T.B.M.M. B:32 13.12.1996 ° : 2 üzere, bilgiişlem teknolojisinin bütün kolaylıklarını ve teknolojideki yeni gelişmeleri kullanma ha­ zırlığını yapmaktadır. Turizmin, belki de, vazgeçilmez, olmazsa olmaz koşullarından bir tanesi de, çevrenin, geçmiş kuşaklardan devraldığımız biçimde, bizden sonra geleceklere devredilmesiyle ilgili korunma çalış­ malarıdır. Ancak, çevrenin korunmasının sağlanması, ne kullanmayı engelleyici birtakım yasaklar­ la ne de sadece iyi bir çevre dileğiyle olmaktadır. Bu amaçla, Turizm Bakanlığı, özellikle kıyılar­ dan başlayarak, deniz kıyılarının ve sularımızın kirlenmesinin engellenmesi açısından, yeni birta­ kım yönetmelik ve teknik düzenlemelerle, başta yatçılık ve katı atıklar olmak üzere, çevre etkisi fazla olan, kullanım dışı kalan birtakım atıkların, altyapı yatırımlarıyla değerlendirilmesi konusun­ da bir çalışma yapmaktadır. ' -• Yine, burada, özellikle ülkemizin dış tanıtımı açısından, Turizm Bakanlığına ayrılan bütçenin yetersiz ve eksik olduğu dile getirildi. Turizm Bakanlığı da bu konudaki eleştirilere katılmaktadır. Gerçekten, geçmişle kıyasladığımızda, 1995 yılında Turizm Bakanlığına ayrılan kaynaklarla -yine aynı parametreleri kullanarak- 1996 yılı içerisinde Turizm Bakanlığı bütçesine ayrılan kaynaklar­ da, reel açıdan -Amerikan Doları cinsinden ifade etmeye çalışıyorum- bir gerileme söz konusudur. Ama, önümüzdeki 1997 yılı içerisinde, daha tutumlu ve denk bütçeyi hedefleyen bir anlayış doğ­ rultusunda, Turizm Bakanlığı, bu mütevazı bütçeyle de kaynakları etkin ve verimli kullanarak, da­ ha farklı, daha dinamik ve daha etkili bir tanıtım yapmayı planlamaktadır. Tanıtım açısından, geçmişte, 19604ı yıllardan günümüze kadar sürdürülegelen anlayışın yeni­ den incelenerek ele alınmasını ve tanıtımın, yeni bir disiplin ve yeni bir anlayışla, bilgiişlem tek­ nolojisinin de desteğiyle, aşağı yukarı, bütünüyle yeni baştan ele alınacağını ve buna bağlı bir ör­ gütlenme yapılacağını da ifade etmek istiyorum. Turizmin gelişmiş olduğu bölgelerde, belki hepimizin övüncü olacak ölçüde, yeni teknoloji ta­ şıyan, yeni kuşak teknolojisi taşıyan konaklama tesislerinin hemen yanı başında, bu konaklama te­ sislerinin kullanımından sonra hem bakımlarını hem de çevre etkilerini en aza indirecek ölçüde alt­ yapı çalışmalarında bir yetersizlik söz konusudur. Bu yetersizliğin, belki, bir dengeli planlama an­ layışından uzaklaşarak, belki de eksik kaynaklan yeterince kullanamayarak ortaya çıktığı bir ger­ çektir. Ancak, ne var ki, ülkede, kalitenin toptan artması, fiyatların daha da yükselmesi ve daha çok harcayan turist amaçlanması gibi öne sürülen tezlerin gerçekleşme şansı ise, öncelikle altyapı yatı­ rımlarına ayrılan kaynakların hem zamanında hem de yeterli ölçülerde kullanılmasından geçmek­ tedir. Bu anlamda, Turizm Bakanlığı, özellikle, çöp ve çevre kirliliğini etkileyen kullanım atıkları­ nın iyi değerlendirilmesi açısından altyapı yatırımlarına önem vermektedir. 1996 yılı, aslında, Akdeniz çanağı içerisinde bize rakip konumda olan ülkelerin, başta Yuna­ nistan olmak üzere, bir önceki yıla oranla kayıpla geçirdikleri bir sezonu içermektedir. Bu bölge­ deki en önemli alıcı ve pazarı belirleyici ülke konumundaki Federal Almanya'nın ekonomik dur­ gunluk yaşaması nedeniyle, biraz evvel söylediğim gibi, Yunanistan başta olmak üzere, Akdeniz bölgesindeki bazı ülkelerin turizmden elde etmiş oldukları gelir ve ülkelere gelen turist sayısında ciddî bir azalma yaşanmış iken, Türkiye, 1996 yılında eğer, aralık ayı içerisinde, günümüze kadar yaşamış olduğumuz gelişmelerde -ki, çok az bir süre kaldı yılın bitimine- önemli bir değişiklik ol­ mazsa, bu yjlı, bir önceki yıla oranla yüzde 11 civarında bir artışla tamamlayacaktır. Bu artış sonu­ cu, temmuz ayının başlarında öngörülen, ülkemize gelen turist sayısının 8,6 milyon kişi ve döviz geliri açısından ise 5,6 milyar dolarlık rakamları, aşağı yukarı, birebir ölçüsünde tutturduğunu da bir gerçek olarak ifade etmek istiyorum. -602 -