~ ISTANBUL TIcARET ODASı 2.... TÜRKİYE - JAPONYA İLİşKİLERİNİN GELİşTİRİLMESİ RAPOR Eylül 1986, İstanbul L HAKKINDA İSTANBUL TİCARET TÜRKIYE ILIŞKILERININ - ODASI JAPONYA GELIŞTIRILMESI RAPOR Eylül 1986, İstanbul HAKKıNDA r İ Ç İ N D E K İ L E R Sayfa No. I. JAPONYA'NIN EKONOMİK YAPISI II.TÜRKİYE-JAPONYA EKONOMİK ve TİCARİ İLİŞKİLERİ 1 10 TÜRKİYE-JAPONYA İLİŞKİLERİNİN GELİŞTİRİLMESİ İÇİN SONUÇ ve L_ ÖNERİLER 13 EKLER 17 - JETRO (JAPAN EXTERNAL TRADE ORGANISATION) HAKKINDA BİLGİ... 18 - JAPON TİCARET ve SANAYİ ODASI'NIN ULUSLARARASI FAALİYETLERİ. 25 I; - SOGO SHOSHA'LAR HAKKINDA BİLGİ 28 - TÜRKİYE-JAPONYA DIŞ TİCARETİ (1983-85) 33 : 0 D TÜRKİYE-JAPOSIYA İLİŞKİLERİNİN GELİŞTİRİLMESİ HAKKINDA RAPOR I. JAPONYA'NIN EKONOMİK YAPISI Japonya 1979 yılında ortaya çıkan ikinci petrol şoku ve onu izle­ yen uluslararası durgunluğa tüm diğer GECD ülkelerinden daha başarılı bir uyum sağlamıştır. Büyüme hızı diğer ülkelere nazaran daha yüksek ol­ muş; enflasyon hızı 1960'larda görülen düzeye indirilmiş; işsizlik, uluslararası standartlara göre, çok düşük oranlarda kalmıştır. Bununla beraber, büyüme hızı giderek düşmüş; 1980 yılında % 4.8 iken 1983 yılında % 3.0'e inmiştir. Önünüzdeki dönemde, kambiyo kurunun seyri ve bütçe açıklığının büyüklüğü Japonya ekonomisi için en önemli iki gösterge olacaktır. Ayrı­ ca finansal piyasanın uluslararası piyasalarla daha fazla bütünleşmesini sağlayıcı tedbirler ve ithalatın kolaylaştırulmasma yönelik yeni kampanya sonucu Japonya'nın Dünya Ekonomisi'ne entegrasyonunun artması öngörül­ mektedir . Japon sanayi politikasının, orta ve küçük sanayicilerin ihracat faaliyetlerini arttırmayı amaçlayan "İhracat Birliği Kanunu''nun 1925 yılın­ da yürürlüğe konulmuş olmasıyla ilk adımını atmış olduğu söylenebilir. Japon sanayiinin korunması ve uluslararası rekabete müsait duruma geti­ rilmesini sağlayacak önlemler ilk planda ele alınmıştır. Japon sanayiininege- niş kapasiteli yüksek verimli ve kesif bilgi ile yüksek teknolojiye dayalı olması nedeniyle; ihtiyacı bulunan ham maddelerin büyük bölümünü ithal yolu ile karşılamasına rağmen-hem ülke ihtiyacını giderecek, hem de büyük ölçüde ihracat yapabilecek düzeyde ve kaliteli üretim yapmakta, teknolojisini ise devamlı geliştirmektedir. Üretimi azalan sanayi kolla­ rının başında ağaç ve kereste, petrol ve kömür, demir ve çelik, inşaat malzemeleri, madenler, demir ihtiva etmeyen metaller, ulaştırma araçla­ rı, seramik, cam mamulleri, taş, kil ve tekstil gelmektedir. Buna karşı­ lık, elektrikli makineler (büro ve hesap makineleri, kompüterler, video teyp ses kaydediciler, müzik setleri) başta olmak üzere, dayanıklı tüke- - 2 - tim malları, ilgili sanayi kollarının ğu inşaat) ve üretiminde de Ülke nüfusunun 1982 üretim ve kağıt hassas aletler, istihdam yılında kağıt hamuru, kimyevi maddeler ile artışlar % 34'ü sanayi sektöründe (madencilik, edilmiştir. Emek-yoğun Japonya'da nüfusun % 9'u ise çiftçilik ve Ağır sanayiinin baskın olduğu gelmiştir. meydana ziraatin geçerli oldu- tarım ile uğraşmaktadır. üretim sektöründe özellikle motorlu araçağırlık lar, çelik, makine, elektrikli malzemeler ve kimyevi maddelere yılında verilmektedir. 1980 Japonya gemi ve yolcu araçları yapımında en büyük, sentetik iplik, çimento, sentetik reçine üretiminde ise ikinci en büyük ülke olmuştur. 1973 ve 1978 gözden geçirmiş tutmuştur. Bu sonucu 1978 ithalatı petrol fiyatlarını petrol ithalatını varil gittikçe başına ilk planda nominin canlanmaya ya ham petrol yıllardan başlaması ithalatını bağımlılık yılında prensibini ön planda en yüksek düzeye azalmıştır. 5 $ 1983 Mart ucı:!Z:latma kararı etkilememiştiL yeniden politikasını erişmiş ayında OPEe'in da Japonya' nın ham Ancak 1983 ile petrol talebi yeniden Ağustos'unda artmıştır. yapmaktadır. Japonya'nın diğer güç eko- Japon- İran, daha ziyade Çin, Malezya, Endonezya, S.Arabistan ve Kuveyt'ten nın başında sonra enerji ve asgari oranda petrole çabaların olan ham petrol petrol krizlerinden en fazla etkilenen yıllarındaki bir Ülke olan Japonya, bu kaynakları­ ise elektrik enerjisi ve kömür gelmektedir. Ülkenin en önemli tarımsal ürünü pirinçtir. Tarıma tahsis edilen alanın yarısına yakın kısmına sini buğday, Ayrıca fasulye gibi pirinç ekilmektedir. Hükümet pirinç ekici- diğer ürünlerin ekimine de teşvik etmektedir. az miktarda patates, arpa, soya fasulyesi ve meyva üretilmekte- dir. Ancak, gıda maddeleri ve meyvaların büyük çoğunluğu ülkeye dışar­ dan ithal edilmektedir. Yine ülkede az miktarda koyun, keçi bulunmakta olup, çok üretken oluşu nedeniyle ülkenin hemen her yetiştirilmektedir. Ormancılığın % 67'si) ve buna duğu bağlı Japonya'da kümes nisbeten köşesinde yoğun olduğu (toplam domuz alanın olarak da orman ürünlerinin çeşitlerinin bulunhayvancılığı da oldukça gelişmiştir. Ayrıca ülkede gittikçe gelişme gösteren sektörlerin başında turizm sektörü gelmektedir. Ülkeye 1983 yılında 1.968.461 turist gelmiş ve 575 milyon ABD $ bırakmıştır. Japonya'da turizm faaliyetlerinin idaresi, özel bir kanunla kurulan ve hükümetten destek gören Japonya Milli Turizm Teşkilatı (JNTO) tarafından yürütülmektedir. JNTO; dünyanın sayılı havaalanlarından olan Narita (Tokyo) hava­ alanında ve diğer merkezlerde ücretsiz enformasyon merkezleri kurmuş olup, turizmin gelişmesi için tele-turist servisi, ev ziyaretleri, reh­ berlik, vergi muafiyetli eşya satış mağazaları (Tax-free department stores) gibi çeşitli tedbirler alınmış ve uygulamaya konmuştur. Jeomorfolojik özelliklerin gösterdiği tüm güçlüklere karşın ülkede demiryolu taşımacılığı bir hayli gelişme göstermektedir. Hokkaido ve Honshu adasını birbirine bağlayan 54 km'lik bir demiryolu tüneli mevcuttur. Ayrıca otoban yol sistemi de çok gelişmiş ve son derece modern boyutlara ulaşmıştır. Taşımacılıktaki diğer bir sektör de denizyolu ta­ şımacılığı olup, ülkenin başlıca deniz limanları Yokohama, Nagasaki ve Kobe'dir. Ülkenin uluslararası hava limanları ise Narita, Tokyo ve Osaka hava limanlarıdır. Japonya'nın doğrudan dış yatırımlarında da hızlı gelişmeler kay­ dedilmiş ve 1983 mali yılı sonu olan 31 Mart 1984 tarihi itibariyle $ 61.2 milyara erişen dış yatırımlar toplamı 1984 yılında $ 70.0 milyarı bulmuştur. Bu yatırımların büyük bölümü Kuzey Amerika (% 29.3), Asya ülkelerine {% 26.8), Güney Amerika'ya {% 17.5) ve Avrupa'ya {% 11.6)yönelik olmuştur. Yabancıların Japonya'daki yatırımları ise azalış kaydetmiştir. Uzun vadeli net sermaye akışı 1982 yılında $ 15.0, 1983'de $ 17.7 milyar iken 1984 yılında beklenmedik ölçüde yüksek bir artış ile $ 49.8 milyara ulaşmıştır. Büyük Japon firmalarının ihraç ürünlerinden bir kıs­ mını yabancı ülkelerde üretme eğilimine geçmeleri, anılan sermaye akımı­ nı hızlandırmıştır. Japon firmalarının bu eğilimine neden olarak iç pi- yasada yeterli talep artışının ümit edilmemesi, Japonya'daki üretimin ve aşırı ihracatın diğer ülkelerin üretimlerine zararlı olduğu yolundaki şi­ kayetlerin önlenmesi ve ihracatın bu şekilde sürdürülmesi, gösterilmek­ tedir. Sınai yatırımlar yanında mali yatırımlar da önem kazanmağa baş­ lamıştır. Japon Kambiyo Rejiminde yapılan değişiklikler bu tür yatırım­ ları kolaylaştırmış, ayrıca, tasarruf eğiliminin çoğalması da bu yatı­ rımları hızlandırmıştır. İkinci Dünya Savaşı'nda yenik düşen ve dış politikada olduğu gibi dış ekonomik ilişkilerin kurulmasında da müttefiklerin müsaadesi nispe­ tinde girişimlerde bulunabilen Japonya, ekonomik gelişmesini sağlamak amacı ile disiplinli bir çalışma atmosferine girmiştir. 1952 Nisan'ında 48 ülke ile Barış Anlaşmasını imzalayan Japonya, 1955'de GATT'a kabul edilmiş, 1956'da Birleşmiş Milletler'e 80. üye ola­ rak katılmış, daha sonra da gerek iç ticarette ve gerek dış ticarette büyük atılımlar yaparak 1960'larda ekonomik kalkınma hızı % 11'in üzeri­ ne çıkmıştır. Bunun sonucu olarak Japonya dış ticaret ve kambiyo üzerin­ deki kısıtlamaların çoğunu kaldırmıştır. 1964 yılında Japonya OECD'ye de üye olmuş ve bu teşkilatın en faal üyeleri arasına girmiştir. Ayrıca 1964 yılında Tokyo'da düzenlediği 18. Olimpiyat Oyunları ve 1970 yılında Osaka'da düzenlediği ve 6 ay süren "Expo 70" fuarı ile de, diğer ülkelere ekonomik kalkınmasını, sanayi ve teknolojide eriştiği düzeyi gösterme fırsatını elde etmiştir. • Japonya halen Batılı ülkelerin yanında Asya ülkeleri ile de dış ekonomik ilişkilerini genişletmeye, sermaye ve teknolojisini kalkınmakta olan ve petrol zengini Ortadoğu ülkelerine yöneltmeye devam etmektedir. Japonya, doğal kaynaklarının çok kısıtlı olması yüzünden enerji dahil ithal edilen ham maddeleri işlemek ve mamul olarak ihraç etmek zorunluğıondadır. Bu nedenle, Japon ekonomisi dünya ticaretinin seyrine karşı hassas bir durumdadır. Nitekim dünya ticaretinin daraldığı 1982 yılında Japon ekonomisi de durgunlaşmış fakat genişlediği ve rahatlığı 1983 yılında ise iyileşme işaretleri görülmeye başlanmıştır. Japonya'nın 1980 yılından itibaren gerçekleştirdiği dış ticaret işlemlerine ilişkin veriler şöyledir: JAPONYA'NIN DIŞ TİCARETİ (Milyar ABD Doları) Ticaret Hacmi Tic.Dengesi Yıllar İhracat İthalat 1980 130,4 141,2 271,6 - 10,8 1981 151,5 142,8 294,3 8,7 1982 138,4 131,5 269,9 6,9 1983 146,9 126,5 273,4 20,4 1984 169,7 136,1 305,8 33,6 1985 177,2 131,3 308,5 45,9 Ülkenin dış ticaret fazlası, 1979 yılma kadar sürekli büyüyerek 24 milyar dolara kadar çıkmış; ancak, ikinci petrol kriziyle birlikte, yükselen ham petrol faturası nedeniyle ithalat büyük oranda artmış ve dış ticaret fazlası anılan yılda 2 milyar dolara düştükten sonra 1980 yılında da dış ticaret dengesi 11 milyar dolar açık vermiştir. 1981 yı­ lından itibaren yeniden gelişen ihracatla birlikte, dış ticaret fazlası 9 milyar dolar olmuş ve giderek artarak 1985 yılında 46 milyar dolara ulaşmış görünmektedir. Tüm dünya pazarlarına giren ve söz sahibi olan Japonya'nın ihra­ catının en çok yöneldiği ülkeler ABD, Çin, Hong Kong, Güney Kore, Batı Almanya, Avustralya, Suudi Arabistan, Kanada, Singapur, İngiltere ve Sovyetler Birliği'dir. Toplam ihracatının üçte birini ABD'ye gerçekleş­ tiren Japonya bu ülkeye 60,4 milyar dolarlık ihracat yapmaktadır. Japonya'nın ithalatında önde gelen ülkeler ise, ABD, Suudi Ara­ bistan, Endonezya, Avustralya, Birleşik Arap Emirlikleri, Çin, .>:;:/.:, B.Almanya, Kanada, Kore, Malezya, İngiltere, Brunei, Meksika ve İran' dır. Japonya'nın mal grupları itibariyle başlıca ihraç kalemleri nakil araçları, çeşitli metaller, tekstil, kimyasal ürünler, gemi, ses kayde­ dici cihazlar, bilimsel ve optik aletler, makinalar, büro makinaları ve elektronik cihazlardır. İthalatı ise başta ham petrol olmak üzere, daha çok mısır ve buğday gibi tahıllar, tarım ürünleri, gıda maddeleri (pirinç hariç), de­ niz ürünleri, metal cevherleri ve döküntüleri, sanayi hammaddeleri, kimyasal ürünler, makine ekipmanlar ve petrol ürünlerinden oluşmaktadır. Doğal kaynakları kısıtlı olan ve özellikle enerji ve hammadde bakımından tamamen dışa bağımlı bir ülke olan Japonya'nın bu başarısı "Japon Mucizesi" olarak nitelendirilmekte ve bunun akılcı bir ekonomik politika ve sosyo-kültürel yapı bileşiminden kaynaklandığı ifade edil­ mektedir. Ayrıca Japon ekonomisi sanki bir tek işletme imiş gibi işlen­ diğinden "Japonya A.Ş." gibi isimler dahi kullanıldığı gözlenmektedir. Japon ekonomisindeki dinamiğin ve Japon firmalarının uluslararası piya­ salardaki başarısının en önemli nedenlerinden biri de, büyük firmaların varlığına karşın iç piyasada yeralan serbest rekabet koşullarıdır. Bu rekabetin Japon firmalarının dünya piyasasına açılmalarında büyük fay­ dası olduğu söylenmektedir. ^ ^^ Ticareti ibadet şeklinde değerlendiren Japon işletmelerinin ulus­ lararası piyasalardaki rekabet güçlerinin en büyük dayanakları genel olarak şöyle ifade edilmektedir: - İç piyasadaki rekabet koşulları, - Her alanda yeniliklere, araştırmalara verilen önem ve buna devletin desteği, - Japon firmalarının büyük ölçüde dış pazarlara yönelmeleri, kendilerini sürekli olarak kendi dallarındaki dünya piyasasının en güçlü firmasıyla kıyaslayıp onu rakip görmeleri, - Üretim ve personel yapısındaki yüksek esneklik, - Kişi başına çalışma süresinin çokluğu, verim yüksekliği, - İşletme ve insan gücü yönetiminde büyük ustalık. ! Bu noktada sosyo-kültürel yapı ve dünya görüşlerinden oldukça sık bahsedilen "Japon İnsanı"nm kendine özgü, genelleştirilebilecek bazı I özelliklerini vurgulamakta yarar vardır : - Japon insanı otoriteye saygılı ve uyumludur. - Üstün görev ve sorıomluluk duygusu vardır. - Pragmatik düşünür, toplum çıkarının gerektirdiği her türlü özveriye hazırdır. - Kişilik ülküsü en iyi olmaktır ve başarıya yöneliktir. - Uzlaşmacıdır. Davranışlarında hemen kesin pozisyonu alıp karşısındakini de buna zorlamaz, duruma göre davranır. Belirsiz­ liği yeğleyerek karşılıklı uzlaşma için her zaman . açık bir kapı bırakır (Japonya'da "Hayır" demenin 19 şekli olduğu söylenmektedir). Japonya, bugün tüm dünyadaki özellikle otomobil, elektronik ve çelik endüstrisinde geliştirilen teknolojinin bizzat sahibi durumunda­ dır. Dünyanın en büyük endüstri gruplarına bakıldığında büyük bir ço­ ğunluğun içinde Japon sermayesinin veya teknolojisinin görülmesi de teknolojideki bu gelişmenin ayrı bir kanıtı niteliğindedir. Sermayesi Japon kökenli olan çok uluslu şirketler şunlardır: 1- Mitsubishi 2- Sumitomo 3- Mitsui 4- DKB (Dai-Ichi Kangyo Bank) 5- Exxon 6- Fuyo 7- Sanwa 8- Royal Dutch/Shell 9- General Motors 10- Mobil Yine Japonya'nın 30 büyük firması ve faaliyet alanları aşağıda sunulmaktadır: Firma Faaliyet Alanı 1- Toyota Otomobil 2- Matsushita Electric Industrial Elektronik 3- Hitachi Elektronik 4- Nissan Otomobil 5- Mitsubishi Heavy Industries Mekanik 6- Nippon Steel Çelik 7- Idemitsu Koşan Petrol 8- Toshiba Elektronik 9- Honda Otomobil 10- Maruzen Oil Petrol 11- Nippon Kokan Çelik 12- Mitsubishi Electric Elektronik 13- Toyo Kogyo Otomobil 14- NEC Elektronik 15- Nippon Mining Petrol 16- Sumitomo Metal Industries Metalürji 17- Toa Nenryo Kogyo Petrol 18- Daikyo Oil Petrol 19- Mitsubishi Oil Petrol 20- Kobe Steel Çelik 21- Sanyo Elektronik 22- Kawasaki Steel Çelik 23- Sony Elektronik 24- Taiyo Fishery Gıda Kimya 25- Mitsubishi Chemical Industries 26- Showa Oil Petrol 27- Fujitsu Film 28- Ishikawaj ima-Marima Heavy Industries Gemi Yapımı 29- Arahi Chemical Industrial Tekstil 30- Sharp Elektronik Japon Bankalarının isimleri ise aşağıda sunulmaktadır: 1- Citicorp 2- Bank of America 3- Dai-Ichi Kangyo Bank 4- Fuji Bank 5- Sumitomo Bank 6- Mitsubishi Bank 7- BNP 8- Sanwa Bank 9- Barclays Bank 10- Credit Agricole -lo­ ll. TORKiYE-JAHMYA EKCMMtK VE TİCARİ İLİŞKİLERİ Ülkemiz ile Japonya arasındaki ilişkiler her alanda olduğu gibi, ekonomik ve ticari ilişkilerde de günümüze kadar gelişememiş ve oldukça yetersiz bir düzeyde kalmıştır. İlişkilerimizin istenilen seviyede ola­ mayışının en önemli nedeni kuşkusuz iki ülkenin birbirine olan coğrafi uzaklığıdır. Diğer nedenler ise, iki ülkenin birbirini ve potansiyelini tanımaması, ülkemizin 1970'li yılların ortalarından itibaren girdiği ekonomik bunalım, Japon ürün standartlarının çok yüksek olması, Japonya piyasasındaki rekabetin yoğunluğu, düzenli ve yeterli ulaşım ve taşıma­ cılık olanaklarının yokluğu şeklinde söylenebilir. Türkiye'yi ve Türk ekonomisini çok yakından izlemeye başlayan Japonya'nm dev mali, ticari ve sınai kuruluşları, son birkaç yılda ih­ tiyatlı fakat kayda değer projelerle adım adım ülkemize yönelmeye başla­ mışlardır . Japon firmaları, ülkemizde, başta II. Boğaz Köprüsü gibi önemli projelerin finansmanınm teknik hizmetini ve malzemesini sağla­ makta; ticari alanda faaliyet gösteren japon firmaları ise çift yönlü ticaret için işbirliği içine girmiş bulunmaktadır. Türkiye'de faaliyet gösteren Japon firmaları arasında Mitsui, Maruberi, Sumitomo, Mitsubishi, Toyota, Nishua, Toshiba, Komatsu, Nec, Sony ,Casio, Isuzu, Nisson, Brother, Japan Tobacco and Salt Co, Nissho-Iwai ve Bridgestone bulunmaktadır. 1980'li yıllara kadar Japon finansmanı sadece Exim Bank kanalı ile gelirken,günümüzde Japon-Amerikan ve Türk sermayesi ile kurulan Chemical-Mitsui Bank ve Bank of Tokyo'da faaliyete geçmiş bulunmaktadır. Türkiye Sınai Kalkınma Bankası ve Devlet Yatırım Bankası da Tokyo bor­ sası ve Japon Endüstri Bankası ile sermaye piyasası alanında işbir­ liği halindedir. Japon firmalarının ülkemizde bugüne kadar özellikle enerji ve ma­ dencilik alanına ilgi gösterdiği dikkati çekmekte; haberleşme, kömür çı­ karımı , uydu yer istasyonu, barajlar ve enerji santralleri için t.ürbün L: ve jeneratörlerin Japon kredisi ve teknik işbirliğiyle sağlandığı görül­ mektedir. Sözkonusu projeler için bugüne kadar kullanılan orta ve uzun P vadeli Japon kredileri 600 milyon dolara ulaşmakta olup, otomotiv sana­ yi, traktör üretimi, turizm ve kimya sektöründe önemli projeler işbirli- ! ği içinde gerçekleştirilmeye başlanmış bulunmaktadır. Ticari ilişkilere bakıldığında, dikkati çeken ilk husus, iki ül­ ke kaynaklı istatistiki verilerin birbirinden farklı olmasıdır. Bir başka deyişle, Japonya Gümrük İdaresi tarafından yayınlanan rakamlar Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından yayınlanan rakamlardan hep daha fazla olmaktadır. Bu durumun, ülkemiz mallarının bu ülkeye üçüncü ülkeI lerden ihraç edilmesi ve (FOB) ile (CİF) ayırımından kaynaklandığı düşünülmektedir. F Son beş yıla ilişkin ticari ilişkiler aşağıda görülmektedir: |- • . TÜRKİYE-JAPONYA TİCARETİ I ' (Milyon $) Yıllar ihracatımız İthalatımız Tic. Hacmi Tic.Dengesi 1981 35,3 205,8 241,1 - 170,5 1982 43,2 357,0 400,2 - 313,8 1983 36,8 349,1 385,9 - 312,3 1984 36,6 405,3 441,9 - 368,7 1985 42,6 506,6 549,2 - 464,0 İki ülke ticari ilişkilerinin gerek ticaret hacmi açısından ve gerekse iki ülkenin özellikle Japonya'nm toplam dış ticaretindeki payı açısından çok yetersiz ve önemsiz olduğu görülmektedir. Ticaret hacmi son beş yılda iki misli artarken, ticaret dengesi açığı ülkemiz aleyhine yaklaşık üç misli artış göstermiştir. Bu ülkeye yönelik 40 milyon dolar dolayındaki ihracatımız son beş yılda önemli bir farklılık göstermezken, ithalatımız katlanarak yarım milyar doları aşmıştır. Bu ülkeye ihraç edilen ürünlerimiz, taze ve dondurulmuş balık­ lar, kuruyemiş, kimyon, malt, özellikle krom olmak üzere madenler, tütün, domates salçası, gülyağı, halı, örme pamuklu giyim eşyası ve cam ürünleri olmaktadır. İthalatımızı oluşturan mallar ise, elektrikli makinalar, haber­ leşme cihazları, elektrik devre elemanları, elektronik lamba, tüp ve valf1er, nakil araçları, binek arabaları, bilimsel ve optik aletler, müzik aletleri, elektronik cihazlar ve demir-çelik ürünleri'dir. Türkiye ile Japonya'nın son üç yıllık (1983-1985) dış ticaretine ilişkin detaylı tablolar da ilişikte sunulmaktadır. TOrad:YE--JAK)NYA İIJŞKİLERİNÎN GELİŞTİRİIÜESİ İÇİN ^MJÇ ve ÖslERİUK Türkiye ile Japonya arasında dış ticaret ilişkilerine ilişkin rakamlara göre; Türkiye'nin giderek artan ve sürekli dış ticaret açığı verdiği anlaşılmaktadır. Bu açığın kapatılması ve ilişkilerin iki ülke lehine geliştirilmesi için bazı tedbirler gerekli görülmektedir. Burada, geçen yıl Japonya'yı ziyaret eden Odamız heyetinin izle­ nimlerini belirtmek isteriz. Buna göre; - Japonya piyasasının çok katı ve girilmesinin güç oluşu, - İhracatçılarımızın büyük çoğunluğunun, çok masraflı olan bu pi­ yasa ile rahatlıkla temas kurabilecek mali güçte olmamaları ve bu piya­ sanın diğer dış pazarlardan farklı olan bazı özelliklerini bilmemeleri, - Ulaştırma olanaklarının kısıtlı olması ve taşımaların uzun za­ man içermesi, - Son üç yılda ancak bir kez kısıtlı ölçüde fuara iştirak edilmiş olması, gibi çeşitli nedenlerle Japonların Türk malları bir yana, Türkiye'yi ta­ nımamış olmaları gibi hususlar bu ülkeye olan ihracatımızda güçlükler meydana getirmektedir. Ancak hemen belirtmeliyiz ki; Tokyo'da görev yapan Ticaret ve Ekonomi Müşavirliği'nin hiç de küçümsenmemesi gereken çalışmaları sonu­ cu, - Son yirmi yılda 32 milyon $ civarında olan ihracat ortalaması 1983 ve 1984 yıllarında 37 milyon dolara yaklaşmıştır. - 1985 yılında ise ihracatımız 43 milyon $ olmuştur. - Daha önceki yıllarda 60-65 civarında olan ihraç mallarımızın çeşidi son iki yılda 100 civarına çıkmıştır. Ayrıca, özellikle Japonya gibi değişik koşulların geçerli olduğu dili, kültürü, örf ve adetleri daha farklı olan ülkelerde görev yapan görevlilerin yerlerine yeni birini yetiştirmeden görevden ayrılmamala­ rında fayda görmekteyiz. Japonya ile ilişkilerimizin geliştirilmesine yönelik olarak aşa­ ğıda belirtilen hususlarda fayda mütalaa edilmektedir: - Herşeyden önce Japonlarla çeşitli alanlarda işbirliği yapmak üzere yapılacak yatırımlar için, devletleştirmeye karşı garanti iste­ mektedirler . Ayrıca, Türkiye'de yapılacak yatırımlara Japon garanti kuruluşun­ ca da garanti verilmesini istemektedirler. Bu ise, bu konuda özel anlaşmayı gerektirmektedir. Bazı gelişmekte olan ülkeler Japonya ile böyle bir garanti anlaş­ ması imzalamış bulunmaktadırlar. Japon sermaye çevreleri hernekadar. Türkiye'ye güveniyorlarsa da bu anlaşmanın imzalanması gerektiğini de vurgulamaktadırlar. Örneğin Mısır Hükümeti, Japonya ile böyle bir anlaşma imzalamış. Bu nedenle Mısır'da büyük yatırımlar yapılmıştır. - Hernekadar şu anda Türkiye'ye güveniyorlarsa da ilerisi için emin oldukları takdirde Türkiye'ye daha çok yabancı sennaye gelebilece­ ğini ve büyük bir akım olabileceğini belirtiyorlar. - Bununla ilgili olarak çifte vergilendirme önlenmelidir. - Türkiye'de altyapı yatırımlarının desteklenmesi imkanları araş­ tırılabilir. - Japonlar emek-yoğun sanayi dallarında AET ve iç pazara vs. dö­ nük ortak yatırımlar yapabilirler. - Japon şirketlerinin tabii soda, bakır, mermer gibi alanlarda maden işletmeciliği yapmaları sağlanabilir. - Japonlar Sovyetler Birliği'nin gaz karşılığı alacağı mal liste­ sini tetkik ederler ve yatırım isteyen alanlarda müşterek yatırıma ikna edilirler. Benzeri ilişkiler düşünülebilir. - Japonya'ya ihracatımızın arttırılması konusunda, a) Japon piyasaları incelenerek, bu piyasalara uygun mal üretimi­ nin yönlendirilmesi, b) Japon piyasalarında, ürünlerimizin etkin tanıtımı, c) Ulaşım sorunun çözümü, gerekli görülmektedir. - Japon şirketlerinin, Türkiye'den, üçüncü ülkelere ihracat yap­ maları yolunda işbirliğine gidilebilir. - Sogo Shosha'ların önemli bir potansiyel arzeden tecrübelerinden ve pazarlama imkanlarından yararlanılması için çalışmalar yapılmalıdır. Şöyle ki, Sogo Shosha'ların çeşitli ülkelerde bulunan ve "counter trading" (bağlı muamele ya da bağlı ticaret) yapan departmanları, bulun­ dukları ülkelerin mallarını üçüncü ülkelere pazarlamakta ve karşılığında başka ülkelerden mal temin etmektedirler. Bu kuruluşlarla işbirliği ya­ pılarak, Türkiye'nin üçüncü ülkelerle ticari ilişkilerinin gelişmesine katkıları sağlanabilir. - Sovyetler Birliği ile ticaretin gelişmesinde bazı Sovyet malla­ rının üçüncü ülkelere pazarlamasının yapılması ve karşılığında Türk malı satılması etkilidir. Japonya ile de böyle bir ilişki önerilebilir. - Türkiye ile Japonya arasında doğmdan hava ulaşımı sağlanmalı­ dır . - Turizmde etkin bir reklam kampanyası ile Türkiye tanıtılabilir. - Değinmekte yarar gördüğümüz bir diğer husus da ülkemizin Japon­ ya 'da açılan çeşitli fuarlara iştirak etmesi gereğidir. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı veya Odamız, önümüzdeki yıldan itibaren Japonya'da açılan önemli bir fuara iştirak etmelidir. Bu iştirakin yapılması ülkemiz için oldukça önemlidir. Ayrıca böyle bir iştirak sözkonusu oldu­ ğunda JETRO (Japon Dış Ticaretini Geliştirme Kuruluşu)'ndan belli ölçüde bir yardım almanın mümkün olacağı yaptığımız görüşmelerde tarafımıza ifade edilmiştir. - Japonya'da kültür etkinlikleri büyük ilgi görmektedir. Japon Devlet Televizyonu tarafından hazırlanan programda, Japon ve Türk örf adetlerinin bazı benzerlikler gösterdiği hatta her iki dilin Ural-Altay dillerinden geldiği belirtilmiştir. Japonlar halen Japonya'nın çeşitli şehirlerinde sergilenmekte olan Anadolu Medeniyetleri Sergisine büyük ilgi göstermektedirler. Bu şekilde kültürel etkinlikler sonucu ekonomik ilişkilerin de gelişeceği muhakkaktır. Kültür etkinlikleri konusuna gereken ilginin gösterilmesi gerektiği kanısındayız. EK DİĞER FAYDALI BİLGİLER - JEİKO (JAPAN EXTERNAL TRADE ORGANISATICW) HAKKINDA BİLGİ - JhPm T İ C A R E T V E SANAYİ O D A S I ' N I N ULUSLARARASI FAALİYETLERİ - SOQO SHOSHA'LAR HAKKINDA BİLGİ - TORKİYE-JAPOJYA D I Ş TİCARETİ (1983-85) - JEmCy {JA3?M\T EXTERNAL TRADE ORGA^.^IZATiaNÎ) HAKKIî^IDA BİLGİ Japonya Dış Ticaret Kuruluşu'nun temel amacı, Japon Hükümeti'nin s e ripest ticaret politiJkasma uygun olarak karşılıklı uluslararası anla­ yış çerçevesinde uluslararası ticareti geliştirme kuruluşu olan JETRO, Japon Uluslararası Ticaret ve Sanayi Bakanlığı'nm (MİTİ) yönetiminde, endüstriyel ilişki ve yatırımlar ile personel ve teknoloji değişimleri de dahil olmak üzere ikili ticareti ve diğer faaliyetleri geliştirmeyi amaçlamaktadır c Dünyaı serbest ticaretinin güç bir dönem geçirdiği şu sı~ ralaırda, JETRO uluslararası ilişkileri geliştirmede gösterdiği faaliyet­ lerini ve çabalarını daîıa da arttınnıştır. JETRO denizaşırı şirketler ile Japon şirketleri ara.sında bir kop-' rü rolü oynayarak uluslararası ticajreti geliştirmektedir. 58 ülkedeki 77 c louxosu ile Japon şirketleri ile ticaret yapmak isteyen işadamlarına Ja­ ponya 'nm sahip olduğu pazar imlcanları haJckmda bilgi ve hizmet vermek­ tedir . JETRO ^ nun sağladığı hizmetler sunlardjx: Bilgi Danışma Hî zmeti JFTRO Japonya'nın ekonomisi, ticareti, pazarlama ve dağıtım sis­ temleri hakkında şifahi ve yazılı olarak bilgi temin etmektedir. JETRO'nun denizaşırı ofişlerindeki elemanları her zaman Japonya ile nasıl iş yapılacağı hususunda bilgi v^ermeye hazırdırlar. Talep Hizmeti ~ / JETRO dışarıdan gelecek her türlü talebe en iyi şekilde cevap vermeye çalışır. Seminer ve Sempozyumlar JETRO denizaşırı işadamılarının Japonya'nın, pazarlaına sistemini ve ticaretle ilgili meselelerini anlamalarına yardımcı olmak amacıvlaı de-nizaşırı JETRO elemanlarının yaptığı çeşitli seminer ve sempozyumlar dü­ zenlemektedir . Bazı özel durumlarda ise bu tür seminerlerde belli konuk­ larda konferans vermek üzere uzman göndermektedir. Eoyle bir l'iizm.et için yerel JEriRO bürosuyla temas kurulmalıdır. JAPONYA'YA İHRACAT JETRO denizaşırı ülk:elerden Japonya'ya olan ihracatın geliştiril­ mesinde önemli bir rol oynamakta olup, faaliyetlerini aşağıdaki üç prog­ ram çerçevesinde yürütmektedir: 1- İhracat Bilgi Hizmeti JETRO gerek kişisel danışma gerekse çeşitli yayınlarla Japon­ ya'ya ürünlerini ihraç etmek isteyen işadamlarının çeşitli ihtiyaçlarım. kar5ilamaktadır. Kişisel danışma hizmeti JETRO'nun denizaşırı ofislerin- çıkartıları "Japonya Ticaret Rehteri" ile ticari şirketleri ve üreticile­ ri listeleyen rehterler, aylık dergiler, broşürler ve kitapçıklardan oluşma]<:tadır. Her türlü yayın Japon piya.sası ile ilgilenen işadarıılarının faydalanabileceği genel ve özel konularda pratik bilgileri verecek şe­ kilde dizayn edilmiştir. JfETRO ayrıca Japon'ca Tsusho Kono isimli gün lüle ticaret bülteni yayınlamakta ve eki olan "JETRO Mal Talebi"nde ise de­ nizaşırı şirketlere Japon partnerlerfcolmalaruıdayardımcı olan ihracat teklif eri yer almaktadır« 2- GeliştiiTTie Projeleri JETRO Japonya'ya ihracat yapmak isteyenlere yardımcı olmalc amacıyla Japonya'da ve dünyanın başlıca büyük şehirlerinde her yıl yak­ laşık olarak 500 seminer düzenlemektedir« Londxa, Paris, Milano, FranJ<:furt, Dublin, New York ve Eos Angeles'ta danışma hizmeti veren elemanlardan oluşan özel bölümler oluşturulmıuşttur. Denizaşırı hükümet ve tica­ ret kuruluşları ile ortaklaşa Japonya'da sergiler düzenleyen JETRO, yeni ürün geliştirmede ve Japon piyasasının gereksinimlerini karşılamak için ürün kalitesini yükseltmede gelişmekte olan ülkelere de yardım etmekte­ dir. 3- Açık Pazar Projeleri Japon hükümetinin serbest ticaret politikası çerçevesinde JETRO'nun öncelik verdiği konu Japon pazarını denizaşırı ticarette j;:ıi;:-iei"'ektı.r. ~ Japon hükümetince Japon piyasasının açık pazar oluşu ile ilgili yapışaü. sorunları halletmek ve ithalat kontrol prosedürlerini yapnak^ üzere 30 Ocak 1982 tarihinde alman ekonomik kararlar uyarınca kurulan "Ticari Anlaşmazlıklar Bürosu" (OTO) ile ilgili meseleleri halletmek üzere JETRO'nun. Tokyo'daki m.erke zinde özel bir büro kurulmuştur „ T^^nrıca JETPsO'nuii dışardaki anlaşmazlıklarla ilgilenmek üzere A.B.D. 'de^5 ayrx "anlaşmazlık masası" ve diğer denizaşırı bürolarında ise "Japonya"*ya ih­ racat masaları" mevcuttur. Japon piyasasına pratik yoldan ve etkili bir şekilde girme jjTtkarıı ariyan muhtemel ihracatçılar için yeni kurulan iş danışma servisi ise Japon Dış Ticaret Konseyi^ Japon Ticaret ve Sanayi Odası, Mamul TIanarxQ İthalatını Geliştimie Kuruluşu (MIPRO)--Japonya İthalatçı Kuruluşlar T e derasyonu, Japonya Katlı Mağazalar Bir-liği, Japonya Çok Kuruluşlu >5s^razalar Birliği ile bağlantılı olarak Uluslararası Ticaret ve Sanayi^'Bakanl.ığı gözetimi altında kurulmuştur. Tokyo'daki JETRO merkezinde ise GATI^ Standart P(od NumaralarniH göre bilgi veren bir "Standart Bilgi Servis Departman" mevcuttnr. Talep Servisi Geçtiğimiz yıl 300.000'in üzerinde isteğe cevap veren JETRO; ja-ponya'ya ihracat yapmayı arzu eden denizaşırı ülkelerdeki işadamlarına bu isteklere cevap vermede öncelik tanımıaktadır. Gerektiğinde JETRO bu-~ roları bu talepleri ayrıntılı cevap verebilmek amacıyla Tokyo'daki mer­ keze gÖndermi^ktedir. Tokyo'daJcı merkez de gerekli gördüğünde dalıa ileri ö^^v•,.:i.:1, çal: ^-alaxir. yapılması ıçıi: tu tür taiıpleıı ticari k u r j l u ı l a n Danışma Servisi JETRO ihracat ile ilgili yardım.].arını arttırabilmek için ücretsiz yeni bir daiışma sistemi kurmuştur. Japon piyasasındaki ürünler ve ürün dağıtım kanalları haJdcjııda geniş tecrütesi ve bilgisi olan Japon işadam­ ları ve uzmanlar tarafından bu yeni hizmet denizaşırı üUcelerdeki işadamlajn taxafindan gelen hür türlü talep ve isteği karşılamalctadır. Danışma hi.zmeti almak isteyen firmalar özel bajşvuru formunu dol­ durarak nıomune, katalog, broşür, fiyat listesi ile beraber en yakın JET-RO bürosuna başvururlar, JE1"R0 alınan bilgiye göre başvuru yapan firmaya en uygun darıişma hizmetini verir. JETRO txirolariiida kişisel,• görüntillü veya basılı şekilde verilciiı bilgiler Japonya ticar^et" ve ekonomisi ile ilgili genel ve istatistik! bilgi ve haberler olup^ ayrıca Japon ticari uygulamaları, JajxDnya^nm standartlar ve spesifikasyonları ile ilgili kurallar, • piy^isa trendlLeri ile ilgili Özel bilgiler de verilmektedir. Ayrıca Japonca/İngilizce ve diğer lisanlarda geniş bir yayın dizisi rı^vcuttur. Bu yayınlar .şunlar-» dır: Focus Japan — Denizaşırı ülkelerdeki abonelere doğrudan gönderi­ len bu aylık İngilizce yayın, iş, ticaret, emek; istihdam, denizaşırı yatırımlar, çevresel meseleler ile çeşitli sanayilerin durumlarını konu eder. Tradescop^ Bir diğer aylık İngilizce yayın olan Tradescope Ja-^ ponya'ya ihracat yapmak veya ihracatını arttırmak isteyen gelişmekte olan ülkelere' Japonya ve gelişmiş ülkeler hakkında mal durumları, piyasa trendleri hakkında bilgi sağlayarak yardımcı olmiayı amaçlamaktadır. JETRO Pazarlama Dizisi ~- Japonya'daki düzenlemeler ve pazarlama tekniği hakkında kısa, özet tanımlamalar yapar. JETRO İş Danışma Dizisi — Japonya' da işin nasıl yapıldığının kı­ sa, genel tarifini yapar. Japonya'nın İtlıaİat Piyasasına Giriş Dizisi Belli mallara ait şartlar ve piyasa trendleri üzerine analitik raporlar yayınlar. Japonya'da Şu An — •'-, Japonya'nın karşılaştığı güncel nitelik taşı­ yan önemli sosyo-ekonomik meselelerini konu edinen bir dizidir. Bilgi alışverişi ve "iş diyalogları"- sayesinde karşılıklı te­ masları derinleş-tirmek JETRO' nun uluslararası haberleşme programının bir parçası da, işadanlarını, araştırmacıları ve gazetecileri Japon fXDlitika ve sanayi liderleri ile fikir alış-verişinde bulunmak üzere Japonya'ya davet etmek ve onlara Japon halkının nasıl yaşadığı hakkında malumat vermektir. Aynı şekilde Japon uzmanları da diğer ülkelere gönderm.ektedir. - --~aı:ija e:ı\.:n oı.iupu cıçır bir faaiiyer kolu aa a<=lış-- •r-^'^^to olaa aJkaiarın a^aiaierıni t:ınıtmak ve Japonya'ya ihracatını " - - •'^"'•"^ ^-ciıc İyi a aaiv/nl-d ı j ı ^'erg ı lt:i:n:e faal ı ye r ie ricır . art- Toranomon'da 206 rr:2'lik, İkebukuro'da 240 m2'lik sergi alanların da genellikle 3 aylık sürelerle gelişmekte olan ülkelerin ürünleri ser­ gilenmektedir. Sergi için müracaat ise, eger müracaat eden ülkenin Japonya'da temsilciliği yoksa hülcürneti, hükümet temsilcisi ya da diplomatik misyon tarafından verilen resmi bir dokümanla yapılmaktadır. Ancak müracaat eden ülke sayısı fazla ise sergi düzenleyecek ülke Japonya ile olan ti-caret dengesi, uluslararası ödemeler dengesi ve uluslaraxasi ekonomik ilişkiler açısından önemli olduğu düşünüj.en diğer faktörler gözönüne alıııarak'^seçi^lrnektedirT" Jimm TİCARİMİ? ¥ E SANAYİ O D A S I »NIN ULUSLARARASI FAALÎYEriİlRİ Japon Ticaret ve Sanayi Odası, diğer ülkelerle ticareti arttır­ mak, işbirliğini kuvvetlendirmek ve kaırşılıklı anlaşmayı geliştirmek ajTiacıyla birçok uluslaı^arası konuda faaliyette buJ.unma-kt£idır. Japon Ticaret ve Sanayi Odası özel sektör için uluslararası kon­ feranslar düzenlemekte, teknolojik işbiriliği ve dış yatırımları teşvik etm.ekte ve ülkelerarası ilişkilerde aracı rolü oynamaktadır. 1) Uluslararası KonferaiLSİaır: • JoT. S.O. ikili ve çok taraflı konferanslar organize etmekte­ dir. Özel teşebbüsçe düzenlenen sözkonusu konferanslarda karşılık-lı fi~ kir alış--verişi yaumda^ ticaret, ya tcırım ve teînoloj i transferi konu-' -sundatorteyH-^Tçıican-^soruıiIara'^pÖzüiT^ îlcaret ve Sanayi Od^''^ Uc'^slBraS^x')^^esel ganizasyomın üyesid:Lr/ ^\ - ^ - • ' î f - , - . ' ori -Jaoon ^ - • 1" (CACa-) Asya-Pasifik Ticaret ve Sanayi'odalarx Konfed^ erasyonu, 1966'da Asya ve Bati Pasifik ülkeleri tarafxndan kurulrnu.ştur. 2-- (PBEC) Pasifik Havzası Lkonomi.k Konseyi, 1967'de Japonya, Avustralya ve Yeni Zelanda tarafxndan kurulmuştur. 3- ASEAN ~ Japon Ekonomik Konseyi, 1980 yılında Japonya, Endo­ nezya, Malezya, Filipin, Singapur ve Tayland tarafından kurulmuştur. Ayrıca Japonya Ticaret ve Sanayi Odası 'nm Avustralya, Hindistan, Arjantin, Filipin, Yeni Zelanda, Malezya, Mısır, Sri Lanka, İspanya, Şi­ li , Bangladeş ve Pakistan 'daki Odalar ile ikili anlaşmaları mevcuttur, Japon Ticaret ve Saıayi Odası, ticaretin geliştirilmesi ve yatırı:::l:.:;ın teşviki amacıyla ülkeye çelen ticari n-v-tler yanır.İH yı::ancı ülkelerin hükümet iş çevreleri temsilcilerini de ağırlamaktadir. 2) Ekonomik işbirliği: , . Yabancı yatırımların teşviki programı çerçevesinde Japon Tica­ ret ve Sanayi Odası hükümete görüş bildirmekte, küçük ve orta boy işlet­ melere yurt dışında yapmayı düşündükleri ortak yatırım ve teknolojik iş­ birliği, yatırım bölgesi ve ortaklık düşünülen kişi ve kuruluşlar hak­ kında bilgi vermektedir. J.T. S.O. aynı hizmetleri Japonya 'da yatırım yapmak isteyen yabancıların Icullanımma da sunmuştur. J.T. S.O.'sı gelişmekte olan ülkelerden gelen stajyerleri mi­ safir etmekte ve özel eğitim ve araştırma yapması gereken Japon mühend: ve teknisyenleri ilgili ülkelere göndermektedir, Sözkonusu faaliyetlerin düzenlenmesi amacıyla Tokyo, Nagoya, Osaka ve Fukuoka Ticaret ve Sanayi Odaları, Japon Ticaret ye Sanayi Odası ve Güney Kore, Endonezya, Malez­ ya^ Meksika ve A.B.D.'ndeki ofisleri ile direk ilişki içerisinde bulurımaktador. 3) Denizaşırı Muamelelerle İlgili Bilgi Servisi: Japonya'daki iş imkanları ve ticari hayat hakkında bilgi talep eden yılda 10.00ü 'den fazla mektup alan J.T. S.O. bu amaçla bu tip bil­ gileri içeren J^CX.I. 's Business Guide yayınlamaktadır. J. T,S.O.'na gelen şikayet ve şikayetlere bağlı talepler Japon Ticari Halcemlik Birliğine iletilmektedir. 4) Denizaşırı Ülkeler İçin Hazırlanan yayınlar: Japon Ticaret ve Sanayi Odası Denizaşırı ülkeler için aşağıda­ ki y.aymiarı çıkarmaktadır: -Standart Trade Index of Jaoan 1957 yılından beri yayınlanan bu rehber, Japon firmaları ile iş ilişkisi kurmak isteyen yabancı firmalar açısından oldakça güvenile­ bilir bir kaynaktır, Rehterde 8.500 imalatçı ve diğer firmaların alfabe­ tik listesi, 28.000 mal çeşidini üreten firmaların isimleri ve 35 mal gru.p altında toplanan 2.700 tescilli marka yer almaktadır. - Japan Com/Tiarce and Industry Bu dergide Japon iktisatçı ve işadamları tarafından ülkenin ekonomik durumu ve sanayii gelişimi hakkında yazılan maJcaleler yer al­ maktadır. - Japajı New Products an.d Marketable Commodities i^ûat , " ın,datçnaı-ı„ ısım ve a d r e s l e r i bulunmaktadır. -^-kl-alarx 28 ^ SeOSfiA^LAR HAKKINDA B İ L G İ - ^'^^r-^^'^'''^^ - 1- Ticaret' f^gliyet alanları : 2- Dağıtım 3- Organizasyon 4«- Fina^nsman sağlama 5--^ Yatırım 6-' Ortak yatırımlar 7- Doğal kaynakların geliştirilmesi, harımadde sağlanması 8-- Nakliyat 9- Araştırma 10- Planlama 11- Pazarlama 12-- Danışma 13-- Teknoloji transferi Japonca*da sago shosha, "genel ticaret: şjtrketleri" anlamına gel­ mektedir. Toplam 17 sogo shosha*da 81.000 kişi çalışmakta, her ülkede faaj.iyet gösterilmektedir. Bunların toplam satış ciroları Japonya GSMH' n m üçte birinin üzerindedir. Dünyanın her yeriyle kurulan haberleşme şebekesiyle, piyasalar, borsalar hakkında bilgi toplanmakta, neyin ne­ rede eksik, nerede fazla olduğu, belirlenmekte kısacası ticari olan herşeyin istihbaratı yapılmaî^tadır. Bunların yanısıra, sogo shoshalar fi-nansman işleri, mühendislik ve inşaat, nakliyat ve doğal kaynakların geliştirilmesi konularında da uzman ve deneyimlidir« Sogo shoshaları diğer şirketlerden ayıran en büyük özelliği, ma­ lın kullanıcısı veya üreticisi olmayıp sadece malın temini, pazarlanması ve sıkıntıların çözümlenmesidir. Çok uluslu şirketlerden ayrılan yanı ise, yaptığı geniş çaplı ya­ tırımların direkt olarak uluslararası ticaretin geliştirilmesi amacıyla gerçekleştirilen ticari yatırımlar olmasıdır. " ^ ^ 1 : ^ ^ 1 1 Gelişimi: Sogo shoshalarm orijini, 1868 yılında gerçekleştirilen Meiji Restorasyonu'na kadar gitmektedir. O yıllarda, uygulamaya konulan sana­ yileşme programıyla birlikte başlıyan hareketler içinde; hükümet ülke-nin hammadde ihtiyacını sağlamak, yeni pazarlar bulmak ve dahili ticaretin yabancı tüccarlardan kontrolünü almak anacıyla Japon ticaret şirket­ lerinin geliştirilmesi için yeni bir programı ylünirlüge koymuştur. Japonya'nın hızla gelişen pamuk işleme sanayiinin 1980'li yıllar­ da giderek artan hammadde talebi, bugünün büyük ticaret şirketlerinin başlangıcı olmuştur. I.Dünya Savaşı sırasında ortaya çıkan yeni iş ola-nakları, bu şirketlerin büyümesini sağlamış, 1874'den 1918'e kadar geçen dönemde, Japonya'nın dış ticaretinde, Japon fjjrmalarmm payı % l'âen % 80'e yükselmiştir o Ticaret şirketleri, işlevlerini giderek genişletmiş, dahili sana-» yiinin ve dış ticaretin ticari ve mali araçları haline gelmişlerdir. Bu­ günün sogo shosha'larından ancak iki tanesi, II.Dünya Savaşı'ndan önce genel ticaret şirketi durumuna gelebilmiştir. Bu iki büyük ticaret şir­ keti , Japonya'nın sanayileşmesinde etkin bir rol oynayan Zaibatsu gru­ bunun tedarilc ve pazarlama örgütü olarak faal.iyet göstermiş, . Zaibatsu grubunun savaştan sonra birçok küçük firma halinde parçaJ.anması üzerine bu grup yasa ile korunmaya alınmıştır. Yüzlerce şirketin serbest rekabeti ile, iş hacmi genişlemiş, yeni iş olanaI<ları yaratılmış, daha eski ve büyük tecrübeli firmaların etkin­ lik sağlaması gerçekleştirilmiştir. Zaibatsu grubundan ayrılmış olan eski üyelerin yeni ve büyük bir şirket içinde yeniden birleşmesiyle, iş hayatı köklü değişikliklere uğ­ ramış, bankalara ve büyük kuruluşlara dayalı Zaibatsu- dışı yeni bir grubun yülcselişi izlenmiştir. Bu koşullar içerisinde, Kore Savaşı sonrasında^ Japon sanayinin ^.yeniden yapılanması ve ycğun rekabeti, sonunda büyük firmalarm her ba-kından gelişmiş sogo shosha'lar haline dönlLşürmine yol a^^ııştır. Ülke ekonomisi, tekstil sanayi dışında, hızla gelişen ağır sanayi ve kimya sanayi nedeniyle, büyük miktarlarda, uzun dönemli ve istikrarlı harroTiadde ihtiyacı duyar hale gelndştir. Bu n^enle, ticaret şirketleri büyük oıctak yatırımlara girişmişler, sanayi için hammadde, hububat ve diğer gıda maddelerinin tedariki yoluna gitmişlerdir. Uluslararası Ticar*et ve Sanayi Bakanlığı' nın da teşvikleriyle, bu şirketler Japon ihracat hamlesiiiin öncüleri olmuşlar, ihracat ve itha-l a t t a aktif rol oynamaya başlamışlar, 196G^lardakl JajxDn ekonomik büyü-» meşinin katalizörü gibi hizmet vermişler, 1964 yılında Japonya'nın ge-lişmiş ülke statüsünü kazanmasırda önemli bir rol oynamışlardır. Bir yandan otomobil ve elektrikli aletlerin dış pazarlamasında hızla ilerlerken, diğer taraftan iç piyasada yeni iş alanlarında faali-» yet göstermeye başlamışlardır. Kırsal kalkınma projelerinde konut, de«niz djjDİ kaynakların kullanılır hale getirilmesinde ve konfeksiyon sa­ nayinde görülmeye başlanan genel ticaret şirketleri, dağıtım, pazarlama danışmanlığı ve mühendislik konularında da hizmet vermişlerdir. Uygulanan çeşitli stratejiler ve verilen mücadeleler, sonucunda erişilen büyük satış hacimlerinin daha da arttırılması, fiyatların ve maliyetlerin minimum düzeyde tutulması için, tedarik ve pazarlamada mi­ nimum düzeyde tutulması için, tedarik ve pazarlamada yatay ve dikey bir­ leşme ile güçler birleştirilmiş ve yeni pazarlara girilmiştir. D. I.Petrol Şokundan Sonra Stratejilerde Değişiklikler: 1973 yılındaki petrol şoku ve uluslararası paralardaki krizler gerek Japon ekonomisinde ve gerekse sogo shoshalar için dönüm noktası olmuştur. Yurtiçi talep, makine ve tenzeri nıallardajı, yülcsek teJmolojili bilgi-yogiLti sanayilerin ürettiği tüketim mallarına kayarken; yurtdışın­ da, Japon ihraç uxunleri giderek artan korumacılıkla karşı karşıya kalk­ mış, gelişmekte olan ülkeler de elconomik kalkınmaları için sanayileşmiş ulkelerxien ycxjmi bir şekilde yardım talebjjıde bolunmaya başlamışlardır. Bu. gelişmeler doğrultusunda, yeni ortama uyum sağlayabilmek ama-» cıyla strateji değişikliği yapan sc^o shosha^lar, iş hacminin büyümesi yerine hizn^t kalitesinin geliştirilmesine önem ve öncelik vermeye baş-lamış, tesis ihracatı ve geleceği yöneliJc sanayi önde gelen araştırma ve faaliyet konusu olmuştıur. Uluslararası, platforrrda ise; sogo shoshalar, yabancı firmalarla ortak yatırımların ve geniş ticari ilâjşJcilerin. geliştirilmesi, yurtdışı yatırımların arttırılması, iş yapılan ülkelerin ekonomilerinde, yurtdı-şıııdaki bagunsız şirketler aracrlıgıyla d^ıa çek pay sahibi o l m ^ için çaba göstenneye yöneİmişlerdir» Sosyalist ve gelişmekte olan. ülkelerle kurulan ticari ilişkiler sayesinde, doğu ile batı ve kuzey ile gün.ey arasmdaki alışveriş arttı-» rılmıştır. Scgo Shoshalar 1970ni xnii^ Erlinya ve Japonya * n m ticaret hayatında yeni değişiklikler meydana gelmekte, bu nedenle, bu şirketlerin yükselv miktarda, düşük komisyonla, hammadde, aramalı ve sermaye malı arzetmesi ve pazarlaması şeklindeki geleneksel işlevini yerine getirmesi zorlaşmaktadır. Sermaye malları için büyük bir pazar olan sanayileşrr^kteki ülke1er de, kendi işleme ve imalat sanayilerini geliştirmekte, yabancı tüccarların faaliyetini kısıtlamaktadır^ En büyük avantajı, elindeki insan vaılığı olan sogo shoshalar, her-türlü-iş konusunda ve dünyanın her bölgesi hakkında bilgi sahibi,' ' uzman ve deneyimli kadrolara sahiptir. Müşteriler-ine ve tüketicilerine en iyi hizmeti vermenin organi­ zasyonu için çaba gösteren ve bı amaçla sürekli araştırma ve geliştirme çalışmaları yapan birçok personele sahip sogo shoshalar, dünyanın her yöresindeki yöresel alışkanlıklar, yerel durum ve ticaret anlayışı konu-» sımda yıllardır yapılan çalışmalar sonrasında elde edilen bilgi biriki­ mine sahiptir. Çeşitli alanlarda faaliyet göstermeleri ve yüksek düzeyde iş hac­ mine sahip olmalarından kaynaklanan gelir istikrarı, düşük maliyetle çalışabilme, yeterlilik, en uygun şartlarda en iyi fiyatın ve pazarın aranabilmesi olanaklarının varlığı, scgo shoshaların dünya ticaretinde uluslararası pazarlarda güçlü ve avantajlı kılan etkenler olmaktadır^ Kıyı ticareti yapmak, yurtdışı yatırımlara yönelmek iş yapılan ülkele­ rin ekonamilerine yerel ilgi çerçevesinde işbirliği kurarak katkıda bu­ lunmak, uluslararası ticareti ve Japonya'nın itlıalatmı arttırıcı pro-jelere yardımcı olrnak sogo shoshaların bundan böyleki çalışmalarının amacı olacaktır.