8 Sayı: 47 İki ayda bir yayınlanır. 47 Gümrük Müşavirliği Mesleğinin

advertisement
Eylül-Ekim 2012 Yıl: 8 Sayı: 47 İki ayda bir yayınlanır.
Gümrük Müşavirliği Mesleğinin, Ülkemizin Dünya Ticareti ile
Entegrasyonundaki Olumlu Etkileri ve Önemi • Kanatlar Altında Türkiye
• Onaylanmış Kişi Statüsü Belgesi Sahibi Olmak • Ödüle Doymayan
Kadın: Merly Streep • Dış Ticaretin Görüş Alanı • Dikkat! Hepatit
• SYK, EFQM 4 Yıldız Mükemmellikte Yetkinlik Belgesi ile Onurlandırıldı
47
Editörden
Değerli SYKONSEPT okurları,
Yaz aylarını tüm Türkiye’de çok miktarda can kaybıyla geçirdik.
Türkiye’de “gördüğümüz” terör yüzünden ülkece yastayız. Gencecik
canlarımızın kaybı için ailelerinin acısını paylaşıyor, tüm Türkiye’ye sabır
diliyoruz. Peki ya görmediğimiz terör?
Bir de görmediğimiz ve çok bahsetmediğimiz bir terör var ki; din, dil, ırk,
meslek ayırt etmeden herkesin içini yakıyor. Trafik terörü...
Türkiye’de -elbette artan araç sayısıyla da bağlantılı olarak- trafik
kazaları, 2002-2011 arasında %279 oranında artmış. 2002 yılında
439.958 olan kaza sayısı, 2011 yılında 1.228.928’e çıkmış. 10 yılda
yaşamını yitirenlerin sayısı ise 43.140 kişi. Büyük bir kasaba nüfusu kadar
insanımızı, dikkatsizlik yüzünden kaybettik. Her yaz sonu gündeme
gelen bu konu, sanırım insanları, kendi evlerine ateş düşene kadar
ilgilendirmiyor... Atatürk’ün manevi kızlarından Ülkü Adatepe’yi de
kaybetmemize sebep olan terörün, 2012 rakamları belli olduktan sonra
içimizi daha da yakacağı muhakkak.
Bir aşırı sıcak yazı daha atlattığımız, Ramazan ayını da bitirip, bütün
enerjimizle yeniden işimize sarılacağımız eylül ayının hepimiz için sağlık,
başarı ve kazançla geçmesini dileriz...
Saygılarımızla
SYK GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ
Acıbadem Mah. Haydar Yücebaş Sok. No: 17
34178 Kadıköy / İstanbul
Tel: 0216 330 94 00 Faks: 0216 330 94 01
SYKONSEPT
Yıl: 8 Sayı: 47. İki ayda bir yayınlanır. Ulusal Süreli Yayın.
SYK Gümrük Müşavirliği Ltd. Şti. adına İmtiyaz Sahibi: A. Baybars Soyak
Yazı İşleri ve Tasarım: Deniz Yakın Renk Ayrımı ve Baskı: Dönüşüm Matbaa
SYKONSEPT, doğa dostu, %100 geri dönüşümlü Cyclus kâğıtları kullanılarak basılmaktadır.
Dış Ticaret
Gümrük Müşavirliği Mesleğinin, Ülkemizin Dünya
Ticareti ile Entegrasyonundaki Olumlu Etkileri ve Önemi
Erdinç Odabaşı
SYK Gümrük Müşavirliği
Operasyon Grup Yönetmeni
Gümrük Müşaviri
S
ayın SYKonsept takipçileri, meslek mensubu
arkadaşlarımız, beraber çalıştığımız ancak buna
rağmen mesleğimizin işlevinin tam olarak ne olduğunu
anlatmadığımız partnerlerimiz ve tedarikçilerimizi
bilgilendirmek amacıyla...
Ülkemiz, son yıllarda sürekli artan ticarî hacmi, büyüme
hızı ve nispeten düzenli seyreden ekonomisi sebebiyle
dünya ülkelerinin örnek aldığı on büyük ülkeden biri
haline gelmiştir. Böyle bir ekonominin ve öneminin
sürekliliğini sağlamak için, bunları meydana getiren
ülke içindeki dinamikler, zamanın gerekliliğine uygun
şekilde hareket ederek kendilerini sürekli yenilemeli ve
güncellemelidir.
Bu dinamiklerden biri olarak Gümrük Müşavirliği mesleği
ülkemizin dış ticaretine yaptığı olumlu etkileri ve önemi
açısından anlaşılmasını bırakın, mesleğin ne olduğunun
kamuoyu tarafından bilinmesi açısından bile kendini
ifade etmekte güçlüklerle karşılaşmaktadır. Bu nedenle,
aşağıdaki bilgileri sizlerle paylaşmak bizler için hem
sorumluluk hem de zorunluluktur.
Yetki Belgesini almak gerekir.
Ayrıca bu sınavlara girebilme sayısı da üç defadan fazla
değildir. Üç sınavda da başarılı olamayanlar, bir daha bu
sınavlara katılamazlar.
Gümrük Müşaviri olabilmenin toplam yıl yatırımı, ilk
sınavlarda başarılı olup yetki belgelerini birinci defada
almak kaydıyla en az on yıldır.
Ülkemizdeki birçok meslek teşekkülü -ki bunların birçoğu
Odalar ve Borsalar Birliği üyesi olup, odalaşmış meslek
teşekkülüdür- bu şekilde uzmanlaşmış insan kaynaklarına
sahip değildir. Bizler bu kadar yatırım yapmamıza
ve uzmanlaşmamıza rağmen, çeşitli nedenlerle hâlâ
odalaşamıyoruz.
Gümrük Müşavirliği firmaları ne iş yapar?
Gümrük Müşaviri olabilmenin toplam yıl
yatırımı, ilk sınavlarda başarılı olup yetki
belgelerini birinci defada almak kaydıyla
en az on yıldır.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığından aldıkları yetki belgesini,
ithalatçı ve ihracatçı firmalardan aldıkları vekâlete
istinaden, ithalatçı ve ihracatçı firmaları temsilen Türkiye
gümrüklerinde firmaların mal ve hizmetlerinin giriş ve
Gümrük Müşavirliği Yetki Belgesini alıp
bu mesleği icra edebilmek için neler
yapılmalıdır?
Öncelikle, üniversitelerin belirli bölümlerinden
(işletme, iktisat, kamu yönetimi vb.) en az
dört yıllık lisans eğitimini bitirmiş olmak, bunu
takiben bir gümrük müşavirliği firmasında üç yıl
staj yapıp, bunu belgeleyerek Gümrük ve Ticaret
Bakanlığının açtığı sınavlarda başarılı olarak
Gümrük Müşaviri Yardımcısı Yetki Belgesini,
sonrasında tekrar üç yıl daha Gümrük Müşaviri
Yardımcısı statüsüyle staj yaparak, açılan
sınavlarda yine başarılı olarak Gümrük Müşaviri
3
çıkış işlemlerini beher işlem bazında beyanname vererek
yaparlar ve hizmet üretirler.
Bu hizmetleri üretmek için Türkiye’ye gelen ve
giden malların gümrüğe giriş ve çıkışlarında Gümrük
Mevzuatının gerektiği şekilde kamu kuruluşlarına
firmalar adına başvuru yaparak alınması gereken tüm
bilgi ve belgeleri toplamak (TSE, Tarım Köy İşleri Bakanlığı,
Sağlık Bakanlığı, DTM vb.) Gümrük İdaresine Belgeleriyle
birlikte beyannameyi sunmak, eşyayı yurt dışı etmek
veya firmaya teslim etmek gerekir.
Bu işlemler ciddi ve profesyonel donanım
gerektirdiğinden dolayı, son yıllarda
mesleğimizin yetki belgesini almak
için daha fazla uzmanlaşmış
kişi ve kuruluşlara gereksinim
duyulmaktadır.
Bu
sebeple,
kurumlarımız daha iyi uzmanlaşmış
insan kaynağı oluşturmak için
gerekli yatırımları yapmaktadır.
Gümrük Müşavirliği firmalarının Türk Dış Ticaretine
olumlu etkileri:
Mesleğimizi icra edenler, uzmanlıklarını kullanarak en
seri şekilde firmaların gümrük işlemlerini gerçekleştirerek
4
mal ve hizmetlerin kendilerine zamanında ulaşmasını,
üretim yapmasını, yapılan üretimin tekrar yurt dışındaki
firmalara satılmasını sağlamak suretiyle ülkemizin toplam
dış ticaretinin tamamı için Türkiye gümrüklerinde hizmet
üreterek Türkiye’nin dış ticaretinin sacayaklarından biri
olduğunu göstermiştir.
Örneğin, network altyapısı eksikliklerinden zaman zaman
gümrük bilgisayar sistemlerinin aksaması yüzünden
çalışamadığımızda, etkilerinin firmalara ne şekilde
yansıdığı, ne kadar zaman ve para kaybına sebebiyet
verdiği, dış ticaretin de durması sebebiyle toplamda
ne kadar ticarî zararla karşı karşıya kalınacağını varın
sizler hesaplayın! Aynı şekilde, mesleğimizi ehil olmayan
kişilerin icra etmesinin de ne kadar sıkıntılı olacağını
sizler çok iyi biliyorsunuz.
İşimizi icra ederken siz müşterilerimize verdiğimiz
değeri; kendi mesleğimize ve meslektaşlarımıza da
verebilmemizin yolu, ancak Gümrük Müşavirliğini daha
ileriye taşımaktan geçer.
Sağlıcakla kalın...
Kanatlar Altında Türkiye
A
yakları toprağa bağımlı ancak düşünebilen bir tür
olarak insan, eski çağlardan beri uçmak üzerine kafa
yormuştur. Şimdiki zamanda gökyüzü bize yetmiyorsa da
bu konuda alınan yol, önce kuşların seviyesinde olmayı
hayal etmekle başladı.
Türk topraklarından kopup gözlerini
göğe dikmiş ilk zihinler... 1900’lü yılların
başlarında kahramanlığın ne demek
olduğunu bize öğreten pilotlar ve dünyanın
ilk kadın pilotu Sabiha Gökçen...
Türk dünyasının geçmişi ve yayıldığı alanın büyüklüğüne
bakıldığında, toprakları içinde pek çok engin fikirli kişi
ve bilim insanı yetiştirdiğini söyleyebiliriz. İleriyi görmek
asıl amacı olan bu gibi kişiler, uçma denemelerinin de ilk
kahramanları oldular.
Aktüel
gelecek insanlar için bir ilmi tasavvuru deneyeceğim.
Benden evvel kimseye bu teşebbüs nasip olmadı.”
diyerek kendini havaya bırakmış, kısa bir sure uçtuktan
sonra düşerek hayatını yitirmiştir.
1159 yılında, Sıraceddin adlı bir Türk, uçuş denemesi
gerçekleştirmiş ancak o da Cevheri gibi hayatını
kaybetmiştir. Sözel tarihçi Joseph Ferdinand Gonuald,
yaşanan bu olayın, Bizans Hükümdarı Manuel
Commenos’un Selçuklu Sultanı Kılıçarslan’ı anlaşma
yapmak üzere İstanbul’a çağırdığı sırada düzenlenen
şenlikler esnasında yaşandığı belirtmiştir.
Havacılık tarihi uzmanı Vecihi Hürkuş, yaptığı kanat
sayesinde Of çayının bir yamacından diğer yamacına
atlayan ancak yobaz medrese öğrencileri tarafından
şeytanlıkla suçlanıp taşlanarak öldürülen Oflu Uzun
Hasan adlı bir Türk gencinden bahseder.
1600 yılında, neredeyse hepimizin bildiği bir isim olan
Hezarfen Ahmet Çelebi, tasarladığı kanatlarla Galata
Kulesi’nden, lodos desteğiyle Üsküdar’a kadar uçabilmiş,
bu başarısı Sultan Murad Han tarafından bir kese altınla
ödüllendirilmiştir. Ancak Sultan daha sonra -tarihimizde
Türk havacılık tarihindeki ilk uçuş denemesi, M.S.
1000’li yılların başında (bu konuda kesin bir tarih
belirtilememektedir), İmam Ebu Nasır İsmail Cevheri
tarafından yapıldı.
İmam Ebu Nasır İsmail Cevheri, Farab’da doğmuş,
buradan Bağdat’a gitmiş ve büyük bilginlerin derslerini
izlemiş engin bir zihin idi. Arapçasını geliştirmek üzere
dolaştığı İslam ülkeleri gezisinin ardından Horasan’a
yerleşti.
Güzel yazı yazma konusunda bir üstat olan Cevheri’nin
yazdığı Kur’an’lar, o dönem 100 dinar gibi astronomik
rakamlara satılmaktaydı. Horasan’da, “Tac-ül-Lûga ve
Sahih-ül-Arabiyye” (Arapça Doğru Lügat) adlı eserini
yazdı. Vankulu Mehmet Efendi tarafından Türkçeye
çevrilmiş bu eser, “Vankulu Lügatı” adıyla İbrahim
Müteferrika Matbaası’nda basılan ilk eserdi.
Fen ile uğraştığı zamanlarda, kuşların kanat çırpmalarını
ve uçma tekniklerini sürekli olarak izleyen ve hesaplar
yapan Cevheri’nin ilk uçuş denemesi, yazık ki aynı
zamanda son uçuş denemesi olmuştur.
Kendi imalatı olan kanatları takarak Nişabur’daki bir
caminin damına çıkmış ve orada toplanan halka “Ey
ahali, bu dünyada emsali bulunmayan bir eser keşfettim,
her daim bilime tepkiyle yaklaşıldığı gibi- Hezarfen’in
bilgisinin enginliğinden huzursuz olup Cezayir’e
sürülmesi emrini vermiştir.
Hezarfen’in uçuşundan 33 sene sonra Lagari Hasan
Çelebi, Sarayburnu’nda hünkarın gözleri önünde bir
fişek yardımıyla uçarak 125 km hıza ulaşmış, 20 saniyede
1000 feet’e çıkmış ve ardından ellerinde bulunan kartal
kanatlarını kullanarak denize inmiştir.
Dünyada 18. yy’da havacılıkla ilgili gelişmeler, Osmanlı
imparatorluğunun da dikkatini çekmiştir. Polonya elçisi
İbrahim Paşa, Fransız pilot Blanchard ile balonla uçmuş
ve bu sayede uçan ilk Türk devlet adamı unvanına sahip
olmuştur.
5
Türk
havacılığı, 1919 yılında,
dağınık ve zayıf durumdaydı.
Uçuşlar büyük risk altında
yapılıyor, sık sık arızalar ve kayıplar
yaşanmaktaydı. Malzeme tedarik
etmenin zorluğuna, teknik eleman
sıkıntısı da eklenince –zira uçak
onarımından anlayan donanımlı
personel
bulunmamaktaydıortaya bugün baktığımızda yürek
burkan manzaralar çıkarıyordu.
1911 yılında, harbiye hazırı Mahmut Şevket Paşa,
Almanya ve Fransa’da askeri ateşe olarak görevli iki
kurmay subayı Enver ve Fethi’den (Okyar), Avrupa’daki
ordular hakkında bilgi toplamalarını ister. Bu subayların
raporlarının ardından, yaz aylarında Genelkurmay
Başkanlığında Kıtaatı Fenniye ve Mevakii Müstahkeme
Müfettişi Umumiliğinin 2. Şubesine bağlı “Tayyare
Komisyonu” kurulur ve kurmay yarbay Süreyya Bey
komisyonun başına tayin edilir.
1 Haziran 1911,
havacılıkta
resmî
kurum
sayıldığından,
Türk
Hava
Ku v v e t l e r i n i n
kuruluş
günü
olarak
kabul
görmüştür.
Türkiye’nin ilk pilotları, yüzbaşı Fesa ve teğmen Yusuf
Kenan Bey’dir. 28 Haziran 1911 tarihinde yapılan sınav
sonucu başarılı olmuşlar ve ertesi ay Fransa’daki Berliot
Uçuş Okuluna gönderilmişlerdir. Mart 1912’de, 780 ve
797 numaralı pilot brövelerini almışlardır.
I. Dünya Savaşı’na girerken 10 pilota sahip olan Osmanlı
Ordusu, savaşın sonunda 100’e yakın pilota sahipti. Aynı
şekilde 1915 yılında 35 olan uçak sayısı, sonraki yıllarda
300’e ulaşmıştır. Savaş süresince toplam 450 uçak görev
yapmıştır.
Savaş sonunda imzalanan Mondros Mütarekesi üzerine,
havacılık birliklerinde yeniden teşkilatlanmaya gidilmiştir
ancak takip eden iki sene içinde imzalanan Sevr
Anlaşması, Türkiye’de hava unsurunun bulunmaması, iki
ay zarfında ordunun mevcut personelinin terhis edilmesi,
altı ay zarfında bütün uçakların uçuş aletleri, motor
ve aksamlarının Türkiye’de imal, ithal ve ihracatının
yasaklanması maddelerini içermekteydi.
6
Uçakların gövdelerini onarmak
üzere yerli malı kaput bezleri
kullanılmış, gövde ve kanatlara
kayganlık sağlayan, kanatlarında
kullanılan bezleri sertleştiren bir tür cila olan emayit
malzemesi bulunmadığı için bu malzeme patates
kabuklarının koyun ve sığır ayaklarının kaynatılması ile
elde edilen jelatinle kola ve yumurta akı karıştırılarak elde
edilmeye çalışılmıştır. Elde edilen bu malzeme rutubet ve
yağışa karşı dayanıksızdı ve uçuş esasında gevşemekteydi.
Pilotların tamamının tam anlamıyla “kelle koltukta”
uçtukları düşünülürse, zamanında ne tür kahramanlar
yetiştirdiğimizi bir kez daha anlayabiliriz.
20 Haziran 1920’de, meclisin kurulmasını takiben
İstanbul’dan kaçan personel ve uçaklarla Kuva-i
Havaiye Şubesi kurulmuştur. Bir yıl sonra Kuva-i Havaiye
Müdüriyeti Umumisi adını alan kuruluş, Doğu ve Batı
cephelerinde imkânsızlıklarla yarışmış, buna rağmen
başarılara imza atmıştır. Yine 1921 yılında hava gücü,
deniz uçakları ile birleştirilmiştir.
Ertesi yıl müdüriyet kapatılmış; Konya’da tümen
yetkisinde kurulan Kuva-i Havaiye Müfettişliği, yönetim
bakımından Genelkurmaya, ikmal yönünden
Milli
Savunma Bakanlığına, cephe yönünden ise Batı Cephesi
Komutanlığı’na bağlanmıştır.
1919-1922 yılları arasındaki milli mücadele dönemine
bakıldığında, teşkilatlanma çalışmaları devam ettirilirken,
bir yandan sınırlı imkânlarla –sayıları üç ile on arasında
değişen uçaklarla- görevler zorlukla ama başarıyla icra
edilmiştir. Hava kuvvetleri, özellikle düşman hakkında
havadan istihbarat faaliyetleri sayesinde mücadeleye
önemli katkıda bulunmuştur.
Göklerin Kızı Sabiha Gökçen
Cumhuriyet tarihinde havacılıktan
bahsedip, Sabiha Gökçen’den söz
etmemek imkânsızdır.
1913 yılında Bursa’da dünyaya
gelen Sabiha, yalnızca Türkiye’nin
değil, aynı zamanda dünyanın da
ilk kadın savaş pilotudur.
verildi. 30 Ağustos 1937’de askerî uçuş brövesi almıştır.
1938’de uçağıyla beş gün süren bir Balkan Turu yapmış,
bu Balkan turu, basının büyük ilgisini uyandırmış ve
Sabiha’nın “Göklerin Kızı” olarak anılmasını sağlamıştır.
Atatürk’ün ölümünden sonra kadınların orduda görev
yapmasına ilişkin yasa çıkmadığı için ordudan ayrılmış ve
Türk Kuşu Uçuş Okulu’na başöğretmen tayin edilmiştir.
1955’e kadar bu görevini başarıyla sürdürmüş, Türk
Hava Kurumu yönetim kurulu üyesi olmuştur.
Hayatı boyunca toplam 22 değişik hafif bombardıman
ve akrobatik uçakla uçmuş, son uçuşunu 1996’da 83
yaşında iken yapmıştır.
Anne ve babasını küçük yaşta kaybetmiş ve ağabeyi
tarafından zor şartlar altında büyütülmüştür. Sabiha,
Bursa ziyareti sırasında Atatürk’e ulaşmayı başarmış ve
kendisine okumak istediğini belirtmiştir. Bunun üzerine
Atatürk, Sabiha’nın ağabeyinden izin alarak Sabiha’yı
evlat edinmiş ve Ankara’ya götürmüştür. 1934’te Soyadı
Kanunu’nun çıkmasıyla birlikte Atatürk tarafından
Gökçen soyadını verilmiştir.
Sabiha Gökçen, 1935’te Türkkuşu’nun açılış töreninde
yapılan planör gösterilerine ilgi duyması üzerine
Atatürk’ün de desteğiyle aynı yıl Türk Hava Kurumu’nun
Türkkuşu Sivil Havacılık Okuluna girerek Ankara’da
yüksek planörcülük brövelerini almış, ardından, altı aylık
yüksek planörcülük eğitimini Kırım Koktebel Yüksek
Planör Okulu’nda tamamlamıştır. Daha sonra Atatürk’ün
ısrarı üzerine Eskişehir Havacılık Okulu’nda Sami Uçan ve
Muhittin Bey’den uçuş eğitimleri almış, 1936 yılında ise
ilk defa motorlu uçak ile uçmaya başlamıştır.
Gökçen’in uçuş eğitimindeki başarısından dolayı Atatürk,
kendisine bir sürpriz yapmıştır:
“Beni çok mutlu ettin. Şimdi artık senin için planladığım
şeyi açıklayabilirim. Belki de dünyada ilk askerî kadın pilot
olacaksın. Bir Türk kızının dünyadaki ilk askerî kadın pilot
olması ne iftihar edici bir olaydır, tahmin edersin değil
mi? Şimdi derhâl harekete geçerek seni Eskişehir’deki
Tayyare Mektebi’ne göndereceğim. Orada
özel bir eğitim göreceksin.”
1996’da havacılık kariyerinin en büyük ödülünü almıştır.
Amerikan Hava Kurmay Koleji’nin mezuniyet töreni için
düzenlenen Kartallar Toplantısının onur konuğu olarak
katıldığı Maxwell Hava Üssü’ndeki törende “dünya
tarihine adını yazdıran 20 havacıdan biri” seçilmiştir. Bu
ödüle layık görülen ilk ve tek kadın havacıdır.
Yapımı 2001 tarihinde biten İstanbul Sabiha Gökçen
Uluslararası Havalimanı’na adı verilen Sabiha Gökçen,
2001 yılında, tam da doğum günü olan 22 Mart tarihinde
Gülhane Askerî Tıp Akademisi’nde 88 yaşında hayatını
kaybetmiştir.
Bunun üzerine Eskişehir Uçuş Okulu’nda
11 aylık eğitim dönemi başlamış, brövesini
aldıktan sonra Eskişehir’deki 1. Hava
Alayı’nda altı ay görev yapmıştır. 1937
yılında Dersim Harekâtı’nın hava saldırısında
yer alarak dünyanın ilk kadın savaş pilotu
ünvanına sahip olmuştur.
Gösterdiği
üstün
başarı
sayesinde
Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genelkurmay
Başkanının da katıldığı bir törenle kendisine
Türk Hava Kurumu Murassa (iftihar) Madalyası
7
Dış Ticaret
Savaş Esen
SYK Gümrük Müşavirliği
Operasyon Yönetmen Yardımcısı
veya vergi kaçakçılığına teşebbüs suçlarından 213 sayılı
Vergi Usul Kanunu’na; mülga 1918 sayılı Kaçakçılığın
Men ve Takibine Dair Kanun, mülga 4926 sayılı
Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu, 5607 sayılı Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu, 3628 sayılı Mal Bildiriminde
Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele
Kanunu ile 1567 sayılı Türk Parası Kıymetini
Koruma Hakkında Kanuna muhalefetten ceza
veya mahkumiyet kararı bulunmaması,
Onaylanmış Kişi
Statüsü Belgesi
Sahibi Olmak
O
naylanmış Kişi Statü Belgesi, gerekli koşulları
sağlaması kaydıyla, yüksek iş hacmi olan firmalar için,
gümrük işlemlerini kolaylaştırması ve hızlandırması
açısından ciddi katkı sağlamaktadır. Ne var ki bazı firmalar
bu şartları taşımasına rağmen, taşımadığını düşünerek
başvuruda tereddüt etmekte ve araştırmayı da gereksiz
görmektedir.
Onaylanmış Kişi
Statüsüne İlişkin
Gümrük Genel
Tebliği’ne göre
OKS belgesi;
• Eksik beyan
• Mavi hat
• Kısmi teminat
• Götürü teminat
uygulamaları
• Basitleştirilmiş işlem kapsamında A.TR düzenleme ve
vize etme gibi kolaylıklar sağlamaktadır.
Onaylanmış Kişi Statüsü
için başvuruda bulunan
kişilerin Gümrük
Yönetmeliği’nde
belirtilen özel ve genel
koşulları taşımaları
gerekmektedir.
Onaylanmış Kişi Statüsü için başvuruda bulunan kişilerin
Gümrük Yönetmeliği’nde belirtilen özel ve genel koşulları
taşımaları gerekmektedir.
Bu koşullar aşağıdaki gibidir.
Onaylanmış Kişi Statüsü için gereken genel koşullar:
a) Yönetim Kurulu üyeleri, sermayesinin yüzde onundan
fazlasına sahip gerçek kişiler ile gümrük ve dış ticaret
işlemlerinde temsil yetkisine haiz çalışanlarının; devletin
güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin
işleyişine karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve
casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, güveni kötüye kullanma
(emniyeti suistimal), hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik,
inancı kötüye kullanma, hileli (dolanlı) iflas, yalan tanıklık
(yalan yere şahadet), suç uydurma (suç tasnii) ve iftira
suçları ile ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat
karıştırma, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini
aklama suçlarından mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanunu
ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’na; vergi kaçakçılığı
8
b) Yetkilendirilmiş Gümrük Müşaviriyle,
Onaylanmış Kişi Statüsü başvurusunun ön
incelemesi için sözleşme yapıldığı ayın ilk
gününden geriye dönük iki yıl içerisinde, on
ikişer aylık iki dönem ayrı ayrı olmak üzere, her
bir dönem içerisinde vergi kaybına neden olan gümrük
mevzuatı ihlali nedeniyle, haklarında Kanunun 234 ila
238. Maddeleri uyarınca Kanunun 241. Maddesinin
birinci fıkrasında öngörülen usulsüzlük cezasının üç katını
aşan tutarda düzenlenmiş ceza kararı toplam sayısının,
beşten fazla olmak koşuluyla, her bir dönemde işlem
gören ithalat ve ihracata ilişkin gümrük beyannamesi
toplam sayısının yüzde birini aşmaması,
c) Yetkilendirilmiş Gümrük Müşaviriyle, Onaylanmış
Kişi Statüsü başvurusunun ön incelemesi için sözleşme
yapıldığı ayın ilk gününden geriye dönük iki yıl içerisinde,
on ikişer aylık iki dönem ayrı ayrı olmak üzere, her bir
dönem içerisinde vergi kaybına neden olan gümrük
mevzuatı ihlâli nedeniyle, haklarında Kanunun 234 ila
238. Maddeleri uyarınca Kanunun 241. Maddesinin
birinci fıkrasında öngörülen usulsüzlük cezasının yetmiş
beş katını aşan tutarda düzenlenmiş ceza kararı sayısı ve
yine aynı tutardaki usulsüzlük cezasının ikiyüz elli katını
aşan 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 51.
Maddesi ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun
16. Maddesi uyarınca düzenlenmiş ceza kararı sayısı
toplamlarının, ikiden fazla olmak koşuluyla, her bir
dönemde işlem gören ithalat ve ihracata ilişkin gümrük
beyannamesi toplam sayısının binde üçünü aşmaması,
ç) Yetkilendirilmiş Gümrük Müşaviriyle, Onaylanmış
Kişi Statüsü başvurusunun ön incelemesi için sözleşme
yapıldığı ayın ilk gününden geriye dönük iki yıl içerisinde,
on ikişer aylık iki dönem ayrı ayrı C Sınıfı Onaylanmış Kişi başvurusunun ön incelemesi için
sözleşme yapıldığı yıldan önceki iki yıl,
olmak üzere, her bir dönem içerisinde
Statüsü başvurularında 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun
gümrük mevzuatı ihlali nedeniyle
haklarında Kanunun 239. Maddesi imalatçı olma koşulu 72. Maddesi uyarınca mali tabloların
tamamlanamamış olması halinde
uyarınca Kanunun 241. Maddesinin aranmamaktadır.
başvuru yılından önceki ikinci ve
birinci fıkrasında öngörülen usulsüzlük
cezasının üç katını aşan tutarda düzenlenmiş ceza kararı üçüncü yıl esas alınmak suretiyle, bakanlıkça belirlenecek
ile Kanunun 241. Maddesi uyarınca aynı maddenin birinci formata uygun olarak yeminli mali müşavir tarafından
fıkrasında öngörülen usulsüzlük cezasını aşan tutarda düzenlenecek raporla olumlu görüşle sonuca bağlanmış
düzenlenmiş ceza kararı toplam sayısının, ondan fazla olması, koşullarının tamamının sağlanması gerekir.
olmak koşuluyla, her bir dönemde işlem gören ithalat ve ihracata ilişkin gümrük beyannamesi toplam sayısının C Sınıfı Onaylanmış Kişi Statüsü başvurularında imalatçı
olma koşulu aranmamaktadır.
yüzde ikisini aşmaması,
d) Gümrük mevzuatı uyarınca kesinleşmiş vergi ve ceza
borcu bulunmaması,
e) Vergi mevzuatı uyarınca kesinleşmiş vergi borcu
bulunmaması,
f) İlgili mevzuat uyarınca kesinleşmiş sosyal güvenlik prim
borcu bulunmaması,
g) İhracatçılar için, bağlı bulunulan ihracatçı birliği
kayıtlarına göre, Türkiye İhracatçılar Meclisi veya ihracatçı
birliklerince ilgili mevzuatı çerçevesinde performans ve
güvenilirliğinin onaylanmış olması,
ğ) Dış ticaret sermaye şirketleri, grup ihracatçıları, grup
ithalatçıları, Ar-Ge merkezi belgesine sahip kişiler ile
bakım onarım faaliyeti yürüten ticari hava taşımacılığı
şirketleri hariç imalatçı olması,
h) Firmanın mali yapısı incelenerek, Yetkilendirilmiş
Gümrük Müşaviriyle Onaylanmış Kişi Statüsü
Onaylanmış Kişi Statüsü için gereken özel koşullar:
Dış performansına ilişkin olarak aşağıdaki koşullardan en
az birinin sağlanması gerekmektedir.
Yalnızca resmî daireler, sermayesinin tamamı devlete
ait olan iktisadi devlet teşekkülleri ve kamu iktisadi
kuruluşları ile sermayesinin tamamı bir iktisadi devlet
teşekkülüne veya kamu iktisadi kuruluşuna ait
müesseselerce Onaylanmış Kişi Statüsü talep edilmesi
durumunda Gümrük Yönetmeliği’nde belirtilen genel ve
özel koşullar aranmaz.
Onaylanmış Kişi Statüsü sahiplerince, adlarına
düzenlenen statü belgesi kapsamında belgelerinin
geçerlilik süresi boyunca eksik beyan usulü ile kısmi
teminat uygulamasından, götürü teminat yetkisinden,
mavi hat uygulamasından, onaylanmış ihracatçı
yetkisinden yararlanılabilir. Peki, nedir bu yararlanılan
haklar? Ne avantajı vardır?
9
Eksik Beyan Usulü: Gümrük idareleri, Onaylanmış Kişi
Statü belgesi sahibi kişilerin, beyannameye eklenmesi
gereken belgelerden bazılarının eklenmediği ve/
veya beyannameye yazılması gereken bazı bilgilerin
yazılmadığı gümrük beyanını, gümrük yönetmeliği 143.
Maddede yer alan hükümlere uyulması kaydıyla kabul
edebilir. Beyanname tescil edildiğinde eksik olan bilgi
ve/veya belgelerin tamamlanması için beyan sahibine
tanınan süre, söz konusu tescil tarihinden itibaren bir ayı
geçemez. Aşağıda sayılan belgelerin bir ya da daha fazlası
beyannameye eklenmeksizin beyanda bulunulabilir:
a) Orijinal fatura
a) Dâhilde işleme rejimi dâhil, bu Tebliğin götürü teminat
hükümlerinin uygulanabileceği eşyaya ilişkin gümrük
vergileri ve sair vergileri kapsaması durumunda 250.000
Avro’dan,
b) Dâhilde işleme rejimi dışında bu Tebliğin götürü
teminat hükümlerinin uygulanabileceği eşyaya ilişkin
İki yıllık dönemler halinde aynı şartların
taşınması
şartıyla
yeni
başvuruda
bulunarak, sağlanan bu kolaylıklardan
faydalanmak mümkündür.
b) A.TR dolaşım belgesi
c) Menşe ispat belgeleri
ç) Ödeme şekli gereği ibrazı gereken navlun makbuzu ve
sigorta poliçesi
d) İşlenmiş tarım ürünlerinin serbest dolaşıma sokulması
halinde ibrazı gereken işlenmiş tarım ürünleri analiz
sonuç raporu
Kısmi Teminat Yetkisi: Gümrük antrepo, gümrük
kontrolü altında işleme ve geçici ithalat rejimlerine tâbi
tutulan eşya için teminat alınması öngörülen durumlarda,
statü belgesi sahibi kişilerden, talep etmeleri halinde,
ithalat vergilerinin yüzde onu oranında teminat alınır.
Dâhilde işleme ve hariçte işleme rejimleri ile ilgili usul ve
esaslar hakkında çıkarılan bakanlar kurulu kararları ile
belirlenmiş teminat uygulamaları hükümleri saklıdır. Bu
durum diğer firmalar için yüzde yüz oranındadır.
Götürü Teminat Yetkisi: Götürü teminat uygulaması,
eşyanın gümrük vergileri ve sair vergilerinin teminata
bağlanmasını gerektiren bir gümrükçe onaylanmış
işlem veya kullanıma tâbi tutulduğu durumlarda, bu
uygulamadan yararlanacak kişi için belirlenmiş tutardaki
teminatın, her işlem için ayrı ayrı teminat verilmeksizin,
teminata bağlanması gereken tutardan bağımsız olarak
ve herhangi bir düşüm yapılmaksızın bir yıl süreyle
kullanılabilmesini ifade eder.
Götürü teminat uygulamasından yararlanmak isteyen
statü belgesi sahibi tarafından verilmesi gereken
teminat tutarı, götürü teminat yetkisinin tanınması,
güncellenmesi veya kapsamının değiştirilmesine ilişkin
başvurunun yetkili bölge müdürlüğü genel evrak kaydına
alındığı ayın ilk gününden geriye dönük bir yıl içerisinde
gerçekleştirdiği gümrük işlemlerine ilişkin olarak
teminata konu olan gümrük vergileri ve sair vergilerin
toplam kıymetinin %10’u olarak belirlenir.
Götürü teminat uygulamasından yararlanmak isteyen
statü belgesi sahibi için birinci fıkraya göre hesaplanacak
teminat tutarı,
10
gümrük vergileri ve sair vergileri kapsaması durumunda
75.000 Avro’dan az olamaz.
Mavi Hat Yetkisi: Mavi hat; yetkilendirilmiş yükümlü
sertifikasına veya A ve B sınıfı Onaylanmış Kişi Statüsüne
sahip kişilerin ithalatta ve ihracatta, C sınıfı kişi statüsüne
sahip kişilerin ise yalnızca “1000” rejim kodu ile yapılan
ihracatta yararlandığı, eşyanın tesliminden önce belge
kontrolüne veya muayeneye tâbi tutulmadığı hattır.
Mavi hatta işlem gören beyannamenin belge kontrolü
ve gerekli görülmesi durumunda fiziki muayenesi
eşyanın tesliminden sonra yapılır. Dolayısıyla muayene
aşamasında kaybedilen zaman mavi hat ile geri
kazanılmaktadır. Ayrıca ihracat işlemlerinde kâğıtsız
beyanname uygulamasında mavi hat yetkili firmaların
beyannameleri gümrüğe hiç sunulmadan tescili takiben
ilgili nakliyecilere konu paylaşılarak çıkış ivedilikle
gerçekleştirilebilmektedir.
Onaylanmış İhracatçı Yetkisi: Türkiye ile Avrupa
Topluluğu Arasında Oluşturulan Gümrük Birliğinin
Uygulanmasına İlişkin Esaslar Hakkında Karar kapsamında
basitleştirilmiş işlem kapsamında A.TR düzenleme ve
vize etme yetkisidir. Yani A.TR belgesi düzenlendikten
sonra Ticaret Odasına ve Gümrük İdaresine belgeyi ibraz
etmeden direkt firma kendi ortamında yetki referans
numarasını A.TR belgesine işlemek yoluyla vize ederek,
ithalatçı firma ile belgeyi paylaşabilmektedir.
Statü belgelerinin süresi iki yıldır. İki yıllık dönemler
halinde aynı şartların taşınması şartıyla yeni başvuruda
bulunarak, sağlanan bu kolaylıklardan faydalanmak
mümkündür. Gümrük işlemlerinde esas olan hız ve daha
az maliyet ise bu belgeye sahip olmak değerli firmalarımız
için öncelik olması gerektiği kanaatindeyim.
Ödüle
Doymayan
Merly Streep
B
azı insanlar vardır hayatımızda, onlar hiç değişmezler, hiç yaşlanmazlar; hayalimizde, onları ilk gördüğümüz
gibi kalırlar. Bu insanlar öyle özeldir ki; bir bakın ardınıza,
bu şekilde bir çırpıda kaç kişiyi sayabilirsiniz? Hele bu
insanlar sanatçı kimliğiyle ön plandaysa daha da kazınır
hafızamıza ve tabii kalplerimize.
Siz değerli okurlarımız için bu özel insanlardan birini
taşıyalım istedik SYKonsept’in sayfalarına; Mary Louise
“Meryl” Streep.
İkizler burcunu yengeç burcuna bağlayan tarih olan 22
Haziran 1949 New Jersey doğumlu Amerikalı aktris,
bilinen adıyla Merly Streep; sinema filmi, televizyon ve
tiyatro alanlarında çalışmış, dünya sinema tarihinde,
modern zamanların yetiştirdiği en özel aktrislerden biri
olarak kabul görmektedir.
Streep, profesyonel kariyerine 1971 yılında The Playboy
of Seville isimli tiyatro oyunu ile başladı. Ekranda ise ilk
kez 1977 yapımı televizyon filmi The Deadliest Season
ile göründü. Merly Streep, şöhret merdivenlerini yavaş
yavaş tırmanmaya başlıyordu. Aynı yıl ilk kez, Julia isimli
bir sinema filminde yer aldı. Sonraki yıl oynadığı The
Deer Hunter (Avcı - 1978) ona ilk Oscar (Akademi Ödülü)
adaylığını, bir sonraki yıl oynadığı Kramer vs. Kramer
(1979) filmi ise ilk Akademi Ödülü’nü kendisine getirdi.
Streep artık kariyerinin zirvesine ulaşmıştı. Zira bundan
üç yıl sonra Sophie’s Choice (Sophie’nin Seçimi -1982)
ile En İyi Kadın Oyuncu Akademi Ödülü’nü alacaktı.
The Iron Lady (Demir Lady - 2011) filmi ile gelen 84.
Akademi Ödüllerinde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü, Merly
Streep’in olgunluk ve hatta ustalık döneminde gelen en
anlamlı hediyeydi.
Streep, ödül almak konusunda hayli bereketli bir sinema
sanatçısıdır.
S inema
Kadın:
17. Akademi Ödülü adaylığı ve 26 Altın Küre adaylığı
(sekizini kazandı) ile tarihte bu iki ödüle de en fazla aday
gösterilen aktris olması; ayrıca iki Emmy ödülü, iki Screen
Actors Guild Awards, Cannes Film Festival Ödülü, bir
BAFTA Ödülü, ve bir Tony Award adaylığı bulunması, bu
tezi doğrular niteliktedir.
Mery Streep’in tahminimizce yaşadığı yıllar boyunca yepyeni projelerle sinemaseverleri sanatçılığı ile büyülemeye
devam edeceği şüphesizdir.
Merly Streep’in rol aldığı sinema filmi ve televizyon dizilerinden bazıları;
• Demir Leydi, The Iron Lady, 2011
• Fantastik Fox, The Fantastic Mr. Fox, 2009
• Julie & Julia, 2009
• İlişki Durumu: Karmaşık, It’s Complicated, 2009
• Mamma Mia, 2008
• Şüphe, Doubt, 2008
• Gün Batımı, Evening, 2007
• Arslanı Kuzulara, Lions for Lambs, 2007
• Dark Matter, 2007
• Bitirim Karınca, The Ant Bully, 2006
• Şeytan Marka Giyer, The Devil Wears Prada, 2006
• Kır Evi Arkadaşı, A Prairie Home Companion, 2006
• Hastayım Sana, Prime, 2005
• Talihsiz Serüvenler Dizisi, Lemony Snicket’s A Series of Unfortunate Events, 2004
• Tersyüz, Adaptation, 2002
• Saatler, The Hours, 2002
• 50 Cesur Kemancı, Music of the Heart, 1999
• Marvin’in Odası, Marvin’s Room, 1996
• Yasak İlişki, The Bridges of Madison County, 1995
• Vahşi Nehir, Wild River, 1994
• Ruhlar Evi, The House of the Spirits, 1993
• Sonsuz Matem, Ironweed 1987
11
Dış Ticaret
Dış Ticaretin
Görüş Alanı
Ümit Mutlu
SYK Gümrük Müşavirliği
Operasyon Yönetmeni
T
icaret, sosyoekonomik bir olgudur ve insanlar da
ilk çağlardan beri ticaret yapmaktadırlar. Ülkelerin
sınırlarının oluşmaya başladığı dönemlerden beri de
uluslararası ticaret; aslında son derece basit ve doğal bir
istek olan, ihtiyaçların karşılanması amacına yönelik bir
faaliyet hâline gelmiştir.
İlk çağlarda tarafların ellerindeki malları karşılıklı olarak
değiştirmeleri (takas) sistemine dayanan ticaretin
temelleri, bugün daha çok mal karşılığı para sistemine
dayalı olarak yürütülmektedir. Takas sistemi, son derece
gelişmiş bazı uygulamaları ile günümüzde hâlâ bir çok
ülke ve ticari kuruluş tarafından kullanılmaktadır.
Aslında uluslararası ticareti, ticaretten ayıran özellikler
pek de fazla değildir. Ortak amaç, tüketicinin ihtiyaçlarının
karşılanması ve bu amaca ulaşırken de ihtiyacı karşılayan
üretici veya aracıların o işten fayda sağlamalarıdır. Kural
ise her zaman için aynıdır: Ucuza alıp pahalıya satmak...
Ticaret ile uğraşan herkes bu kuralı bilir ancak dış
ticarette bu kuralın ülkelere sağladığı fayda maalesef pek
bilinmez veya bilinse de üzerinde fazlaca durulmaz.
Bir düşünelim; ülkelerin hazinelerine giren kazanç
kalemleri hangileridir? En başta, herkesin aklına gelecek
olan vergidir. Ancak vergi, gerçekten de o ülkenin bir
kazancı mıdır?
Bir ülkenin kasasına giren gerçek kazanç, o ülkenin
elde edeceği döviz geliridir. Yani turizm ve ihracat.
Her ülkenin ekonomik açıdan güçlenebilmesi, refah
seviyesinin yükselebilmesi için sadece tarımsal ve sanayi
üretiminin artması yetmez. Çünkü üretim sonrası elde
edilen ürünlerin yurt dışı pazarlarda satılması şarttır.
Bu pazarlama/satış işlemini gerçekleştirecek olanlar da
yetişmiş dış ticaretçilerdir.
Dolayısıyla bir ülke, mühendis, doktor, öğretmen, subay
ve benzeri mesleklere ne kadar ihtiyaç duyuyorsa, dış
Ucuza alıp pahalıya satmak...
Ticaret ile uğraşan herkes bu kuralı bilir
ancak dış ticarette bu kuralın ülkelere
sağladığı fayda maalesef pek bilinmez
veya bilinse de üzerinde fazlaca durulmaz.
ticareti bilen insanlara da o kadar ihtiyaç duyar.
Ülkemizin bilhassa 1980 sonrası artan dış ticaret hacmi,
bu alanda eleman açığının ortaya çıkmasına sebep
olmuştur. 1980 döneminden günümüze 30 küsur sene
geçmiş olmasına rağmen bu alandaki eğitim olanakları
ve yetişmiş eleman sayısı hâlâ günümüz ihtiyaçlarının
çok gerisindedir. Günümüzde dış ticaret eğitimi bölümü
olan üniversitelerde ve dış ticaret ile ilgili bazı kurumlarda
zaman zaman konu ile ilgili eğitim seminerleri
düzenlenmektedir.
Bugün dış ticaret, konu ile ilgili uluslararası kurum ve
kuruluşların getirdiği belli kurallar ve ülkelerin dış ticaret
ile ilgili mevzuatı kapsamında yürütülmektedir. Dış ticaret
faaliyetinde bulunan firmalar, bu kural ve mevzuat
çerçevesinde ihracat ve ithalat işlemlerini yapmakla
yükümlüdürler. Mevzuat sürekli olarak değişmektedir.
Dolayısıyla konuya hâkimiyetin devamını sağlayabilmek
için mevzuatın takibi ve yapılan alıntıların güncellenmesi
şarttır.
Dış ticaret, gerek ülkemizin içinde bulunduğu
ekonomik sıkıntıların aşılmasında önemli çıkış
kapısı olması nedeniyle devlet tarafından
desteklenen bir sektör olması, gerekse sağladığı
farklı iş imkânları nedeniyle girişimcilerin öncelikle
ilgi duydukları alanlardan biri durumundadır.
Bu alanda faaliyette bulunulacak işler;
• İhracat
• Komisyonculuk
• Temsilcilik
• Bayilik
• İthalattır.
12
bir sıra izler. Dış ticaret, çok basit bir anlatımla bir
alışveriş işlemi olduğundan önce SATIŞ (ihracat),
daha sonra ALIŞ (ithalat) gelir.
Dış Ticarette işlem akışını aşağıdaki şekilde
sıralayarak noktalayabiliriz.
Dış Ticarette İşlem Akışı
1. Aşama: Hazırlık
Dış ticaret ile ilgili bilgilerin edinilmesi
Ürün seçimi
Müşteri seçimi
Profesyonel destek seçimi
Teklif hazırlığı
Proforma fatura
Bu imkânlara ek olarak, dış ticaret faaliyetlerine verdikleri
hizmet ile katkıda bulunan yan sektörlerde de iş imkânları
mevcuttur. Bu işler ise;
• Gümrük Müşavirliği
• Nakliyecilik
• Sigortacılık
• Dış Ticaret Danışmanlığıdır.
Yukarıda sıraladığımız bütün faaliyetlerde girişimcilerin
şirket kurmaları gerekmektedir. Bu şirket, bir şahıs şirketi
olabileceği gibi limited veya anonim şirket de olabilir. Eğer
dış ticaret işlemini bir tüccar olarak yapmak istiyorsak
yani satacağımız malı alırken bize fatura kesilecekse ve
biz de malı satarken müşterimize fatura keseceksek, bir
ticari işletmenin olması zorunluluktur ve bu işletmenin
ana sözleşmesinde faaliyet konuları
içinde işletmenin dış ticaret ile
uğraşacağı mutlaka belirtilmelidir.
2. Aşama: Fiili İhracat
İhracatçı birliği kaydı
Fatura ve gümrük beyannamesi tanzimi
İhracatçı birliği başvurusu/onayı/nisbi aidat
Vesaik hazırlığı
Gümrük işlemleri/nakliye
Taahhüt kapama
3. Aşama: Fiili İthalat
Vesaik hazırlığı
Gümrük işlemleri
Mal bedelinin ödenmesi
Taahhüt kapama
Dış ticaret işlemlerinde en önemli
noktalardan biri de müşteridir.
Herhangi
bir
yolla
irtibat
kurulmuş bir müşterinin kesinlikle
kaybedilmemesi gerekir. Hele o
müşteri bize pazarda edinmiş
olduğumuz isimle veya daha
en başta çevremiz aracılığı ile
referansla geliyorsa son derece
değerlidir.
Özellikle
ihracat
işlemlerinde belki de en zor kısım,
ürünün pazarlanacağı müşterinin
bulunmasıdır. Dili, kültürü, yaşayış
ve tüketim alışkanlıkları tamamen
farklı insanlara mal satışı hatta
bu insanlar arasından daha
yolun başında potansiyel müşteri
bulunması hiç de kolay değildir.
Genel olarak, dış ticaret işlemlerinde
işlem akışı ihracattan ithalata doğru
13
S ağlık
Dikkat! Hepatit
2
8 Temmuz’un Dünya Hepatit Günü olduğunu kaçımız
biliyoruz? Kuşkusuz, bu kadar tehlikeli bir hastalığın sadece
bir gün değil her gün hatırlanması gerekiyor.
cezaevleri vb) bulunanlar veya buralarda çalışmak şeklinde
sayılabilir. Hemodiyaliz hastaları ve organ nakli yapılanlarda
riskin eskiye oranla epey azaldığı görülmektedir. Bütün bu
bulaşma yollarının söz konusu olmadığı hastaların oranı
%50’dir. Bu kişilerde aile içi yakın temas ve bazı eşyaların
(tırnak makası, diş fırçası, tıraş bıçağı gibi) ortak kullanılması
olası bulaşıcı yollardır.
Çağımızda birçok yeni hastalık kapımızı çalmaya adayken,
eski ve her nedense görmezden gelinen hepatit hakkındaki
bilgilerimizi tazeleyelim istedik.
Hepatit B veya hepatit C olan kişilerin vücutlarında açık yara
olmaması (yara bandları ile kapatılmalı) gerekir. Ayrıca tıraş
bıçağı, diş fırçası, tırnak makası ve diğer kişisel bakım aletlerini
başkalarıyla
paylaşmaması,
Hepatit, temel olarak karaciğer iltihabı
Kronik hepatitli hastaların tedavisi dikkat etmesi gereken bir
demektir. Virüsler, hepatitin temel
sebebidir. Ayrıca ilaçlara bağlı hepatitler, zor, pahalı ve karmaşıktır. Hastalar diğer konudur. Bunun dışında
alkolik hepatit, otoimmün hepatitler ancak bu konunun uzmanları yaşamlarında özel bir kısıtlama
gerekmez. Herkes gibi spor
ve daha nadir görülen diğer mikrobik tarafından tedavi edilmelidir.
yapabilir ve havuza girebilirler.
hepatitler vardır.
Dünyada bir çok sporcu (futbol,
atletizm,
güreş
ve
diğer
dallarda)
hepatit B veya hepatit C
Bütün hepatitlerin %80’i viral hepatitlerdir. Karaciğere karşı
özel ilgisi olan hepatit A, B, C, D ve E virüsleri, klinik olarak pozitif olarak normal yaşamlarına devam etmektedir.
karaciğer hastalığı yaptığı bilinen en önemli virüslerdir.
Hepatit A, göreceli olarak
daha az tehlikeli sonuçları
olan bir enfeksiyondur.
Ancak erişkin yaşlarda
uzun
süren
hastalık
tablolarına sebep olup
ciddi iş kaybı yarattığı için,
çocukluk çağında hepatit
A geçirmemiş erişkinlerin
aşılanması doğru bir
yaklaşımdır.
Ayrıca
çocuklarda da genellikle
iki yaşından sonra giderek
artan sıklıkta hepatit A
aşısı yapılmaktadır.
Hepatit B’nin sebep olduğu
karaciğer kanserli hasta
Hepatit A ve hepatit E, ağız yolu ile alınan mikroplu su ve
gıdalarla bulaşmaktadır. Nadiren kan yoluyla da bulaşma
olabilir. Ülkemizde A tipi hepatit sık görülmektedir.
Erişkinlerin çoğu hepatit A geçirmiş vebuna karşı bağışıklık
oluşturmuştur. E tipi hepatit ise daha az görülür. Gebelerde
daha ağır seyredebilir.
Hepatit B ve C ise daha çok kan yolu ile bulaşmaktadır. En
riskli gruplar sırasıyla; damardan uyuşturucu ilaç kullananlar
(aynı şırıngayı paylaşanlar), riskli cinsel yaşamı olanlar (çok
eşlilik, homoseksüellik), kan ve kan ürünleri verilenler, her
türlü cerrahi ve tıbbi invazif girişim ve ileri diş tedavileri
yapılanlar, hepatitli bir anneden doğan bebekler, dövme ve
“piercing” yaptıranlar, sağlık çalışanları, ailede hepatitli bireyle
yaşayanlar ve toplu yaşanılan yerlerde (engelli bakımevleri,
14
Hepatit E için aşı
geliştirilmektedir. Hepatit C için böyle bir olumlu haber
vermek mümkün değil, çünkü etkili bir aşısı henüz yoktur.
Ancak tedavisinde büyük ilerlemeler söz konusudur.
Artık günümüzde duyarlı testlerle hepatit için kontrol
edilmekte olan kan ve kan ürünleri transfüzyonu ile hepatit
B ve C bulaşması çok düşük bir ihtimal hâline gelmiştir.
Hepatit’in tedavisi mümkün mü?
Hepatit B ve hepatit C için çok sayıda ilaç vardır. Kronik
hepatitli bu hastaların tedavisi zor, pahalı, karmaşıktır. Hastalar
ancak bu konunun uzmanları (gastroenteroloji, hepatoloji ve
enfeksiyon hastalıkları) tarafından tedavi edilmelidir. Hastanın
tedaviye uyumu, ilaçlarını düzenli ve aksatmadan alması
hayati önemdedir. Yeni ilaçlar gündemdedir. Özellikle hepatit
C tedavisi için bu yıl ruhsat alan ve önümüzdeki yıllarda da
gündeme gelecek olan yeni ilaçlar neredeyse yüzde yüze
yakın bir başarı vadetmektedir.
Hepatitten korunma yolları nelerdir?
Herkesin rahatça alabileceği ilk önlem; birey ve toplum
bazında temizlik kurallarına uymaktır. Her ne kadar hepatit
A ve hepatit B için etkili ve emniyetli aşılara sahip olunsa da
yine de ilk kural temizliktir.
Yenidoğanlar, ilköğretim çağındaki çocuklar ve riskli
gruplardaki insanlar (hepatit B’li kişilerin aile üyeleri, sağlık
personeli gibi) mutlaka hepatit B aşısı olmalıdır.
Türkiye’de hepatitten korunma ve tedavi ne durumda?
Ülkemizde gerek koruyucu hekimlik (aşılama ve bulaşıcı
önleme), gerekse kronik hepatit hastalarının tedavisi açısından
ve ilerlemiş vakalarda yapılan karaciğer nakli konusunda çok
önemli gelişmeler ve ilerlemeler sağlanmıştır.
Türkiye’de her vatandaş -her ne kadar bazı sorunlar olsa dagerek aşılara, gerekse tedavi için ilaçlara ve hatta karaciğer
nakline ücret ödemeden ulaşabilmektedir.
En önemli sorunların başında insanlarımızın hepatit B ve
hepatit C hastalığının önemini bilmemesi, gerekli duyarlılığı
göstermemesi gelmektedir. Risk grubunda olanlar başta
olmak üzere herkes sağlık kontrolü sırasında hepatit
testlerini yaptırırsa, erken tanı ile daha kolay tedavi mümkün
olur. İkinci sorun, tanı konulan hastaların düzenli doktor
kontrolünde olmaması ve gerektiği zaman uygun ilaçlarla
tedavi edilmemesidir.
Kronik hepatitli hastalarda yıllar süren belirtisiz, sessiz bir seyir
vardır. Bu uzun süreç, hastalarda takipten kopma, doktor
kontrolüne gitmeme gibi sonu olumsuz neticelenebilen
komplikasyonlara sebep olabilmektedir.
Akıldan çıkarılmamalıdır ki; hastalık ne kadar hafif olursa
olsun (inaktif enfeksiyon, taşıyıcı, erken dönem, hafif
karaciğer hastalığı gibi) en az 6-12 ayda bir kontrol gereklidir.
Sevgili SYK okurları, sağlığımızın önemini defalarca anlatmaya
sanırız gerek yok. Ne olursa olsun sağlığımız en büyük
hazinemiz. Bu nedenle düzenli olarak sağlık kontrollerimizi
yaptırmalı, varsa gerekli önlemleri yol yakınken almalıyız.
Yarınlara daha sağlıklı bakabilmek ümidiyle...
15
B izden Haberler
SYK, EFQM 4 Yıldız Mükemmellikte
Yetkinlik Belgesi ile onurlandırıldı.
E
FQM Mükemmellik Modeli, büyüklük, sektör ve
olgunluk düzeyinden bağımsız olarak her çeşit kuruluş
tarafından bütünsel bir bakış kazanılması amacıyla kullanılan
ve zorunlu kurallar içermeyen bir yönetim aracıdır. Bu model
EFQM (Avrupa Kalite Yönetim Vakfı) tarafından geliştirilen
bir modeldir. EFQM’in Türkiye’deki ulusal iş ortağı Türkiye
Kalite Derneği KalDer’dir.
Mükemmellik modeli, geçen 20 yıl boyunca Avrupa
ve dışında pek çok kuruluş tarafından uygulanmış ve
uygulanmakta olan bir modeldir. Model kullanıcılarının iyi
uygulamaları ile kendisini sürekli geliştirmektedir.
Entegre
Yönetim
Sistemi ile yönetilen ilk
Gümrük
Müşavirliği
şirketi olmuştur. 2012
yılını
tamamlandığında
ise ISO 27001 Bilgi
Güvenliği Yönetim Sistemi
çalışmalarını tamamlayarak
belgelendirme aşamasına
geçecektir.
2011 yılından
itibaren geniş bir
ekiple başlattığı
“Kurumsal
Özdeğerlendirme”
çalışmalarını
2012 yılında
Mükemmellikte
4 Yıldız Belgesi ile
taçlandırmıştır.
KalDer (Türkiye Kalite
Derneği)
öncülüğünde
başlatılan Ulusal Kalite
Hareketi’ne katılım için İyi Niyet Bildirgesini 2005 yılında
imzalamıştır. 2011 yılından itibaren geniş bir ekiple başlattığı
“Kurumsal Özdeğerlendirme” çalışmalarını 2012 yılında
Mükemmellikte 4 Yıldız Belgesi ile taçlandırmıştır.
EFQM tarafından verilen 4 Yıldız Belgesi mükemmellik
çalışmalarında geldiğimiz noktayı göstermesi açısından son
derece önemlidir. 4 Yıldız Belgesi mükemmellikte belli bir
seviyeye ulaşmış kuruluşlara EFQM tarafından verilen bir
belgedir.
Modeli uygulayan kuruluşlar paydaşlarının beklentilerine
karşı duyarlı olmayı, gelişmeyi ve performanslarını
iyileştirmeyi öğrenmektedirler.
Bu kuruluşların liderleri, verilere dayalı karar verme
ve stratejilerinin itici güçlerini anlama yeteneklerini
geliştirmektedirler. Bu kuruluşlar, EFQM Mükemmellik
Modeli’nin paylaşım anlayışı sayesinde başka kuruluşlar
tarafından da uygulanan yönetim uygulamaları ile diğer
kuruluşlara örnek olmaktadırlar. Bunun sonucu olarak
müşteri memnuniyetinde artış, atıkların azaltılması,
ekonomik verimlilikteki artış ve toplumsal sonuçlarda
iyileşme sağlamışlardır.
SYK, mükemmellik yolculuğuna 1999 yılında sektöründe
ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi belgesi alarak başlamıştır.
2011 yılına gelindiğinde ISO 14001 Çevre Yönetim
Sistemini, OHSAS 18001 İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Yönetim
Sistemini ve ISO 10002 Müşteri Şikayetlerinin Ele Alınması
Yönetim Sistemini de kurmuş ve böylelikle sektöründe
16
Bu belge bizim için olduğu kadar sektörümüz için de
son derece önemli ve kıymetlidir. İçinde bulunduğumuz
sektörde bir kuruluş ilk defa böyle bir belge sahibi olmuştur.
Belgenin tüm çalışanlarımız ve müşterilerimize olduğu
kadar sektörümüze de hayırlı olmasını dileriz.
Download