DIŞ TİCARETTE KULLANILAN FİNANSMAN TEKNİKLERİ İhracatın Finansmanı İhracat işlemlerinin çeşitli aşamalarında, ihracatçının mal ve hizmetleri sevk etmeden önce veya sevk ettikten sonra, gereksinim duyduğu fonların sağlanmasıdır. İhracatçılar, siparişi aldıklarında üretimi gerçekleştirmek için veya vadeli mal sattıklarında, mal bedeli ödeninceye kadar, finansmana ihtiyaç duyarlar. İhracatın finansmanında kullanılan araçlar Eximbank tarafından uygulanan ihracat kredisi programları Diğer ihracat finansman araçları Eximbank Tarafından Uygulanan İhracat Kredisi Programları Eximbank (Türkiye İhracat Kredi Bankası A.Ş), ihracatı geliştirmek maksadı ile sevk öncesinde ihracatçının finanse edilmesi ve ihracatçıların ticari ve politik risklere dair sigortalarının sağlanmasını amaçlamaktadır. Türk Eximbank ihracatçılara garanti, kredi ve sigorta hizmetleri sunmaktadır İhracatın arttırılması, ihraç edilen mal ve hizmetlerin çeşitlendirilmesi, ihraç mallarına yeni pazarlar kazandırılması, yurt dışı müteahitlik hizmetlerinin desteklenmesi gibi hizmetler için sağlanacak olan finansal destek ve güvencenin temel bir kaynağını Eximbank oluşturmaktadır. Türk Eximbank doğrudan kredi vermez. İhracat kredisi verme yoluyla ihracatçıları teşvik ederken, aracı olarak ticari bankaları kullanır. Eximbank kendi kaynaklarını belirli bankalara tahsis etmekte ve kredi kullandırma şartlarını aracı bankalara bildirmektedir. Eximbank’ın kullandırdığı krediler: Kısa Vadeli İhracat Kredileri Özel Krediler Döviz Kazandırıcı Hizmetler Kapsamındaki Krediler İslam Kalkınma Bankası Kaynaklı Krediler DİĞER İHRACAT FİNANSMAN ARAÇLARI Uluslararası ticaretin gelişmesi ile birlikte dış ticaret finansman teknikleri de gelişmiş; dünyada finansman kaynağı gerektiren alanlarda kaynak olanaklarını zorlayan, sistemin ve imkanın el verdiği ölçüde bunu başarabilen şirket ve kurum yapıları ortaya çıkmıştır. Finans kaynaklarının hangi alana yöneltileceği hususunda etkili dış ticaret finansman şirketleri yaygınlaşmış; uluslararası veya yerli nitelikli bir kuruluş tarafından yürütülen factoring, fortfaiting veya leasing işlemleri, dış ticaret işlemleri ile birlikte, yapılan ticaretin karşılıklı finansmanı ve uygulanan teknikler önemli rol oynamaya başlamıştır. Factoring İşlemleri Factoring, büyük miktarda kredili satış yapan firmaların, bu satışlardan doğan alacak haklarının “factor” veya “factoring şirketi” olarak adlandırılan finansal kuruluşlar tarafından satın alınması esasına dayanan bir finansal faaliyettir. Kısaca Factoring vadeli alacakların vadesinden önce nakde çevrilmesi işlemidir. Uluslararası Factoring; alıcı işletme, satıcı işletme ve factoring şirketi arasındaki factoring işleminin ayrı ülkelerde faaliyet göstermesi durumunda gerçekleştirilecek factoring’e denir. Uluslararası Factoring sözleşmelerinde dört taraf vardır: Satıcı, Alıcı, Factoring Kuruluşu ve Muhabir Factoring Kuruluşu. Faktoring sözleşmeleri kısa vadeli olup, 60 – 180 gün arasındadır. Factoring işleminden factoring şirketi, factör ücreti, komisyon veya finansman ücreti alırken, satıcı firma vadeli alacaklarını belirli bir faiz oranı üzerinden iskontolu olarak tahsil eder. Kapsam olarak factoring; bir mali kuruluş (factor) ile ticari borçlular (alıcılar) ve mal satan veya hizmet arz eden bir ticari işletme arasında (satıcı) üç taraflı bir sözleşmedir. Yurtdışı Factoring sayesinde, Türk ihracatçılarına yeni pazar ve yeni müşterilere güvenli bir şekilde ulaşarak ülke ihracatının artışına katkıda bulunma imkanları verilirken, yurtiçi Factoring ile alacakların ödenmeme riski ve tahsilat problemlerinin ortadan kaldırılarak, yöneticilerin üretim, kalite arttırma, pazarlama ve organizasyon gibi asıl amaçlara yönelmelerine olanak verilmiş olur. Faktör müşterisine 3 temel hizmet sunar: Borcun tahsili ve yönetimi, Riskin üstlenilmesi, Finansman sağlanması Borcun tahsili ve yönetimi: Factoring kuruluşu, alıcıların ödememe veya ödeyememe riskini üstlenerek, satıcının vadeli satışlarından doğacak alacaklarını garanti altına alır. Satıcının tüm cirosunu devralarak, satış kayıtlarını tutarak işletmenin yükünü hafifletmekte ve alıcı riskini en aza indirmektedir. Riskin üstlenilmesi (Kredinin garantisi): Dünya pazarlarını sürekli izleyebilen deneyimli elemanlar çalıştırılabilen factoring kuruluşları riskli alacakları daha kolay tahsil edebilmektedir ve riski üstlenmeleri halinde sigorta giderlerine yakın bir ücreti de risk primi olarak almaktadırlar. Finansman sağlanması: Factoring kuruluşu vadeli alacağa karşı nakit ödemede bulunduğundan, bir şirketin geleceğe yönelik planlarında en önemli yeri tutan kesintisiz nakit akışını sağlamakta ve işletme devamlılığına büyük bir katkı vermektedir. Ülkemizde factoring hizmetlerinden en çok yan-sanayi şirketleri, küçük ve orta ölçekli şirketler, sektörler itibariyle de en çok sanayi, tekstil, gıda, hizmetler sektörü, otomotiv, makine ve teçhizat, yedek parça, büro makinaları, sağlık ve temizlik sektörleri ile yayıncılık sektörleri yararlanmaktadır. Forfaiting İşlemleri Forfaiting, dış ticaret finansmanında Factoring’e nispeten benzeyen ancak daha çok orta süreli senetli alacakların yönetiminde kullanılan bir araçtır. Forfaiting genellikle mal ve hizmetlerin dış satımında doğan orta süreli alacakların, daha önce bu alacakları ellerinde bulunduranlara başvurma hakkı bulunmaksızın (rücu edilmemek koşulu ile) satın alınmasıdır. Forfaiting’de 4 taraf vardır: Satıcı (ihracatçı) Alıcı (İthalatçı) İhracatçı Bankası (Forfaiter) İthalatçı Bankası (Aval bankası) Fortfaiting’in ihracatçıya sağlamış olduğu en önemli faydalardan biri alacağa bağlı, ihracatçının karşılaşabileceği ticari risk, transfer riski, kur riski ve ülke risklerinin forfaiter’a devredilmesidir. Factoring ile forfaiting arasındaki farklar Factoring işlemi kısa vadeli (3 - 6 ay) alacakların satışını konu edinirken, Forfaiting işlemi Factoring’ e nazaran daha uzun vadeli (6 ay ve daha uzun süre) alacakların satın alınma ve devralınmasına dayanır. Factoring işleminde ihracatçı kuruluş ticari ve politik riskleri vade süresince taşımaya devam ederken, Forfaiting işleminde bu riskler tamamen forfaiter’a (ihracatçının finansman kuruluşu) devredilmiştir. Factoring’den farklı olarak Forfaiting işlemine konu olan alacak senetleri için ikincil pazarın oluştuğu ve bu senetlerin pazarda alınıp satılması da söz konusudur. Kullanım alanlarının genellikle, demir-çelik, çimento, petro-kimya, elektronik sanayi ve ilaç sektöründe yoğunluk kazandığı forfaiting işlemleri ülkemizde henüz istenilen yaygınlığa kavuşamamıştır. Özellikle, Rusya, Orta Asya ülkeleri, Tunus, Irak ve İran'da faaliyette bulunan Türk inşaat firmaları tarafından forfaiting yoğun bir şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Bu ülkelerde faaliyetlerini sürdüren firmalar, bu ülkelerin taşıdıkları ekonomik ve siyasal riskler nedeniyle, vadeli alacaklarını iskonto ettirerek nakde çevirmektedirler. İTHALAT FİNANSMANI İthalatçıların ithal edecekleri varlıkların finansmanı için bankalardan aldıkları TL veya döviz kredileri mevcuttur. Ayrıca satıcılar mal mukabili ihracat, vadeli ihracat, kabul kredili ihracat gibi ödeme şekillerine göre mal sattıklarında bir anlamda ithalatçıya kredi sağlamış olmaktadırlar. Finansal Kiralama İşlemleri (Leasing İşlemleri) Finansal Kiralama (Leasing), bir yatırım malının kullanım hakkının, mülkiyeti finansal kiralama şirketinde kalarak veya eğer sözleşmede belirtilmiş ise sözleşmede belirlenen değer üzerinden sözleşme süresi sonunda mülkiyetin kiracıya geçmesi şartıyla, belirli bir kira karşılığında, kiracıya verilmesini sağlayan finansman yöntemidir. Taraflar Kiralayan: Finansal kiralamayı yapan tüzel kişidir. Kiracı: Finansal kiralamayı kabul eden gerçek veya tüzel kişidir. Satıcı: Finansal kiralama şirketine söz konusu yatırım malını satan işletmedir. Finansal kiralama ile kiracı kuruluşa sağlanan en büyük yarar; kiralama yolu ile söz konusu yatırım için kiracının işletme öz kaynaklarından asgari ölçüde harcama yapmasıdır. Finansal kiralama ile belli bir süreliğine sahip olunan mal veya ekipman kiracı tarafından hem ek gelir yaratıcı bir şekilde kullanılır hem de kira bedeli yaratılan bu ek gelirden karşılanır. Sözleşmenin finansal kiralama sayılabilmesi için aşağıdaki koşulların yerine getirilmesi gerekir: Kiralama işleminde; iktisadi kıymetin mülkiyetinin kira süresi sonunda kiralayana devredilmesi. Kiracıya kira süresi sonunda iktisadi kıymeti rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkı tanınması. Kiralama süresinin iktisadi kıymetin ekonomik ömrünün % 80’inden daha büyük bir bölümünü kapsaması. Sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerlerinin toplamının iktisadi kıymetin rayiç bedelinin % 90’ından daha büyük bir değeri oluşturması.