kızamık,kırım kongo kanamalı ateşi,hanta virüs,hepatit,gonore

advertisement
KIZAMIK
Kızamık; Measles; Rubeola; Morbili;
Kızamık viral, çok bulaşıcı, döküntüler ile seyreden viral bir
enfeksiyon hastalığıdır.
Kızamık solunum yoluyla havadan bulaşır, tüm vücuda
yayılır.
İlk kez 7. yüzyılda tanımlanmış.
Aşı öncesi dönemde çocukluk çağının en yaygın hastalığı
idi.
Aşısı 1963 de bulundu.
Halen az gelişmiş ülkelerde sık görülür ve ölüm oranı
yüksektir.
Kızamık virüsü ısı ve ışıkta hemen ölür, insan vücudu
dışında uzun süre canlı kalamaz.
İnsandan başka canlıda hastalık yapamaz. Sadece
insandan insana bulaşır.
Kızamık virüsü:
Reservoir ( kaynak ) İnsandır.
Nezaman görülür: Kış sonu ilkbahar aylarında görülür.
Nasıl bulaşır: Solunum yoluyla havadan bulaşır.
Kime bulaşır: Bütün insanlara bulaşabilir yaş cins
ayrımı yapmaz.
Bulaşması: Döküntüler başlamadan 4 gün önce ve
döküntüler solduktan 4 gün sonraya kadar bulaşıcıdır.
Bağışıklık: 1- Aşı ile 2- hastalığı geçirerek
bağışıklık kazanılır.
Kızamık kimlerde görülür?
Kızamık tüm yaş gurubunda görülebilir,
Çocuklar özellikle aşısız çocuklar kızamık tehlikesi
altındadır,
Öğrenciler
Uluslar arası seyahat edenler
Sağlık çalışanları kızamık için risk altındadır.
Ne
zaman kızamıktan şüphelenelim?
3 günden uzun süren generalize döküntü varsa,
38,3 derecenin üstünde ateş varsa ve aşağıdakilerden en
az birtanesi
Öksürük yada burun akıntısı yada konjoktivit den en az
birtanesi var ise kızamıkdan şüphelenmek gerekir.
Kızamık virüsü nasıl bulaşır?
• Virüs solunum yoluyla havadan bulaşır.
• Boğazda çoğalarak lenf bezlerine yerleşir.
• Bulaştıktan 2 – 3 gün sonra tüm vicuda yayılır.
• Bulaştıktan 5 – 6 gün sonra tüm dokulara yerleşir ve
döküntü, ateş başlar.
Kızamık belirtileri nelerdir?
Kuluçka dönemi 10 – 12 gündür.
Hastalık üşüme, tireme ile ateşin 38,3 dereceye çıkması
ile başlar, hastada grip şikayetleri vardır, daha sonra
döküntü başlar.
Kızamıkta genellikle aşağıdakilerden biri vardır:
Konjoktivit (gözlerde kızarıklık),
Burun akıntısı,
Öksürük.
Kızamık döküntüsünün özelliği nedir?
Döküntü şikayetler başladıktan 2-4 gün sonra başlar ve
14 gün sürer.
Kızamık döküntüsü yüz ve boyundan (kulak arkası)
başlayarak kollara bacaklara doğru yayılır.
Kırmızı, ciltten hafif kabarık ve basmakla solan
döküntülerdir.
Avuç içi, ayak tabanı ve ağız içinde de döküntü
görülmesi önemlidir.
Küçük döküntüler daha sonra birleşerek büyür.
Döküntüler başladığı yerden başlayarak solar,
esmerleşir, pullanır ve kaybolur.
Kızamık tehlikeli bir hastalık mıdır?
Evet kızamık tehlikelşi bir hastalıktır. Kızamık sonrası
hastalarda aşağıdaki komplikasyonlar ortaya çıkabilir:
İshal % 8
Orta kulak iltihabı %7
Zatürre %6
Beyin iltihabı %0,1
Hastaneye yatış %18
Ölüm %0,2
Kızamık komplikasyonu 5 yaş altı ve 20 yaş üstünde artar.
Kızamık teşhisi nasıl konur?
Kızamık teşhisi
Boğaz örneği, kan veya idrardan virüs tespiti.
Kanda kızamık antikorlarının tespiti.
Boğaz, idrar ve örneklerde PCR ile virüs tespiti
ile konur.
Günümüzde kızamık vakaları nasıl ?
Salgınlar görülmüyor.
Nadir tek tek vakalar görülüyor.
Vakalar genellikle erişkin.
Vakalar genellikle yurt dışı ve aşılamanın şüpheli
olduğu ülkelerle ilgili.
Ülkemizde 2011 Ocak ayında 2 erikin vaka görülmüştür.
Atipik kızamık ne demek?
Çok hafif seyirli, veya
Çok ağır seyirli veya
Şok tablosuyla seyreden kızamık veya
Kanamalar ile seyreden kızamık tabloları atipik kızamık
diye adlandırılır.
Kızamık aşısı:
Canlı atenüe virüs aşısıdır.
% 95 etkilidir.
Hayat boyu koruma sağlar.
2 doz yapılır.
Kızamık Kızamıkcık Kabakulak ile birlikte yapılır. (
karma aşı = MMR aşısı )
12 ay üstü ve aşılanmamış erişkinlere yapılır.
İlk doz genellikle 18. ayda
2. doz 4- 6 yaş arasında yapılır.
Kızamık aşısının yan etkisi var mı?
Kızamık aşısı en güvenilir aşılardan birisidir. Çok az yan
etkisi vardır:
Ateş 5%-15%
Döküntü 5%
Eklem şikayetleri 25%
Thrombocytopenia <1/30,000 doz da bir
Parotit nadir
Sağırlık nadir
Ansefalit <1/1,000,000 doz da bir.
Kızamık aşısı kimlere yapılmaz:
Kızamık aşısı canlı aşıdır bu nedenle hamilelere ve immün
sistemi bozuk olanlara yapılmaz:
İlk dozda kızamık aşısına karşı ağır alerjik reaksiyon
olmuş ise.
Hamilelik varsa.
İlaca veya hastalığa bağlı bağışıklık bozukluğu varsa.
Akut hastalık hali varsa kızamık aşısı yapılmaz.
Kızamık nasıl tedavi edilir?
• Kızamığın tedavisi yoktur.
• Birçok kızamık vakası yatak istirahatı ve destek tedavisi
ile düzelir.
o Destek tedavisinde ateş düşürücü ilaçlar, öksürük kesici ve
bronş açıcı ilaçlar ile vitamin A takviyesi yapılır.
Kızamığa
yapılır?
bağlı
yan
etkilerin
tedavisi
nasıl
Hastalığın düzelme döneminde tekrar ateşin çıkması yada
ateşin 4. günden itibaren halen yüksek devam etmesi,
Kuru öksüsüğün yerine balgam çıkartan dolu öksürük
başlaması ve iltihabi balgam,
Kulak ağrısı, başağrısı başlaması komplikasyon
işaretidir.
İmmun sistemi bozuk hastalarda komplikasyon riski de
fazladır.
Akciğer tutulumu: zatüre, bronşit,
Orta kulak iltihabı,
Sinüzit,
Beyin tutulumu : ansefalit, Kızamık hastalığının
komplikasyonlarıdır.
Kızamık komplikasyonlarının tedavisinde antibiyotik
gerekebilir. Yukarıdaki şikayetlerin varlığında hastanın
doktora götürülmesi gerekir.
Kızamık aşı ile önlenebilen bir hastalıktır.
Referanslar:
1. Centers for Disease Control and Prevention
http://www.cdc.gov/
2. National Foundation for Infectious Disease
http://www.nfid.org/
3. Caring for Kids
http://www.caringforkids.cps.ca/
4. Public Health Agency of Canada
http://www.phac-aspc.gc.ca/
5. Bellini WJ, Rota JS, Lowe LE, et al. Subacute sclerosing
panencephalitis: more cases of this fatal disease are
prevented by measles immunization than was previously
recognized. J Infect Dis . 2005 Nov 15;192(10):1686-93.
6. Berkow R. The Merck Manual of Medical Information . 17th
ed. New York, NY: Simon and Schuster, Inc; 2000.
7. Glickman-Simon R. Measles vaccine. EBSCO Health Library
website.
:
http://www.ebscohost.com/thisTopic.php?marketID=15topicID=81 .
Updated February 2008. July 22, 2008.
8. Kassianos G. Vaccination for tomorrow: the need to improve
immunisation rates. J Fam Health Care . 2010;20(1):13-6.
9. Peter G, Gardner P. Standards for immunization practice for
vaccines in children and adults. Infect Dis Clin North Am .
2001;15:9-19.
10. Red Book: 2003 Report of the Committee on Infectious
Diseases . 26th ed. Washington, DC: American Academy of
Pediatrics; 2003.
KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ
Kırım Kongo hastalığı 2002 yılından bu yana ülkemizde giderek
yayılan viral bir hastalıktır. Keneler aracılığıyla yayılan
hastalık tedaviye rağmen % 10 oranında ölümcül seyretmektedir.
Bilgilenmek hastalığa karşı en önemli silahtır.
KKK nedir?
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Bunyavirus ailesinden Nairoviruslar
ile meydana gelen keneler aracılığıyla bulaşan kanamalarla
karakterize viral bir hastalıktır. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi
zoonoz karakterli bir hastalık olup sporadik vakalar şeklinde
veya salgınlarla seyreder, vakaların çoğu asemptomatiktir.
Hastalık ilk olarak 1944 de Kırımda 1969 da Kongoda tespit
edildiğinden adı Kırım Kongo Kanamalı Ateşi olarak konmuştur.
Hastalık nerelerde bulunur ?
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi genellikle Doğu Avrupa, Sovtyetler
Birliği, Doğu Akdeniz , Orta Doğu, Kuzey Afrika, , Hindistan,
Orta Asya Kuzey Çin ülkelerinde bulunur. Ülkemizde özellikle
İç Anadolu, Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu ve Güneydoğu
Anadoluda görülmektedir.
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi virusu İxodid Hyalomma cinsi sert
kenelerle yayılır. Keneler virusun hem rezervuarı hemde
vektörüdür.
Virüs insanlar dışında doğada tavşan, dağ keçisi, kuşlar,
kemirgenler gibi hayvanları, ayrıca inek, koyun, keçi gibi
evcil hayvanları da infekte ederek çoğalır ve keneler yoluyla
yayılır. Hastalık kuşlarda çok hafif seyreder, çiflik
hayvanlarında da çok ölümcül seyirli değildir. Virüs insanlara
kene ısırması yada infekte hayvanların kan ve çıkartılarıyla
temas sonucu hematojen yolla bulaşır. Virus insandan insana
kan ve çıkartılarla temas sonucu bulaşabilir. Hastalık en çok
kırsal alanda yaşayanlarda, hayvancılıkla uğraşanlarda ve
mezbaha çalışanlarında görülmektedir.
Kırım-Kongo kanamalı ateşi belirtileri nelerdir?
Virüs, sığır, koyun, keçi, tavşan ve tilki gibi hayvanlardan
tespit edilmiştir. KKKA virusu kenelerin konakladığı
hayvanlara bulaşmasına rağmen hayvanlarda; bazen hafif ateş
çıkabilir, bunun dışında hastalık belirtisi görülmemektedir.
Buna karşılık hayvanlar hastalığın yayılmasında aracı rol
(portör) oynamaktadır.
Kırım-Kongo kanamalı
şartları nelerdir?
ateşi
salgınlarını
etkileyen
doğa
Doğu Avrupa ve Asya’daki Kırım-Kongo hemorajik ateş
salgınlarının genellikle insanlar tarafından oluşturan
çevresel şartlara bağlı olarak geliştiği düşünülmektedir.
Kırım’daki ilk salgının, İkinci Dünya Savaşı yıllarında kene
ile enfekte olmuş bölgelerin tarıma açılması nedeniyle
oluştuğu sanılmaktadır. Daha sonra eski Sovyetler Birliği ve
Bulgaristan’ da olan salgınlarda ise ziraatçılık ve
hayvancılıktaki değişmelerin rol oynadığı belirtilmektedir.
Hastalık yaklaşık 1-3 günlük bir kuluçka döneminin ardında
aniden ortaya çıkan yüksek ateş, başağrısı, sırt ağrısı, kas
eklem ağrıları, bulantı kusma karın ağrısı gibi gribal
şikayetlerle başlar. Göz aklarında kızarıklık, kırmızı yüz,
kızarık boğaz, yumuşak damakta enantemler sık görülür. İlk
günlerdeki yüz ve göğüsteki peteşilerle konjoktivalarda
kızarıklık dikkat çeker. Ağır vakalarda hepatit ve sarılık,
huy değişiklikleri, duyusal algılarda bozukluklar olabilir.
Hastalığın dördüncü gününden itibaren yaygın ekimozlar,
şiddetli burun kanamaları, melena, hematemez, enjeksiyon
yerinden sürekli kanama ve sızıntılar gibi hemorajik diatezler
başlar. Hastalığın kanamalı dönemi 2 hafta kadar sürebilir.
Patogenezden yaygın karaciğer ve endotel hasarıyla ağır
trombositopeni sorumludur. Ağır vakalarda 5. Günden itibaren
hepatorenal ve pulmoner yetersizlikler görülür. Ölüm
genellikle 2. Haftada ve MSOF nedeniyledir.
Laboratuar tahlillerinde lökopeni, trombositopeni, ALT, AST de
artış, CK ve bilirubin artışı, ALT, GGT, LDH artişi görülür.
INR, PT ve aPTT de uzama vardır.
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi vakalarında %9 ila %50 arasında
değişen mortalite oranları bildirilmiştir.
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi nasıl teşhis edilir?
Şüpheli vakalarda ilk iki hafta içinde Nairovirus RNA PCR
pozitif bulunabilir. Nairovirus IgM 9. Günden sonra pozitif
olur. Hastalığa bağlı antikorlar ELİSA yöntemiyle tespit
edilebilir. Erken dönemde IgM antikorlarının artması yada IgG
antikorlarında 4 kat artış gösterilmesi tanı koydurur. Bu
testler spesifik testler olduklarından sadece belli kurumlar
tarafından yapılabilmektedir.
Kırım kongo kanamalı ateşinini tedavisi varmı?
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi de ana tedavi destek tedavisidir.
Metabolik ve hemodinamik parametreler yerinde tutulmaya
çalışılır. Hastalığın spesifik bir tedavisi bulunmamakla
birlikte, antiviral ilâçlardan ribavirinin, oral veya
parenteral olarak kullanılabileceği bildirilmektedir. Ayrıca
hastalığı geçirmiş kişilerden hazırlanan anti serumlar tedavi
ve koruma amacıyla kullanılmış fakat istatistiksel anlamlı
sonuçlar alınamamıştır.
KKK den korunma ve kontrol:
Tüm enfeksiyon hastalıklarında olduğu gibi KIRIM KONGO
KANAMALI ATEŞİ’NDE de korunma ve kontrol önlemlerinin alınması
çok önemli ve gereklidir.
Doğu Avrupa da üretilmiş fare beyninden elde edilen bir aşının
%70 koruma sağladığı bildirilmiştir fakat halihazırda dünya
sağlık örgütünün onayladığı bir aşı yoktur.
Hasta ve hastanın sekresyonları ile temas sırasında
mutlaka üniversel önlemler (eldiven, önlük, gözlük,
maske vb.) alınmalıdır. Genellikle hava yolu ile
bulaşmadan bahsedilmemektedir. Ancak, kan ve vücut
sıvıları ile temastan kaçınılmalıdır. Bu şekilde bir
temasın söz konusu olması halinde, temaslının en az 14
gün kadar ateş ve diğer belirtiler yönünden takip
edilmesi gerekmektedir.
Hayvan kanı, dokusu veya hayvana ait diğer vücut
sıvıları ile temas sırasında da gerekli korunma
önlemleri alınmalıdır.
Kene mücadelesi çok önemli olmakla birlikte oldukça zor
görülmektedir. Keneler yumurta dönemleri hariç diğer
biyolojik evrelerinde insanlara hücum ederek kan
emebilir. Hem mera keneleri hem de mesken keneleri
gelişmelerini sürdürebilmek ve nesillerini devam
ettirebilmek
için
konakçılarından
kan
emmek
zorundadırlar; genel olarak da konakçı spesifitesi
göstermezler. Coğrafik bölgelere ve türlere göre
değişmekle beraber, KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ’yı
bulaştıran Hyalomma soyuna ait keneler genel olarak
Nisan ve Ekim aylarında aktiftirler; bu dönemlerdeki
salgınların sebebi de budur. Bu nedenle öncelikle
konakçılar kenelerden uzak tutulmalı ve kenelerin kan
emmeleri engellenmelidir.
Mümkün olduğu kadar kenelerin bulunduğu alanlardan
kaçınılması gerekmektedir. Hayvan barınakları veya
kenelerin
yaşayabileceği
alanlarda
bulunulması
durumunda, vücut belirli aralıklarla kene yönünden
muayene edilmeli; vücuda yapışmamış olanlar dikkatlice
toplanıp öldürülmeli, yapışan keneler ise kesinlikle
ezilmeden ve kenenin ağız kısmı koparılmadan (bir pensle
sağa sola oynatarak, çivi çıkarır gibi) alınmalıdır.
Diğer önemli hususlardan birisi de piknik amaçlı olarak
su kenarları ve otlak şeklindeki yerlerde bulunanlar
döndüklerinde, mutlaka üzerlerini kene bakımından
kontrol etmeli ve kene varsa usulüne uygun olarak
vücuttan uzaklaştırmalıdır. Çalı, çırpı ve gür ot
bulunan yerlerden uzak durulmalı, bu gibi yerlere çıplak
ayakla veya kısa giysilerle girilmemelidir.
Ormanlarda çalışan işçilerin ve ava çıkanların lastik
çizme giymeleri veya pantolonlarının paçalarını çorap
içine almaları kenelerden koruyucu olabilmektedir.
Hayvan sahipleri hayvanlarını kenelere karşı uygun
akarisitlerle ilâçlamalı, hayvan barınakları kenelerin
yaşamasına imkân vermeyecek şekilde yapılmalı, çatlaklar
ve yarıklar tamir edilerek badana yapılmalıdır. Kene
bulunan hayvan barınakları uygun akarisitlerle usulüne
göre ilâçlanmalıdır.
Gerek
insanları
gerekse
hayvanları
kene
enfestasyonlarından korumak için repellent olarak
bilinen böcek kaçıranlar dikkatli bir şekilde
kullanılabilir. Repellentler sıvı, losyon, krem, katı
yağ veya aerosol şeklinde hazırlanan maddeler olup,
cilde
sürülerek
veya
elbiselere
emdirilerek
uygulanabilmektedir. Aynı maddeler hayvanların baş veya
bacaklarına da uygulanabilir; ayrıca, bu maddelerin
emdirildiği plâstik şeritler, hayvanların kulaklarına
veya boynuzlarına takılabilir. İçinde DEET içeren
akarisitler kullanılmalıdır
HANTA VİRÜS
Hanta Virüs Enfeksiyonu;
Hanta virüs nedir?
Hanta virus farelerle bulaşan yüksek ateş ve kanamalar ile
seyreden bir hastalıktır. Virüs bulaştıktan sonra iki çeşit
hastalık yapar:
– Hanta virüs kanamalı ateşi: böbrek yetmezliği ve kanamalarla
seyreder,
– Hanta virüs kalp akciğer sendromu : kalp yetmezliği ve
akciğer kanamaları ile seyreden daha ağır bir hastalıktır.
Hanta virüs nasıl bulaşır ?
Hanta virüsler doğada fare gibi kemiricilerde bulunabilir,
fareler hasta olmaz, idrar, dışkı ve salyalarıyla virüsü
etrafa yayarlar. Virüs insanlara birkaç yolla bulaşır.
– Gıdalar ile ağızdan bulaşabilir,
– Toz halinde solunum yoluyla bulaşabilir,
– Hastalık taşıyan farelerin ısırması ile bulaşabilir. Hanta
virüs en çok gıdalar ve solunumla bulaşır. En sık fareler ile
teması olan orman işçileri, çiftçiler, hayvancılıkla
uğraşanlarda hastalık görülür.
Hantavirüs hastalığının belirtileri nelerdir ?
Virüs bulaştıktan sonra 1 ila 3 haftalık kuluçka dönemi
vardır.
Daha sonra
– Yüksek ateş,
– Üşüme titreme,
– Kas eklem ağrıları,
– Başağrısı, bulantı kusma, ishal,
– Karın ağrıları,
– Nefes almakta zorluk .
gibi şikayetler ortaya çıkmaya başlar.
Daha sonra böbrek yetmezliği ve kanamalar başlar, kanamalar
mide barsak kanamaları, cilt ve mukoza kanamaları, burun ve
solunum yolları kanamaları şeklinde ortaya çıkabilir ve daha
da ilerleyerek iç organ kanamaları ve ölüme neden olabilir.
Hastalık çok hafif şikayetlerle seyredip geçebileceği gibi
ağır böbrek yetmezliklerine, iç organ kanamalarına ve ölüme de
neden olabilir.
Hantavirüs hastalığının tedavisi varmıdır?
Hantavirüs hastalığının bilinen kesin bir tedavisi yoktur.
Tedavi hastanın yoğun bakım şartlarında destek tedavisini
içerir. Hastaların yaklaşık % 15 kadarı tüm destek tedavisine
rağmen ölümle sonuçlanmaktadır. Hastalık insandan insana
bulaşmaz. Hastalığın teşhisi ileri laboratuvar incelemeleri
ile konulabilmektedir.
Hanta virüsten nasıl korunurum ?
Hastalığa karşı korunmak için etkili bir aşı yoktur. Hanta
virus hastalığından korunmanın en önemli yolu fareler ile
mücadeledir. Farelerin yiyecek içeceklere ulaşması
engellenmelidir. Yiyecek içecekler açıkta bırakılmamalıdır.
Fare idar ve dışkısıyla kirlenmiş yerlerde toz
kaldırılmamalıdır, hastalık bu tozlar ile kolayca bulaşır.
Kiler, depo, kömürlük, garaj, mezra evi, barınak, kulübe vb.
gibi fare olması muhtemel alanlarda temizlik yapmadan önce
mikroplar öldürülmelidir. Bu amaçla iki litre su içine bir çay
bardağı çamaşır suyu atarak spey şeklinde serpmek 10 – 15
dakikada mikropları öldürür. Daha sonra temizlik yapılabilir.
Kesinlikle toz kaldırmadan temizlik yapılmalıdır, süpürge ve
elektrik süpürgesi kesinlikle kullanılmamalıdır. Fare dışkısı
bulunan alanlarda gıda varsa kesinlikle yenmemeli imha
edilmelidir. Avcılar, kampçılar, tarla da çalışan çiftçiler,
çiftlik çalışanlarının dikkatli olması gerekir. Fareler canlı
yakalanmaya çalışılmamalıdır, fare ölüsü derin çukura
gömülmeli çöpe atılmamalıdır. Farelere çıplak elle
dokunulmamalıdır. Bu gibi yerlerin temizliğinde
eldiven giyilmeli ve eller sıklıkla yıkanmalıdır.
mutlaka
HEPATİT
Hepatit;
Sarılık;
Kronik
Hepatit;
Bulaşıcı
Hepatit;
Hepatit karaciğerin iltihabi hastalığıdır. Birçok bakteri ve
virüslerle oluşabilirse de en sık ve en tehlikeli olanları
viral hepatit virüsleri denilen A, B, C, D ve E virüsleri ile
olanlarıdır.
Viral Hepatitler nelerdir?
Viral hepatit, Hepatit A, B, C, D ve E virüslerinin neden
olduğu, karaciğere ağır hasarlar verebilen bir enfeksiyon
hastalığıdır. Kronikleşme tehlikeleri ve yaygınlıkları nedeni
ile en önemlileri Hepatit B ve Hepatit C dir.
Hepatit B ve C Ne Kadar Sık Görülür ?
Dünyada 2 milyar kişinin Hepatit B virüsü ile enfekte olduğu,
350 milyondan daha fazla kişide ise hastalığın kronikleştiği
tahmin edilmektedir. Türkiyede 3-4 milyon kişinin Hepatit B
ile enfekte olduğu sanılmaktadır.
Tüm dünyada yaklaşık 180 milyon kişinin Hepatit C virüsü ile
enfekte olduğu, siroz ve kanser riski ile karşı karşıya kalan
130 milyon kişide de hastalığın kronikleştiği tahmin
edilmektedir.
Her yıl 3-4 milyon yeni kişi HCV ile enfekte olurken, %70inde
hastalık kronikleşmektedir. Türkiyede yaklaşık 600 bin kişinin
hepatit C virüsü ile enfekte olduğu tahmin edilmektedir.
Kronik Hepatit Tedavi Edilmezse Ne Olur ?
Kronik Hepatitler ölümcül olabilen ağır karaciğer
yetersizliğine, karaciğer sirozuna ve karaciğer kanserine
dönüşme riski taşır. Bu yüzden kronik hastalığın tedavisi ve
doktor kontrolü büyük önem taşımaktadır.Hepatit tehlikeli
sonuçlara yol açabilen önemli bir hastalıktır.
GONORE
Belsoğukluğu;
Gonore yada halk arasındaki adıyla bel soğukluğu cinsel yolla
bulaşan mikrobik bir enfeksiyon hastalığıdır. Etkeni Neisseria
gonorrhoeae adında bir bakteridir. Genital bölge, anüs, idrar
yolları, ağız, boğaz ve gözlerde hastalık yapar. Sık görülür
kolay bulaşır. Dünyada giderek yayılmaktadır. Cinsel yolla
bulaşır dış ortamda uzun süre yaşamaz, havludan, havuzdan, vb.
bulaşmaz. Temas ile bulaşır, anneden çocuğuna bulaşır.
Hastaların birçoğunda şikayetler hafif seyrettiğinden
hastaneye başvurmazlar ancak hastalığı bulaştırmaya devam
ederler.
Bel soğukluğu kimlerde görülür?
Gonore her yaşta görülebilir. Cinsel aktif olan her insanda
olabilir. Korunmasız cinsel temas, birden fazla cinsel
partner, diğer cinsel yolla bulaşan hastalıkları olanlarda
daha fazla görülür.
Bel soğukluğu nasıl bulaşır ?
Gonore: penis, vajina, ağız, anüs’e dokunmakla insandan insana
geçer. Sperm gerekmez. Cinsel temasla, öpüşmeyle, dokunmayla
bulaşır. Doğum sırasında anneden bebeğe bulaşabilir. Gonore
tekrarlayabilir. Tedaviden sonra gonore taşıyan kişi ile temas
edilirse tekrar bulaşır.
Bel soğukluğunun belirtileri nelerdir?
Gonore tehlikeli bir hastalıktır. Bazı erkeklerde hemen hiç
şikayet olmaz, bu insanlar hastalığı taşırlar. Hastalık
kapıldıktan 2- 5 gün sonra şikayetler başlar;
Erkeklerde en sık görülen şikayetler:
İdrarda yanma,
Penisten beyaz, sarı yada yeşil akıntı,
Nadiren testislerde şişlik kızarıklık ağrı olur.
Kadınlarda gonore şikayetleri çok hafiftir, birçok kadın
hasta olduğunu bile fark etmez. Şikayetler sistit
vajinit şikayetleri ile karışır, hastaların çoğu bu
şikayetleri önemsemez. Kadınlarda en sık görülen
şikayetler :
İdrarda yanma,
Vajinal akıntı,
Adet arası kanamaları dır.
Gonore bu hafif şikayetlere rağmen çok ciddi hasarlar verir.
Boğazda yerleşir ise boğaz ağrısı, yutma güçlüğü yapar.
Rektumda yerleşir ise rektal akıntı makatta kaşıntı yapar.
Gonore tehlikeli bir hastalık mıdır?
Tedavi edilmemiş gonore hem erkek hem kadınlarda ciddi kalıcı
hasara, hastalıklara neden olur.
Tedavi edimemiş gonore kadınlarda :
Kısırlığa,
Dış gebeliğe,
Pelvis de iltihabi hastalığa ( PID) neden olur,
ciddi pelvis ağrılarına ve ateşe yol açar, apse ve
kronik pelvis ağrılarına neden olabilir.
Tedavi edilmemiş gonore erkeklerde:
Testis iltihaplarına,
Prostat iltihaplarına,
Kısırlığa neden olur.
Gonore kan yoluyla tüm vücuda yayılırsa ölümcül olabilir.
Gonore kadınlarda kısırlığın en sık sebeplerinden birisidir.
Hamilelerde gonore :
Hamilelerde gonore erken doğum ve düşük doğum tartısına yol
açabilir. Gonore doğum sırasında bebeğe bulaşırsa: Bebekte göz
iltihaplarına, eklem iltihaplarına yada çok ciddi sepsise
neden olabilir. Hamilelik sırasında rutin kültürler ile gonore
taraması yapılmalı varsa tedavi edilmelidir.
Bel soğukluğu nasıl teşhis edilir?
Gonore teşhisi kültür ile konur. Erkeklerde akıntı, ürethra
kültürü. Kadınlarda cervix, ürethra ve vajen kültürleri, her
iki cinste boğaz, rektum kültürleri ile teşhis konur. Gonore
hızlı testleri kültür kadar hassas değildir.
Bel soğukluğu nasıl tedavi edilir?
Gonore tedavisinde antibiyotikler kullanılır. Günümüzde
antibiyotiklere direnç kazanmış ve tedavisi zor gonore
vakaları görülmeye başlanmıştır. Gonore hastalarının çoğunda
diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklar ve klamidya da
görülmektedir.
Bu
hastalıkların
tedavisi
birlikte
yapılmalıdır. Gonore tespit edilen hastalarda diğer cinsel
yolla bulaşan hastalıklar da araştırılmalıdır.
Tedavide dikkat edilmesi gereken hususlar:
İlaçların dozunda ve zamanında alınması,
Tedavi süresine dikkat edilmesi, iyileşince tedavinin
erken kesilmemesi,
Tedaviden cevap alınamaz ise aynı doktora durumun
bildirilmesi,
Tedavi gonoreyi öldürür ancak yaptığı hasarı düzeltmez.
Gonore testis, over hasarı ve kısırlık yaptıysa bu
tedaviyle iyileşmez.
Tedavi tekrar gonore kapmanıza engel olamaz, tedavi
bittikten sonra gonore taşıyan biri ile temas ederseniz
tekrar hastalık kaparsınız,
Tedavide eşlerin birlikte ve aynı zamanda tedavi
olmaları, tedavi süresince cinsel temastan kaçınmaları
gerekir,
Kondom kullanmak gonore riskini azaltır,
Size gonore teşhisi kondu ise cinsel ilişkiniz olan
herkese durumu bildirmeniz gerekir.
Genital bölgede herhangi bir akıntı, yanma, idrarda yanma,
kızarıklık, şişlik, döküntü cinsel yolla bulaşan hastalık
habercisidir ve mutlaka doktor kontrolü gerekir.
Referanslar:
1. Centers for Disease Control and Prevention. Sexually
Transmitted Diseases Treatment Guidelines, 2010. MMWR
2010;59(no. RR-12).
2. Centers for Disease Control and Prevention. Sexually
Transmitted Disease Surveillance, 2009. Atlanta, GA: U.S.
Department of Health and Human Services, November 2010.
3. Hook EW III and Handsfield HH. Gonococcal infections in the
adult. In: K. Holmes, P. Sparling, P. Markh et al (eds).
Sexually Transmitted Diseases, 3rd Edition. New York: McGrawHill, 1999, 451-466
GENİTAL SİĞİL
HPV;Genital siğil; Human Papilloma Virüs;
Anogenital siğil; Kondilom; Condyloma acuminata;
Genital siğil cinsel yolla bulaşan, genital bölgede çıkan,
viral, bulaşıcı enfeksiyon hastalığıdır. En sık:
Vajina,
Serviks,
Vulva,
Penis,
Testis,
Anüs,
Kalça, da nadiren
Ağız ve boğaz da görülür.
Genital siğiller cinsel yolla bulaşan hastalıklar içinde en
sık görülenidir. Yassı yada kabarık olabilir, karnabahar
şeklinde birden fazla olabilir. Sebebi Human Papilloma Virüs
denilen bir virüs tür( HPV). HPV nin 80 den fazla çeşidi
vardır. Ciltte, elde siğil yapan virüs cinsi ile genital
bölgede siğil yapan virüs cinsi farklıdır. Eldeki genital
bölgeye, genital bölgedeki ele bulaşmaz. Genital siğiller
cinsel yolla bulaşır, kolay bulaşır, siğiller bulaşmayı
takiben birkaç hafta ila birkaç ay sonra ortaya çıkar. HPV
taşıyan kişi ile temas eden 3 kişinin 2 sinde hastalık ortaya
çıkar.
Genital siğiller kimlerde görülür?
Genital siğil en sık:
15- 30 yaş arası kişilerde,
Birden çok cinsel partneri olanlarda,
Birden fazla kadınla beraber olan erkeklerin eşlerinde,
Prezervatif kondom kullanmayan kişilerde,
Cinsel yaşamın erken yaşta başladığı kişilerde,
Hasta kişiler ile cilt temasında bulunanlarda,
Daha önce genital siğili olan kişilerde,
Hamilelerde,
Sigara içenlerde,
Oral kontraseptif kullananlarda genital siğil görülme
şansı daha yüksektir.
Genital siğilin belirtileri nelerdir?
Genital siğiller tek yada birden fazla, karnabahar görünümlü
cilt kabartıları şeklinde görülür. Başlangıçta çok küçük ve
gözle kolay görülmeyecek kadar ufak olabilirler.
Kadınlarda genital siğiller:
Vulva, vajina bölgesinde,
Vajina içerisinde,
Uterus giriş bölgesi olan serviks etrafında,
Ve anüs de görülür.
Erkeklerde genital siğiller:
Penis ucu veya etrafında,
Testislerde,
Anüs etrafında görülür.
Genital siğiller bulundukları bölgede genellikle şikayete
neden olmazlar. Nadiren siğillerin kanaması, kaşınması, yanma
yapması, iltihaplanması şikayete neden olur. Siğiller
bulundukları yerde zaman içinde büyür ve sağa sola atlayıp
çoğalırlar. Son yılara kadar siğillerin kozmetik görüntü
dışında şikayete neden olmadığı düşünülüyordu ancak geçtiğimiz
10 yıl içinde birçok komplikasyona ve kansere neden oldukları
tespit edildi. Servikal kanserler kadın kanserleri içinde en
sık görülen üçüncü kanser türüdür. Servikal kanserlerin büyük
bölümü HPV virüslerine bağlıdır.
Genital siğiller tehlikelimidir?
1- Genital sigillere bağlı kanser:
Genital siğillere neden olan HPV virüslerinin bir kısmı
kansere neden olur. Kadınlarda sık görülen servikal
kanserlerin, vulva, vajina kanserlerinin bir kısmı HPV
virüslerine bağlıdır. Erkeklerde Anüs, penis kanserlerine
neden olur.
Kadınlarda jinekolojik muayene sırasında serviks bölgesinden
alınan örnek incelemesi ( PAP smear ) HPV ile ilgili
problemlerin tespitinde çok değerlidir. Günümüzde jinekolojik
muayene sırasında yapılması gereken PAP smear testi takvimi
oluşturulmuştur. Buna göre kadınların aşağıdaki tabloya dikkat
etmeleri önerilmektedir:
21- 29 yaş arası: her iki yılda bir PAP test. ( Cinsel
hayatı 18 yaş öncesinde başladı ise ilk PAP testin 21
yaşından önce yapılması önerilir).
30 yaş üstü: son 3 PAP test normal ise; her 3 yılda bir
PAP test yapılmalıdır.
65 yaş üstü: son 3 PAP test normal ve son 10 yılda
anormal bir sonuç yok ise PAP test yaptırmayı
bırakabilirsiniz.
Not: PAP test sonuçları normal değil ise, immün
sistemi baskılayan ilaçlar kullanıyorsanız,
servikal displazi yada servikal kanser tedavisi
gördüyseniz daha
yaptırmalısınız.
2- Genital siğillere
komplikasyonları:
sık
bağlı
aralıklarla
hamilelik
PAP
ve
test
doğum
Genital siğiller gebelikte hızla büyürler. İdrar yolu
çıkışında yer alan siğiller gebelikte büyüyerek idrar çıkışını
tıkayabilir, idrar yapmayı zorlaştırabilirler. Vajina
etrafında olan siğiller hamilelikte büyüyerek doğumu
zorlaştırabilirler.
Genital siğiller nasıl teşhis edilir?
Genital siğiller muayene ile teşhis edilirler. Vajina içi ve
servikal bölgedeki siğillerin tespiti için jinekologlar özel
solüsyonlar kullanırlar. Servikal bölgedeki lezyonların gözle
tespiti güçtür bu nedenle jinekolojik muayene sonrasında bu
bölgeden ince bir pamuklu çubukla örnek alınıp mikroskopta
incelenir buna PAP smear testi denir. Servikal bölgedeki
genital siğiller hasara, hücrelerde anormalleşmeye ve
kanserleşmeye nende olurlar, bu değişim PAP smear testinde
anormal sonuçlar olarak kendini gösterir. Bu durumda
jinekologlar bu bölgeye cihazlarla bakıp örnek alabilirler.
Buna Kolposkopi ve biyopsi denir.
Alınan örneklerde HPV testleri:
Alınan tüm örnekler laboratuarda test edilir. Özellikle
içlerinde HPV virüsü olup olmadığı, var ise bu HPV virüslerin
kanser yapan tehlikeli virüsler olup olmadığı laboratuar
testleri ile tespit edilip raporlandırılır. Bu rapor tedavide
çok önemli bilgiler sağlar.
Genital siğillerin tedavisi varmı?
Genital siğillerin tedavisi siğillerin yeri ve büyüklüğüne
göre değişir. Tedavi virüse bağlı şikayetleri ortadan kaldırır
ancak virüsün kendisini yok edemez. Virüs vücutta kalır, daha
sonra tekrar ortaya çıkabilir yada virüse bağlı
komplikasyonlara yol açabilir, ve hatta tedavi olsa dahi
cinsel yolla virüsü başkalarına bulaştırabilir.
Genital siğillerin yeri ve büyüklüğüne bağlı olarak
yapılabilecek tedaviler:
Yüzeysel tedaviler:
İmiquimod krem,
Podophyllum resin içeren kremler,
Podpfiloks solusyon,
5- floroa urasil içeren kremler,
Triklor asetik asit ile yakma.
Kriyoterapi ( dondurma),
Lazer tedavi ( lazer ile yakma ),
Koterizasyon ( elektrik ile yakma ) bu tedaviler tek
veya kombine halde uygulanabilir.
Büyük siğiller cerrahi olarak çıkartılabilir. Genital
siğillerin tekrarlamasını önlemek amacıyla içlerin anti viral
bir ilaç olan alfa – interferon enjekte edilebilir.
Genital siğillerden korunmak :
HPV ve genital siğillerden korunmanın tek yolu enfekte kişiler
ile temastan kaçınmaktır. Kondom kullanımı bir miktar korunma
sağlar ancak tüm genital alanı kaplamadığından %100 korunma
sağlamaz. Şüpheli cinsel temastan kaçınma, kondom kullanımı,
Sık genital, jinekolojik muayene, en ufak şikayetlerin dahi
erken dönemde doktora tarafından incelenmesi HPV ve genital
siğillere bağlı şikayetleri azaltır.
HPV aşısı ( genital siğil aşısı ) :
Servikal kanserler jinekolojik kanserlerin önemli bir
kısmıdır. Sinsi, hızla yayılan ve tespit edilmesi zor olan
kanserlerdir. Servikal kanserlerin en önemli sebebi HPV
virüsleridir. Son yıllarda geliştirilen HPV aşısı servikal
kanserlerin önemli bir kısmına engel olabilmektedir.
HPV aşısı 3 doz halinde yapılır. 11- 12 yaşında kız
çocuklarına yapılarak servikal kanser ve genital siğil
gelişimini önler. Aşı kansere neden olan siğil virüsleri
içindir, kansere neden olmayan siğillere engel olamaz. HPV
aşısı 26 yaşına kadar olan kadınlara yapılır. Son yıllarda
aşının 9 -18 yaş erkeklere yapılması ve erkeklerde ortaya
çıkan kanserojen genital siğillerin önlenmesine yönelik
çalışmalar vardır.
Genital siğiller HPV virüsler ile meydana gelen cinsel
yolla bulaşan bir hastalıktır.
HPV kadınlarda sık görülen serviks kanserinin önemli
sebebidir.
HPV ve servikal kanserler aşı ile önlenebilir.
Genital siğil cinsel yolla bulaşan bir hastalıktır,
çocuklarda görülmez.
Referanslar:
1. Centers for Disease Control and Prevention
http://www.cdc.gov/
2. Planned Parenthood
http://www.plannedparenthood.org/
3. Health Canada
http://www.hc-sc.gc.ca/index_e.html/
4. Sex Information and Education Council of Canada
http://www.sieccan.org/
5. American College of Obstetricians and Gynecologists. First
cervical cancer screening delayed until age 21 less frequent
Pap tests recommended. American College of Obstetricians and
Gynecologists
website.
at:
http://www.acog.org/from_home/publications/press_releases/nr11
-20-09.cfm . Published November 20, 2009. November 23, 2009.
6. Baker CJ, Pickerling LK, Chilton L, et al. Advisory
Committee on Immunization Practices. Recommended adult
immunization schedule: United States, 2011. Ann Intern Med .
2011;154(3):168-173.
7. Batista CS, Atallah AN, Saconato H, da Silva EM. 5-FU for
genital warts in non-immunocompromised individuals. Cochrane
Database Syst Rev . 2010 Apr 14;4:CD006562.
8. Behrman RE, Kliegman RM, Jenson HB. Nelson Textbook of
Pediatrics . 17th ed. Philadelphia PA: Saunders; 2004.
9. Centers for Disease Control and Prevention. Recommended
immunization schedules for persons aged 0-18 years—United
States, 2011. MMWR . 2011;60(5).
10. Centers for Disease Control and Prevention. Sexually
Transmitted Diseases Treatment Guidelines, 2010. MMWR
2010;59(No. RR-12):1-110.
11. Condyloma acuminatum. EBSCO DynaMed website. at:
http://www.ebscohost.com/dynamed/what.php . Updated June 2008.
Accessed June 24, 2008.
12. Dunne EF, Markowitz LE. Genital human papillomavirus
infection. Clin Infect Dis 2006; 43:624.
13.
Genital
wart.
Mayo
Clinic
website.
at:
http://www.mayoclinic.com/health/genital-warts/DS00087
Updated June 2009. July 21, 2009.
.
14. Genital warts. Centers for Disease Control and Prevention
website.
Available
at:
http://www.cdc.gov/std/treatment/2006/genital-warts.htm
Published 2006. Accessed June 24, 2008.
.
15. Grady D. Guidelines push back age for cervical cancer
tests.
The
New
York
Times
website.
at:
http://www.nytimes.com/2009/11/20/health/20pap.html?_r=1
Published November 20, 2009. November 23, 2009.
.
16. Hanna E, Bachmann G. HPV vaccination with Gardasil: a
breakthrough in womens health [review]. Expert Opin Biol Ther.
2006;6:1223-1227.
17. HPV vaccine information for young women. CDC website. at:
http://www.cdc.gov/std/HPV/STDFact-HPV-vaccine.htm . February
20, 2009.
18. Human papillomavirus and genital warts. National Institute
of Allergy and Infectious Disease website. Available at:
http://www3.niaid.nih.gov/healthscience/healthtopics/human_pap
illomavirus/ . Updated June 2007. Accessed June 24, 2008.
19. Lowy DR, Schiller JT. Papillomaviruses and cervical
cancer: pathogenesis and vaccine development. J Natl Cancer
Inst Monogr . 1998;23:27-30.
20. McLemore MR. Gardasil: introducing the new human
papillomavirus vaccine. Clin J Oncol Nurs . 2006;10:559-560.
21. New vaccine prevents cervical cancer. FDA Consum .
2006;40:37.
22. 5/18/2007 DynaMeds Systematic Literature Surveillance
DynaMeds Systematic Literature Surveillance : The FUTURE II
Study Group. Quadrivalent vaccine against human papillomavirus
to prevent high-grade cervical lesions. N Engl J Med.
2007;356:1915-1927.
23. 5/11/2009 DynaMeds Systematic Literature Surveillance
http://www.ebscohost.com/dynamed/what.php : Winer RL, Feng Q,
Hughes JP, OReilly S, Kiviat NB, Koutsky LA. Risk of female
human papillomavirus acquisition associated with first male
sex partner. J Infect Dis . 2008;197:279-282.
24. 10/23/2009 DynaMed Systematic Literature Surveillance
DynaMeds Systematic Literature Surveillance : FDA approves new
indication for Gardasil to prevent genital warts in men and
boys. US Food and Drug Administration website. Available at:
http://www.fda.gov/NewsEvents/Newsroom/PressAnnouncements/ucm1
87003.htm . Published October 16, 2009. Accessed October 22,
2009.
GENİTAL HERPES
Genital herpes cinsel yolla bulaşan viral bir hastalıktır.
Sebebi Herpes simplex virüs tür. Genital bölgede içi sıvı dolu
kesecikler ( uçuk ), ağrı ve kaşıntıya neden olur. İlk seferde
iyileşmesi 3- 4 hafta sürer. Herpes virüs vücutta saklanır,
sıklıkla alevlenir ve şikayetler tekrar eder, her seferinde
süre ve şiddeti azalarak sürer. İyileşme dönemlerinde hasta
bulaştırıcıdır.
Gençlerde sık görülür, sıklığı giderek artmaktadır. Herpes
simplex virüsün 2 tipi vardır: tip 1 daha çok dudak; tip 2 ise
genital bölgede çıkar. Kadınlarda daha sık görülür. Cinsel
yolla bulaşır, dış ortamda uzun süre canlı kalamaz. Görünür
lezyon olmasa da taşıyıcılar hastalığı bulaştırabilirler.
Herpes lezyonları kanamalı ve ülserli lezyonlardır, diğer
cinsel yolla bulaşan hastalıkların kapılma şansını da
arttırır.
Genital herpes belirtileri nelerdir?
Herpes hastalarının çoğu hasta olduklarının bile farkında
değillerdir. Şikayetleri çok hafif olur, böcek ısırığı
sanılır. Herpes bulaşan her hasta da şikayet ortaya çıkmaz,
ancak bu insanlar hastalığı taşır ve bulaştırırlar. Şikayeti
olan hastalarda ise özellikle ilk atak oldukça sıkıntılı
geçer. Hastalık mikrobun kapılmasından 2 hafta sonra başlar ve
iyileşmesi 3-4 hafta kadar sürer.
Genital bölge ve anüs etrafında kızarıklık,
İçi sıvı dolu kesecikler,
Kaşıntı,
Ağrı, sızlama,
Lenf bezlerinde şişme,
Halsizlik,
Ateş,
Grip benzeri şikayetler olur,
Kesecikler patladıktan sonra o bölgede ülserler olur(
aft gibi ),
İlk atağı takiben bir yıl içinde 4 -5 atak daha geçirilir. Her
atakta şikayetler ve süre biraz daha hafifler. Yıllar içinde
atakların süresi ve şiddeti azalarak sürer.
Genital herpes komplikasyonları:
Genital herpes erişkinlerde ağrılı Genital lezyonlara yola
açar, immün sistemi zayıf kişilerde şikayetler çok ağır ve
şiddetli olabilir.
İmmün sistemin zayıfladığı durumlarda beyin, beyin zarı
iltihabına ( meningo-ansefalit ) yola açabilir.
Genital herpes doğum kanalından bulaşırsa bebeklerde beyin
iltihaplanmasına neden olabilir, bu çok ciddi ve ölümcül bir
durumdur. Gebelik sırasında herpes atakları bu nedenle
tehlikelidir. Özellikle gebelik sırasında herpes kapılması ve
ilk atağın gebelik sırasında geçirilmesi bu riski daha da
arttırır. Doğumda aktif Genital herpesi olan hastaların bu
nedenle sezaryen ile doğum yapmaları bebeğin korunması
açısından önemlidir.
Hastalığın ve atakların şiddetinden bağımsız olarak herpes
atakları sırasında hastada psikolojik stres, depresyon
görülür.
Genital Herpes nasıl teşhis edilir?
Genital herpes şikayetleri kişiden kişiye çok farklı
olabilmektedir, kimi insanda hiçbir şikayet olmazken kimi
insanda şiddetli lezyonlar ortaya çıkmaktadır. Lezyonların
varlığında hastalığı klinik olarak teşhis etmek kolaydır.
Lezyondan alınan örnek laboratuarda incelenerek kolayca teşhis
konur( HSV PCR ). Ancak lezyon olmayan veya ataklar arasında
şikayeti olmayan insanlarda ancak kan testleri ile genital
herpes varlığı gösterilebilir. Kan testleri ile herpes virüs
antikorları ( HSV 1 ve HSV 2 ) gösterilir.
Genital herpes nasıl tedavi edilir?
Herpesi tamamen ortadan kaldıracak bir tedavi yoktur. Ancak
antiviral ilaçlarla hastalığı, süresini, şiddetini azaltmak ve
atak sayısını azaltmak mümkündür. Ayrıca uzun süreli
süpressyon tedavileri cinsel partnere bulaşma şansını azaltır.
Genital herpesten nasıl korunulur?
Kondom kullanımı genital herpes bulaşma şansını azaltır.
Görünür lezyon varlığı bulaşma şansını çok arttırır ancak
birçok hasta görünürde lezyon olmasa da hastalığı bulaştırır.
Çok eşlilik, cinsel yolla bulaşan bir hastalığı olmak Genital
herpes kapma şansını arttırır.
Referanslar:
1. Centers for Disease Control and Prevention. Genital
herpes—CDC fact sheet. Centers for Disease Control and
Prevention
website.
Available
at:
http://www.cdc.gov/std/herpes/stdfact-herpes.htm . Updated
March 3, 2010. Accessed July 29, 2010.
2. Centers for Disease Control and Prevention. Sexually
Transmitted Diseases Treatment Guidelines, 2010. MMWR.
2010;59(No. RR-12):1-110.
3. Engelberg R, Carrell D, Krantz E, Corey L, Wald A. Natural
history of genital herpes simplex virus type 1 infection. Sex
Transm Dis. 2003;30(2):174-177.
4. Frequently asked questions about genital herpes. The
National Women’s Health Information Center website. Available
at: http://www.4woman.gov/faq/stdherpe.pdf . Accessed July 18,
2005.
5. Genital herpes fact sheet. Centers for Disease Control and
Prevention
(CDC)
website.
Available
at:
http://www.cdc.gov/std/Herpes/STDFact-Herpes.htm
July 18, 2005.
.
Accessed
6. Genital herpes: the facts. International Herpes Alliance
website.
Available
at:
http://www.herpesalliance.org/resources_03.htm . Accessed July
18, 2005.
7. Health matters fact sheet: genital herpes. National
Institute of Allergy and Infectious Diseases website.
Available at: http://www.niaid.nih.gov/factsheets/stdherp.htm,
Accessed July 18, 2005.
8. Herpes: get the facts. American Social Health Association
website. Available at: http://www.ashastd.org/hrc/educate.html
. Accessed July 18, 2005.
9. Mindel A, Marks C. Psychological symptoms associated with
genital herpes virus infections: epidemiology and approaches
to management. CNS Drugs . 2005;19(4):303-312
GRİP
İnfluenza; Flu;
Grip solunum yollarının viral bulaşıcı hastalığıdır. Tüm
vücudu etkileyen ağır enfeksiyona ve bazen ölüme yol açar.
Gripten korunmanın bilinen en etkili yolu aşı olmaktır.
Grip virüsü her yıl sonbahar kış aylarına salgınlara yol açar.
Her yıl üzerindeki yapıyı değiştirdiği için vücut tarafından
tanınamaz ve hastalık oluşur. 7 ila 10 yılda bir kendisini
tamamen değiştirip dünya çapında salgınlara yol açar. Her yıl
ortaya çıkan virüs bir öncekinden farklı olduğundan korunmak
amacıyla her yıl aşı olmak gerekir. İnsanlarda iki tipi grip
hastalığına yol açar İnfluenza tip A ve tip B. Grip olan
kişinin hapşırık, öksürük ve nefesi ile etrafa yayılan
mikroplar havadan bulaşarak salgınlara yol açar. Ayrıca grip
mikroplarının olduğu ortamlara dokunmakla da hastalık bulaşır.
Gribin soğuk algınlığından farkı nedir?
Grip tüm vücudu etkileyen bir hastalıktır, ağır seyreder ve
yatağa düşürür. Soğuk algınlığının ise 300 den fazla virüsü
vardır, genellikle burun boğazda sınırlı kalan hastalığa yol
açar, şikayetler çok ağır değildir, ateş çok yükselmez.
Grip hastalığı kimler için tehlikelidir?
Kalabalık ortamlarda yaşamak ( huzur evleri, bakım
evleri, kışlalar, okullar, yuvalar, vb.),
Fiziksel ve Mental gerilik ( kendini koruyamamak ve
kişisel temizlik, hijyen kurallarına uyamamak hastalık
kapma riskini arttırır),
Bazı kişilerde grip ağır seyreder ve komplikasyonlar
daha sık görülür;
5 yaş altı çocuklar,
65 yaş üstü kişiler,
Kronik akciğer hastalığı olanlar,
Diyabet hastaları,
Kalp hastaları,
Karaciğer ve böbrek hastalığı olanlar,
İmmün sistemi baskı altında olan hastalar;
HIV+ ve AİDS hastaları,
Kemoterapi radyoterapi görenler,
Kortizon kullanalar,
Gebeler,
18 yaş altında olup sürekli aspirin kullanan
çocuklar,
Huzurevi ve bakım evlerinde kalanlar,
Obez kişiler,
Anoreksiya nevrosa hastalarında
grip hastalığı hem normalden çok daha ağır seyreder ve hem de
ağır komplikasyonlar ortaya çıkar.
Grip belirtileri nelerdir?
Hastalar virüsü şikayetler başlamadan bir gün önce etrafa
yaymaya başlarlar ve 5- 6 gün boyunca yayarlar. Yani kişiler
daha hasta olduklarını fark etmeden hastalığı yaymaya
başlarlar. Buda hastalığın neden bu kadar çabuk yayıldığını
göstermektedir. Şikayetler hastalık kapıldıktan 1-2 gün sonra
başlar. En sık görülen şikayetler:
Yüksek ateş,
Kas ağrıları,
Üşüme, titreme, terleme,
Aşırı yorgunluk,
Baş ağrısı,
İştahsızlık, bulantı, kusma, nadiren ishal,
Hapşırık,
Burun akıntısı,
Öksürük ( öksürük şikayeti hastalık geçtikten sonra 2
-3 hafta sürebilir),
Göz yaşarması,
Boğaz ağrısı,
Boyunda şişmiş lenf
şikayetlerdir.
bezleri
en
sık
görülen
Şikayetler 7 – 10 gün içinde azalarak kaybolur. Öksürük ve
halsizlik şikayetleri ise birkaç hafta daha sürer.
Gribin yan etkisi nedir?
Zatüre ( hem grip virüsüne hemde diğer mikroplara bağlı
zatüre sık görülür),
Sinüzit,
Orta kulak iltihabı,
Var olan hastalıkların kontrolden çıkması;
Kalp yetmezliğinin artması,
Böbrek, karaciğer yetmezliği,
KOAH,
Diyabet in kontrolden çıkması en sık görülen
komplikasyonlardır.
Grip teşhisi nasıl konur?
Hastanın şikayetleri ve muayene bulguları teşhise yardım eder.
Grip şikayetleri bir çok hastalıkla kolayca karıştırılır.
Kesin teşhis kan, tükürük yada burun salgısından yapılan
laboratuar testleri ile konur. Grip şüphelenilen hastada
aşağıdaki testler yapılmalıdır:
•
•
•
•
Tam kan sayımı,
CRP,
Sedimantasyon,
Burun – boğaz salgısında İnfluenza A+ B testi,
Gribin tedavisi var mı ?
Gribin tedavisi var ancak ilaçlar hastalığın ilk 48 saati
içinde başlanırsa etkili olur. İlaçlar grip şikayetlerini ve
süresini kısaltır, komplikasyonları büyük oranda azaltır.
Erken tedavi özellikle risk gurubundaki hastalar için hayat
kurtarıcıdır. Ayrıca istirahat hem hastalığın hafif
seyretmesi, hem komplikasyonların az olması ve hem de diğer
kişileri korumak amacıyla istirahat grip tedavisinin aslını
oluşturur. Tedavi sırasında bol sıvı tüketilmelidir. Ağrı
kesici ve ateş düşürücüler şikayetlerin kontrol edilmesini
kolaylaştırır. Dekonjestan burun açıcılar 3 günden fazla
kullanılmamalıdır. Öksürük kesici ilaçlar şiddetli öksürükleri
hafifletir.
Gripten korunmak mümkün mü?
Gripten korunmanın en güvenilir yolu her yıl aşı olmaktır.
Grip aşısı grip mevsimi başlamadan Eylül – Ekim aylarında
hazır olur. Korunmak için mümkün olan en erken dönemde aşı
olmak gerekir. Aşının etkili olabilmesi için iki hafta geçmesi
gerekir.Grip mevsimi sonbahardan ilkbahara dek sürer.
Grip aşısı kimlere yapılmaz?
Aşı aşağıdaki kişilere yapılmamalıdır:
6 aydan küçük çocuklar,
Aşırı anafilaktik yumurta alerjisi olanlara,
Daha önceki grip aşısında ağır alerjik reaksiyon
gelişenlere,
Guillain –Barre Sendromu hastalarına,
Ateşi olan hastalara aşı yapılmaz.
Gripten korunmak için genel önlemler:
Hasta iseniz işe okula gitmeyin,
Hasta kişileri, çocukları işe, okula göndermeyin,
Ellerinizi sıkça yıkayın,
Kişisel temizlik ve hijyen kurallarına uyun,
Şikayeti olan kişiler ile temas etmeyin,
Hapşırır ve öksürürken ağzınızı kapatın,
Kağıt mendili bir kez kullanıp atın,
Ellerinizi yüzünüze sürmeyin,
Aşı olamayan yada olmamış kişilerin grip salgını sırasında
anti viral ilaçlar ile korunması mümkündür. Bu koruma ilaç
alındığı sürece etkili olur. Kısa sürelidir. İlaçla koruma:
Grip ile karşılaşmış ve hasta olması büyük ihtimal
dahilinde olan,
Komplikasyon
verilir.
gelişme
riski
yüksek
olan
kişilere
İlaçla koruma aşının yerini tutmaz.
Referanslar:
1. American Lung Association
http://www.lungusa.org/
2. Centers for Disease Control and Prevention
http://www.cdc.gov/flu
3. Flu.gov
http://www.flu.gov/
4. Health Canada
http://www.hc-sc.gc.ca/
5. Public Health Agency of Canada
http://www.phac-aspc.gc.ca/chn-rcs/index-eng.php/
6. 2011-12 influenza vaccine and vaccination information.
Centers for Disease Control and Prevention website. Available
at: http://www.cdc.gov/flu/flu_vaccine_updates.htm . Updated
August 15, 2011.
7. Centers for Disease Control and Prevention. Asthma
information for patients and parents of patients. Centers for
Disease Control and Prevention website. Available at:
http://www.cdc.gov/H1N1flu/asthma.htm . Updated September 15,
2009.
8. Centers for Disease Control and Prevention. Home care
guidance: physician directions to patient/parent. Centers for
Disease Control and Prevention website. Available at:
http://www.cdc.gov/h1n1flu/guidance_homecare_directions.htm .
Updated August 5, 2009.
9. Diseases—I: Influenza fact sheet. American Lung Association
website. Available at: http://www.lungusa.org . Published
September 2007.
10. Flu (influenza). National Institute of Allergy and
Infectious
Disease
website.
Available
at:
http://www3.niaid.nih.gov/topics/Flu/default.htm .
11. Influenza (flu). Mayo Clinic website. Available at:
http://www.mayoclinic.com/health/influenza/DS00081 . Updated
June 2009.
12. DynaMed Editors. Influenza. EBSCO DynaMed website.
Available at: http://www.ebscohost.com/dynamed/ . Updated
October 28, 2009.
13. Inactivated influenza vaccine 2011-12. Centers for Disease
Control
and
Prevention
website.
Available
at:
http://www.cdc.gov/vaccines/pubs/vis/downloads/vis-flu.pdf .
Updated July 26, 2011.
14. Key facts about seasonal influenza (flu). United States
Centers for Disease Control and Prevention website. Available
at: http://www.cdc.gov/flu/keyfacts.htm . Updated March 12,
2009.
15. Live, intranasal influenza 2011-12. Centers for Disease
Control
and
Prevention
website.
Available
at:
http://www.cdc.gov/vaccines/pubs/vis/downloads/vis-flulive.pdf
. Updated July 26, 2011.
16. MMWR Weekly: Recommended immunization schedules for 0-18
years-United States, 2008. Center for Disease Control website.
http://www.cdc.gov/mmwr/preview/mmwrhtml/mm5701a8.htm
.
Updated January 11, 2008. Accessed July 7, 2009.
17. Pandemic (H1N1) 2009. EBSCO DynaMed website. Available at:
http://www.flu.gov/individualfamily/prevention/index.html .
18. Prevention and control of influenza with vaccines:
recommendations of the Advisory Committee on Immunization
Practices (ACIP), 2011. Centers for Disease Control and
Prevention
website.
Available
at:
http://www.cdc.gov/mmwr/preview/mmwrhtml/mm60e0818a1.htm?s_cid
=mm60e0818a1_e . Updated August 18, 2011.
19. Prevention and treatment. Flu.gov website. Available at:
http://www.flu.gov/individualfamily/prevention/index.html
.
Accessed April 16, 2010.
20. What you should know about flu antiviral drugs. Centers
for Disease Control and Prevention website. Available at:
http://www.cdc.gov/flu/antivirals/whatyoushould.htm . Updated
February 9, 2011.
21. 1/30/2008 DynaMed Systematic Literature Surveillance
DynaMed’s Systematic Literature Surveillance : Public health
advisory: Nonprescription cough and cold medicine use in
children—FDA recommends that over-the-counter (OTC) cough and
cold products not be used for infants and children under 2
years of age. US Food and Drug Administration website.
Available
at:
http://www.fda.gov/cder/drug/advisory/cough_cold_2008.htm
Accessed January 30, 3008.
.
22. 3/12/2008 DynaMed Systematic Literature Surveillance
DynaMed’s Systematic Literature Surveillance : 2008 safety
alerts for drugs, biologics, medical devices, and dietary
supplements: tamiflu (oseltamivir phosphate). US Food and Drug
Administration
website.
Available
at:
http://www.fda.gov/medwatch/safety/2008/safety08.htm#Tamiflu .
Accessed March 12, 200
Download