haber bültenđ

advertisement
GLOBAL STRATEJĐ ENSTĐTÜSÜ
HABER BÜLTENĐ
19 Nisan 2006
Haber Özetleri
Irak
•
Irak Türkmen Cephesi Başkanı Dr. Sadettin Ergeç önümüzdeki günlerde,
Ürdün’de yapılacak, Đslami Uzlaşma Konferansında kendisine eşlik edecek
heyetle Irak Türkmen Cephesi Bağdat bürosunda bir araya bir araya geldi. ITC
Başkanı Dr. Sadettin Ergeç konuşmasında, Temsilcilerin bütün konferanslarda
Türkmen milletini en iyi şekilde temsil etmeleri gerektiğini belirtti. Toplantıya
Đbrahim Đsmail Ağa, Đbrahim Arafat ve Saad Köprülü katıldı. Đslami Uzlaşma
Konferansı, 22 Nisan’da Ürdün’ün başkenti Amman’da yapılacak ve 4 gün
sürecektir, konferansta Irak’ta tarafların arasında uzlaşı sağlanması
hedefleniyor. (TURKMENELĐ TV)
•
Kerkük Đl Meclisi üyeleri bir bildiri yayınlayarak, 5 madde halinde yayınladıkları
sorunların çözülmemesi durumunda il meclisindeki üyeliklerini askıya
alacaklarını duyurdular:
- Kerkük’te bazı görevlere Kerkük dışından kişilerin atanması,
- Kerkük polis müdürlüğü için uzun suredir atama yapılmaması,
- Devletin halkın arazilerine yaptığı tecavüzlerin durdurulması,
- Kerkük Emniyet teşkilatı dışında, kendilerinden habersiz görev yapan
bir emniyet grubunun varlığı,
- Kerkük valisinin 4 yardımcısının olması; bu durumun kararlara aykırı
durumu. (www.bizturkmeniz.com)
•
Đnsan Hakları Bağdat, Kerkük ve Avrupa büroları yayınladıkları bildirilerde
Telafer’de yapılan operasyonların bir an önce durdurulmasını; yardımların
kente acilen ulaştırılmasını istediler. (www.kerkuk.net)
•
Türkmenlerin aydın kesiminden 30 kişi yayınladıkları bildiride Abdüllatif
Benderoğlu’nun kurduğu Türkmen Kültür Cemiyeti’ni kınadılar. Bildiride bu
Cemiyetin, Kardeşlik Ocağı’na alternatif bir kuruluş olacağı duyuruldu.
(www.bizturkmeniz.com)
•
“Aswat El-Iraq” web sitesinin yayınladığı haberde Birleşik Irak Đttifakı üyesi
Sami El-Askeri’nin, Đbrahim El-Caferi’nin başbakanlık adaylığı konusunda
ısrarcı olduğu belirtildi. Birleşik Irak Đttifakı Başkanı Abdülaziz El-Hekim’in ise
1
ittifakın tutumunu sözlü bir şekilde diğer listelere bildirdiği açıklandı.
(EL-ŞARK EL-
AVSAT GAZETESĐ)
•
Birleşik Irak Đttifakı’ndan alınan haberlere göre, Birleşik Irak Đttifakı’nın meclis
başkanlığı yardımcısı görevi için Halid El-Atiya’yı aday göstereceği bildirildi.
(NĐNA HABER AJANSI)
•
Irak Ulusal Listesi üyesi Rasim El-Avadi yaptığı açıklamada, Irak Ulusal
Listesinin cumhurbaşkanlığı yardımcılığı için Đyad Allavi’yi aday gösterdiğini
ifade etti. El-Avadi açıklamasının devamında, başbakanlık için adayın ilan
edilmesinden ötürü Ulusal Liste’nin başbakan yardımcılığı için bir aday
göstereceğini söyledi. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ)
•
Irak Uzlaşma Cephesi üyesi ve Irak Đslam Partisi Başkanı Tarık El-Haşimi
yaptığı açıklamada, Irak’ı siyasi krizden çıkarmak için Irak’ta Birleşik Irak
Đttifakı hariç tüm siyasi partilerin bir ittifakın oluşmasında anlaştıklarını
duyurdu. El-Haşimi, Birleşik Irak Đttifakı’nın başbakanlık adaylığı sorununu
çözüme kavuşturamaması durumunda, bu ittifakın meclisin gelecek
oturumunda ilan edileceğini ifade etti. Tarık El-Haşimi, Irak’ın yeni hükümetinin
kurulmasının gecikme nedenini Birleşik Irak Đttifakı’nın üstlendiğini, meclis
başkanlığına adaylığına itirazların sürmesi durumunda da adaylıktan
çekileceğini söyledi. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ)
•
Irak Başbakanı Đbrahim El-Caferi’nin sözcüsü Abdulrazzak El-Kazimi yaptığı
açıklamada, Birleşik Irak Đttifakı’nın Caferi’nin başbakanlık adaylığından
çekilmesini istemediğini; bu nedenle El-Caferi’nin hala başbakan adayı
olduğunu söyledi. Birleşik Irak Đttifakı’nın bu kararını, seçimde kazanan diğer
listelere bildirdiği ifade edildi. El-Dava Partisi üyesi Adnan Ali ise yaptığı
açıklamada, Đbrahim El-Caferi’nin başbakanlık adaylığı için tek isim olduğunu
bildirdi. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ)
•
Arap Birliği'nin Irak temsilcisi Faslı diplomat Muhtar Lamani başkent Bağdat'a
gelerek, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari'ye güven mektubunu sundu.
Adının açıklanmasını istemeyen Arap diplomat, “Lamani bugün Bağdat'a geldi
ve Zebari'ye güven mektubunu sundu ve Arap Birliği temsilciliğinin
önümüzdeki günlerde açılacağını” söyledi. 55 yaşındaki Lamani'nin bu göreve
atanmasına, Mart ayı başında Mısır'ın başkenti Kahire'de yapılan Arap Birliği
Dışişleri Bakanları toplantısında karar verildiği belirtildi. (EL-ŞARK EL-AVSAT
GAZETESĐ)
•
Kürt Listesi üyesi Mahmut Osman yaptığı açıklamada, Irak Cumhurbaşkanı
Celal Talabani’nin dün siyasi liderlerle yaptığı toplantıdan sonra siyasi
liderlerin tutumlarında yaşanan yumuşamalara değindi. Mahmut Osman bu
durumun devamı durumunda, Pazar günü Irak Meclisinin toplanabileceğini
bildirdi. (EL-ŞARK-EL AVSAT GAZETESĐ)
•
Ayetullah Ali Sistani’nin bürosundan yapılan açıklamada, Sistani’nin 22 Nisan
tarihinde Ürdün’de yapılacak olan ve dini-siyasi yetkililerin iştirak edeceği
toplantıya katılmayacağı bildirildi. Şii Merci Muhammet Said El-Hekim’in de bu
toplantıya katılmayacağı açıklanırken Beşir El-Necefi’nin oğlunun toplantıya
katılacağı bildirildi. Şii Lider Mukteda El-Sadr, bu toplantıya kendisini temsilen
2
bir heyetin katılacağını açıkladı. Toplantıya ayrıca, Mısır, Suriye, Türkiye,
Suudi Arabistan, Lübnan, Đran ve Kuveyt’ten gelecek heyetlerin katılacağı
öğrenildi. Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa ve El-Ezher Şeyhi
Muhammed Said Tantavi de toplantıya katılacaklar arasında bulunmaktadır.
(EL-ŞARK-EL AVSAT GAZETESĐ)
•
Ulusal Güvenlik Bakanlığı yayınladığı bildiride 300 ailenin Çok Uluslu Güçler,
Ulusal Muhafızlar ve polis koruması altında Telafer’e geri döndüğünü bildirdi.
(www.nahrain.com)
•
Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani dün Birleşik Irak Đttifakı Başkanı Abdülaziz
El-Hekim’le bir araya geldi. Talabani toplantıdan sonra yaptığı açıklamada,
Kürt Listesi’nin Birleşik Irak Đttifakı karşısına bir Đttifak öne sürdüğü haberlerini
yalanladı. (www.nahrain.com)
•
Irak'ın kuzeyindeki Kürt yerel yönetimi, bölgedeki yarı bağımsız statüsünü
güçlendirmek amacıyla kabinede petrol bakanlığı oluşturdu. Erbil ve
Süleymaniye'deki iki ayrı Kürt hükümetinin birleşik hükümeti ilan etme
arifesinde oluşturulan yeni petrol bakanlığına, Seperyas Hurani'nin atandığı
bildirildi. El Zaman gazetesinin haberine göre, yerel yönetimin başbakanı
Neçirvan Barzani'nin onayladığı atama, Irak yönetiminin tepkisini çekti. Irak
Petrol Bakanlığı yetkilileri, Kürt yönetimin ayrı bir petrol bakanlığı kurmasını,
'siyasi' bir karar olarak niteledi. Bakanlık, Erbil, Süleymaniye ve Dohuk'daki
petrol çalışmaları hakkında, yetkilerinin sınırlı olduğunu da kaydetti. Petrol
bakanlığı kurulmasının, Kerkük'ün kontrolünü eline almaya çalışan Kürt
yönetimin siyasi bir adımı olduğu yorumu yapılmaktadır. (ZAMAN)
•
ABD’nin Telafer’de teröristleri imha etme bahanesiyle Türkmenlere yönelik
saldırıları soykırıma dönüştü. Peşmerge destekli saldırılarda, evler basılıyor,
ekili alanlar tahrip ediliyor, genç yaşlı demeden gözaltına alınıyor. ABD’nin
peşmergelerin önünü açmak için başlattığı saldırılarda yüzlerce Türkmen’in
hayatını kaybettiği, yüzlercesinin ise yaralandığı bildirildi. Binlerce Türkmen
kenti terketmek zorunda bırakıldı. ABD’nin daha önce 6 kez saldırdığı
Telafer’de Türkmenler katlediliyor. 5 bin 300 ABD askeri, bin 500 Bedir
Kuvvetleri militanı ile bin 500 peşmergenin katıldığı saldırılarda şu ana kadar
200’e yakın Telaferli Türkmen hayatını kaybederken, 400’e yakın Türkmen de
yaralandı. Şimdiye kadar Telafer’de, helikopter bombardımanı sonucunda
yaklaşık 30, tankların saldırısı sonucunda da yaklaşık 100 evin yıkıldığı
belirtiliyor. Bölge kaynaklarının aktardığı bilgilere göre saldırganlar, helikopter
ve tanklarla önce evleri yoğun bombardımana tutuyor. Ardından da evlerinden
çıkan 10 ile 70 yaş arası Türkmen erkeklerini tutukluyor. Kentte baskınlar
sonucu gözaltına alınan 2 bin Türkmenin akıbeti ise bilinmiyor. ABD’liler
Türkmenleri önce Telafer Havaalanı’na ardından da başka kentlerdeki
cezaevlerine götürüyor. Kendilerinden haber alınamayan Türkmenlerin Baduş,
Akra, Erbil, Dohuk ve Süleymaniye ceza evlerine götürüldükleri bildiriliyor.
ABD askerlerinin saldırılarda Müslümanlara ait kutsal mekânları hedef alırken
Osmanlı döneminden kalma eserler de yok edildiği bölgeden gelen bilgiler
arasında. Öte yandan en son operasyon sonucunda şu ana kadar Telafer
kentini terk eden Türkmenlerin sayısının da 25 bine ulaştığı bildirildi. Bölgeden
gelen son bilgilere göre, şehrin etrafına kurulan çadırların kaldırıldığı
Türkmenlerin kente en yakın köylere sığındıkları belirtiliyor. Kentte elektrik ve
3
su olmamasından dolayı zor durumda kalan Türkmenlerin şimdi de açlık
tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı açıklandı. 2004 yılından bu yana süren
saldırılar karşısında Türkmenlerin iyice zor durumda kaldıklarını belirten Irak
Demokrat Türkmen Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kasım Ömer, BM’nin bir
an önce bölgedeki katliama son vermesi için girişimde bulunmasını istedi.
Kasım Ömer, Türkiye’nin de uluslararası platformda girişimlerde bulunarak
Türkmenlere yönelik katliama son vermesi için çağrıda bulundu.
(www.bizturkmeniz.com)
•
Irak Savunma Bakanlığı bir bildiri yayınlayarak, ölüm tugaylarının kurulması
konusunda Irak Savunma Bakanlığını suçladı. (www.kerkuk.net)
•
KDP üyesi Fazıl Merani yaptığı açıklamada, Kürt Hükümeti’nin kabinesinin
isimlerinin 26 Nisan’daki Kürt parlamentosu toplantısında açıklanacağını
bildirdi. (NĐNA HABER AJANSI)
•
ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, hükümet konusunda hala bir
anlaşmaya varılamamasının endişe verici olduğunu belirterek ''Irak'ta
önümüzdeki günlerde ulusal birlik hükümetinin kurulmasını umuyorum'', dedi.
Devlet başkanlığı ve iki yardımcısı, başbakan ve iki yardımcısı ile meclis
başkanıyla iki yardımcısının kim olacağına yönelik anlaşma sağlanamaması
nedeniyle Irak'ta Aralık ayında yapılan seçimlerden bu yana hükümet hala
kurulamadı. (AA)(AFP)
•
Amerikalı işadamı Philip Bloom, Irak'ta Amerikan işgal yönetiminin yetkililerine
rüşvet verdiğini kabul etti. Adalet Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada,
Philip Bloom'un Aralık 2003 ile Aralık 2005 arasındaki dönemde, Irak'ın
başkenti Bağdat'ın güneyindeki Hille'de görev yapan geçici koalisyon
yönetimine, yeniden yapılandırma çerçevesindeki ihaleleri kazanmak için 2
milyon dolardan fazla nakit rüşvet verdiğini kabul ettiği belirtildi. Đhalelerin
toplamının 8,6 milyon dolar civarında olduğu belirtilen açıklamada, 40 yıl hapis
cezasının yanı sıra 750 bin dolar para cezasıyla karşı karşıya kalma riski
bulunan işadamı Bloom'un suçlu olduğunu kabul ettiği için büyük olasılıkla 7,2
milyon dolar ödemesine karar verileceği kaydedildi. (AA)(AFP)
Orta Doğu
•
Filistin Dışişleri Bakanı Mahmud Zahar’ın, Suudi Arabistan'da yetkililerle
görüştüğü ve hükümeti için 92,4 milyon dolarlık yardım sözü aldığı bildirildi.
Filistin Lideri Mahmud Abbas'ın talebi üzerine Suudi Arabistan'ın geçen ay
Filistinlilere 20 milyon dolarlık acil yardım yaptığı kaydedildi. Öte yandan
Rusya'nın, büyük mali kriz içinde bulunan Filistin hükümetine 10 milyon dolar
yardımda bulunacağı bildirildi. (AA)(AP)(AFP)
•
Norveç hükümeti, Đsrail'i tanımayı ve şiddetten vazgeçmeyi kabul etmediği için
birçok ülke tarafından dışlanan Hamas hükümetinin temsilcileriyle görüşmeye
hazır olduğunu açıkladı. Norveç Kalkınma Yardımı Bakanı Erik Solheim verdiği
demeçte, ''Hükümet diyaloga inanıyor, buna aynı fikirde olmadığımız
davranışlarda bulunan gruplar da dâhil'', dedi. Filistin meclisindeki Hamas
Parlamento Grubu Başkanı Salih Bardavil ile Nisan 2004'te Đsrail saldırısında
4
ölen Hamas lideri Abdülaziz El Rantisi'nin kardeşi Muhammed El Rantisi'nin
15 Mayıs'ta Oslo'ya gelmesinin beklendiği, Filistinli yetkililerin bir davet üzerine
Norveç'e gidecekleri belirtildi. Norveçli Bakan Solheim, ''Sivilleri hedef alan
şiddetin kabul edilemeyeceğinin altını çizmenin en iyi yolu diyalogdur.
Hamas’la diyalogun amacı, elbette ki şiddete başvurması ve Đsrail devletini
tanımaması konularında Hamas'ın bakış açısını aşamalı olarak değiştirmeyi
sağlamaktır'', ifadesini kullandı. Filistinli yetkililerle hangi düzeyde
görüşüleceğine henüz karar verilmediğini belirten Solheim, görüşmelere
katılacak Norveçlilerin hükümetin ya da parlamentonun üst düzey memurları
olabileceğini kaydetti. Salih Bardavil ile Muhammed El Rantisi'nin Fransa,
Avusturya, Almanya, Đsveç ve Đtalya'ya da gitmesinin beklendiği duyuruldu.
(AA)(AFP)
•
Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Đran'ın atom bombasına sahip
olmasının kabul edilemez olduğunu açıkladı. Chirac, Uluslararası Atom
Enerjisi Kurumu ile BM Güvenlik Konseyi'nin taleplerine uyması halinde Đran’la
müzakere kapısının açık kalacağını da vurguladı ve ''Tercih, daha önce hiç
olmadığı kadar Đranlı yetkililerin elinde'' ifadesini kullandı. Demecinde ĐsrailFilistin anlaşmazlığına da değinen Chirac, tarafları ''gerçek müzakerelere''
çağırdı ve barış görüşmelerine yeniden başlanması için her iki tarafı da
''gereken jestleri'' yapmaya davet etti. Filistin'de hükümet kuran Hamas'ı,
şiddet yolunun çıkışı olmayan bir yol olduğunu anlamaya çağırdıklarını belirten
Chirac, Hamas'ın ateşkese uyarak ve Đsrail'i tanıyıp şiddetten vazgeçerek
siyasi zemine kayması gerektiğinin altını çizdi. Chirac, Đsraillileri de tek taraflı
girişimlerde bulunmaktan vazgeçmeye, nokta operasyonlarına ve yerleşim
birimi inşa etmeye son vermeye çağırdı. Chirac, Filistinlilere mali yardım
konusunu ise Filistin lideri Mahmud Abbas'ın bu ay sonunda Paris'e yapacağı
ziyarette ayrıntılı olarak ele alacaklarını söyledi. Fransa'nın Suriye hakkında
''gizli bir ajandası'' olmadığını belirten Chirac, üstü kapalı biçimde Şam
rejiminde değişiklik istediği yolundaki iddiaları yalanladı. BM Güvenlik
Konseyi'nin, Suriye'den, Lübnan'ın içişlerine karışmamasını ve Lübnan'ın
istikrarının bozulmasını isteyen güçlere destek olmamasını istediğini
anımsatan Chirac, bölgenin büyük ülkelerinden biri olan Suriye'nin uluslararası
ilişkileri ve başta Fransa’yla olan geleneksel ilişkilerini normalleştirmek için
tavır değişikliğine gitmesi gerektiğini belirtti. (AA)(AFP)
•
ABD Başkanı George W. Bush, Đran'ın nükleer silah geliştirmesini engellemek
için her türlü imkândan faydalanacaklarını söyledi. Tahran'ı geri adım atması
yönünde ikna edebilmek için uluslar arası diplomasiye ağırlık vermeyi
sürdüreceklerini ifade eden Bush, ''Bunun için çok çalışıyoruz'' şeklinde
konuştu. Đran'ın nükleer silah üretmesinin tehdit oluşturacağını kabul eden
ülkelerin ortak çaba harcaması gerektiğini ifade eden Bush, Washington
yönetiminin, Đngiltere, Fransa ve Almanya gibi ülkelerle yakın iş birliği içinde
olduğunu kaydetti. Bush, Perşembe günü Washington'da bir araya geleceği
Çin Devlet Başkanı Hu Cintao'ya, Đran'a yönelik baskıları artırma çağrısında
bulunacağını ifade etti. Bush, ''Bütün seçenekler masada'' dedi; ancak sorunun
çözümü konusunda önceliği diplomasiye verdiklerini vurguladı. (AA)(AP)
•
Tahran yönetiminin uluslararası tepkilere yol açan nükleer çalışmaları, üst
düzey Japon ve Đranlı yetkililerin yapacağı toplantıda ele alınacak. Japonya
5
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Japon yetkililerin Đran'a, uranyum
zenginleştirme çalışmalarına son verilmesi talebini yineleyecekleri belirtildi.
Görüşmede ayrıca, bölge güvenliğine dair konuların müzakere edileceği
kaydedildi. Tarihi hakkında bilgi verilmeyen toplantıya, Japonya'dan, Dışişleri
Bakanlığı Ortadoğu ve Afrika ilişkileri Dairesi Başkanı Motohide Yoşikawa'nın,
Đran adına da bu ülkenin Dışişleri Bakanlığı yetkililerinden Nimetullah Đzadi'nin
katılacağı kaydedildi. (AA)(AP)
•
Suudi Arabistan, nükleer programı konusunda Đran’la tartışmaya girmenin ve
anlaşmazlığa düşmenin çıkarına olmadığını açıkladı. Suudi Arabistan'ın
nükleer silaha sahip olma peşinde olmadığını söyleyen Suudi Arabistan
Veliaht Prensi Sultan Bin Abdülaziz, ''Bizim umudumuz, Đran'ın sorumlu
davranması ve ülkesi için sıkıntıları bertaraf etmesidir. Đsrail'in nükleer
silahlarının olduğu bir dönemde Đran'a karşı bir tavır takınmamız bizim
yararımıza değil'', dedi. Haberde, aynı zamanda Savunma Bakanı da olan
Prens Sultan'ın, krallığın nükleer silaha sahip olma peşinde olduğu yolundaki
iddiaları bir kez daha reddederek, ''Krallıkta bizim nükleer silahlara ihtiyacımız
yok. Nükleer silahları ve de bu silahların yayılmasını hoş karşılamıyoruz'',
dediği kaydedildi. Suudi Arabistan'ın, Pakistanlı uzmanların yardımıyla gizlice
nükleer program üzerinde çalıştığı sanılıyor; ancak bu bilgi Suudi Arabistan
tarafından yalanlanıyor. (AA)(AP)
•
ABD Dışişleri Bakanlığı, dün akşam Rusya'nın başkenti Moskova'da Birleşmiş
Milletlerin 5 daimi üyesi ve Almanya'nın katılımıyla yapılan, Đran'ın nükleer
programını ele aldığı toplantıda bir anlaşmaya varılamadığını açıkladı. Dışişleri
Bakanlığı sözcülerinden Tom Casey, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Nicholas
Burns'ün Tahran yönetimine karşı yaptırımların gerekliliğini ortaya koyduğunu;
ancak hiçbir kararın alınmadığını ve görüşmelerin devam edeceğini söyledi.
Burns ise Đran'ı gizli bir nükleer bomba yapmayı denemekle suçlayarak,
''Đranlıların gizli bir atom bombası yapmaya çalıştığını biliyoruz'', dedi. Đran'ı,
Ortadoğu'daki terörist grupları mali bakımdan desteklemekle de suçlayan
Burns, ''Bizim taktiğimiz Đranlılar üzerinde baskıyı sürdürmek ve onlara geri
adım attırıp attırmadığımızı görmektir'', ifadesini kullandı. Burns, toplantıda
Đran'a, karşı yaptırımların tartışıldığını da söyledi. Yaklaşık 3 saat süren
görüşmelerin ardından konuşan Burns, toplantıya katılan diplomatların,
''uluslararası yükümlülüklerini açık bir şekilde ihlal eden Đran'a'' karşı sert yanıt
verilmesinin gerekliliği konusunda görüş birliği içinde olduklarını söyledi.
Burns, ABD'nin, Đran'dan 28 Nisan'a kadar uranyum zenginleştirme
çalışmalarını durdurmasını istediği BM Güvenlik Konseyi'nden, bu tarihten
sonra harekete geçmesini beklediğini kaydetti. Olası yaptırımların türü ve tarihi
hakkında bilgi vermeyen Burns, Đran'a karşı yaptırımlara karşı çıkan Rusya'nın
tutumunda yumuşama olup olmadığı hakkında konuşmaktan kaçındı.
(AA)(AP)(AFP)
Kafkasya ve Orta Asya
•
Azerbaycan'daki Ahıska Türklerini bir araya getiren ''Vatan'' derneğinin
Başkanı Đbrahim Burhanov, Tiflis'te ay sonunda düzenlenecek uluslararası
toplantıda Ahıska Türklerinin vatanlarına dönüş sürecinin ele alınacağını ve bu
toplantının son aşama olacağını belirterek, ''Bundan sonra, Gürcistan'a büyük
6
göç başlayacak'', dedi. Burhanov, yaptığı açıklamada, Avrupa Konseyi ve
Gürcistan yönetimi tarafından 27 Nisanda düzenlenmesi planlanan toplantıda
Ahıska Türklerinin vatanlarına dönüşüyle ilgili sürecin Gürcistan'daki yasal
zemininin oluşturulacağını anlatarak, aynı süreçte Ahıska Tüklerinin
yerleştirileceği bölgelerin de belirlenmesinin beklendiğini kaydetti. Burhanov,
Tiflis'teki toplantıya Gürcü bakan ve milletvekillerinin yanı sıra çeşitli
ülkelerdeki ''Vatan'' dernekleri başkanlarının da katılacağını bildirdi.
Gürcistan'ın Ayrılıkçı Bölgelerden Sorumlu Devlet Bakanı Georgi
Haindrava'nın Türkiye ziyaretine de değinen Burhanov, Haindrava'nın
Ankara'daki resmi temaslarının yanı sıra Ahıska Türkleri temsilcileriyle de bir
araya geldiğini, görüşmelerde Ahıska Türklerinin dönüşüyle ilgili süreçte
karşılaşılan sorunların ele alındığını söyledi. (AA)
•
Rusya'nın, Türkmenistan'dan 2009'a kadar yılda 50 milyar metreküp doğalgaz
almayı hedeflediği bildirildi. 3 yıllık anlaşma imzalamak üzere başkent
Aşkabat'a giden Rusya Devlet Doğalgaz Şirketi ''GAZPROM'' Başkan
Yardımcısı Andri Biryazanov başkanlığındaki heyet, Türkmenistan Petrol ve
Doğalgaz Bakanı Gurbanmurat Atayev’le görüşmelerde bulundu. Rusya,
Türkmenistan yetkilileri arasında doğalgaz fiyatı ve şartları konusunda yapılan
görüşmeler devam ediyor. Görüşmelerin bu ay sonuna kadar tamamlanması
bekleniyor. Rusya'nın, doğalgazın yanı sıra petrol ve doğalgaz çalışmaları
alanında da iş birliği anlaşması imzalamak istediği belirtiliyor. (AA)
•
18.03.06 tarihinde Kazakistan’ın Rusya Büyükelçisi Janseyit Tuymebayev
‘Gazprom’ şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı Aleksey Miller’le görüştü.
Görüşme sırasında Hazar’da doğal gaz yataklarının işletimi ve transiti
meselesinde Kazak-Rus iş birliğinin mevcut durumu ve geleceği; Kazak-Rus
ortak ‘Kazrosgaz’ şirketi çerçevesinde ‘Gazprom’un faaliyetleri; Karaçaganak
yatağından çıkartılan gazı işletmek için Orenburg gaz işletme fabrikası
temelinde ortak bir işletme kurma ve ‘Tsentralnaya’ jeolojik yapısında elde
edilen ürünün paylaşımıyla ilgili anlaşmanın imzalanma sürecini hızlandırma
meseleleri gündeme getirildi. Kazakistan doğal gaz yataklarında keşfedilmiş
stok 2 trilyon m3, tahmini stok ise 8.3 trilyon m3’tür. (www.inform.kz)
•
19.04.06 tarihinde Kırgızistan Cumhurbaşkanı Kurmanbek Bakiyev, milli
televizyon kanalında yaptığı konuşmasında Gansi Amerikan askeri üssüyle
ilgili ’01.06.06 tarihine kadar görüşme süreci sona ermezse Kırgızistan
04.12.01 tarihinde yapılan
ikili anlaşmayı durdurma hakkına sahiptir’,
açıklamasında bulundu. (www.regnum.ru)
•
19.04.06 tarihinde Đran Savunma Bakanı Mustafa Muhammed Neccar’ın 3
günlük resmi bir ziyaretle Bakü’ye gideceği bildirildi. Ziyaret sırasında Mustafa
Muhammed Neccar’ın, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Đlham Aliyev başta olmak
üzere devlet yetkilileriyle görüşmesi planlanmaktadır. 3 Mayıs’ta Bakü’ye Đran
Cumhurbaşkanı Ahmedinecad’ın da gitmesi beklenmektedir. (www.regnum.ru)
Avrupa Birliği
•
Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni, ''Yunanistan'ın, Türkiye'nin AB
sürecini desteklediğini'' söyledi. Başbakan Kostas Karamanlis başkanlığında
7
yapılan kabine toplantısından sonra konuşan Bakoyanni, ''Toplantıda
Türkiye'nin AB süreci, Batı Balkanlar, ABD-Yunanistan ilişkileri, Kıbrıs ve
Türkiye-Yunanistan ilişkileri'' konularının ele alındığını kaydetti. ''Yunanistan'ın
Türkiye'nin AB üyeliği konusundaki tezinin açık olduğunu'' belirten Bakoyanni,
''Yunanistan, Türkiye'nin AB sürecini desteklemektedir. Bu tezin koşulu,
Türkiye'nin AB'ye karşı aldığı siyasi yükümlülüğü yerine getirmesi ve gerekli
değişikliklere gitmesidir. Bu değişiklilerin, öncelikle Türk halkının yararına
olacağını düşünüyorum'', ifadesini kullandı. Bakoyanni, Yunan basınında ''ABD
Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın gelecek hafta Atina'yı ziyaret etmesinin
beklendiği'' şeklinde yer alan haberlere ilişkin olarak, ''Henüz bir bilgimiz yok.
Şu ana kadar yalnızca basında yer alan bir bilgi. Sayın Rice'ın Atina ve
Ankara'yı bir ara ziyaret etmek isteğini dile getirdiğini biliyoruz. Bu ziyaretin ne
zaman olacağını bilmiyorum'', dedi. (AA)
Dünya Basını
Independent gazetesi, "Amerika yeni süper güçle buluşuyor" manşetiyle
çıkıyor bugün. Haberde şu ifadeler kullanılıyor: "Cumhurbaşkanı Hu Jintao'nun
Washington ziyareti, Amerika'nın eninde sonunda ekonomik üstünlüğü Çin'e
kaptıracağının altını çiziyor. Çin hızla büyüyor ve gelecekte Amerikan
ekonomisini gölgede bırakması bekleniyor. Çin'in gayri safi yurtiçi hâsılasının
2045 yılına dek ABD'ninkini aşacağı söyleniyor. ABD, dünyanın ekonomik
süper gücü olarak günlerinin artık sayılı olduğunun farkında." Gazetenin
başyazısında da benzeri görüşler dile getiriliyor: "Bush ile Hu'nun bu haftaki
buluşmaları tam teşekküllü bir süper güç zirvesi olarak nitelendirilmeyebilir.
Ama Amerika ve Çin'e sadece 10 yıl verin... Đşte o zaman iki ülke liderleri
buluştuğunda tüm dünyanın nefesini tutması gerekebilir."
Times gazetesinin başyazısı da, Çin'in ekonomik bir güç olmasının yanı sıra,
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyelerinden biri olduğunu
hatırlatıyor ve etkisi giderek artan bu siyasi güçle ABD'nin ilişkilerini sıcak
tutması gerektiğini belirtiyor. Yazı şöyle devam ediyor: "Çin'in giderek artan
rolü, Cumhurbaşkanı Hu'nun yapacağı diğer ziyaretlere bir bakınca da
anlaşılabilir. Hu Jintao, ABD'nin ardından Suudi Arabistan, Fas, Nijerya ve
Kenya'ya gidecek. Bu ülkelerin hiçbiri ne önde gelen uluslararası oyuncular;
ne de Çin'in bölgesel komşuları... Baba George Bush, bir zamanlar 'Çin'in
görmezden gelinemeyecek kadar büyük' olduğunu söylemişti. Bu söz şimdi
birçok açıdan çok daha anlamlı..."
Amerika Birleşik Devletleri'nde Kasım ayında yapılacak olan ara seçimlerde
New York senatörü Hillary Clinton'ın yeniden aday olacağı malum... Ancak
Guardian gazetesindeki habere göre, kampanya için toplanan paranın miktarı
Hillary Clinton'ın Beyaz Saray için yarışacağı söylentilerine ivme kazandırdı.
"Hillary Clinton'ın başkanlık hayalleri hakkındaki spekülâsyonlar, yeniden
Senato'ya seçilmesi için toplanan paranın açıklanmasıyla arttı. Kampanyada
kullanılmak üzere 19 milyon dolar toplandı. Senato'ya seçilmek için bu kadar
paraya ihtiyacı yok. Ama başkanlık yarışına girmek istiyorsa bunun da
ötesinde kaynak gerekecek. Buradan arta kalan parayı bir sonraki seçim
yarışında, Beyaz Saray için kullanabilir."
8
Fransız Le Monde gazetesi ise artık nükleer teknolojiden vazgeçilmesi
gerektiği görüşünde... Gazeteye göre, artan petrol fiyatları, küresel ısınma ve
nükleer enerjinin riskleri konusundaki anlaşmazlıklara karşı bir düşünce
devrimine ihtiyaç var. "Nükleer enerjiden kısa ya da orta vadede vazgeçmek
gerçekçi bir yol olmayacaktır. Ancak nükleer santrallerin güvenliği, terör
saldırısı riski ve nükleer atıklar gibi konularda kaygılar var. Nükleer enerji ve
fosil yakıtlara alternatifler geliştirilmeli."
Haftanın Yorumu
Ufuk Turu
Bu haftaki, Ufuk Turu’nda Orta Doğu’daki gelişmeler ele alınıp, kısa bir
değerlendirme sunulmaya çalışılmıştır. Irak’ta Hükümet Kurma Çalışmaları,
Telafer’de Yürütülen Operasyon, Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in
Açıklamaları ve Đran’daki Gelişmeler değerlendirilmiştir.
Irak’ta Hükümet Kurma Çalışmaları
Irak’ta hükümetin kurulmasının önündeki engeller henüz aşılamamış, daha
önceki günlerde kurulacağı ifade edilen “Milli Birlik Hükümeti” henüz
kurulamamıştır. Bu çerçevede Birleşik Irak Đttifakı’nın Başbakan adayı Đbrahim
El Caferi’nin adaylığına yönelik itirazlar devam etmekte, Başbakanlık için yeni
isimler ortaya atılmaktadır. Ancak, hükümetin kurulmasının önündeki tek engel
ifade edildiği gibi Caferi’nin Başbakan adaylığı değildir. Bu noktada,
Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı ve yardımcılarını bir bütün olarak
düşünmek gerekmektedir. Temel olarak Başbakanlığın Şii Arap,
Cumhurbaşkanlığının Kürt ve Meclis Başkanlığının Sünni Araplara verilmesi
yönünde bir anlaşma olsa da geçtiğimiz hafta içerisinde yaşanan tartışmalar
grupların bu pozisyonlar konusunda da mutabakat sağlayamadığını ortaya
koymaktadır. Birleşik Irak Đttifakı kendi Başbakanlarına yönelik itirazlara
karşılık, Cumhurbaşkanının Talabani değil bir Sünni Arap olması gerektiğini
ortaya atmışlardır. Bundan cesaretle hareket eden Irak Uzlaşma Cephesi de
Cumhurbaşkanlığına bir Sünni Arap’ın getirilmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Aynı şekilde Sünni Arapların Meclis Başkanlığı için aday gösterdiği Tarık ElHaşimi’ye Birleşik Irak Đttifakı karşı çıkmaktadır.
Tüm bu tartışmaların bir çözüme kavuşturulmasının beklendiği meclis
toplantısının ileri bir tarihe ertelenmesi grupların bu kritik pozisyonlar
konusundaki anlaşmazlıklarının ne kadar derin olduğunu ortaya koymaktadır.
Toplantının ertelenmesi süreci içerisinde kapalı kapılar ardında yaşanan
pazarlıkların devam etmesi beklenmektedir.
Telafer’de Yürütülen Operasyon
Geçtiğimiz aylarda direnişçilerin üssü olduğu iddiasıyla yoğun operasyonlara
maruz kalan Türkmen şehri Telafer yeniden kuşatma altına girmiştir. 400.000’e
yakın nüfusunun tamamı Türkmenler’den oluşan Telafer, stratejik önemi
sebebiyle Kürtleştirilmeye çalışılmakta ve bu çerçevede halk göçe
zorlanmaktadır. Direnişçilerin varlığı bahane edilerek yürütülen operasyona
5000 ABD askeri, 500 Bedir kuvveti ve 500 peşmerge gücünün katıldığı ifade
edilmektedir.
9
Operasyonun nedeninin direnişçilerin gücünü kırmak olduğu ifade edilse de,
hedefte sivillerin ve halkın geçim kaynağı olan ekili alanların olması esas
amaca ilişkin soru işaretlerine neden olmaktadır. Telafer’e yönelik
operasyonların amacının halkın geçim kaynağı olan ekili alanların tahrip
edilmesi yoluyla halkın göçe zorlanması ve yerine Kürtlerin yerleştirilmesi
olduğu değerlendirilmektedir. Telafer’e yönelik daha önceki operasyonlarda da
olduğu gibi, bu operasyonda da konu Türk basını dahil olmak üzere uluslar
arası basına yansımamakta, Telafer konusunda gizli bir sansür uygulanmaya
devam edilmektedir. Yürütülen operasyonlar, ABD ve Kürtlerin Telafer’in
Türkmen nüfustan arındırılması konusundaki niyetlerinin son derece ciddi
olduğunu ortaya koymakta, engellenmemesi halinde ise Telafer şehrinin
tamamen Kürt kontrolüne gireceği yönünde endişelere neden olmaktadır.
Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in Açıklamaları
Irak’taki gelişmeleri tartışmak amacıyla Kahire’de toplanan Arap Birliği
zirvesine Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek katılmamıştır. Mübarek’in
toplantıya katılmamasının nedeninin Irak’ta bir iç savaş yaşandığı ve bu
çatışmaların sorumlusunun Şiiler olduğu, Şiilerin büyük bir kısmının Đran’a
daha yakın durduğu yönündeki açıklamaları olduğu düşünülmektedir.
Mübarek’in bu sözleri üzerine daha önce Irak’ı temsilen toplantıya katılacağını
ifade eden Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari de katılmamıştır. Toplantıya
Irak’ı temsilen herhangi bir yetkilinin katılmamış olması, Irak’ın tartışıldığı bir
zirvede sonuç alınmasını imkânsız hale getirmektedir.
Mübarek’in, Irak’ta istikrarsızlığın kaynağı olarak Şiileri göstermesi ve Irak’ta
Şiileri Đran’la hareket etmekle suçlaması bölgede gerilimi arttırıcı, son derece
tehlikeli bir yaklaşımdır. Mübarek’in bu açıklamalarının, bölgede Şii-Sünni
nüfusun bir arada yaşadığı gerçeği dikkate alındığında mezhep çatışmalarını
tetikleyici ve şiddeti tırmandırıcı gelişmelere neden olması beklenmektedir.
Mısır’ın bu yaklaşımı ve diğer ülkelerin de buna iştirak etmesi, Irak’ta Şiiler ve
Sünniler arasında devam eden çatışmaların bölge ülkelerine yayılmasına
neden olabilecek bir gelişmedir.
Đran’daki Gelişmeler
Nükleer programının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne sevk edilmesi
kararından sonra yoğun tehditler karşısında daha ılımlı bir çizgiye kayması
beklenen Đran, tutumunu sertleştirerek sürdürmektedir. Đran Eski
Cumhurbaşkanı Rafsanjani uranyum zenginleştirmeye başladıklarını ifade
ederek, ilk resmi açıklamada bulunmuştur. Đran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad
ise yakın zamanda nükleer kulübe katılacaklarını ve bütün dengelerin ülkesinin
lehine değişeceğini ifade etmiştir.
Nükleer faaliyetlerine ilişkin soru işaretlerinin oluştuğu ilk günden bu yana
kararlı ve katı bir tutum izleyen Đran, aynı tavrını sürdürmekte ve bu durum
Đran’la uzlaşmanın, uluslar arası toplum açısından ne kadar zor olduğunu
ortaya koymaktadır. Đran için nükleer faaliyetleri sürdürmek, milli direniş ve
“sömürgeci” olarak nitelendirilen batılı güçlerle mücadele için bir vasıta gibi
gösterilmektedir. Bu nedenle, Đran’ın nükleer çalışmalarında geri adım atması,
milli davaya ihanet ve batılı devletlere boyun eğme olarak algılanmaktadır.
10
Tüm bu psikolojik faktörlerden ötürü, Đran’dan rasyonel, uzlaşmaya açık bir
tavır beklemek gerçekçi gözükmemekte ve ABD ile Đran arasında süren bu
krizin akıl ve mantık çerçevesinde çözüleceği yönündeki umutları
tüketmektedir.
11
Download