8 BİGA DOĞUŞ GAZETESİ Reklamda ve Yayında Etkin Günlük Gazete 19 Ocak 2017 Perşembe Sayı 7844 KALP KRİZİ RİSKİNİ ARTIRAN 6 KADIN HASTALIĞI Kalp hastalıkları toplumda hala 'erkek hastalığı' olarak kabul edilse de, kalp krizi kadınlarda bir numaralı ölüm sebebi. 80'li yıllardan günümüze toplam kalp krizi görülme oranı azalırken, 40-50 yaş arasındaki kadınlarda bu oran giderek arttı yapısının daha farklı olduğunu belirten Dr. Nalan Karadağ; “Kadınlarda damar yapısı daha ince. Damar kireçlenmesi kısa bölgelerde 'ileri darlık' şeklinde değil tüm damar boyunu tutuyor ancak darlık oranı daha az izleniyor. Özetle tıkayıcı darlık oranı erkeklere göre daha az görülüyor. Bununla birlikte, kadınlarda sıklıkla kalp damarlarında damar kireçlenmesi sonucu tıkanma yerine spazm veya yırtılma kökenli kalp krizi de gelişebiliyor” diyor. Kadınlarda kalp krizi riskini artıran hastalıklara dikkat! Kalp hastalığı riskleri, genel olarak kadınlar ve erkeklerde benzer olmakla birlikte, bazı risk faktörleri sadece kadınları etkiliyor. Özellikle bazın kadın hastalıkları kadınlarda kalp krizi riskini artırmada önemli bir rol oynuyor. Dr. Nalan Karadağ bu hastalıkları şöyle sıralıyor: Öyle ki; erkeklerde kalp krizi sonrası ölüm oranı yüzde 36 iken, kadınlarda yüzde 47 seviyelerinde. Ülkemizin kadınlarda kalp krizi nedeniyle ölüm oranı açısından Avrupa birincisi olduğunun altını çizen Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Nalan Karadağ; “Kadınlar kalp yetersizliği ve inme açısından da erkeklere göre daha riskli durumda. Bunun birinci nedeni kadınların fizyolojik farklılıkları; ikinci en önemli neden ise hamilelik diyabeti, menopoz, meme kanseri gibi bazı kadın hastalıklarının kalp krizi riskini artırması” diyor. Özellikle 40-50 yaş arasındaki kadınlarda kalp krizi görülme oranı son yıllarda hızla artıyor. Bunun temelinde ise hem fizyolojik hem de çevresel faktörler yatıyor. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Nalan Karadağ, “Kadınların damar yapısı erkeklerden daha farklı ve bu farklılıklar kalp damar hastalıklarının seyrini değiştiriyor. Bununla birlikte hamilelik diyabeti ve hipertansiyonu, menopoz, meme kanseri, polikistik over sendromu gibi bazı kadın hastalıkları da kadınlarda kalp krizi riskini etkileyebiliyor” diyor. Bununla birlikte kadınlarda görülen kalp krizi şikayetlerinin tipik kriz belirtilerinden de farklı seyrettiğini söyleyen Dr. Nalan Karadağ, “Fizyolojik değişikliklerden dolayı kadınlarda kalp krizi belirtileri, sıklıkla klasik göğüs ağrısı yerine ani bastıran yorgunluk, bulantı, mide ağrısı şeklinde olabiliyor; şikayetler haftalar öncesinden başlayabiliyor” diyor. Kadınlarda kriz tıkanma değil spazm kökenli Kadınlarda kalp krizi ve kalp damar hastalıklarının artan sıklıkta görülmesinin ilk nedeni fizyolojik farklılıklar. Erkeklere göre kadınlarda damar 1. Hamilelik diyabeti: Hamilelik diyabeti sadece gebelik sırasında oluşan ve doğum sonrası normale dönen kan şeker yüksekliği olarak değerlendiriliyor ve uzun vadede tip 2 Diyabet riskini artırabiliyor. 20 yıl boyunca hamilelik diyabeti olan kadınların izlendiği bir araştırmaya göre; diyabet ve diğer metabolik sorunlar, henüz belirtileri ortaya çıkmadan önce bile kadınlarda damar kireçlenmesini tetikleyebiliyor. Erken yaşlarda kalp ve damar hastalıkları görülme riskini yükseltebilen bu durum nedeniyle, kadınların kalp hastalıkları yönünden daha erken yaşta takip edilmesi önemli. 2. Polikistik over sendromu: Polikistik over sendromu olan kadınlarda, kalp damar hastalığı riskini artıran çoklu risk faktörleri bulunuyor. Bu faktörler arasında erkek cinsiyet hormonlarının yüksekliği, santral obezite, insülin direnci, şeker intoleransı ve kolesterol düzeylerinin artması yer alıyor. Polikistik over, kadınlarda damar kireçlenmesi riskini de iki kat artırabilen bir hastalık. Bu nedenle kalp hastalığı riskini azaltmak için, ağırlıklı olarak kadın doğum ile ilişkili görülen polikistik over hastalığının tedavisini multidisipliner bir yaklaşım ile ele almak gerekiyor. 3. Hamilelik hipertansiyonu (preklampsi ve eklampsi): Hamilelik sırasında gelişen hipertansiyon uzun dönemde kadınlarda kalp hastalığını 6 kat, diyabet riskini ise 3 kat artırıyor. Bu riskin doğumdan sonraki ilk 5-10 yıl içinde bile ortaya çıkma ihtimali mevcut. 4. Menopoz: Elbette menopoz bir hastalık değil, doğal bir dönem. Ancak menopozun olumsuz etkilerinden korunmak için yapılan tedaviler kalp hastalıkları riskini artırabiliyor. Hormon replasman tedavileri, kadınlarda hem kanın pıhtılaşma eğilimini hem de kalp damar hastalıkları riskini artırabiliyor. 5. Meme kanseri: Meme kanserinde uygulanan kemoterapi ve radyoterapi doğrudan veya dolaylı yoldan kalp hastalığı riskini artırıyor. Uygulanan tedaviden birkaç yıl sonra başlamayan risk, 20 yıla kadar görülebiliyor. Bu nedenle meme kanseri tedavisi gören kadınların, hangi yaşta olursa olsun kalp ve damar hastalıkları yönünden düzenli kontrollerini yaptırması gerekiyor. 6. Otoimmün hastalıklar: Bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırması sonucu gelişen bir hastalık grubu olan otoimmün hastalıklar, elbette ki sadece kadınlarda görülmüyor. Ancak araştırmalar; otoimmün hastalıkların birçoğunun daha çok kadınlarda görüldüğünü gösteriyor. Özellikle romatoid atrit ve sistemik lupus eritematozus (SLE) gibi romatizmal hastalıklar, kadınlarda özellikler genç yaş grubunda kalp damar hastalığı riskini artırıyor. Yapılan bir çalışmaya göre; 35-44 yaş arasında SLE olan bir kadında yaşıtlarına göre kalp krizi geçirme riski 50 kat artıyor. Bununla birlikte, otoimmün hastalıklarda bağ dokusu dışında damar içyapısı ve kalbin kendi kas ve kapak dokularına karşı saldırı geliştiği saptanmıştır. Kadınlar göğüs ağrısıyla başvurmuyor Kadınlarda kalp krizinin sıklıkla standart göğüs ağrısı şeklinde belirti vermediğine dikkat çeken Dr. Nalan Karadağ, kadınların bu nedenle doktora başvurmayı geciktirdiklerini ve çok ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabildiklerini belirtiyor. Kadınlarda sıklıkla görülen kalp krizi şikayetlerinin; nefes darlığı, aşırı yorgunluk, çene veya dişlerde ağrı, kollarda ağırlık hissi ve haftalar öncesinden başlayan hazımsızlık olabildiğini belirten Dr. Karadağ; doktor muayenesi gerektiren belirtileri ise şöyle sıralıyor: “Ani bastıran yorgunluk, nefes darlığı, göğüs üzerinde baskı hissi, mide ağrısı, boyun, sırt, çene, sağ kol ve sağ omuzda ağrı, ani soğuk ter boşalması gibi durumlarda hastanın zaman kaybetmeden elektrokardiyografi çektirmesi gerekiyor.” Kadın kalbinin farkları neler? * Kadınlarda kalp boyutları daha küçüktür. * Hormonal olarak östrojen ve progesteron baskındır. * Adet döngüsü, kan pıhtılaşmasında ve elektrokardiyografi (EKG) bulgularında değişikliklere yol açar. * Kalbin atım hacmi yüzde 10 daha azdır. * Nabız sayısı daha yüksektir. * Damar yapısı daha incedir, kalp damarlarındaki darlıklarsa daha uzundur. Haber Merkezi Sağlık Sektöründe “Giyilebilir Teknoloji” Devrim Yaratmaya Hazırlanıyor Hareketsiz yaşam tarzından doğan; obezite, diyabet ve hipertansiyon hastalıklarının artmasına bağlı olarak gelişen giyilebilir teknoloji sektörü, insanların daha bilinçli olma yolunda gelişim kazanması için son teknolojiyi kullanarak ürünler geliştiriyor. Sağlık sektöründeki giyilebilir teknolojideki son gelişmeler ise 30 Mart-2 Nisan 2017 tarihleri arasında 24. kez sektör profesyonellerine kapılarını açacak olan EXPOMED'de yer alıyor. Sağlık alanında giyilebilir teknolojiler, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizin de gündeminde. Özellikle 2014 yılından itibaren akıllı giyilebilir teknoloji ürünleri, hızla gelişim göstererek üretici firmalara büyük karlar sağlarken, kullanıcıların da hayatını oldukça kolaylaştırıyor. Ve küresel ölçekte giyilebilir tıbbi cihaz pazarının 2022 yılına kadar 27,8 milyar dolar hacme ulaşacağı tahmin ediliyor. Basit fitness cihazlarından, adım sayma cihazlarına, kan basıncı görme niteliği ve vücut sıcaklığı gibi temel verileri ölçebilen karmaşık cihazlardan mobil uyumlu işitme cihazlarına kadar birçok heyecan verici ürününe ev sahipliği yapacak olan fuar, sağlık teknolojileri pazarın geleceğin gözler önüne seriyor. Giyilebilir teknolojideki son yenilikler için EXPOMED… Sağlık sektöründeki giyilebilir teknoloji ürünlerinin günlük hayatımız için kolay ve etkili çözümler sunduğunu söyleyen REED TÜYAP Genel Müdür Ali Muharremoğlu, hareketsiz yaşamdan kaynaklanan hastalıkların yeni nesil teknoloji sayesinde daha kolay kontrol altına alınabileceğini belirtti. Bu bilinç ışında EXPOMED Fuarı'nda 20'den fazla markanın giyilebilir teknoloji ürünleriyle yer alacağını aktaran Muharremoğlu, fuarın, insanların yaşam kalitesine artırmak için çalıştığını ve bu bakış açısına sahip firmalarla yol haritası çizdikleri söyledi. Muharremoğlu, “Günümüzde birkaç farklı kategoriye ayrılan giyilebilen teknoloji ürünleri farklı amaçlarla kullanılabilmektedir. Bu da sektörün çok yönlü büyümesine olanak tanımaktadır. Bu bilinç ışığında EXPOMED olarak, giyilebilir teknoloji pazarına hitap eden birden çok markaya fuarımızda yer veriyoruz. Fitness cihazlarından akıllı saatlere, kan basıncı görme niteliği ve vücut sıcaklığı gibi temel verileri ölçebilen karmaşık cihazlardan mobil uyumlu işitme cihazlarına kadar birçok heyecan verici ürününe ev sahipliği yapmanın heyecanı içindeyiz” dedi. Haber Merkezi