roboskı müzesı`nı seçtı

advertisement
ROBOSKI MÜZESI'NI SEÇTI
Portal
Adres
: www.arcaajans.com
İçeriği : Gündem
: http://www.arcaajans.com/haber/sanat/roboski-muzesi-ni-secti/305738/
Tarih : 15.07.2014
1/3
ROBOSKI MÜZESI'NI SEÇTI
2/3
ROBOSKI MÜZESI'NI SEÇTI
3/3
DEMIRKÖY DÖKÜMHANESI 2014 YILI KAZISI BASLADI
Portal
Adres
: www.mersinhaber.com
İçeriği : Kent/Yaşam
Tarih : 15.07.2014
: http://www.mersinhaber.com/haber-demirkoy-dokumhanesi-2014-yili-kazisi-basladi-198463.html 1/3
DEMIRKÖY DÖKÜMHANESI 2014 YILI KAZISI BASLADI
2/3
DEMIRKÖY DÖKÜMHANESI 2014 YILI KAZISI BASLADI
3/3
KOLESTEROL ILACI HAKKINDA KOSULANLAR
Portal
Adres
: www.saglikekibi.com
İçeriği : Haber
Tarih : 15.07.2014
: http://www.saglikekibi.com/can/beslenme-hastaliklari/kolesterol-ilaci-hakkinda-kosulanlar.html
Kolesterol ilacı hakkında koşulanlar Ayrıntılar : Kolesterol ilacı kullanmayın• diyen kimi isimlerin, popülarite uğruna halk sağlığını
tehdit ettiğini iddia eden Türk Kardiyoloji Derneği yetkilileri, yaptıkları açıklamada bu kişiler hakkında suç duyurusunda bulunulacağını
belirtti. Statin olarak adlandırılan kolesterol ilaçlarının yararsız oldukları ve yan etkileri nedeniyle kullanılmaması yönünde yapılan
açıklamaların bilimsellikten uzak olduğunu söyleyen Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Oktay Ergene, bu asılsız açıklamaların
kamuoyunda büyük tedirginliğe neden olduğunu ifade etti. Ergene, 'Pek çok hasta, kullanmakta olduğu ilacı kullanıp kullanmayacağı
konusunda kafasının karışık olduğunu anlatıyor. Yine birçok hastanın da ilaçlarını ve kolesterol tedavilerini yarım bıraktıklarını
biliyoruz' dedi. HER ÜÇ HASTADAN BİRİNİ TEDAVİ EDİYOR Bu açıklamalarla; kan kolesterol seviyeleri ve koroner kalp
hastalığı arasındaki kuvvetli, bağımsız ve sürekli bir ilişki görmezden gelinerek halkın yanıltıldığını belirten Prof. Dr. Ergene şu bilgileri
verdi: 'Tüm kardiyoloji camiasının çok iyi bildiği Framingham çalışmasının 26 yıllık takipli verilerine göre, kolesterol değerleri 150-200
mg/dl arasında ise mutlak koroner kalp hastalığı riski yüzde 20´dir. Yani beş kişiden biri koroner kalp hastalığına yakalanmaktadır. Eğer
kolesterol seviyesi 225 mg/dl ise mutlak koroner kalp hastalığı riski yüzde 40´a çıkmaktadır. Kolesterol seviyesi 300 mg/dl ve daha fazla
ise, mutlak koroner kalp hastalığı riski yüzde 90´dır. Kötü kolesterol ile 1990´lı yılların başından bu yana yapılan tüm çalışmalar,
kolesterol düşürücü ilaçlardan olan statinler ile kan kolesterolünün düşürüldüğü ve kalp hastalığı riskinin yüzde 30 oranında azaldığını
göstermiştir. Yani statin tedavisi ile nispi olarak her üç hastadan biri yarar görüyor.' 'YAN ETKİLERİ EN AZ OLAN
İLAÇLARDANDIR' Statinlerin, son 20 yılın en önemli keşiflerinden biri olduğunu ve koroner kalp hastalıklarının tedavisinde önemli
rol oynadıklarını dile getiren Prof. Dr. Ergene, statinlerin bugüne kadar koroner kalp hastalığında ölümü, kalp krizini ve felci engellediği
bilinen en etkili tedavilerden bir tanesi olduğunu vurguladı ve sözlerini şöyle sürdürdü: 'Türk Kardiyoloji Derneği´nin yaptığı
TEKHARF çalışmasına göre Türkiye´de 50-59 yaş aralığında koroner kalp hastalığı görülme olasılığı yüzde 13´tür. Son nüfus sayımına
göre Türkiye´de bu aralıkta yaklaşık 6,5 milyon insan yaşamaktadır. Bu duruma göre 50-59 yaş aralığında 850 bin kişide koroner kalp
hastalığı mevcuttur. Bu da iyi bir kolesterol düşürücü tedavi ile 250 bin kişiyi ölüm, kalp krizi ve felçten koruyabiliriz anlamına geliyor.
Bilindiği gibi ilaç olarak kullanılan kimyasal veya organik maddelerin tümünün az veya çok yan etkileri mevcuttur. İşin ilginç yanı
kolesterol düşürmede kullandığımız statinler, bugüne kadar bulunan ilaçlar arasında yan etkileri en az olanlardan biridir.'
KOLESTEROL İLACI KARŞITLARINDAN AÇIKLAMA Türk Kardiyoloji Derneği´nin toplantısından sonra karşıt görüşteki
uzmanlar da bir açıklama yaptı. Kolesterolü düşürmek için kullanılan statinlerin etkili olmadığını ortaya koyan önemli klinik araştırma
ve meta-analizler bulunduğunu belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı ve HABERTURK.COM Blog Yazarı Prof. Dr. Ahmet Rasim
Küçükusta, 'bu araştırmaların en önemli 5 tanesi şunlardır' diyerek o araştırmalar hakkında bilgi verdi: BİR: Statinlerin, kalp damar
hastalığı hikâyesi olmayan fakat orta veya yüksek risk grubunda bulunanlardaki etkinliğini belirlemek amacıyla toplam 65.229 kişiyi
kapsayan 11 klinik çalışmanın değerlendirildiği meta-analizde ortaya çıkan gerçek şudur: Ortalama olarak 3,7 senelik statin tedavisi tüm
sebeplere bağlı ölümlerde bir azalma sağlamamıştır. İKİ: Statinlerin kalp yetersizliği olanlardaki etkinliğini belirlemek için İtalya´ da
357 kalp ve iç hastalıkları merkezinde yapılan araştırmada günde 10 miligram rosuvastatin alanlarda klinik gidişin değişmediği ortaya
çıktı. ÜÇ: Statinlerin yüksek kalp-damar hastalığı riskine sahip olan ve diyalize giren hastalardaki etkinliğini belirlemek için
düzenlenen ve kan diyalizi yapılan 2.776 hasta üzerindeki milletlerarası bir çalışmada günde 10 miligram rosuvastatinin etkinliği
araştırıldı. Ortalama olarak 3,8 sene takip edilen hastalarda ilacın LDL-kolesterolü azaltmasına rağmen ne kalp krizi ve felçlerde ve ne
de kalp damar hastalıklarına bağlı ölümlerde bir azalma olmadığı ortaya çıktı. DÖRT: Tip 2 şeker hastalığı olan ve diyalize giren 1.255
hastada yapılan çok merkezli bir çalışmada atorvastatin isimli kolesterol ilacının etkinliği araştırıldı. Dört hafta sonra ilaç alan hastalarda
LDL-kolesterolün yüzde 42 oranında, almayanlarda ise yüzde 1,2 oranında azaldığı tespit edildi. 4 sene süreyle takip edilen hastalarda
kolesterol düşürücü ilaç alanlarda, kalp krizi ve felçlerde de kalp damar hastalıklarına bağlı ölümlerde de plasebo grubuna göre bir
farklılık bulunmadı. BEŞ: 2.410 tip 2 şeker hastasında 10 miligram atorvastatinin kalp damar hastalıklarının önlenmesindeki etkinliği 4
sene süren bir çalışmada araştırıldı. İlaç alan grupta LDL-kolesterol seviyesinin plasebo grubuna kıyasla ortalama olarak yüzde 29
oranında azaldığı belirlendi fakat insüline bağımlı olmayan bu hastalarda statin tedavisinin bir faydası olmadığı ortaya çıktı. Prof.
Küçükusta araştırmaların sonucunu, 'Kolesterol düşürücü ilaçların kanda LDL-kolesterolü düşürdüğüne şüphe yok ama gel gelelim ki bu
düşüş ne kalp krizlerini ne felçleri ve de bunlara bağlı ölümleri önlemede bir işe yaramıyor. O zaman da insan haklı olarak soruyor. Ne
anladım ben bu ilaçlardan?' diye değerlendirdi. PROF. DR. AHMET RASİM KÜÇÜKUSTANIN HABERTURK.COM BLOGDA
KONUYLA İLGİLİ YAZDIĞI YAZILAR Türk Kardiyoloji Derneği kolesterolün risk faktörü olmadığını açıkladı Lokum gibi
kolesterol Murat Tuzcu dan kardiyologlara ?tokat• gibi cevap Büyüklere kolesterol masalları (9) Kolesterol ilaçları faso fiso mu
yoksa? Büyüklere kolesterol masalları (8) Kolesterol ilaçları bir işe yaramıyor Büyüklere kolesterol masalları (7) Milyonlarca insan
boş yere kolesterol ilacı içiyor Büyüklere kolesterol masalları (6) Kardiyologlar savunmada Büyüklere kolesterol masalları (5)
Kolesterol ilaçlarını devlet ödemesin Büyüklere kolesterol masalları (4) Kolesterol teorileri birer birer iflas ediyor Büyüklere
kolesterol masalları (3) Hayda¦iyi kolesterol de aslında iyi değilmiş! Büyüklere kolesterol masalları (2) Kolesterolün zararlı olmadığı
nasıl ispatlandı? Büyüklere kolesterol masalları (1) Meğerse kötü kolesterolün daha da kötüsü varmış 'KOLESTEROLÜ
DÜŞÜRMEYE ÇALIŞMAK ANLAMSIZDIR' Karatay Diyeti ve Karatay Diyeti´yle Yaşam Boyu Sağlık adlı kitaplarıyla tartışmaları
ateşleyen isim İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Anabilim Dalları Öğretim Üyesi Prof. Dr. Canan
Efendigil Karatay, 'Kolesterol bir gerçektir. Bütün hayvanların, insanların ve bitkilerin hücrelerinin yapı taşını kolesterol meydana
getirir, yani olmazsa olmaz bir gerçektir' dedi ve kolesterolü ilaçla düşürmeye çalışmanın anlamsız olduğu söylemini yineledi.
Kolesterolün bilinenin aksine yağ değil, bir steroid hormon olduğunu belirten Prof. Karatay, şunları söyledi: 'Kolesterol, vücudumuzun
streslere karşı koruyucu olarak fazlaca ürettiği bir hormondur! Örneğin ateşli bir hastalıkta, bakteri ve virüslerle mücadele etmek için
akyuvarlar, yani kan lökositleri yükselmektedir. Ateşli hastalığın sebebi lökositler midir? Yoksa mikropları öldürmek için mi
lökositlerimiz yükselmiştir? Kolesterol bakterisittir, yani bakterileri öldürür. Kolesterol virüsittir, yani virüsleri öldürür. Kolesterol beyin
hücreleri ve sinir ileti sisteminin olmazsa olmaz temel maddesidir. Öyle ki, beyin hücreleri hayatta kalabilmeleri için kan kolesterolüne
bağlı kalmayarak, kendi kolesterollerini üretmek mecburiyetindedirler. Organizmada stres hormonları, seks hormonları ve de D
vitamininin yapı taşları da kolesterolden ibarettir! Örneğin bebekler için en sağlıklı bir besin maddesi anne sütüdür, bebeklerin en hızlı
büyüme çağının temel ve tek gıdasıdır. Anne sütünün nerdeyse yüzde 90´ı kolesterol ve omega-3 yağ asidinden oluşur. Kolesterolün
bizatihi kendisi masumdur. Vücutta yanlış giden bir şeyleri tamir etmek için yükselir. Dolayısıyla kolesterolü ilaçla düşürmeye çalışmak
anlamsızdır.' 'DAMARLARI TIKAYAN KOLESTEROL DEĞİL, KAN PIHTISIDIR' Kolesterolün damarları tıkamadığını, damarları
tıkayarak, kalp krizi ve inmeye neden olan şeyin kolesterol değil kan pıhtısı olduğunu ifade eden Kratay, 'Kanın pıhtılaşmasının en
önemli sebeplerinden bir tanesi ise insülin hormonudur. Kandaki insülin hormonu yüksekliği kanın pıhtılaşmasını artırmaktadır. Kandaki
insülin hormonu yüksekliği trombositlerin birbirine yapışarak tıkaç meydana getirmelerine neden olmaktadır. Kandaki insülin hormonu
yüksekliği trombositlerin damar iç yüzeyini kaplayan hücre tabakasına (endotel tabakası) yapışmasını artırmakta, endotel tabakasından
damarların genişlemesi için salgılanması gereken nitrik oksit maddesinin salgılanmasını önlemektedir. Kandaki insülin hormonu
yüksekliği, ayrıca en kuvvetli sempatik sinir sistemi uyarıcısıdır, yani damarları büzüştürür ve tansiyonu yükseltir' diye konuştu.
'KOLESTEROL İLACI KULLANMAK ABONELİK SİSTEMİDİR' Taş Devri Diyeti ve 7´den 70´e Taş Devri Diyeti kitaplarının yazarı
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Metabolizma ve Beslenme Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet
Aydın da, 'Kolesterolü ortalamadan düşük olanların başka hastalıklara çok daha fazla yakalandıkları yönünde bir yığın araştırma var'
diyerek şunları söyledi: 'Ancak bunları söylemek size ticari açıdan bir şey kazandırmaz, kaybettirir. O yüzden ibre daha çok kolesterol
karşıtı kampanya yürütenler lehinde çalışır. Çok büyük bir rant var ortada. 1960²lara 70²lere kadar bu böyle değildi, tıp safiyane
amaçlarla yapılıyordu. 40 yıldır ilaç tüketimine dayalı bir anlayış ve sistem geliştiriliyor. İlaç sanayi, hastalığı değil, belirtilerini yok
edecek ilaçlara yöneldi. Mesela başınız ağrıyorsa onun gerçek nedenini bilmeyi değil, ağrısını dindiren ilaçlar vermeyi öneriyor tıp.
Sebebi bilinip tedavi edilecekken migrenin 50 bin çeşidi üretilir, bunların yüzlerce ilacı çıkar. Hastalar bu ilaçları kullanır, ağrıları
yıllarca devam eder. Sanayinin de aradığı budur. Kolesterol ilacı da kullanmak tam bir abonelik sistemidir, 40 yıl kullanırsınız.
'KOLESTEROLÜ DÜŞÜREN STATİNLER ZARARLIDIR' Kolesterolün düşürülmesinde kullanılan ?statinler zararlıdır. Vücudunuzda
enerji santralı olan bir maddeyi bu ilaçlar tahrip eder. Bu ilaçları kullananlar zaten halsizlikten şikâyet ederler. Bütünüyle emin değiliz,
ama teorik olarak baktığımızda kansere de sebep olma ihtimali var. Diyorlar ki ?madem öyle ispat edin. Asıl siz bu ilacın zararsız
olduğunu ispat etmek durumundasınız. Ve bunu ispat etmek için trilyonlar harcamanız gerekir. Kârı olmadığı için de hiçbir firma böyle
bir masrafı karşılamaz. İşin kötüsü, devletlerin desteklediği, bağımsız araştırmalar yapan kurumlar kalmadı. Araştırmaların yüzde 90²ı
ilaç firmaları tarafından yapılıyor ve tedaviye, önlemeye dönük değil. 'KOLESTEROL TAMİR MATERYALİDİR' Vücutta mikropsuz
bir iltihap vardır. Vücut bunu kolesterol ile tamir etmeye çalıştığı için kolesterol oranını yükseltir. Kolesterol tamir materyalidir orada.
SEKER ÇOCUKLARDAN MODERN DANS VE MÜZIK SÖLENI
Portal
Adres
: www.turkiyede.com.tr
İçeriği : Haber
Tarih : 14.07.2014
: http://www.turkiyede.com.tr/kultur-sanat/seker-cocuklardan-modern-dans-ve-muzik-soleni-h86316.html
1/3
SEKER ÇOCUKLARDAN MODERN DANS VE MÜZIK SÖLENI
2/3
SEKER ÇOCUKLARDAN MODERN DANS VE MÜZIK SÖLENI
3/3
PROF. DR. IRFAN DEVRANOGLU, VERTIGO YANI BAS DÖNMESI
Portal
Adres
: www.saglikekibi.com
İçeriği : Haber
Tarih : 14.07.2014
: http://www.saglikekibi.com/can/pratikbilgi/prof-dr-irfan-devranoglu-vertigo-yani-bas-donmesi.html
Prof. Dr. İrfan Devranoğlu, Vertigo yani baş dönmesi Ayrıntılar : Çağımızın hastalıklarından biri olan baş dönmesi nedir baş dönmesi
hangi zamanlarda görülür baş dönmesi tedavisi nasıl yapılır işte baş dönmesi konusunda uzmanından ayrıntılar.Aşırı baş dönmesi, yerin
ayağın altından kayıyor hissi, mide bulantısı, çarpıntı ve terleme bu hastalığın başlıca belirtileri¦ Sosyal hayatı büyük oranda etkileyen
`vertigo´ya en çok `meinere´ denilen bir hastalığın yol açtığının altını çizen Prof. Dr. İrfan Devranoğlu: 'Bizim en çok gördüğümüz
meniere bağlı vertigolar. Çınlama menierin bir parçası. Dünyadaki insanların yaklaşık üçte birinde var. Gerçekten çağın en büyük
hastalıklarından biri ama birçok nedenden oluşabilecek olan vertigo´nun tedavisi mümkün• diyor. Latince `dönmek´ filinden türemiş,
kabaca baş dönmesi ve hareket duygusunun yitirilmesi anlamına gelen 'vertigo' hastalıktan öte, başka bir hastalığın habercisi olabilir...
Hastalıkla ilgili bilgi veren İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr.
İrfan Devranoğlu; 'Vertigo dediğimiz, zaman zaman başın dönmesi tarzında bunu yapan bir takım nedenler var. Bu nedenlerin başında
`vertigo´yu ortaya çıkaran üç ana sistem `göz´, `iskelet´ ve `iç kulaktaki denge´; bunların herhangi birinde olan bir bozukluk, vertigo
dediğimiz baş dönmesini ortaya çıkarıyor' diyor. Orta kulaktaki enfeksiyondan, stresten ya da hipertansiyondan kısaca pek çok sebepten
dolayı vertigo meydana gelebiliyor. VERTİGO ÖNEM VERİLMESİ GEREKEN BİR DURUMDUR 'Hafif baş dönmesi ve dengesizlik
hissinden, çok şiddetli, hastayı yataktan kalkamaz hale getirebilecek kadar çok geniş bir klinik görüntüsü olabilir. Hasta sarhoşluk hissi
duyabilir, sabit duramama ve bayılacakmış hissine kapılabilir. Bu duygular hastada çaresizliğe, uzun vadede korku ve depresyona neden
olur. Vertigo önem verilmesi gereken bir durumdur. Acil bir şekilde hekime başvurulması gerekir. Böyle bir durumda
Kulak-Burun-Boğaz hastalıkları uzmanına gidilmelidir' diyen Prof. Dr. İrfan Devranoğlu, `vertigo´nun aşırı derecede rahatsız eden ve
huzursuzluk veren bir semptom olduğunu, KBB ve nöroloji kliniklerine başvuran hastaların yaklaşık yüzde 30´unun bu durumdan
şikayetçi oluğunu belirtiyor. Bu yüzdenin ciddiyetine varılması ve hastaların dikkat etmesi konusunda uyaran Prof. Dr. Devranoğlu:
'Vertigo; hastanın kendi bedeninin veya çevrenin etrafında gerçekten dönmekte olduğunu zannetmesiyle gelişen bir tablodur, hasta
kendini boşlukta gibi hisseder. Bu şekilde dönme hissi olmadan ortaya çıkan vertigo ise yalancı vertigo (dizzness) olarak tanımlanır. Baş
dönmeleri dünyada doktora başvurmayı gerektiren başlıca nedenler arasında. Her yaşta görülebilen baş dönmeleri, tansiyon sorunları ile
karıştırılabilir, hatta bir felcin başlayacağı korkusuna yol açar. Zira bazı baş dönmeleri ataklar halinde ortaya çıkar ve bu kriz sırasında
ortaya çıkan bulantı ve kusma durumu beyin kanaması olasılığını bile akla getirmelidir. Bu sorunu yaşayanların kalabalık yerlerden
kaçmaları çok tipiktir. Kalabalık alışveriş merkezlerine, metroya, otobüse binmekten kaçınmaları onları zamanla toplumdan soyutlamaya
başlar. Uzun süren stres, yoğun çalışma, uykusuzluk durumları, zayıflama amacıyla yapılan sert rejimler, geçirilmiş ameliyatlar baş
dönmesi ve dengesizlik krizlerini tetikleyebilir' diyor. NEDENLERİ Vücudun dengesinin sağlanmasında aşağıdaki üç sistem rol oynuyor
ve bu üç sistemden herhangi birinin bozulması sebebiyle vertigo görülebiliyor: 1. İç kulaktaki denge sistemi 2. Görmeyle sağlanan denge
3. Kas-İskelet sistemiyle sağlanan denge EN SIK GÖRÜLEN VERTİGOYA SEBEP OLAN HASTALIKLAR 1. Baş Pozisyonuna Bağlı
Vertigo: Belli baş pozisyonlarında kendini gösteren ani baş dönmesi durumudur. Baş dönmesi çok kısa sürer. Baş dönmesiyle birlikte
anormal göz hareketleri görülür. Göz küreleri istemsiz bir şekilde hareket eder. Tedavisinde %90´lara varan başarı oranına sahip `Epley´
manevrası yapılır. Bu manevra birer hafta arayla uygulanır ve her seans sonrasında hastaya başını 48 saat boyunca öne ve arkaya eğmesi
kesinlikle yasaklanır. 2. İç Kulak Tansiyonu (Menier Hastalığı): Yarım daire kanallarının içindeki sıvının artışına bağlı iç kulak
tansiyonudur. Nedeni kesin olarak bilinememektedir. Ancak aşırı tuz tüketimi, stres, gebelik ve menopoz gibi çeşitli tetikleyici faktörler
saptanmıştır. Herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir. Ancak en sık 40-60 yaş arası kişilerde görülür. Hastalık genelde tek kulakta olur. Ancak
dört hastadan birinde çift taraflı görülür. Sıklıkla kusmanın eşlik ettiği baş dönmeleri ve genellikle baş dönmesinden önce başlayan
kulakta çınlama, kulakta dolgunluk hissi, işitme kaybı bu hastalığının en önemli belirti ve bulgularıdır. Tanısı hastanın şikâyetlerine,
işitme testi ve denge testleriyle koyulur. Atakları sayısını azaltmak veya daha hafif seyretmesini sağlamak amaçlı tetikleyici faktörler
ortadan kaldırılabilir. Buna ek olarak ilaç tedavisi ve iyileşmeyen olgularda cerrahi tedavi düşünülebilir. TEDAVİSİ `Vertigo´nun
tedavisi, sebebine yönelik yapılıyor ve hastanın tedaviye vereceği cevaba göre değişiyor. Fakat son yıllarda ilaç, diyet, egzersiz, cerrahi
ve yeni geliştirilen tedavi modelleri ile hastaların iyileşip, normal yaşantısına dönmesi sağlanıyor: 1. Tetikleyici faktörlerin ortadan
kaldırılması (stres, alkol, sigara, kafein, tuz) 2. Tetikleyici pozisyondan kaçınılması 3. İlaç tedavisi 4. Cerrahi tedavi 5. Egzersiz
DIYABETIK ÇOCUKLAR KAMPI, AYGAZ'IN DESTEGIYLE 22. DEFA DÜZENLE...
Portal
Adres
: www.haberler.com
İçeriği : Gündem
Tarih : 14.07.2014
: http://www.haberler.com/diyabetik-cocuklar-kampi-aygaz-in-destegiyle-22-6259309-haberi/
1/2
DIYABETIK ÇOCUKLAR KAMPI, AYGAZ'IN DESTEGIYLE 22. DEFA DÜZENLE...
2/2
VERTIGO?NUN TEDAVISI MÜMKÜN!
Portal
Adres
: www.aksam.com.tr
İçeriği : Gündem
Tarih : 14.07.2014
: http://www.aksam.com.tr/yasam/saglik/vertigonun-tedavisi-mumkun/haber-324561
Vertigo?nun tedavisi mümkün! Çağımızın hastalığı olarak bilinen ?vertigo?yu Türkiye?de yaklaşık 25 milyon kişi yaşıyor. Aşırı baş
dönmesi, yerin ayağın altından kayıyor hissi, mide bulantısı, çarpıntı ve terleme bu hastalığın başlıca belirtileri... Sosyal hayatı büyük
oranda etkileyen ?vertigo?ya en çok ?meinere? denilen bir hastalığın yol açtığının altını çizen Prof. Dr. İrfan Devranoğlu: Bizim en çok
gördüğümüz meniere bağlı vertigolar. Çınlama menierin bir parçası. Dünyadaki insanların yaklaşık üçte birinde var. Gerçekten çağın en
büyük hastalıklarından biri ama birçok nedenden oluşabilecek olan vertigo?nun tedavisi mümkün' diyor. Latince ?dönmek? filinden
türemiş, kabaca baş dönmesi ve hareket duygusunun yitirilmesi anlamına gelen vertigo hastalıktan öte, başka bir hastalığın habercisi
olabilir? Hastalıkla ilgili bilgi veren İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Prof. Dr. İrfan Devranoğlu; Vertigo dediğimiz, zaman zaman başın dönmesi tarzında bunu yapan bir takım nedenler var. Bu nedenlerin
başında ?vertigo?yu ortaya çıkaran üç ana sistem ?göz?, ?iskelet? ve ?iç kulaktaki denge?; bunların herhangi birinde olan bir bozukluk,
vertigo dediğimiz baş dönmesini ortaya çıkarıyor diyor. Orta kulaktaki enfeksiyondan, stresten ya da hipertansiyondan kısaca pek çok
sebepten dolayı vertigo meydana gelebiliyor. VERTİGO ÖNEM VERİLMESİ GEREKEN BİR DURUMDUR Hafif baş dönmesi ve
dengesizlik hissinden, çok şiddetli, hastayı yataktan kalkamaz hale getirebilecek kadar çok geniş bir klinik görüntüsü olabilir. Hasta
sarhoşluk hissi duyabilir, sabit duramama ve bayılacakmış hissine kapılabilir. Bu duygular hastada çaresizliğe, uzun vadede korku ve
depresyona neden olur. Vertigo önem verilmesi gereken bir durumdur. Acil bir şekilde hekime başvurulması gerekir. Böyle bir durumda
Kulak-Burun-Boğaz hastalıkları uzmanına gidilmelidir diyen Prof. Dr. İrfan Devranoğlu, ?vertigo?nun aşırı derecede rahatsız eden ve
huzursuzluk veren bir semptom olduğunu, KBB ve nöroloji kliniklerine başvuran hastaların yaklaşık yüzde 30?unun bu durumdan
şikayetçi oluğunu belirtiyor. Bu yüzdenin ciddiyetine varılması ve hastaların dikkat etmesi konusunda uyaran Prof. Dr. Devranoğlu:
Vertigo; hastanın kendi bedeninin veya çevrenin etrafında gerçekten dönmekte olduğunu zannetmesiyle gelişen bir tablodur, hasta
kendini boşlukta gibi hisseder. Bu şekilde dönme hissi olmadan ortaya çıkan vertigo ise yalancı vertigo (dizzness) olarak tanımlanır. Baş
dönmeleri dünyada doktora başvurmayı gerektiren başlıca nedenler arasında. Her yaşta görülebilen baş dönmeleri, tansiyon sorunları ile
karıştırılabilir, hatta bir felcin başlayacağı korkusuna yol açar. Zira bazı baş dönmeleri ataklar halinde ortaya çıkar ve bu kriz sırasında
ortaya çıkan bulantı ve kusma durumu beyin kanaması olasılığını bile akla getirmelidir. Bu sorunu yaşayanların kalabalık yerlerden
kaçmaları çok tipiktir. Kalabalık alışveriş merkezlerine, metroya, otobüse binmekten kaçınmaları onları zamanla toplumdan soyutlamaya
başlar. Uzun süren stres, yoğun çalışma, uykusuzluk durumları, zayıflama amacıyla yapılan sert rejimler, geçirilmiş ameliyatlar baş
dönmesi ve dengesizlik krizlerini tetikleyebilir diyor. NEDENLERİ Vücudun dengesinin sağlanmasında aşağıdaki üç sistem rol oynuyor
ve bu üç sistemden herhangi birinin bozulması sebebiyle vertigo görülebiliyor: 1. İç kulaktaki denge sistemi 2. Görmeyle sağlanan denge
3. Kas-İskelet sistemiyle sağlanan denge EN SIK GÖRÜLEN VERTİGOYA SEBEP OLAN HASTALIKLAR 1. Baş Pozisyonuna Bağlı
Vertigo: Belli baş pozisyonlarında kendini gösteren ani baş dönmesi durumudur. Baş dönmesi çok kısa sürer. Baş dönmesiyle birlikte
anormal göz hareketleri görülür. Göz küreleri istemsiz bir şekilde hareket eder. Tedavisinde %90?lara varan başarı oranına sahip ?Epley?
manevrası yapılır. Bu manevra birer hafta arayla uygulanır ve her seans sonrasında hastaya başını 48 saat boyunca öne ve arkaya eğmesi
kesinlikle yasaklanır. 2. İç Kulak Tansiyonu (Menier Hastalığı): Yarım daire kanallarının içindeki sıvının artışına bağlı iç kulak
tansiyonudur. Nedeni kesin olarak bilinememektedir. Ancak aşırı tuz tüketimi, stres, gebelik ve menopoz gibi çeşitli tetikleyici faktörler
saptanmıştır. Herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir. Ancak en sık 40-60 yaş arası kişilerde görülür. Hastalık genelde tek kulakta olur. Ancak
dört hastadan birinde çift taraflı görülür. Sıklıkla kusmanın eşlik ettiği baş dönmeleri ve genellikle baş dönmesinden önce başlayan
kulakta çınlama, kulakta dolgunluk hissi, işitme kaybı bu hastalığının en önemli belirti ve bulgularıdır. Tanısı hastanın şikâyetlerine,
işitme testi ve denge testleriyle koyulur. Atakları sayısını azaltmak veya daha hafif seyretmesini sağlamak amaçlı tetikleyici faktörler
ortadan kaldırılabilir. Buna ek olarak ilaç tedavisi ve iyileşmeyen olgularda cerrahi tedavi düşünülebilir. TEDAVİSİ ?Vertigo?nun
tedavisi, sebebine yönelik yapılıyor ve hastanın tedaviye vereceği cevaba göre değişiyor. Fakat son yıllarda ilaç, diyet, egzersiz, cerrahi
ve yeni geliştirilen tedavi modelleri ile hastaların iyileşip, normal yaşantısına dönmesi sağlanıyor: 1. Tetikleyici faktörlerin ortadan
kaldırılması (stres, alkol, sigara, kafein, tuz) 2. Tetikleyici pozisyondan kaçınılması 3. İlaç tedavisi 4. Cerrahi tedavi 5. Egzersiz
FACEBOOK İLE YORUM YAZ | Facebook hesabınızla üye olmadan yorum yazın
MANŞETLER
UYKUSUZLUK, HUYSUZLUK, UNUTKANLIK IÇIN B 6
Portal
Adres
: www.haber3.com
İçeriği : Gündem
Tarih : 14.07.2014
: http://www.haber3.com/uykusuzluk-huysuzluk-unutkanlik-icin-b-6-2784004h.htm
1/3
UYKUSUZLUK, HUYSUZLUK, UNUTKANLIK IÇIN B 6
2/3
UYKUSUZLUK, HUYSUZLUK, UNUTKANLIK IÇIN B 6
3/3
2014 ÖSYM LYS TERCIH KILAVUZU - LYS TERCIH ISLEMLERI ( LYS TER...
Portal
Adres
: www.medyaline.com
İçeriği : Medya
Tarih : 14.07.2014
: http://www.medyaline.com/2014-osym-lys-tercih-kilavuzu--lys-tercih-islemleri--lys-tercih-rehberi_89636.html
1/5
2014 ÖSYM LYS TERCIH KILAVUZU - LYS TERCIH ISLEMLERI ( LYS TER...
2/5
2014 ÖSYM LYS TERCIH KILAVUZU - LYS TERCIH ISLEMLERI ( LYS TER...
3/5
2014 ÖSYM LYS TERCIH KILAVUZU - LYS TERCIH ISLEMLERI ( LYS TER...
4/5
2014 ÖSYM LYS TERCIH KILAVUZU - LYS TERCIH ISLEMLERI ( LYS TER...
5/5
BAS DÖNMESI DEYIP GEÇMEYIN!
Portal
Adres
: www.haberturk.com
İçeriği : Gündem
Tarih : 14.07.2014
: http://www.haberturk.com/saglik/haber/969331-bas-donmesi-deyip-gecmeyin
Baş dönmesi deyip geçmeyin! Aşırı baş dönmesi, yerin ayağın altından kayıyor hissi, mide bulantısı, çarpıntı ve terleme bu hastalığın
başlıca belirtileri... Sosyal hayatı büyük oranda etkileyen `vertigo´ya en çok `meinere´ denilen bir hastalığın yol açtığının altını çizen
Prof. Dr. İrfan Devranoğlu: 'Bizim en çok gördüğümüz meniere bağlı vertigolar. Çınlama menierin bir parçası. Dünyadaki insanların
yaklaşık üçte birinde var. Gerçekten çağın en büyük hastalıklarından biri ama birçok nedenden oluşabilecek olan vertigo´nun tedavisi
mümkün' diyor. Latince `dönmek´ filinden türemiş, kabaca baş dönmesi ve hareket duygusunun yitirilmesi anlamına gelen 'vertigo'
hastalıktan öte, başka bir hastalığın habercisi olabilir... Hastalıkla ilgili bilgi veren İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kulak
Burun Boğaz Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Devranoğlu; 'Vertigo dediğimiz, zaman zaman başın dönmesi tarzında bunu
yapan bir takım nedenler var. Bu nedenlerin başında `vertigo´yu ortaya çıkaran üç ana sistem `göz´, `iskelet´ ve `iç kulaktaki denge´;
bunların herhangi birinde olan bir bozukluk, vertigo dediğimiz baş dönmesini ortaya çıkarıyor' diyor. Orta kulaktaki enfeksiyondan,
stresten ya da hipertansiyondan kısaca pek çok sebepten dolayı vertigo meydana gelebiliyor. VERTİGO ÖNEM VERİLMESİ
GEREKEN BİR DURUMDUR 'Hafif baş dönmesi ve dengesizlik hissinden, çok şiddetli, hastayı yataktan kalkamaz hale getirebilecek
kadar çok geniş bir klinik görüntüsü olabilir. Hasta sarhoşluk hissi duyabilir, sabit duramama ve bayılacakmış hissine kapılabilir. Bu
duygular hastada çaresizliğe, uzun vadede korku ve depresyona neden olur. Vertigo önem verilmesi gereken bir durumdur. Acil bir
şekilde hekime başvurulması gerekir. Böyle bir durumda Kulak-Burun-Boğaz hastalıkları uzmanına gidilmelidir' diyen Prof. Dr. İrfan
Devranoğlu, `vertigo´nun aşırı derecede rahatsız eden ve huzursuzluk veren bir semptom olduğunu, KBB ve nöroloji kliniklerine
başvuran hastaların yaklaşık yüzde 30´unun bu durumdan şikayetçi oluğunu belirtiyor. Bu yüzdenin ciddiyetine varılması ve hastaların
dikkat etmesi konusunda uyaran Prof. Dr. Devranoğlu: 'Vertigo; hastanın kendi bedeninin veya çevrenin etrafında gerçekten dönmekte
olduğunu zannetmesiyle gelişen bir tablodur, hasta kendini boşlukta gibi hisseder. Bu şekilde dönme hissi olmadan ortaya çıkan vertigo
ise yalancı vertigo (dizzness) olarak tanımlanır. Baş dönmeleri dünyada doktora başvurmayı gerektiren başlıca nedenler arasında. Her
yaşta görülebilen baş dönmeleri, tansiyon sorunları ile karıştırılabilir, hatta bir felcin başlayacağı korkusuna yol açar. Zira bazı baş
dönmeleri ataklar halinde ortaya çıkar ve bu kriz sırasında ortaya çıkan bulantı ve kusma durumu beyin kanaması olasılığını bile akla
getirmelidir. Bu sorunu yaşayanların kalabalık yerlerden kaçmaları çok tipiktir. Kalabalık alışveriş merkezlerine, metroya, otobüse
binmekten kaçınmaları onları zamanla toplumdan soyutlamaya başlar. Uzun süren stres, yoğun çalışma, uykusuzluk durumları,
zayıflama amacıyla yapılan sert rejimler, geçirilmiş ameliyatlar baş dönmesi ve dengesizlik krizlerini tetikleyebilir' diyor. NEDENLERİ
Vücudun dengesinin sağlanmasında aşağıdaki üç sistem rol oynuyor ve bu üç sistemden herhangi birinin bozulması sebebiyle vertigo
görülebiliyor: 1. İç kulaktaki denge sistemi2. Görmeyle sağlanan denge3. Kas-İskelet sistemiyle sağlanan denge EN SIK GÖRÜLEN
VERTİGOYA SEBEP OLAN HASTALIKLAR 1. Baş Pozisyonuna Bağlı Vertigo: Belli baş pozisyonlarında kendini gösteren ani baş
dönmesi durumudur. Baş dönmesi çok kısa sürer. Baş dönmesiyle birlikte anormal göz hareketleri görülür. Göz küreleri istemsiz bir
şekilde hareket eder. Tedavisinde %90´lara varan başarı oranına sahip `Epley´ manevrası yapılır. Bu manevra birer hafta arayla
uygulanır ve her seans sonrasında hastaya başını 48 saat boyunca öne ve arkaya eğmesi kesinlikle yasaklanır.2. İç Kulak Tansiyonu
(Menier Hastalığı): Yarım daire kanallarının içindeki sıvının artışına bağlı iç kulak tansiyonudur. Nedeni kesin olarak bilinememektedir.
Ancak aşırı tuz tüketimi, stres, gebelik ve menopoz gibi çeşitli tetikleyici faktörler saptanmıştır. Herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir.
Ancak en sık 40-60 yaş arası kişilerde görülür. Hastalık genelde tek kulakta olur. Ancak dört hastadan birinde çift taraflı görülür. Sıklıkla
kusmanın eşlik ettiği baş dönmeleri ve genellikle baş dönmesinden önce başlayan kulakta çınlama, kulakta dolgunluk hissi, işitme kaybı
bu hastalığının en önemli belirti ve bulgularıdır. Tanısı hastanın şikâyetlerine, işitme testi ve denge testleriyle koyulur. Atakları sayısını
azaltmak veya daha hafif seyretmesini sağlamak amaçlı tetikleyici faktörler ortadan kaldırılabilir. Buna ek olarak ilaç tedavisi ve
iyileşmeyen olgularda cerrahi tedavi düşünülebilir. TEDAVİSİ `Vertigo´nun tedavisi, sebebine yönelik yapılıyor ve hastanın tedaviye
vereceği cevaba göre değişiyor. Fakat son yıllarda ilaç, diyet, egzersiz, cerrahi ve yeni geliştirilen tedavi modelleri ile hastaların iyileşip,
normal yaşantısına dönmesi sağlanıyor:1. Tetikleyici faktörlerin ortadan kaldırılması (stres, alkol, sigara, kafein, tuz)2. Tetikleyici
pozisyondan kaçınılması3. İlaç tedavisi4. Cerrahi tedavi5. Egzersiz
BABA OGUL UN YARISI
Portal
Adres
: www.haberingundemi.com
İçeriği : Gündem
: http://www.haberingundemi.com/haber/Baba-Ogul-un-Yarisi/123594
Tarih : 14.07.2014
1/3
BABA OGUL UN YARISI
2/3
BABA OGUL UN YARISI
3/3
DIYABETIK ÇOCUKLAR KAMPI, AYGAZ'IN DESTEGIYLE 22. DEFA DÜZENLE...
Portal
Adres
: www.haberfx.net
İçeriği : Gündem
Tarih : 14.07.2014
: http://www.haberfx.net/diyabetik-cocuklar-kampi-aygaz-039-in-destegiyle-22-defa-duzenlendi-haber-1649542/
1/3
DIYABETIK ÇOCUKLAR KAMPI, AYGAZ'IN DESTEGIYLE 22. DEFA DÜZENLE...
2/3
DIYABETIK ÇOCUKLAR KAMPI, AYGAZ'IN DESTEGIYLE 22. DEFA DÜZENLE...
3/3
KADIKÖY'ÜN ÇINARI YASAMINI YITIRDI
Portal
Adres
: www.yasamgazetesi.com
İçeriği : Gündem
Tarih : 14.07.2014
: http://www.yasamgazetesi.com/gundem/kadikoyun-cinari-yasamini-yitirdi-h72375.html
1/2
KADIKÖY'ÜN ÇINARI YASAMINI YITIRDI
2/2
Download