Urantia`n*n Kitab*

advertisement
Urantia'nın Kitabı
191. Makale
Havariler ve Diğer Önderlere Görünüşler
191:0.1 (2037.1)
YENİDEN DİRİLİŞİN yaşanmış olduğu Pazar havarilerin yaşamlarında korkunç bir gündü; onların
onu günün büyük bir kısmını kilitli kapılar arkasındaki üst odada geçirmişlerdi. Onlar Kudüs’ten
kaçabilirlerdi ancak onlar eğer dışarıda görülürlerse Sanhedrin’in hafiyeleri tarafından tutuklanmaktan
korkmuşlardı. Tomas Bethpage’deki sorunları üzerine endişeli bir biçimde fikir yürütmekteydi. Akran
havarileriyle kalmış olsaydı onun için daha iyi bir şey olurdu, ve o, onların konuşmalarını daha yararlı
kanallara yönlendirerek onlara yardım etmiş olurdu.
191:0.2 (2037.2)
Tüm gün boyunca Yahya İsa’nın ölümden dirilmiş oluşuna dair düşünceyi savunmuştu. O beşten
fazla sefer İsa’nın ölümden dirilişini onayladığı yaşanmışlığa atıfta bulunmuştu ve onun en az üç sefer üçüncü
gün bunun gerçekleşeceğini söyleyişine. Yahya’nın tutumu, özellikle kardeşi Yakub ve Nathanyel olarak, onlar
üzerinde dikkate değer bir etkide bulunmuştu. Topluluğun en geç üyesi olmasaydı Yahya onlar üzerinde daha
da büyük etkide bulunurdu.
191:0.3 (2037.3)
Onların tecrit hali daha çok yaşadıkları sorunlarla ilgiliydi. Yahya Markus onları mabet
çevresindeki gelişmeler ile haberdar kılmış olup, kendilerini şehir içinde büyüyen söylentilerin birçoğu
hakkında bilgilendirmişti; ancak, İsa’nın hâlihazırda görünmüş olduğu inananların farklı topluluklarından
haberler elde etmek onun aklına gelmemişti. Böyle türden bir hizmet daha öncesinde Davud’un ulakları
tarafından yerine getirilmekteydi; ancak, onların tümü, Kudüs’ten uzak bir yerleşkede ikamet eder haldeki bu
topluluklara yeniden dirilişin haberlerini taşımadaki son görevleri üzerindelerdi. Tüm bu süreç boyunca ilk
kez havariler, krallığın olaylarına dair günlük bilgileri için Davud’un laklarına ne kadar da bağlı olduklarının
farkına varmışlardı.
191:0.4 (2037.4)
Bu günün tamamı boyunca Petrus kendi kişiliğine has bir biçimde, Üstün’ün yeniden dirilişine
dair inanç ve kuşku arasında duygusal bir gidiş gelişi deneyimlemişti. Petrus, İsa’nın bedeni sanki tabut içinde
buharlaşmışçasına, bulunduğu yerde duran mezar kıyafetlerini görüşünün imgesinden kurtulamamaktaydı.
“Ama” diye düşünmekteydi Petrus, “eğer o dirilmişse ve kendisini kadınlara gösterebilmekteyse, neden
kendisini bizlere, havarilerine, göstermiyor?” Petrus, kendisi onu Annas’ın bahçesinde reddetmiş olduğu için,
muhtemel bir biçimde havariler arasındaki mevcudiyeti nedeniyle gelmemekte oluşunu düşündüğünde
kederlenmiş hale gelmişti. Ve, bunun sonrasında o kendisini, kadınların getirmiş olduğu “Havarilerime
söyleyin — ve Petrus’a” haberi ile neşelenmekteydi. Ancak, bu iletiden cesaret toplaması için onun kadınların
gerçekten de dirilmiş Üstün’ü görmüş ve duymuş oluşuna inanmak zorunda olması gerekmekteydi. Böylece
En güncel makaleler için: http://www.theuniversalfather.com/tr/toctable1.htm
Ayrıca: http://urantia.info/en/searchengines.html
1
Petrus, bahçeye çıkmış olduğu an olarak saat sekizden biraz sonrasına kadar bütün bir gün boyunca inanç ve
kuşku içinde gidip gelmişti. Petrus, Üstün’ü reddetmiş olduğu için İsa’nın onlara gelişini engelleyebilmesi için
havarilerden ayrılmayı düşünmüştü.
Yakub Zübeyde ilk olarak onların tümünün mabede gitmelerini önermişti; o, bu gizeme dair
191:0.5 (2037.5)
gerçekliğe erişmek için bir şeyler yapmaya dair güçlü düşüncelere sahipti. Yakub’un güçlü talebine karşı
olarak kamuya açık bir biçimde dışarı çıkmayı önleyen kişi Nathanyel olmuştu; ve, o bunu, tam da bu süreç
içinde yaşamlarını gereksiz yere tehlikeye atmaya dair İsa’nın uyarısını hatırlatarak gerçekleştirmişti. Öğle
vakti Yakub dikkatli gözetimde bulunmak için diğerleri ile kalmaya karar vermişti. O çok az şey söyledi;
İsa’nın kendilerine görünmemesinden dolayı o devasa bir biçimde hayal kırıklığına uğramış haldeydi; ve, o,
Üstün’ün diğer topluluklar ve bireylere olan çok sayıdaki görünüşünden habersizdi.
191:0.6 (2038.1)
Andreas bu günü fazlasıyla dinleyerek geçirmişti. O durum karşısında aşırı bir biçimde şaşkınlık
içerisine düşmüş olup, her zamankinden daha fazla kuşkuyu taşımaktaydı; ancak, o en azından, akran
havarilerine olan rehberlik sorumluluğundan belirli bir düzeydeki özgürlüğü keyifle deneyimlemişti. O
gerçekten de, Üstün’ün kendisini bu aklı çelen dönemlere düşmeden önderliğin yüklerinden kurtardığı için
minnettardı.
191:0.7 (2038.2)
Bu acı günün uzun ve endişe içindeki saatleri boyunca birden fazla kez topluluğun tek birleştirici
etkisi Nathanyel’in kendisine has olan felsefi danışmasının sıklıkla gerçekleşen katkısıydı. O gerçekten de,
bütün bir gün boyunca on arasında denetimi sağlayıcı olan etkiydi. O bir kez dahi olsun Üstün’ün yeniden
dirilişine olan inancı veya inançsızlığı hakkında düşüncelerini ifade etmemişti. Ancak, gün ağarırken, o artan
bir biçimde, İsa’nın tekrar dirilme sözünü gerçekleştirmiş oluşuna dar inanca eğilim göstermişti.
191:0.8 (2038.3)
Şimon Zelotes, söyleşilere katkıda bulunamayacak kadar hayal kırıklığı içindeydi. O zamanın
büyük bir kısmını, yüzü duvara çevrili bir halde bir sedirde uzanmış halde geçirmişti; o bütün bir gün
boyunca bir düzineden fazla konuşmamıştı. Onun krallığa dair kavramsallaşması parçalara ayrılmıştı; ve, o,
Üstün’ün yeniden dirilişinin maddi bir biçimde bu durumu değiştirebileceğini kavrayamamaktaydı. Onun
hayal kırıklığı oldukça kişisel olup, yeniden diriliş olarak bu türden devasa gerçeklik karşısında bile, kısa bir
süre içinde değişmeyecek kadar baskın bir haldeydi.
191:0.9 (2038.4)
Kulağa tuhaf gelse de, çoğu zaman suskun olan Filip, bu günün öğleden sonrası boyunca
konuşmanın büyük bir kısmını gerçekleştirmişti. Öğleden önce o çok az şey söylemişti; ancak, öğleden
sonrasının tamamı boyunca o diğer havarilere sorular yöneltmişti. Petrus Filip’in soruları karşısında
fazlasıyla sinirlenmişti; ancak, diğerleri onun sorgularını iyi kalplilikle cevaplamıştı. Filip özel olarak, İsa eğer
gerçekten mezardan dirilmişse onun bedeninin çarmıhın fiziksel işaretlerini taşıyıp taşımayacağını öğrenmek
istiyordu.
191:0.10 (2038.5)
Matta fazlasıyla kafa karışıklığı içindeydi; o akranlarının konuşmalarını dinlemişti ancak
zamanının büyük bir kısmını gelecekti mali durumları sorunu üzerine olan derin düşünceyle geçirmişti.
İsa’nın varsayımsal yeniden dirilişinden bağımsız olarak, Yudas ayrılmış haldeydi ve Davud kaynakları
törensel olmayan bir biçimde kendilerine aktarmıştı, ve onlar güçlü bir yönetime sahip önderden yoksundu.
En güncel makaleler için: http://www.theuniversalfather.com/tr/toctable1.htm
Ayrıca: http://urantia.info/en/searchengines.html
2
Matta yeniden dirilişe dair onların görüşlerine üzerinde ciddi bir düşüncede bulunmadan önce, hâlihazırda
Üstün’ü yüz yüze görmüştü.
191:0.11 (2038.6)
Alpheus ikizleri bu ciddi konuşmalara çok az bir biçimde katılmıştı; onlar olağan hizmetleri
fazlasıyla meşgul haldelerdi. Onlardan biri, Filip tarafından yöneltilmiş olan bir soruya karşılık halinde, her
ikisinin de sahip olduğu tutumu ifade etmişti: “Sizler yeniden dirilişe dair birçok şeyi anlamıyoruz, ancak
annemiz Üstün ile konuştu ve bizler ona inanıyoruz.”
191:0.12 (2038.7)
Tomas, kendisine zarar verici umutsuzluğun tipik dönemlerinden bir tanesi içindeydi. O günün
belirli bir kısmını uyuyarak geçirmiş olup, zamanının geri kalanı boyunca tepeler üzerinde yürümüştü. O
akran havarilerine katılmanın derin arzusunu duymuştu ancak kendisiyle birlikte kalma arzusu daha
güçlüydü.
191:0.13 (2038.8)
Üstün birçok nedenden dolayı havarilere olan ilk morontia görünüşünü ertelemişti. İlk olarak, o,
havarilerin kendi başlarına olan yeteri kadar vakte sahip olmalarını istemişti; onun yeniden dirilişini
duyduktan sonra beden içinde hala kendileri ile beraber bulunurken ölümü ve yeniden dirilişine dair onlara
söylemiş olduğu şeyler üzerinde iyice düşünmelerini. Üstün, kendisini hep birlikte onlara dışa vurmadan önce
Petrus’un kendi tuhaf sıkıntılarıyla yüzleşmesini istemişti. İkinci olarak o, Tomas’ın onun ilk görünüşü
vaktinde havarilerle birlikte olmasını arzulamıştı. Yahya Markus Tomas’ı, yaklaşık saat on birde bu etkiyi
sağlayan bir biçimde bu erken Cuma sabahı Bethpage’deki Şimon’un evinde bulmuştu. Bu gün içinde, eğer
Nathanyel veya diğer havarilerin herhangi ikisi kendisine gitmiş olsaydı her an içinde Tomas geri dönerdi. O
gerçekten de geri dönmeyi istemişti; ancak, bir önceki akşam öyle ayrılmış olarak o kendi rızasıyla çok yakın
bir süre içinde geri dönmeyecek kadar gururluydu. Bir sonraki gün o kadar hayal kırıklığı içindeydi ki, geri
dönmek için nihai bir biçimde aklını değiştirmesi için neredeyse bir hafta gerekmişti. Havariler kendisi için
beklemişti; ve o, kardeşlerinin kendisini aramasını ve onun kendilerine geri dönmesini istemelerini
beklemişti. Tomas böylece, karanlık düştüğünde ve Petrus ve Yahya Bethpage’ye uğrayıp kendisini yanlarında
getirine kadarki bir sonraki Cumartesi akşamına kadar birlikteliklerinden bu şekilde ayrı kalmaya devam
etmişti. Ve, bu, İsa ilk kez onlara görünene kadar Celile’ye derhal gitmeme nedenlerinden bir tanesiydi; onlar
Tomas olmadan gitmeyeceklerdi.
1. Petrus’a Görünüş
191:1.1 (2039.1)
İsa Şimon Petrus’a Markus evinin bahçesinde göründüğünde vakit bu Pazar akşamının sekiz
buçuk sularıydı. Bu onun sekizinci morontia dışavurumuydu. Petrus, Üstün’ü reddedişinden beri ağır bir
suçluluk ağırlığında yaşamıştı. Bütün bir Cumartesi ve bu Pazar o, muhtemel bir biçimde kendisinin artık bir
havari olmadığı korkusuyla savaşmıştı. O Yudas’ın nihai sonunu ürpertiyle hatırlamış ve kendisinin de
Üstünü’ne ihanet etmiş olduğunu bile düşünmüştü. Tüm bu öğleden sonra boyunca o, eğer o gerçekten de
ölüden dirilecek olursa İsa’nın kendilerine görünmelerini engelleyen şeyin havariler ile olan mevcudiyeti
En güncel makaleler için: http://www.theuniversalfather.com/tr/toctable1.htm
Ayrıca: http://urantia.info/en/searchengines.html
3
olabileceğini düşünmüştü. Tam da böyle bir düşünüşte ve bu türden bir ruh halinde, umutsuzluğa kapılmış
olan havari çiçekler ve çalılar arasında yürürken İsa Petrus’a görünmüştü.
191:1.2 (2039.2)
Petrus, Annas’ın avlusunda geçerken Üstün’ün sevgi dolu bakışını düşündüğünde, ve o aklında
derince, boş kabirden gelen kadınların o sabah erken vakitlerde kendisine “Gidin havarilerime söyleyin — ve
Petrus’a” dediği iletiyi düşündüğünde — ve bu bağışlama işaretlerini irdelerken, onun inancı kuşkularını
yenmeye başladı; ve o, yumruklarını sıkan bir biçimde kendisini toplayıp, şunu güçlüce haykırdı: “Ben onun
ölümden dirilmiş olduğuna inanıyorum; gidip kardeşlerime söyleyeceğim.” Ve, o bunu söylediğinde, şöyle
konuşan bir biçimde, benzer hallerde kendisiyle konuşmuş bulunan bir adam onun önünde aniden belirdi:
“Petrus, düşmanlar sana sahip olmayı arzuladı ama be seni bırakmayacağım. Kalbinden beni bırakmamış
olduğunu bilmekteydim; bu nedenle sen sormadan önce bile seni affetmiştim; ancak şimdi sen kendin ve anın
sorunları hakkında düşünmeye son verip, karanlıkta oturanlara müjdenin iyi haberlerini taşımaya
hazırlanmalısın. Artık, krallıktan neyi elde edebileceğinle ilgilenmemeli, ciddi düzeyde ruhsal açlık içinde
yaşayanlara neyi verebilecek oluşunu düşünmelisin. Kendini, Şimon, yeni bir günün savaşı için hazırla, ruhsal
karanlıkla olan mücadele ile ve insanların doğa akıllarının içerdiği kötülük dolu kuşkularla.”
191:1.3 (2039.3)
Petrus ve morontia İsa neredeyse beş dakika boyunca bahçe boyunca yürümüş olup, geçmişin,
şimdi zamanın ve geleceğin şeyleri üzerine konuşmuştu. Bunun ardından Üstün onun bakışlarından, şunu
söyleyen bir biçimde, kaybolmuştu: “Elveda, Petrus, kardeşlerinle birlikte seni görene kadar.”
191:1.4 (2039.4)
Bir anlığına Petrus, dirilmiş Üstün ile konuşmuş ve onun hala krallığın bir elçisi oluşundan emin
olabileceğinin farkındalığının etkisi altına girmişti. O daha yeni, güçlü bir biçimde, yüceltilmiş Üstün’ün
kendisinden müjdeyi duyurmaya devam etmesini isteyişini duymuştu. Ve, tüm bunların hepsi kalbinde pınar
olup taşarken, üst odaya koşup nefes nefese olan heyecan içinde duyurarak akran havarilerinin
mevcudiyetine yetişmişti: “Üstün’ü gördüm; o bahçedeydi. Ben onunla konuştum, ve o beni bağışlamış.”
191:1.5 (2040.1)
Petrus’un İsa’yı bahçede görüşüne dair duyurusu akran havarileri üzerinde derin bir etkide
bulundu; ve, onlar neredeyse tamamen, Andreas kalkıp onları kardeşlerinin bildirisi karşısında fazlasıyla
etkilenmemelerine dair uyarıda bulunduğunda kuşkularını teslim etmeye hazırlardı. Her ne kadar Andreas
doğrudan bir biçimde, Petrus’un Üstün’ü su içinde yürür bir halde kendilerine doğru yürür biçimde görmüş
oluşuna dair Celile Denizi üzerindeki geceye dair rüyaya doğrudan bir biçimde atıfta bulunmasa da, o, aklında
bu olayın oluşuna dair orada bulunan herkese yeteri kadar işarette bulunan şeyi söylemişti. Şimon Petrus
ağabeyinin olumsuz imalarından fazlasıyla alınmış olup, doğrudan bir biçimde keskin sessizliğe düşmüştü.
İkizler Petrus için fazlasıyla üzüntü duymuştu ve onların ikisi de anlayışlarını belirtmek için ona gidip,
kendilerinin ona inandığını ve annelerinin de Üstün’ü görmüş olduğunu tekrar ifade etmişlerdi.
2. Havarilere olan İlk Görünüş
191:2.1 (2040.2)
O akşam dokuzdan kısa bir süre sonra, Kleopas ve Yakup’un ayrılışından sonra, Alpheus ikizleri
Petrus’u teselli ederken ve Nathanyel Andreas’a karşı gelirken, ve on havari tutuklanma korkusuyla kapıların
En güncel makaleler için: http://www.theuniversalfather.com/tr/toctable1.htm
Ayrıca: http://urantia.info/en/searchengines.html
4
tümü kilitli halde üst odada bir aradayken, morontia hali içinde Üstün, şunu söyleyen bir biçimde, aniden
aralarında ortaya çıkmıştı: “Huzur üzerinize olsun. Tıpkı bir ruhaniyet görmüşsünüz gibi ortaya çıktığımda
neden de bu kadar korkuya kapıldınız? Ben, beden içinde sizlerle mevcut bulunurken sizlere bunlardan
bahsetmedim mi? Baş din-adamlarının ve yöneticilerin beni öldürmek için yakalayacaklarını söylemedim mi;
içlerinden bir tanesinin bana ihanet edeceğinden, ve üçüncü gün benim dirileceğimden? Kadınların, Kleopas’
ve Yakup’un ve hatta Petrus’un bildirilerine dair tüm bu kuşkularınızın ve tüm bu tartışmanın nedeni nedir?
Benim sözlerime inanmak için söylediklerimden daha ne kadar fazla şüphe etmeniz gerekiyor? Ve, şimdi
sizler beni gerçekte görerek, bana inanacak mısınız? Şimdi bile içlerinizden bir tanesi yok halde. Sizler bir kez
daha bir araya geldiğinizde ve hepiniz kesin bir biçimde İnsan Evladı’nın mezardan yükselmiş olduğunu
bilene kadar doğrudan Celile’ye gidin. Tanrı’ya inanın; birbirlerinize inanın; ve, böylece sizler cennetin
krallığının yeni hizmetine gireceksiniz. Ben, sizler Celile’ye gitmek için hazır hale gelene kadar Kudüs’te vakit
geçireceğim. Huzurumu sizlere bırakıyorum.”
191:2.2 (2040.3)
Morontia İsa kendilerine konuştuğunda, bir içinde onların görüşlerinden kayboldu. Ve, onların
tümü, Tanrı’yı yücelten ve şimdi görünmeyen Üstünlerini saygıyla anan bir biçimde, yüzlerine
kapaklanmışlardı. Bu Üstün’ün dokuzuncu morontia görünüşüydü.
3. Morontia Yaratılmışlarıyla
191:3.1 (2040.4)
Bir sonraki gün, Pazar günü, bütünüyle, bu zaman zarfında Urantia üzerinde bulunan morontia
yaratılmışlarıyla harcanmıştı. Üstün’ün morontia geçiş deneyiminin katılımcıları olarak, Satania’nın yedi
malikâne dünyasına ait çeşitli düzeylerdeki geçiş fanileri ile birlikte, bir milyondan fazla morontia yöneticisi
ve birlikteliği Urantia’ya gelmişti. Morontia İsa kırk günlük bir süre boyunca bu muhteşem uslarla
konaklamıştı. O bu kişilere eğitimde bulunup, morontia yöneticilerinden, morontia âlemleri sistemi boyunca
ilerlerken Satania’nın yerleşik dünyalarının fanileri tarafından kat edilmekte olan morontia geçişi yaşamını
öğrenmişti.
191:3.2 (2041.1)
Bu Pazartesi gece yarısı suları Üstün’ün morontia hali morontia ilerleyişinin ikinci aşamasına
uyarlanmıştı. Onun yeryüzü üzerindeki fani evlatlara olan bir sonraki görünüşü, ikinci düzey bir morontia
varlığıydı. Üstün morontia süreci boyunca ilerlerken, teknik olarak morontia uslarının ve onların
dönüştürücü birlikteliklerinin Üstün’ü fani ve maddi gözler için resmedici hale getirişi gittikçe zor hale
gelmişti.
191:3.3 (2041.2)
İsa, morontianın üçüncü düzeyine 14 Nisan Cuma günü geçişte bulunmuştu; dördüncü düzeye
17’si Pazartesi günü; beşinci düzeye 22’si Cumartesi günü; altıncı düzeye 27’si Perşembe günü; yedinci
düzeye Mayıs ayının 2’si Salı günü; Jerusem vatandaşlığına 7’si Pazar günü kabul edilmiş olup Edentia’nın En
Yüksek Unsurları’nın bütünlüğüne 14’ü Pazar günü girmişti.
En güncel makaleler için: http://www.theuniversalfather.com/tr/toctable1.htm
Ayrıca: http://urantia.info/en/searchengines.html
5
191:3.4 (2041.3)
Bu şekilde Nebadon’un Mikâil’i, takımyıldızının yönetim merkezi üzerindeki konukluğundan aşkın
evrenin ana merkezi hizmetine kadar ve bunun aracılığıyla zaman ve mekâna ait yükseliş fanilerinin bütüncül
yaşamını, önceki bahşedilişleri ile ilişkili olarak, hâlihazırda deneyimlemiş olduğu için evren deneyim
hizmetini tamamlamıştı. Ve, tam da bu morontia deneyimleri vasıtasıyla Nebadon’un Yaratan Evladı yedinci
ve nihai evren bahşedilişini bitirmiş olup, onu yeterli bir biçimde sonlandırmıştı.
4. Onuncu Görünüş (Philadelphia’da)
191:4.1 (2041.4)
İsa’nın fani tanıyışına olan onuncu morontia dışavurumu, onun kendisini Abner ve Lazarus’a ve
yetmişli öğreti-yayıcı birliğin ellisinden fazlasını içeren bir biçimde onların yüz elli kişilik bir birlikteliğine
göstermiş olduğu yer olan Philadelphia’da Nisan’ın 11’i Salı günü saat sekizden kısa bir süre sonra
gerçekleşmişti. Bu görünüş, Abner tarafından İsa’nın çarmığa gerilişini ve Davud’un ulağı tarafından
getirilmiş olan yeniden dirilişin yeni raporunu görüşmek için Abner tarafından çağrılmış sinagog içindeki özel
bir buluşmanın açılışından hemen sonra ortaya çıkmıştı. Yeniden diriltilmiş olan Lazarus bu aşamada
inananların bu topluluğunun bir üyesi olduğu için, İsa’nın ölümden dirilmiş oluşuna dair bildiriye onların
inanması zor bir şey değildi.
191:4.2 (2041.5)
Sinagogdaki buluşma, kürsüde yan yana durmakta olan Abner ve Lazarus tarafından açılırken,
dinleyici inananların tamamı Üstün’ün içinde bulunduğu halin anında ortaya çıkışını görmüştü. O, ikisinin de
kendisini görmemiş olduğu Abner ve Lazarus arasında ortaya göründüğü yerden ileri adım atmış olup,
kafileyi selamlayan bir biçimde şunu söyledi:
191:4.3 (2041.6)
“Huzur üzerinize olsun. Hepiniz cennet içinde tek bir Baba’nın bulunduğunu biliyorsunuz; ve,
orada krallığın tek bir müjdesi olduğunu — inançla insanların almış olduğu ebedi yaşamın hediyesine dair iyi
haberleri. Müjdeye olan sadakatiniz içinde neşenizi sürdürürken, gerçekliğin Babası’na kalpleriniz içinde
kardeşleriniz için yeni ve daha büyük bir derin sevgiyi serpmesi için dua edin. Sizler insanların tümünü benim
sizleri derinden sevmiş olduğum gibi seveceksiniz; sizler insanların tümüne beni sizlere hizmet ettiğim gibi
hizmet edeceksiniz. İster Musevi ister gentileli, ister Yunanlı ister Romalı, ister Farslı isterse de Etiyopyalı
olsun, iyi haberlerin duyuruşuna adanmış olan kardeşlerinizin tamamı ile anlayış dolu duygudaşlık ve
kardeşsel şefkatle birliktelik içine gireceksiniz. Yahya krallığı öncül bir biçimde duyurmuştu; sizler müjdeyi
büyük bir güçle duyurdunuz; Yunanlılar hâlihazırda iyi haberleri öğretmektedir; ve, ben yakın bir zaman
içinde, ruhsal karanlık içinde bulunan akranlarının aydınlanmasına yaşamlarını oldukça fedakâr bir biçimde
adayan bu kardeşlerimin tamamının ruhlarına Gerçekliğin Ruhaniyetini göndereceğim. Sizlerin tümü ışığın
çocuklarısınız; bu nedenle, fani kuşkunun ve insani hoşgörüsüzlüğün yanlış anlayıcı engellerine düşmeyiniz.
Eğer siz, inancın şükranıyla inanmayanları derinden seven bir biçimde soylu hale gelmişseniz, inancın
uzaklara yayılan ailesindeki akran inananları da eşit bir biçimde derinden sevmeyesiniz? Hatırlayın, sizler
birbirlerinizi derinden severken, insanların tümü sizlerin benim takipçilerim olduğunuzu bilecek.
En güncel makaleler için: http://www.theuniversalfather.com/tr/toctable1.htm
Ayrıca: http://urantia.info/en/searchengines.html
6
“Öyleyse, gidin, ulusların ve ırkların tümüne Tanrı’nın babalığının ve insanların kardeşliğinin bu
191:4.4 (2042.1)
müjdesini duyuran bir biçimde dünyaya çıkın; ve, insanlığın farklı ırklarına ve kabilelerine iyi haberleri
sunarken tercih ettiğiniz yöntemlerde her zaman bilge olun. Sizler hiçbir kısıtlama olmadan krallığın bu
müjdesini aldınız, ve sizler ulusların tümüne iyi haberleri hiçbir kısıtlama olmadan vereceksiniz. Kötülüğün
karşı duyuşundan korkmayın zira ben her zaman sizinleyim, çağların sonuna kadar. Ve, huzurumu ben sizlere
bırakıyorum.”
O “Huzurumu ben sizlere bırakıyorum” dediğinde, onların görüşünden kaybolmuştu. Bir seferde
191:4.5 (2042.2)
beş yüz inanandan fazlasının görmüş olduğu Celile’deki görünüşlerinin bir tanesi haricinde, Philadelphia’daki
bu topluluk kendisini tek bir seferde görmüş olan en yüksek sayıdaki fani topluluğunu oluşturmuştu.
191:4.6 (2042.3)
Bir sonraki sabah erken saatlerde, Tomas’ın duygusal iyileşmesini bekler halde havariler Kudüs’te
vakit geçirirken, Philadelphia’daki bu inananlar Nasıralı İsa’nın ölümden dirilmiş olduğunu duyurmak için
yola çıkmışlardı.
191:4.7 (2042.4)
Çarşamba olarak bir sonraki gün, morontia birlikteliklerinden meydana gelen topluluğunda
aralıksız bir gün geçirmişti; ve, o, öğleden sonrasının ortalarında Norlatiadek takımyıldızı boyunca yerleşik
âlemlerin her bir yerel sistemine ait malikâne dünyasından gelen ziyaretçi morontia heyet üyelerini
ağırlamıştı. Ve, onların tümü, evren uslarına ait kendi düzeylerinden biri olarak Yaratanlarını bilmeden büyük
keyif duymuşlardı.
5. Havarilere olan İkinci Görünüş
191:5.1 (2042.5)
Tomas, Zeytin Dağı etrafındaki tepelerde yalnız bir haftayı tek başına geçirmişti. Bu zaman
zarfında o yalnızca Şimon’un ve Yahya Markus’un evindekileri görmüştü. İki havari onu bulup Markus
evindeki buluşmalarına yanlarında beraber götürdüklerinde, Nisan’ın 15’i Cumartesi günü saat dokuz
sularıydı. Bir sonraki gün Tomas Üstün’ün çeşitli görünüşlerine dair hikâyelerin aktarılışını dinlemişti; ancak,
o kederli bir biçimde inanmayı reddetmişti. O, Petrus’un onları Üstün’ü görmelerine dair düşünmeye ittiğini
savunmuştu. Nathanyel onu ikna etmeye çalışmıştı ancak bu sonucu değiştirmemişti. Orada onun alışıldık
kuşkuculuğu ile ilişkili olan duygusal bir inatçılık bulunmaktaydı; ve, onun kendilerinden kaçmış oluşuyla
bütünleşmiş bu akıl hali istemeden ve olumsuz bir biçimde Tomas’ın kendisinin bile bütünüyle anlamamış
olduğu bir tecrit tutumu yaratmıştı. O arkadaşlarından ayrılmıştı, kendi yoluna gitmişti, ve bu aşamada,
kendisi onlar arasında olsa da, bilinçdışı biçimde bir anlaşmama tutumunu üstlenme eğilimine sahipti. O
teslim olmada yavaştı, geri adım atmadan hoşlanmıyordu. Amaçlamamış olsa da o gerçekten de kendisine
gösterilmiş olan ilgiden keyif almıştı; o, akranlarının kendisini ikna etmeye ve döndürmeye dair tüm
çabalarından bilinçdışı bir biçimde tatmin elde etmişti. O kendilerini bütün bir hafta özlemişti, ve onların
kararlı ilgilerinden dikkate değer bir keyif elde etmişti.
En güncel makaleler için: http://www.theuniversalfather.com/tr/toctable1.htm
Ayrıca: http://urantia.info/en/searchengines.html
7
191:5.2 (2042.6)
Onlar akşam yemeklerini altıdan biraz sonra yemekte olup, Tomas’ın bir yanında Petrus ve diğer
yanında Nathanyel’in oturduğu bir biçimde kuşku duymakta olan havari şunu söyledi: “Üstün’ü kendi öz
gözlerimle görmeden onun tırnak izlerine parmağımı dokundurmadan inanmayacağım.” Onlar böyle akşam
yemeğinde otururken, ve kapılar kesin bir biçimde kapalı ve kilitliyken morontia Üstün’ü aniden masa oyuğu
içinde belirmiş olup, doğrudan bir biçimde Tomas’ın önünde duran bir biçimde şunu söylemişti:
191:5.3 (2043.1)
“Huzur üzerinize olsun. Bir bütün hafta bekledim ki, sizler hep birlikteyken dünyanın tamamına
gitme ve krallığın bu müjdesini duyurma görevini bir kez daha duyabileceğiniz bir biçimde görünebileyim.
Tekrar sizlere söylüyorum: Baba’nın beni dünyaya göndermiş olduğu gibi, ben sizleri gönderiyorum. Babayı
açığa çıkarmış olduğum gibi, sizler kutsal derin sevgiyi açığa çıkaracaksınız, yalnızca sözlerle değil günlük
yaşamınız içinde. Ben sizi gönderiyorum, yalnızca insanların ruhlarını derinden sevmek için değil, insanları
derinden sevmek için. Sizler yalnızca cennetin neşelerini duyurmayacaksınız, aynı zamanda günlük
deneyimleriniz içinde kutsal yaşamın bu ruhaniyet gerçekliklerini göstereceksiniz; çünkü sizler hâlihazırda,
inan vasıtasıyla gelen, Tanrı’nın hediyesi, ebedi yaşama sahipsiniz. Sizler inanca sahip olduğunuz zaman,
Gerçekliğin Ruhaniyeti olarak gökten güç geldiği zaman, kapalı kapılar ardında ışığınızı saklamayacaksınız;
sizler insanlığın tümüne Tanrı’nın derin sevgisini ve merhametini bilinir kılacaksınız. Korku vasıtasıyla sizler
bu aşamada hoşnut olmayan bir deneyimin gerçeklerinden kaçmaktasınız; ancak, Gerçekliğin Ruhaniyeti ile
vaftiz edildiğiniz zaman, Tanrı’nın krallığı içindeki ebedi yaşamın iyi haberlerini duyurmanın yeni
deneyimleriyle buluşmak için cesur ve neşe içinde yola çıkacaksınız. Sizler, gelenekselliğin yönetim yetkisine
sahip olan sahte güvenden yaşayan deneyimin yüce gerçeklikleri içinde gerçeklerin, gerçekliğin ve inancın
yönetim yetkisine ait yeni düzene geçiş sarsıntısını atlatırken kısa bir süreliğine burada ve Celile’de vakit
geçirebilirsiniz. Dünyaya olan göreviniz, benim sizler aranızda Tanrı’yı açığa çıkaran bir hayatı yaşamış
olmamın gerçeği üzerine kuruludur; sizler ve tüm diğer insanların Tanrı’nın evlatları oluşu gerçekliği üzerine;
ve, sizlerin insanlar arasında yaşayacağınız hayat bunlardan meydana gelecektir — tıpkı sizleri derinden
sevmiş ve sizlere hizmet etmiş olduğum gibi insanları derinden sevmenin ve onlara hizmet etmenin mevcut
ve yaşayan deneyiminden. İnancın dünyaya sizlerin sahip olduğu ışığı açığa çıkarmasına izin verin;
gerçekliğin açığa çıkarışının gelenekle gözleri görmez hale gelmiş olanların gözlerini açmasına izin verin;
sevgi dolu hizmetinizin amaçlanan bir biçimde bilgisizlikten doğan önyargıyı yok etmesine izin verin. Bu
şekilde anlayışlı duygudaşlık ve fedakâr adanmışlıkla akran insanlarınıza yaklaşırken, onları Baba’nın derin
sevgisine ait kurtarıcı bir bilgiye yönlendireceksiniz. Museviler iyiliği yüceltti; Yunanlılar güzelliği baş tacı
etti; Hintliler adanmışlığı duyurdu; uzaktaki çileciler derin saygıyla yapılan ibadeti öğretti; Romalılar sadakati
istedi; ancak, ben takipçilerimden yaşamı istiyorum, hatta beden içindeki kardeşleriniz için sevgi dolu
hizmetten oluşan bir yaşamı.”
191:5.4 (2043.2)
Üstün bu şekilde konuştuğunda, Tomas’ın yüzüne bakışlarını indirip, şunu söyledi: “Ve, sen,
Tomas, beni görmeden ve parmağını ellerimin tırnaklarındaki izlere dokunmadan bana inanmayacağını
söylemiş olan sen, şimdi bana bak ve sözlerimi dinle; ve, her ne kadar sen ellerimde hiçbir tırnak izlerini
görmeyecek olsan da, zira ben bu dünyadan ayrıldığınızda sizlerin de dirileceğiniz haldeyim, kardeşlerine ne
söyleyeceksin? Gerçekliği onaylayacaksın, zira sen kalbinde hâlihazır bir biçimde, inanmayışını o kadar
En güncel makaleler için: http://www.theuniversalfather.com/tr/toctable1.htm
Ayrıca: http://urantia.info/en/searchengines.html
8
kararlı bir biçimde belirttiğin an bile inanmaya başlamıştın. Senin kuşkuların, Tomas, tam da çökmeye
başladığı anda kendilerini olabilecek en inatçı bir biçimde açığa çıkarıyor. Tomas, ben senden inançsızlığı
değil inanmanı istiyorum — ve ben senin inanacağını biliyorum, hem de bütün bir kalple.”
191:5.5 (2043.3)
Tomas bu sözleri duyduğunda, Morontia Üstün’ü önünde dizlerine kapanıp, şunu haykırdı: “Ben
inanıyorum! Benim Koruyucum ve Üstünüm!” Bunun ardından İsa Tomas’a: “Sen bana inana geldin, Tomas,
çünkü sen gerçekten beni gördün ve duydun. Gelecek çağlar boyunca kutsanmış olanlar, her ne kadar beni
bedenin gözleriyle görüp, fani kulaklar ile duymayacak olsalar da bana inanacak kişilerdir.”
191:5.6 (2043.4)
Ve, bunun ardından, Üstün’ün içinde bulunduğu hal basanın başına yakın bir yere hareket edip,
şunu söyleyen bir biçimde, hepsine hitap etti: “Şimdi hepiniz, yakın bir süre içinde size görüneceğim yer olan
Celile’ye gidin.” O bunu söyledikten sonra, gözlerinden kayboldu.
191:5.7 (2044.1)
On bir havari bu aşamada İsa’nın ölümden dirilmiş oluşuna bütünüyle kani olmuştu; ve, ertesi
sabah oldukça erken saatlerde, günün ağarmasından önce, Celile için yola çıktılar.
6. İskenderiye Görünüşü
191:6.1 (2044.2)
On bir havari Celile yolu üzerindeyken, yolculukları sona yaklaşan bir noktada, Nisan’ın 18’i Salı
akşamı, saat sekiz buçuk sularında, İsa Rodan ve seksen kişiden oluşan bir inananlar topluluğuna
İskenderiye’de göründü. Bu Üstün’ün morontia halinde gerçekleştirmiş olduğu on ikinci görünüştü. İsa bu
Yunanlılara ve Musevilere çarmıha dair Davud’un ulağının getirmiş olduğu bildiri sonrası görünmüştü.
Kudüs*İskenderiye hattı ulaklarının beşincisi olarak bu ulak İskenderiye’ye bu öğleden sonrasının geç bir
vaktinde ulaşmış olup, Rodan’a iletisini ulaştırdığında, ulağın kendisinden bu acı haberi almak için
inananların bir araya toplanılmasına karar verilmişti. Yaklaşık olarak saat sekizde, Busirisli Nathan ismindeki
ulak bu topluluk önüne gelmiş olup, onlara önceki ulak tarafından kendisine söylenmiş olan her şeyi detaylı
bir biçimde anlattı. Nathan dokunaklı anlatışını şu sözlerle sonlandırdı: “Ancak, bu haberi bizlere göndermiş
olan Davud, Üstün’ün ölümünü ön gördüğünde tekrar dirileceğini duyurmuş olduğunu bildirmektedir.” Tam
da Nathan bunu söylerken, morontialı Üstün orada herkesin bütünüyle görebileceği bir biçimde ortaya çıktı.
Ve, Nathan oturduğunda, İsa şunu söyledi:
191:6.2 (2044.3)
“Huzur üzerinize olsun. Babamın kurmak için beni dünyaya göndermiş olduğu şey bir ırka, ulusa
veya öğretmenlerden veya duyuruculardan oluşan özel bir topluluğa ait değildir. Krallığın bu müjdesi
Musevilere ve gentilelilere, zengine ve fakire, özgüre ve tutsağa, erkeğe ve kadına, ve hatta küçük çocuklara
bile aittir. Ve, sizlerin tümü, beden içinde yaşadığınız yaşamlarla derin sevgi ve gerçekliğin bu müjdesini
duyuracaksınız. Sizler, tıpkı benim sizleri derinden sevmiş oluğum gibi birbirinizi yeni ve şaşkınlığa çevirici
bir şefkat ile derinden seveceksiniz. Sizler, tıpkı benim sizlere hizmet vermiş olduğum gibi, insanlığa yeni ve
muhteşem bir adanmışlıkla hizmet edeceksiniz. Ve, insanlar sizlerin onları bu şekilde derinden sevdiğinizi
gördüğünde, ve onlar sizlerin ne kadar da büyük bir tutku ile onlara hizmet ettiğinize şahit olduklarında
En güncel makaleler için: http://www.theuniversalfather.com/tr/toctable1.htm
Ayrıca: http://urantia.info/en/searchengines.html
9
sizlerin cennetin krallığına ait inanç akranları hale geldiğinizi anlayacak ve ebedi kurtuluşu bulmak için
sizlerin yaşamlarınızda gördüğü Gerçekliğin Ruhaniyeti’ni takip edecek.
191:6.3 (2044.4)
“Tıpkı Baba’nın beni bu dünyaya göndermiş olduğu gibi, şimdi ben sizi gönderiyorum. Hepiniz,
karanlıkta oturmakta olanlara iyi haberleri taşımak için çağrılmış haldesiniz. Krallığın bu müjdesi ona
inanların tümüne aittir; o yalnızca, sadece din-adamı olanların gözetimine bırakılmayacaktır. Yakın bir süre
içinde Gerçekliğin Ruhaniyeti sizlere gelecek ve o sizleri tüm gerçekliğe yönlendirecektir. Bu nedenle bu
müjdeyi duyuran bir biçimde tüm dünyaya gidin, ve İo ben her zaman seninleyim, çağların sonuna bile
kadar.”
191:6.4 (2044.5)
Üstün bu şekilde konuştuğunda, onların görüşünden kayboldu. Bu gecenin tamamı boyunca bu
inananlar krallık inananları olarak deneyimlerini anlatan ve Rodan ve birlikteliklerinin birçok sözlerini
dinleyen bir biçimde burada beraberce kalmaya devam ettiler. Ve, onların tümü İsa’nın ölümden dirilmiş
olduğuna inanmıştı. Bu yaşanmışlığın ikinci gününde buraya yeniden dirilişin haberini getirmek için ulaşmış
olan Davud’un, onlar kendisinin haberine şöyle cevap verdiğinde yaşadığı şaşkınlığı hayal edin: “Evet,
biliyoruz, zira bizler onu gördük. O bizlere önceki gün göründü.”
En güncel makaleler için: http://www.theuniversalfather.com/tr/toctable1.htm
Ayrıca: http://urantia.info/en/searchengines.html
10
Download