YYaaaflflflflaaammm››› yyaaarrraaatttaaannn

advertisement
SERXWEBÛN
62
Ocak 2009
“Kimsenin Namusu De¤iliz Namusumuz Özgürlü¤ümüzdür”
Y a fl a m › y a r a t a n k a d › n l a r ö l ü m e
sunulmaktan kurtulam›yor
●
“Kürtler duygusal ve hisli, incelikli ruhu olan bir halkt›r. Bu ruhun cinnet geçirip genç yaflamlara cinayeti
dayatmas› asla mümkün de¤ildir. Toplumsal olarak art›k bu konuda kendimizle yüzleflmeli ve içimizdeki
bu kanserleflen yan›n bize ait olmayan bir toplumsal genle ba¤lant›l› oldu¤unu kabul etmeliyiz.
Köklerimize inip bakarsak kad›na dayat›lan ve Kürtlere de bir biçimde derinli¤ine benimsetilmifl olan
namus anlay›fl›n›n bizimle alakas› olmad›¤›n› görürüz. E¤er bir kad›n›n recmedilme görüntülerini
izlemiflseniz bu yabanc›laflmay› görmüflsünüzdür, öfke duymuflsunuzdur”
●
‹nsanl›¤›n büyük bir kesiminin çok
yönlü fliddete maruz kald›¤› bir ça¤›n
çocuklar›y›z. Bu fliddet ça¤›n›n tan›klar›y›z, san›klar›y›z, kurbanlar›y›z. Bu
yüzden de yaflam›n her alan› her an büyük bir direnifl ve mücadele içermek zorunda. Yaflam›n ve insan›n sahip oldu¤u avantajlar dünyay› güzellefltirebilecek zenginlikte olmas›na ra¤men dünyan›n birçok alan›nda bu fliddet gerçekli¤i yaflam› çirkinlefltiriyor. Ve insanlar
onurlar›yla, hayalleriyle, de¤erleriyle
karfl› karfl›ya kal›yor. Böylesi bir dünya
gerçe¤inde kad›nlar, bu bask›ya en çok
maruz kal›p savunmas›z b›rak›l›yor.
Sistemin en kolay yuttu¤u lokma haline getiriliyor. Kad›nlar; yaflam› yaratanlar olarak, bugün ölüme en çok sunulan kurbanlar olmaktan kurtulam›yorlar. Sadece özgürlük ve bar›fl ad›na
ABD’nin müdahale etti¤i Irak’ta kaybedilen, öldürülen kad›nlar›n say›s› binlerle ifade ediliyor ve Uluslararas› K›z›l
Haç taraf›ndan aç›klanan raporlara göre, kad›nlar›n sokaktaki cesetlerinin
kald›r›lmas› ça¤r›lar› duymazl›ktan geliniyor. Öldürülen binlerce kad›n, binlerce isimsiz öykü demek. Binlerce öksüz kalm›fl çocuk demek. Binlerce y›l
sürdürülen fliddet sarmal›n›n kanla,
kad›n cesetleriyle sürdürülmesi demek.
Ve milyonlarca kad›na y›lg›nl›k, teslimiyet, gönüllü kölelik, korku, sömürülmeye raz› olma afl›s› demek. Bu korkunç olsa da -milyonlarca kez maalesef- gerçek öyküler demektir. Bu öyküler nas›l bir tarih üzerinden yaflan›yor?
Kad›na ait her fley zor
kullan›larak elinden al›nd›
Toplumsal tarihi iyi inceledi¤imizde
karfl›m›za ç›kan gerçek, toplumlar›n
maruz kald›¤› her türlü fliddetin kayna¤›n›n, ç›k›fl›n›n kad›na uygulanan
çok yönlü fliddetle ba¤lant›l› oldu¤udur. Kad›na uygulanan fliddet derinleflip kurumlaflt›kça toplumlara da uygulanm›flt›r. Önder Apo bu gerçe¤i,
‘toplumlar›n kar›laflt›r›lmas›’ ifadesiyle
belirtti. Önder Apo toplumsall›¤a karfl›
gerçeklefltirilen bu komplonun bafllang›c›n› “...felaket böyle bafllam›flt›r.
Cennet, cehennem ayr›m› analitik zekan›n toplumsal hiyerarfli kurmak gücüyle el ele gider. Hiyerarflik toplumda
bir avuç “güçlü erkek” adam toplumun
üstünde kurulup cennetsel yaflam tahayyülüne yol açarken, alttaki toplum
için gittikçe derinleflen, nedeni ve ç›k›fl› anlafl›lmayan cehennemin yolu aç›l›r” sözleriyle belirtti. Bu de¤erlendirmeden de anlayaca¤›m›z gibi, kad›na
ait olan her fley onun elinden zor kullan›larak, fliddetle al›nd›. Yaflam, ekonomi, sanat, kültür, sevgi, do¤urma ve
yaratma yetene¤i, her fleyimiz elimizden fliddetle al›nd›. Zor, bask› kullan›larak çal›nd›. Bu, uzun ve kanl› bir
mücadeleyle oldu. Yenilgi kad›n›n ellerinde kald›¤›nda erke¤in en büyük
kayg›s›, bu yengisini nas›l ve neyle süreklilefltirece¤iydi. Kad›na yönelik kazan›lan bu zaferin yaflat›lmas› için elimizden zorla al›nan her alan›n fliddet-
le sürdürülmesi gerekiyordu. ‘fiiddetle
kazan›lan fliddetle sürdürülmeliydi’
eril zihniyet böyle do¤mufltu.
Yaflam›m›z›n her an›na hükmeden
mevcut ekonomik, sosyal, siyasal sistemin fliddetle yürütülmesinin böyle bir
tarihsel kayna¤› var. Kad›nlar olarak
bunun bafltan fark›nda olmal›y›z. H›rs›z›n ev sahibi karfl›s›nda, yalanc›n›n
do¤ruyu bilen karfl›s›nda, emeksizin
emekçi karfl›s›nda yaflayaca¤› psikoloji
neyse gücü fliddetle ele geçirenlerinki
de böyledir. Ve bu psikoloji sald›rgand›r. Sald›r›s›n›n hedefi de tehlike gördü¤ü kad›nd›r. Bu denli eski ve köklü bir
toplumsal tarihe sahip olan fliddet kültürünün, toplumun tüm kesimleri taraf›ndan tan›nmas› ve bu kültürle mücadele edilmesi; ayn› zamanda topluma
dayat›lan kar›laflt›r›lma, teslimiyet gerçe¤iyle mücadele edilmesi anlam›n› tafl›yor. Ancak bu gerçe¤in fark›na vard›¤›m›zda kad›n katliamlar›n›n a¤›r bir
toplumsal y›k›m›n iflareti oldu¤unu alg›layabiliriz. Kad›na yönelik fliddetin
neden bu denli yo¤un, sürekli ve örgütlü oldu¤u sorusunu kendimize daha
güçlü sorabiliriz. Kad›na yönelik fliddetin, toplumlar›n kanayan ve kanserleflen problemlerinden biri olarak ›srarla
yaflanmas›ndan rahats›zl›k duymay›
ö¤renebiliriz. Bu sorunu, sa¤l›kl› ve özgür bir toplum yaratma amac›n› tafl›yan insanlar olarak sahiplenmeye bafllayabiliriz. Aksi halde bir toplumsal çürümenin d›fla vurumu olarak yaflanan
kad›n katliamlar›n› durduramay›z. So-
Download