SİFİLİS Frengi; Lues; Sifilis cinsel yolla bulaşan bulaşıcı mikrobik enfeksiyon hastalığıdır. Tedavi edilmez ise beyin, sinir, göz ve iç organlarda ciddi hasarlar yaparak ölüme neden olur. Sifilis Treponema pallidum bakterisi ile meydana gelir. Hastalık sifilis yaraları ile direk temas sonucu bulaşır. En sık bulaşma yolu: Hasta kişi ile cinsel temas, Gebelerde anneden bebeğe geçiş ( konjenital Sifilis ), Kan teması ile bulaşır. Sifilis kimlerde görülür? Sifilis korunmasız cinsel temasta bulunan herkes de ve her yaşta görülebilir en sık: Hasta kişiler il cinsel temasta bulunanlarda, Birden fazla cinsel partneri olanlarda, Korunmasız cinsel ilişkide bulunanlarda, Sifilis lezyonlarına dokunan kişilerde, Başka cinsel yolla bulaşan hastalığı olan kişilerde daha sık görülür. Sifilis belirtileri nelerdir? Sifilis 4 devrede seyreder: 1- Primer Sifilis, 2- Sekonder Sifilis, 3- Latent Sifilis, 4- Tersiyer sifilis. Primer Sifilis ( birinci dönem ) : Hastalık kapıldıktan sonra genellikle genital bölgede tek veya birden çok lezyon ortaya çıkar. Yaralar hastalık bulaştıktan 10 ila 90 gün içinde ortaya çıkar. Hastalık nerden bulaştıysa yara da orda çıkar. Genellikle cinsel temasla bulaştığından genital bölgede çıkar, ancak rektal bölgede, anüste, dilde, ağızda, dudakta, vücudun her yerinde görülebilir. İlk çıkan bu yaraya şankr denir, ağrısız, sert, deriden kabarıktır, zamanla ülserleşir, ortası çukurlaşır, akıntılı hal alır. Bu ilk lezyon 1 ila 5 hafta içinde kendi kendine iyileşir. Ülser kaybolur. Hasta bu dönemde tedavi edilmez ise hastalık 2. Döneme ilerler. Sekonder Sifilis (ikinci dönem ): Primer Sifilisden aylar sonra ortaya çıkar. Vücutta pembe- kırmızı döküntüler görülür, kaşıntı yoktur, döküntüler birden fazla bölgede görülür, 2–6 hafta sürer. İsilik tarzında, Ciltte küçük lekeler tarzında, Kasık bölgesi ve genital bölgede siğiller şeklinde, Ağızda üzeri beyaz plaklar şeklinde, Bozuk para büyüklüğünde batık plaklar şeklinde, Avuç içi ve ayak tabanında hafif kabarık döküntüler şeklinde olabilir. Bu döküntülerin hepsinde bakteri vardır ve hastalık bulaşabilir. Boğaz ağrısı olur, Lenf bezleri şişer, Baş ağrısı, Gripal şikayetler, Ateş, Yorgunluk, halsizlik, Genel vücut ağrıları, Tüm vücutta şişmiş lenf bezleri görülür. Hasta bu dönemde tedavi edilmez ise hatalık üçüncü döneme girer. Latent Sifilis ( sessiz dönem ): Bu dönemde hastalık ilerlemeye devam eder ancak hiçbir şikayete neden olmaz. Bu dönem birkaç yıl sürebilir. Bu dönemde Sifilis testleri pozitiftir. Bu dönem de kendi içinde ikiye ayrılır: a- Erken latent dönem: ilk iki dönemden sonraki bir yılı kapsar ve hastanın hastalığı en çok bulaştırdığı dönemdir. b- Geç latent dönem: bu dönemde hastalar hastalığı çok bulaştıramazlar, ancak hamile kadınlarda hastalık bebeğe bulaşabilir. Bu dönemde yakalanıp tedavi edilemeyen hastalarda hastalık 4. Ve son döneme girer. Tersiyer Sifilis ( son dönem ): Bu dönemde hastalık ilerlemeye devam eder. İlk enfeksiyondan aylar yıllar sonra ortaya çıkar. Günümüzde gelişmiş ülkelerde nadir görülmektedir. Bu dönemde sifilis iç organlara zarar verir en sık: Beyin ve sinir hastalıkları, Göz, Kalp ve damar hastalıkları, Karaciğer, Kemik ve eklem hastalıklarına yol açar. Sifilisin neden olduğu iç organ hasarları ölüme neden olacak kadar ciddi ve ilerleyicidir. Bu dönemde en sık görülen şikayetler: Cilt, kemik ve iç organlarda ortaya çıkan şişlikler ( gumma), Kalp ve damar problemleri, Körlük, Beyin hasarı, nöron hasarı sonucu; Güçsüzlük, Yürüme zorluğu, Dengesizlik, Hafıza güçlüğü, Hezeyanlar, Deliryum, İdrar kaçırma gibi şikayetler görülür. Konjenital Sifilis ( doğumsal sifilis) : Ana karnında bebeğe mikrop bulaşması sonucu ortaya çıkan tablodur. Sifilis mikrobu anne karnında bebeğe çok zarar verir. Günümüzde doğum öncesi yapılan testler sayesinde bu hastalık erken dönemde yakalanmakta ve tedavi edilmektedir. Yakalanamaz ise konjenital Sifilis tablosu ortaya çıkar, Sifilis doğmamış bebekte: Sağırlık, Diş problemleri, Burun problemlerine neden olur. Sifilis teşhisi nasıl konur? Sifilis kan testleri ile kolayca teşhis edilir. Lezyonlar ve fizik muayene teşhiste yardımcıdır. Teşhis için: Kan testleri: VDRL, RPR, TPHA-İ FTA-ABS Lezyonlardan alınan örneklerin incelenmesi teşhis koydurur. Sifilis tedavisi: Penisilin halen sifilis tedavisinde kullanılan temel ilaçtır. Penisiline dirençli Sifilis vakaları henüz daha bildirilmemiştir. Penisilin bakteriyi öldürerek hastalığın ilerlemesini kesin olarak durdurur. Sifilis öyküsü 1 yıldan az olan kişilere 1 doz depo penisilin, Sifilis öyküsü 1 yıldan uzun ise 2- 3 doz depo penisilin, Kongenital Sifilis de bebeğe 10 gün kristalize penisilin tedavisi yeterlidir. Penisiline alerjik kişilerde Doksisiklin, Ceftriakson, Tetrasiklin, Azitromisin tedavi amacıyla verilebilir. Sifilis teşhis edilen kişilerin tedavileri tamamlanana dek cinsel temastan kaçınmaları gerekir. Tüm cinsel partnerlerinin testten geçirilmesi gerekir. Sifilis den korunma: Sifilis en sık cinsel temas ile bulaşır. Hastalığın büyük kısmında hastanın görünür hiçbir lezyonu yoktur ve hastalığı bulaştırır. Bu nedenle kimin hasta olduğunu anlamak güçtür. Korunmasız, cinsel temasta bulunmamak, Şüpheli cinsel temastan kaçınmak, Çok eşli olmamak, Şüpheli durumda kondom kullanmak, Şüpheli her durumda doktora başvurmak gerekir. Referanslar: 1. American Social Health Association http://www.ashastd.org/ 2. Centers for Disease Control and Prevention, National Prevention Information Network http://www.cdc.gov/ 3. Canadian Health Network http://www.canadian-health-network.ca/ 4. Sex Information and Education Council of Canada http://www.sieccan.org/ 5. Centers for Disease Control and Prevention. Sexually Transmitted Diseases Treatment Guidelines, 2010. MMWR 2010;59(No. RR-12):1-110. 6. Ferri. Ferris Clinical Advisor: Instant Diagnosis and Treatment . 8th ed. Mosby, An Imprint of Elsevier; 2006 HEPATİT C NASIL BULAŞIR? Hepatit C virüsü hasta kişilerin kan ve vücut salgılarıyla temas ile bulaşır. En çok görülen bulaşma yolu: Korunmasız cinsel temas, Kirli aletler ile yapılan manikür, pedikür, dövme, akupunktur, piercing ve vücut deldirme gibi girişimler, Kirli aletler ile yapılan diş müdahalesi, cerrahi girişim, endoskopi, Diş fırçası, tırnak makası, tıraş bıçağı gibi aletlerin paylaşılması, Uzun süre diyaliz aletine bağlanmak, Hepatit C hastası ile uzun süre temas halinde olmak, aynı evi paylaşmak, 1992 yılından önce kan transfüzyonu yapılmış olması, En sık görülen Hepatit C bulaşma yollarıdır. Hepatit C doğum sırasında hasta anneden bebeğine bulaşabilir. Hepatit C virüsü havadan solunum yoluyla, öpüşmeyle ve anne sütünden bulaşmaz. Eşler arasında cinsel ilişki ile bulaşma şansının düşük olduğu kabul edilir ancak çok partnerli kişiler ile korunmasız cinsel temas risklidir. Kondom kullanımı bulaşma ihtimalini düşürür. HEPATİT B AŞISI Hepatit B den korunmanın en kolay ve güvenilir yolu aşı olmaktır. Hepatit B aşısı oldukça güvenli bir aşıdır. Aşı 6 ay içinde 3 doz olarak yapılmalıdır. Aşı bir kez tutmuş ise ömür boyu koruyucudur ve tekrarlanmaz. Ancak sigara içenler, 50 yaş üstü kişiler ve diyaliz hastalarında aşı bir seferde tutmayabilir. Normalde Hepatit B aşı programı doğumdan başlayarak uygulanır. Doğumda aşılanmamış kişiler her an test ile aşılanabilir. Ayrıca aşağıdaki önlemler Hepatit B virüsünden korunmada yardımcı olur: Şüpheli cinsel ilişki sırasında kondom kullanmak, Korunmasız cinsel temasta bulunmamak, Endoskopi, cerrahi ve diş girişimleri gibi girişimlerin uygun sterilizasyon şartları altında yapılması, Tıraş bıçağı, jilet, ustura, diş fırçası gibi aletlerin paylaşılmaması, Dövme, manikür, pedikür gibi girişimlerin sterilize ve kendi aletleriniz ile yapılması, Hepatit B kaparsam ne yapmalıyım? Hepatit kaptığınızı düşünüyor iseniz derhal bir enfeksiyon hastalıkları uzmanına başvurun. Hepatit B virüsü bulaşsa dahi bu durumda Hepatit B immün globülin ve Hepatit B aşısı ile korunmak mümkündür. HEPATİT KİŞİLER B RİSKİ ALTINDAKİ Hepatit B riski altındaki kişiler: Hepatit B virüsü dış ortamda uzun süre canlı kalabilir. Hepatit B virüsü insandan insana kan ve vücut salgıları ile kolayca bulaşır. Aile içi bulaş çok sık görülür. Bazı kişiler hepatit B hastalığı için risk altındadırlar özellikle: Hepatit B taşıyıcısı ile korunmasız cinsel temasta bulunan kişiler, Tanımadığı kişiler ile şüpheli cinsel temas ta bulunanlar, Kirli aletleri paylaşan (diş fırçası, jilet, ustura, enjektör vb.), Hepatit B taşıyan biri ile aynı evi paylaşanlar, Hasta salgıları ile temasın yoğun olduğu meslek çalışanları, Hayat kadınları, Laboratuvar çalışanları, Hemşireler, Doktorlar, Diş hekimleri, İtfaiyeciler, Polisler, Askerler, Mahkumlar ve hapishane çalışanları, Hastane çalışanları, Hepatit B hastalığının yoğun olarak bulunduğu yerlere seyahat edenler, Hemodiyaliz hastaları Hepatit B hastalığı yönünden risk altındadır. Bu kişilerin ve bu kişiler ile yakın teması olanların hepatit B virüsünden korunmaları gerekir. aşı ile