Genel Bakış lecek basit ve düşük maliyetli yöntemler kullanılıyor. Tanıyı sağlayabilmek için kimi zaman gerekli olabilecek Kardiyak MR veya Kardiyak BT ise genelde daha büyük kuruluşlarda mevcut. Günümüzde kalp ultrasonu muayenelerinde (ekokardiyografi) iki boyutlu görüntülemeden üç boyutlu görüntülemeye geçiş dönemi yaşanmaktadır. Bu sayede kalp dilim dilim taranmayıp, aynı zamanda bütün olarak hızlı ve kolay şekilde görüntülenir. ACUSON SC2000 gibi en yeni sistemler tek kalp vuruşunun ardından kalbin bütününü görüntüleyebilir. Kaydedilen dört boyutlu görüntüler otomatik olarak iki boyutlu standart eksen görüntülerine ayrılabildiği gibi, EF gibi ventrikül fonksiyon parametreleri de tam otomatik olarak tespit edilir. Bu tip sistemler stres-ekokardiyografi gibi hız gerektiren muayenelerde belirgin avantajlar sağlamaktadır. Özellikle kalp yetmezliği tedavisinde önem kazanan CRT uygulamasına hazırlıkta, bölgesel fonksiyon analizi için “Contraction Front Mapping” gibi yeni yöntemler sunulmakta, bu sayede CRT uygulamasına cevap veren hasta sayısı artmaktadır. Kalp, manyetik alanda: Kardiyak MR Yukarıda bahsi geçen ileri görüntüleme yöntemlerden biri de kalp için manyetik rezonans görüntülemesidir (Kardiyak MR). Bu görüntüleme yöntemi iyonizan radyasyon gerektirmeden, yalnızca güçlü bir manyetik alan içerisinde radyo dalgaları kullanılarak çalışır. Görüntüler, dünyanın manyetik alanından 40 bin kat daha kuvvetli manyetik alanlarla oluşturulur. Kardiyak MR yepyeni miyokard inceleme imkanları sunmaktadır. Miyokard perfüzyon sintigrafisi gibi nükleer tıp tekniklerine kıyasla 40 kat daha yüksek uzaysal çözünürlüğe sahip olan MR ile yalnız skar dokusu tespit etmekle kalınmaz, skar dokusunun transmüralitesi ile miyokarddaki dağılım şekli tespit edilir. Bu sayede MR ile kalp yetmezliğine neden olan birçok etiyoloji tespit edilebiliyor. Kronik kalp yetersizliği olan hastalarda kardiyak ölümlerin tipik özelliği ani ölümdür. Son yıllarda yapılan birçok araştırma bilhassa MR skar doku inceleme tekniğinin (MR viability imaging) kardiyak hastalarda risk sınıflaması için kullanabileceğini ortaya koydu. Miyokardın görünür şekilde skarlanması, dilate kardiyomiyopati, hipertrofik kardiyomiyopati ve hatta (kas hacminin yüzde 20’sini aşması halinde) post-MI hastalarında ani kardiyak ölüm (SCD) için bir risk faktörü teşkil etmekte. Bu nedenle kardiyologlar, hedefli şok vererek kalbin durmasını engellemek için acil defibrilatör (ICD) implantasyonuna ihtiyaç duyan hastaları belirlemede bu modaliteyi kullanıyorlar. Bu arada daha önce mümkün olmasa da, artık kimi kalp pili olan hastalar da MR sistemleriyle muayene edilebiliyor: Halen MR-uyumlu (MR-conditional) kalp pili üretebilen az sayıda üretici olsa da, bunların sayısının önümüzdeki yıllarda hızla artacağından şüphe yok. Geçmişte karmaşık bir muayene tekniği olarak algılanan Kardiyak MR artık hızla öğrenilebilen ve uygulanabilen bir teknik haline gelmiştir. Burada bahsi geçen kardiyak fonksiyon ve skar görüntüleme işlemi günümüzde sunulan yeni sistemlerle (MAGNETOM Aera, Skyra) 20 dakika gibi kısa bir zamanda tamamlanabilir. İleri kardiyoloji teşhis ve tedavi imkanları sunan Kardiyoloji birimlerinin Kardiyak BT ile birlikte Kardiyak MR’a da artan ilgi göstermesinin bir sebebi de budur. Kardiyak MR’ın gelişmiş özellikleriyle kalp yetmezliğine neden olan birçok etiyoloji tespit edilebiliyor. Üstelik geçmişte karmaşık bir muayene tekniği olarak algılanan Kardiyak MR bugün hızla öğrenilebilen ve uygulanabilen bir teknik. İnovasyon · Haziran 2011 · www.siemens.com.tr/inovasyon 05