T. B. M. M. B: 39 Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığının da rakam ları

T. B. M. M.
B : 39
Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığının da rakam­
ları ortada, biliniyor; bunlarla geçmişi mukayese •öt­
mek mümkün. Hatta, hükümet olarak 'biz, o bah­
settiğimiz Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığının top­
tan eşya endeksini kullanırsak, buraya çıkıp sizle­
re neticeyi daha da müspet gösterme imkânı var.
Hazline ve Dış Ticaret M'üsteşarlığının endeksi ka­
sım sonu itibariyle yüzde 21,6'dır, Devlet İstatistik
Enstitüsünün ise, 25,7'dir; yani 'ben, eğer geçmlışten
•beri gelen Hazline serisini kullanmaya kalksaydım,
hedefimiz olan enflasyon rakamı yüzde 25'i 4 puan
da aştık, yüzde 21'e geldik, diye beyanat vermem la­
zımdı,
AHMET SARP (Diyarbakır) — Ortalama beye­
fendi.
DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIM­
CISI İSMET KAYA ERDEM (Devamla) — Sayın
Başkan, karşılıklı konuşma oluyor; ama bahsettiği
ortalama, 24 aylık endeksil'erdiır. Biz burada 1986'
nm hesabını verirken, 1986 Ocak ayından sene sonu­
na kadar endeksleri almak mecburiyetindeyiz.
1983'ıte bahsedilen ortalama yüzde 30 idi; ama
1980'in ibu 'bahsettiğimiz tarzdaki 12 aylık fiyat en­
deksi 40'tır; ortalamayı aldığınız zaman düşük gö­
rünür. Neden? 1982'nin düşük rakamıyla, 1983'ün
40'ı ortalama yapılmıştır. Evet, bu, ilmî etütlerde
kullanılan bir ıralkamdır; ama ben 'buna göre me­
mura ve işçiye zam vermeye kalksam; «Efendim, siz
bana 1985'in veya 1982'nin hesabını ne kalıyorsun?
1983'de fiyatlar ne arttı, yüzde 40; sen beni yüzde
40 lile muhatap tuıt. Niçin 1982 ile karıştırarak orta­
lamayı yüzde 30'a indiriyorsunuz» demez misliniz?
Bunun için »biz, 12 aylık endeksleri kullanıyoruz ve
bu rakamlar Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığının
21,6; Devlet İstatistik Enstitüsünün 25,7'dir. Bahsedi­
len toptan, iki senenin ortalaması ise, Devlet İstatis­
tik Enstitüsünün 30, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşar­
lığının rakamı ise 27'dir. Bu rakamlar da gittikçe
birbirine yaklaşıyor, önümüzdeki sene daha da yak­
laşacak. Belki de o zaman bu ihtilaflar söz konusu
olmayacak.
Hepinizi saygıyla selamlarken, Hazine ve Dış
Ticaret Müsteşarlığı Bütçesinin hayırlı ve uğurlu
olmasını diliyorum.
12 . 12 . 1986
0: 2
Buyurun Sayın Vural Arıkan.
VURAL ARIKAN (izmir) — Sayın Başkan, de­
ğerli milletvekilleri; politikanın en iyi refiki nedir?
Politikanın en iyi refiki nüktedir. Onun için, 6.3.1983
günlü Cumhuriyet Gazetesinde Ordinaryüs Profesör
Hıfsı Veldetvelidedeoğlu'nun bir yazısından pasaj
okuyacağım ve niçin bu kadar Hazine ve Dış Tica­
ret Müsteşarlığından şikâyet edildiği meydana çıkmış
olacak.
«Bundan önceki hükümet zamanında parlamen­
todan çıkarılan vergi yasalarının sayısı öyle artmış,
özellikle yürürlükteki vergi yasalarına yapılan ekle­
meler öyle karmaşık duruma gelmişti ki, vergilerin
uygulanmasından sorumlu yargıçların bile, içinden
çıkılamayan bilmeceler karşısında şaşmak ve şaşkın­
lıkla kaşlarını çatmaktan, öfke ile başlarını sallamak­
tan başka bir şey gelmiyordu ellerinden. Başka ne
yapılabilirdi ki?.. Bakıyoruz önce bir vergi yasası
çıkarılıyor, ardından çabucak parlamentodan daha
henüz çıkmış bir yasanın kimi maddelerinde deği­
şiklik yapılması ile ilgili yeni bir yasa önerisi önü­
müze konuluyor. Sonunda bu da yasalaşıyor; ama
çok şükür demeye vakit kalmadan hükümet yürürlük­
teki yasayı değiştiren yasanın eksik ve yanlış yanla­
rını düzelten ikinci yasadaki eksiklikleri tamamlaya­
cak yepyeni bir yasa önerisi ile karşımıza dikiliyor.
Gelgelelim iş bununla da bitmiş olmuyor, bir süre
sonra bir de bakıyoruz ki, yürürlükteki vergi yasa­
sını değiştiren yasanın eksik yönlerini düzelten en
son yasadaki eksik ve yanlış yanlarım düzelten ikin­
ci yasa öneriliyor ve böylece vatandaşlar bir türlü
sonu gelmeyen vergi yasaları kısır döngüsünde bo­
calayıp duruyor.
Bu, ancak denize indirildikten sonra, düzeninin
konmadığı anlaşılan gemiyi akla getiriyor. Gemi,
dümen takılması için yeniden kızağa alınıyor, ne var
ki, geminin denize her indirilişinde yeni yeni aksak­
lıklar, yeni yeni yanlışlıklar göze çarpıyor. Omurgasındaki çemberlerin vidaları takılamadığından, omur­
gadaki bazı tahtaların kaybolduğu anlaşılıyor. Eksik
tahtalar tamamlanıyor, yeniden çemberleniyor ve tam
denize indirileceği sırada, harcanan bunca paraya
karşın geminin büsbütün parçalanıp yeni baştan ya­
pılmasına karar veriliyor. Gerçekte parlamentodan
jj son yıllarda çıkan bütün yasalar yumurtadan çıkan
Hepinize teşökkür ediyorum. (Alkışlar)
kurtçuğun kelebek durumuna dönüşmesine değin
geçirdiği her aşamayı anımsatırcasına bir süre deği­
BAŞKAN — Teşekkür ederiz Sayın Bakan.
şikliklerden geçiriliyor. Bu, 18 inci asrın sonunda İn­
Lehte Sayın İsmail Saruhan
konuşmuşlardı;
giliz parlamentosunda dünyanın en nüktedan parlaaleyhte Sayın Vural Arıkan söz almışlardı.
59 —