Zaman Serileri ile Deformasyon Analizi - Trakya Üniversitesi

advertisement
Fotogrametri Dersi
Ders Notları ve Sunusu
Öğr.Gör. Yener TÜREN
Trakya Üniversitesi – Edirne Teknik Bilimler MYO –Mimarlık ve Şehir Planlama Bl. – Harita ve Kadastro Prg.
Fotogrametrinin Matematiksel Temelleri
• Fotogrametrinin matematik modeli merkezsel
izdüşümüdür. Merkezsel izdüşüm uzaydaki
noktaların izdüşüm merkezi adı verilen bir
noktadan geçen doğrularla, bir düzlem üzerine
veya başka bir uzay bölümüne iz düşürülmesi
işlemidir.
• Fotogrametrinin temelini oluşturan fotoğraf ise
uzaydaki noktaların bir düzlem üzerine o düzlem
dışındaki bir noktadan geçen ışık ışınıyla iz
düşürülmesidir.
2
Fotogrametrinin Matematiksel Temelleri
A’ B’ C’ //ABC
merkezsel izdüşüm
A’ B’ C’ // ABC
perspektif izdüşüm
3
Fotogrametrinin Matematiksel Temelleri
• Fotogrametride özellikle hava fotoğraflarının konumu
perspektif izdüşüm tekniğine uygundur. Çünkü resim
çekim anında uçağın titreşimleri, çeşitli meteorolojik
etkenlerden dolayı kameranın resim düzlemi arazi referans
düzlemine tam paralel konumda çekilememektedir. Çok
küçükte olsa resim düzlemiyle arazi düzlemi arasında
eğiklik ve dönüklük açıları oluşmaktadır. İşte bu
nedenlerden dolayı elde edilen görüntü perspektif
izdüşümüdür. Yani resim düzlemi arazi düzlemine paralel
konumda değildir.
4
Fotogrametrinin Matematiksel Temelleri
• Fotogrametrinin yönetme adımlarından birincisi ile bu
gelişi güzel konumdaki düzlemler birbirine paralel hale
getirilmektedir.
• Bu eğrilik ve düşüklük açıları genellikle 5 grad’tan küçük
açılardır. Bu nedenle hava fotogrametrisinde çekilen
resimlere düşeye yakın resimler adı verilir.
• Yersel fotogrametride ise kamera sabit ve durağan resim
çekme söz konusu olduğundan, resmi çekilecek obje
istenilen açıda ve istenilen baz yükseklik oranlarında çekim
mümkün olabilmektedir. Bu nedenle yer fotogrametrisi için
çekilen resimler merkezsel izdüşüm tekniğine uygun
resimlerdir.
5
Merkezsel İzdüşüm
6
Merkesel İzdüşüm ile Perspektif İzdüşüm Arasındaki
Farkları Şu Şekilde Sıralayabiliriz;
• Merkezsel izdüşümde şekil ve izdüşümü birbirinin
benzeridir, perspektif izdüşümde ise farklıdır.
• Merkezsel izdüşümde bir doğrunun izdüşümü yine
kendisine paralel bir doğrudur. Perspektif izdüşümde
ise bir doğrunun izdüşümü yine bir doğrudur, ancak
kendisine paralel değildir.
• Merkezsel izdüşümde, obje üzerindeki noktaların
izdüşümünü "eşlenik noktalar" adı verilir. Perspektif
izdüşümde
ise
obje
üzerindeki
noktaların
izdüşümdeki karşılıklarına "kolineer noktalar" adı
verilir.
7
Bir Resimdeki Önemli Doğrular ve Noktalar
•
•
•
•
•
O’; iz düşüm merkezi
h’; asal nokta
n; nadir noktası
h; ucuş yüksekliği
𝑤1 ;birinci fokal nokta
•
•
•
•
𝑤2 ; ikinci fokal nokta
c; kamera esas uzaklığı
₰ ; resim eğiklik açısı
s’; resim ebadı (hava fotogrametrisi için
18x18 cm veya 23x23 cm)
8
Bir Resimdeki Önemli Doğrular ve Noktalar
• Nadir noktası (n): Düşey doğruların kaçış noktasıdır.
İzdüşüm merkezinden çizilen düşey doğrunun resim
yüzeyini deldiği noktadır.
• Asal nokta (h’): İzdüşüm düzlemine dik olan doğruların
kaçış noktasıdır. İzdüşüm merkezinden resim düzlemine
çizilen dikin bu düzlemi deldiği noktadır.
• Resim eğiklik açısı (𝛾): Resim düzlemi ile yatay düzlem
arasındaki açıdır.
• Fokal noktalar(𝑤1 , 𝑤2 ): İzdüşüm merkezinde oluşan küçük
ℎ′ 𝑜 ′ 𝑛 resim eğiklik açısının iç açı ortayının resim düzlemini
deldiği nokta birinci fokal nokta; dış açı ortayının resim
düzlemini uzantıda kestiği nokta ise ikinci fokal nokta
olarak adlandırılır.
9
Bir Resimdeki Önemli Doğrular ve Noktalar
• Esas uzaklık (c): İzdüşüm merkezinin resim düzlemine
olan dik uzaklığıdır. Hava fotogrametrisinde kullanılan
kamera objektifinin odak uzaklığı genellikle esas uzaklık
olarak kabul edilir. (c≈f)
• Esas doğru ve esas düzlem: Asal nokta, nadir noktası ve
izdüşüm merkezinden geçen düzleme (h’o’n üçgeni) "Esas
düzlem" adı verilir. Bu düzlem ile resim düzleminin ara
kesitine (ℎ′ 𝑛) "Esas doğru" adı verilir.
• Merkezsel izdüşümde sadece ölçek dönüşümü yapmak
yeterlidir. Perspektif izdüşümde ise 3 boyutlu açısal
büyüklükleri göz önüne alınan bir dönüşüm yapılmaktadır.
10
Fotogrametride Koordinat Sistemleri
1. Resim Koordinat Sistemi
s’ : Resim ebadı (18x18-23x23)
m’: Resim orta noktası
h’: Resim asal noktası
x’y’: Makine koordinat sistemi
x,y : Resim koordinat sistemi
𝑥′ℎ 𝑦′ℎ ’h: Asal nokta koordinatı
11
Bir Resimdeki Önemli Doğrular ve Noktalar
• Hava fotogrametrisinde resim ebatları kare olup, iki tür
standart vardır. Ya 18x18 cm ya da 23x23 cm’dir. Her resim
köşelerinde ve bazı resimlerde kenar ortalarında resmin
orta kısmını gösteren işaretler mevcuttur. Bu işaretlerin
kesiştiği nokta resmin orta noktasıdır. (m’ ile gösterilir)
• Analog değerlendirme aletlerinde, analitik değerlendirme
sistemlerinde ve dijital fotogrametride resim üzerinde
ölçülen her türlü nokta koordinatını, resim orta noktasını
başlangıç kabul eden makine koordinat sisteminde ölçülür
ve ölçülen koordinatlar 2 boyutludur. (x’y’)
• Resim koordinat sisteminin başlangıcı h’(asal nokta)dır.
Ancak h’ nün resim üzerinde bilinemediğinden
koordinatlar bu sisteme göre (resim koordinat sistemine
göre) ölçülememektedir.
12
Bir Resimdeki Önemli Doğrular ve Noktalar
•
h’ nün resim orta noktasından olan koordinat farkları (x’y’) kamera
kalibrasyon raporlarında verilmektedir. Bu değerler resim orta
noktasına göre ölçülen tüm koordinatlardan işaretlerine göre eklenmek
ya da çıkarılmak suretiyle koordinat başlangıç merkezi m’ den h’ ne
kaydırılmış (ötelenmiş) olur. Bu durumda da yine koordinatlar iki
boyutlu olur. Hava fotogrametrisinde ve genelde yer fotogrametrisinde
resim çekim işleminde flimler kullanılmaktadır. PVC bazlı olan bu
altlıklar çok az miktarda olsa deformasyona uğrayabilmekte ( boyut
değiştirme) ayrıca resim çekim anında objektif düzlemine tam yapışık
durumda olmayışından dolayı x ve y yönlerinde bombeler
oluşabilmekte, bu da boyut değiştirmeye neden olmaktadır. İşte bu
nedenlerden dolayı koordinatlar makine koordinat sisteminden, resim
koordinat sistemine ötelenmeden önce boyutlu affin dönüşümüne tabii
tutulur. Bu koordinat dönüşümü altı parametrelidir ve her iki
sisteminde koordinatı bilinen en az üç nokta gerekir. 3’ten fazla nokta
olması durumunda da en küçük kareler yöntemine göre dengeleme
yapılarak bilinmeyenler hesaplanır.
13
Affin Dönüşümü
N.NO MAKİNE KOOR SİS
X’ Y’
1
--- --2
--- --3
--- --4
--- --X=ax’+by’+c
Y=dx’+ey’+f
MAKİNA KOOR SİS
X’ Y’
--- ----- ----- ----- --a,b,c,d,e,f bilinmeyen
• Kameralar üretici firma tarafından imal edilirken resim köşe
noktalarının (1,2,3,4) resim orta noktasına göre olan
koordinatlarını kalibre eden ve bunların değerini kalibrasyon
raporunda verir. Uygulamada da aynı noktalar kullanılan
değerlendirme aletinde ya da dıştan değerlendirme sisteminde
tekrar ölçülür. Aynı noktaların iki farklı koordinat sisteminde
koordinatları elde edilmiş olur. Buradan da affin dönüşümü
yapılarak, düzeltilmiş koordinat değerleri elde edilir.
14
Affin Dönüşümü
𝐾𝑜𝑜𝑟𝑑𝑖𝑛𝑎𝑡 ö𝑙ç𝑚𝑒𝑙𝑒𝑟𝑖
(𝑅𝑒𝑠𝑖𝑚 𝑜𝑟𝑡𝑎 𝑛𝑜𝑘𝑡𝑎𝑠𝚤𝑛𝑎 𝑔ö𝑟𝑒)
𝑥′𝑎 , 𝑦′𝑎
𝐴𝑓𝑓𝑖𝑛 𝑑ö𝑛üşü𝑚ü (𝐷ü𝑧𝑒𝑙𝑡𝑖𝑙𝑚𝑖ş
𝑚𝑎𝑘𝑖𝑛𝑒 𝑘𝑜𝑜𝑟𝑑𝑖𝑛𝑎𝑡𝑙𝑎𝑟𝚤)
𝑥𝑎 , 𝑦𝑎
𝑥 ′ ℎ 𝑦 ′ ℎ 𝐴𝑠𝑎𝑙 𝑛𝑜𝑘𝑡𝑎
𝑘𝑜𝑜𝑟𝑑𝑖𝑛𝑎𝑡𝑙𝑎𝑟𝚤𝑛𝚤𝑛 𝑒𝑘𝑙𝑒𝑛𝑚𝑒𝑠𝑖
𝑁𝑜𝑘𝑡𝑎 𝑘𝑜𝑜𝑟𝑑𝑖𝑛𝑎𝑡𝑙𝑎𝑟𝚤𝑛𝑎 − 𝑐
üçü𝑛𝑐ü 𝑏𝑜𝑦𝑢𝑡 𝑜𝑙𝑎𝑟𝑎𝑘 𝑒𝑘𝑙𝑒𝑛𝑚𝑒𝑠𝑖
(𝑅𝑒𝑠𝑖𝑚 𝑘𝑜𝑜𝑟𝑑𝑖𝑛𝑎𝑡𝑙𝑎𝑟𝚤)
𝑥𝑎 = 𝑥𝑎 ± 𝑥′ℎ 𝑦𝑎 = 𝑦𝑎 ± 𝑦′ℎ
(𝑥𝑎 , 𝑦𝑎 -,c)
15
2. Model Koordinat Sistemi
16
2. Model Koordinat Sistemi
%P= Boyuna örtü (bindirme) oranı
%60-70 enine örtü
%20-30 boyuna örtü
17
2. Model Koordinat Sistemi
b= Baz= İki resmin uçakla çekildiği yerler arası mesafe
18
2. Model Koordinat Sistemi
• Resimler üç boyutlu görüntünün elde edilmesi için
birbirleriyle %60-70 oranında örtülü olacak şekilde
çekilmesidir. Her iki resmin bu ortak örtü alanına
“Model Alanı” adı verilir ve 1. resim izdüşüm
merkezini başlangıç kabul eden , x ekseni 2. resmin
izdüşüm merkezine yönelik olmak üzere z ekseni
1. Resmin asal noktasına yönelik olan ve sağ el
koordinat sisteminde tanımlanan bir koordinat
sistemidir. Birinci ve ikinci resmin izdüşüm
merkezleri arasındaki uzaklığa baz adı verilir.
19
3. Arazi Koordinat Sistemi
• Ülkemizde
1/1000,1/2000,1/5000,1/25000
gibi
topografik
haritalarda kullanılan koordinat sistemi Gauss-Krugen
projeksiyon sistemine dayanmaktadır. Bu sistemde büyük ölçekli
haritalar için (1/1000,1/2000,1/5000) 3° lik TM (Transversal
Mercator)
sistemi,
küçük
ölçekli
haritalar
için
(1/25000,1/50000,1/100000) 60° 𝑙𝑖𝑘 UTM (Universal Transversal
Mercator) koordinat sistemi kullanılmaktadır. Her iki sistemde
de X koordinatları yukarı değer olarak adlandırılmakta ve
noktaların ekvatordan itibaren uzaklığını göstermektedir. Y
koordinatları ise sağa değer olarak adlandırılmakta, noktanın
dilim orta meridyenin sağında ya da solunda duruma göre 500
000’den farklı alınmak ya da eklemek suretiyle gösterilmektedir.
Kat ise (Z koordinatları) ortalama deniz seviyesinden olan
yükseklikleri göstermektedir.
20
Resim Eğiklik ve Dönüklük Açıları
• Özellikle hava fotogrametrisinde resim çekim anında
rüzgar, çeşitli meteorolojik nedenlerden ve uçağın titreşimi
gibi durumlardan ötürü resim düzlemi arazi düzlemine
tam yatay konumda olmamaktadır. Bu nedenle resim
koordinat sisteminin eksenleri ile arazi koordinat
sisteminin
eksenleri
arasında
açısal
dönüklükler
oluşmaktadır. Bu resim eğiklik açıları genellikle 5𝑔 ‘tan
küçük açılardır. Resim çekim anında eksenler etrafında
oluşan bu açıların büyüklüğünü kesin olarak belirtecek bir
sistem bulunmadığından yaklaşık değer hesabından
hareket edilerek açıların değerleri iterasyon sonucunda
hesaplanmaktadır.
21
Resim Eğiklik ve Dönüklük Açıları
x-X
y-Y
z-Z
ω (Omega –Enine eğiklik açısı)
φ (Phi- Boyuna eğiklik açısı)
Κ (Kappa- Dönüklük açısı)
22
Resim Eğiklik ve Dönüklük Açıları
1
𝑅𝜔 = 0
0
0
cos 𝜔
sin 𝜔
0
−sin 𝜔
cos 𝜔
cos 𝜑
0
𝑅𝜑 =
−sin 𝜑
0
1
0
sin 𝜑
0
cos 𝜑
cos 𝛫
𝑅𝛫 = sin 𝛫
0
− sin 𝛫
cos 𝛫
0
0
0
1
23
Resim Eğiklik ve Dönüklük Açıları
• WILD, LEICA aletlerinin çalışma prensibi
• R= 𝑅𝜔 . 𝑅𝜑 . 𝑅𝛫
• ZEISS aletinin çalışma prensibi
• R= 𝑅𝜔 . 𝑅𝜑 . 𝑅𝛫
• R = Ortagnal matris
• 𝑅 𝑇 = 𝑅 −1
• R= 𝑅𝜔 . 𝑅𝜑 . 𝑅𝛫
24
Resim Eğiklik ve Dönüklük Açıları
𝑟11 = cos 𝜑 . cos 𝛫
𝑟12 = cos ω. sin 𝛫 + sin 𝜔 . sin 𝜑 . cos 𝛫
𝑟13 = sin 𝜔 . sin 𝛫 − cos 𝜔 . sin 𝜑 . cos 𝛫
𝑟21 = −cos 𝜑 . sin 𝛫
𝑟22 = cos 𝜔 . cos 𝛫 − sin 𝜔 . sin 𝜑 . sin 𝛫
𝑟23 = sin 𝜔 . cos 𝛫 + cos 𝜔 . sin 𝜑 . sin 𝛫
𝑟31 = sin 𝜑
𝑟32 = − sin 𝜔 . cos 𝜑
𝑟33 = cos 𝜔 . cos 𝜑
25
Resim Eğiklik ve Dönüklük Açıları
• Hava fotogrametrisinde ω,φ, 𝛫 dönüklük ve eğiklik açıları
5𝑔 ’tan küçük olduğu için bu 3’e 3’lük dönüşüm matrisi
küçük özelliklerinden yararlanarak sadeleştirilebilir. Yani
formüllerdeki sinüslü ifadeler yerine bu açıların radyan
cinsinden değerleri, cosinüslü ifadeler yerine de 1(bir)
yazılırsa R matrisi düşeye yakın resimler için
sadeleştirilmiş olur.
sin 𝜔 = 𝜔𝑟
cos 𝜔1=
1
dR= −𝑑𝛫
𝑑𝜑
𝑑𝛫
1
−𝑑𝜔
−𝑑𝜑
𝑑𝜔
1
(Sadeleştirilmiş hali)
26
Resim Eğiklik ve Dönüklük Açıları
Örnek: ω= 1𝑔 φ=1,5𝑔 𝛫=2𝑔
𝑟11 = 0,999229127
𝑟21 = 0,03140204 𝑟31 = 0,023559764
𝑟12 = 0,03177676
𝑟22 = 0,999371629 𝑟32 = 0,015702957
𝑟13 = −0,02305185 𝑟23 = 0,016439505 𝑟33 = 0,999599097
Sadeleştirilmiş matristen çözüm:
1
0,031415915 −0,023561956
1
0,015707952
dR= −0,031415985
0,023561936 −0,015707952
1
NOT: Her iki çözümün sonucu birbirine çok yakın çıkar.
27
Resim Eğiklik ve Dönüklük Açıları
𝑋
𝑌
𝑍
•
=a.𝑅 −1
𝐴𝑟𝑎𝑧𝑖
𝑥 − 𝑥ℎ
𝑦 − 𝑦ℎ
−𝑐
𝑥0
+ 𝑦0
𝑅𝑒𝑠𝑖𝑚 𝑧0
Bir noktanın arazi koordinatları ile o noktanın resim koordinatları
arasındaki ilişki merkezsel izdüşümün izdüşüm denklemi ile ifade
edilmektedir. Bu ifade matris formunda yukarıdaki şekilde
gösterebiliriz.
x,y,z→Arazi koordinatları
a→Resim koordinatsistemi ile arazi koordinat sistemi arasındaki ölçek
katsayısıdır.
R→(3×3) dönüşüm matrisidir.
x,y→Noktaların resim koordinatları
𝑥ℎ , 𝑦ℎ →Resim asal nokta koordinatları
c→Kamera esas uzaklığı
𝑥0 , 𝑦0 , 𝑧0 → İzdüşüm merkezinin arazi koordinat sistemine göre
koordinatlarıdır.
28
Resim Eğiklik ve Dönüklük Açıları
• Bu denklemde 15 adet bilinmeyen bulunmaktadır. Bunlar
a, 𝑅 −1 matrisinin 9 adet elemanı, 𝑥ℎ − 𝑦ℎ asal nokta
koordinatları ve 𝑥0 , 𝑦0 , 𝑧0 olmak üzere 15’tir.
• 15 bilinmeyenin çözümü için en az 15 adet denklem
yazılması gerekir. Bir noktanın koordinatları (x, y, z) için 3
adet denklem yazılabildiğine göre 5 adet nokta için 15 adet
denklem
oluşturulabilir.Bu
nedenle
bir
resmin
değerlendirilerek haritasının yapılabilmesi için resim
üzerinde görülen ve arazi koordinatları bilinen en az 5 adet
nokta olması gerekir. 5 ‘ten fazla nokta olması durumunda
değerlendirme işlemi kontrollü bir şekilde gerçekleşebilir.
29
Fotogrametrinin Optik Temelleri
• Fotogrametrinin temelini oluşturan resimler optik
olarak elde edildiğinden kameralarda kullanılan
mercek sistemleri, bunların temel özellikleri ve
kusurları önceden bilinmelidir. Fotoğrafın geometrik
anlamda merkezsel izdüşüm olabilmesi için şu 3 temel
özelliği sağlamış olması gerekir;
a-) Görüntüyü meydana getiren ışınların tam olarak
doğrular boyunca yayılması .
b-) Bir noktanın görüntüsünün yine tek bir nokta olması.
c-) İzdüşüm merkezinde yine tek bir nokta olması
gerekir.
30
Fotogrametrinin Optik Temelleri
• Fakat fotoğraf çekiminde kullanılan merceklerin ya da
bunların bir araya getirilmesiyle oluşturulan
merceklerin bazı hataları nedeniyle (siberik aberasyon,
kromatik alserasyon distorsiyon, asimetri) bu koşullar
tam olarak sağlanmaz.
• Fotoğrafın merkezsel izdüşümden olan sapmalarını
gidermek veya en aza indirgemek amacıyla
fotogrametrik resimler özel olarak düzenlenmiş
objektifler yardımıyla çekilirler. Bu objektiflere “metrik
kameralar” adı verilir.
31
Fotogrametrinin Optik Temelleri
d → optik eksen
Objektiflerin özellikleri şu şekilde sıralanabilir;
𝑃1 𝑣𝑒 𝑃2 → ön ve arka ışık noktaları
• Rölatif (bağıl) açıklığı
𝐷1 𝑣𝑒 𝐷2 → ön ve arka düğüm noktaları
• Görüş açısı
• Ayrılma derecesi
• Odak uzaklığı ( esas uzaklığı)
• Distörsiyon hatası
32
Objektiflerin Rölatif (Bağıl) Açıklığı
Bağıl
𝐷(ç𝑎𝑝𝚤)
açıklık=BA=
𝑓
𝑓
N=
𝐷
• N ise belli bir ışık şiddeti altında objektiften geçebilen ışık
miktarını tanımlamaktadır.
33
Objektiflerin Görüş Açısı
• Tepesi objektifin optik merkezinde bulunan ve resmin
çevrel çemberinden geçen koninin tepe açısı objektifin
görüş açısı (𝛾) olarak adlandırılır.
34
Objektiflerin Görüş Açısı
Dar açılı kamera
Normal açılı kamera
Geniş açılı kamera
Çok geniş açılı kamera
𝛾
𝛾 <60°
𝛾 =60°
𝛾 =90°
𝛾 =90°
𝛾 = 120°
f≈ c
~300mm
~210mm
~150mm
~115mm
~90mm
resim formatları
23x23 cm
18x18 cm
23x23 cm
18x18 cm
23x23 cm
• Yersel fotogrametride bazen dikdörtgen ebatlı
resim çeken kameralardan kullanılmaktadır. Bu tür
kameralarda iki ayrı görüş açısı vardır. Bunlar
uzun kenar görüş açısı ve kısa kenar görüş açısı
olarak adlandırılırlar.
35
Objektiflerin Ayırma Dereceleri
• Bir objektifin 1 mm’lik aralıkta görüntüleyebildiği çizgi
sayısına o objektifin ayırma derecesi adı verilir. Bir birimi
mm/çizgidir. 1 mm’lik aralıkta 50 adet çizgi ayırt
edilebiliniyor ise o objektifin ayırma gücü 50 mm/çizgi
olarak
ayırt
edilir.
Ayırma/derecesi
objektifin
görüntüleyebilme
gücüdür.
Ayırma
dereceleri
laboratuvarlarda özel testler yapılarak belirlenir. Bir
objektifin ayırma derecesi ile o objektif tarafından çekilmiş
resmin ayırma derecesini karıştırmamak gerekir. Çünkü
resim banyoları gibi kimyasal işlemler nedeniyle resim
ayırma derecesinde azalmalar olmaktadır. Ayırma derecesi
100 mm/çizgi olan bir objektif ile çekilmiş resmin film
üzerindeki ayırma derecesi 20-25mm /çizgiye kadar
azalabilmektedir.
36
Objektiflerin Ayırma Dereceleri
• Günümüzde kullanılan hava kameralarında genellikle 120-150
mm /çizgi ayırma gücü olan hava kameraları kullanılmaktadır.
• Hava fotogrametrisindeki uçuş yüksekliği resim ölçeğine bağlı
olarak 700m ile 4000m arasında değişebilmektedir. Bu nedenle
kullanılacak kameraların ayırma güçlerinin de yüksek rakamda
olması gerekmektedir.
• Digital kameralarda ayırma gücüne karşılık gelen DPI (dot pen
inch) ‘dir. Bir inch ile aralıkta tanımlanabilen nokta sayısını ifade
edebilmektedir. (1 inch ≅ 2,51 cm )
• Digital değerlendirmede bir pikselin arazide ne kadarlık bir
büyüklüğe karşılık geleceği önemli olmaktadır. Uluslararası
standartlara göre 1/1000 ölçekli değerlendirmede bir piksel
maksimum 7 mikrona karşılık gelmektedir, 1/5000 ölçekli
değerlendirmede bir piksel maksimum 20 mikrona karşılık
gelmektedir. Buna göre kameranın ayırma gücü hesaplanır.
37
Objektiflerin Odak Uzaklığı (Esas Uzaklık)
• İster basit bir mercek isterse de birkaç merceğin bir araya,
getirilmesiyle elde edilmiş bir objektif olsun merceklerde
cisim ve görüntü uzaklığı arasında genel mercek bağıntısı
geçerlidir.
38
Merceklerin Distorsiyon Hataları
• Objektifler birden fazla mercekten oluşan optik
sistemlerdir. Geometrik açıları tek bir nokta olarak
dönüşülen izdüşüm merkezi mercek sistemlerinde bir
cisim tarafından (𝐷1 ), diğerinde görüntü tarafından (𝐷2 )
olmak üzere 2 tanedir. Geometrik optiğe göre ışın optik
eksenden bu iki noktaya paralel olarak geçer.
• Cisimden gelen bir ışın optik eksende 𝛼 açısını yapıyorsa
çeşitli mercek hatalarından dolayı objektiften görüntü
düzlemine çıkarken 𝛼 ′ gibi farklı bir açıyla çıkacaktır. Bu
iki açı arasındaki fark “distorsiyon açıdır”. Bu açının
meydana getirdiği görüntü farklılığı da “distorsiyon
hatası” olarak adlandırılır.
39
Merceklerin Distorsiyon Hataları
𝑑𝛼 =distorsiyon açısı
𝑑𝑟 =distorsiyon merkezi
40
Distorsiyon Hatası Giderilme Yöntemleri
• Objektifler birden fazla mercekten oluşan optik
sistemlerdir. Geometrik açıdan hava kameralarında
kullanılan merceklerin distorsiyon hataları genel
olarak 10 mikrondan küçüktür. Resmin asal
noktasından itibaren kenarlara doğru uzayan ışınsal
uzaklıklarda distorsiyon değerleri kamera ve diji
firmaları
tarafından
laboratuvar
testleriyle
belirlenmekte ve kullanıcılara distorsiyon denklemi
olarak verilmektedir. Uygulamada bu değerler
kullanılarak koordinatlara getirilecek düzeltmeler
hesaplanabilmektedir.
41
Distorsiyon Hatası Giderilme Yöntemleri
• Kameralar belli zaman aralıklarında laboratuvarlarda
ayarlarının yapılabilmesi gerekmekte ve sonuçları
kalibrasyon raporlarıyla birlikte sunulmaktadır. Bir
kameranın kalibrasyon raporlarında şu bilgiler bulunur;
1)1 mikron hassasiyetinde kameranın düzeltilmiş odak
uzaklığı değeri.
2)1 mikron hassasiyetinde kameranın 4 köşe işareti arasında
uzaklıklar.
3)1 mikron hassasiyetinde kameranın 4 köşe işareti noktasının
resim orta noktasına göre koordinatları.
4)1 mikron hassasiyetinde asal noktanın koordinatları.
5)Işınsal uzaklığa bağlı olarak distorsiyon eğrisinin deklemi
bulunmaktadır.
42
Distorsiyon Hatası Giderilme Yöntemleri
•
•
•
•
f= 151.916mm
12 ; 23 ; 34 ; 14 ; 24 ; 13; uzaklıkları
Asal nokta koordinatları 𝑥ℎ′ , 𝑦ℎ′
dr = ……………………………..
43
Distorsiyon Hatası Giderilme Yöntemleri
𝑃𝑃′=dr (distorsiyon hatası)
𝑃′ = Noktanın hatalı yeri
P= Noktanın gerçek yeri
• Normalde görüntü P noktasında olacakken distorsiyon nedeniyle P’de
oluşur.Uygulamada distorsiyon denildiğinde ışınsal distorsiyon
anlaşılır.
44
WILD-LEICA-RC8 (Ag83)
• dr=3,94𝑟 − 1,2057 × 10−1 𝑟 3 + 8,007 × 10−4 𝑟 5 − 6,76 × 10−7 𝑟 7
r cm alınırsa dr mikron olarak elde edilir. (1 M=0.001mm)
45
Distorsiyon Hatası Giderilme Yöntemleri
Örnek :N.No
1
2
3
4
x’ (mm)
15.816
-70.818
9.126
-22.881
y’ (mm)
-54.302
-35.117
46.710
91.708
NOT: Düzenleme miktarı
dx=
𝑑𝑟
. 𝑥′
𝑟
dy =
𝑑𝑟
. 𝑦′
𝑟
Düzeltilmiş koordinatlar
x=x’ ± dx
y=y’± dy
(işlemler 6 basamaklı yürütülür)
• r= 𝑥′2 + 𝑦′2 bulunur. dr formülünde yerine konulur. dx ve dy
bulunur. x ve y hesaplanır. Her nokta için r ayrı hesaplanır.
46
Distorsiyon Hatası Giderilme Yöntemleri
𝑟1 = 5.655840397 cm
𝑟2 = 7.904677611 cm
𝑟3 = 4.759315052 cm
𝑟4 = 9.451929657 cm
𝑑𝑟1 = 4.977
𝑑𝑟2 = -4.999
𝑑𝑟3 = 7.672
𝑑𝑟4 =-8.723
𝑑𝑥1 =
𝑑𝑥2 =
𝑑𝑥3 =
𝑑𝑥4 =
𝑑𝑦1 =
𝑑𝑦2 =
𝑑𝑦3 =
𝑑𝑦4 =
𝑥1 =15.81747
𝑥2 = -70.8135
𝑥3 =9.1275
𝑥4 = -22.8789
bulunan değerleri de
düzenlenebilir.
𝑦1 = -54.3068
𝑦2 = -35.1148
𝑦3 = 46.7175
𝑦4 = 91.6995
(düzenlenmiş) grafik üzerinde r ve dr değerine göre
47
Fotogrametrik Temeller
• Fotogrametri bir fotoğraf ölçüsü olduğundan ve bu ölçüler göz
yardımıyla gerçekleştirildiğinden gözün temel fonksiyonlarının
ve karakteristik yapısının bilinmesi gerekir. Göz ince kenarlı bir
mercek sisteminden miktarı göz bebeği tarafından ayarlanan
ışınlar retina adı verilen ışığa karşı duyarlı bir tabaka üzerinde
bir görüntüyü meydana getirir. Görüntünün optik sinirler
yardımıyla beynin özel merkezine ulaştırılmasıyla görme işlemi
1
gerçekleştirilir. Görüntü bilinen genel mercekler bağıntısından (
1
𝑎
1
)
𝑏
1
= +
oluşturmaktadır. Ancak gözde görüntü uzaklığı sabit
olduğundan değişen cisim uzaklığına (a) bağlı olarak göz
merceğinin odak uzaklığı değişmektedir. Odak uzaklığının
değişmesi çevresindeki kaslar yardımıyla göz merceğinin incelip
kalınlaşması
suretiyle
gerçekleştirilmektedir.Bu
uyuma
akkamadasyon adı verilir.
48
Fotogrametrik Temeller
•
•
Göze gelen ışık miktarının göz bebeği tarafından ayarlanması işlemine
adaptasyon denir. Karanlıkta göz bebeğinin büyümesi çok ışıklı
objelere baktığında küçülmesi bir adaptasyon işlemidir. Yani göze
gelen ışık miktarının ayarlanması işlemidir.
Tek bir göz merceğinin görüş açısı yatayda yaklaşık 200° düşeyde ise
115° civarındadır.Bu görüş açısı içerisinde her iki gözün gördüğü orta
alan 90° civarındadır. Yani göz geniş açılı bir objektif gibidir. Bu görüş
açısı içerisinde gözün net görme alanını yaklaşık 2° − 3° civarındadır.
Gözün en rahat uyum yaptığı uzaklık 25 cm’dir. Buna net görüş
uzaklığı adı verilir. Bu uzaklık içerisinde tek gözün görebildiği en
küçük açı 𝛼 ≅ 1’ dir. Ancak bu açıyı yan yana çizilmiş çizgilerin
çizilmesinde 𝛼≅0.25 veya 15’’ ye kadar inmektedir. Buna göre net görüş
uzaklığında gözün görebildiği en küçük uzunluk 𝑒 =
1′
𝜌′
.250 mm
(𝑒= 0.0727mm) olur. Paralel çizgilerin gözlenmesinde ise bu uzunluk
𝑒=
15′′
.250
𝜌
mm ≅ 0.02 mm’dir.
49
Fotogrametrik Temeller
• Gözün bir görüntüyü görebilme hızı yaklaşık 1⁄30 saniyedir. Yani
değişim hızı 1⁄30 saniyeden az olan (1⁄50 1⁄100 saniye gibi)
olguları ya da görüntüleri göz fark etmez. Bunları statik görüntü
olarak değil, dinamik (hareketli) objeler olarak görür. Sinema
filmlerinin temel mantığı da budur.
• Tek gözle görme işlemine monoküler ya da monoskopi adı
verilmektedir. Tek gözle sadece iki boyutlu görüş elde edilebilir.
Çift gözle görmeye stereo görüş ya da stereoskopi adı verilir. Çift
gözle bakıldığında üç boyutlu görüş elde edilir. Stereoskopik
cisimlerin derinliklerini hat edebilme yeteneğidir. İnsan iki gözü
sayesinde çevresindeki objelere iki farklı noktadan bakmakta ve
bu nedenle üç boyutlu görünüşü elde edebilmektedir. Çünkü iki
gözle bir cisme bakıldığında her göz bu cismi değişik açı ve
doğrultularda görür. Bu iki farklı görüntü insan beyninde
birleşmesiyle stereoskopik görüş elde edilmiş olur.
50
Fotogrametrik Temeller
𝑂′ , 𝑂′′ =Sol ve sağ gözün optik merkezleri
𝛾=Paralaktik açı
ds= Cismin derinlik farkı
s= Cismin göze uzaklığı
ba= Göz bazı
51
Fotogrametrik Temeller
52
Fotogrametrik Temeller
•
•
•
Bu teorilere göre tek gözlü bir insanın üç boyutlu görememesi gerekir. Ancak
tek gözlü kimsede üç boyut kavramı yani cisimleri derinlikleri ile görebilme
ayırt edebilme yetenekleri vardır. Bu nedenle üç boyutlu görüş için objeyi iki
ayrı noktadan gözetlemenin yanında üç boyutlu görüşü kolaylaştıran bazı
etkenlerden de mevcuttur. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz.
a-) Büyüklüğün aynı olduğu önceden bilinen iki cisimden büyük olanı daha
yakındadır.
b-) Cismin ön ve yan cepheleri geometrik perspektif yardımıyla ayırt edilebilir.
c-) İki cisim birbirini örtmüş ise örtülen cisim daha arkadadır. Ayrıca öndeki
cisim arkadaki cisme göre daha parlak renge sahiptir.
Bu tür deneysel izlenimler nedeniyle tek gözlü insanlarda da derinlikleri ayırt
edebilme kavramları oluşmaktadır.
Stereoskopik görüşü sağlayan etkenlerden en önemlisi paralakstır. İki bileşen
şeklinde oluşur. Görüntülerin birbirine göre yatay yöndeki farklılığına Px yatay
paralaks, düşey yöndeki farklılığına da Py düşey paralaks adı verilir.
Bunlardan yatay paralaks stereoskopik görüşü sağlayıcı etki yaparken düşey
paralaks bozucu etki yapmaktadır.
53
Fotogrametrik Temeller
• İnsanların s mesafesindeki, ds derinliğindeki bir
cismin derinliğini ayırt edebilme hassasiyeti;
𝑚𝑠 =
𝑠2
±
𝑏𝑎
×
𝑚𝛾
𝜌
bağıntısı
ile
hesaplanır.
(m≅ 1′ )(Tek göz ile)
• Ancak objelere çift gözle bakıldığında parametrik
açı onun 4’te birine eşit olmaktadır.(m≅ 16′′ )(Çift
göz ile)
• Normalde insanlarda göz bazı 60mm<ba<80mm
arasında değişmektedir. Normal bir insanda
ba≅65mm civarındadır. (Ortalama olarak)
54
Fotogrametrik Temeller
• Gözün derinlik ayırt edebilme yeteneğini 830m’den sonra
kaybolmaktadır. Yani normal olarak insan yüzünün 830 m’den
daha uzaktaki cisimlerin derinliklerini algılayamamaktadır.
Ancak insanlar 830 m hatta 2-3 km ilerideki cisimlerin
derinliklerini algılayabilmektedir. Bunun nedeni insan
zihninde daha önce oluşmuş olan bir takım deneysel
kavramların yerleşmiş olmasından kaynaklanmaktadır.
• Gözün stereoskopik görüş yeteneğinin kaybolduğu uzaklığa
(~ 830 m) stereoskopik alan yarıçapı adı verilir.(S→25 cm
ms= ± 0,08 mm → 12mm/çizgi )
55
Stereoskopik Derinlik Görebilme Yeteneğinin Yapay Olarak
Arttırılması
•
•
Stereoskopik derinlik fark edebilme yeteneği normal görüş uzaklığında
(25 cm) 0,08 mm’ye karşılık gelmekte ve bu miktarda 12mm/çizgilik
ayırma gücüne karşılık gelmektedir. Öte yandan kameraların
objektifleri 120 ile 150 mm/çizgi arasında değişmektedir. Yani böyle
objektiflerle elde edilen stereoskopik görüntülerin yeterli düzeyde
incelenebilmesi için gözün derinlik fark edebilme yeteneğinin yapay
olarak arttırılması gerekir.
𝑠 2 𝑚𝛾
1
𝑚𝑠 = ±
×
×
𝑏𝑎
𝜌
𝑛×𝑉
Ms değerinin küçültülebilmesi yani daha küçük derinlikleri fark
edebilmek için eşitliğin paydası büyütülmelidir. Örneğin göz bazı (ba)
n kez büyütülürse bu durumda resmin gözlenmesi n.ba kez
büyütülmüş, dolayısıyla ms değeri n kez küçültülmüş olur. Ayrıca göze
gelen ışın yollarının üzerine büyütmesi V olan bir mercek konursa, ms
değeri V kez küçültülmüş olur. Aynalı stereoskoplar bu temel
mantıktan hareket edilerek geliştirilmiş cihazlardır.
56
Stereoskopik Görüş Elde Etme
• Stereoskopik görüş elde edebilmek için düşey paralaksın
olmaması ve yatay paralaksında belli bir büyüklükte
olması gerekir. Yani baz yükseklik oranı uygun bir değerde
olmalıdır.
57
Stereoskopik Görüş Elde Etme
• Stereoskopik görüş elde edebilmek için her göze ayrı
bir resim sunulmalıdır. Örneğin sol göze sol resim, sağ
göze sağ resim sunulmalıdır. Eğer tersi işlem yapılırsa
stereoskopik görüntü yerine pseudoskopik (yalancı üç
boyutlu) görüntü elde edilir. Bu durumda arazideki
tepeler, üç boyutlu görüntüde çukur olarak görülür,
arazideki çukur bölgelerde modelde tepe olarak
görülür.
• Stereoskopik görüş elde etmede sağ göz sol resmi, sol
gözde sağ resmi görmemelidir. Yani her göz kendisine
sunulan resmi görmelidir.
58
Stereoskopik Görüş Elde Etmede ‘ANAGLİF’ Yöntemi
• Stereoskopik resimler, örneğin kırmızı ve mavi gibi
birbirini tamamlayan iki ayrı renkte basılırlar veya
bilgisayar ekranı üzerine görüntülenirler. Bu görüntüler
aynı renklerde camları olan bir gözlükle gözlenir.Bu
durumda kırmızı gözlüklü göz sadece mavi renkte basılış
resmi görür, mavi gözlükle gözde kırmızı renkte basılmış
resmi görür. Böylece üst üste olmasına rağmen her iki göze
farklı resim sunulmuş olur. Bu durumda stereoskopik
görüş elde edilir. Eğer gözlük camlarının yeri değiştirilirse
bu durumda da pseudoskopik görüntü elde edilmiş olur.
59
Stereoskopik Görüş Elde Etmede Cep Stereoskopları
• Bu yöntem göze gelen ışın yollarının üzerine
büyütmesi V olan bir mercek yardımıyla
gerçekleştirilmektedir. Dolayısıyla bu yolla
derinlik ayırt etme hassasiyeti;
𝑠 2 𝑚𝛾 1
𝑚𝑠 = ±
×
×
𝑏𝑎
𝜌
𝑉
• Cep stereoskoplarıyla sadece göz bazı kadarlık bir
alanın üç boyutlu görüntüsünün elde edilmesi
mümkün olabilmektedir.
60
Stereoskopik Görüş Elde Etmede Cep Stereoskopları
250 𝑚𝑚
𝑉=
𝑓(𝑚𝑚)
• Bu merceklerin dezavantajı mercek hatalarının kabul
edilebilir limitlerde olabilmesi için büyütmenin üçten az
olması gerekir ve bu stereoskop ile sadece göz bazı kadarlık
bir
alanın
stereoskopik
gözlemlenmesi
mümkün
olabilmektedir.
61
Stereoskopik Görüş Elde Etmede Aynalı Stereoskoplar
• Hava fotoğraflarının örtülü alanlarının tamamının
izlenebilmesi ve derinlik ayırt edebilme yeteneğinin
arttırılabilmesi için aynalı stereoskoplar geliştirilmiştir.
Bu stereoskoplarda göz bazı yaklaşık olarak 4 kez
büyütülmüş (4x6,5=26 cm) ve stereoskopik alan
genişletilmiştir. Bu sayede derinlik ayırt edebilme
yeteneği de n kez küçültülmüş ve ayırma gücü
arttılmış olur. Bu stereoskoplar için derinlik ayırt
edebilme formülü;
𝑠 2 𝑚𝛾
1
𝑚𝑠 = ±
×
×
𝑏𝑎
𝜌
𝑛×𝑉
62
Stereoskopik Görüş Elde Etmede Aynalı
Stereoskoplar
63
Stereoskopik Görüş Elde Etmede Aynalı
Stereoskoplar
•
Resimler pratik olarak stereoskop altına şu şekilde yerleştirilmiştir;
1.Resimler üst üste konarak örtülü olanları bulunur.
2.Örtülü alan iç tarafa kalacak şekilde sol resim sol tarafa, sağ resim sağ
tarafa yerleştirilir.
3.Sol ve sağ elin işaret parmakları sol ve sağ resimlerde aynı noktanın
üzerine gelecek şekilde konur. Stereoskoptan izleme yaparken sol ve sağ
parmak üst üste gelinceye kadar, her iki resim X ve Y yönlerinde kaydırılır
yada döndürülür.
4.Her iki parmak üst üste geldiği anda stereoskopik görüş elde edilmiş
olur. Yani teorik anlamda paralakslar yok edilmiş olur. Daha sonra
resimler yere sabitlenerek gerekli değerlendirme ve ölçülme işlemleri
yapılır.
• Aynalı stereoskoplarda yatay paralaks ölçme çubukları mevcuttur. Bu
cihazlar yardımıyla resim üzerinde görülen bir yapı yükseklik farkı
(dm) hassasiyetinde hesaplanabilmektedir.
64
Stereoskopik Görüş Elde Etmede Aynalı
Stereoskoplar
∆𝐻𝑦 =
ΔP’=𝑃𝑎 − 𝑃𝑏
ΔP’=𝑃𝑏 − 𝑃𝑎
b’=
100−𝑃
100
× 𝑆′
∆𝑃′
𝐵′
×ℎ
∆𝐻𝐴𝐵 = ∆𝐻𝑦 (1 −
∆𝐻𝑦
ℎ
)
b’=Resim baz uzunluğu
P=Boyuna örtü oranı
h=Uçuş yüksekliği
s’=Resim ebatı
65
Fotoğrafik Temeller
• Günümüzde hava fotogrametrisi amaçlı resim çekiminde
halen optik hava kameraları kullanılmaktadır. Bu
kameralar genel olarak 120 ile 150 mm/çizgi ‘yi ayırma
derecesine sahiptir.Dijital hava kameralarının kullanımı
henüz test aşamasında olup yaygınlaştırılması ile ilgili
çalışmalar devam etmektedir.
• Yer fotogrametrisin de ise resim çekme mesafeleri kısa
olduğundan
uygulamada
dijital
kameralar
kullanılmaktadır.
• Fotografik temeller objenin görüntüsünü optik ya da dijital
olarak kaydedilmesiyle ilgi tüm teknik ve matematiksel
bağlantıların bilinmesi amaçlanmaktadır.
66
Işık
•
•
Fotoğraf ışığın kaydedilmesidir. Bu kayıt optik kameralarda kimyasal
bir işlemle, dijital
kameralarda da elektronik kayıt yoluyla
oluşmaktadır. Kimyasal kayıtta fotoğraf atlığı adı verilen film, kağıt,
cam gibi bir malzeme üzerine emülsiyon adı verilen ışığa karşı duyarlı
bir madde yayılmıştır. Isı madde üzerine düşürülen ışık miktarına bağlı
olarak
etkilenir. Böylece ışığın geldiği noktalar farklı kararma
dereceleriyle kaydedilmiş olur.
Elektronik kayıt işleminde ise objeden gelen ışınlar kameranın optik
merkezinden geçerek pikseller üzerinde (görüntü hücreleri) farklı
kararma derecelerinde elektronik olarak kaydedilir. Daha sonra bu
kayıt analog sinyallere dönüştürülerek görüntü elde edilmiş olur.
Siyah- beyaz görüntü için 8 bitlik kayıt yapısı vardır ve objeden gelen
ışınlar 0 ile 255 arasında sayısal bir değere sahip olur. Renkli kayıtta ise
kameranın yapısına göre 16 ya 24 bitlik renk kayıtı mümkün
olabilmektedir. Bu durumda obje üzerinde 17 milyondan fazla renk
tanımlamak mümkündür.
67
Işık
• Işık ışını yapı olarak dalga hareketi yapan ve foton adı
verilen bir partikül akımıdır. Değişik dalga boyları ışığın
karakterini ve rengini tanımlar. Dalga boylarına göre ışığın
türleri spektrumlarda (tayf) adı verilen bir şema üzerinde
gösterilir.
68
Işık
• Resim çekiminde x-ışınları, mor ötesi ve kızılötesi ışınlar ve
görünen ışınlardan yararlanılmaktadır. Görünen ışık
içerisinde insan gözünün en duyarlı olduğu renk fıstık
yeşildir.
69
Işık
• Fotogrametri de emülsiyon taşıyıcısı da adı verilen fotoğraf
atlıkları olarak kart, film , cam kullanılmaktadır. Bunlardan
kart bilinen kağıtların özel bir şeklidir. Neme ve ışığa karşı
çok duyarlı doğruluk derecesi çok düşük ve ucuz
malzemedir. Bu nedenle stereoskopla çalışmalardan kart
altlıklar kullanılır. Değerlendirme işlemlerinde daha çok
şeffaf film veya cam altlıklar kullanılır. Filmler, croner,
polyester ve asetat olmak üzere 3 şekil de imal edilirler.
Neme ve ısıya karşı duyarlılığı yapıldığı maddenin türüne
göre değişir. Taşınması ve saklanması kolaydır ve cama
göre de daha ucuzdur. Hava fotogrametrisin de resim
çekiminde şeffaf altlıklı film malzemeleri kullanılır.
70
Işık
• Fazla doğruluk derecesi istenen işlemler de fotoğraflar cam
üzerine de çekilmektedir.
Fotoğraf altlığı olarak da
kullanılan camlar 2-3 mm kalınlığında üzeri düzleştirilmiş
özel camlardır. Isıya ve neme karşı duyarlılığı hemen
hemen yoktur. Kullanılması, saklanması zor ve pahalı bir
malzemedir. Harita yapım amacıyla yapılan değerlendirme
işlerinde üzeninde pozitif görüntü tab edilmiş cam altlıklar
kullanılmaktadır. Bu altlıklara diyapozitif adı verilir.
71
Emülsiyon
• Işığa karşı duyarlı bir maddenin gümüş bromür (Ag𝐵𝑟2 ) , gümüş
jeolid (AgJ), gümüş cloroid (AgCl) gibi kimyasal atıklardan
oluşmaktadır. Emülsiyon ince taneciklerden oluşur. Bunların şekli
düzgün dört yüzlü, dikdörtgenler prizması veya düzgün altıgen
prizma şeklindedir. Boyutları 0,5 ile 1 mikron arasında
değişmektedir. Taneciklerin büyüklüğü emülsiyonun ışığa karşı
duyarlılığını ve ayırma derecesini etkiler. Örneğin ince tanecikli
emülsiyon 10,5 mikron büyüklüğündeki emülsiyon ‘’yavaş
pozlanır.’’ Ancak ayırma derecesi yüksek görüntü verir. Birim
tanecikli emülsiyon ise çabuk pozlanır. Fakat ayıma derecesi düşük
görüntü verir. Duyarlı oldukları ışıklara göre emülsiyonlar ;
• Orthocramatic ( kırmızı , kızılötesi ışınlar dan etkilenmez)
• Pankromatik(kızılötesi ışınlardan etkilenmez)
• Infraned (tüm ışınlardan etkilenir)
Şeklinde üçe ayrılır.
72
Emülsiyon
• Işık gören yanı pozlanan gümüş tanecikleri ışığı yutar ve
gümüş kristali haline gelir. Böylece görüntü kaydedilmiş
olur. Kimyasal reaksiyon halinde oluşan ve gözle
görünmeyen görüntünün bu ilk duruma LATENT (gizli
görüntü) adı verilir. Bu görüntü banyo işlemlerinden sonra
görünür hala getirilir.
• Fotoğraf çekimine hazır durumdaki film veya cam da
yapısal olarak şu malzemeler kullanılır.
73
Emülsiyon
74
Emülsiyon
• Anti halide tabakası film üzerine düşüp görüntüyü oluşturan
ışıktan emülsiyon tanecikleri arasında sızıp alt yüze
çarpanları yutar. Böylece bunların geri yansıyarak görüntüyü
bozmasını önler. Kart türü altlıkların kendi ışığı yansıtmayan
bir madde olduğundan bu tür altlıklarda anti hali de tabakası
yoktur. Altlıklar kameraya yerleştirilirken emülsiyonlu
yüzeylerinin ışığın geldiği tarafa yönelik olması gerekir. Aksi
taktirde ışık görüntüyü oluştururken film ya da cam
malzemenin içerisinden geçeceğinden ışığın geometrik olarak
kırılmasına neden olur.
• Emülsiyon altlıkları değişik ışıklardan
etkilendiğinden
bunların kameraya yerleştirilmesi sırasında ortamın karanlık
yada kızılötesi veya kırmızı ışıklı bir ortam olması gerekir.
Aksi durumda emülsiyon zarar görür.
75
Fotoğrafik İşlemlerde Bazı Kavramlar
Pozlama
• Pozlanma emülsiyonun üzerine ışık düşürülmesidir.
Objeden gelen ışınlar görüntü oluşturacak şekilde bir optik
sistemden geçirilerek, belli bir süre emülsiyon üzerine
düşürülürse görüntü kaydedilmiş ve emülsiyon pozlanmış
olur. Pozlanma E=I.t ile ifade edilir. Burada I emülsiyon
üzerine düşürülen ışığın aydınlatma miktarını gösterir.
Birimi lüxtür. t’de zamanı göstermektedir. Birimi saniyedir.
Bir emülsiyonun kaç lüxlük ışık altında kaç saniyede
pozlandığını, yani pozlanma hızı ya da duyarlılığı değişik
birimlerle ifade edilir. Uluslararası kullanımlarda en çok
alman birimi DIN ve Amerikan birimi ASA
kullanılmaktadır.
76
Fotoğrafik İşlemlerde Bazı Kavramlar
0,8
ASA=
𝐸
1
DIN=10log
𝐸
𝐴𝑆𝐴
DIN=10log
0,8
• Bir emülsiyonun kaç ASA ya da DIN olduğu
prospektüsünde yazılıdır. E değeri küçük olan yani DIN
veya ASA değeri büyük olan emülsiyon çabuk pozlanır.
Başka bir ifadeyle duyarlılığı fazla emülsiyon demektir.
DN
ASA
15
25
17
40
21
100
24
200
77
Geçirgenlik
• Bir emülsiyona gelen ışığın bir miktarı yutulur, bir miktarı
yansır ve bir miktarda kırılarak öbür tarafa geçer. İşte bu
geçen ışık miktarının gelen ışık miktarına oranına
geçirgenlik adı verilir. T ile gösterilir değer her zaman 1’
den küçüktür.
𝐺𝑒𝑛 𝚤ş𝚤𝑘 𝑚𝑖𝑘𝑡𝑎𝑟𝚤
𝑇=
𝐺𝑒𝑙𝑒𝑛 𝚤ş𝚤𝑘 𝑚𝑖𝑘𝑡𝑎𝑟𝚤
78
Kararma
• Geçirgenliğin tersinin tabi logaritması kararma olarak
adlandırılır.
𝐷 = ln
1
𝑇
Kontrast
• İki kararma bölgesi arasındaki farktır.
𝐾=
𝑇1
ln
𝑇2
K=𝐷2 − 𝐷1
79
Resim Banyo İşlemleri
• Pozlanan emülsiyon üzerindeki gizli görüntüyü açığa
çıkarmak için film, cam veya kart banyo adı verilen
kimyasal bir işleme tabii tutulur. Banyo işlemiyle;
a) Işık alarak gümüş kristali haline gelen gümüş bromür
tanecikleri açığa çıkar ve yıkanır. Bu bölgeler kararmış olur.
Böylece gizli görüntü açığa çıkmış olur.
b) Görüntüye kalıcılık kazandırır.
c) Görüntü üzerindeki kimyasal atıklar temizlenmiş olur.
Resim banyolarının genel akış şeması şu şekildedir ;
80
Resim Banyo İşlemleri
81
İhzar Banyosu
• Develapman adıyda verilen bu banyo işlemiyle emülsiyon
üzerine kaydedilmiş gizli görüntü görünür hale gelir.
Banyo sıvısı olarak özel formülüne göre hazırlanmış
kimyasal eriyikler kullanılır. Banyo sıvıları içerisindeki
kimyasal maddeler türü ve miktarı elde edilecek
görüntünün kontrastını etkiler. Banyo sıvısının ısısı 20
− 22°𝐶 arasında olur. Banyo sıvısı ortalama 2-3 günlüktür.
Zaman geçtikçe bozulur ve özelliğini kaybeder. Film cam
veya kart ihraz banyosu sıvısı içerisine konulduğunda gizli
görüntü yavaş yavaş görünmeye başlar. Banyo süresi 2 ile 5
dakika arasında değişir. Süre uzadıkça görüntünün
kararması artar. Yeterli kararma elde edildiğinde film
banyo sıvısı içerisinden çıkartılır.
82
Durdurma Banyosu
• İhraz banyosunda yeterli süre kadar kalan filmin
emülsiyon üzerindeki kimyasal reaksiyonu durdurmak için
film içeriği su olan bir küre içerisine atılır. Suyun ısısı
ortalama 20 − 22°𝐶 ’de olmalıdır. Su içerisin de film, cam
veya kart yaklaşık 1 dk süre ile çalkalanmak suretiyle ihzar
banyosunun kimyasal atıklarından temizlenir.
83
Tespit Banyosu
• İhzar banyosundan sonra da emülsiyonun ışığa karşı duyarlılığı
devam eder. Yani görüntü ışık görünce yine bozulur. Başka bir
ifadeyle görüntü kalıcı değildir. Bu nedenle görüntüye kalıcılık
kazandırmak ve emülsiyonun ışığa karşı duyarlılığını gidermek için
tespit banyosu yapılır. Bu banyo işleminde film, cam gibi şeffaf
altlıkların altındaki anti halinde tabakalarda yıkanmış olmaktadır.
Tespit banyosundan sonra banyo ortamının ışıkları açılabilir. Tespit
banyosunun sıvısı yine bir kimyasal eriyiktir. Banyo sıvısının
ortalama 20 − 22°𝐶 ’ de olması gerekir. Emülsiyon altlıklarının bu
banyo sıvısı içerisinde 5-10 dk sürede durması gerekir. Süre banyo
sıvısının tazeliğine bağlıdır.
• Sıvı koyu renkli şişelerde ve ışık görmeyen ortamlarda muhafaza
edilmek şartıyla bir ay süreyle kullanılabilmektedir. Tespit
banyosunda yeterli süre kalmayan emülsiyon kısa zamanda sararır
ve görüntüsü bozulur.
84
Yıkama Banyosu
• Tespit banyosundan çıkarılan film, cam veya kart
üzerindeki kimyasal artıkların temizlenmesi için su dolu
bir
kapta
çalkalamak
suretiyle
yıkama
işlemi
gerçekleştirilir.
• Suyun ortalama 20 − 22°𝐶 ’ de olması gerekir. Yıkama
süresi de yaklaşık yarım saattir. Yıkama işlemi sırasında
emülsiyonun bulunduğu yüzey sert cisimlerle temas
ettirilmemelidir.
85
Yıkama Banyosu
•
Yıkama işleminden sonra emülsiyon altlıkları kuruma işlemine tabi tutulur.
Eğer banyo işlemine tutulan emülsiyon altlığı kameradan alınmışsa sonuçta
elde edilen görüntü negatif olur. Negatif görüntüde objedeki koyu renkli
detaylar açık renkli, açık renkli detaylarda koyu renkli görüntülenmiştir. Ayrıca
negatif görüntü üzerinde ayna zıtlığı yani terslik mevcuttur. Bu nedenle
değerlendirme işleminde kullanılmaz. Negatif görüntü Kontak-Tab işlemine
tabi tutularak bir başka emülsiyon altlığı üzerine pozlandırılır. Pozlandırılan bu
emülsiyon altlığı banyo işlemine tabi tutulduktan sonra pozitif görüntüler elde
edilmiş olur.
Negatif görüntü
Kontak – tab
Banyo işlemleri
Pozitif görüntü
86
Yıkama Banyosu
•
Hava fotogrametrisinde resim çekimi seri bir işlem olduğundan
kullanılan filmlerde rulo özelliğindedir. Bu nedenle bunların banyo
işlemleri bu amaç için (rulo için) geliştirilmiş özel banyo odalarında
yapılmaktadır.
87
Stereoskopik Resim Çekme Yöntemleri
•
•
Bir objenin görüntüsü iki ayrı noktadan çekilmiş iki resmin yardımıyla
elde edilir. Böylece gözle stereoskopik görme olayı taklit edilmiş
olmaktadır. İki ayrı noktadan bir objenin resmini çekmek demek o
objenin iki değişik açı ve doğrultudan görülmesi demektir. Dolayısıyla
üç boyutlu görüntünün elde edilmesi demektir. Resimlerin %60-70
oranında bindirilmiş olması gerekir. Teorik olarak bu örtü oranları
resim çekme noktaları resim çekme noktaları arasındaki uzaklığa (baz
uzaklığına) bağlıdır. Çekimlerde özel kameralar ve yöntemler
uygulanır. Resim alım kamerası yerde ise, çekilen resimlere yersel
resim, resim alım kamerası uçak ya da helikopter benzeri araçlarda ise
çekilen resimlere hava resimleri adı verilir. Her iki durumda da resim
alım eksenlerinin baza nazaran durumlarına göre resim çekme
yöntemleri değişik isimler altında ifade edilmektedir.
Hava ve yer fotogrametirisinde resimler, normal, eğik ,konvergent
olmak üzere üç değişik çekim durumda resimler çekilebilmektedir.
88
1) Normal (Dik) Resim Alımı
• Resim alım eksenlerinin buna dik olması yani resim eğiklik
akışının “0(sıfır)” olmasıdır. Bu durumda çekilen resimlere
normal alım resimleri denir. Bu durumda düşey doğru ile
resim alım ekseni çakışık durumdadır. Ancak uygulamada
çeşitli nedenlerden dolayı resim alım eksenlerinin baza tam
dik olması sağlanamadığından resim eğiklik açısının
5𝑔 ’dan küçük olması durumunda da çekilen resimlere
düşeye yakın resimler adı verilir ve normal alım
durumunda çekilmiş gibi kabul edilir.
89
1) Normal (Dik) Resim Alımı
90
1) Normal (Dik) Resim Alımı
91
2) Eğik Resim Alımı
• Bu tür resim çekiminde alım eksenleri birbirlerine
paraleldir. Ancak buna dik değildir. Baza dik doğrultu ile
alım ekseni arasında aynı yönde bir eğiklik açısı vardır.
Resim eğiklik açısı 30° ’den küçükse az eğik, 30° ’den
büyükse çok eğik resim alımı adı verilir. Eğik resimlerin
değerlendirilmesinde özel yöntemler gerektiğinden
ülkemizde haritacılık amacı için çekilmemektedir. Ancak
yersel fotogrametride, özellikle yüksek objelerin resim
çekiminde
eğik
alım
uygulanmaktadır.
Yersel
fotogrametride düşey yönde resim çekilebileceği gibi yatay
yönde de eğik resim çekimi mümkündür.
92
2) Eğik Resim Alımı
93
3) Konvergent / Divergent Resim Alımı
• Birbirine yaklaşan veya uzaklaşan alım eksenleri ile resim
çekme durumlarıdır. Eğer resim alım eksenleri birbirine
yaklaşıyorsa “konvergent” alım, resim alım eksenleri
birbirinden uzaklaşıyorsa “divergent” alım yöntemi adı
verilir. Her iki durumda da resimlerin görüntü alanları
yamuk şekli olarak oluşur. Model alanı ise altıgen olur.
94
2) Eğik Resim Alımı
95
2) Eğik Resim Alımı
96
Resim Ölçeği
• Tanım olarak resim üzerindeki bir uzaklığın obje üzerinde
bulunan karşılığı olan uzaklığa oranıdır. Ancak her zaman
resimde ve objede uzunluğu önceden bilinen detaylar
bulunamayacağından resim ölçeği odak uzaklığı ile çekim
uzaklığının birbirine oranı ile ifade edilmektedir.
1/mr =f/h veya 1/mr =c/h
97
Resmin Yatay Çekilmiş Olması Durumunda Hava
Fotoğraflarının Ölçeği;
• Resim çekimi esnasında resim eğiklik açısı 0(sıfır) ise yani
alım ekseni ile düşey doğru ekseni çakışık durumda ise
resmin ölçeği 1/mr = f/h ’dır.
98
Resim Ölçeği
• Ancak bu durum her zaman geçerli değildir. Çünkü arazi
yüzeyi engebelidir ve her bir noktanın kameraya olan
uzaklığı değişmektedir. Bu nedenle hava fotoğraflarının
ölçeğinden bahsederken yaklaşık resim ölçeğinden söz
edilir. Hava fotoğraflarının bir harita gibi sabit ve resmin
her yerinde geçerli olan bir ölçeği yoktur. Bu durum
arazinin tam düz olması durumu için geçerlidir. Bu
nedenlerden dolayı bir noktanın ölçeğinden söz edilir.
Resim ölçeği ise yaklaşık ölçektir.
• Hava fotogrametrisinde uçuşlar ortalama arazi kotuna göre
yapılır.
99
Resim Ölçeği
100
Sunu bitti…
Dinlediğiniz için
TEŞEKKÜRLER
101
Download