Dış Ticaret Araştırmaları Sıkça Sorulan Sorular

advertisement
Sıkça Sorulan Sorular
Dış Ticaret Sermaye Şirketi Statüsü alınabilmesi için gerekli olan şartlar nelerdir?
Bu statünün alınması için gerekli hususlar 08.12.2004 tarihli resmi gazetede
yayınlanan 2004/12 sayılı Dış Ticaret Sermaye Şirketleri Statüsüne ilişkin tebliğ ile
düzenlenmiştir.
Bu tebliğde;
"ödenmiş sermayesi en az 2 milyon YTL ( 2 trilyon TL ) , olan ve bir önceki takvim
yılında gümrük beyannamesi bazında en az,
-FOB 100 milyon ABD doları veya eş değerdeki fiili ihracatı gerçekleştiren ( transit
veya bedelsiz ihracat hariç ) anonim şirketlere her yılın ocak ayının son gününe kadar
başvurması kaydıyla Dış Ticaret Sermaye Şirketi Statüsü verilebilir' denilerek gerekli
şartlar ortaya konulmuştur.
Bu şartları taşıyan şirketler gerekli başvuru formunu doldurup, belgeleri eklemek
suretiyle başvuru yapabilirler. Gerekli belgeler şunlardır;
- ana sözleşme ( ilgili ticaret sicil gazetesinin aslı veya noterce, ticaret sicil
memurluğunca yada bağlı bulunulan odaca onaylı sureti )
- imza sirküleri ( noter tasdikli )
- en son veya bir önceki hesap yılına ait vergi dairesince veya yeminli mali müşavirce
onaylı bilanço )
- varsa yurt içi ve yurt dışı bürolara ilişkin bilgiler
Bu bilgilerde değişiklik olması halinde bu hususun bir ay içinde Dış Ticaret
Müsteşarlığı' na ( İhracat Genel Müdürlüğü ) bildirilmesi zorunludur.
CMR Nedir?
CMR, Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı için Mukavele Sözleşmesi'dir.
Karayolu taşımalarında meydana gelecek hukuki ihtilafların çözümümde CMR
hükümleri uygulanmaktadır. Türkiye söz konusu sözleşmeyi 2 Aralık 1994 tarih,
94/6322 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile onamıştır.
CE Uygunluk İşareti nedir?
Avrupa Birliği ülkelerinde Yeni Yaklaşım Direktifleri kapsamında yer alan ürünlerle
ilgili olarak ürünlerin AB'nin ilgili direktiflerindeki temel gereklere uygun olduğunu ve
gerekli bütün uygunluk değerlendirme faaliyetlerinden geçtiğini gösteren bir Birlik
işaretidir.
Taşıyıcının mala hasar vermesi yada malı zayi etmesi nedeni ile sorumluluğu nedir?
Taşıyanın sorumluluğu TTK ve uluslar arası sözleşmelerde düzenlenmiştir.
Karayolu taşımalarında CMR hükümleri uygulanmakta olup, bu sözleşmeye göre
taşıyan yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya
tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur. Eğer kayıp, hasar veya
gecikme istek sahibinin hatası veya ihmalinden, taşımacının hatasından değil de,
istek sahibinin verdiği talimattan, yüke has bir kusurdan yahutta taşımacının
önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise, taşımacı sorumlu
tutulamaz.
Bu sözleşmede hüküm olmayan hallerde ve diğer yollar ile yapılan taşımalarda TTK
hükümleri uygulanır. TTK'na göre taşıyan malların yükletilmesi, istifi taşınması, elden
geçirilmesi ve boşaltılmasında tedbirli bir taşıyanın dikkat ve ihtimamını göstermekle
mükelleftir. Teslim alındıkları andan teslim edildikleri ana kadar geçen müddet içinde
malların zıyaı veya hasarı yüzünden doğacak zararlardan taşıyan mesuldür; meğer ki
zıya veya hasar tedbirleri bir taşıyanın dikkat ve ihtimamı ile dahi önüne
geçilemeyecek sebeplerden ileri gelmiş olsun.
Taşıyanın hasar ve ziya halinde sorumlu olmadığı durumlar hangileridir?
Taşıyanın sorumlu olmadığı haller TTK 1063. maddesinde düzenlenmiştir. Bu
maddeye göre,
1. Denizin veya gemi işlemesine elverişli diğer suların tehlike ve kazalarından;
2. Harb hâdiselerinden, karışıklık ve ayaklanmalardan, âmme düşmanlarının
hareketlerinden, salâhiyetli makamın emirlerinden veya karantina tahditlerinden;
3. Mahkemelerin elkoyma kararlarından;
4. Grev, lokavt veya diğer çalışma mânilerinden;
5. Yükletenin veya yükün sahibiyle acentasının veya mümessilinin hareket veya
ihmallerinden;
6. Denizde can ve mal kurtarmadan veya kurtarma teşebbüsünden;
7. Hacım veya tartı itibariyle kendiliğinden eksilmeden veya malın gizli ayıplarından
yahut malın kendine has tabii cins ve mahiyetinden taşıyıcı sorumlu değildir.
Yurt dışında mağaza yada ofis açmak için yararlanılabilecek bir devlet teşviği var
mıdır?
Konu ile ilgili Yurt Dışında Ofis-mağaza açma, işletme ve marka tanıtım faaliyetlerinin
desteklenmesi hakkında 2005/4 nolu 25 kasım 2005 tarihinli resmi gazatede
yayınlanmış olan tebliğ hükümleri uygulanmaktadır.
Söz konusu tebliğde
-yurt dışında mağaza, ofis, showroom açılması halinde demirbaş, dekorasyon ve kira
giderlerinin tebliğ ile belirlenen oranları,
-depo açılması halinde giderler ve kira giderlerinin belirlenen oranları;
-tanıtım faaliyetleri için yurt dışında gerçekleşecek reklam tanıtım pazarlama
masraflarının belirlenen oranları,
-yurt dışında marka tescili harcamalarının belirlenen oranları devletçe
desteklenmektedir.
Gümrük vergilerine itiraz nasıl yapılır?
Gümrük vergilerine nasıl itiraz edileceği hususu Gümrük Kanununun 242.
maddesinde düzenlenmiştir. Anılan düzenlemeye göre;
Yükümlüler, kendilerine tebliğ edilen gümrük vergileri için tebliğ tarihinden itibaren
onbeş gün içinde ilgili gümrük idaresine verecekleri bir dilekçe ile düzeltme talebinde
bulunabilirler.
2. Düzeltme talepleri ilgili gümrük müdürlüğü tarafından otuz gün içinde karara
bağlanarak yükümlüye tebliğ edilir.
3. Kişiler, düzeltme taleplerine ilişkin kararlara, idari kararlara, gümrük vergilerine ve
cezalara karşı yedi gün içinde kararı alan gümrük idaresinin bağlı bulunduğu gümrük
başmüdürlüğü nezdinde itirazda bulunabilirler.
4. Gümrük başmüdürlüklerine intikal eden itirazlar otuz gün içinde karara bağlanarak
ilgili kişiye tebliğ edilir.
5. İlk kararın alındığı idarenin gümrük başmüdürlüğü olduğu hallerde, bu karara karşı
onbeş gün içinde Gümrük Müsteşarlığına itiraz edilebilir.
6. Gümrük Müsteşarlığına intikal eden itirazlar kırkbeş gün içinde karara bağlanarak
ilgili kişiye tebliğ edilir.
7. Gümrük başmüdürlükleri ile Gümrük Müsteşarlığı kararlarına karşı işlemin yapıldığı
gümrük müdürlüğünün veya gümrük başmüdürlüğünün bulunduğu yerdeki idari yargı
mercilerine başvurulabilir.
Serbest dolaşımda bulunan eşya nedir?
Türkiye'nin taraf olduğu uluslar arası anlaşmalara iat hükümler saklı kalmak kaydıyla,
serbest dolaşıma giriş rejimine tabi tutularak Türkiye Gümrük Bölgesine giren eşya ile
üretiminde kullanılan girdilerin yerli olup olmadığına bakılmaksızın 4458 sayılı
gümrük kanunu uyarınca Türk menşeli sayılan eşyadır.
Dış ticarete ödeme şekilleri nelerdir?
Peşin ödeme (advance payment)
Mal mukabili ödeme (CAG)
Vesaik mukabili ödeme (CAD)
Akretif (letter of credit)
İthalat çeşitleri nelerdir?
Bedelli ithalat
Bedelsiz ithalat
Kiralama yoluyla ithalat
Kat'i ithalat
Geçici ithal
Transit ticaret nedir?
Yurt dışında veya serbest bölgede yerleşik bir firmadan ya da antrepodan satın
alınan malın, ülkemiz üzerinden transit olarak veya doğrudan doğruya yurt dışında
veya serbest bölgede yerleşik bir firmaya ya da antrepoya satılmasıdır.
İhracata herhangi bir kısıtlama veya yasaklama getirmeye hangi kurum yetkilidir?
95/7623 sayılı ihracat rejimi kararının 3. maddesi; gerekli hallerde bir malın ihracatına
kısıtlama veya yasaklama getirmeye Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın bağlı olduğu
Bakanlığı yetkili kılmıştır.
Kredili ve Konsinye İhracat Nedir?
Kredili İhracat ve Konsinye İhracat 06/06/2006 tarih ve 26190 sayılı Resmi Gazete'de
yayınlanan "İhracat Yönetmeliği” ile düzenlenen özel ihracat biçimleridir. Kambiyo
taahhüdü kapatma süreleri bu ihracat biçimlerinde öngörülen özel sürelerin sonunda
başlamakta böylece ihracatçılar mal bedellerinin yurda getirilmesi bakımından ek
süre kazanmaktadırlar. Her iki ihracat biçimi için başvurular İhracatçı Birlikleri Genel
Sekreterliği'ne yapılır ve ilgili ihracat meşruhatları Genel Sekreterlik tarafından
Gümrük Beyannamelerine işlenerek onaylanır. Kredili ihracatta izin süresi (taraflar
arasındaki sözleşmeye ve işin niteliğine göre) tüketim mallarında en çok iki, yatırım
mallarında en çok beş yıldır. Konsinye ihracatta ise malın ihraç tarihinden itibaren bir
yıl içinde kesin satışının yapılması gerekir, bu süre haklı ve zorunlu nedenlere
istinaden iki yıl daha uzatılabilir.
Yurt dışında marka tescilinin önemi nedir?
Markalar, hangi ülkelerde tescil edilmişse o ülkede korunur. Dolayısı ile Türkiye'de
başvurulan ve tescil edilen bir marka ancak Türkiye sınırları dahilinde korunur.
Özellikle ihracat yapan firmalar ihracat yaptıkları ülkelerde markalarını tescil ettirmek
durumundadırlar. Bu ülkelerde markalarının tescil ettirmedikleri takdir de şu tip
olumsuz durumlarla karşılaşmaları mümkündür;
Ürün ve hizmetlerini ihraç ettikleri ülkelerde bir başka işletme markalarını kendi adına
bilerek veya bilmeyerek tescil ettirebilir ki bu durumdan geri dönüş yolu genellikle
uzun süreç alan ve maliyetli olan davalardır.
Gümrüklerde mallarına geçiş izni alamama, hatta el konma riski mevcuttur.
İlgili ülkede malları için alacağı resmi izinlerde (gıda üretim izni, ilaç vb), standartlarda
(Türkiye'deki TSE gibi) marka tesciline ihtiyaç duyacaktır.
En önemli kısmı ise ihracat yaptığı ülkede marka tescili yaptırmadığı takdir de o
ülkelerde markalaşması mümkün değildir.
Firmalar kendi tescilli markaları ile ihracat yapmıyorlarsa, yani başka firmalara ait
markaları fason olarak üretiyor ve bu yolla kazanç sağlıyorlarsa kuşkusuz bu, kısa
vadeli olarak gelir elde etme bakımından iyi bir yöntem olduğu düşünülebilir. Fakat
orta ve uzun vadeli pazarlama stratejilerinde firmaların mutlaka kendi markası olan
ürünleri ihraç etmeleri tercih edilmektedir.
Fason üretimin tercih edilmesi halinde, fason imalat bakımından çok düşük fiyatla
üretim yapan ülkelerdeki firmalarla yarışılmak zorunda kalınacaktır ki bu da fiyat
rekabetini gündeme getirecektir. Böylece hiç istenmediği halde firmanın geleceği
ipotek altına alınmış olur. Sonuç olarak firmaların ihracat yaptıkları ülkelerde ve
ileride ihracat yapmayı düşündükleri ülkelerde hukuki koruma altına aldıkları kendi
tescilli markalarını pazara sunmaları uzun vadeli kar marjını yakalamaları anlamına
gelecektir.
Yurt dışında marka tecili nasıl gerçekleştirilir?
Yurt dışında marka tescili için birkaç yöntem vardır. Bu yöntemler;
a. Klasik anlamda ilgili ülkelere marka tescili için ayrı ayrı başvurma,
b. Avrupa ülkelerinde tescil için Avrupa Markası (CTM) başvurusu yapma,
c. Madrid Protokolüne göre başvuru yapma
Şeklinde sıralanabilir.
Türkiye'nin Madrid Protokolüne üye olması nedeni ile yurt dışında marka tescili için
Madrid Protokolü çerçevesinde başvuru yapmak tercih edilen bir yöntemdir.
Madrid Protokolüne 70 ülke üye olup her geçen gün üye ülke sayısı artmaktadır.
Madrid Protokolü'ne göre uluslar arası tescil yaptırmak isteyenler kendi ülkesinde
marka tescili yaptırdıktan sonra veya sadece marka tescil başvurusunda bulunduktan
sonra bu başvuruya dayalı olarak protokol çerçevesinde uluslararası tescil
başvurusunda bulunabilirler.
Download