GLOBAL STRATEJĐ ENSTĐTÜSÜ HABER BÜLTENĐ 19 Nisan 2006 Haber Özetleri Irak • Irak Türkmen Cephesi Başkanı Dr. Sadettin Ergeç önümüzdeki günlerde, Ürdün’de yapılacak, Đslami Uzlaşma Konferansında kendisine eşlik edecek heyetle Irak Türkmen Cephesi Bağdat bürosunda bir araya bir araya geldi. ITC Başkanı Dr. Sadettin Ergeç konuşmasında, Temsilcilerin bütün konferanslarda Türkmen milletini en iyi şekilde temsil etmeleri gerektiğini belirtti. Toplantıya Đbrahim Đsmail Ağa, Đbrahim Arafat ve Saad Köprülü katıldı. Đslami Uzlaşma Konferansı, 22 Nisan’da Ürdün’ün başkenti Amman’da yapılacak ve 4 gün sürecektir, konferansta Irak’ta tarafların arasında uzlaşı sağlanması hedefleniyor. (TURKMENELĐ TV) • Kerkük Đl Meclisi üyeleri bir bildiri yayınlayarak, 5 madde halinde yayınladıkları sorunların çözülmemesi durumunda il meclisindeki üyeliklerini askıya alacaklarını duyurdular: - Kerkük’te bazı görevlere Kerkük dışından kişilerin atanması, - Kerkük polis müdürlüğü için uzun suredir atama yapılmaması, - Devletin halkın arazilerine yaptığı tecavüzlerin durdurulması, - Kerkük Emniyet teşkilatı dışında, kendilerinden habersiz görev yapan bir emniyet grubunun varlığı, - Kerkük valisinin 4 yardımcısının olması; bu durumun kararlara aykırı durumu. (www.bizturkmeniz.com) • Đnsan Hakları Bağdat, Kerkük ve Avrupa büroları yayınladıkları bildirilerde Telafer’de yapılan operasyonların bir an önce durdurulmasını; yardımların kente acilen ulaştırılmasını istediler. (www.kerkuk.net) • Türkmenlerin aydın kesiminden 30 kişi yayınladıkları bildiride Abdüllatif Benderoğlu’nun kurduğu Türkmen Kültür Cemiyeti’ni kınadılar. Bildiride bu Cemiyetin, Kardeşlik Ocağı’na alternatif bir kuruluş olacağı duyuruldu. (www.bizturkmeniz.com) • “Aswat El-Iraq” web sitesinin yayınladığı haberde Birleşik Irak Đttifakı üyesi Sami El-Askeri’nin, Đbrahim El-Caferi’nin başbakanlık adaylığı konusunda ısrarcı olduğu belirtildi. Birleşik Irak Đttifakı Başkanı Abdülaziz El-Hekim’in ise 1 ittifakın tutumunu sözlü bir şekilde diğer listelere bildirdiği açıklandı. (EL-ŞARK EL- AVSAT GAZETESĐ) • Birleşik Irak Đttifakı’ndan alınan haberlere göre, Birleşik Irak Đttifakı’nın meclis başkanlığı yardımcısı görevi için Halid El-Atiya’yı aday göstereceği bildirildi. (NĐNA HABER AJANSI) • Irak Ulusal Listesi üyesi Rasim El-Avadi yaptığı açıklamada, Irak Ulusal Listesinin cumhurbaşkanlığı yardımcılığı için Đyad Allavi’yi aday gösterdiğini ifade etti. El-Avadi açıklamasının devamında, başbakanlık için adayın ilan edilmesinden ötürü Ulusal Liste’nin başbakan yardımcılığı için bir aday göstereceğini söyledi. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ) • Irak Uzlaşma Cephesi üyesi ve Irak Đslam Partisi Başkanı Tarık El-Haşimi yaptığı açıklamada, Irak’ı siyasi krizden çıkarmak için Irak’ta Birleşik Irak Đttifakı hariç tüm siyasi partilerin bir ittifakın oluşmasında anlaştıklarını duyurdu. El-Haşimi, Birleşik Irak Đttifakı’nın başbakanlık adaylığı sorununu çözüme kavuşturamaması durumunda, bu ittifakın meclisin gelecek oturumunda ilan edileceğini ifade etti. Tarık El-Haşimi, Irak’ın yeni hükümetinin kurulmasının gecikme nedenini Birleşik Irak Đttifakı’nın üstlendiğini, meclis başkanlığına adaylığına itirazların sürmesi durumunda da adaylıktan çekileceğini söyledi. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ) • Irak Başbakanı Đbrahim El-Caferi’nin sözcüsü Abdulrazzak El-Kazimi yaptığı açıklamada, Birleşik Irak Đttifakı’nın Caferi’nin başbakanlık adaylığından çekilmesini istemediğini; bu nedenle El-Caferi’nin hala başbakan adayı olduğunu söyledi. Birleşik Irak Đttifakı’nın bu kararını, seçimde kazanan diğer listelere bildirdiği ifade edildi. El-Dava Partisi üyesi Adnan Ali ise yaptığı açıklamada, Đbrahim El-Caferi’nin başbakanlık adaylığı için tek isim olduğunu bildirdi. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ) • Arap Birliği'nin Irak temsilcisi Faslı diplomat Muhtar Lamani başkent Bağdat'a gelerek, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari'ye güven mektubunu sundu. Adının açıklanmasını istemeyen Arap diplomat, “Lamani bugün Bağdat'a geldi ve Zebari'ye güven mektubunu sundu ve Arap Birliği temsilciliğinin önümüzdeki günlerde açılacağını” söyledi. 55 yaşındaki Lamani'nin bu göreve atanmasına, Mart ayı başında Mısır'ın başkenti Kahire'de yapılan Arap Birliği Dışişleri Bakanları toplantısında karar verildiği belirtildi. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ) • Kürt Listesi üyesi Mahmut Osman yaptığı açıklamada, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin dün siyasi liderlerle yaptığı toplantıdan sonra siyasi liderlerin tutumlarında yaşanan yumuşamalara değindi. Mahmut Osman bu durumun devamı durumunda, Pazar günü Irak Meclisinin toplanabileceğini bildirdi. (EL-ŞARK-EL AVSAT GAZETESĐ) • Ayetullah Ali Sistani’nin bürosundan yapılan açıklamada, Sistani’nin 22 Nisan tarihinde Ürdün’de yapılacak olan ve dini-siyasi yetkililerin iştirak edeceği toplantıya katılmayacağı bildirildi. Şii Merci Muhammet Said El-Hekim’in de bu toplantıya katılmayacağı açıklanırken Beşir El-Necefi’nin oğlunun toplantıya katılacağı bildirildi. Şii Lider Mukteda El-Sadr, bu toplantıya kendisini temsilen 2 bir heyetin katılacağını açıkladı. Toplantıya ayrıca, Mısır, Suriye, Türkiye, Suudi Arabistan, Lübnan, Đran ve Kuveyt’ten gelecek heyetlerin katılacağı öğrenildi. Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa ve El-Ezher Şeyhi Muhammed Said Tantavi de toplantıya katılacaklar arasında bulunmaktadır. (EL-ŞARK-EL AVSAT GAZETESĐ) • Ulusal Güvenlik Bakanlığı yayınladığı bildiride 300 ailenin Çok Uluslu Güçler, Ulusal Muhafızlar ve polis koruması altında Telafer’e geri döndüğünü bildirdi. (www.nahrain.com) • Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani dün Birleşik Irak Đttifakı Başkanı Abdülaziz El-Hekim’le bir araya geldi. Talabani toplantıdan sonra yaptığı açıklamada, Kürt Listesi’nin Birleşik Irak Đttifakı karşısına bir Đttifak öne sürdüğü haberlerini yalanladı. (www.nahrain.com) • Irak'ın kuzeyindeki Kürt yerel yönetimi, bölgedeki yarı bağımsız statüsünü güçlendirmek amacıyla kabinede petrol bakanlığı oluşturdu. Erbil ve Süleymaniye'deki iki ayrı Kürt hükümetinin birleşik hükümeti ilan etme arifesinde oluşturulan yeni petrol bakanlığına, Seperyas Hurani'nin atandığı bildirildi. El Zaman gazetesinin haberine göre, yerel yönetimin başbakanı Neçirvan Barzani'nin onayladığı atama, Irak yönetiminin tepkisini çekti. Irak Petrol Bakanlığı yetkilileri, Kürt yönetimin ayrı bir petrol bakanlığı kurmasını, 'siyasi' bir karar olarak niteledi. Bakanlık, Erbil, Süleymaniye ve Dohuk'daki petrol çalışmaları hakkında, yetkilerinin sınırlı olduğunu da kaydetti. Petrol bakanlığı kurulmasının, Kerkük'ün kontrolünü eline almaya çalışan Kürt yönetimin siyasi bir adımı olduğu yorumu yapılmaktadır. (ZAMAN) • ABD’nin Telafer’de teröristleri imha etme bahanesiyle Türkmenlere yönelik saldırıları soykırıma dönüştü. Peşmerge destekli saldırılarda, evler basılıyor, ekili alanlar tahrip ediliyor, genç yaşlı demeden gözaltına alınıyor. ABD’nin peşmergelerin önünü açmak için başlattığı saldırılarda yüzlerce Türkmen’in hayatını kaybettiği, yüzlercesinin ise yaralandığı bildirildi. Binlerce Türkmen kenti terketmek zorunda bırakıldı. ABD’nin daha önce 6 kez saldırdığı Telafer’de Türkmenler katlediliyor. 5 bin 300 ABD askeri, bin 500 Bedir Kuvvetleri militanı ile bin 500 peşmergenin katıldığı saldırılarda şu ana kadar 200’e yakın Telaferli Türkmen hayatını kaybederken, 400’e yakın Türkmen de yaralandı. Şimdiye kadar Telafer’de, helikopter bombardımanı sonucunda yaklaşık 30, tankların saldırısı sonucunda da yaklaşık 100 evin yıkıldığı belirtiliyor. Bölge kaynaklarının aktardığı bilgilere göre saldırganlar, helikopter ve tanklarla önce evleri yoğun bombardımana tutuyor. Ardından da evlerinden çıkan 10 ile 70 yaş arası Türkmen erkeklerini tutukluyor. Kentte baskınlar sonucu gözaltına alınan 2 bin Türkmenin akıbeti ise bilinmiyor. ABD’liler Türkmenleri önce Telafer Havaalanı’na ardından da başka kentlerdeki cezaevlerine götürüyor. Kendilerinden haber alınamayan Türkmenlerin Baduş, Akra, Erbil, Dohuk ve Süleymaniye ceza evlerine götürüldükleri bildiriliyor. ABD askerlerinin saldırılarda Müslümanlara ait kutsal mekânları hedef alırken Osmanlı döneminden kalma eserler de yok edildiği bölgeden gelen bilgiler arasında. Öte yandan en son operasyon sonucunda şu ana kadar Telafer kentini terk eden Türkmenlerin sayısının da 25 bine ulaştığı bildirildi. Bölgeden gelen son bilgilere göre, şehrin etrafına kurulan çadırların kaldırıldığı Türkmenlerin kente en yakın köylere sığındıkları belirtiliyor. Kentte elektrik ve 3 su olmamasından dolayı zor durumda kalan Türkmenlerin şimdi de açlık tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı açıklandı. 2004 yılından bu yana süren saldırılar karşısında Türkmenlerin iyice zor durumda kaldıklarını belirten Irak Demokrat Türkmen Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kasım Ömer, BM’nin bir an önce bölgedeki katliama son vermesi için girişimde bulunmasını istedi. Kasım Ömer, Türkiye’nin de uluslararası platformda girişimlerde bulunarak Türkmenlere yönelik katliama son vermesi için çağrıda bulundu. (www.bizturkmeniz.com) • Irak Savunma Bakanlığı bir bildiri yayınlayarak, ölüm tugaylarının kurulması konusunda Irak Savunma Bakanlığını suçladı. (www.kerkuk.net) • KDP üyesi Fazıl Merani yaptığı açıklamada, Kürt Hükümeti’nin kabinesinin isimlerinin 26 Nisan’daki Kürt parlamentosu toplantısında açıklanacağını bildirdi. (NĐNA HABER AJANSI) • ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, hükümet konusunda hala bir anlaşmaya varılamamasının endişe verici olduğunu belirterek ''Irak'ta önümüzdeki günlerde ulusal birlik hükümetinin kurulmasını umuyorum'', dedi. Devlet başkanlığı ve iki yardımcısı, başbakan ve iki yardımcısı ile meclis başkanıyla iki yardımcısının kim olacağına yönelik anlaşma sağlanamaması nedeniyle Irak'ta Aralık ayında yapılan seçimlerden bu yana hükümet hala kurulamadı. (AA)(AFP) • Amerikalı işadamı Philip Bloom, Irak'ta Amerikan işgal yönetiminin yetkililerine rüşvet verdiğini kabul etti. Adalet Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Philip Bloom'un Aralık 2003 ile Aralık 2005 arasındaki dönemde, Irak'ın başkenti Bağdat'ın güneyindeki Hille'de görev yapan geçici koalisyon yönetimine, yeniden yapılandırma çerçevesindeki ihaleleri kazanmak için 2 milyon dolardan fazla nakit rüşvet verdiğini kabul ettiği belirtildi. Đhalelerin toplamının 8,6 milyon dolar civarında olduğu belirtilen açıklamada, 40 yıl hapis cezasının yanı sıra 750 bin dolar para cezasıyla karşı karşıya kalma riski bulunan işadamı Bloom'un suçlu olduğunu kabul ettiği için büyük olasılıkla 7,2 milyon dolar ödemesine karar verileceği kaydedildi. (AA)(AFP) Orta Doğu • Filistin Dışişleri Bakanı Mahmud Zahar’ın, Suudi Arabistan'da yetkililerle görüştüğü ve hükümeti için 92,4 milyon dolarlık yardım sözü aldığı bildirildi. Filistin Lideri Mahmud Abbas'ın talebi üzerine Suudi Arabistan'ın geçen ay Filistinlilere 20 milyon dolarlık acil yardım yaptığı kaydedildi. Öte yandan Rusya'nın, büyük mali kriz içinde bulunan Filistin hükümetine 10 milyon dolar yardımda bulunacağı bildirildi. (AA)(AP)(AFP) • Norveç hükümeti, Đsrail'i tanımayı ve şiddetten vazgeçmeyi kabul etmediği için birçok ülke tarafından dışlanan Hamas hükümetinin temsilcileriyle görüşmeye hazır olduğunu açıkladı. Norveç Kalkınma Yardımı Bakanı Erik Solheim verdiği demeçte, ''Hükümet diyaloga inanıyor, buna aynı fikirde olmadığımız davranışlarda bulunan gruplar da dâhil'', dedi. Filistin meclisindeki Hamas Parlamento Grubu Başkanı Salih Bardavil ile Nisan 2004'te Đsrail saldırısında 4 ölen Hamas lideri Abdülaziz El Rantisi'nin kardeşi Muhammed El Rantisi'nin 15 Mayıs'ta Oslo'ya gelmesinin beklendiği, Filistinli yetkililerin bir davet üzerine Norveç'e gidecekleri belirtildi. Norveçli Bakan Solheim, ''Sivilleri hedef alan şiddetin kabul edilemeyeceğinin altını çizmenin en iyi yolu diyalogdur. Hamas’la diyalogun amacı, elbette ki şiddete başvurması ve Đsrail devletini tanımaması konularında Hamas'ın bakış açısını aşamalı olarak değiştirmeyi sağlamaktır'', ifadesini kullandı. Filistinli yetkililerle hangi düzeyde görüşüleceğine henüz karar verilmediğini belirten Solheim, görüşmelere katılacak Norveçlilerin hükümetin ya da parlamentonun üst düzey memurları olabileceğini kaydetti. Salih Bardavil ile Muhammed El Rantisi'nin Fransa, Avusturya, Almanya, Đsveç ve Đtalya'ya da gitmesinin beklendiği duyuruldu. (AA)(AFP) • Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Đran'ın atom bombasına sahip olmasının kabul edilemez olduğunu açıkladı. Chirac, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ile BM Güvenlik Konseyi'nin taleplerine uyması halinde Đran’la müzakere kapısının açık kalacağını da vurguladı ve ''Tercih, daha önce hiç olmadığı kadar Đranlı yetkililerin elinde'' ifadesini kullandı. Demecinde ĐsrailFilistin anlaşmazlığına da değinen Chirac, tarafları ''gerçek müzakerelere'' çağırdı ve barış görüşmelerine yeniden başlanması için her iki tarafı da ''gereken jestleri'' yapmaya davet etti. Filistin'de hükümet kuran Hamas'ı, şiddet yolunun çıkışı olmayan bir yol olduğunu anlamaya çağırdıklarını belirten Chirac, Hamas'ın ateşkese uyarak ve Đsrail'i tanıyıp şiddetten vazgeçerek siyasi zemine kayması gerektiğinin altını çizdi. Chirac, Đsraillileri de tek taraflı girişimlerde bulunmaktan vazgeçmeye, nokta operasyonlarına ve yerleşim birimi inşa etmeye son vermeye çağırdı. Chirac, Filistinlilere mali yardım konusunu ise Filistin lideri Mahmud Abbas'ın bu ay sonunda Paris'e yapacağı ziyarette ayrıntılı olarak ele alacaklarını söyledi. Fransa'nın Suriye hakkında ''gizli bir ajandası'' olmadığını belirten Chirac, üstü kapalı biçimde Şam rejiminde değişiklik istediği yolundaki iddiaları yalanladı. BM Güvenlik Konseyi'nin, Suriye'den, Lübnan'ın içişlerine karışmamasını ve Lübnan'ın istikrarının bozulmasını isteyen güçlere destek olmamasını istediğini anımsatan Chirac, bölgenin büyük ülkelerinden biri olan Suriye'nin uluslararası ilişkileri ve başta Fransa’yla olan geleneksel ilişkilerini normalleştirmek için tavır değişikliğine gitmesi gerektiğini belirtti. (AA)(AFP) • ABD Başkanı George W. Bush, Đran'ın nükleer silah geliştirmesini engellemek için her türlü imkândan faydalanacaklarını söyledi. Tahran'ı geri adım atması yönünde ikna edebilmek için uluslar arası diplomasiye ağırlık vermeyi sürdüreceklerini ifade eden Bush, ''Bunun için çok çalışıyoruz'' şeklinde konuştu. Đran'ın nükleer silah üretmesinin tehdit oluşturacağını kabul eden ülkelerin ortak çaba harcaması gerektiğini ifade eden Bush, Washington yönetiminin, Đngiltere, Fransa ve Almanya gibi ülkelerle yakın iş birliği içinde olduğunu kaydetti. Bush, Perşembe günü Washington'da bir araya geleceği Çin Devlet Başkanı Hu Cintao'ya, Đran'a yönelik baskıları artırma çağrısında bulunacağını ifade etti. Bush, ''Bütün seçenekler masada'' dedi; ancak sorunun çözümü konusunda önceliği diplomasiye verdiklerini vurguladı. (AA)(AP) • Tahran yönetiminin uluslararası tepkilere yol açan nükleer çalışmaları, üst düzey Japon ve Đranlı yetkililerin yapacağı toplantıda ele alınacak. Japonya 5 Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Japon yetkililerin Đran'a, uranyum zenginleştirme çalışmalarına son verilmesi talebini yineleyecekleri belirtildi. Görüşmede ayrıca, bölge güvenliğine dair konuların müzakere edileceği kaydedildi. Tarihi hakkında bilgi verilmeyen toplantıya, Japonya'dan, Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu ve Afrika ilişkileri Dairesi Başkanı Motohide Yoşikawa'nın, Đran adına da bu ülkenin Dışişleri Bakanlığı yetkililerinden Nimetullah Đzadi'nin katılacağı kaydedildi. (AA)(AP) • Suudi Arabistan, nükleer programı konusunda Đran’la tartışmaya girmenin ve anlaşmazlığa düşmenin çıkarına olmadığını açıkladı. Suudi Arabistan'ın nükleer silaha sahip olma peşinde olmadığını söyleyen Suudi Arabistan Veliaht Prensi Sultan Bin Abdülaziz, ''Bizim umudumuz, Đran'ın sorumlu davranması ve ülkesi için sıkıntıları bertaraf etmesidir. Đsrail'in nükleer silahlarının olduğu bir dönemde Đran'a karşı bir tavır takınmamız bizim yararımıza değil'', dedi. Haberde, aynı zamanda Savunma Bakanı da olan Prens Sultan'ın, krallığın nükleer silaha sahip olma peşinde olduğu yolundaki iddiaları bir kez daha reddederek, ''Krallıkta bizim nükleer silahlara ihtiyacımız yok. Nükleer silahları ve de bu silahların yayılmasını hoş karşılamıyoruz'', dediği kaydedildi. Suudi Arabistan'ın, Pakistanlı uzmanların yardımıyla gizlice nükleer program üzerinde çalıştığı sanılıyor; ancak bu bilgi Suudi Arabistan tarafından yalanlanıyor. (AA)(AP) • ABD Dışişleri Bakanlığı, dün akşam Rusya'nın başkenti Moskova'da Birleşmiş Milletlerin 5 daimi üyesi ve Almanya'nın katılımıyla yapılan, Đran'ın nükleer programını ele aldığı toplantıda bir anlaşmaya varılamadığını açıkladı. Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Tom Casey, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Nicholas Burns'ün Tahran yönetimine karşı yaptırımların gerekliliğini ortaya koyduğunu; ancak hiçbir kararın alınmadığını ve görüşmelerin devam edeceğini söyledi. Burns ise Đran'ı gizli bir nükleer bomba yapmayı denemekle suçlayarak, ''Đranlıların gizli bir atom bombası yapmaya çalıştığını biliyoruz'', dedi. Đran'ı, Ortadoğu'daki terörist grupları mali bakımdan desteklemekle de suçlayan Burns, ''Bizim taktiğimiz Đranlılar üzerinde baskıyı sürdürmek ve onlara geri adım attırıp attırmadığımızı görmektir'', ifadesini kullandı. Burns, toplantıda Đran'a, karşı yaptırımların tartışıldığını da söyledi. Yaklaşık 3 saat süren görüşmelerin ardından konuşan Burns, toplantıya katılan diplomatların, ''uluslararası yükümlülüklerini açık bir şekilde ihlal eden Đran'a'' karşı sert yanıt verilmesinin gerekliliği konusunda görüş birliği içinde olduklarını söyledi. Burns, ABD'nin, Đran'dan 28 Nisan'a kadar uranyum zenginleştirme çalışmalarını durdurmasını istediği BM Güvenlik Konseyi'nden, bu tarihten sonra harekete geçmesini beklediğini kaydetti. Olası yaptırımların türü ve tarihi hakkında bilgi vermeyen Burns, Đran'a karşı yaptırımlara karşı çıkan Rusya'nın tutumunda yumuşama olup olmadığı hakkında konuşmaktan kaçındı. (AA)(AP)(AFP) Kafkasya ve Orta Asya • Azerbaycan'daki Ahıska Türklerini bir araya getiren ''Vatan'' derneğinin Başkanı Đbrahim Burhanov, Tiflis'te ay sonunda düzenlenecek uluslararası toplantıda Ahıska Türklerinin vatanlarına dönüş sürecinin ele alınacağını ve bu toplantının son aşama olacağını belirterek, ''Bundan sonra, Gürcistan'a büyük 6 göç başlayacak'', dedi. Burhanov, yaptığı açıklamada, Avrupa Konseyi ve Gürcistan yönetimi tarafından 27 Nisanda düzenlenmesi planlanan toplantıda Ahıska Türklerinin vatanlarına dönüşüyle ilgili sürecin Gürcistan'daki yasal zemininin oluşturulacağını anlatarak, aynı süreçte Ahıska Tüklerinin yerleştirileceği bölgelerin de belirlenmesinin beklendiğini kaydetti. Burhanov, Tiflis'teki toplantıya Gürcü bakan ve milletvekillerinin yanı sıra çeşitli ülkelerdeki ''Vatan'' dernekleri başkanlarının da katılacağını bildirdi. Gürcistan'ın Ayrılıkçı Bölgelerden Sorumlu Devlet Bakanı Georgi Haindrava'nın Türkiye ziyaretine de değinen Burhanov, Haindrava'nın Ankara'daki resmi temaslarının yanı sıra Ahıska Türkleri temsilcileriyle de bir araya geldiğini, görüşmelerde Ahıska Türklerinin dönüşüyle ilgili süreçte karşılaşılan sorunların ele alındığını söyledi. (AA) • Rusya'nın, Türkmenistan'dan 2009'a kadar yılda 50 milyar metreküp doğalgaz almayı hedeflediği bildirildi. 3 yıllık anlaşma imzalamak üzere başkent Aşkabat'a giden Rusya Devlet Doğalgaz Şirketi ''GAZPROM'' Başkan Yardımcısı Andri Biryazanov başkanlığındaki heyet, Türkmenistan Petrol ve Doğalgaz Bakanı Gurbanmurat Atayev’le görüşmelerde bulundu. Rusya, Türkmenistan yetkilileri arasında doğalgaz fiyatı ve şartları konusunda yapılan görüşmeler devam ediyor. Görüşmelerin bu ay sonuna kadar tamamlanması bekleniyor. Rusya'nın, doğalgazın yanı sıra petrol ve doğalgaz çalışmaları alanında da iş birliği anlaşması imzalamak istediği belirtiliyor. (AA) • 18.03.06 tarihinde Kazakistan’ın Rusya Büyükelçisi Janseyit Tuymebayev ‘Gazprom’ şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı Aleksey Miller’le görüştü. Görüşme sırasında Hazar’da doğal gaz yataklarının işletimi ve transiti meselesinde Kazak-Rus iş birliğinin mevcut durumu ve geleceği; Kazak-Rus ortak ‘Kazrosgaz’ şirketi çerçevesinde ‘Gazprom’un faaliyetleri; Karaçaganak yatağından çıkartılan gazı işletmek için Orenburg gaz işletme fabrikası temelinde ortak bir işletme kurma ve ‘Tsentralnaya’ jeolojik yapısında elde edilen ürünün paylaşımıyla ilgili anlaşmanın imzalanma sürecini hızlandırma meseleleri gündeme getirildi. Kazakistan doğal gaz yataklarında keşfedilmiş stok 2 trilyon m3, tahmini stok ise 8.3 trilyon m3’tür. (www.inform.kz) • 19.04.06 tarihinde Kırgızistan Cumhurbaşkanı Kurmanbek Bakiyev, milli televizyon kanalında yaptığı konuşmasında Gansi Amerikan askeri üssüyle ilgili ’01.06.06 tarihine kadar görüşme süreci sona ermezse Kırgızistan 04.12.01 tarihinde yapılan ikili anlaşmayı durdurma hakkına sahiptir’, açıklamasında bulundu. (www.regnum.ru) • 19.04.06 tarihinde Đran Savunma Bakanı Mustafa Muhammed Neccar’ın 3 günlük resmi bir ziyaretle Bakü’ye gideceği bildirildi. Ziyaret sırasında Mustafa Muhammed Neccar’ın, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Đlham Aliyev başta olmak üzere devlet yetkilileriyle görüşmesi planlanmaktadır. 3 Mayıs’ta Bakü’ye Đran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad’ın da gitmesi beklenmektedir. (www.regnum.ru) Avrupa Birliği • Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni, ''Yunanistan'ın, Türkiye'nin AB sürecini desteklediğini'' söyledi. Başbakan Kostas Karamanlis başkanlığında 7 yapılan kabine toplantısından sonra konuşan Bakoyanni, ''Toplantıda Türkiye'nin AB süreci, Batı Balkanlar, ABD-Yunanistan ilişkileri, Kıbrıs ve Türkiye-Yunanistan ilişkileri'' konularının ele alındığını kaydetti. ''Yunanistan'ın Türkiye'nin AB üyeliği konusundaki tezinin açık olduğunu'' belirten Bakoyanni, ''Yunanistan, Türkiye'nin AB sürecini desteklemektedir. Bu tezin koşulu, Türkiye'nin AB'ye karşı aldığı siyasi yükümlülüğü yerine getirmesi ve gerekli değişikliklere gitmesidir. Bu değişiklilerin, öncelikle Türk halkının yararına olacağını düşünüyorum'', ifadesini kullandı. Bakoyanni, Yunan basınında ''ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın gelecek hafta Atina'yı ziyaret etmesinin beklendiği'' şeklinde yer alan haberlere ilişkin olarak, ''Henüz bir bilgimiz yok. Şu ana kadar yalnızca basında yer alan bir bilgi. Sayın Rice'ın Atina ve Ankara'yı bir ara ziyaret etmek isteğini dile getirdiğini biliyoruz. Bu ziyaretin ne zaman olacağını bilmiyorum'', dedi. (AA) Dünya Basını Independent gazetesi, "Amerika yeni süper güçle buluşuyor" manşetiyle çıkıyor bugün. Haberde şu ifadeler kullanılıyor: "Cumhurbaşkanı Hu Jintao'nun Washington ziyareti, Amerika'nın eninde sonunda ekonomik üstünlüğü Çin'e kaptıracağının altını çiziyor. Çin hızla büyüyor ve gelecekte Amerikan ekonomisini gölgede bırakması bekleniyor. Çin'in gayri safi yurtiçi hâsılasının 2045 yılına dek ABD'ninkini aşacağı söyleniyor. ABD, dünyanın ekonomik süper gücü olarak günlerinin artık sayılı olduğunun farkında." Gazetenin başyazısında da benzeri görüşler dile getiriliyor: "Bush ile Hu'nun bu haftaki buluşmaları tam teşekküllü bir süper güç zirvesi olarak nitelendirilmeyebilir. Ama Amerika ve Çin'e sadece 10 yıl verin... Đşte o zaman iki ülke liderleri buluştuğunda tüm dünyanın nefesini tutması gerekebilir." Times gazetesinin başyazısı da, Çin'in ekonomik bir güç olmasının yanı sıra, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyelerinden biri olduğunu hatırlatıyor ve etkisi giderek artan bu siyasi güçle ABD'nin ilişkilerini sıcak tutması gerektiğini belirtiyor. Yazı şöyle devam ediyor: "Çin'in giderek artan rolü, Cumhurbaşkanı Hu'nun yapacağı diğer ziyaretlere bir bakınca da anlaşılabilir. Hu Jintao, ABD'nin ardından Suudi Arabistan, Fas, Nijerya ve Kenya'ya gidecek. Bu ülkelerin hiçbiri ne önde gelen uluslararası oyuncular; ne de Çin'in bölgesel komşuları... Baba George Bush, bir zamanlar 'Çin'in görmezden gelinemeyecek kadar büyük' olduğunu söylemişti. Bu söz şimdi birçok açıdan çok daha anlamlı..." Amerika Birleşik Devletleri'nde Kasım ayında yapılacak olan ara seçimlerde New York senatörü Hillary Clinton'ın yeniden aday olacağı malum... Ancak Guardian gazetesindeki habere göre, kampanya için toplanan paranın miktarı Hillary Clinton'ın Beyaz Saray için yarışacağı söylentilerine ivme kazandırdı. "Hillary Clinton'ın başkanlık hayalleri hakkındaki spekülâsyonlar, yeniden Senato'ya seçilmesi için toplanan paranın açıklanmasıyla arttı. Kampanyada kullanılmak üzere 19 milyon dolar toplandı. Senato'ya seçilmek için bu kadar paraya ihtiyacı yok. Ama başkanlık yarışına girmek istiyorsa bunun da ötesinde kaynak gerekecek. Buradan arta kalan parayı bir sonraki seçim yarışında, Beyaz Saray için kullanabilir." 8 Fransız Le Monde gazetesi ise artık nükleer teknolojiden vazgeçilmesi gerektiği görüşünde... Gazeteye göre, artan petrol fiyatları, küresel ısınma ve nükleer enerjinin riskleri konusundaki anlaşmazlıklara karşı bir düşünce devrimine ihtiyaç var. "Nükleer enerjiden kısa ya da orta vadede vazgeçmek gerçekçi bir yol olmayacaktır. Ancak nükleer santrallerin güvenliği, terör saldırısı riski ve nükleer atıklar gibi konularda kaygılar var. Nükleer enerji ve fosil yakıtlara alternatifler geliştirilmeli." Haftanın Yorumu Ufuk Turu Bu haftaki, Ufuk Turu’nda Orta Doğu’daki gelişmeler ele alınıp, kısa bir değerlendirme sunulmaya çalışılmıştır. Irak’ta Hükümet Kurma Çalışmaları, Telafer’de Yürütülen Operasyon, Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in Açıklamaları ve Đran’daki Gelişmeler değerlendirilmiştir. Irak’ta Hükümet Kurma Çalışmaları Irak’ta hükümetin kurulmasının önündeki engeller henüz aşılamamış, daha önceki günlerde kurulacağı ifade edilen “Milli Birlik Hükümeti” henüz kurulamamıştır. Bu çerçevede Birleşik Irak Đttifakı’nın Başbakan adayı Đbrahim El Caferi’nin adaylığına yönelik itirazlar devam etmekte, Başbakanlık için yeni isimler ortaya atılmaktadır. Ancak, hükümetin kurulmasının önündeki tek engel ifade edildiği gibi Caferi’nin Başbakan adaylığı değildir. Bu noktada, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı ve yardımcılarını bir bütün olarak düşünmek gerekmektedir. Temel olarak Başbakanlığın Şii Arap, Cumhurbaşkanlığının Kürt ve Meclis Başkanlığının Sünni Araplara verilmesi yönünde bir anlaşma olsa da geçtiğimiz hafta içerisinde yaşanan tartışmalar grupların bu pozisyonlar konusunda da mutabakat sağlayamadığını ortaya koymaktadır. Birleşik Irak Đttifakı kendi Başbakanlarına yönelik itirazlara karşılık, Cumhurbaşkanının Talabani değil bir Sünni Arap olması gerektiğini ortaya atmışlardır. Bundan cesaretle hareket eden Irak Uzlaşma Cephesi de Cumhurbaşkanlığına bir Sünni Arap’ın getirilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Aynı şekilde Sünni Arapların Meclis Başkanlığı için aday gösterdiği Tarık ElHaşimi’ye Birleşik Irak Đttifakı karşı çıkmaktadır. Tüm bu tartışmaların bir çözüme kavuşturulmasının beklendiği meclis toplantısının ileri bir tarihe ertelenmesi grupların bu kritik pozisyonlar konusundaki anlaşmazlıklarının ne kadar derin olduğunu ortaya koymaktadır. Toplantının ertelenmesi süreci içerisinde kapalı kapılar ardında yaşanan pazarlıkların devam etmesi beklenmektedir. Telafer’de Yürütülen Operasyon Geçtiğimiz aylarda direnişçilerin üssü olduğu iddiasıyla yoğun operasyonlara maruz kalan Türkmen şehri Telafer yeniden kuşatma altına girmiştir. 400.000’e yakın nüfusunun tamamı Türkmenler’den oluşan Telafer, stratejik önemi sebebiyle Kürtleştirilmeye çalışılmakta ve bu çerçevede halk göçe zorlanmaktadır. Direnişçilerin varlığı bahane edilerek yürütülen operasyona 5000 ABD askeri, 500 Bedir kuvveti ve 500 peşmerge gücünün katıldığı ifade edilmektedir. 9 Operasyonun nedeninin direnişçilerin gücünü kırmak olduğu ifade edilse de, hedefte sivillerin ve halkın geçim kaynağı olan ekili alanların olması esas amaca ilişkin soru işaretlerine neden olmaktadır. Telafer’e yönelik operasyonların amacının halkın geçim kaynağı olan ekili alanların tahrip edilmesi yoluyla halkın göçe zorlanması ve yerine Kürtlerin yerleştirilmesi olduğu değerlendirilmektedir. Telafer’e yönelik daha önceki operasyonlarda da olduğu gibi, bu operasyonda da konu Türk basını dahil olmak üzere uluslar arası basına yansımamakta, Telafer konusunda gizli bir sansür uygulanmaya devam edilmektedir. Yürütülen operasyonlar, ABD ve Kürtlerin Telafer’in Türkmen nüfustan arındırılması konusundaki niyetlerinin son derece ciddi olduğunu ortaya koymakta, engellenmemesi halinde ise Telafer şehrinin tamamen Kürt kontrolüne gireceği yönünde endişelere neden olmaktadır. Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in Açıklamaları Irak’taki gelişmeleri tartışmak amacıyla Kahire’de toplanan Arap Birliği zirvesine Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek katılmamıştır. Mübarek’in toplantıya katılmamasının nedeninin Irak’ta bir iç savaş yaşandığı ve bu çatışmaların sorumlusunun Şiiler olduğu, Şiilerin büyük bir kısmının Đran’a daha yakın durduğu yönündeki açıklamaları olduğu düşünülmektedir. Mübarek’in bu sözleri üzerine daha önce Irak’ı temsilen toplantıya katılacağını ifade eden Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari de katılmamıştır. Toplantıya Irak’ı temsilen herhangi bir yetkilinin katılmamış olması, Irak’ın tartışıldığı bir zirvede sonuç alınmasını imkânsız hale getirmektedir. Mübarek’in, Irak’ta istikrarsızlığın kaynağı olarak Şiileri göstermesi ve Irak’ta Şiileri Đran’la hareket etmekle suçlaması bölgede gerilimi arttırıcı, son derece tehlikeli bir yaklaşımdır. Mübarek’in bu açıklamalarının, bölgede Şii-Sünni nüfusun bir arada yaşadığı gerçeği dikkate alındığında mezhep çatışmalarını tetikleyici ve şiddeti tırmandırıcı gelişmelere neden olması beklenmektedir. Mısır’ın bu yaklaşımı ve diğer ülkelerin de buna iştirak etmesi, Irak’ta Şiiler ve Sünniler arasında devam eden çatışmaların bölge ülkelerine yayılmasına neden olabilecek bir gelişmedir. Đran’daki Gelişmeler Nükleer programının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne sevk edilmesi kararından sonra yoğun tehditler karşısında daha ılımlı bir çizgiye kayması beklenen Đran, tutumunu sertleştirerek sürdürmektedir. Đran Eski Cumhurbaşkanı Rafsanjani uranyum zenginleştirmeye başladıklarını ifade ederek, ilk resmi açıklamada bulunmuştur. Đran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad ise yakın zamanda nükleer kulübe katılacaklarını ve bütün dengelerin ülkesinin lehine değişeceğini ifade etmiştir. Nükleer faaliyetlerine ilişkin soru işaretlerinin oluştuğu ilk günden bu yana kararlı ve katı bir tutum izleyen Đran, aynı tavrını sürdürmekte ve bu durum Đran’la uzlaşmanın, uluslar arası toplum açısından ne kadar zor olduğunu ortaya koymaktadır. Đran için nükleer faaliyetleri sürdürmek, milli direniş ve “sömürgeci” olarak nitelendirilen batılı güçlerle mücadele için bir vasıta gibi gösterilmektedir. Bu nedenle, Đran’ın nükleer çalışmalarında geri adım atması, milli davaya ihanet ve batılı devletlere boyun eğme olarak algılanmaktadır. 10 Tüm bu psikolojik faktörlerden ötürü, Đran’dan rasyonel, uzlaşmaya açık bir tavır beklemek gerçekçi gözükmemekte ve ABD ile Đran arasında süren bu krizin akıl ve mantık çerçevesinde çözüleceği yönündeki umutları tüketmektedir. 11