Kocaman Yü rekleriyle Erkek Çocükları - Bilkent University

advertisement
Kocaman Yürekleriyle Erkek Çocükları
Erkek çocuklarının her zaman farklı bir dünyası olur. Sadece erkek olmanın bile sayısız fırsatlar
sunduğu çocuk yaşlarında ise bu farklılık en üst seviyededir ama kimse o erkek çocuklarının içlerinde
yaşananların farkına varmaz. Küçük olmak demek büyükler için olgunlaşmamış bir beyin ve
olgunlaşmamış bir hayat anlamına geliyor ama bunun yanında unuttukları da bir şey var; onların
duygularının körelmesine rağmen çocukların duygularının körelmediği ve en az onlar kadar
hissedebildiklerini gözden kaçırıyorlar. Oysaki duygu erkek çocuğu için hayatının en önemli şeyidir
ama hep onlara erkek gibi ol ağlama denir ya da duygularını belli ettiler mi kız gibi yaftası yapıştırılır
hemen ama neyi olduğu hiç sorulmadan, hiç önemsemeden. Erkek çocuklarının duygularından bu
kadar bahsetmemin sebebi; olgunlaşmamış beynin ve körelmemiş duyguların erkek çocuklarının
hayatını tamamen duygusal değişiklerle yönetilen bir hayat haline getirmesi. Ani duygu patlamalarını
ya da hayatındaki duygusal değişiklikleri etrafındakilere belli etmeden içinde yaşaması öğütlenir ve bu
yolda büyür erkek çocukları. Ne yaşarlarsa yaşasın içlerinde ne fırtınalar koparsa kopsun kimseye
söylememek için her şeyi yaparlar. İçlerinde babalarından yedikleri dayaklar yüzünden ona karşı olan
öfkeleriyle ya da hiç ulaşamadıkları çocukluk aşklarıyla veya içlerine attıkları ve onların kalbine etki
eden birçok duyguyla büyür erkek çocukları. Emrah Serbes o erkek çocuklarının -o büyümemiş koca
adamların- öykülerini yazmış Erken Kaybedenler kitabında. Çoğu yetişkinin farkında bile olmadığı o
dünyadan hikayeler anlatmış.
Peki, daha kişilikleri oturmamış, tamamen duygularıyla hareket eden erkek çocuklarının
yaşadıkları hayal kırıkları ve kayıplar onları ne hale getiriyor? Bu soru cevaplanamayacak bir soru olsa
da asıl önemli olan; O küçük bedenlerdeki kocaman yürekler hiç kimsenin tahmin etmediği şekilde
yaşıyor ve yorumluyor oluşudur her ne yaşıyorlarsa. Belki ergenliğini yaşarken etrafında sürekli olarak
bulunan ve ona ilgi gösteren tek olgun bayan olan öğretmeninden hoşlanıyor, belki
kahramanlaştırdığı vefat etmiş olan babasının izinden gitmeye çalışıyor belki de çocukluk aşkını
unutamamış ve onun hüznünü yaşıyor… Her biri farklı hayatlara karşı farklı duygularla buyuyorlar.
İçlerinde bulunan hüzün ve hayal kırıklıklarıyla büyürken, kişilikleri tam da bu hayal kırıklıkları ile
şekilleniyor. İşte erken kaybetmek tam da bu olsa gerek. Oturmuş kişiliğinizle ve düşünce yapınızla
zorluklara karşı savaşabilecekken daha hayata karşı gardınızı almadan yaşadığınız zorlukların sizi
bambaşka biri yapması, hayata mağlup başlamanız… işte bu sanılanın tersine çocuk yaşta
yaşanılanların hayatımıza olan mükemmel etkisi. Kız çocukları hayatlarını annelerinin dizi dibinde,
hayatlarının her evresinde annelerine danışıp annelerinin desteğiyle büyürken, erkek çocukları böyle
bir ilişkiden yoksun çevresinin değimiyle erkek adam olmaya çalışır, nasıl yapacağını bilmese de. Bu
yüzdendir ki erkek çocuklarının iç çatışmaları her zaman daha fırtınalı olmuştur ve hayatta kaybeden
mi yoksa kazanan mı olduklarına daha doğrudan etkili olmuştur.
Erkek çocukları her zaman erkenden büyümeye çalışırlar. Büyüklerin düşüncelerinin aksine,
erkek çocuklarının dünyasında onlar da birer bireylerdir ve yetişkinlerin yaptığı her şey onlar için
yapılması gerekenler listesindedir. Sigara içmek, alkol kullanmak onlar için büyüklerin yaptığı
hareketler olduğu için çekicidir belki 10 yaşında içerler ilk sigaralarını belki de hiç içmemelerine
rağmen sırf büyük görünmek için içmiş gibi yaparlar. Hele kendilerinden emin bilge tavırları
kendilerini büyüklerin dünyasına atmak için yaptıkları en açık hareketlerden biridir. Afili sözler ya da
beklenmedik hareketler onlar için, büyüklerin dünyasında olduklarını gösterme biçimleridir.
Bunları biliyorum çünkü ben de o çocuklardan biri oldum. Üzerinden geçen onca yılın
ardından bunlara dair hiçbir şey hatırlamazken, Emrah Serbes bana şu anki karakterimi ve yaşantımı
veren anılarımı tekrar hatırlattı. Emin olun Erken Kaybedenler kitabındaki en az bir öyküde sizin de
hatıralarınız gözünüzde canlanacak.
Download