1954 0 : 1

advertisement
î r 45
18.2 .1954
hava yaratmış bulunmaktadır. (Soldan alkış­
lar).
Kısa zamanda tahakkuk ettirilen bu iktisa­
di kalkınma programının bidayette, Kore Har­
binin yarattığı gayrimüsait şartlar altında ve
1952 yılından sonra da beynelmilel ticaret had­
lerinin zirai mahsuller aleyhine döndüğü bir
devrede büyük müşküller karşısında başarılmış
olduğunu da ifade etmek lâzımdır. Zirai istih­
salimizi süratle artırarak, külliyetli miktarda
hububat ve diğer mahsuller ihracatına girişti­
ğimiz bir sırada kendini hissettirmeye başlıyan fiyat sükutları, bilâ inkita devam etmiş ve
halen ,bundan iki sene öncesine nispetle başta
buğday olmak üzere bâzı zirai mahsullerde fi­
yatlar y a n yarıya düşmüştür. Ziraat sahasında
iktidara geçişimizi takiben ittihaz edilen ted­
birler, ikinci Dünya Harbinden hemen sonra
alınmış ve bilfarz hububat istihsalimiz ,beş ve­
ya yedi milyon ton gibi memleket ihtiyacını
dahi karşılamıyacak bir miktardan, bugünkü
14 milyon tona çıkarılmış olsaydı 1945 ten 1952
ye kadar geçen yıllar zarfında fevkalâde mü­
sait olan dünya konjonktürünün bahşettiği ge­
niş imkânlar sayesinde bugünkü kalkınmamız
daha süratle ve çok daha iyi şartlarla tahakkuk
ettirilebilirdi. Sadece bu mukayese dahi 2 nci
Dünya Harbinden sonra memleket ekonomisinin
ihmal edilmesi yüzünden kaçırdığımız fırsatlar
hakkında bir fikir vermeye kâfidir.
Bâzı muhitlerde zannolunduğu gibi pamuk
ve hububat fiyatlarındaki âni sükutun döviz ge­
lirlerimizi azaltmak suretiyle bizi müşkül duru­
ma düşürdüğü iddia edilemez.
Zira daha önce yüksek fiyatlarla hububat
satmaya alışmış ve hesaplarımızı ona göre yap­
mış değildik. Ancak son iki seneden beri hubu­
bat ihracatına başlamış bulunuyoruz. Buğday
ve hububat bizim için yeni bir döviz kaynağı­
dır. Fiyatların 1952 den önceki seviyesine naza­
ran bir hayli düşmüş olmasına rağmen hububat
ihracatından mühim miktarda döviz temin et­
mekteyiz. Ve bu dövizler mevcut dış gelirleri­
mize inzimam etmektedir.
Pamuk fiyatlarının düşmesi de zannedildiği
kadar zararlı olmamıştır. Pamuk fiyatlarının
düşmesi yanında, ithal ettiğimiz pamuklu men­
sucat fiyatları da tenezzül kaydettiğinden, da­
ha ucuza, daha az dövizle pamuklu ithalâtı
yapmak imkânını elde etmiş bulunuyoruz.
0:1
Diğer taraftan 1950 den önce 5 veya 7 mil­
yon ton civarındaki hububat istihsalimiz iç is­
tihlâki karşılamakta ve ancak bâzı senelerde
bir iki yüz bin tonluk buğday ithal etmekte
olduğumuz halde halen hububat istihsalinin
1,5 misline yakın bir artışla 14 milyon tonu te­
cavüz etmesine rağmen ancak 1,5 milyon ton
ihraç etmekte geri kalan kısmını dâhilde istih­
lâk eylemekteyiz.
Bu vakıa dahi, memlekette hayat seviyesi­
nin ne kadar yükseldiğini halkımızın gıda reji­
minde ne büyük bir salâh kaydedildiğini açık­
ça göstermektedir.
Eğer 1950 den önce halkımız kâfi derecede
beslenmekte, gıdasını tam bir şekilde almakta
olsaydı buğday gibi talep hacmi çok az elasti­
kiyet arz eden bir maddenin istihsalinde son
yıllarda kaydedilen artışların pek büyük bir
kısmı ihracata tahsis edilebilir ve döviz gelir­
lerimiz de o nispette yüksek olurdu.
Şimdi, umumi iktisadi politikanın ve yeni
iş tutumunun çeşitli cephelerini teşkil eden
para, kredi, fiat, dış tediye ve malî politikamı­
zın teferruatına ait vereceğim izahlar, mevzuumuzun daha ziyade vuzuh kesbetmesine yarıyacaktır.
İktisadi ve malî politika bir bütündür. Pa­
ra, kredi, dış tediyeler gibi mevzularda takibettiğimiz politika birbirine uygun ve yekdi­
ğerini tamamlayıcı tedbirler manzumesinin hal­
kalarını teşkil eder. Bu mevzulardaki ihraca­
tımızın esas hedefi malî istikrarı temin ve ida­
me ile birlikte istihsal ve yatırımları âzami de­
recede teşvik etmek, millî kaynaklarımızı en
verimli bir şekilde istihsal faaliyetine iştirak
ettirmek suretiyle iktisadi kalkınmamızı hız­
landırmak olmuştur.
Memleketimizde emisyon hacmi, millî eko­
nomi de tedavül vasıtasına olan ihtiyaçla tam
bir ahenk halinde ve münhasıran iktisadi ve
ticari ihtiyaçlara tâbi olarak tahavvül etmek­
tedir. Bu sayededir ki, iktidarımız zamanında,
memleketimizde ne enflâsyon ve ne de deflas­
yoncu tesirlerin millî ekonomiye zarar verme­
sine imkân bırakmıyan tam bir muvazene hali
tesis edilmiş, istihsal müstemirren artmış ve
fiyatlar istikrarını muhafaza etmiştir.
Memleket ekonomisinde istihsal ve iş hac­
mi büyük bir süratle inkişaf etmekte ve millî
— 506
Download