Depresyon tedavisinde temel yaklaşımların antidepresanlar ve psikoterapiler olduğunu ifade eden Prof. Dr. Nesrin Dilbaz ise “Dünyadaki depresif hastaların ancak yüzde 25’i tedavi olanaklarından yararlanabiliyor. Depresyon tanısını koymak konusunda hekimlerin zaman zaman yetersiz kaldıkları görülmektedir. Türkiye’de yapılan bir araştırmada 100 depresyonludan sadece 12’sine doğru tanı koyabildiği saptanmıştır” diye konuştu. 350 milyondan fazla kişinin ‘psikolojisi bozuk’ Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ), Dünya Ruh Sağlığı Günü dolayısıyla hazırladığı araştırmaya göre dünya üzerinde 350 milyondan fazla kişinin depresyon ya da psikolojik sorunlarla mücadele ettiği ortaya çıktı. Örgütün Ruh Sağlığı ve Madde Bağımlılığı Bölümü Başkanı Dr. Şekhar Saxena, kadınların depresyona girme oranının erkeklerden yüzde 50 fazla olduğunu açıkladı. Saxena, kadınlardaki bu yüksek oranın doğum sonrası depresyonla ilgisi olduğuna dikkati çekti. Saxena, her yıl yaklaşık 1 milyondan fazla kişinin depresyon nedeniyle yaşamına son verdiğini vurguladı. Geçiyoruz diğer bir haberimize sevgili umut engel tanımaz dinleyicileri, Kız çocuğu içine atıyor, depresyona daha çok giriyor Çocuklarda depresyon görülme oranı yüzde 3-5 arasındayken, ergenlerde bu oran yüzde 4-8’e kadar çıkabiliyor. Acıbadem Etiler Tıp Merkezi´nden Psikolog Reyan Kanyas depresyon belirtilerinin cinsiyete göre de değiştiğini belirtiyor. Araştırmalara göre kız çocuklarının sorunlara karşı tepkisi, dışarı vurmaktan çok içine atmak. İşte bu tepki nedeniyle erkeklere göre depresif belirtiler gösterme ihtimallerinin daha fazla olduğunu belirten Psikolog Kanyas, çocuklarda depresyon geçirme olasılığını arttıran nedenler arasında şunları sıraladı: Ailede depresyon geçiren bireylerin olması, aile içi problemler, anne-baba arasındaki sürekli çatışmalar, kişiler arası ilişkilerdeki problemler, terkedilme korkusu ve kayıplar… Stres altında bulunan çocuklar, dikkat eksikliği, öğrenme veya davranış bozukluğu olan çocukların da depresyon yaşama riski daha yüksek oluyor. BEBEKLERDE AŞIRI AĞLAMA DEPRESYON BELİRTİSİ Çocuklarda görülen depresyon belirtileri yetişkinlerdekine benzer olabildiği gibi, bazen çocukların yaşadığı depresyon, kendini farklı şekillerde de belli edebiliyor. Bebeklik döneminde durgunluk, aşırı ağlama, huzursuzluk, hırçınlık, iştahta azalma, kusma, ishal, kilo kaybı ve fiziksel gelişimde gecikme, çocuktaki depresyonun habercisi olabilirken; daha büyük çocuklarda depresyon mutsuzluk, sıkıntı, ilgisizlik, saldırganlık veya baş/karın ağrısı gibi fiziksel şikayetler şeklinde ortaya çıkabiliyor. İnsanlar ile vakit geçirmekten hoşlanan bir çocuk artık yalnız kalmak istiyor ve hiçbir şeyle ilgilenmek istemiyorsa; eskiden onu eğlendiren şeyler artık onun için hiç veya çok az eğlenceli bir hal almışsa, bu durum depresyon belirtisi olabilir. Depresyon geçiren bir çocuğun sevilmediğini düşünüp ‘kötü bir çocuk’ olduğu gibi söylemlerde bulunabileceğine dikkati çeken Reyan Kanyas, “Olaylardan dolayı da sık sık kendini suçlar. Kendine güveni azalır, çekingenleşir, ölmek istediği gibi söylemlerde bulunup intihardan bahsedebilir. Depresyon yaşayan ergenler ise kendilerini daha iyi hissedebilmek için sigara, alkol veya uyuşturucu kullanımında medet umabilirler” diye konuştu. Okulda veya evde düzeni bozan çocuklar da depresyon geçiriyor olabilir. Bazen çocuklar öfke, saldırganlık gibi davranış problemleri sergileyerek depresyonlarını maskeliyor olabilirler. Ayrıca depresyon çocuğun okul başarısında düşmelere, konsantrasyon ve dikkat eksikliğine sebep olabilir. Reyan Kanyas, çocuklarda görülen depresyon belirtilerini şöyle sıraladı: •Sık sık üzüntülü olma hali ve ağlama •Uyku bozuklukları ve yeme alışkanlıklarında değişim •Sevdiği aktivitelere ilgisizlik, zevk almama •Enerji eksikliği •Kendini soyutlama, iletişimsizlik •Öz saygı eksikliği, suçluluk duygusu •Öfke, yıkıcı haraketler, saldırganlık •Konsantrasyonda düşüş, okulda başarısızlık •Baş ağrısı, karın ağrısı gibi bedensel şikayetler •İntihar veya kendine zarar verici davranış düşünceleri Tanı konulmamış ve tedavi görmeyen kişilerde depresyon, kişinin gündelik hayatında aksamalar yarattığı gibi intihar riskini de artırabiliyor. Dolayısıyla depresyonun teşhisi ve tedavisi önem taşıyor. Bu durumda anne-babaların ve öğretmenlerin çocukların ruhsal durumlarıyla ilgili kendilerini eğitmeleri ve çocukların davranışlarıyla ilgili iyi bir gözlemci olmaları; gerektiğinde profesyonel yardıma başvurmaları gerekiyor. Uzmanlar, kapsamlı bir tedavi için kişisel terapinin yanında aile ile çalışmayı ve gerektiğinde ilaç kullanımını da önerebiliyorlar. İkinci haberimiz de böyleydi sevgili dinleyicilerimiz. Çocuklar söz konusu olduğunda çok daha özenli çok daha dikkatli, çok iyi gözlemci olunması gerekiyor. Çocuklarımız önemlidir, çocuklarımız değerlidir, onlar bizlere Tanrı’dan en değerli armağanlardır, biliyoruz ki Tanrı da onlara çok değer veriyor önemsiyor, ‘bırakın çocuklar bana gelsinler, Tanır’nın Egemenliği böylelerinindir.’ dediğini okuyoruz Kutsal Kitap’tan. Şimdi güzel bir şarkı daha dinleyelim. Enbe ve Aytekin Kurt çalışması olan hancı geliyor. . Sevgili radio Shema dinleyicileri FM 98 Radio Shema’da Umut Engel Tanımaz Programındasınız, Enbe ve Aytekin Kurt’dan hancı ‘yı dinledik birlikte Şimdi konu hakkında bir makale var sırada sizinle paylaşmak istediğimiz; Depresyon, çocuğu yalnızlaştırıyor Depresyon, çocuğun uzun vadede arkadaşlık kurmasını ve mevcut arkadaşlıklarını korumasını zorlaştırıyor. Psikoloji dergisi Child Development'de sonuçları yayımlanan bir araştırmaya göre, depresyona, sosyal iletişimdeki problemler neden olmuyor, aksine depresyon nedeniyle insanların sosyal iletişimi zayıflıyor. Amerikalı bilim adamlarının 4. sınıf öğrencileri arasında yaptığı ve üç yıl süren araştırmada, depresyon belirtileri gösteren çocuklarla çevresindekilerin daha fazla alay ettiği, bir süre sonra da o çocuğun giderek daha az sevildiği ortaya çıktı. Depresif çocukların bu yaklaşım nedeniyle ya kendisini tamamen geri çekerek temastan kaçındığını ya da alaya alındığı ortamda kalmaya çalıştığını belirten uzmanlar, her iki durumun da çocuğun uzun vadede yaşıtlarıyla sağlıklı bir ilişki kurmasını engellediğini kaydetti. Uzmanlar, özellikle, yaşıtlarıyla ilişkilere çok önem veren ön ergenlik çağındaki çocukların gelişimi açısından bu durumun tehlike oluşturabileceğini ifade etti. Evet sevgili dinleyicilerimiz konu hakkındaki sizin seçtiğimiz haber ve makaleler böyleydi: Şimdi bir film önerimiz olacak sizlere; filmimizin adı SIĞINAK Konusu ise şöyle: Curtis LaForche, Ohio'da küçük bir kasabada sevgili eşi Samantha ve 6 yaşındaki işitme engelli kızı Hannah ile mutlu bir hayat sürmektedir. Hannah'nın sağlık ve özel eğitim masraflarını karşılamak için sınırlı gelirleri vardır. Fakat bir gün Curtis, yaklaşan bir fırtınaya dair korkunç kabuslar görmeye başlar. Gördüklerini kendisine saklar ama ailesini de yaklaşan bu fırtınadan korumak için evlerinin arka bahçesine bir 'sığınak' inşa etmeye karar verir... Hem bir tür aile dramı olan hem de doğaüstü gerilim öğeleri içeren filmin Michael Shannon ve Jessica Chastain tarafından paylaşılan oyunculukları da oldukça güçlü. Dünya prömiyeri 2011 Sundance Film Festivali'nde yapılan Sığınak, aynı yıl Cannes'da Eleştirmenler Haftası Büyük Ödülü ve SACD Ödülü başta olmak üzere pek çok ödül ve övgü toplamış bir yapım. İyi seyirler diyoruz ve geldik böylece bir programın daha sonuna, umuyoruz ki faydalı bir program olmuştur. İletişim bilgilerimizi hatırlatalım programı kapatırken. Bize her konuda ulaşabileceğinizi biliyorsunuz. Bize [email protected] adresinden ulaşabileceğiniz gibi umur engel tanımaz isimli FB adresinden ulaşmanız mümkün. Kısa mesaj atmak için ise: 98 yazıp boşluk bırakıp mesajınızı yazıp 3854 gönderebilirsiniz. Telefonla ulaşmak isterseniz de 0312 230 77 34 nolu telefondan ulaşabilirsiniz. Haftaya bir başka konuyla sizlerle birlikte olmak üzere esen kalın umutla kalın UMUTLARINIZ ENGEL TANIMASIN!