T. B. M. M. B: 2 Anayasa Mahkemesinde alman iptal karârında, karşı oy kullanan bir üyenin ifadesi bakın ne diyor: «Mahkeme çoğunluğu, maddenin Türkiye Büyük Mil­ let Meclisinde görüşülmesi sırasında, kayalıkların met­ ne eklenmesini isteyen bir önergenin reddedilmiş ol­ masını, kararın dayanaklarından biri olarak göster­ miştir. Meclis müzakerelerinden ve gerekçelerden ka­ nunun manasını tayin konusunda yararlanmak tabiî ise de, önemli olan, metin halinde ortaya çıkan irade­ dir.. Bu iradenin tespiti ise, belli bir hüküm incelene­ rek değil, kanunun tümünü dikkate almakla mümkün­ dür. Öte yandan, kanunların Anayasaya aykırılığı de­ ğil, uygunluğu esastır. Başka bir deyişle, kanunlar Anayasaya uygunluk karinesinden yararlanırlar.» Bu itibarla, Anayasaya uygun yorum yapmak mevcut iken, iptal kararı vermenin gereksizliğini açıklamıştır. 'Sayın milletvekilleri, ileri, güçlü, istikrarlı, itibarlı diğer devletlerle münasebetlerini geliştirmiş, kararlı ve emin adımlarla aydınlık bir isitkbale doğru ilerleyen modern Türkiyemizde, kamu yatırımlarıyla birlikte, kamu yararına hizmet edecek özel teşebbüs yatırım­ larına da önem verilmiştir ve verilecektir. Ortada, ferde kendi kabiliyetini kullanma ve geliş­ mesini sağlayacak imkânın verilmesini bir türlü ka­ bullenmeyen, çağın gerçeklerini göremeyen ve ona ayak uyduramayan, dediğim dedik ve kendi insanının güç ve kabiliyetine inanmayan, bu haliyle de ütopik bir düşünce ile hazırlanmış, çarpıtılmış, gerçekleri yan­ sıtmayan bir araştırma önergesi olduğu açıkça görül­ mektedir. Kıyı yağmacılığına örnek olarak da; «Orman ida­ resine ait güzel koylar özel kişilerce kapatılmakta­ dır» deniliyor. Halbuki, 1937 yılında yürürlüğe giren 3116 sayılı Kanunun 16 ncı ve 1956 yılında yürür­ lüğe giren 6831 sayılı Kanunun 17 nci maddelerine göre,, turizm yatırımları için devlet ormanlarından sa­ ha tahsisi yapılması, Tarım Orman ve Köyişleri Ba­ kanlığına verilmiş kanunî bir görevdir. Konu ile il­ gili teknik bilgiyi sayın bakanımızın kâfi miktarda ver­ diği kanaatindeyim. Ancak, buna rağmen, Sayın Idris Gürpınar'ın, bazı kişilere özel ihtimam gösterile­ rek tahsis yapıldığı düşüncesine karşı, ben bir defa daha müsaadenizle açıklama yapacağım. Hükümetimizin kuruluşundan bu yana, turizm alan ve merkezleri dışında yatırım yapmak isteyen 20 müteşebbise önizin verildiğini öğrenmiş bulunuyoruz. özellikle, bu tür kamu yararına kullanılacak ve ülke ekonomisine büyük güç katacak yatırımların destek­ lenmesi gerekirken, kösteklenmeşi ve caydırılması için 2 . fi . 1986 O : .1 uğraşılmasına şiddetle karşı olduğumuzu, özellikle be­ lirtmek isterim. önizin alınabilmesi liçin, yatırımın saha haritası başta olmak üzere, yapılacak tesisin, türü, sınıfı, ka­ pasitesi, yatırım maliyet tutarı, zaman tablosu, finans­ man kaynakları, yatırım özsermaye ve kredi durumu ile miktarı, yatırımcının mal varlığı ve ödediği vergi miktarı; turizm yatırımı yapılacak yerin ormancılık hizmetleri yönünden bir mahzur teşkil edip etmediği­ nin araştırılması; belgelere uygun ve ormancılık yö­ nünden mahzur olmadığı takdirde, Maliye ve Güm­ rük Bakanlığının görüşü de alınarak, yatırımcıya bir önizin verilmektedir. Önizin belgesine hak kazanan altı ay içinde yatırım tutarının yüzde 5'ini teminat olarak orman idaresine yatırmak mecburiyetindedir. Müteşebbis, önizin süresi içinde, İmar Kanununun esaslarına göre, İller Bankasınca onaylanacak 1/5000 ölçekli saha haritası, mimarî ve statik projeleri ha­ zırlayıp Kültür ve Turizm Bakanlığına tasdik ettir­ mek mecburiyetindedir. Bu işlemler neticesi, Kültür ve Turizm Bakanlığından alınacak turizm yatırım belgesinin librazından sonra kesin izin belgesi alına­ bilecektir. Yatırımcı gerekli şartları yerine getiremeyerek kesin önizin talebinde bulunmadığı takdirde, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı, önizni resen iptal ederek, teminatı irat kaydetmektedir. Yatırımcı, tahsis edilecek saha için imar planını hazırlayarak Kültür ve Turizm Bakanlığına mimarî projelerini onaylatarak turizm belgesi almadıkça, devlet orman­ larının şahıs veya kuruluşlara tahsisi mümkün de­ ğildir. Bakanlıkça, sadece Muğla İlinde 795 hektar saha halkın istifadesine sunulmuş olup, bu gibi sahaların çoğaltılması tedbirinin alınmakta olması memnuni­ yet vericidir ve desteklenmesi gereklidir diyoruz. Eğer bir ilçe başkanına böyle bir saha tahsisi ya­ pılmışsa, mutlak surette, önizin safhasındaysa, bu ayrıntılarını verdiğim şartları yerine getirmiş olması gerekmektedir. Eğer katî izin safhasına geçişte bu şartları yerine getiremezse, elbetteki iptal edilecektir. O bakımdan rahat olabilirsiniz. Ancak, Sayın Gürpınar listede çok yerler saydı; turizm öncelikli olarak bazı kuruluşlara tahsisler ya­ pıldığını söyledi... 1DR1S GÜRPINAR (Muğla) — Kuruluşlara de­ ğil, şahıslara. HAYRETTİN ELMAS (Devamla) — Buna, Tür­ kiye'nin turizm potansiyelimi bilen herkesin mutlak surette candan katılması gerektiği' kanaatindeyim. — 102 —