İtikad-ı küfriye iki kısımdır. Birisi hakaik-i

advertisement
Sorularlarisale.com
"İtikad-ı küfriye iki kısımdır. Birisi hakaik-i İslamiyeye
bakmıyor. O bize karışmaz, biz de ona karışmayız."
Küfrün bu kısmı ile adem-i kabul arasındaki fark nedir?
"Elhasıl, itikad-ı küfriye, iki kısımdır:
"Birisi: Hakaik-i İslâmiyeye bakmıyor. Kendine mahsus yanlış bir
tasdik ve bâtıl bir itikat ve hatâ bir kabuldür ve zâlim bir hükümdür.
Bu kısım bahsimizden hariçtir. O bize karışmaz, biz de ona
karışmayız."(1)
Bu fikri savunan kafirler körü körüne muhakeme etmeden küfre teslim olmuşlar ve
İslam dini ile fikir ve muhakeme savaşına girişmiyorlar. Dünyanın en parlak
delillerini ve mucizelerini de getirsen, bunlar bu delil ve mucizelere gözlerini
kapamışlar. Bu sebeple bizim bu kafirlerle, onların da bizimle işi olmaz diyor Üstad
Hazretleri.
Mesela, Hindu ve Budistler gibi putperest olan bir çok inanç gurupları kendi halinde
olup İslam ile ilgi ve alakaları yoktur. Bunlar İslam dinine fikir ve aksiyon olarak
hücum etmedikleri gibi, dinlerinin böyle bir sevki ve misyonu da yoktur. Buna
benzer dünya üzerinde çok inanç gurupları vardır ki, bunlar muhakeme ve
mukayese ile değil, takliden ve örfen inandıkları için, herhangi bir tahkik ihtiyacı
hissetmiyorlar.
"Birisi: Adem-i kabuldür. Yalnız, ispatı tasdik etmemektir. Bu ise bir
cehildir; bir hükümsüzlüktür ve kolaydır. Bu da bahsimizden
hariçtir."
Kabul etmemek manası; inat ve cehalet üstüne bina olmuş dogmalar olup
muhakemeden uzaktır. Bunlar fikren ve muhakeme noktasından İslam’ın karşısında
duramadıkları için, küfürlerini muhafaza niyeti ile kuru kuru inat edip iman
etmiyorlar, ama düşmanlıklarını da devam ettiriyorlar. Burada inat ve cehalet
hükmettiği için fikri olarak ve muhakeme noktasından yapılacak bir şey yoktur. Bu
sebeple bunlar da bahsimizin dışındadır, diyor Üstad Hazretleri.
Bunlara örnek olarak bir kısım Hristiyan ve Yahudileri gösterebiliriz. Bunlar hem
page 1 / 2
muhakeme ve mukayese etmiyorlar hem de İslam’a karşı düşmanca tavır alıyorlar.
Nasara ve Yahudilerin bir çok hurafe inançları olmasına rağmen sorgulamak
akıllarına gelmiyor. Demek onlar da taklidi bir şekilde inanıyorlar.
İkisi arasındaki en büyük fark; birisi düşmanlık etmeden küfründe ısrar ediyor,
değeri ise düşmanlık ile beraber küfrünü devam ettiriyor.
(1) bk. Şualar, Yedinci Şua
page 2 / 2
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)
Download