Prof.Dr.Bülent TOPUZ - KBB Bilgilendirme Portalı | KULAK NEZLESİ

advertisement
KULAK NEZLESİ (SEKRETUAR OTİTİS MEDİA) (SOM)
Açıklama: Orta kulakta yapışkan sıvı toplanması ile karakterize bir hastalıktır. Genel olarak
çocukluk dönemi hastalığıdır. En fazla 2 yaşında görülür.
Kategori: KULAK
Eklenme Tarihi: 10 Ekim 2007
Geçerli Tarih: 18 Temmuz 2017 21:48
Site: Prof.Dr.Bülent TOPUZ - KBB Bilgilendirme Portalı
URL: http://bulenttopuz.com/haber_detay.asp?haberID=42
KULAK NEZLESİ (SEKRETUAR OTİTİS MEDİA) (SOM)
Orta kulakta yapışkan sıvı toplanması ile karakterize bir hastalıktır. Genel olarak
çocukluk dönemi hastalığıdır. En fazla 2 yaşında görülür.
Tuba tıkanıklığı ve fonksiyon bozukluğu patolojinin temelini oluşturur. Tuba
tıkanıklığının orta kulağı kapalı bir boşluk haline getirmesiyle boşluktaki hava emilir.
Orta kulak basıncı düşer ve uzun süreli negatif basınç sonucu orta kulak mukozasında
da salgı bezleri artar. Salgılanan sıvı zamanla suyunu kaybederek kalın ve yapışkan bir
hal alır ve tuba yoluyla drenajı imkansızlaşır. Orta kulak burada bir kısır döngüye
girmiştir.
Bu hastalarda tuba tıkanıklığı, kronik adenotonsillit, sinuzit, yarık damak, allerji,
ve3 immün yetmezlik gibi faktörler bulunabilir.
Orta kulakda biriken yapışkan sıvı, timpanik membranın ve kemikçiklerin hareketini
engelleyerek iletim tipi işitme kaybı yapar. İşitme kaybı çoğu zaman hafif derecededir
ve gözden kaçabilir. Aileyi ve öğretmeni şüphelendiren bulgular; televizyonu yakından
seyretmek, özellikle arkadan söylenenleri tekrar ettirmek ya da duymazlığa gelmek,
okulda başarısızlık şeklinde sıralanabilir. Hasta ayrıca zaman zaman gelen hafif kulak
ağrılarından ve kulakda bir dolgunluk hissinden ya da doğrudan işitme kaybından
şikayetçi olabilir.
Otoskopik muayenede mat ve retrakte zar, deforme ışık üçgeni ve orta kulakta
hava sıvı seviyesi görülebilir. Bu bulgularla klinik olarak tanıyı konulabilirse de;
odiometrik ve timpanometrik ölçümlerle desteklemekte fayda vardır. Testler vasıtasıyla
hastalığın gelişimi ve tedaviye cevabı takip edilebilir.
Tedavi öncelikle antibiyotik kullanımıdır. Medikal tedaviye cevap vermeyen veya hiç
tedavi verilmeyen hastaların kendiliğinden iyileşme ihtimali olmakla birlikte, telafi
edilemez komplikasyon gelişme riski de vardır. Sürekli negatif basınca maruz kalan
kulak zarı beslenme bozukluğu neticesi atrofiye uğrayıp incelir ve çöker. Daha sonra
kulak zarı orta kulağa ve kemikçiklerin üstüne yapışıp fonksiyon göremez hale gelir. Bu
safhada beslenme bozukluğu kemikçiklerde erimeye neden olabilir ve iletim tipi işitme
kaybı belirginleşir. Tedavisiz ve kontrolsüz bırakılan hastalarda geri dönüşümsüz kemik
eriten iltihap gelişme riski vardır.
Hastalığa erken müdahale edilerek, kulağa havalandırma tüpü takılması problemi
dramatik bir şekilde çözer. Yaygın kullanılan küçük tüpler 3-6 ay içinde perforasyon
bırakmadan kendiliğinden düşer. Bu süre zarfında orta kulaktaki patolojik değişiklikler
normale döner, tuba çapı nispeten büyür. Bu hastaların % 80’i tamamiyla şifa bulurken
%20’si nüks ile gelebilir ve tekrarlayan tüp uygulamalarına maruz kalabilir. Kulak zarı
orta kulağa yapışmışsa tüp uygulaması yeterli değildir; cerrahi müdahale gerekir
Hastalarda çoğu zaman tek başına tüp uygulaması yeterli olmayabilir. Varsa kronik
adenotonsillit, sinuzit, yarık damak, allerji, ve immün yetmezlik gibi faktörlerin tedavisi
gerekir.
Download