وَفَّ۪ٓٓي اَمْوَالِهِمْ حَقٌّ لِلس َّٓائِلِ وَالْمَحْرُومِ

advertisement
Haziran-1984
RAMAZAN'DA MUHTAÇLARA YARDIM
Seyit Ali TOPRAK
Din İşi. Yük. Krl. Raportörü
َّٓ ‫َو ۪ٓ َّٓفي اَ ْم َوا ِل ِه ْم َح ٌّق ِل‬
‫وم‬
ِ ‫لسائِ ِل َو ْال َم ْح ُر‬
Aziz Müslümanlar!
Cenab-ı Hakk'a sayısız şükürler olsun ki bizleri bir
rahmet deryası olan Ramazan ayına kavuşturdu.
Hutbemizin konusu bu mübarek ayda yapacağımız
ibadetlerde muhtaçlara güçsüzlere yardım olacaktır.
Cenab-ı Hakk'ın kerem ve ihsanının sonsuz olduğu bu
kutlu ayda onun rahmet ve mağfiretini ve iki cihan serveri
Peygamberimizin (s.a.v.) şefaatini uman Müslümanlar da
daha cömert olmalıdırlar. Allah'ın kendilerine emanet
olarak verdiği maldan fakir ve muhtaç durumda olanlara
infak etmelidirler. Bu konuda hutbemizin başında
okuduğum ayet-i celile'de yüce Rabbimiz şöyle
buyurmaktadır:
"Onların mallarında (ihtiyacından dolayı) isteyen ve
(iffeti istemesine engel olan) yoksulun hakkı vardır"1
buyurmuştur. Bu ayet-i kerimede açıklandığı üzere İslam,
ihtiyaç sahibi ve güçsüzlere yardım elini uzatmayı mali
durumu iyi olan Müslümanlara bir görev olarak vermiştir.
Muhterem Müslümanlar!
Her zaman yapmamız gereken Allah yolunda harcama
işine ramazan ayında daha da önem vermeliyiz. Zira bu
ayda yapılan, hayır ve hasenatın sevabı kat kat verilir.
Ayrıca fakir, yoksul kişilere bu ayda yardım etmekle
onların da Ramazanın bereket ve feyzinden daha çok
istifade etmesini temin etmiş oluruz. İbni Abbas (r.a.) şöyle
der: "Resulullah (s.a.v.) halkın en cömerti idi. En cömert
olduğu zaman da ramazan ayıydı ki bu ay Cibril
Aleyhisselam kendisine çok gelirdi. Cibril, Ramazan'ın her
gecesinde Resulullah'a gelir, kendisi ile Kur'an-ı Kerim'i
mukabele ederdi. Bundan dolayı Resulullah (s.a.v.) bu ayda
çokça hayır yapmakta hiç bir engele uğramayan rüzgârdan
daha cömertti."2 Diğer bir hadis-i şerifte Cabir (r.a):
"Resulullah (s.a.v.) kendisinden bir şey istendiğinde yok
dediği olmamıştır."3 der. Böyle cömert ve kerem sahibi olan
bir peygambere ümmet olan Müslümanlara da cömert
olmak yakışır.
Yüce dinimiz, yardımlaşma ve sosyal yardımlaşmaya
büyük
önem
verir,
Müslümanların
birbirleriyle
ilgilenmelerini sevinç ve kederlerini paylaşmalarını
emreder. Bir hadis-i şerif’te Peygamberimiz (s.a.v.)
"Müslümanları önemsemeyen ve onlarla ilgilenmeyen
Müminlerden değildir."4 buyurur. Bu hadis-i şeriflerde
belirtildiği üzere gerçek Müslüman muhtaçlara yardım
eden, keder ve ıstıraplarını dindirmeye çalışan kişidir.
Fertleri birbirinden kopmuş, bencil duyguların hâkim
olduğu, karşılıklı sevgi ve saygının olmadığı bir toplum,
Müslümanlar için örnek bir toplum değildir.
Değerli Müslümanlar!
İnsanın bir anı diğerine benzemez. Bugün zengin olan
yarın fakir olabilir. Bugün güçlü olan yarın güçsüz duruma
düşebilir. Ayrıca insanlar akıl, zekâ, maddi güç ve yetenek
bakımından farklı olarak yaratılmışlardır. İslam, insanın bu
farklı durumlarını göz önünde bulundurarak onları
kaynaştırıcı birleştirici prensipler getirmiştir. İslam’ın
dünya ve ahirette mutlu bir toplum meydana getirmek için
ortaya koyduğu önemli faktörlerden biri de maddi durumu
iyi olanların fakir olanlara yardımcı olmalarıdır. Buna işaret
eden bir ayet-i kerime de mealen şöyle buyrulmaktadır:
"Herhangi birinize ölüm gelip de (Rabbim beni yakın bir
süreye kadar geciktirsen de sadaka verip iyilerden olsam)
demesinden önce size verdiğimiz rızıktan harcayın."5
Her varlıklı kişi ileriye dönük yatırımlar yapmak ister
bu normal bir şeydir. Ancak yatırımların en güzeli Allah
yolunda yapılandır. Çünkü bu tür bir yatırımın çalınma,
deprem, yangın gibi felaketlerle yok olması söz konusu
değildir. Cenab-ı Hak tarafından karşılığı kat kat
verilecektir. Bu konuda yüce Rabbimiz şöyle buyurur:
"Allah yolunda ne harcarsanız Allah onun yerine (daha
iyisini) verir. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır."6
Aziz Kardeşlerim!
Allah yolunda yaptığımız harcamaların sevabını
kazanmamızın şartı, işe gösteriş karıştırmamak, iyilik
yaptığımız kimseyi küçümsememek ve başa kakmamaktır.
İyilikte bulunduğumuz kimseyi hor görmek şahsiyetini
rencide edici davranışlarda bulunmak ve riya karıştırmak
sevap yerine günah getirir. Yüce Kitabımız Kur'an-ı Kerim
bu hususu şöyle açıklar:
"Ey iman edenler malını gösteriş için hayra veren
gerçekte Allah'a ve ahiret gününe inanmayan kimseler gibi
başa kakmak ve eziyet etmek suretiyle yaptığınız
hayırlarınızı iptal etmeyin. Böylesinin durumu üzerinde
biraz toprak bulunan kayaya benzer. Sağanak yağan bir
yağmur isabet eder de onu sert kaya haline getiriverir.
(toprağı gider kaya kalır.) Yaptıklarını bu şekilde Allah için
yapmayanlar kazandıklarından hiç bir şeyi tutmaya
muktedir olamazlar. Allah nankör kimselere doğru yolu
göstermez."7 Bu ilahi emirleri yerine getirerek rahmet ve
mağfiret sofrası olan ramazan ayını gereği gibi
değerlendirelim. Allah ve Resulünün verdikleri müjdelere
nail olalım.
Muhterem Müminler!
Allah yolunda yaptığınız harcamalarla malımız
noksanlaşmaz. Aksine artar ve bereketlenir. Bu konuda
Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurur: "Sadaka malı
noksanlaştırmaz. Allah bir kulun affetme (huyunu) artırırsa
mutlaka onun izzet ve şerefini de artırır. Allah kendisi için
tevazu gösteren bir kişiyi de mutlaka yüceltir."8 Etrafındaki
fakir ve güçsüzleri görüp gözeten varlıktır. Bir Müslüman
mesut ve huzurludur. Cimri bir pinti olan kişi de bedbahttır.
Resulullah şöyle buyuruyor:
"Zulümden sakınınız zira zulüm kıyamet günü
(sahibini saran) karanlıklar olacaktır. Cimrilikten de
sakınınız. Çünkü cimrilik sizden öncekileri, haramı helal
saymak ve birbirlerinin kanını akıtmak suretiyle helak
etti."9
Hutbemizi bir hadis meali ile bitirelim. Şöyle
buyuruyor Resulullah (s.a.v.): "Kulların sabahladığı hiçbir
gün yoktur ki, iki melek inip de biri, Allah'ım! Hayır
yolunda harcayana bedelini ver, diğeri de Allah'ım malını
hayra sarf etmeyip tutana telef ver, demesin."10
1
Zariyat 19.
Tecrid-i Sarih c. 1 S: 16 Hadis No: 6.
3 Sahih-i Buhari c. 7, Bab/39 Sh: 82.
4 Keşfu’l-Hafa, h. no: 2379.
5 el Münafikun: 10.
6 Sebe, 36.
7 Bakara, 264.
8 Riyazüssalihin Sh: 223. Mısır
9 Riyazüssalihin Sh: 226, Mısır
10Tac, c:5 Hadis No: 711.
2
Download