İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit Girizgah: 1 Şia 12 İmam: 1) 2) 3) 4) 5) 6) 7) 8) 9) 10) 11) 12) Hz. Ali Hasan b. Ali b. Ebi Talib Hüseyin b. Ali b. Ebi Talib Zeynel Abidin (Ali b. Hüseyin) Muhammed Bakır Ca’fer-i Sâdık Musa Kâzım (İsmailiyye’ye göre İsmail) Ali b. Musa (İmam Rıza) Muhammed et Tahir b Ali Ali e Nekîr b. Muhammed Hasan b. Ali (el Askeriyye) 261 Muhammed Mehdi el Muntazar Muhammed et Tahir ve Ali en Nakir 5-6 yaşlarında İmam olmuşlar. İmamların ilmi vehbî’dir sonucuna çıkılır, çocuk yaşta imam olduklarını bir şekilde açıklayabilmek için 261-328 küçük gaybet (gaybet-i suğrâ). Bu zaman diliminde 4 SEFİR (Vekil) meşru kabul edilir. Ayrıca bu zaman zarfı içerisinde HUMS konusu da tartışılmıştır. Sefirlere İmam’lara verilen 5’de 1’lik vergi verilsin mi verilmesin mi… İslam Mezhepler Tarihi (İMT) tanım: GEÇMİŞTE1 VE GÜNÜMÜZDE2 SİYASÎ VE İTİKADÎ3 GAYELERLE ORTAYA ÇIKMIŞ “İSLAM DÜŞÜNCE EKOLLERİ” DİYEBİLECEĞİMİZ BEŞERÎ VE TOPLUMSAL OLUŞUMLARIN4 DOĞURDUKLARI ORTAMI, DOĞUŞ SEBEPLERİNİ, TEŞEKKÜL SÜREÇLERİNİ5, FİKİRLERİNİ, MENSUPLARINI, EDEBİYATINI6, YAYILDIKLARI BÖLGELERİ, ALT FIRKALARINI, İSLAM DÜŞÜNCESİNE KATKILARINI7; TEMEL KAYNAKLARDAN HAREKETLE8, ZAMAN VE MEKAN9 BAĞLAMINDA VE FİKİR-HADİSE 10İRTİBATI ÇERÇEVESİNDE BETİMLEYİCİ 11BİR TARZDA İNCELEYEN BİLİM DALIDIR: Alanı, Sınırları, Konusu, Metodu 1 Geçmişte teşekkül eden mezhepler (kronolojik)…Harici, Mürcie, Mu’tezile, Şia, Ehl-i Sünnet) Günümüzdeki dinî akımlar. Şimdiki cemaatler istikbalin mezhepleridir 3 Fıkhî mezhepler bu kategoriye girmez, İMT konusu değildir 4 Mezheplerin ilahî olmadığı, insanlardan yola çıkarak meydana gelen düşünce ve oluşumları ifade eden bir ibare. Yani mezheplerin kesinliği yokluğu (mutlaklık), hata ihtimali vardır, benimsememe durumda tekfir söz konusu olamaz. Bir mezhep kendisinin yegane ve mutlak doğru yol olarak tanımlarsa, her zaman ve mekan için mutlaklık ifade etmiş olur, bu ise düşünülemez, zira beşeri olan mutlak manada hakikat olduğunu ileri süremez. Beşer şaşa. Ancak ve ancak DİN böyle bir şeyi iddia edebilir. İlahî kaynaklı olan bir şey. Bu yüzden Mezhep≠Din 5 Hiçbir mezhep/ekol birden, hiçbir şey olmadan doğmaz. Muhakkak belirli bir süreçten geçmiştir. Bir nüve iken teşekkül eder 6 Mezhep mensuplarının yazdıkları eserleri inceler 7 En olumsuz fırka/mezhebin bile İslam düşüncesine bir katkısı vardır 8 Mezhep mensuplarının benimsediği, bazen de kendilerinin yazdığı en erken eserler 9 Hiçbir görüş zaman ve mekandan ayrı düşünğlemez. Kur’anı anlamak için dahi sebeb-i nüzül olmazsa olmazlardandır 10 Tekfir etme, dışlama (Hariclerin ameli imana dahil edip buna göre yargılamaları 11 İMT normatif değil descriptifdir, tarafsız davranır. Kelam ilminin savunma amacı vardır, İMT ise böyle bir emeli yoktur ti-entertainment.com 2 İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit İMT belli başlı kavramları: 2 Fırka: Fırka-i Naciye: 73 hadisini temel alırlar ve kendilerinin kurtuluşa erecek olan tek fırka olarak görürler Mezhep: Gidilen yol, benimsenen yol. Din anlayışı sonucunda oluşan gruplaşma faaliyeti Makale: Görüş, düşünce hakkında bir risale yazıyor. Ana bünyeden ayrılan grupların neden ayrıldıklarını ifade eden orta hacimli eserler. Örnek: Hasan bin Muhammed el Hanefiyye12 İRCA adlı bir eser yazmıştır Ashabu’l Makalât: Bu makaleleri inceleyenlere verilen isim. Yani Mezhepler tarihçileri Mille-Milel: Mükellefin doğru veya yanlış inandığı bütün inançlar bütünü (ilahî dinler) Nihle-Nihal: Nebisi ve kitabı olan dine inanma 73 Fırka Hadisi: …………………………(girizgah) Hz Peygamber döneminde mezheplere ihtiyaç yoktu, zira dini konularda herhangi bir ihtilaf bulunmamaktaydı. Ancak Hz. Peygamber’in vefatı sonrası birtakım siyasî olaylar vukuu bulduğundan artık farklı görüşler ve mezhepler ortaya çıkmaya başlamıştır. Mezhepler eğer sırf dini daha iyi açıklamak için var iseler ve öyle algılanıyorsa, mutlaklık iddia etmiyor ise, o zaman fayfdalı olabilir, ancak DİN gibi mutlaklık ifade ediyorsa, bu muhakkak tepkilere ve karşı görüşlü olanların zuhur etmesine sebep olur. Kısır döngü gibi sürekli farklı fırkalar zuhur. Nitekim tarih’de de böyle olmuştır. Haricilik kendisinden olmayanı tekfir etmiş, bu zihniyete karşı Mürciilik ortaya çıkmış, sonra Mu’tezile, sonra Şia vs vs… ÜMMETİN YOLU…. Fırkaların zuhur Ümmetin yolu Mürcie Haricilik 12 Şia Mu'tezile ... Babası: Muhammed b. El Hanefiyye: Hz. Ali’Nin Fatıma’dan olmayan oğlu. Annesinin soyunun ismi verildi, Fatıma’nın soyu ile karışmaması için ti-entertainment.com TahkimSıffın İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit Mezhepler Tarihinin diğer ilimlerle münasebeti: 3 Kelam: İMT’nin Kelam gibi savunma amacı yoktur İslam Tarihi: Kaynaklarından faydalanır. İMT daha çok siyasî-itikadî gelişmelerle ilhilenir. İslam Tarihi ise tarihi boyutu ele alır Dinler Tarihi: karşılıklı etkileşim. İslam alemindeki diğer dinler ve islamın onlarla münasebeti ve bu münasebetten doğan itikadî fikirlerle ilgilenir İMT. Sonradan müslüman olanlar eski din, kültür ve medeniyetlerini de birlikte getirir Din fenomenolojisi: Din’in görünür alanıyla ilgilenir. İMT DF’nin metodolojisinden faydalanır Din Sosyolojisi: Söz konusu grupların nasıl ele alınması ve değerlendirilmesi gerektiği hakkında veriler verir. İMT’ye kaynak ve metod sunar Din Psikolojisi: Liderlerin mezhep kurucusu olan önderlerin psikolojisi ve grup mensupları için ehemmiyeti “HER MEZHEBİN OLUMLU VEYA OLUMUSUZ, İSLAM DÜŞÜNCESİNE KATKISI VARDIR” (Mehmet Ümit) Mezhepler Tarihi’nin kaynakları: Mezhepler tarihinden ve gelişiminden öte yazarla ilgilidir 73 Fırka Hadisi esasa alınmıştır, bu eserleri kaleme almada Kimisi bu hadisi kendine çeker, kimisi ise bu hadisi reddeder, uydurma hadis’dir der Kullanılan yöntemler aynı değildir a) önce fırkalar, sonra onların fikirleri (konular) •Hariciler •-(Tevhid, Adalet...) •Mu'tezile •-(Tevhid, Adalet... b) Konular verilir, sonra grupların bu konuyla ilgili görüşü •Tevhid •-(Hariciye, Mu'tezile...) •Adalet •-(Hariciler, Mu'tezile...) c) bazıları her ikisini bir yapar •... •... A. İnsan unsuru: Mesela İslam’ın ilk dönemlerinde yeni Müslüman olanlar dini kendi donanımlarıyla, psikolojik yapıları ve tecrübeleriyle algılar. Sosyal ve psikolojik arka planı önemlidir (dini algılamada) B. Toplumsal yapı: Toplumun değerler bütünü, toplumun genel fikre ve hayat tarzına etkisi ti-entertainment.com Mezheplerin Doğuşunda Etkili Olan Hususlar: İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit C. Siyasî unsur: Savaşlar, karmaşalar, Hz. Peygamber hayattayken Müslümanlar arasında kargaşa çıkıyor, vahiy kapısının kapanmasıyla siyasî ortamlar zuhur eder. İlk tartışma konusu Halife kim olacak (Sa’d b. Ubade) D. Eski kültür ve Medeniyetler: Eski ve köklü birikim E. Dinî metinler (Kuran ve Sünnet): Ehl-i sünnetin kabul ettiğini, bazı gruplar müteşabih kabul eder. Muhkem-müteşabih ayetler mezheplerin teşekküllerinde önemli konum ihtiva eder 4 Sakîfet-ü Beni Saide toplantısında Sa’d b. Ubade seçilmek üzereyken Hz. Ebu Bekirle Hz. Ömer oraya gidiyor ve “Araplar kureyş harici başka bir kabileye itaat etmezler” der. Hz. Ali’nin ordusunun Sıffin’de ihtilafa düşmesi ve Hz. Ali’den ayrılmalarının sebebi. Muaviye Hz. Ömer’den beri Şam valisi idi. Dolayısıyla sağlam ordusu var, Hz. Ali’nin ordusu ise sağdan soldan bir araya gelmiş, her kafadan bir ses çıkıyor. 12.000 kişi ayrılıyor, sonra yine 6.000 kişi daha ayrılıyor 1. Konu (ilk mezhep) HARİCİLİK: İsyan etmek, ayaklanmak… muhalifleri bu ismi kendilerine karalama maksatlı söylüyor (hakk’tan İslam’dan çıkan); “Şurat” nefsini Allah’a satanlar adını verirler kendilerine Hariciler olumsuz kullanılan kavramları rehabilite ediyorlar “Batıl, küfür ve şirkle dolu toplumun arasından ayrılanlar” Haricilere şu isimler de ayrıca verilir: Muhakkime: - Tahkime karşı gelenler Muhakkime-i Ula: - İlk karşı çıkanlar Haruriyye - Ayrıldıktan sonra Harure’ye geri çekiliyorlar Râsibiyye: - Abdulvehhab b. Râsibiyye Vehbiyye: - Abdulvehhab b. Rasibiyye Mârika: - Okun yaydan çıkması- dinden çıkanlar (olumusuz anlamda muhaliflerce kullanılır) Nafi b. Ezrak ile Ehvas adlı menzile çekiliyor. Orada Hariciliğin yeni bir kolu oluşuyor. Basrada olan Haricilere oradan ayrılmalarını söylüyor, onların orada kalmalarını istemiyor. Orda kalmaktansa onlarla bir araya gelip kendi toplumunu kurmak ister. Ancak Basra’da kalanlara kafir der ve onlardan ayırlır ti-entertainment.com İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit - - Necde b. Amir: “ Basra’daki arkadaşlarımız yanımıza gelmiyor diye onları tekfir edemeyiz” der ve Nafi’nin görüşünden ayrı görüş ortaya koyar ve kendi cemaatini toplar. Basra ekibini “KA’DE EHLİ” olarak isimlendirir Abdudllah b. İbad: “Burası (Basra) Daru’l islam değil, ama daru’t-tevhid’dir, dolayısıyla tekfir edilemez.” Abdullah b. Saffar: Abdullah b. Şbad’a cevap verir ve eleştirir “Sende bunları neredeyse mü’min yaptın”… der 5 Hariciler Yezid’e karşı mücadelede Abdullah b. Zübeyr b. Avvam’la ittifak ediyorlar “düşmanımın düşmanı dostumdur” ilkesinden yola çıkarak. Ancak Yezid ölünce yine Abdullah b. Zübeyr b. Avvam’dan ayrılıyorlar Râfi b. Erzak= müteşeddid Haricidir. Basra ehline kendi görüşüne uymalarını söylemek üzere mektup gönderiyor. Uymayanları ise tekfir eder Hariclerin kolları: Necdiye Ezarika= en katı, büyük günah işleyen kafirdir. Kurallarından vazgeçmeme uğruna tesbiti zortlaştırırlar, yoksa büyük günahlar sebebiyle kendi adamlarını da öldürmelidirler İbaziye: günümüze kadar gelmiştir. Sebepleri VELAYET, BERAET, VUKUF kavramlarıdır… Sufriye Haricilerin teşekkülünü tahkim olayına bağlamak olmaz, bardağı taşıran son damla Tahkim olayı idi. Hariciliğin zuhurundaki tek sebep Tahkim olayı değildir. Genelde tarihde (mezhepler tarihinde) bir mezhep/ekol/görüş tek bir olay sonucu aniden zuhur etmez. Muhakkak birkaç sebep vardır ve belirli süreçten geçmiştir. Haricilikte olduğu gibi diğer mezheplerde de aynı şeyi söylemek mümkün (bu yaklaşım mezhepler tarihini anlamak için önemlidir) Sebepler: b) Adil ve otoriter idare arayışı/“Zalim imama” ayaklanma gerekliliği Hz. Osman yumuşak huylu ve yakın akrabalarına duyduğu ilgiyi akrabaları suiistimal ediyor. Halk bundan şikâyetçi oluyor. Tayin ettiği valilerine adaletsiz ve keyfî yönetimlerinden Hz. Osman hemen haberdar olmuyor. Hz. Ömer gibi güçlü, dirayetli ve otoriter Halife’den sonra Hz. Osman’ın yumuşak huyluluğu, mütevazi birinin gelmesin etkisi vardır c) Hızlı kültür değişimi İnsan alışagelen şeylerde rahat eder. Farklılık geldiğinde bir belirsizlik var, bu kaygıtedirginliğe sevk ediyor, yani yeniye karşı tepki. Örnek olarak Muaviye’nin eşi şu sözü söyler: “Çölde çadırın altında esen rüzgarda oturmayı-cadır hayatını saray hayatına tercih ederim” der ti-entertainment.com a) Kureyş’in merkezi otoritesine tepki Sakifet-ü Beni Saide de Hz. Ebu Bekir İmam Kureyş’den olmalıdır demiştir. Bunun sebebi, yani demek istediği: Araplar kureyş haricinde başka kabileden olana itaat etmez. En güçlü kabile Kureyş olduğundan İmam-Halife kureyşden olsun demiştir. İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit d) Kur’anı yüzeysel anlama Hariciler yaptıklarını samimi olarak yapmaktalar. Din adına yaptıklarını zannederler. Temel hareket noktaları Kur’an-ı Kerim’dir. Bundan yola çıkarak Hz. Ali’ye karşı çıkıyorlar 6 (e)Mürtekib-i kebire’nin durumu hakkında hüküm (kafirdir derler) Önemli not: Hz. Ali uzlaşma için elçi gönderiyor ama nafile, elçiyi öldürüyorlar. Bunun üzerine Hz. Ali bunlarla mücadele ediyor ve onları kılıçtan geçiriyor. Hayatta kalanlar intikam sözü veriyor. 3 kişiyi öldürmeyi hedefliyorlar: Hz. Ali, Amr b. As ve Muaviye b. Ebi Sufyan Haricilier’den İbn Mülcem Hz. Ali’yi şehit etmesine rağmen Hz. Ali taraftarlarına onlarla savaşmadan nehyetmiştir. Hz. Ali der ki: “Benden sonra Haricilerle savaşmayın. Onlar hakkı ararken yanlışı buldular, batılı aramadılar” Bu Haricilierin aslında kendilerince samimiyetlerinden dolayı, Kur’an’a uyduklarını zannederek yola çıktıklarını göstermektedir. Ancak Haricilier toplumda kaos, terör, kutuplaşmalar getirmişlerdir (Habbab b. Erret ve hamile eşini katletmişlerdir, sırf Ali ve Osman hakkında olumlu konuştuğu için) Haricilerin özelliği, büyük çoğunluk olmasını beklemez, 3-5 kişi olsa da hemen isyana kalkışırlar Azzabe Nizam: Kitman (gizlilik) devrinde yaşayan İbazi cemaatin dinini muhafaza etmek ve varlıklarını idame ettirmek için hicri 5. Asrın başlarında Cezayirde ATF şehrinde kurulmuş en yüksek icra heyetidir Vukûf= karşılaştıklarının Beraet mi, Velayet ehlinden mi olduğunu bilmiyorsa, çekimser davranması Haricilerin temel görüşleri: İman Nazariyyesi: İslam aleminde önemli tartışmalara yol açmıştır İman: tasdik + ikrar + amel dir derler Bunun toplumsal yansımaları: eğer bir insan fiillerinde amellerini de iman görünmüyorsa, onları öldürmeye kadar giderler (Ezarika) İbadiyye’ de “Kafirun bin’niyâm ve’l ahkam” algısı vardır. Allah’ın nimetlerine ve hukukuna nankörlük eden mürtekib-i kebire işleyenler kafir değil (Ezarıka’nın dediği gibi) İbaziyye NİMET KÜFRÜ der (Şirk küfrü değil) ii. Menzile beynel Menzileteyn: - Havariç: büyük günak işleyenler şirk küfründedir İbaziyye: büyük günah işleyen müşrik değildir ama mü’min de değildir (nimet küfründedir) iii. iv. v. Ru’yetullah: - Mu’tezile, Mürcie ve Zeydiye gibi düşünürler - Akli ve nakli deillere göre imkansızdır Halku’l Kur’an: - İbaziyye Mu’tezile’ye yakın düşünceye sahiptir Tevella ve Teberra: - Dostlara yakınlaşma tevella, dost olmayanlardan kesin ayrılık TEBERRA ti-entertainment.com i. İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit vi. İmamet: - İbaziyye’yi diğer fırkalardan ayıran özellik: imamet hakkında düşünceleridir - İmam yaptığı faaliyetleri Kur’an ve sünnete dayanarak temellendirmesi farzdır 7 Kur’an herşeyde merkezi konuma sahiptir Siyasetleri: Ferdî meziyet ve takva önemli, toplum, gelenek ve aşiret değil. Herkes Halife olabilir. Kureysin merkezî otoriteye bir tepki olarak algılanabilir MÜRCİE Haricilik toplumda kaos ortamı oluşturmuştur. ISTIRAZ, sorgulamayla insanları test ediyor ve ona göre tekfir ediyor. Hem kabilesini hem de şahsı sorgulamış oluyor. Ayrıca toplumu germiştir. Toplum artık Harici zihniyetten kurtulmak istemiştir. Bu çerçevede MÜRCİE anlayışı doğmuştur!!! رجاReca= ümit vermek, ummak رجأRecee= ertelemek, arkaya bırakmak Bu anlayışın ilk tezahürleri Hz. Ali’ye biat edenlere, Sıffın ve Cemel vakalarına hemen katılmayanlar (Sa’d b. Ebi Vakkas, Abdullah b. Ömer) ilk mürcii fikre sahip olanlar Mürcie: 1. Aşama:Hz. Ali ile Osman hakkında, mü’min mi, cennetlik mi? Cehennemlik mi? Bu soruyla ilgili bir şey diyemeyiz derler. Bunu ancak Allah bilir derler 2. Aşama: Sıffın ve Cemel’de ölenin ve öldürenin durumu nedir? Biz burada ölen ve öldürenlerle ilgili hükmü Allah’a havale ederiz 3. Aşama: Hz. Ali ve Osman başta olmak üzere, bütün büyük günah işleyenlerin cennetlik mi cehennemlik mi bunun hükmünü Allah’a havale ederiz Peki neden böyle bir görüşe ihtiyaç duyulmuştur? Kampalra ayırmaktansa, müslğmanları birleştirmek istenir. Herkesi kuşatıcı “taraf olmayan bertaraf olur” anlayışına karşı, kimseyi tercih etmeyerek her iki tarafı da kucaklar bir tutum. Genel tutumları budur. KUCAKLAYICIDRILAR 1) 2) 3) Harici zihniyet: Tekfir etme, terör, cinayet.. sürekli bir gerilim ve korku ortamı yaygındır Emevî- Haşimi mücadelesi: Müslümanların gruplaşmalarından ötürü rahatsız olurlar Sosyo- politik ve ekonomik faktör/durum: Muaviye iktidara geldiğinde çoğu aslında onu sorguluyor. Hariciler ayaklanıyor. İktidar cebrî tutumu halka yayıyor. Emeviler diyor ki: “ Bize karşı ayaklanmanız boşuna. Herşeyi Allah ti-entertainment.com Mürcie’nin oluşumuyla ilgili nedenler: İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit yapıyor, bizi iktidara layık bulan odur, o bizi iktidar yaptı. Bizi sizin başınıza o getirdi. Boşuna kan dökmeye gerek yok” derler. Mücie bun karşı çıkıyor, tepki gösteriyor. Ayrıca Emeviler Arap siyasetçiliği yapardı. Mevaliler arka planda tutuluyordu. Hacca b. Yusuf/Zalim idaresi altında bozulan ekonomiye karşı teklifi var. Müslğman olmuş, fethedilmiş topraktan Müslüman değilmiş gibi vergi alalım. Sırf arap değil diyer. Bu ta Ömer b. Abdulaziz’in zamanına kadar sürer. Ondan sonra da uygulnamya devam edilir Mürcie buna karşıdır ve der ki “HERKES İMAN BAKIMINDAN EŞİTTİR”- (”herhangi bir mü’min’in imamıyla meleğin imanı arasında fark yoktur”) Mürcie hicrî 60-75 yılları arası oluşmuştur Mürcie ismini Nafi b. Ezrak vermiştir, karalama maksatlı (mesela Şia’ya göre Ali’yi halifelik sırasında dördüncü sıraya koyuyorsa müciedir. Emeviler döneminde Mürcie mevali kapsamında yer alır ve isyan eder 8 İsyanları: İbnü’l Eş’as isyanı Yezid b. Mühelleb Hariç b. Süreyç Abbasiler döneminde Mürcie: Fukahaa Mürcie ortaya çıkar. Ebu Hanife13 ve talebeleri İktidar Mücie’ye olumlu bakıyor Belh’e Mürcie’nin kalesi denir, orada aktif idiler Rey (Neccariye), Nişabur (Kerramiyye), Semerkand’a (Maturidiyye) mevcutlar Mürcie (Quintessenz): Amelle imanı birbirinden ayırmaktadır! Mürcie tutumundan dolayı eleştirilir, “amelle imanı birbirinden tamamen ayırıyorsunuz, bu imanın zayıflamasına yol açar” Mürcie iman bakımından herkes eşittir derken, Peygamberin seviyesini aşağı çekmek istememeiştir, daha çok Emevilere tepki bağlamında söylenmiştir Mürcie’nin belirli tutumları vardır. Hz. Ali’ye biat etmekle birlikte (hemen olmasa da) onunla birlikte savaşmakta çekimser davranırlar. Bunun en belirgin örneği Abdullah b. Ömer ve Sa’d b. Ebi Vakkas’dır “Biz ölenle, öldürenle de ilgili herhangi bir şey demeyiz, bu durumu Allah’a havale ederiz” Hasan b. Muhammed el Hanefiyye (Hz. Ali’nin Fatıma’dan olmayan oğlu) bir risalesi var I. 1) 2) 3) 13 İman görüşü: Kalb ile tasdiktir (Cehm b. Safvan) Kalb ile tasdik ve dil ile ikrar (Ebu Hanife) Sırf ikrar (Muhammed b. Kerram) Ebu Hanife’nin hapse atılmasının nedenleri: a) Kadılık vazıfesini reddediği için; b) Muhammed b. Andullah b. Hasanın isyanına katıldığı için) ti-entertainment.com Mürcie’nin görüşleri: İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit Her 3 tanımda da amel yoktur. Amel imanın içerisinde değildir. Allah iman edenler ve salih amel edenlerle birliktedir ayetini delil kullanırlar 9 ِ َّ إِ َّن الَّ ِذين آمنوا وع ِملُوا ِ اِل الر ْْحَ ُن ُوًّدا َّ ات َسيَ ْج َع ُل ََلُُم َ َ َُ َ َ الص “İnanıp salih ameller işleyenler için Rahmân, (gönüllere) bir sevgi koyacaktır.” Meryem 96 ِ ِ ِ َّ ْوع َد اّلل الَّ ِذين آمنُواْ وع ِملُوا َجٌر َع ِِظ ٌيم َ َ َ َ َُ َ ه ْ الصاِلَات ََلُم َّم ْغفَرةٌ َوأ “Allah, iman edip salih ameller işleyenler hakkında, "Onlar için bir bağışlama ve büyük bir mükâfat vardır" diye vaatte bulunmuştur.” Maide 9 II. İmanda istisna: “inşallah ben mü’minim” sözü kullanılamaz der Mürcie. Biri ya mü’mindir ya da müşriktir. İmanda kesinlik gerekir, muallakta kalamaz. III. İman’da eşitlik: İman bakımından herkes eşittir İmanda artma veya eksilme olmaz Neccariye: ameller artar ama eksilmez IV. İman-İslam ilişkisi Bir kişi Müslümansa aynı zamanda mü’min’dir de, bunlar ayrı şeyler değildir V. Vaad ve Vaîd anlayışı: Vaad= mükafaat ; Vaîd= ceza Mürcie der ki: “ Allah mükafatı verir, cezayı ise ister verir, ister vermez” İnsanlar arasında bile biri olumlu bir söz (vaadde) bulunursa, ve bunu yerine getirmezse, güvenilmez, ceza sözü verip bunu yerine getirmezse merhametli ve cömert olarak vasıflandırılır Mu’tezile’ye göre Adalet ilkesi gereği muhakkak vaad ve vaid vardır Siyasî tutumları: Halife’nin kureyşten olmasına karşı olumlu bir tavır, ama tamamen kureyşin hakkıdır demek de olmaz. Herkes aslında Halife olabilir Mürcie tarihde birkaç gruba ayrılmıştır, Hanefilik bir nevi mürcii düşüncenin devamı gibidir ………………………….. ti-entertainment.com Amel ile İman bu ayette ayrı zikredilir! Ölümden sonra büyük günah işleyene ne olacağına karışamayız, bunu Allah’a havale ederiz. Büyük günah işleyen FASIk olur ama kafirdir diyemeyiz. Tevbe eder… Kişi iman ettikten sonra işlediği günahlar imanına zarar vermez İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit MU’TEZİLE: 10 عزلayrılmak, bir kenara çekilmek قد اعتزل عنا واسل Mu’tezile’ye bu ismi muhalifleri vermiştir, onlar ise kendilerine şu ismi vermektedir: اهل التوحيد و العدل Mu’teziel muhaliflerin verdiği olumsuz anlamdan kurtulmak için onlarca verilen ismi rehabilite ederek ismin anlamını değiştirmiştir “Kötülükle dolu olanlardan ayrıldık, köşeye çekildik” Ortaya çıkış sebepler: 1. Müslümanlar arasındaki ihtilaflara çözüm arayışları büyük günah işleyenlerin durumunu belirlemek için Kur’an’da mü’minın sıfatlarını ve kafirlerin sıfatlarını bilmemiz lazım derler Kıyaslama cetveli oluşturur ve derki: Mütekib-i Kebire’ye ne mü’min, ne de kafir diyebiliriz. Bu ikisinin arasındadır (fasıktır). املنزلة بني املنزلتنيAraf… Bu dünyada kafir muamelesinde bulunmaz, ancak tevbe etmeden ölürse ebedî olarak cehenneme girer (vaad ve vaid ile el menziletü beyne’l menzileteyn ilkeleri gereği) Mü'min Aynı şekilde burada da Kur'an'daki vasıflardan yola çıkarak kafir de denilemeyeceğini anlar Kafir Kur'an'daki vasıflardan yola çıkarak büyük günah işleyenlerin mü'min olamayacağını anlar... 2. İslamı savunma gayreti: Hz. Ömerle birlikte İslam hızla büyümüş, envai çeşit insan, fikir, kültür ve görüşler gelir. Bu görüşler arasında İslam’a karşı olanlar da vardı. Bundan dolayı İslamı savunmak isteyenler de zuhur eder. Hem savunur, karşı tarafla mücadele etmiş olur, hem de kendi düşüncelerini tekrar gözden geçirmiş oluyor ti-entertainment.com Abdulkahir el Bağdadi “el bab beyne’l fırak” adlı eserinde bu konu hakkında der ki: “O zaman sizinle Hariciler arasında ne fark kaldı ki? Kafir demiyorsunuz ama cehenneme gönderiyorsunuz” El Cevap: “Derekesi Kafirden daha üstündür” İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit Reddiye tarzı eserler kaleme alınıyor 11 3. Tercüme faaliyetleri: İlk yapılan tercümeler tıp alanında yapılmıştır Abbasiler döneminde, Me’mun döneminden sonra çok yaygınlaşıyor. Beytü’l Hikme kuruluyor. Her dil ve kültürden kitap çevriliyor Teşekkülü ve Tarihçesi: Emeviler döneminde kendine yakın Halifelerle ünsiyet kurmuş (mesel Yezid b. Nakıs) Abbasilerde: Mansur, Amr b. Ubeyd’i davet ediyor. Kadılık yap diyor ancak Amr arkadaşı Mansur’u geri çeviriyor, devletle mübasebet istemiyor. Bir gün Mansur zorla görevi kabul ettirmek ister, yemin eder, Amr ise “Vallahi kabul etmem” der. Mansur’un oğlu: “Sen nasıl böyle konuşursun Halife ile. Der ki: “Evlat, babanınyemin kefareti ödemek için mülkiyeti var, benim ise yok. Benim kaybedecek birşeyim yok” Genel olarak Abbasiler devrinde Amr b. Übeyd hariç ondan sonrakiler iktidarla ilişki kurar, Amr bunları kınar ve dışlar. İktidarla içiçe olunmasını istemez. Amr b. Ubeyd; Tebbet suresindeki Ebu Leheb ve ailesine beddua ile ilgili diyor ki :”Bu ayet o dönemdeki Ebu Leheb ve hanımı için inmemiştir” Edu Duad veAbu’l Huzeyl el Allaf’ın bulunduğu 2.-3 asır Mu’tezile’nin altın çağıdır. İktidarın gücünü arkasına almıştır. Bu da düşüşün başlangıcı olmuştur- MİHNE (Mu’tasım-Vasık) Cübbai zamanında gümüş çağ yaşanmıştır Daha sonra Kadı Abdülcebbar zamanında tekrar bir parlama Daha sonra Zeydiliğe sığınarak geri çekildiler. Günümüze kadar ayrı bir fırka olarak ulaşmamaıştır. Abduh, Efgani gibileri mutezili fikirlere sahip alimlerdendir Mu’tezile’nin Mihne • Ebu Duad, Ebu'lUzeyl el ALLAF devri Gümüş çağı • Cübbai ... - Cahiz: فضيلة المعتزلة Raverdi:فضيحة المعتزلة Hayyat:Mutezili mezhebi tekrar toparlamaya çalışır • Kadı Abdülcebbar ile parlama • sonra Zeydilikte kaybolur ti-entertainment.com Altın çağı İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit Mu'tezile ekolleri 12 Bağdat Mu'tezilesi Basra Mu'tezilesi MEFDUL EFDAL Bişr b. Mutemir Ebu'l Huzeyl el ALLAF efdal olan imam olabilir, Hilafete geliş sırasıfazilet sırasını gösterir. Faziletli olmayan Halife olamaz Halife efdal olması şart değil, Hz. Muhammed'den sonra en faziletli olan aslında Ali idi ancak ona rağmen Ebu Bekir oldu Ali'ye sempati vardır burada faziletli olmayan da olabilir Mu’tezile’nin ilk ortaya çıkışı BASRA. Bağdat sonraları kurulur. Abbasiler kurar 14 İç ve özellikle dış karışıklıklar vardır. Bu dönemde Hz. İsa’nın tabiatıyla ilgili tartışmadan ortaya çıkar. ( o dönem Abbasiler kozmopolittirler) Hiristiyanlar Hz. İsa’nın tanrı olduğunu savunmaya çalışırlar. Kuran’da kelimetullah ifadesi geçer. Siz Kuran’da kelamullah diyorsunuz , onun kelimesidir diyorsunuz yani onun parçasıdır diyorsunuz... Mutezile bundan yola çıkarak Halk’ul-Kuran meselesini ortaya koyar, ve Kuran mahluktur der. O yüzden Hiristiyanların itirazı geçersiz olur. Mihne olayının başlangıcının bu tartışma olduğu söylenir. Daha sonra bu olay raydan çıkmış farklı tartışılmıştır. Mihne olayının zuhur etmesinin sebepleri: Allah’ın sıfatlarıyla ilgili tartışmadan yola çıkılmıştır, denir. Tevhid çok önemli mutezile için kendilerine ehl’ut-tevhid derler. Kuran’ı ezeli görürsek ozaman şirk olabilir. Musa ile konuşması Musa dünyaya geldikten sonra söylenmiş ; Tebbet- Ebu Leheb zamanında söylenmiş, Yani ezelden beri var olan bir metin değildir Memun bu görüşü devletin görüşü olarak ilan ediyor. Kuran mahluk olduğunu kabul etmeyenleri imtihana tabi tutuyor ve özgürlüklerini ele alıyor. Ehl’i Hadis’ten 4 alim hariç hepsi kabul ediyor. Bunlardan hayatta kalan tek kişi Ahmed bin Hanbeldir. Ahmed bin Hanbel’in cevabı: “Kuran Allah’ın kelamıdır”. Direndiği için bölgenin en karizmatik liderlerinde biri haline gelir Mütevekkil başa geldiğinde siyaseti değiştirir. İbn Ebu Duad’ı azlediyor ve bütün mutezili kadroyu defediyor. Ehli rey kadılarını gönderip yerine Ehl-i Hadis kadılarını getiriyor. Artık tersinden bir Mihne başlıyor.-> mutezile siliniyor ve Kadı Abdulcebbar şii büveyhilere sığınmak zorunda kalıyor. Mütevekkil: Mihne olayları hakkında konuşulmayacak, mescidlerde hadis dersleri devam edecek. Ehl-i Hadis’e hürriyet geliyor. ti-entertainment.com MİHNE14: Mihnede Hanefi-mutezili kadılar bu olayı tetiklemiştir. Başkadı Ebu Duad!. Nevar ki Mu’tezile’nin hür insanı ve hür iradeyi destekleyen fikir ve tutumlarına zıd olarak Mihne’de sırtını devlet gücüne dayandırarak kendi görüşünde olmayanlara zorbalıkta bulunmuştur. Mihne Mu’tezilenin en zirve ve parlak döneminin yanında çöküşünde başlangıcı idi İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit Temel Görüşleri: 13 1) Tevhid: (Vasıl b. Ata) - Teşbih ve tecessim reddi. Allah’ın eli, yüzü, ayağı vs yoktur. Bunlar müteşabih ayetlerdir. El= kudre; arşa istiva etmesi= ilminin herşeyi kuşatmasıdır vs… - Allah’ın sıfatları: (Halku’l Kur’an): Allah’ın sıfatları zatıyla kaimdir. Zatı dışında sıfatları düşünülemez bu teaddud-i kudemaa olur. Halk’ul Kur’an meselesi aslında Hıristiyanlara karşı bir tepkidir! Hiristiyanlar Hz. İsa’nın tanrı olduğunu savunmaya çalışırlar. Kuran’da kelimetullah ifadesi geçer. Siz Kuran’da kelamullah diyorsunuz , onun kelimesidir diyorsunuz yani onun parçasıdır diyorsunuz... - Mutezile bundan yola çıkarak Halk’ul-Kuran meselesini ortaya koyar, ve Kuran mahluktur der. O yüzden Hiristiyanların itirazı geçersiz olur. 2) Adalet:Amr b. Ubeyd15) - Allah’ın fiileri - Kulun fiilleri: Kul iradeye sahip, kendi fiilerini kendi yaratır ve tamamen kendisi sorumludur. Bu hesap gününde kendi yaptıklarından hesaba çekilebilmesi için önemlidir 3) El Vaad – el Vaîd: - Allah ne vaadinden ne de vaîdinden döner (Ehl-i sünnete göre vaadinden dönmez ama afedici olduğundan vaidinden dönebilir) 4) El Menziletü beyne’l menzileteyn: - Büyük günah işleyenler ne kafirdir, ne de mü’mindir, bu ikisi arasında bir yerdedir. Tevbe etmeden ölürse ebedî olarak cehenneme girer, tevbe ederse mümin olur 5) El emru bi’l ma’ruf ve nehy-i ani’l münker: - Siyasî- Mihnedeki gibi siyasi otoriteye dayanarak - Ahlakî= öğütlerle ŞİİLİK: İran’ın resmi şii grubu İmamiyye şiiliğ, İsna aşeriyye Not/önemli husu: İmamiyye Şiiliğine göre imamların hepsi öldürülmüştür-zehirlendirilmiştir. Halbuki diğerlerine göre eceliyle ölenler de vardır. BU önemli bir husus zira bütün anlayışlarını, yorumlarını buna göre yaparlar. Şia’nin temel kaynaklarından olan kutub-u erbaa’da (Kuleymi’nin Kafisinde) Kur’an ayetlerinin 16.000 olduğunu söyler. 6000 mevcut diğer kaybolanlar Hazreti Ali ve ehli beyt ile ilgili ancak bunlar çıkarılmıştır derler! Şiilere göre Hz. Peygamber Hz. Ali’ye gizli ilimler vermiştir. İmamlarda da birtakım gizli bilgiler vardır. Daha sonraları İmamlara bir şey sorulduğunda onlara Allah’ın öğrettiği bilgilerin olduğunu ve buna göre cevap verdiklerini söylerler (ilham-muhaddes derler-vahiy). İmamla 15 Amr. B Ubeyd der ki: Tebbet suresindeki Ebu Leheb ile Hanımı o dönemde yaşayan Ebu Lehebn ve hanımı değil, zira onlar hayattayken onların tevbe etme imkanları var, ayet onlar için inmiş olsaydı ozaman bu Allah’ın adalet sıfatına aykırı olmuş olurdu. Burada ayet şahısları örnek veriri, bu tarz fiillerde bulunanları cehennem beklemektedir derler! ti-entertainment.com İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit Peygamber arasında tek fark, İmamlarda peygamberlik görevi yoktur. İmama masumiyet ve mutlak doğruluk sıfatlarını atfederler. İmamet ve onların masumiyetleri Şiiliğin omurgasını oluşturur Hz. Ali’den önceki Halifelere GASIB HALİFE der ve tekfir ederler 14 Şia kelimesi: a) = شيعyolcu uğurlamak, gruba katılmak, desteklemek b) = شيعةfırka, grup (Sıffinde Şiatu Ali, Şiatü Muaviye vardı) i. Mevla Hadisi: “ Ben kimin üzerine mevla ( emir sahibi isem) bu Ali’de o kişinin üzerinde mevla (emir sahibidir !”16 - Şii kaynaklara göre: Hz. Peygamber Veda Haccından dönerken Allah onu uyarmıştır. “ Ey Peygamber ! Rabbin tarafından sana indirilen emri bildir ! Eğer bu emredilen tebliği yapmazsan , yerine getirmezsen, Rabbinin elçiliğini yapmamış, ifa etmemiş olursun ! Ve Allah seni insanlardan korur. Şüphe yok ki Allah, kafir olan topluluğun yapmak istediklerine rehberlik etmez !” (Maide suresi: 67). İnsanları hemen gadir-i rum’da toplar. Hz. Muhammed ona emredilen tebliğin , beyanın ne olduğunu biliyordu. Fakat onunla beraber gelen insanların içinde, daha kalplerine iman inmemiş çok sayıda insanlar bulunduğunu iyi biliyordu. Hz. Muhammed bu beyanı yapmaktan çekineceğini bilen Allah, ayetin sonundaki ifadesinde onu, o insanların şerrinden koruyacağını ve bu insanların arasında inkarcı olanlara da yapmak isteyecekleri muhalefeti, kargaşaya müsade etmeyeceğini beyan etmişti. Hz. Muhammed bunun üzerine, arkasından daha gelmekte olanların yetişmesine ve önde gidenlerin de geri çağırılmasını istemişti. Herkes geldiğinde hz. Muhammed için oradaki ağaçların altında yüksekçe bir yer yapıldı. Vakit öğleye doğruydu. Etraf günün sıcaklığı ile kavuruluyordu. İnsanlar yere oturabilmek için altlarına abalarını koymak zorunda kalmışlardı. Hz. Muhammed toplu ibadeti yaptıktan sonra, ona hazırlanmış olan yüksekliğe hz. Ali ile beraber çıkmıştı. Hz. Muhammed o yükseklikten herkesin onu görüp iyi anlayıp alnlamadığını defalarca sormuştu ve hazır olanlardan “Evet , seni duyuyor ve anlıyoruz” sesleri her taraftan yükselmişti. Hz. Muhammed sözlerine Allah’ı hamdederek, överek başlamıştı. Daha sonra sözlerine şöyle devam buyurmuştu: “ Ey insanlar ! Allah beni yakın bir zamanda katına davet edecektir ve bu davetine icabet edip aranızdan ayrılacağım. Ben sorumluyum siz de sorumlusunuz. Sizlere karşı bana düşen görevimi yerine getirdim mi, buna ne dersiniz ?!” Hazır olanlardan her taraftan şu sözler gelmişti: “Evet , şahit oluruz ki sen, sana düşen görevini yaptın, yerine getirdin. Allah sana bunun için mükafatını versin.” Bunu duyan hz. Muhammed şöyle devam buyurmuştu: “ Ey insanlar ! Aranızda değeri biçilmez iki ağır emanet bırakıyorum. Biri, Allah’ın kitabıdır ve öbürü ise yakınlarım, seçkinlerim olan Ehli Beytimdir. Bunların ikisine tutunursanız asla doğru yoldan çıkmayacaksınız. Bunların ikisi de Kevser havuzu başucunda bana varıncaya kadar asla bir birinden ayrılmayacaklar. Bunların ikisi ile nasıl amel edeceğinize bakacağım! Ehli Beytime karşı tutumunuzdan dolayı Allah’ın azabını hatırlatıyorum! Ehli Beytime karşı tutmunuzdan dolayı Allah’ın azabını hatırlatıyorum! Ehli Beytime karşı tutumunuzdan dolayı Allah’ın azabını hatırlatıyorum !” Bunun üzerine Hz. Muhammed şöyle devam buyurdu: “ Ey insanlar! Ben her mümin için kendi nefsinden daha evla (daha iyi ve önemli) değil miyim ?!” Hazır olanlardan her taraftan şu sözler yükseldi: “ Evet, sen bize kendi nefsimizden daha evlasın !” 16 Tirmizi, Menakıb,19; İbn Mace, Mukaddime,11; İbn Hanbel, 1/84,118, 119 ti-entertainment.com Şiilerin görüşleri (Hz. Ali ve onun konumu ile ilgili görüşler) İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit Hz. Muhammed sözüne şöyle devam etmişti: “ Ey insanlar ! Şanı yüce Allah benim mevlamdır (üzerimde emir sahibidir) !” Hz. Muhammed sözüne devam ederken Hz. Ali’nin kolunu tutarak, herkesin onu görebileceği şekilde havaya kaldırmış, hatta hz. Ali’nin ayakları durdukları yerden boşluğa, havaya yükselmişti, bu şekilde hz. Muhammed sözlerine devam etmişti: “ Ben kimin üzerine mevla ( emir sahibi isem) bu Ali’de o kişinin üzerinde mevla (emir sahibidir !” Hz. Muhammed hz. Ali’yi yere indirdikten sonra iki ellerini dua için açarak şöyle buyurmuştu: “ Ey Allah’ım ! Her kim Ali’yi mevlası (emir sahibi) olarak kabul edip severse, Sen de o kişiyi sev ! Her kim Ali’yi mevlası (emir sahibi) olarak kabul etmeyip ona düşman olursa, Sen de o kişiye düşman ol ! Her kim Ali’yi küçük düşürmek isterse Sen onu küçük düşür ve her kim Ali’ye yardımcı olursa Sen de ona yardımcı ol ! Ve hakkı devamlı olarak Ali ile beraber kıl !” Hz. Muhammed sonunda şöyle buyurmuştu: “ Ey insanlar ! Beyan ettim mi , tebliğ ettim mi ?!” Her taraftan şu sözler yükselmişti: “ Evet, tebliğ ve beyan ettin.” Bunun üzerine hz. Muhammed şöyle buyurmuştu: “ Ey Allah’ım ! Sen şahit ol ! Ey insanlar, bu tebliğimi ve beyanımı burada hazır olup duyanlar, burada hazır olmayanlara bildirsin !” Hz. Muhammed tebliğini ve beyanını bitirdikten sonra hz. Cebrail gelip bu ayeti okumuştu: “ Bu gün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslam’ı beğendim.” (Maide suresi: 3) Hz. Muhammed bu ayeti duyduğunda çok sevinmiş ve şöyle buyurmuştu: “ Ali’nin müminler üzerine mevla oluşunu, dinin ikmali ve nimeti olarak beyan eden Allah’a şükürler olsun !” Bütün hazır olanlar hz. Ali’nin elini öperek bu mübarek makamı için tebrik ve biat etmişlerdi. Sünni kaynak: Veda Haccında Hz. Peygamber Hz. Ali’ye Yemen’e giden bir heyetin peşinden gitmeyi emreder. Oradakilerden bazıları Hz. Ali’nin emirlerinden memnun kalmaz ve rahatsız olurlar. Dedi kodu yayılır. Hz. Peygamber bunu duyar ve bu hadisi irad buyuru. Ali’nin kendisin emriyle orda olduğunu ifade etmek için!!! ii. - 15 Vasîlik: Buhari, Mus’ab b. Sa’ad’dan o da babasından şunu rivayet etti: “Rasul SallAllah’u Aleyhi Vesellem Ali’yi yerine bırakarak Tebük’e sefere çıktı. Bunun üzerine Ali şöyle dedi: “Beni çocukların ve kadınların yanında geride mi bırakıyorsun?” Rasul SallAllah’u Aleyhi Vesellem ise şöyle dedi: ِ ضى أَ ْن تَ ُكو َن ِم ِّن ِِبَْن ِزل َِة ه ب بَ ْع ِدي َ “ أ ََما تَ ْرBenim yanımda, َّ َِوسى غَْي َر أَنَّهُ ال ن ِ َ ارو َن م ْن ُم َُ iii. - Sakaleyn Hadisi: “Ey insanlar! Aranızda öyle bir şey bırakıyorum ki, ona sarıldığınız taktirde sapmazsınız; o, Allah’ın kitabı ve soyum olan Ehl-i Beyt’imdir.”18 Ehl-i Sünnet: Allah Rasulü Kur’an ve Hadisini bırakmıştır! 17 Müslim, K. Fedâi’s Sahâbe, 4419 18 Sahih-i Tirmizi c.5 s. 328, hadis no: 2718, Yenabi-ül Meveddet s. 30, 41, 370, Kenz-ül Ümmal c.1 s. 44, Tefsir-i İbn-i Kesir c. 4 s. 113, Mesabih-üs Sünnet Bağavi’nin s. 206, Cami-ül Usul İbn-i Esir’in c.1 s. 187, Mucem-ül Kebir Teberani’nin s. 137, Mişkat-ül Mesabih c. 3 s. 258 vs. ti-entertainment.com Harun’un Musa’nın yanındaki konumunda olmandan razı değil misin? Ancak benden sonra nübüvvet yoktur.”17 - Harun nasıl Musa’nın vasisi ise, Ali de Hz. Muhammedin vasisidir derler Ancak şu bir gerçek ki, Harun Musa’dan önce vefat etmiştir! Bu yüzden Musa’nın vasisi olması, yani kendinden sonra vasi olması muhaldir! İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit iv. Kırtas Hadisi: Kırtas hadisesi Aişe validemiz tarafından bize anlatılmaktadır: Perşembe günü Resûl-u Ekrem (aleyhissalatü vesselam) “bana bir kağıt kâlem getirin size bir şey yazayım da ondan sonra dalalete gitmeyin” buyurdular Alevilere ve Şiaya göre, burada Peygamber Efendimiz kendisinden sonra Hazreti Ali’ye tabi olunmasını isteyecekti. Fakat Hazreti Ömer buna mani oldu ve Peygamberimizin rahatsızlığını sebep göstererek meseleyi kapattı. Efendimiz de son sözü söyleyemedi. 16 Genel Tenkid/Kritik: - Şayet İmamet Şia’nın önemsediği kadar temel olsaydı, bu muhakkak Kur’an ve Hadis’de zikredilir ve tartışmaya açık bırakılmazdı. “Dinde bu kadar önemli husus muhakka bir şekilde dile getirilirdi! Halbuki böyle olmamıştır. Sakifet-ü Beni Saide’de tartışmalarda İmamın Kureyş’den olup olmaması yönündeydi, Hz. Ali’nin hakkı, veya Şia’Nın rivayet ettiği hadislerin hiç biri zikredilmedi!. Diğer tarafdan Hz. Peygamber’in damadı, onun akrabası ve çocukluktan beri eğittiği yiğitlik âbidesi olan Hz. Ali gibi şahsın hilafete layık görülmesi de anlaşılır bir tutumdur, ancak bu tahrif tekfir etmekle olmaz. Olaylar olduğu gibi aktrılması ve bu çerçevede değerlendirilmesi lazım. ..”19 Şia’ya göre Hz. Peygamber’den sonra gelecek olan halifelerin sırası ve ismi belli = 12 İmam. Ancak burada da şu çelişkilidir: Madem ki İmamların sırası belli, ozaman neden bütün Şiilerin bir imam öldükten sonra doğrudan diğerine tabi olmadılar da ihtilafa düşüp bu kadar gruplara ayrıldılar? Bazı rivayetlere göre Abdullah İbn Sebe Şiiliğin ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Bu kişi kaynaklarda çeşitli çerçevede farklı olarak zikredilir. Abdullah İbn Sebe bazı kaynaklara göre “Ali ilahtır” demiş, Hz. Ali onu yakmak istemiş, Ali’nin yanındakiler “sana bu kadar sempati duyanı yakma” demiş, Hz. Ali’de onu sürgüne Medain’e yollamıştır. Hz. Ali’nin öldüğünü söylediklerinde “Bana Ali’nin kellesini getirseniz yine inanmam” demiştir. Tevvabûn: Hz. Hüseyni Kufe’de satan ve onu ölüme terk edip sonra aşırı pişmanlık duyup gece gündüz af dileyerek ağlayan grup, suçluluk hislerinin giderilmesi için Hüseynin katillerinden intikam almak için Şam ordusuna karşı savaşmak isterler. Aslında savaşmak değil, alenen ölüme gitmektir. Suçluluklarını kanlarıyla temizlemek isterler. Muhtar es-Sakafî onları bu saçmalıktan alıkoymaya çalışır. Göz göre göre ölüme gitmektense planlı şekilde savaşmayı önerse de onlar bunu kabul etmez ve hepsi kılıçtan geçirilir! Muhtar es-Sakafi: Hüseynin baba bir kardeşi Muhammed b. El Hanefiyye beni vasi tayin etti diyerek ordu toplar ve Şam ordusuna karşı savaşır. Hz. Hüseynin intikamını büyük çoğunlulukla alır: şii kaynaklarına ondan olumlu bahsedilir! Muhamme el Hanefşyye taraftarları onun öldüğüne inanmaz ve derler ki: “Rakva dağında gizlenir, sağında aslan, solunda kaplan var ve bekler”… - Bu çerçevede yavaş yavaş, GAYBET,İMAMET, MEHDİLİK, VASİYET kavramları zuhur eder! (“. Asrın sonunda ve 2. Asrın başında) ……………………………… 19 Mehmet Ümit ti-entertainment.com Kaynaklarda Abdullah b. Sebe hakkında fikirler: a) Yahudi kökenli bir münafıktır b) Ammar b. Yasır’in ta kendisidir c) Hayal ürünüdür, gerçekle ilgisi yoktur d) Şüpheli bir konu, net bir bilgi yoktur İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit ZEYDİYYE: 17 Kurucusu ZEYD B. ALİ (ö122/740) Zeyd b. Ali (Hüseynin torunu) Zeynel Abidin’in oğlu, Cafer-i Sadık’ın amcasıdır Zeydiyye, Zeyd b. Ali ayaklanmalara katıldıktan sonra Şiilikten oluşan bir akımdır Kûfe ve Basra’da Zeyd b. Ali’yle birlikte ayaklanmalarla başlıyor, kendisi uzun süre ayaklanamaya karşı dirense de sıkıştırılmalara karşı daha fazla dayanamaz ve ayaklanmaya onay verir. Ayaklanama için belirli bir tarih isterler, tarih belirlenince bu devletin kulağına gider ve buna göre önlemlerini almaya başlar Ayrıca Zeyd b. Ali’nin taraftarları arasına fitne yayar (devlet) “Sizce Zeyd b. Ali önceki halifeler hakkında ne diyor bir sorun”. Bunun üzerine Ali’ye bu soru sorulur ve şu cevabı verir: “Ali en faziletlisiydi, ancak diğerleri hakkında Ali olumsuz konuşmadı, bende olumsuz konuşmam” bunun üzerine bir çoğu Zeyd b. Ali’yi terk etti. Geriye Zeyd b. Ali’ye sadık sadece 300 kişi kalıyor. Zeyd’den ayrılan gruba RÂFIZA adı verilir, Zeyd’le birlikte kalanlara ZEYDİYYE denir Zeyd ve taraftarları Emevi ordusuna karşı savaşır. İlk iki gün başarılı savaşır, ancak ikinci günün akşamı nereden geldiği belli olmayan ok tarafından alnından vurulur ve hayatını kaybeder.(Denilir ki cesedi uzun süre çıplak şekilde çarmıha gerilmiş halde bırakılmıştır) İlk Zeydiyye BETRİYYE Hicrî 2. asrın son çeğreyine kadar daha güçlü (Zeyd b. Ali'nin görüşlerine paralel Hz. Ali'yi en faziletli görmekle beraber diğer halifeleri de meşru görürler, Hz. Osman'ın son altı yılındaki olaylarda çekimser davranırlar Hasan b. Salih b. har, kesîrun-neva Ebu Carud Ziyad b. Munzir (imamiyye'ye yakın) CARUDİYYE Hz. Ali'den önceki Halifeler gâsib halife, onlara uyanlar ise fâsık 2. asrın son çeğreyinden itibaren 20 Kendisi Hasan evladındandır Mu’tezile’nin beş esası: Tevdid; Adalet;Vaad-Vaid; El Emru bi’l ma’ruf ve nehy-ü ani’l münker ve El menziletü beynel menzileteyn 21 ti-entertainment.com Zeydiyye’de Zeyd b. Ali’den sonra siyasî farklılık başlar Fikrî olarak Zeydiyye’yi sistematikleştiren kişi KASIM B. İBRAHİM B. RESSİ (246)20 - İbn Ressi ile birlikte mu’tezilî unsurlar görmekteyiz - Zeydiyye’de Mu’tezile’deki gibi beş esas vardır; bunların dördü Mu’tezile’dekinin aynısıdır21, Tevhid, Adalet, Vaad-Vaid; El Emru bi’l ma’ruf ve nehy-ü ani’l münker (ayrıca Zeydiyye’de İmamet esası vardır - Kasım Ressi’nin güçlü ders halkası vardı. Burada kendisine gelen talebeler yetiştirmiştir İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit Safevî dönemine kadar devam eder, sonra İmamiyye Şiasına geçer. 18 Taberistan Zeydi devleti Hasan b. Zeyd (250) tarafından kurulmuştur Şii Büveyhi döneminde Mu'tezile ile yakınlaşır, Mu'tezilî eserler Zeydiyye tarafından benimsenir ve korunur Kasım Ressi'nin etkileri Hadi ilel Hak YAHYA b. HÜSEYİN (284), Yemen Zeydî devletini kurmuştur günümüze kadar varlığını sürdürmüştür Kuzey Yemende mevcuttur. Yaklaşık 25 mio mensubu var Zeydiyye'yi fikrî olarak ilk defa sistemleştiren, ders halkalrında yetiştirdiği talebeleri tebliğ için başka diyarlara göndermiş, risaleler yazmıştır Mu'tezile'ye yaklaşım söz konusudur. Daha sonra Mu'tezilenin Zeydilikte barınması Kasım ressi sebebiyledir I. II. - III. IV. V. 22 TEVHİD: Teşbih ve Tecessim reddi: Tevhid konusunda Mu’tezile gibi son derece hassas. Allah’ı cisimlerden uzak tutumamız gerekir Allah’ın sıfatları zatı ile kaim değildir (Kur’anın mahluk olduğunu da Mu’tezile gibi savunurlar) ADALET: Allah’ın fiileri Kulların filleri: hesap verecek olan kul seçer ve kendi fiilini kendisi yapar. Fiilin faili kuldur,aksi takdirde kula sorumluluk tereddüp etmez! Hesaba çekilmesi gerekir, bundan dolayı fiillerinden tamamen kendisi sorumludur VAAD-VAİD: Allah ne vaad ne de vaidinden dönmez22 EL EMRU Bİ’L MA’RUF VE NEHYÜ ANİ’L MÜNKER: Bu konuda Mu’tezile’den daha ileriye giderler ve masiyet varsa gerekirse güç kullanılır. Hatta kendi İmamlarına karşı da ayaklanırlar İMAMET: Ehl-i sünnete göre vaadinden dönmez ama vaidinden döner, zira bu onun merhametindendir ve kulunu afeder ti-entertainment.com Zeydiliğin görüşleri: İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit İMAMET ZEYDİYYE İMAMİYYET •1. İlk 3 İmam (Ali, Hasan ve Hüseyin) gizlice tayin edildi, diğerleri Nassla sabittir. Onları Hz. Peygamber tayin etmemiş, İmam olma niteliğini taşıyan bu İmamlık iddiasında bulunana uyulur (2 kişi varsa önceliğe bakılır) HAFÎ NAS •2. İmamet Hz. Hasan ve Hüseyin evladındandır •3. İmamların sayı sınırı yoktur •4. İmamların ilmi KESBÎdir •5. İmamlar REŞİT olmalıdır •6. İmamlar MASUM DEĞİLDİR •7. Beda, Rec'a, Gaib imam yoktur (imamlar insanların arasında olmalıdır. Onlara fayda ve katkısı olmalı •1. CELÎ NAS. Kimin İmam olacağı Nass ile bellidir. Tartışma konusu değil, açıkca belirtilmiştir •2. İmamet Hüseyin evladından belirli şahıslarda (ismen bellidir zaten) •3. Sayısı bellidir, 12 İmam •4. İmamların ilmi VEHBÎdir •5. çocuktanda İmam olabilir •6. İmamlar masumdur, ısmet sıfatına sahiptir, günah işlemezler •7. Beda, rec'a, gaib imam vardır •Beda= Allah'ın bir konuda verdiği hükmünü değiştirmesi. Cafer-i Sadık'ın sözüne dayandırılır bu. Cafer iamametten vazgeçip Musa Kazımın İmam olmasına razı gelmiştir 19 - HicrÎ 121 yılında Zeyd b. Ali’nın yanında Emevilere karşı ayaklananlara verilen isimdir. Zeyd b. Ali’den ayrılanlara RAFİZİYYE denir. O zamanki siyasî ortam Şia’nın aleyhine idi. Hutbelerde Ali ve evladının aleyhinde sözler, küfür ve hakaretler yağdırılıyordu, devlet tarafından özel gözetim altında tutuluyordu. Zeyd b. Ali gibi güçlü ve siyasetten anlayan bir liderin etrafından toparlanıp ayaklanma birebir fırsat idi. Emevî devleti Zeyd b. Ali’nin taraftarlarını ona karşı getirmek ve gücünü kırmak için fitne yaymış ve taraftarlarına: “Zeyd’e sorun bakalım halifeler hakkında ne diyor?” Zeyd b. Ali:”En faziletlisi Ali olmakla birlikte, Ali onlara hakaret etmedi, bende etmem. Hilafetleri meşrudur” der ve bir çok kişi ondan ayrılır. Geriye sadece 300 kişi kalır! Bunlarla Emevî ordusuna karşı ayaklanır. İlk gün başarı ile, ancak ikinci gün nerden geldiği bilinmeyen bir ok ile alnından vurulur ve ölür. Yani Şia siyasî olarak ilk defa Zeyd b. Ali ve taraftarlarıyla oluşuyor. İlk Zyediler 2 gruptur: Betriyye, ki bunlar Zeyd b. Ali’nin görüşüne daha yakın ve ilk başlarda daha fazla tutulan görüş de budur ve ikinci grup Carudiyye’dir; bunlar Hz. Ali’den önce gelen halifelere GASIB, onlara uyanlara da Fasık derler ve daha sonra benimsenen grup da bu gruptur ti-entertainment.com ZEYDİYYE (ÖZET:Quintessenz) İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit ti-entertainment.com 20 İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit 21 İSMAİLİYYE Mübarekiyye Halis İsmailiyye İsmail b. Cafer ölmedi gaybette İsmail b. Cafer ölmüştür.Kardeşten kardeşe geçmediğinden Muhammed b. İsmail İmamdır Muhammed b. İsmail öldü, İmamet onun soyundan devam ediyor Muhammed b. İsmail gaybette Muhammed.b.İsmail öldü, onun 3 vekili var, 3.sü UBEYDULLAH MEHDİder ki 286'da"Ben İMAMIM" Selemiyye de merkezleri var. Daha sonra Mısır’a gidiyorlar, Ubeydullah Mehdi komutasında Fatımî devleti kuruluyor 297'de FATIMÎ devletini kuruyorlar, daha sonra Ezheri de kuranlar bunlar Hakim b. Emrillah (411) Halife Mustansır’ın 487’deki ölümüne kadar devam eden ilk ciddi ayrılık. Artık ayrılımlar başlar Dürziler'de burdan ayrılıyor Kaçar hanedanlığın sultanı Fetih Ali, Hasan Ali Şah’a AĞA HAN ünvanı verir Nizar Mustali Mustansır'ın büyük oğlu ancak kardeşi Müstali seçiliyor ağabeyi ve yeğenini öldürüyor. batıniliği esas alır HAsan Sabbah Moğollar Alamut'u alana kdar bir çok suikaste imza atar fedailieriyle. Tayyibiyye iHafiziyye Mustalinin oğlu yoktu, onun yerine kardeşi gelmiştir 1 yaşındaki oğluna imamet geçti derler. yemenden sonra Hindistana geçer ve orada onlara BOHRALAR denir ti-entertainment.com MUSTANSIR (487) İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit İsmailiyye’ye verilen farklı isimler: 22 - İSMAİLİYYE: İsmail b. Cafer’den dolayı BATINİYYE: Bazılarına göre Batın ile zahir ayrılmaz Bazılarına göre Batınılik asıl, zahirilik sonra… KARMATi: Muhammed b. İsmail gaybettedir derler TA’LİMİYYE: Din ancak İmamın öğretmesiyle öğrenilir (Hasan Sabbah’ın düşüncesi) SEB’İYYE: yedici Evren 7 devirden oluşuyor derler Adem, Nuh, İbrahim, Musa, İsa Hz. Muhammed ve Muhammed b. İsmail sırası esastır! Veya Adem ile Nuh arasında Adem şeriatını savunan 7 vekil/vasî vardır, yedinci vekil aynı zamanda sonraki dönemin Peygamberidir, yeni şeriat getirir. Buna göre o zaman Nuh, Adem’in vekilidir. Ozaman Hz. Muhammed’in vekili ve ondan sonra Peygamber Muhammed b. İsmail’dir MELAHİDE: - Muhalifler bu ismi vermiştir. Sapık olduklarını göstermek için… - Onlar kendilerine Ehl-i dava; ehl-i tebliğ, ehl-i hak demişler ………----------------------------------------------İMAMİYYE İmamiyye’ye verilen isimler: İmamiyye, İsna Aşeriyye, Caferiyye, Rafıza, Katiyye İmamet nazariyesi önemlidir: İmam gaybettedir, dinî konuları fukahaa çözer. Bu dinamizm verir ve canlılık sağlar aslında. Humeyni “Velayet-i Fakih” görüşünü benimsemiştir. İmam Yok iken fakih siyasî yetkilerde fukahaaya aittir Şiilik ne zaman başlar sorusunu net bir cevap vermek mümkün değil. Bir çok muhtelif rivayet ve görüşler mevcut: Bazılarına göre Hz. Peygamber döneminde başlatılmıştır Bazılarına göre Hz. Ali’nin ölümünden sonra: Muhtar es Sakafi isyanıyle birlikte Şiiliğin başladığı söyleniyor Muhtar es Sakafi Muhammmed b. El Hanefiyye’nin ismini kullanarak taraftar toplar ve isyan etmek ister. Muhammed b. El Hanefiyye’nin ölümünden sonra bazıları onun ölmediğini ve RADVA dağında gizlendiğini söyler- GAYBET ve RECA fikri doğar Daha sonraları MUSA KAZIM’ın halkasında bulunan HİŞAM B. HAKEM23, HİŞĀM B. SĀLİM ELCEVĀLİKĪ ve ALİ B. MİSEM ET-TEMMAR24 ortaya çıkar ve farklı görüşler ortaya atarlar 23 24 İmamet nass ve tayin ile olmalıdır der İmamiyye’nin ilk kelamcısı ti-entertainment.com İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit 23 VAKIFA: Musa Kazım ölmemiştir Musa Kazım KARARSIZ OLANLAR KATİYYE: Musa Kazım ölmüştür onun yerine Ali b. Musa vardır Muhammed b. Ali (çocuk lider) Ali b. Muhammed (5-8 yaşında) Hasan el Askeri 14-15 gruba ayrılır, isna aşeriyye de bunların arasında. Muhammed Mehdi gaybettedir ve gelecektir der GAYBET konusu: Genel olarak gaybeti ikiye ayırırlar: A) Gaybet-i Suğra (260-328) - Sefirler dönemi. Sufera-i erbaa, meşru sayılan 4 sefir vardı bu dönemde. Bu sefirlerin gaybetteki imamlarla görüştüklerine inanırlar. - Ancak daha sonraları bir çok sefir ortaya çıkmıştır, Humus gelirlerini elde edebilmek için… B) Gaybet-i Kübrâ (328-…) - Sefirler dönemi bitti, artık 12 imamla konuşma bitmiştir 12. imam hala yaşıyor fukahaa vasıtasıyla güncel meselerleri halledebiliyor Humyeni ile daha fazla gelişiyor bu görüşü. Onun VELAYET-İ FAKİH anlayışı Allame HUİ’ye karşı olarak fukahaa’nın imamların sadece kaza ve fetva konularında değil, siyaset ve yönetim konusunda da tam yetkisine sahip olduğunu söyler. Şiilerin en rahat ettikleri dönemler: Büveyhiler dönemi: Gadir-i Humm bayramı yapılır, Yezide lanet okunur, Ezan’a “hayya ale hayril amel, aliyyun veliyyullah” eklenir) - Kütüb-i Erbaa yazarları (Kuleyni hariç) bu dönemde yaşamıştır Daha sonra Safeviler dönemi: - 1979’dan sonra İran’da İslam devriminden sonra devletin resmi mezhebi İmamiyye’nin uygulamarı (bizden farklı olanlar): o o o o Çıplak ayak üzerine mest Ezan’a ekleme Muta nikahını caiz görme Namaz’da elleri yana salma ve öğle- ikindi ve akşam ,le yatsıyı cem etmekle fiiliyatta namaza üç vakte indirmek ti-entertainment.com İmamiyye’nin en belirgin ve göze çarpan inancı şüphesiz İMAMET anlayışlarıdır İslam Mezhepler Tarihi 4. Sınıf Vize Ders Notları – Mehmet Ümit 24 ti-entertainment.com GENEL OLARAK ŞUNU SÖYLEMEK MÜMKÜN. Şİİ FİKİRLERİ MUHAMMED B. EL HANEFİYYE’NİN ÖLÜMÜNDEN SONRA ZUHUR ETMİŞTİR (GAYBET, İMAMET, RECAT VS). SONRA 2. ASRIN İLK ÇEYREĞİNDE BİR TAKIM GULAT-I ŞİA FIRKALARI TARAFINDAN GASIB HALİFELER ALGISI YERLEŞMEYE BAŞLAMIŞTIR