RÖPORTAJ / RİFAT FEYZİÇ - KARADAĞ OSMANLI ADALETİ, TÜRKİYE SEVGİSİ FEYZİÇ: Türkiye burada çok sevilen bir ülke. Ben Türk değilim, Boşnak’ım. Annem bir kelime Türkçe bilmiyor. Ama ona soruyorum sen nesin diye? “Elhamdülillah Türküm” diyor. Yani Müslümanım anlamında diyor. Burada Türk ve Müslüman eşit. Türkiye burada seviliyor. Türkiye gibi başka bir ülke dünyada var mıdır” diye düşünüyorum. Türkiye, Osmanlı zamanında adaleti getirdiği için burada çok seviliyor. K ÜNİVERSİTEYİ TÜRKİYE’DE OKUDU RÖPORTAJ:BİLAL KOÇAK Karadağ İslam Birliği Başkanı Rifat Feyziç 9 Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. Boşnak asıllı olan Feyziç sık sık Türkiye’yi ziyaret ediyor. Bu ziyaretlerinden birinde Dinayet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez tarafından kabul edildi. Feyziç ile Tuzi kasabası yakınlarındaki Mehmet Fatih Medresesinde görüştük. Karadağ İslam Birliği Başkanı Feyziç; “Türkiye her zaman Karadağ’lı Müslümanların arkasında biz varız mesajını veriyoruz” diyor. Karadağ İslam Birliği Başkanı Rifat Feyziç: TÜRKİYE HER ZAMAN KARADAĞLI MÜSLÜMANLARIN ARKASINDA BİZ VARIZ MESAJINI VERİYOR 144 EKOV‹TR‹N EKİM 2014 aradağ’da Osmanlı’nın izlerini birçok alanda görmek mümkün. Bunların en önemlilerinden biri de İslam inancının devam etmesi. Karadağ İslam Birliği, bir yandan İslam inancına sahip insanların taleplerini karşılarken diğer yandan da Osmanlı ile birlikte Müslümanlığı benimseyen insanlara hizmet veriyor. Karadağ İslam Birliği Başkanı Rifat Feyziç, Karadağ Müslümanlarının başı olarak kabul ediyorlar. Rifat Feyziç, Ekovitrin’e önemli açıklamalarda bulundu… Sizi tanıyabilir miyiz? Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunuyum. 1999 yılında mezun olduktan sonra buraya geldim. Değişik yerlerde görevlerde bulundum. 10 yıldır İslam Birliği’nin başkanlığını yürütüyorum. Türkiye’ye sık sık gidiyor musunuz? Türkiye’ye okumak için gitmeden önce de birçok defa gittim. Türkiye’de akrabalarımız var. 1960’lı yıllarda buradan Türkiye’ye göç etmişler. O zaman Karadağ’da komünist rejimi vardı. Son bir büyük göç oldu. İnsanlar dilini korumak için Türkiye’ye gittiler. O zaman Türkiye bugünkü gibi değildi. Burada her şeyi satıp gittiler. Çok zor bir dönem yaşadılar. Burada komünist rejimin dine baskısı olunca hicret ettiler. Zor şartlarda İstanbul’a gittiler. Dil bilmiyorlardı. Paraları da yoktu. Çok zor oldu. Amaç sadece dinlerini korumaktı. O zaman istedikleri gibi Türkiye’yi bulamadılar. Bugün çok daha farklı bir Türkiye var. Türkiye, bizim için çok önemli bir ülke, özellikle buradaki Müslümanlar için farklı bir anlam taşıyor. SELİMİYE CAMİİ’NİN AÇILIŞ TÖRENİNDE Karadağ İslam Birliği Başkanı Rifat Feyziç, Bar şehrindeki Selimiye Camii’nin Mayıs ayında ibadete açılma töreninde Karadağ Cumhurbaşkanı Filip Vujanoviç (ortada) ve eski Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler ile birlikte protokolde. Çalışmalarınızdan bahseder misiniz, neler yapıyorsunuz? Müslümanların sorunlarıyla, onların hayatlarıyla, yani onların her türlü sorunlarıyla ilgilenen bir kurumuz. Biliyorsunuz Karadağ şu anda küçük ve laik bir devlet. Halkın çoğunluğunu Hristiyanlar oluşturuyor. Kültür faaliyetleri Hristiyanlıkla özdeşleşmiş durumda. Onun için İslam Birliği, müftülüğümüz sadece camiyle, imamlarla, hocalarla çalışmak değil; bunun dışında Müslümanların kültürel faaliyetleriyle, adetleriyle, eğitimleriyle kısaca her şeyleriyle meşgulüz. Biz Osmanlı döneminden kalan bir kalıntıyı bulup onu korumaya çalışıyoruz. Devletin pek umu- runda o kadar değil belki. Çok sıcak bakmıyorlar kendi kültürlerinin bir parçası olarak görmüyorlar. Şimdi biraz pozitif gelişmeler var devlet kanadında da. İyi bir yöne gittiğini söyleyebilirim. “KARADAĞ’IN DÖRTTE BİRİ MÜSLÜMAN” Burada yaşayan Müslüman toplumun yapısından bahseder misiniz? Şimdi Müslümanlar burada resmi rakamlar her ne kadar öyle göstermiyor belki ama en az bu ülkenin dörtte biri Müslüman diyebilirim. Resmi rakamlar bunu biraz daha az gösteriyor ama. Biz kendimizi sayamıyoruz. Başkaları sayınca böyle oluyor. EKOV‹TR‹N EKİM 2014 145 RÖPORTAJ RİFAT FEYZİÇ Bazı bölgelerde çoğunluktayız. Bazı bölgelerde yarı yarıya bazı bölgelerde de azınlıktayız. Mesela memleketim olan Rojaye, küçük bir şehir. 30 bin nüfuslu bir yer ve orada yüzde 99 Müslüman yaşıyor. Tuzi Belediyesi başkente bağlı bir belediye. Burada da yüzde 60 civarında Müslüman yaşıyor. Peki, bugünkü hükümetin size bakışı nasıl, sorunlarınız var mı? Çok zor bir dönem geçirdik. Burada insanlara psikolojik baskı vardı. Etrafımızda savaşlar yapıldı. Biz de azınlıktaydık. Bu durum daha kötü. Biz o zaman birçok neslimizi kaybettik. Okumak isteyen çocuklarımız okuyamadı, askere gitmemek için kaçtılar. Müslüman zenginler yatırım yapamadılar. Çünkü buradan emin değillerdi. Her an gitmeyi bekliyorlardı. Çok şükür bütün bunlar arkada kaldı. Şu anda bizim durumumuzun iyi olduğunu söyleyebilirim. Tabi bu çok iyi anlamına da gelmiyor. Sorunlarımız var tabii ki. Sorunlarımızı yavaş yavaş çözüyoruz. Mesela bir hastaneye gidiyorsunuz orada bir haç görüyorsunuz. Bu belki onların bize karşı davranışı değil ama bu devlet eğer hepimizin devletiyse o haçın orada olmaması gerekiyor. Bunlar çok küçük sorunlar ve biz bu küçük sorunları aşmaya çalışıyoruz. AB sürecinden biz de faydalanmak istiyoruz. Burada ikinci vatandaş olarak kendimizi hissetmek istemiyoruz. Bazı bölgelerde ezan okunmuyormuş, yasakmış. Farklı bölgelerde farklı uygulamalar var mı? Şu anda öyle bir sorun yok. Bazı bölgelerde Müslüman sayısı yok denecek kadar az olduğu için ezan okunmuyor. Bizim insanlarımız korktukları için bazı şeyleri saklıyorlar. Biz bir cevap istiyoruz herkesten. Özellikle yaşlı nesil, o savaşların etkisiyle korkuyorlar. Korkacak bir şey yok. Müslümanlar burada devlet kademelerinde yer alabiliyorlar. H ü k ü m e t t e M üs l üm a n b a kanlar var mı? Tabii. Hükümette de var meclis- 146 EKOV‹TR‹N EKİM 2014 İslam Birliği Başkanı Rifat Feyziç, Karadağlı Müslümanların hükümette ve bütün devlet kademelerinde yer aldığını belirtiyor. Feyziç; “Karadağ Hükümetindeki Başbakan Yardımcımız camiye gelen, orucunu tutan bir Müslüman. İyi bir dostumuz” diyor. te de var. Başbakan yardımcımız var mesela bizim de çok iyi bir dostumuz. Camiye gelen, orucunu tutan bir Müslüman. Bakanlarımız, meclis başkan vekili de yine Müslüman. Hatta bizim grubumuzdan bir kişi meclis başkan yardımcısı da var. Yani bütün devlet kademelerinde Müslümanları görmek mümkün. Bu son on yıldır bu şekilde devam ediyor. Türkiye ile ilişkileriniz ne durumda? Türkiye ile ilişkilerimiz çok iyi. Açık söyleyeyim Türkiye’yi çok seviyorum. Türkiye burada çok sevilen bir ülke. Ben Türk değilim, Boşnak’ım. Annem bir kelime Türkçe bilmiyor. Ama ona soruyorum sen nesin diye? “Elhamdülillah Türküm” diyor. Yani bunu Müslümanım anlamında diyor. Burada Türk ve Müslüman eşit. Türkiye burada seviliyor. Türkiye gibi başka bir ülke var dünyada var mıdır” diye düşünüyorum. Türkiye, Osmanlı zamanında adaleti getirdiği için burada çok seviliyor. Ay yıldız sizin için ne ifade ediyor? Bizim için ay yıldız, çok kutsal bir şey. Bayrağımızda ay yıldız var. Bayrağımız yeşil. Sembolümüz de ay yıldız. Nasıl ki Hristiyanlarda sembol haç varsa, buradaki Müslümanların resmi sembolü de ay yıldız. “EN BÜYÜK CAMİYİ BAR ŞEHRİNDE AÇTIK” Türkiye’nin burada ne gibi yardımları oldu, talepleriniz var mı? Türkiye’den yeni geldim. Türkiye’de Akil ve Alim İnsanlar toplantısına katıldım. Üç gün sürdü. İslam alemi Türkiye’yi takip edemiyor. Türkiye çok hızla ileriye gidiyor. Maalesef İslam alemi çok büyük bir coğrafya. Maalesef Türkiye yalnız kalıyor. Türkiye güçlü bir devlet, ama bütün coğrafyaya bakarsanız az kalıyor. Türkiye’ye yardım edebilecek bir başka devlet göremiyorum. Müslümanlar birbirlerini öldürüyor. Bu inanılmaz… Müslümanların hali şu anda çok karışık. Katıldığım toplantıda Müslümanlar arasında bir istişare gerekiyor. Türkiye çok ileride bir devlet olmasına rağmen İslam alemi arkada kalıyor. Türkiye bize yardım ediyor. Türkiye herkese yetişebilir mi? Şu anda biz burada güzel bir gün yaşıyoruz ama Gazze’de insanlar ölüyor. Kimsenin sesi çıkmıyor. Buradaki imam hatip okulu TİKA tarafından yapıldı. Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler buraya gelmişlerdi. Bu bölgenin en büyük camilerinden birini Bar şehrinde açtık. Deniz kıyısında Selimiye Camii. Birçok projede TİKA yardım ediyor. Türkiye bu nedenle Karadağlılar tarafından sempati kazanıyor. TİKA eğitim faaliyetlerini de destekliyor. Belediyecilikte desteklerini veriyor. Her yerde TİKA var. Bizi de ziyaret ediyorlar. Karadağ Müslümanlarının başı olarak beni kabul ediyorlar. Buradaki Müslümanların arkasında, “Biz varız” mesajını veriyorlar. Karadağ, devletinin Türkiye ile çok güzel ilişkileri var.