M. Meclisi B : 74 16 . Ş . 1967 O : 1 evvelki maddeler

advertisement
M. Meclisi
B : 74
1
evvelki maddeler üzerinde sayın İşçi Partisi
sözcülerinin bendeniz için söylemiş oldukları
şöz şu olmuştur : Hep buraya çıkıp kanunun
biran evvel çıkmasını ve bunun için de aynı
sözleri sarf ettiğimi ifade etmişlerdir. Şimdi
ben kendilerinden samimiyet beklemekteyim.
Eğer kendileri samimî ise 110 maddelik tş Ka­
nunu üzerinde 150 küsur değişiklik önergesi
vermezlerdi. Şu halde kendileri önce samimî
değildir.
Şimdi, 13 ncü madde, tarafların yani ge­
rek işçiyi ve gerekse işverenin bir mütalâa edil­
mesini yani bir taraf olarak mütalâa edilmesi
için yeknesaklığı temin .bakımından bir hüküm
getirmiştir. Diyorlar ki; işveren istediği işçi­
nin işine kolaylıkla son verebilir ve bir ihbar
tazminatı da vermiyebilir. Halbuki bu madde
işverene ne kadar fayda temin etmişse işçiye de
aynı şekilde fayda temin etmiştir. Farz ede' Um ki, bir işçi işinden ayrılmak istese, yani
istifa etmek istese ve söyledikleri gibi bu (ç)
fıkrası 10 hafta, yani 10 katı üzerinde tazmi­
nat hakkı o işçiyo . teşmil edilse, o zaman işçi
lehine olur mu? Binaenaleyh, burada bu mad­
de ile işveren ne kadar bağlı ise işçi de aynı
şekilde bağlıdır. Tazminat müessesesi ikisi
için de eşit haklar getirmiştir. Maddenin le­
hinde oy vermenizi istirham ederdim. Saygıla­
rımla.
BAŞKAN — Madde aleyhinde Sayın Reşit
Ülker, buyurun.
REŞİT ÜLKER (İstanbul) — Muhterem ar­
kadaşlarım, teknik itibariyle madde aleyhinde
diye ifade ediliyor. Gerçekte ben maddede bir
düzeltme yapılmasını istediğim için, esas itiba­
riyle maddenin aleyhinde değilim, ama bir nok­
tanın aleyhinde olduğum için usul bakımından
aleyhincleyim gibi oluyor.
Şimdi muhterem arkadaşlarım, bu madde es­
ki kanunun 13 ncü maddesinin karşılığıdır. Ora­
daki esaslar bölünmüş bir kısmı kıdem teminat
haline getirilmiş, bir kısmı buradadır. Şimdi,
«İşveren, işçinin ihbar önellerine ait ücretini-pe­
şin vermek suretiyle hizmet akdini feshedebilir.»
Bu iyi bir niyetle konmuş. Yani, Komisyon
düşünüyorum ki ödesinler bedeli, sekiz haftalık
ise, kaç haftalık ise bunun kargılığını ödesin, kessin. Fakat bu iyilik düşüncesinden fenalık çıka­
bilir. Şu fenalık çıkabilir; hizmet akdinin çö-
16 . Ş . 1967
O : 1
zümlenmesidir bu, yani bozulması. Ne zaman
bozulacaktır, hizmet akdi? Meselâ, «İşi üç yıl­
dan fazla sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer
tarafa yapılmasından başlıyarak sekiz hafta son­
ra.» diyor. Şimdi, «İşveren, işçinin ihbar önel­
lerine ait ücretini peşin vermek suretiyle hizmet
akdini feshedebilir.» dendiği zaman, parayı öde­
diği, anda feshedilmiş anlamı çıkar. O zaman
bu maddeye göre büyük suiistimaller olur. Zaten
pratikte büyük suiistimaller oluyor. İşveren ba­
kıyor ki; üç senelik hakkı, almış, üç yıldan fazla
sürmüş, yaklaştı mı - müddet de az - derhal,
ödüyorum paranı, feshettim, dedi mi onun bu
öneldeki hakkını kısıt!lyabilir. Yani tatbikatta
kısıtlıyabilir. Şimdi bundan dolayı, eski metin­
de de mevcut değildir bu. Bu ileride kaza or­
ganlarında tefsir edilecektir. Böyle söylenecek­
tir, öyle söylenecektir. Bunun zaten tatbikatı
böyledir. Yani bugün bu fıkrayı koyra asanız'
bile, «İşveren, işçinin ihbar önellerine ait ücrer
tini peşin vermek suretiyle hizmet akdini feshe­
debilir» demeseniz bile daima bunu yapar ve
yapılmaktadır -pratikte, istemiyorsa işçiyi fabri­
kasına devamda, ihtilâf çıktıktan sonra, parası­
nı vermekte fakat sekiz hafta sonra, muayyen
müddet sonra fesih hüküm ifade etmektedir.
Onun için buradan çıkarılmasında büyük fay­
da olduğu kanaatindeyim. Literatürde de bu
düşüncede olan profesörler "mevcuttur. Bu bir
nokta.
Bir diğer nokta, yani böylece Saym İşçi Par­
tisi Sözcüsünün söylediklerinin tersi oluyor. Ben
burada işçinin haklarını zarara sokan bir teklif-.
te bulunmamış oluyorum. Tam tersine, işçi hak­
larını koruyacak, teminat altına alacak bir çı?
kartma yapıyorum. Bu çıkarmak suretiyle iş­
çinin hakları daha fazla teminat altına alınmış
olacaktır. Şimdi burada, 3 kat diye olan, işçinin
sendikaya üye olması şikâyete başvurması gibi
sebeplerle çıkarılması halinde 3 kat var, Bunu
10 kata iblâğ edelim. Bütün bunları yaparken
bir ölçü olarak. Yani, bu işleri yaparken bir
taraftan işçiyi düşüneceğiz Anayasamız gereğin­
ce, bir taraftan işvereni düşüneceğiz. Yani hiç­
birisinin hakkını diğerine
yodirmiyeeeğiz.
Şimdi bu bir nevi teminat müessesesi ve
para ile ölçülüyor. Niçin 3, niçin 10, ni­
çin 50 değil? Bunlar öleümlenmiş getiril­
miş esaslar? Bu esasları tek yönde kul-
Download