Seta Perspektif S E TA P E R S P E K T İ F S E TA | S i y a s e t , E k o n o m i v e To p l u m A r a ş t ı r m a l a r ı V a k f ı | w w w. s e t a v. o r g | 1 0 E y l ü l 2 0 1 2 | N o : 9 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2012-II. ÇEYREK (NİSAN, MAYIS, HAZİRAN) VE 2012 İLK YARI DEĞERLENDİRMESİ GİRİŞ 2011 yılında Türkiye ekonomisinde gerçekleşen yüksek ekonomik büyümenin (yüzde 8,5) ara malı ithalatına yüksek bağımlılığı nedeniyle artan ithalatın ve buna bağlı olarak cari açığın azaltılması için ekonomide tedbirlerin alınması zorunlu bir hal almıştır. Bu yüzden, istikrarlı büyümeyi sağlamak, mali disiplini sürdürmek, yurt içi tasarrufları artırmak, cari açığı azaltmak ve dolayısıyla makroekonomik istikrarı sağlamak amacıyla 2012-2014 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program (OVP) hazırlanmıştır. Bu kapsamda alınan tedbirler ile, 2012 yılında ekonomik büyüme için hedeflenen yüzde 4 oranının gerçekleşmesi amacıyla sıkı mali disiplin uygulamak, kredi artış hızını yavaşlatmak ve dış ticaret açığını dolayısıyla cari açığı azaltmak hedeflenmiştir. Erdal Tanas KARAGÖL [email protected] 2012 yılı ikinci çeyreğinde, Euro Bölgesindeki kamu borçlarının sürdürülebilirliğine ilişkin endişeler, küresel ekonomideki yavaşlama ve belirsizlikler nedeniyle dünya ekonomisi olumsuz etkilenmiş, iktisadi faaliyetler ivme kaybetmiş ve ekonomik büyüme hız kesmiştir. Ancak, Türkiye ekonomisinde, 2012 yılı ikinci çeyrek ve ilk altı aylık dönemde, küresel ekonomik belirsizliklere rağmen uygulanan doğru maliye ve para politikaları sayesinde ekonomik büyüme istikrarlı bir biçimde artmış ve cari açıkta da tedrici azalış gözlemlenmiştir. Bu istikrarlı görünüm sayesinde Türkiye ekonomisi küresel ekonomideki bozulmadan kaynaklı dış şokların olumsuz etkisini minimize etmeyi başarmıştır. GRAFİK 1. BİR ÖNCEKİ YILIN AYNI DÖNEMİNE GÖRE SABİT FİYATLARLA GSYH’DA DEĞİŞİM (%) SETA Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Nenehatun Caddesi No:66, GOP, Çankaya 06700 Ankara, TÜRKİYE Tel: +90 312 551 21 00 Faks: +90 312 551 21 90 www.setav.org | [email protected] 1 Kaynak: TÜİK S E TA P E R S P E K T İ F Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) 2012 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre reel olarak yüzde 2,9 oranında artmıştır (Grafik 1). Böylece 2012 yılı ikinci çeyreğinde GSYH cari fiyatlarla 349 630 milyon Türk Lirası’na ve 193 686 milyon Amerikan Doları’na ulaşmıştır. Bu veriler ile birlikte Türkiye ekonomisi 2009 yılının son çeyreğinden itibaren son 11 çeyrek boyunca aralıksız büyümesini sürdürmüştür. 2012 yılı ikinci çeyreğinde, iktisadi faaliyet kollarına göre GSYH gelişme hızlarında en yüksek oran yüzde 7,1 ile gayrimenkul kiralama ve iş faaliyetleri, ikinci en yüksek oran enerji sektöründe yüzde 6,1 ile elektrik, gaz buhar ve sıcak su üretim ve dağıtımı alt kaleminde gerçekleşmiştir. Üçüncü en yüksek oran ise yüzde 5,5 ile ev içi personel çalıştıran hane halkları sektöründe meydana gelmiştir. İmalat sanayinde ise yüzde 3,4 oranında büyüme yaşanmıştır (Grafik 2). İmalat sanayinde 2012 yılı ilk altı aylık dönemde ise yüzde 3,1 oranında artış meydana gelmiştir. 2012 yılı ikinci çeyreği içerisinde yer alan Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında sanayi üretim endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre sırasıyla yüzde 4,5, 5,9 ve 2,7 oranında artmıştır. Euro Bölgesinde devam eden endişelere rağmen, Türkiye ekonomisinin sanayi üretiminde gösterdiği bu performansın, Merkez Bankası tarafından da önümüzdeki dönemde desteklenmesi halinde ekonomik büyüme oranlarında daha fazla artış meydana gelebilir. Sanayi üretimindeki bu artış istihdam oranlarını da etkilemiş ve istihdam oranı 2012 yılı Mayıs ayı itibariyle yüzde 46,3’e yükselmiştir. Sanayi üretimi ve istihdamdaki bu artışın, uygulamaya konulan teşvik yasası ve ihracatı geliştirme stratejisi hedefleri doğrultusunda önümüzdeki dönemlerde de devam edeceği öngörülmektedir. GRAFİK 2. İKTİSADİ FAALİYET KOLLARINA GÖRE GSYH GELİŞME HIZLARI (%) Kaynak: TÜİK 2 2011 yılında küresel ekonomide devam eden belirsizlikler ve özellikle Euro Bölgesi’ndeki kamu borçlarının sürdürülebilirliğine ilişkin endişelerin sürmesi nedeniyle, 2012 yılında da başta Euro Bölgesi ülkeleri olmak üzere bir çok ülkede ekonomik daralmanın devam edeceği ve dolayısıyla ekonomik büyüme oranlarının düşük kalacağı tahmin edilmiştir. 2012 yılı ikinci çeyrekte de yüzde 0,2 daralan Avrupa ekonomileri hem dış ticaret yoluyla küresel ekonominin genelini hem de gelişmekte olan ülkeleri olumsuz etkilemiştir. Bu nedenle, Çin’de dahi ekonomik büyüme hız kesmiş, küresel büyüme ve dünya ticareti hızla yavaşlamıştır. 2012 yılı ikinci çeyrekte, G-20 ülkeleri içerisinde en yüksek ekonomik büyüme oranına sahip olan ülke yüzde 7,6 ile Çin olurken, ikinci ülke yüzde 6,4 ile Endonezya ve üçüncü en yüksek büyüme oranına sahip olan ülke yüzde 4,1 ile Meksika olmuştur. Türkiye ise 2012 yılı ikinci çeyrekte yüzde 2,9 büyüme oranı ile, ABD, Japonya ve birçok Avrupa ülkesinin üzerinde büyüyerek G-20 ülkeleri arasında en çok büyüyen ülkeler arasında yer almıştır (Grafik 3). GRAFİK 3. 2012 YILI II.ÇEYREK BÜYÜME ORANLARI (%): SEÇİLMİŞ G-20 ÜLKELERİ Kaynak: TÜİK BÜYÜMENİN LOKOMOTİFİ İHRACAT 2012 yılı ikinci çeyreğinde özel sektörde yüzde 7,9 ve kamu sektöründe yüzde 4 küçülme meydana gelmiştir. İç talebin azalmasına bağlı olarak ithalatın gelişim hızında yüzde 3,6 oranında küçülme meydana gelirken, ihracat gelişim hızında ise yüzde 19,8 artış gerçekleşmiştir (Grafik 4). Bu da, 2012 yılı ikinci çeyreğinde iç ve dış talep arasındaki dengelenmenin öngörüldüğü şekilde sürdüğünü göstermektedir. 2012 yılı ikinci çeyrekte ekonomik büyüme, özel sektör yatırım talebi ve tüketimde meydana gelen daralmaya rağmen net ihracatta meydana gelen artış ile sağlanmış, ihracatın ithalattan daha fazla artması anlamına gelen bu durum ekonomik büyümeye olumlu katkı yapmıştır. 2012 ilk altı ayında dünya genelinde ticaret hacmi azalırken, Türkiye ihracat miktarını artırmıştır. 2012 yılı Ocak-Haziran döneminde, 2011 yılının aynı dönemine göre ihracat yüzde 13,4 artarak ekonomik büyümenin ve dolayısıyla istihdamdaki artışın lokomotifi olmuştur. S E TA P E R S P E K T İ F GRAFİK 4. ÖZEL SEKTÖR, KAMU SEKTÖRÜ, İHRACAT VE İTHALAT GELİŞİM HIZLARI (%) Kaynak: TÜİK İhracatın yaklaşık yarısının gerçekleştiği Avrupa Birliği ülkelerinde meydana gelen talep daralması ile yılın ilk altı ayında Türkiye’nin Avrupa Birliği ülkele- rine yaptığı ihracat bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6,8 oranında azalmıştır. Bu bölgede azalan ihracatın olumsuz etkilerini azaltmak için pazar çeşitliliği sağlanarak, bu bölgede meydana gelen talep daralması telafi edilmiştir. Bir önceki yılın aynı ayına göre Yakın ve Ortadoğu ülkelerine yapılan ihracat ise yüzde 51,9 ve Afrika ülkelerine yapılan ihracat yüzde 45,4 artış göstermiştir (Tablo 1). Avrupa’ya olan ihracattaki daralma Ortadoğu ve Afrika pazarı ile ikame edilmiş, böylece ihracat oranındaki artış sürdürülmüştür. Aynı zamanda 2011 yılı ilk altı aylık döneminde yüzde 54,8 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, 2012 yılı ilk altı ayında yüzde 63,5’e yükselmiştir. Buna paralel olarak dış ticaret açığı da yüzde 21 oranında azalmıştır. TABLO 1. İHRACATIN İTHALATI KARŞILAMA ORANI VE ÜLKE GRUPLARINA GÖRE İHRACAT Ocak-Haziran Dönemi Ülke Grupları 2011 2012 İHRACAT Değer (000 $) (%) Değer (000 $) (%) Değişim (%) Genel Toplam 65 587 883 100,0 74 372 790 100,0 13,4 31 569 253 48,1 29 422 486 39,6 -6,8 AVRUPA BİRLİGİ ÜLKELERİ (AB-27) TÜRKİYE SERBEST BÖLGELERİ 1 197 847 1,8 1 208 465 1,6 0,9 DİĞER ÜLKELER 32 820 784 50,0 43 741 839 58,8 33,3 1-Diğer Avrupa Ülkeleri 6 004 763 9,2 6 682 949 9,0 11,3 2-Afrika Ülkeleri 4 722 356 7,2 6 865 190 9,2 45,4 Kuzey Afrika Ülkeleri 3 135 030 4,8 4 821 210 6,5 53,8 Diğer Afrika Ülkeleri 1 587 326 2,4 2 043 980 2,7 28,8 3 820 107 5,8 4 966 027 6,7 30,0 2 584 851 3,9 3 442 341 4,6 33,2 Orta Amerika ve Karayip Ülkeleri 312 527 0,5 414 897 0,6 32,8 Güney Amerika Ülkeleri 922 729 1,4 1 108 789 1,5 20,2 17 968 093 27,4 24 916 959 33,5 38,7 13 089 621 20,0 19 885 680 26,7 51,9 4 878 472 7,4 5 031 280 6,8 3,1 5-Avustralya ve Yeni Zelanda 224 730 0,3 231 583 0,3 3,0 6-Diğer Ülkeler 80 735 0,1 79 132 0,1 -2,0 3-Amerika Ülkeleri Kuzey Amerika Ülkeleri 4-Asya Ülkeleri Yakın ve Ortadoğu Ülkeleri Diğer Asya Ülkeleri İhracatın İthalatı Karşılama Oranı 2011 Ocak-Haziran 2012 Ocak-Haziran 54,8 63,5 Kaynak: TÜİK SONUÇ VE BEKLENTİLER 2012 yılının ikinci çeyreğinde ve ilk altı aylık döneminde küresel ekonomik kriz, gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerde ekonomik daralmaya neden olmuştur. Küresel büyüme görünümündeki zayıflamaya rağmen Türkiye’de ekonomik büyümede- ki artış eğilimi devam etmiştir. Diğer yandan, TÜİK tarafından 2012 yılı ikinci çeyreğinde açıklanan verilere göre, iç ve dış talep arasındaki dengelenme öngörüldüğü şekilde sürmektedir. Yurt içi talepteki yavaşlama ve Türk lirasındaki birikimli değer kaybının ithalat talebini ve enerji dışı cari açığı azaltıcı 3 S E TA P E R S P E K T İ F etkisi devam etmektedir.1 Bu çerçevede, ihracatta meydana gelen artışın ve ithalatta devam eden azalışın cari işlemler açığında kademeli olarak azalmaya katkı sağlayacağına işaret etmektedir. Özellikle, ekonomik büyümeye pozitif katkı yapan ve iki yıldan fazladır sürekli olarak artan ihracat cari açığı azaltmada önemli rol oynamaktadır. Ayrıca, Avrupa’daki resesyon kaynaklı dış talepteki azalmaya rağmen, Avrupa pazarından kaybedilen pazar, diğer ülkelerle özellikle Afrika ve Ortadoğu pazarları ile telafi edilerek iç ve dış talep dengelenmiştir. Başta Euro Bölgesi ülkeleri olmak üzere, pek çok ülkede kamu borçları miktarının ve sürdürü­lebilirliğinin ve bütçe açıklarının gündemde olduğu bir dönemde, son yıllarda kamu maliyesi alanında elde edilen başarılar, Türkiye’nin diğer gelişen ülkelerden ayrışmasını sağlamıştır. Çünkü, Türkiye ekonomisinin küresel ekonomik krizden etkilenmemesinin en önemli nedenlerinden birisi bütçe açığının GSYH içerisindeki payının düşük olmasından kaynaklan­mıştır. Bu nedenle, özellikle cari açığın yüksek olduğu bu dönemde, ikiz açığın (bütçe ve cari açık) oluşmaması için bütçe açığı hayati derecede önemli hale gelmiştir. Merkezi yönetim bütçesi 2011 yılı Ocak-Haziran döneminde 2 milyar 856 milyon TL fazla vermiş iken bu yılın aynı döneminde 6 milyar 703 milyon TL açık vermiştir. Bu nedenle 2012 yılı için OVP’de hedeflenen bütçe açığı/GSYH oranının yüzde 1,5 olarak gerçekleşmesi önemlidir. Bütçe dengesi için, bütçe açığında meydana gelebilecek artışı önlemek ama1. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu Toplantısı, 21 Haziran 2012. cıyla ya kamu gelirlerini artırmak ya da harcamaları kısmak gerekmektedir. Ancak, küresel ekonomik kriz dolayısıyla hem harcamaların kısılması hem de ekonomik büyümede yumuşak iniş süreci ile birlikte ekonomik aktivitedeki yavaşlama nedeniyle bütçe gelirlerinin artırılmasında güçlük yaşanması olasılığı vardır. Bu nedenle önümüzdeki dönemde, mali disiplini sürdüren bir maliye politikası aracılığıyla üretimi ve dolayısıyla istihdamı artırmak, yurt içi tasarrufları yükseltmek ve cari açığı azaltmayı içeren çoklu hedeflerin gerçekleşmesini sağlamak hayati derecede önem arz etmektedir. Diğer yandan, orta vadede mali disiplini kalıcı hale getirecek ve tasarruf açığını azaltacak olan yapısal reformların güçlendirilmesi, ülke kredi riskindeki göreli iyileşmeye katkıda bulunarak fiyat istikrarını ve finansal istikrarı destekleyecektir. Bu yönde atılacak adımlar para politikasının hareket alanını genişletecek ve uzun vadeli kamu borçlanma faizlerinin düşük düzeylerde kalıcı olmasını sağlayarak toplumsal refahı destekleyecektir. Ayrıca, Orta Vadeli Program2 kapsamında cari işlemler açığına kalıcı olarak çözüm getirecek yapısal düzenlemelere ivme kazandırmak zorunlu bir durum olmuştur. Bu amaçla, üretim ve yatırım ortamının iyileştirilmesi, enerjide dışa bağımlılığı azaltacak adımlara devam edilmesi, AR-GE ve yenilikçiliğin geliştirilmesine yönelik programların etkin bir biçimde uygulanması ve kayıt dışılığın azaltılması için kararlılık gösterilmesi önemlidir. 2. http://www.kalkinma.gov.tr/DocObjects/View/13636/ OVP_2012-2014_Baski.pdf Erdal Tanas KARAGÖL 1992’de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinden mezun oldu. Yüksek lisansını Connecticut Üniversitesinde, doktorasını York Üniversitesi’nde, 2002 yılında “Dış Borçlar ve Ekonomik Büyüme İlişkisi ve Dış Borç Öteleme Riski” adlı teziyle tamamladı. Halen Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Karagöl’ün Dış Borçlar ve Ekonomik Büyüme, Savunma Harcamaları, Enerji Tüketimi, Ekonomik Büyüme ve İşsizlik ve Kamu Harcamaları, Yoksulluk ve Sosyal Yardım alanlarında makaleleri vardır. 4 Nenehatun Caddesi No:66, GOP, Çankaya 06700 Ankara, TÜRKİYE Tel: +90 312 551 21 00 | Faks: +90 312 551 21 90 www.setav.org | [email protected]