İLİ : MUŞ TARİH : 02.10.2015 Muhterem Müslümanlar! ِإِﻧﱠﻤَﺎ ﯾَ ْﻌﻤُﺮُ َﻣﺴَﺎﺟِ ﺪَ ا ّ ِ ﻣَﻦْ آﻣَﻦَ ﺑِﺎ ّ ِ وَ ا ْﻟﯿَﻮْ م ﺶ َ ْﺼﻼَةَ وَ آﺗَﻰ اﻟﺰﱠ ﻛَﺎةَ وَ ﻟَ ْﻢ ﯾَﺨ اﻵﺧِ ِﺮ وَ أَﻗَﺎ َم اﻟ ﱠ َ ّ إِﻻﱠ ا :ﺳﻠﱠ َﻢ َ َﻋﻠَ ْﯿ ِﮫ و َ ُﺻﻠﱠﻰ ﷲ َ ِﻗَﺎ َل رَ ﺳُﻮ ُل ﷲ ُ ّ َﻣﻦْ ﺑَﻨَﻰ َﻣﺴْﺠِ ﺪا ً ﯾَ ْﺒﺘَﻐِﻰ ﺑ ِﮫ وَ ﺟْ ﮫَ ا ّ ِ ﺑَﻨَﻰ ا ﺗَﻌﺎﻟﻰ ﻟَﮫُ ﺑَﯿْﺘﺎ ً ﻓﻲ ا ْﻟ َﺠﻨﱠ ِﺔ Camiye cemaat olmak Yüce Mevla’mıza misafir olmaktır. Camiler; İslam cemaatinin sıkıntılarına, sorunlarına çarelerin arandığı, kaynaşmanın, muhabbetin oluştuğu, omuz omuza, gönül gönüle, safların tutulduğu, bulunduğu bölgeye İslam’ın mührünün vurulduğu kutsal mekanlardır. Müslümanların günde beş defa bir araya geldiği, huşu içerisinde Cenab-ı Hakka Kemal-i Tazimle saf tutup birlikte rükû ve secde ettikleri, ibadetlerin en mükemmeli olan namazın en güzel kılınacağı yer camilerdir. Çünkü camiler; ruhlarımızı arındıran, aklımızı durulaştıran, gönlümüzü sükûna eriştiren mukaddes mekânlardır. CAMİ VE DİN GÖREVLİLERİNİN TOPLUMDAKİ YERİ Değerli Müslümanlar! Dinimiz ve sosyal hayatımızda camilerin çok önemli bir yeri vardır. Cami, toplayan, birleştiren, cemiyet ve cemaatin oluşmasını sağlayan, Beytullah’ın şubesi konumunda olan ibadethanelerimizdir. İlk insanın yeryüzünde yaptığı ilk yapı mescit olmuştur. efendimiz (sav) Mekke döneminin ilk yıllarında cami ihtiyacını Erkam’ın eviyle gidermiş; Medine-i Münevvere’ye hicreti esnasında Kuba mescidini yaptırmış, Medine’ye varınca ilk iş olarak Mescidi Nebevîyi, bizzat çalışarak sırtında taş taşıyarak inşa ettirmişlerdir. Bu hadise dinimiz’de cami ve cemaate verilen önemi en güzel şekilde ortaya koymaktadır. Muhterem Müslümanlar! Cami inşa etmekle ilgili ayetinde Yüce Rabbimiz: “Allah’ın Mescitlerini, sadece Allah’a ve ahiret gününe inanan, namaz kılan, zekât veren ve ancak Allah‘tan korkan kimseler imar eder.”[1] Buyurarak müminleri bu konuda teşvik etmiştır, Peygamberimiz (sav) de “Bir kimse Yüce Allah’ın rızasına gözeterek bir mescid inşa ederse, Allah da ona cennette bir köşk hazırlar.”[2] Buyurmuşlar dır. Peygamberimizin inşa ettiği Mescid-i Nebevi müminlerin topluca ibadet ettiği bir mabet, önemli kararların alındığı idare merkezi, gelen yabancı elçilerin kabul edildiği ve İslam’ın anlatıldığı bir okul, Suffe kısmıyla en büyük sahabi âlimlerinin yetiştirildiği bir üniversite olmuştur. Bunu örnek alan İslam ümmeti medreseleri, sebilleri, şifahaneleri, aş evlerini, çeşmeleri, camilerin etrafında inşa etmiş, camileri külliye olarak düşünmüşlerdir. Camiler, huzur kaynağı, ilim ve irfan ocağı, irşat yuvası, eşitliğin en güzel sağlandığı edep ve terbiye müesseseleridir. Yüce Allah(cc) “Mescitler şüphesiz Allah’ındır. Öyleyse oralarda Allah’a yalvarırken başkasını katmayın.”[3]buyurarak camilerin kendisine ait olduğunu, buralarda yalnızca Allah’a ibadet edilebileceğini bildirmiş, bu maksada tahsisini emretmiştir Aziz Kardeşlerim! Kutsal camilerimiz kadar, bu camilerde görev yapan insanlarda önemli dır, çünkü toplumumuzda temel insani ve ahlaki değerlerin yaşamasına toplumumuzun manen yükselmesine önemli katkılar sağlayan, camilerimizin inşa ve imarında rol alan dünyevi bir karşılık beklemeden büyük fedakarlıklarda bulunan samimi davranış ve göler yüzleriyle gönüllerini bütün insanlara açan hikmet dolu sözleri dinlendirici hoş sohbetiyle büyük küçük herkesin günlünü kazanan ve görev muhallerinde büyük azim ve gayretle dini hizmetleri en güzel bir şekilde sunmaya gayret eden din görevlilerimiz, bu şerefli hizmetleriyle peygamberimizin varisleri olmuşlardır. Aziz cematım! Diyanet işleri başkanlığı 2003 yılından itibaren camiler haftasını, ‘camiler ve din görevlileri haftası’’olarak kutlamaya başlamış ve bunu bir gelenek haline getirmiştir Haftanın insanlarımız, camilerimiz ve din görevlilerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyor ve bu haftanın amacına uygun olarak güzel hizmetlerle dolu, dolu geçmesini cenab-ı hak’tan niyaz ediyorum. Hazırlayan : Celil ASLAN Selimiye Camii İmam Hatibi Redaksiyon: İl İrşat Kurulu _______________________________________________ 1.Tevbe /18 2.Tac,1 sh, 397 3.Cin / 18