Amaç: Çalışmamızda; diş eksikliğinin diş boyutları üzerindeki etkisinin incelenerek, diş eksikliği etiyolojisinin anlaşılmasına katkıda bulunulması ve teşhis-tedaviye yönelik doğru yaklaşımların geliştirilmesi amaçlanmıştır. Materyal-Metod: Herhangi bir sistemik hastalığı olmayan, sendrom tanısı almamış, 7-18 yaş aralığında, 3. büyük azı dişler hariç 1-6 diş eksikliğine sahip 82 birey grup I, 6’dan daha fazla sayıda diş eksikliğine sahip 26 birey grup II, diş eksikliği bulunmayan 31 birey grup III olarak belirlendi. Daimi dişlerin meziodistal, bukkopalatinal/labiolingual ve servikoinsizal/servikookluzal boyutları ölçüldü. Elde edilen veriler; taraf (sağ/sol), grup, cinsiyet, diş eksikliğinin yer aldığı çene ve bölgeye göre istatistiksel analizler ile değerlendirildi. Bulgular: Grup I ve III ile karşılaştırıldığında, grup II’de, diş boyutlarının daha küçük olduğu görüldü. Diş eksikliği, dişlerin özellikle meziodistal yöndeki boyut azalması ile ilişkili bulundu. Eksik diş sayısı arttıkça diş boyutundaki azalma da artmaktadır. Meziodistal boyut azalmasından, ön bölgedeki dişlerin, bukkopalatinal/labiolingual boyut azalmasından ise, arka bölgedeki dişlerin daha çok etkilendiği saptandı. Sağ ve sol taraf arasında, çoğunlukla, farklılık olmadığı belirlendi. Diş boyutlarının, genellikle, hem üst hem alt çenede/bölgede diş eksikliği olanlarda, daha küçük olduğu belirlendi. Sonuç: Diş eksikliği, morfolojik farklılıklar ile seyreden ve dentoalveoler yapılarda gelişim geriliğine yol açan multifaktöriyel bir durum olduğundan, sadece sayı anomalisi olarak değerlendirilmemeli ve erken teşhis ile hastaların doğru şekilde tedavi alması sağlanmalıdır.