BARİATRİK CERRAHİ GEÇİRMİŞ HASTALARDA SAÇ DÖKÜLMESİ VE NEDENLERİ Saç dökülmesi de bariatrik cerrahi hastalarında sıklıkla karşılaşılan bir sorundur. Saç dökülmesi kişiyi ciddi şekilde etkiler. Kişinin daha agresif olmasına, özgüvenin azalmasına, psikolojik problemlere ve depresyona neden olabilir. Ayrıca saç dökülmesi kişi için ayrı bir stres faktörüdür. Saç Dökülmesinin Nedenleri ve Tedavisi Saç dökülmesinin yaş, cinsiyet, hastalık ve genetik faktörler gibi birçok nedeni olabilir. Bariatrik cerrahi durumu ile ilişkilendirildiğinde ise; operasyonu olmuş olan kişi vitamin ve mineral suplementlerini önerildiği şekilde ve dozda kullanmamışsa, hızlı kilo kaybetmişse, sıvı-yumuşak-katı diyet geçişlerinde zorlanmış ve uzun süre tolerasyon problemi yaşamışsa, uzun süre yeterli protein alamamışsa ciddi saç dökülmesi ile karşı karşıya kalabilir. Bariatrik cerrahi ameliyatından 3 ile 6. ay sonrası saç dökülmesi meydana gelebilir ve ameliyat sonrası 6-12 aya kadar devam edebilir. İlk 6 ayda bu esas sorun fark edilip, yapılan müdahale ile bu durum tersine çevrilebilir. Özellikle 6.ay sonrası yetersiz beslenme saç dökülmesine sebep olabilir. Yapılan müdahale saç kökleri için çok yararlı olamasa da en azından saçın tekrardan büyüyebilmesi için yardımcı olmaktadır. Saç dökülmesi ile özelikle protein, demir, çinko, elzem yağ asitleri, B12 vitamini ve biotin ilişkilendirilmektedir. Protein Protein-Enerji yetersizliği saç dökülmesini arttırmaktadır. Protein yetersizliği; hipoalbuminemi, kas kitlesinde azama, güçsüzlük ve kellik ile doğrudan ilgilidir. Bariatrik cerrahi ameliyatı geçirmiş olan kişiler ilk bir yıl en fazla 800 kalori tüketebilmektedirler. Dolayısı ile alınan enerjinin az oluyor olması kişileri en kaliteli protein alımına yönlendirmelidir. Bariatrik cerrahi hastaları en az 60 gr yüksek kalitede protein almalılardır. Bu protein miktarı ilk ayından sonra arttırılmalı kadınlarda günlük en az 80 gr, erkeklerde ise 100 gr protein olmalıdır. Elzem amino asitlerden Lizin yetersizliği de saç dökülmesi ve kellikle ilişkilendirilebilir. Lizinin özellikle demirle birlikte vücutta var oluşu saçların sağlıklı olarak uzamasında önemli rol oynamaktadır. Alınan proteinlerin yüksek kalitede olması saç dökülmesini engellediği gibi eğer ki yetersiz protein alımı gerçekleşiyor ve saç dökülme durumu giderek artıyorsa uzmanınızın kontrolü altında 1.5-2 gr/gün L-lizin takviyesinde fayda vardır. Demir Demir saç dökülmesi ile en ilişkili mineraldir. Obezite cerrahisi ameliyatı sonrasında azalan porsiyonlar ile alınması gereken demir mineralinin yeteri kadar alınamaması, demir emiliminin azalması gibi nedenler saç dökülmesine sebep olabilmektedir. Özellikle kadınlarda demir eksiliği yaygın olarak görülmektedir. Kadınlarda özellikle serum Ferritin düzeyi 40 Ig altında ise ciddi oranda saç dökülmesi görülebilir. Yapılan çalışmalarda düşük serum ferritin düzeyi ve hemoglobin düzeyinin saç dökülmesi ile ilişkili istatiksel açıdan anlamlı bulunmuştur. Yapılan araştırmalarda, serum ferritin düzeyi düşük olan kadınlarda 6 ay boyunca günlük 72 gr demir suplementi ile 1.5 gr L-lizin alımı saç dökülmesinde %39 azalma sağlarken aynı zamanda serum ferritin düzeyinin de yükselmesine yardımcı olmuştur. Saç dökülmesini önlemek için tavsiye edilen demir suplementi: 320 mg Ferrous Fumarate ve Gluconate yada iki günde bir 65 mg elementel demir (yaklaşık olarak intestinal sistemden %25’i emilir). Parenteral infuzyon, demir suplementi kullanmayan, anemi tanısı almış yada hemoglobin seviyesi 11g/dl altında olan inatçı bariatrik cerrahi hastaları için önerilmektedir. Biotin Biotin yetersizliği saçta depigmentasyona yada kelliğe sebep olabilmektedir. Bu vitamin saç kökleri için de önemli role sahiptir. Biotin takviyesinin saç dökülmesini önlediği gibi saçın sağlıklı olarak uzamasına da yardımcı olduğu düşünülmektedir. 2001 yılında Brunginsky’nin yapmış olduğu çalışmada obezite cerrahisi geçirmiş 118 kadın hastanın %17’sinde kellik olduğu kanısına varılmış, bu kadınların bazı besin öğelerini (folik asit, retinol, posa, C vitamini ve biotin) yetersiz aldıkları belirlenmiştir. Bu nedenle 30 gün boyunda kadınlara 100 mcg biotin ve vitamin suplenmenti kullanılmış ( folik asit, inositol, kolin, B komplex vitamin). Belirlenen periyod sonunda saç dökülmesinde %100 olumlu sonuç elde edilmiş ve asıl etken maddenin biotin olduğu vurgulanmıştır. Günlük 1-2 mg Biotin takviyesi, saç dökülmesi için klinik çalışmalarla desteklenmektedir. Biotinin güvenilir alım düzeyi ise 2.5 mg/gün dür. Çinko Vücutta yüzlerce fonksiyonu olan Çinko’nun saçın sağlıklı olarak uzamasında, saç dökülmesinde yada kellik durumunda da önemli bir etkendir. Çinko yetersizliğinde büyüme geriliği, ishal, kellik, deri lezyonları, iştah kaybı gibi problemlerle karşılaşılabilir. Saç dökülmesi için 15 mg/gün çinko (chelate) takviyesi önerilmektedir. Maximum çinko 40 mg/gün’dür. Uzun süre 50 mg ve üzerinde çinko kullanımı bakır yetersizliğine de sebep olabilir. Elzem Yağ Asitleri Yapılan bazı çalışmalar Gastrik Bypass ameliyatı sonrası elzem yağ asitlerinden Linoleik asit ve Linolenik asidin yetersizliği ile karşılaşabilir olduğu vurgulamaktadır. Özellikle gastrik bypass, duodenal switch ameliyatları sonrasında gün içinde tüketilen yağların %28’i emilebilmektedir. Ameliyat sonrası gastrik bypasslı hastalara 15 ml keten tohumu yağı kullanmaları tavsiye edilmektedir. Linolenik asidin günlük alınması gereken miktarı; günlük alınan enerjinin %0.5-1’i linoleik asidin ise %3-5’idir. Bunlar neticesinde 2 kapsül (1-2 gr) keten tohumu yağı takviyesi ile 2 yemek kaşığı saf zeytinyağı tüketmeniz, almanız gereken asitlerini karşılamanıza yardımcı olacaktır. elzem yağ Vitamin B12 İleumdan emilen ve emilimi için hidroklorik asit ve intrinsik faktöre ihtiyaç duyan B12 , özellikle gastrik bypass ameliyatı sonrasında azalan hidroklorik asit ve intrinsik faktör nedeniyle yetersizliği ile karşılaşılmaktadır. Brolin’nin yapmış olduğu çalışmada bariatrik cerrahi ameliyatından sonraki ilk bir yıl B12 yetersizliği ile karşılaşılmış. Bu ameliyatı olmuş kişilerin saçlarında pigment değişiklikleri gözlenmiş ve yapılan B12 takviyesi ile de bu problemin ortadan kalktığı gözlenmiştir. Günlük 350-500 Ig/gün oral B12; intramuskuler olarak ise 1000 Ig/aylık B12 takviyesi önerilmektedir. Tavsiyeler Saç dökülmesi şikayetlerinizin azalması yada olmaması için; ameliyat tipinize göre; hekim kontrolünde ameliyattan 6 ay sonra şu protokolü izleyebilirsiniz! Kadınlar 80 gr/gün, erkekler 100 gr/gün protein almalıdır. Bunlara ek olarak 15 mg keten tohumu yağı, 2.5 mg biotin, 1-2 kapsül multi vitamin-mineral suplementi, 350-500 Ig/gün B12 (crystalline), 320 mg ferrum (fumarat yada glukonat) yada 65 mg elementel demir iki günde bir kullanılabilir. (Multivitamin ve mineral içinde çinko olduğu düşünülmüştür) * Bu makale Bariatric Times. 2010;7(11):18–20 alınarak hazırlanmıştır. yazısı kaynak Uzm. Bariatrik Dyt. Nazlı Acar Gastrik Bypass Ameliyatının Beslenme ile İlgili Geç Dönem Komplikasyonları Gastrik Bypass ameliyatı ile birlikte, beslenme ile ilgili olarak en çok oluşan problemler: Vitamin B12 eksikliği Demir eksikliği Kalsiyum eksikliği Tiamin (Vitamin B1) eksikliği Vitamin B12 kırmızı kan hücrelerinin (alyuvarlar) olgunlaşması için önemli olan bir vitamindir. Ayrıca sinir fonksiyonu ve DNA sentezinde de önemli etkileri vardır. En yaygın vitamin B12 kaynakları et, yumurta, karaciğer ve süt ürünleridir. Alınan vitamin B12 normal olarak, midede üretilerek daha sonra barsaklara geçen ve ince barsağın bitiminde tercihli olarak emilen intrensik faktöre bağlanır. Yetersiz vitamin B12 en çok anemiye (kansızlığa) neden olur. Ancak güçsüzlük, kararsızlık, hezeyan ve konfüzyon gibi nörolojik değişiklikler de oluşabilir. Gastric Bypass ameliyatından sonra gıdalar, midenin intrensik faktörü yapan kısmından geçmezler, sonuç olarak vitamin B12’nin emilimi, normal anatomideki kadar etkili olmaz. Neyse ki vitamin B12 eksikliği semptomlarının gelişmesi aylar ya da yıllar alır. Vücudumuzda, eksik oluşmadan önce yaklaşık 6 ay sürecek kadar yeterli B12 depolanmaktadır. Vitamin B12 eksikliğiniz oluşursa, ağızdan alınan vitamin B12 ile eksikliği gidermeniz gerekebilir, ancak bazı hastalarda bunu başarılı bir şekilde tedavi etmek için aylık iğne olmak gerekmektedir. Demir eksikliği de anemiye yol açmaktadır. Temel bileşen olan alyuvarları üretmek için vücudun çok miktarda demire gereksinimi vardır. Diyetimizdeki başlıca demir kaynakları; sığır eti, böbrek, karaciğer, fasulye ve bezelyedir. Demir başlıca ince barsağın ilk bölümünde (duodenum) emilmektedir. Gastric Bypass dan sonra gıdalar duodenumdan geçmeyeceklerinden, barsağın geri kalanından yetersiz emilim olabilecektir. Demir yetmezliği anemisi birkaç ay boyunca yavaş yavaş gelişmekte olup, hastaların çoğunda ağızdan alınan takviyelerle kolayca giderilebilmektedir. “Önleyici” demir takviyesi dikkatli bir şekilde yapılmalıdır, çünkü fazla demir alımından kaynaklanan çeşitli tıbbi problemler (siroz, diyabet, cilt pigmentasyonu) gelişebilir. Kalsiyum temel bir eş-etken olup, vücudumuzdaki çoğu fonksiyon için gerekli olmaktadır. Kemik ve dişlerin güçlenmesi için kalsiyum gerekir. Kanın pıhtılaşması kalsiyuma bağlıdır. Ayrıca kaslarımızın kasılabilmesi ya da kalbimizin çarpabilmesi, kalsiyum olmaksızın mümkün olmazdı. Neyseki diyetlerimizde bol miktarda kalsiyum mevcuttur. Süt ürünleri, et, balık, yumurta, tahıl ürünleri, meyve ve sebzelerde bulunur. Ne yazık ki gastric bypass hastası için ameliyat öncesinde olduğu kadar kolay emilmezler. Emilimin başlıca kaynağı oniki parmak barsağındadır (duodenum). Tıpkı demir emiliminde olduğu gibi gastric bypass dan sonraki anatomi, sindirim sisteminin bu kısmında yeterli kalsiyum emilimini sağlamaz. Bununla birlikte ince barcağın kalan kısmı kalsiyumun emiliminde oldukça etkili olduğundan, genellikle önlenmesi kolay bir problemdir. Akılda tutulması gereken başlıca şey hangi tür kalsiyuma gereksiniminiz olduğudur. Gastric Bypass’ın bir sonucu olarak kalan küçük mide de artık asit bulunmamaktadır. Kalsiyum karbonatın, parçalanıp kolay emilebilmesi için asit gereklidir. Diğer taraftan Kalsiyum sitrat ise mide asidinin yardımı olmaksızın kolaylıkla emilmektedir. Bu nedenle ameliyatınızdan sonra kalsiyum sitrat ürünlerinin kullanılması tavsiye edilmektedir. Vitamin B1 (Tiamin) eksikliği genel olarak devamlı kusmadığınız sürece problem oluşturmaz. Vitamin B1 eksikliği semptomları nörolojik çeşitlilikte olup, dudakların ve parmak uçlarının uyuşması ve karıncalanmasını içerir. Ciddi olabilir ve alkoliklerdeki Wernicke-Korsakoff sendromu denilen, konfüzyon, hafıza kaybı ve yürürken dengesizliğe neden olan bir merkezi sinir sistemi hastalığını taklit edebilir. Aynı zamanda vücudun bir tarafının güçsüzlük ve uyuşmasına yol açan inmeyi de taklit edebilir. Yeterince erken tedavi edilmez ise kalıcı ve tamamen güçten düşürücü olabilir. Neyse ki bu durum nadir olup, genellikle ağızdan B vitamini (B1) alınmasına yanıt vermektedir. Bu yetmezliklerin tümü de ihmal edildiklerinde ciddi olabilmektedir. Neyse ki aynı zamanda uygun vitamin takviyeleri ile kolayca önlenebilmekte ve tedavi edilebilmektedir. Bu, yaşamınızın geri kalanında Obezite Cerrahınızı görmeye devam etmeniz için önemli birçok nedenden bir tanesidir. Doç. Dr. Halil Coşkun