İLİ: ANKARA TARİH: 20/12/2013 NİKÂH VE DÜĞÜN Muhterem

advertisement
İLİ: ANKARA
TARİH: 20/12/2013
yaşatılması kadar, bu birlikteliklerin nikahtan
başlayıp, düğün merasimine varıncaya kadar dinî
ölçüler gözetilerek icra edilmesi önem arz
etmektedir. Müslüman, bu prensipleri şahsında ve
toplum hayatında yaşadığı ve yaşattığı ölçüde
huzurlu olacaktır. Böyle fertlerden oluşan bir
cemiyet de geleceğinden emin ve sağlam değerler
üzerinde yürüyen bir nitelik arz edecektir.
Aziz Mü’minler!
NİKÂH VE DÜĞÜN
Muhterem Müslümanlar!
Yeryüzünde her canlıya çoğalıp türünü
devam ettirme özelliği, tabii olarak verildiği gibi bu
özellik yaratılmışların en mükemmeli olan insanda
da vardır. İnsan neslinin devamı, mükemmelliği ile
uyumlu olarak belli kurallara bağlanmıştır. Bunun
yolu da, nikâhla tesis edilen meşru birlikteliklerden
geçmektedir. Bu müessese insanlık tarihiyle
başlamıştır. İnsan meşru nikahla karşı cinsi kendisine
eş edinir. Bu yönüyle eşler birbirinin parçaları ve
tamamlayıcısı olurlar. Yüce Rabbimiz ayet-i
kerimede bu hususa işaretle mealen şöyle buyurur:
“Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için
türünüzden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve
merhamet var etmesi de O’nun (varlığının ve
kudretinin) delillerindendir.”1
Kıymetli Kardeşlerim!
Her yönden sağlam ve sağlıklı nesiller, ancak
meşru nikah ortamında oluşturulabilir. Yine ancak
böyle bir ortamda doğan nesiller arasında milli ve
manevi değer aktarımı yaşanabilir. İnsanların
kişiliklerinin oluşmasında ise, milli ve manevi
değerlerin önemi büyüktür. Zira ister ferdi planda
isterse de millet planında bir toplumu diğerlerinden
“başka” kılan, “şahsi” kılan, “millî” kılan şey,
nesilden nesile aktarılan bu değerler manzumesidir.
Değerli Kardeşlerim!
Nikah müessesesi, dinî ve millî kimliğimizin
teşekkülü ve aktarımında büyük fonksiyonlar icra
etmektedir. Bu sebeple nikah müessesinin korunup
Hayatın önemli bir dönüm noktası olan nikah
ve düğün merasimlerinde birtakım harcamaların ve
meşru çerçevede eğlencenin olması son derece
tabiidir. Bu konuda Sevgili Peygamberimiz (s.a.v)
“Evlenmenin hayırlısı, en kolay ve külfetsiz
olanıdır.”2 beyanı bizlere ölçü olmalıdır. Nitekim Hz.
Peygamberin, Hz. Aişe validemizle evlenmesi çok
sade olmuştur. Ayrıca Allah Resul’ünün nikâhın
duyurulması için def çalınmasına izin vermesi 3 ve
sahabelerin: “Allah Resulü bize düğünde oyuna izin
verirdi”4 şeklinde naklettiği bilgiler, İslam’da düğün
gibi şenlikler için, erkek ve kadınların kendi
aralarında, İslam’ın yasaklamadığı şarkı, türkü ve şiir
söyleyip oynama ve eğlenmelerinde bir sakıncanın
olmadığını da göstermektedir.
Hutbemizi bir ayet meâli ile bitirmek
istiyoruz; …Mü’min kadınlardan iffetli olanlarla,
daha önce kendilerine kitap verilenlerden olan
iffetli kadınlar da, mehirlerini vermeniz kaydıyla;
evlenmek, zina etmemek ve gizli dost tutmamak
üzere size helâldir. Her kim de inanılması
gerekenleri inkâr ederse, bütün işlediği boşa gider.
Ahirette de o, ziyana uğrayanlardandır.5
Hazırlayan: Hüseyin DURAKOĞLU ( İ.H. YENİMAHALLE)
Redaksiyon: İl İrşat Kurulu
1- Rum Suresi, 21
2- Ebu Davut, Nikah:32
3-Tirmizi, Nikâh 6
4- Nesai, Nikâh 80
5- Mâide Suresi, 5
Download