(ya da gayri safi sabit sermaye oluşumu) (I)

advertisement
Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH)
 GSYH





(piyasa fiyatlarıyla) bir ekonomide yerleşikler
tarafından bir dönem içinde üretilen nihai mal ve hizmetlerin
piyasa fiyatlarıyla toplam değeridir.
Bu tanımda ekonomi bir ülke, bölge ya da şehir gibi üretim
yapılan alanı, yerleşik ise bu alanda bir yıldan fazla bir süre
için iktisadi faaliyette bulunan (özel ya da tüzel) birimi ifade
eder.
Örneğin; GSYH, Türkiye, Türkiye’de Marmara bölgesi ya da
Erzurum şehri için hesaplanabilir.
Yerleşiklik vatandaşlıktan farklıdır.
Almanya’daki TC vatandaşları Almanya’da yerleşiktir ve
bunların yarattığı katma değer Alman GSYH’sında hesaplanır.
TC Ziraat Bankasının Londra şubesi İngiltere’de, City Bank’ın
Türkiye bölümü ise Türkiye’de yerleşik tüzel kişiliklerdir.
Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH)
 GSYİH, piyasa fiyatları üzerinden nihai mal ve hizmetler üzerinden







hesaplanır.
Nihai mallar, firmalar kesimi tarafından üretilen ve hanehalkları kesimi
tarafından tüketim amacıyla ya da firmalar kesimi tarafından yatırım
amacıyla talep edilen ve kullanılan mallardan oluşur.
Tüketimde ve sabit sermaye yatırımlarında kullanılan tüm mallar nihai
mallardır.
Ara mallar, bir firmanın kendi malını üretmek için kullandığı ve başka
firmalar tarafından üretilmiş her türlü hammadde, yarı mamul ve mamul
mallardan oluşur.
Örneğin, buğday değirmenci için, un ise fırıncı için birer ara maldır.
Domates, evde tüketildiğinde nihai mal, salça fabrikasında işlendiğinde ise
ara maldır.
Yeni bir arabaya satışı yapılmadan önce takılmış olan lastikler otomobil
üreticisi için ara mal olarak düşünülür.
Diğer taraftan, kullanmakta olduğunuz arabanızın lastiklerini
değiştirdiğinizde kullanılan lastikler nihai mal olarak düşünülür.
Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH)
 GSYİH Kullanılmış Malları ve Mali Varlıkları İçermez
 GSYİH yeni bir mal (katma değer) yaratmayan alım satım işlemlerini





dikkate almaz.
Örneğin, 3 yıl önce üretilmiş kullanılmış mobilyanın cari yılda el
değiştirmesi işleminde herhangi bir katma değer yaratılmadığı için,
kullanılmış mobilyanın değeri cari yılın GSYİH'sine dahil edilmez aksi
takdirde çift-sayım ortaya çıkar.
Benzer şekilde, tekrar tekrar alınıp satılsalar bile her türlü kullanılmış
malın (otomobil, konut, vs.) değeri sadece üretildikleri yılın GSYİH'na
dahil edilir.
GSYİH, vatandaşların ülke dışında elde ettikleri faktör gelirlerini
içermez
Bir ülkenin vatandaşlarının ülke dışındaki iktisadi faaliyetlerinden elde
ettikleri emek, sermaye, doğal kaynak ve girişimcilik gelirleri o ülkenin
gayri safi yurt içi hasılası içinde yer almaz.
Örneğin, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yurtdışında çalışarak elde
ettikleri ücret gelirleri Türkiye'nin değil, O ülkelerin GSYİH'sı içinde yer
alır.
GSYH’nın Hesaplanması
 Gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) üç farklı yolla
hesaplanabilmektedir:
1. Harcamalar Yöntemi: Veri bir dönemde bütün nihai
mal ve hizmetlere yapılan harcamalar miktarını ölçen
GSYH hesaplama metodudur.
2. Gelir Yöntemi: Nihai mal ve hizmetleri üretirken
üretim faktörleri tarafından elde edilen gelirleri (ücret,
rant, faiz ve kârlar) ölçen GSYH hesaplama metodudur.
3. Üretim (Katma-Değer) Yöntemi: Bir ekonomideki
bütün firmalar tarafından yaratılan katma değerler
toplamıdır.
Harcamalar Yoluyla Gayrisafi Yurtiçi Hasıla
 Harcama yöntemine göre yapılan hesaplama, toplam
talebi esas alır.
 Ekonomilerde gerçekleştirilen 4 temel harcama kalemi
toplam talebi oluşturur. Bunlar;
Tüketim Harcamaları ( C )
Yatırım Harcamaları ( I )
Kamu Harcamaları ( G )
Net İhracat
( X-M) (İhracat- İthalat)
 Bu yöntemle hesaplamada GSYH; tüketim harcamaları,
yatırım harcamaları, kamu harcamaları ve net ihracatın
toplamına eşittir.

GSYH = C + I + G + ( X-M )
Tüketim Harcamaları (C)
 Hanehalkları,





dernek ve vakıf gibi kâr amacı gütmeyen
kuruluşların her türlü nihai mal ve hizmet kullanımına tüketim
diyoruz ve “C” sembolü ile gösteriyoruz.
Bireylerin yada hane halklarının yapmış oldukları harcamaların
toplamıdır. Üç gruptan oluşur:
Dayanıklı Tüketim Mallarına Yapılan Harcamalar; Beyaz eşya,
araba vs. gibi uzun süreli kullanılan mallar için yapılan harcamalar
Dayanıksız Tüketim Mallarına Yapılan Harcamalar; gıda,
giyim gibi kısa sürede eskiyen mallar için yapılan harcamalar
Hizmet Harcamaları; Eğitim, sağlık (özel hastane), yada hukuk
(avukatlık hizmeti) gibi alanlarda yapılan harcamalar
Bireylerin yeni konut alımı ve finansal araçlar için yaptığı
harcamalar (plasman harcamaları) tüketim harcamaları içinde yer
almazlar.
Yatırım Harcamaları (I)
 Kâr




amacı güden işletmelerin başka mal ve hizmetlerin
kullanımında bir yıldan daha fazla bir süre için kullanmak üzere
satın aldıkları mallara yatırım malları ve bunlara yapılan harcamaya
da yatırım (ya da gayri safi sabit sermaye oluşumu) (I)
diyoruz.
Kısaca yatırım harcamaları olarak adlandırılan bu kategori geniş
anlamda “Gayrı Safi (Brüt) Yurtiçi Özel Yatırım Harcamaları” olarak
bilinir. Bu harcamalar temelde üç gruptan oluşur;
Sabit Sermaye Yatırımları (If ); Firmaların yeni olmak kaydıyla
makine-ekipman, teçhizat, demirbaş ve bina gibi üretim sürecinde
kullanılan girdilere yaptıkları harcamalardır.
Stok Yatırımları (Is ); Firmalar tarafından üretilmiş ancak henüz
tüketicilere ulaştırılmamış olan bütün mallar (tüketim malları
dahil) stok yatırım olarak kabul edilir.
Konut Yatırımları; Bireylerin yeni konut alımı için yapmış
oldukları harcamalar konut yatırımı olarak adlandırılır.
Yatırım Harcamaları (I)
 Sabit Sermaye Yatırımı ile Stok Yatırımlarının toplamı, Gayrı Safi Yatırım (yada Brüt Yatırım)
olarak adlandırılır. Gayrı Safi yatırım, üretim artışına katkı yapar.

Gayrı Safi Yatırım = Sabit Sermaye Yatırımı (If ) + Stok Yatırımı (Is)

GSI= If + Is
 Yenileme Yatırımı; Üretim sürecinde makine-ekipman zamanla aşınır, eskir, yenilenmeye
ihtiyaç duyar. Söz konusu yenilemeler için yapılan yatırımlar “yenileme yatırımı” olarak
adlandırılır.
 Yenileme yatırımı, Gayrı Safi Yatırım gibi üretim artışına katkı yapmaz sadece mevcut üretim
düzeyinin devam etmesini sağlar.
 Örneğin; Mevcut fabrika miktarına bir yenisinin eklenmesi gayrı safi yatırımdır ve üretim
miktarını artırır iken, mevcut fabrikalarda bozulan bir parçanın değiştirilmesi yenileme
yatırımıdır ve üretim miktarını artırmaz.
 Yenileme yatırımlarının muhasebe işlemlerindeki adı “amortisman”dır.
 Gayrı Safi Yatırımlardan yenileme yatırımları yani amortismanlar çıkarıldığında “net
yatırımlara” ulaşılır.
 Net yatırımlar da tıpkı Gayrı Safi Yatırımlar gibi üretimin artmasına katkı yaparlar.


Gayrı Safi Yatırım(GSI)= Net Yatırım +Yenileme Yatırımı

Yenileme Yatırımı= Gayrı Safi Yatırım – Net Yatırım

Net Yatırım = Gayrı Safi Yatırım – Yenileme Yatırımı
Yatırım Harcamaları (I)
 Stok yatırımları ile GSYİH hesabı ilişkisinde de bilinmesi gereken bir
husus vardır.
 GSYİH, nihai satışların değil toplam üretimin piyasa değeridir.
 Yapılan üretimin bir kısmı satılmakta bir kısmı da stoklarda
kalmaktadır. Bu durumda GSYİH şu şekilde ifade edilebilir;
GSYİH = Nihai Satışlar + Stok Yatırımı
Stok Yatırımı = GSYİH – Nihai Satışlar
 Stok yatırımı bir anlamda stoklardaki değişmeyi ifade eder.
 Stoklar arttığında stok yatırımı pozitif değer alırken, stokların
azalması durumunda ise negatif değer alır.
 Örneğin; 100 birimlik üretimin 90 birimi satılmış, 10 birimi de
stoklanmıştır. GSYİH hesabına hem satılan 90 hem de stoklanan 10
birimin değeri dahil edilir. Daha sonra stoktaki 10 birimlik mal
satıldığında ise satış değeri (daha önce hesaplara katıldığı için)
GSYİH hesabına tekrar dahil edilmez, sadece stoklarda azalma olarak
işlem görür.
Yatırım Harcamaları (I)
 Geniş kapsamlı değerlendirildiğinde bir ekonomideki nihai satışlar;





tüketim, sabit sermaye yatırımları, hükümet alımları ve net ihracatın
toplamından oluşur. Bu bağlamda şu denklikler yazılabilir;
Nihai Satışlar = C + If + G + NX
Stok Yatırımı = GSYİH – (C + If + G + NX)
Stok yatırımların sıfır, pozitif ve negatif değer alması halleri ise
aşağıdaki gibi olur;
Bir ekonomide üretilen malların tümünün satılması durumunda stok
yatırımı sıfır olur.
Yani ; GSYİH = Nihai Satışlar ise Is = 0 olur.
Eğer üretilen malların tamamı satılamazsa yani GSYİH > Nihai
Satışlar ise stok yatırımı aradaki fark kadar pozitif değerli olur.
Eğer üretilen mallardan daha fazlası satılmış ise yani Nihai Satışlar >
GSYİH ise
bu durumda aradaki fark kadar mal stoklardan
karşılanmış (stoklar azalmış) demektir. Bu durumda aradaki fark
kadar negatif stok yatırımı söz konusu olur.
Kamu Harcamaları (G)
 Bu harcama kalemi hükümet alımları, hükümet tüketimi yada




hükümet gayrisafi yatırımları gibi çeşitli harcamaların
toplamından oluşur.
Örneğin; hükümetin cari alımları, personele ödediği ücret ve
maaşlar, yaptığı askeri harcamalar, eğitim ve sağlık
harcamaları gibi herhangi bir satın alma karşılığında yapılan
harcamalar yer alır.
Hükümetin yapmış olduğu sosyal güvenlik harcamaları,
emeklilere yada gazilere yapılan ödemeler, yaşlılık yada engelli
aylıkları gibi transfer ödemeleri ve hükümetin borçları için
yapmış olduğu faiz ödemeleri bu grupta yer almaz.
Çünkü bunlar herhangi bir mal yada hizmet karşılığı yapılan
ödeme olmayıp sadece transfer özelliği taşımaktadır.
Bu nedenle GSYİH hesapları içinde yer almazlar.
Net İhracat (X-M)
 Net ihracat; ihracat ile ithalat arasındaki farktır.
 Bu rakam pozitif veya negatif olabilir.
 X > M ise, yani ihracat ithalattan büyükse dış ticaret
fazlası ortaya çıkar, bu durumda net ihracat pozitif değer
alır.
 X<M ise, yani ithalat ihracattan büyükse bu durumda dış
ticaret açığı ortaya çıkar, net ihracat negatif değer alır.
 GSYİH, yurt içinde gerçekleştirilen üretimi dikkate
aldığından ithalat değeri ihracattan çıkartılır.
 GSYİH içinde ithal edilen malların değeri yer almaz.
Örnek Olaylar
 Otomobil üreticisi firma, fazladan ürettiği 500 otomobili daha sonra







satmak üzere stoklarında tutarsa nasıl işlem yapılır?
500 otomobilin tamamı GSYİH hesaplarına yansıtılır. Çünkü; firma
arabaları kendi satın almış durumdadır.
Söz konusu firma stokladığı bu 500 otomobili daha sonra tüketiciye
sattığında nasıl işlem yapılır?
Satılan 500 otomobil stoklardan düşülür. Ortaya çıkan durum,
stokların azalmasından başka bir şey değildir. GSYİH hesabını
ilgilendiren bir durum yoktur.
Kiracı ev sahibine aylık 500 TL kira ödüyor, GSYİH hesaplarına
yansır mı?;
Evet, ödenen kira GSYİH hesaplarına aynen yansır.
Ev sahibi başkasına 500 TL’ye kiralayabileceği evinde kendisi
oturursa; Bir üretim yada gelir artışı ortaya çıkmayacağı için GSYİH
hesaplarına yansımaz.
İkinci el bir mal (Kitap, TV, Araba vs.) satılırsa; GSYİH’ya yansımaz.
Gelir Yöntemiyle GSYH
 GSYİH’nın gelir yöntemiyle hesabında üretim faktörlerinin





üretime katılmaları karşılığında elde ettiği gelirlerin
(ücret+faiz+rant+kar) toplamı dikkate alınır.
Gelirlerin toplamı üretilen hasılanın değerine eşittir.
Ayrıca; üretilen hasıla, (üretim yöntemiyle hesaplanırken)
katma
değerlerin
toplamına
eşit
olduğundan,
ücret+faiz+rant+kar toplamı da katma değere eşittir.
Diğer taraftan gelir yöntemi, milli gelirin üretim faktörleri
arasındaki dağılımının da (ki bu gelir dağılımı fonksiyonel gelir
dağılımı olarak adlandırılır) bir göstergesidir.
Üretim faktörlerinin üretime katılma sürecinde elde ettiği
karşılıkların toplanmasıyla Net Yurtiçi Gelire ulaşılır.
Buradan GSYİH’ya yada Milli Gelire nasıl ulaşıldığı ise
aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Gelir Yöntemiyle GSYH
 Gelir Yöntemiyle GSMH’ya Ulaşma
Ücret
Faiz
Rant (Kira)
Kar
+
----------------= Net Yurtiçi Gelir
+ Net Faktör Geliri
= Milli Gelir
+ (Dolaylı Vergiler-Sübvansiyon)
= Safi Milli Hasıla
+ Yıpranma
= Gayrı Safi Milli Hasıla
Gelir Yöntemiyle GSYH

Gelir Yöntemiyle GSYİH’ya Ulaşma
Ücret
Faiz
Rant (Kira)
Kar
+
----------------= Net Yurtiçi Gelir
+ (Dolaylı Vergiler-Sübvansiyon)
= Net Yurtiçi Hasıla
+ Yıpranma
= Gayrı Safi Yurtiçi Hasıla
Gelir Yöntemiyle GSYH
 Gelir yönteminde dikkat edilmesi gereken bir unsur
vardır;
 Dikkate alınan gelir türleri bizatihi üretime katılma
karşılığında kazanılan asli yada kazanılmış gelirlerdir.
 Üretim sürecine katılmadan elde edilen gelirler,
örneğin yaşlılık aylığı, dul ve yetim aylığı, emekli
maaşları gibi aktarma yada transfer gelirleri
hesaplamamalara katılmaz.
Üretim Yöntemiyle GSYH
 Üretim yöntemine göre yapılan hesaplamada toplam arz
dikkate alınır.
 İki farklı tekniğin izlenmesi söz konusudur. Bunlar;
 a) Ekonomideki bütün sektörlerde üretilen nihai mal ve
hizmetlerin miktarı, piyasa fiyatlarıyla çarpılıp toplanarak
GSYİH’ya ulaşılır.
 P; malın fiyatı, Q; malın miktarı olmak üzere bir
ekonomide n tane mal üretildiği varsayıldığında;
GSYİH = P1 Q1 + P2 Q2+ ……….. Pn Qn
yada
şeklinde hesaplama söz konusudur.
Üretim Yöntemiyle GSYH
 b) Mal ve hizmetler nihai hale getirilinceye kadar her üretim







aşamasında oluşturulan katma değerler bütün firmalar için
toplanarak GSYİH’ya ulaşılır.
Üretim sürecinde oluşturulan katma değerlerin toplamı malın
piyasa fiyatına eşit olduğundan hangi teknik kullanılırsa kullanılsın
aynı sonuca ulaşılır.
Katma Değer; Üretim sürecinde bir sonraki aşamaya geçmek için
ilgili mala yapılan harcama büyüklüğüdür.
Yada; Malların bir üretim aşaması sonundaki değeri ile üretim
aşaması başındaki değeri arasındaki farktır.
Elimizde değeri 10 TL olan yün olsun. Bir işçiye yünü eğirip iplik
haline getirmesi karşılığında 2 TL ödemiş olalım. Bu durumda
elimizdeki ipliğin değeri 12 TL olur.
Katma Değer= Üretim aşaması sonundaki değer – Başındaki değer
Yani; 12-10=2 TL olur.
Diğer ifadeyle işçiye ödediğimiz 2 TL ise üretimin sadece o
aşamasındaki katma değer olarak adlandırılır.
Üretim Yöntemiyle GSYH
Üretim Aşaması
Satış Değeri
Katma Değer
Yün
10
10
İplik
12
2
Kumaş
20
8
Gömlek
30
10
 Burada GSYİH hesaplanırken ya gömleğin nihai fiyatı
olan 30 TL dikkate alınır. Yada gömlek nihai hale gelene
kadar
oluşturulan
katma
değerlerin
toplamı;
10+2+8+10=30 dikkate alınır.
 Katma değer açısından yaklaşıldığında GSYİH = Tüm
Firmaların Katma Değerleri Toplamı olur.
Nominal ve Reel GSYH
 Belirli bir yılda üretilen nihai mal ve hizmetlerin yine o yılın piyasa fiyatlarıyla
değerlendirilmesine Nominal yada Cari Fiyatlarla GSYİH denir.
 Örneğin 2010 yılı Nominal GSYİH’sı şu şekilde ifade edilir;
Nominal GSYİH2010 = (2010 yılı üretim miktarı) x (2010 yılı piyasa fiyatları)
 Nominal GSYİH, ilgili yılın piyasa fiyatlarını kullandığı için bünyesinde enflasyonu
da barındırır. Bu nedenle ekonomik analizler ve yorumlar için uygun değildir.
 Belirli bir yılda üretilen nihai mal ve hizmetlerin o yılın piyasa fiyatlarıyla değil de
baz olarak alınan bir yılın piyasa fiyatlarıyla değerlendirilmesine Reel yada Sabit
Fiyatlarla GSYİH denir.
 Örneğin 2010 yılı Reel GSYİH’sı , 2003 yılı baz yıl olmak üzere, şu şekilde ifade
edilir;
Reel GSYİH2010 = (2010 yılı üretim miktarı) x (2003 yılı piyasa fiyatları)
 Reel GSYİH, bünyesine enflasyonu barındırmaz. Ekonomik analiz ve yorumlarda
kullanılması tercih edilir. Bu nedenle, cari fiyatlarla açıklanan nominal GSYİH, reel
GSYİH’ya dönüştürülür.
Nominal ve Reel GSYH
 Nominal GSYİH, Deflatör (GSYİH Deflatörü) yardımıyla reel
GSYİH’ya dönüştürülür.
 Deflatör; seçilen baz yıla göre mal ve hizmetlerin fiyatlarında
görülen değişmeyi yansıtan bir endeks değeridir.
 Örn.; 2000 yılı baz yıl (2000=100) olmak üzere, 2010 yılının
Nominal GSYİH’sı Reel GSYİH’ya şu şekilde dönüştürülür;
Reel GSYİH 2010 =
x 100
 Nominal GSYİH değerleri gibi Deflatör endeks değerleri de
TÜİK tarafından yayınlanmaktadır.
 Aynı formülden hareket edilerek Reel GSYİH’nın Nominal
GSYİH’ya dönüştürülmesi de mümkündür.
 Nominal GSYİH 2010 =
Büyüme Hızı
 Nominal Artış; üretim miktarı aynı kalırken fiyatlardaki





artış nedeniyle GSYİH’da görülen artıştır.
Bu artış enflasyonun meydana getirdiği bir artıştır.
Reel Artış; fiyatlar aynı kalırken üretim miktarında
meydana gelen artışlar sebebiyle GSYİH’nın artmasıdır.
İktisadi analizlerde GSYİH’daki reel artışlar dikkate alınır.
Reel GSYİH’da görülen artışlar İktisadi Büyüme olarak
adlandırılır.
Artışların yüzde cinsinden ifadesine de Büyüme Hızı
denir.
Büyüme Hızı
 Reel GSYİHt ; t dönemine ait reel GSYİH
 Reel GSYİHt-1; bir önceki dönemin reel GSYİH’sı olmak
üzere t yılına ait büyüme hızı şu şekilde bulunur;
Büyüme Hızıt =
x 100
 Bu şekilde hesaplanan büyüme hızı “Brüt Büyüme Hızı”
olarak ta adlandırılır.
 Brüt büyüme hızı, bir ülkenin üretim gücündeki yada
üretim kapasitesindeki artışın göstergesi olarak kabul
edilir.
Büyüme Hızı
 Brüt büyüme hızı %5 olan bir ekonomide toplumun refahı da % 5
artar mı?
 Brüt büyüme hızı toplumdaki refah artışının göstergesi değildir.
 Toplumdaki refah artışının büyüme hızı cinsinden göstergesi net
büyüme hızıdır (Diğer bir göstergesi de kişi başına düşen gelir’dir).
 Net büyüme hızı, brüt büyüme hızından nüfus artış hızının
çıkartılmasıyla bulunur.
Net Büyüme Hızı = Brüt büyüme hızı- Nüfus artış hızı
 Toplumun refahındaki artış brüt büyüme hızı ile nüfus artış hızı
arasındaki ilişkiye bağlıdır. Şöyle ki;
Brüt büyüme hızı> nüfus artış hızı ise toplumun refahı artar,
Brüt büyüme hızı= nüfus artış hızı ise toplumun refahı değişmez,
Brüt büyüme hızı< nüfus artış hızı ise toplumun refahı azalır.
Milli Gelir Özdeşlikleri
 Kapalı bir ekonomide kamu kesiminin de yer almadığı iki sektörlü basit bir
ekonomide toplam üretim ya da toplam gelir (Y), özel kesim tüketim harcamaları
ile özel kesim yatırım harcamalarının toplamından oluşur:
Y=C+I
 Ancak ekonomide elde edilen gelirin tamamı tüketim ve yatırıma gitmeyip, bir
kısmı tasarruf edilmektedir. Bu durumda gelirin kullanımı, aşağıdaki gibi olur.
Yd = C+S
 Devletin yer almadığı bir modelde harcanabilir gelir yaratılan gelire eşittir:
C+S=Y=C+I
Buradan
yatırımların
tasarruflara
denk
olduğu
görülür:
S=I
 Buna göre, üretilen çıktı (tüketim ve yatırım malları) satılan çıktıya eşittir.
 Sonuçta elde edilen gelir ya tamamen harcanmakta ve tasarruf edilmektedir.
 Bir diğer ifade ile bir ekonomide gerçekleşen (dönem sonu veya ex-post) yatırım
daima gerçekleşen tasarrufa eşittir.
 Bir anlamda sistem sızıntıyı kabul etmemektedir.
 Ancak bunlar birer özdeşlik olduğu için, dönem başı (planlanan veya arzulanan, exante) tasarruf ve yatırım eşit olmayabilmektedir.
Sızıntılar ve Enjeksiyonlar
 Yukarıda ifade edilen özdeşlikler (transfer harcamaları ihmal
edildiğinde), ele alınan modele göre özet ifadesi şu şekildedir;
İki kesimli;
S=I
Üç kesimli;
S-I = G - T
Dört kesimli;
S-I = G-T + (X-M)
 Sıralanan bu özdeşlikler sızıntılar ve enjeksiyonlar cinsinden de ifade
edilmektedir.
 Sızıntılar; toplam yurtiçi harcamaları düşüren dolayısıyla da milli
gelirin azalmasına sebebiyet veren unsurlara sızıntılar denir.
 En önemli sızıntılar; gelirin harcanmayan kısmı olan ve ekonomiye
döndürülmeyen tasarruflar, devletin toplamış olduğu vergiler ile
ithalat için yapılan harcamalardır.
 Söz konusu bu sızıntılar toplam yurtiçi talebin azalmasına neden
olduklarından milli geliri azaltıcı etkide bulunurlar.
Sızıntılar ve Enjeksiyonlar
 Enjeksiyonlar; toplam yurtiçi harcamaları artıran dolayısıyla da milli
gelirin artmasına katkıda bulunan unsurlara enjeksiyonlar denir.
 Sızıntıların neden olduğu gelir azalması enjeksiyonların katkısıyla
dengelenir.
 En önemli enjeksiyonlar; tasarrufların tekrar ekonomik sisteme
dönüşünü sağlayan yatırımlar,
devletin yapmış olduğu kamu
harcamaları ile ihracat yapılmasıyla elde edilen gelirlerdir.
 Söz konusu bu harcamalar toplam yurtiçi talebi artırdıkları için milli geliri
artırıcı etkide bulunurlar.


Sızıntılar
 MG Azaltan Unsurlar

S

S+T

S+T+M
=
=
=
Enjeksiyonlar
MG Artıran Unsurlar
I
I+G
I+G+X
Download