DiYANET iŞLERi BAŞKANLIGI Dini Yayınlar Genel Müdürlüğü Üç Ayda Bir Yayımlamr Cilt: 47 • Sayı: 1 • Ocak - Şubat - Mart 2011 HZ. MUHAMMED (S.A.S.): BÜTÜN İNSANLIGA HiTAP EDEN SON PEYGAMBER Abdullah AYGÜN' ~~~~ Özet: Hz. Muhammed (s.a.s.), hem mekan hem de zaman bakırnından bütün insanlığa hitap eden tek peygamberdir. Bütün insanlar onun bu davetinin muhataplandır. Belli bir kavme ya da bölgeye değil yeryüzünün tamamına tebliğde bulunmaktadır. Yine o son peygamber olarak nitelenen tek peygamberdir ve ondan sonra artık bir peygamber gelmeyecektir. Anahtar Keliıneler: Önceki Peygamberler, Hz. Peygamber, Evrensel Davet, Son Peygamber. The Prophet Muhaınn:.ıad (Peace and Blessings be upon Him): The Last of Prophets who Appealed to all of Mankind Abstract: The Prophet Muharnmad (peace and blessings be upon him), in terms of place and time, is the only Prophet who appealed to all of mankind. All human-beings are the addressees of his invitation. His message is not only for a nation or region, butserves as a messagefor the entire world. Nevertheless the Prophet Muhammed is deseribed as the last of prophets and no other Prophet will come after him. Key Words: Previous Prophets, Prophet Muhammad, Universal Invitation, The Last Prophet. * Dr., Sakarya ll Miiftiiliiğii Murakıbı Diyanet Umi Dergi • Cilt: 47 • Sayı: 1 Giriş Hz. Peygamber (s.a.s.)'in diğer peygamberlerden farklı olarak, kendine mahsus bazı özellikleri vardır. Davet ve tebliğinin evrensel olması bu özellik:lerdendir. Bir diğeri de peygamberler silsilesini sona erdiren "son nebi" olmasıdır. Bu yazımızda yeri geldikçe Yahudilik ve Hıristiyanlık ile karşılaştırma da yaparak, onun bu özelliklerinin mahiyeti üzerinde durmaya çalışacağız. 1. Bütün İnsanlığa Hitap Etmesi Kendilerine hiçbir uyarıcı gelmedi diye mazeret öne sürmemeleri için 1 her ümmete peygamber gönderilmiştir. İster iman edeni olmasın ister binlerce, milyonlarca inananı olsun peygamberler arasında risalet sahibi olmaları açısından fark yoktur. Ancak Kur'an'ın da bildirdiği gibi Allah Tema, onların kimini kimine üstün kılmış, bazısına hitap etmiş, bazısını da derecelerle yükseltnıiştir. Hz. Muhanırned (s.a.s.)'e ise önceki peygamberlerde olmayan birçok özellik bahşetnıiştir. Bunlardan biri de kı­ yamete kadar bütün insanlığa gönderilmiş evrensel bir peygamber olmasıdır. 2 3 Önceki ümmetierde insanların tabiiyetinin sınırlarını ve kültürlerini, kabile asabiyeti, coğrafi ve kavmi bağlar temeline dayalı bir sosyal yapı belirlemekteydi.4 Yerelliğin hakim olduğu bu dönemlerde, peygamberlerin tebliğleri kendi kavimlerini aşa­ rak evrensel boyuta ulaşmarnıştır. Evrensel düzen ancak Hz. Peygamber'den sonra oluşmuştur. Kur'an'dan da anlaşılacağı, üzere Hz. Nuh, Hz. Hud, Hz. Şuayb ve Hz. Musa (a.s.) kendi kavimlerine gönderilmiş peygamberlerdir.5 ''İçinde hidayet ve nur olan Tevrat'ı biz indirdik. Kendilerini Hakka teslim eden nebiler, Yahudilerle ilgili meselelerde onunla hükmederlerdi" 6 ayeti de Hz. Musa şeriatının yalnız İsrailoğullarına mahsus olduğuna ve evrensel bir geçerlilik iddiası taşımadığına işaret etmektedir. 7 8 Adından da anlaşılacağı gibi Yahudilik, Yahudi milletine ait bir dindir. Yahud.ilik, 2 3 4 5 6 7 8 Nisa, 41165; Miiide, 5/19. Fatır, 35/24; Ra' d, Bn; Nahl, 16/36; Zuhruf, 43/6. Bakara, 2/253. Kilfuıi, Macit Arsan, Ulustan Ümmete, (tre. Murat Serdaroğlu), Pınar Yay., İst., 1994, s. 46. Hud, 11125, 28, 50, 84; lbrilhlm, 14/5. Miiide. 5/44. lbn Aşur, Tahir, Tefsinı't-talırfr ve't-tenvfr, Daru't-Tunusiyye, Tunus, 1984, VI, 208; Hiciizi, Muhammed Mahmud, et-Tefsirıı'l-viizılı, Matbaatü'l-İstiklal, Kahire, 1972, VI, 60; Esed, Muhammed, Kur'an Mesajı, (tre. Cahit Koytak, Ahmet Ertürk), İşaret Yay., İst., 1999, I, 199. Şelebi, Ahmed, Mukiirenetü'l-edyiin: el-Yelııld, Me1.-tebetün'Nahdati'l-Mısriyye, Kahire, 1966. s. 163. Bkz. " ... Rabbin topluluğuna girmeyecek" (Kutsal Kitap, (Yeni Çeviri, Eski ve Yeni Antlaşma: Tevrat, Zebur, İncil), Kitabı Mukaddes Şirketi, İst., 2001, Yasanın Tekran, 23:36). · HZ. MUHAMMED (S.A.S.): BÜTÜN İNSANLIÖA HlTAP EDEN SON PEYGAMBER Yahudi varlığının esası kabul edilen milli bir din karakterindedir. Mensupları olan İs­ 9 railoğulları da bu din etrafında toplanan milli bir cemaattir. Klasik anlayıştaki tüm Yahudiler için dinlerini başkalarına aktarma gibi bir gaye yoktur. 10 Öyle ki, diğer milletler sahip olmasın diye sözlü Tevrat uzun süre yazıya geçirilmemiştir. Nübüvvet ve kitabın kendileriyle sınırlı olduğu inancı, Hind dinlerinde ve Zerdüştlerde de var11 dır.ıı Hz. İsa da İsrailoğullarına gönderilıııiş bir peygamberdir. 13 Mevcut İncil'ler de bu duruma şöyle işaret etmektedir. "Ben yalnız İsrail halkının kaybolmuş koyunlarına gönderildim." 14 "İsa on ikileri (havarileri) şu buyrukla halkın arasına gönderdi: "Öteki ulusların arasına girmeyin. Samiriyeliler'in kentlerine de uğramayın. Bunun yerine 15 İsrail halkının yitik koyunlarına gidin." Hz. İsa, Kur'an'ın da bildirdiği üzere kendinden sonra gelecek olan Peygamber Efendimizi müjdeleyerek16 kendi döneminin sınır­ lı olduğunu bildirmiştir. Hz. İsa, İsrailoğullarına tebliğde bulunmuş, fakat sonraları Hıristiyanlığa evrensellik özelliği verilıııiştir. Hıristiyanlığı diğer milletiere ve bölgelere yayma işini Pavlus başlatrnıştır. Mevcut İncil'lerin son kısımnda yer alan, "Gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin; onları baba, oğul ve kutsal ruhun 18 adıyla vaftiz edin" cümlesi, yukarıdaki bilgilerle ve özellikle İsrail halkının yitik koyunları ifadesiyle çelişkilidir. Üstelik İncil'lere göre Hz. lsa'ya nispet edilen b:u söz, çarmıha geritip yeniden dirildikten sonraki dönemde söylenmektedir. Hz. İsa'nın ölümünden önceki dönemde böyle bir sözü olmadığı gibi İsrailoğullarına gönderildiğini de açıkça söylemektedir. Cümlenin hemen arkasından testis inancının gelmesi -testisin Pavlus tarafından Hıristiyanlığa sokulduğu göz önünde bulundurulursa- bunun sonradan yapılmış ilave olduğunu gÖstermektedir. Zaten son din İslam'ın gelmesi, önceki dinlerin zaman bakıınından sınırlı olduklarını göstermektedir. 19 17 9 Kutluay, Yaşar, ls/anı ve Yahudi Mezhep/eri, Anka Yay., İst., 200ı, s. 116. !O Dernirci, Kürşat, Dinlerin Dejenerasyonu, İnsan Yay., İst., ı996, s. 73; Adam, Baki, Yahudi Kaynaklarma Göre Tevrat, Pınar Yay., İst., 2002, s. ı95. ll Adam, a.g.e., s. ı 77. J2 Akseki, Ahmed Hamdi, ls/am: Fıtri, Tabii ve Umumi Bir Dindir, İrfan Yay., İst., 1966, s. 276,334. ı3 AI-i lrnriin, 3/49; Saf, 6ı/6. ı4 Matta, ı5 Matta, ı 0:5-6. 16 Saf, 61/6. ı7 Elıade, Mırcea- 15:2ı-27; Markos, 7:24-30. Couliano, Ioan P., Dinler Tarihi Sözlüğü, (tre. Ali Erbaş), İnsan Yay., y.y., ts., s. ı20. 20:ı9-23; Markos, 26:ı5-ı6. 18 Matta, 28:19; Luka, 24:36-53; Yuhanna, ı9 Abdülehad Diivud, Inci/ ve Salih, Mahmud Bey Matbaası, Kur'an'da Ululıiyyet, Kayıhan Yay., İst., ı987, s. 20. İst., ı9ı3, s. 70; Yıldınrn, Suat, Diyanet Urni Dergi • Cilt: 47 • Sayı: 1 Önceki peygamberlerin şeriatlan, zaman bakımından da sınırlı olduklan için evrensel değildirler. İslam'ın gelişiyle bütün dinler geçerliliğini yitirmiş, bütün insanlar Hz. Peygamber' e tabi olmaya çağnlmıştır. Zaten evrensel olmadıklarından dolayı, onlar hakkında Musevilik ve İsevilik tanımlaması kullanılabilir. Fakat kıyame­ tekadar bütün insanlar Hz. Peygamber'in (davet veya icabet) ümmeti olduğundan/ İslam için Muhammedilik adı kullanılamaz. Aslında havanler de dini diğer milletlere tebliğ etme anlayışına sahip değildi. Hıristiyanlığı başka milletler arasında yayma işini;c:Paylus başlatmıştır. Fakat bunu gerçekleştirebilmek için de dini tamamen başka bir şekle sokmuştur. Sonradan yayılmış olmakla birlikte mevcut Hıristiyanlığın, insanlığın (sosyal, hukuk vs.) ihtiyaçlanm karşılayacak evrensel bir mesaja sahip olmadığı da belirtilmelidir. 20 1 22 Hz. Muhammed (s.a.s.) risaletinin evrensel olduğu açıkça belirtilen tek peygamberdir. İslam dini de cihanşümul olduğu bildirilen tek dindir. 23 "De ki: 'Ey insanlar! Ben sizin hepinize (cemian) Allah tarafından gönderilen peygamberim."24 Bu ayet ile iilemlere rahmet olan peygambere, bütün insanlığa gönderildiğini ilan etmesi emredilmektedir. Böylece Yahudilerin, onun Araplara gönderilıniş bir peygamber olduğu ve diğer milletiere gönderilmediği iddialan reddedilmektedir. Onların bu tutumlan Allah'ın kelarmnı talırifve tekzip etmekten ibaret bir zulüm ve eskiden beri huy edindikleri haksızlıklardan başka bir şey değildir. Aslında onun daveti, hicretten önce 25 20 İbn Hacer de Hz. Nuh'un risaletinin evrensel olma ihtimalinin, Hz. Peygamber'in risaletinin evrenselliği söyler. Çünkü Hz. Peygamber'in risaleti, zamanla sınırlı olmayıp, geçmişi kapsadığı gibi kıyamete kadar devam edecek olmasıyla da evrenseldir. Bu özellik Hz. Nuh için geçerli değildir. Bkz. İbn Hacer el-Askalam, Fetlıu'l-biirf, (nşr. Muhibbuddin el-Habib-Muhammed Fuad Abdülbiiki), Dfiru'r-Reyyfin li't-Türfis, Kalıire, 1986, I, 520-521. ile çelişmediğini 21 Komisyon, Kur'an Yolu: Tiirkçe Meal ve Tefsir, DİB Yay., Ankara, 2003, I, 381. 22 Yıldınm, 23 Tabeıi, 24 A'rfif, 71158. 25 Razi, et-Tefsiru'l-keblr, Daru İhyai't-Türasi'l-Arabi, Beyrut, 1997, V, 383; Elmalılı, Muhammed Harndi Yazır, Hak Dini Kur'an Dili, Azim Dağıtım, İst., ts., IV, 150-151. Yahudiler, Hz. Peygamber'in sadece Araplara gönderildiğini söylerler (Tabeıi, a.g.e., I, 365; Razi, a.g.e., V, 65; Akseki, a.g.e., s. 335). Mevcut Kaynaklara Göre Hıristiyaniık, Işık Yay., İzmir, 1996, s. 57; Mevdfidi, Tarih Boyunca Tevlıid Milcade/esi ve Hz. Peygamber'in Hayatı, (tre. Ahmet Asrar), Pınar Yay., İst., 1992, II, 89-90. Ciimiu'l-bey{ln an te'vili iiyi'l-Kur'an, Dfiru'l-Fikr, Beyrut, 1995, VI, 116, XII, 117; İbn Atiyye, el-Mulıarrenl'l-vecfz fi tefsiri'l-kitiibi'l-azlz, (thk. Abdullah b. İbrahim el-Ensari), Katar, 1977, VI, 108, XII, 189-190; Şevkfini, Fetlıu'l-kadlr, Matbaatü Mustafa el-Babi, y.y .. 1964, II, 254255, IV, 327-328. """-' L--> lO HZ. MUHAMMED (S.A.S.): BÜTÜN İNSANLIGA HlTAP EDEN SON PEYGAMBER Mekke döneminde bile evrenseldi. 26 Hz. Peygamber, evrensel, alemşümul bir peygamber olduğundan bütün insanlar davetine muhataptır. Bundan dolayı ister onun zamanında, ister ondan sonraki dönemlerde yaşasın, isterse günümüzden kıyamete kadar yaşayacaklardan olsun, bütün insanlar davetine muhatap olarak Hz. Peygamber'in ümmetidi.r. 28 Aym zamanda o, sadece insanların değil, cinlerin peygamberi olarak da29 hitabı evrensel olan bir peygamberdir. 27 Peygamberler özde aym tezahürleri farklı mesajlarıyla, zamanın ihtiyaçlarım esas almışlardır. Son peygamber ise aym görevi evrensel boyutta yerine getirmek ve ıslah 30 işini kemale erdirmek için gönderilmiştir. Önceki peygamberler kendi kavimlerine ve çağdaşlarına tebliğ ile görevli olduklarından, onların tebligatı ister istemez toplumların ve çağdaşlarımn düşünsel şartlarıyla sınırlıdır. Fakat Yüce Allah, Hz. Peygamber'in risaletini kalıcılık, genellik ve her zaman ve mekana elverişlilik özellikleri ile öncekilerden farklı kılmıştır. 31 32 Kur' an-ı Kerim birçok ayette Hz. Peygamber'in kıyamete kadar bütün insanlığa gönderilmiş bir resul olduğunu vurgulamaktadır. "Ey Rasulüm! Biz seni bütün insanlığa (kaffeten li'n-nas) rahmetimizin müjdecisi, azabımızın uyarıcısı olarak gönderdik." 33 , "Bu Peygamber, henüz kendilerine katılmarınş bulunan diğer insanlara da gönderilmiştir. " 34 "Şu Kur' an bana sizi ve kendisine ulaşan herkesi uyarınam için vahyolundu."/ 5 "İşte bu (Kur'an), hem anakenti (Mekke) hem de bütün çevresindekileri uyarman için indirdiğimiz ve daha önceki kitapları doğrulayıcı mübarek bir kitaptır." Hz. Peygamber de "Her peygamber sadece kendi kavmine gönderilmiştir. Ben ise kırmızılara (Açemlere) ve siyahlara (Araplara) da gönderildim" hadisinde/ 7 önceki her peygamberin sadece kendi kavmine, kendisinin ise insanlara 36 26 Watt, Wıllıam Montgomary, Hz. Muhammed'in Afekke 'si, (tre. Mehmet Akif Ersin), Bilgi Yay., !st., 1995, s. 131. Vakfı 27 Araf, 7/158; Sebe, 34/28. 28 Razi, a.g.e., III, 325. Onun davetini kabul edenlere ümmet-i ieabe. etmeyeniere ümmet-i davet denir. 29 Furkfuı, Jo !bn Aşilr, a.g.e., n, 30 ı. 31 Esed, a.g.e., 32 Kardavi, Yusuf, Temel Nitelikleriyle ls/am, (tre. İbrahim Sarmış), Selam Yay., Konya, !986, s. 241. 33 Sebe, 34/28. "Ey Rasulüm, Biz seni derdik!" (Enbiya, 21/107). 34 Cum'a, 62/3. 35 En'iim, 6/19. 36 En'iim, 6/92. Aynea bkz. 37 Bkz. Buhan, Teyemmüm, 1; Mesaeid, 23; Müslim, Mesiieid, 3; Nesru, Gusl, 26 . 25/1; Ahkaf, 46/31; Cin, 72/1-14. n, 572. Şilra, illeıniere rahmet vesilesi (rahmeten lilalerrıin) 42/7. ...JL-. ı ı olman için gön- Diyanet İlınİ Dergi • Cilt: 47 • Sayı: 1 gönderildiğini belirtmiştir. Fakat İbn Atiyye, tevhidin evrensel bir ilke olduğunu, dolayısıyla peygamberlerin tevhid inancını tebliğ ederken sadece kendi kavimlerini gözetmediklerini; Nuh (a.s.)'ın uzun yaşadığı için tebliğinin uzaklara ulaşmamasının mümkün olamayacağını ve tufan azabının dünyanın tamarnını kaplayan bir cezalandırma olmasının, onun tüm insanlığa gönderilmesi sebebiyle olduğunu söyler. Aynca İbn Dakik' in, bazı peygamberlerin ve onların ümrnetlerinin, tevhid inancını yayma uğrunda şirk toplumlarıyla savaştıkları görüşünü delil olarak nakleder. 38 Elbette her peygamberin tebliğ ettiği tevhid akidesi ve diğer iman esasları her zaman evrenseldfr~,Ancak şeriatlar genel değildir. Sadece Hz. Muhanınıed (s.a.s.)'in şeriatı evrenseldir. Önceki peygamberler ve ümrnetleri, tevhid inancını yaymak için şirk toplumlarıyla s~vaşlar yapmışlardır. Fakat onların şeriatları İslam şeriatı gibi evrensel değil­ dir. Aynca Hz. Nuh veya diğer peygamberlerin risaletinin zaman açısından da sınır­ lı olduğu ve burada sınırlananın evrensel iman esasları alınadığı unutulıııamalıdır. 39 Hz. Peygamber, daha önce geçtiği gibi Yahudi, Hıristiyan veya diğer bütün milletlerden, kendisinin getirdiklerine inanmayanların sonunun büsran olduğunu bildirmiştir.40 Hz. Musa'nın yaşaması halinde, kendisine uymaktan başka bir şey yapmayacağını söylemiştir. Hz. Peygamber, hem ik:i kıbleye doğru namaz kılarak "nebiyyu'l-kıbleteyn" (iki kıble peygamberi) olıııuş, hem de Hz. İshak ve Hz. İsmail kana42 lıylagelen hakikat-i İbrahimiyyeyi cem etıııiş tek peygamberdir. Mirac öncesi Mescid-i Aksa'da bütün peygamberlere imamlık yaparak "imam-ı kül" olıııuştur. Aynca kıyamet gününün dehşetiyle insanların birbirlerine gireceklerini, Hz. Adem, Hz. İbrahim ve Hz. İsa' mn, şefaat dlieyenleri Hz. Muhanınıed (s.a.s.)'e göndereceklerini bildiren hadisi,44 onun geçmişi de kuşatan evrensel bir peygamber olduğunu göstermektedir. 41 43 38 İbn Atiyye, a.g.e., VII, 285-286. Fakat Nuh tufanının genel değil, yerel olduğu belirtilmektedir (Mevdfidi, a.g.e., I, 429; Sankçıoğlu, Ekrem, "Kur'an ve Arkeoloji Işığında Hz. Nuh ve T~fan Olayına Yeni Bir Yaklaşım", Islami Araştımıa/ar, cilt 9, sayı 4, yıl 1996, s. 197-203; Eyüp Ay, "llahi Mesaj'ın Kadim Medeniyetlerdeki İzdüşümleri: Kur'an'ın Arkaplanına Arkeolajik Bir Yaklaşım",lslami Araştınnalar, cilt 9, sayı 4, yıl 1996, s. 194-195). 39 İbn 40 Müslim, lman, 240. 41 Ahmed b. Hanbel, III, 338. 42 Kara, Necati, Hz. Musa, Firavun ve Yahudiler, Seha Yay.,lst., 1991, s. 104. 43 Bikili, Navnu'd'-dürer fi tenasübi'l-ayiiti ve's-süver, Mektebetü İbn Teyıniye, Kahire, 1970, XI, 295; A1ı1sl, Rülıu'l-meanf, Daru İhyai't-Türasi'1-Arabi, Beyrut, ts., XV, 12. 44 Buhfiri, Tevhid, 36, Rikak, 51; Müslim, lman, 322, 325. Hacer, a.g.e., I, 520-521. Hz. İsa'nın, ahir zamanda dünyaya geri geleceğiyle ilgili rivayetler de bu evrenselliğin göstergesidir. Çünkü o da Hz. Peygamber'in şeriatma tabi olacaktır. Bkz. Müslim, lman, 71. HZ. MUHAMMED (S.A.S.): BÜTÜN İNSANLIGA HlTAP EDEN SON PEYGAMBER Hz. Peygamber, bu evrensel misyonu gereği, İslam'a davet için zamanın önemli merkezlerine elçiler ve mektuplar göndenniştir. Dıhye b. Halife, Rum Kayseri Herakl'e; Abdullah b. Huzafe es-Sehnll, Sasani Kisrasına; Aınr b. Üıneyye ed-Daınıi, Habeşistan Necaşisine; Hatib b. Ebi Belta, Mısır kralı Mukavkıs'a; Aınr b. As esSehnll, Uınınan'a; Sulayt b. Aınr, Yername'deki Hevze b. Ali el-Hanefı'ye bu davet mektuplanın götürmüştür. Hz. Peygamber, aynca Balıreyn, Şam ve Yemen hüküın­ darlanna da davet elçileri göndenniştir.45 Bu davetlerden açıkça anlaşılacağı üzere bütün toplumlar İslam'ın evrensel davetinin ınuhataplandır. Üınınet kelimesi, aralannda yaşarınyar olsa bile kendilerine gönderilmiş bir pey- gamberin ınesajım alan tüm insanlan kapsar. Bir peygamberin mesajı talırife uğra­ madan kaldığı ve insanlar içinde o mesajın hakiki anlarrum bilenler bulunduğu sürece o insanlar, o peygamberin ümmeti sayılır. Buna göre tüm dünya halklan Hz. Muhammed (s.a.s.)'in üınınetidir. Kur'an, orijinal ve tam şekliyle kaldığı sürece (ki, bunda şüphe yoktur) böyle olmaya devam edecektir. 46 Hz. Peygamber'in getirdiği Kur'an-ı Kerim de kendisi gibi tüm insanlığa (kaffeten li'n-nas) gönderilmiştir: Hatta sadece insanlar değil, cinler de onun ınuhatabıdır. "Bütün ins ve cinni uyarsın diye o has kuluna doğruyu eğriden ayıran Furkan'ı indirdi."48 O, iileınlere öğüt ve uyandır.' İnsanlara son ilahi mesaj olan Kur' an, kendinden sonra yeni bir kitap gelmeyeceği için evrensel bir çağndır. Hitabı insanların bir kısmına, bir ulusa veya bölgeye mahsus değildir. Onun tüm insanlığa olan daveti, "Ehl-i kitap ile kitab ehli olmayan ümrnilere (ınüşriklere) de ki: 'Siz de teslim olup Müslüman olmaya var 51 mısımz?' Eğer hakka teslim olup _lslam'a girederse doğru yolu bulmuş olurlar." ayetinde vücut bulmaktadır. Bu ayet, Hz. Peygamber'in tebliğinin tüm insanlığa hitap eden evrensel bir davet olduğunu göstermektedir. Çünkü ayetteki tasnifin dışında kalan bir insan topluluğu yoktur. Sonuç olarak da "Kim İslam'dan başka bir 7 9 50 45 İbn Sa' d, et-Tabakiitii'l-kiibrii, (nşr. İhsan Abbas), Daru Sadır, Beyrut, ts, I, 258-290; İbn Hişiiırı, esSfretii'n-nebeviyye, Türiisü'l-lslam, y.y., 1955, II, 606-607; Müslim, Cihiid, 75. Müslim'deki rivayette, bu Necaşi'nin, Hz. Peygamber'in gıyabi cenaze namazını kıldığı Necaşi olmadığı belirtilir. Davet meb.1:tıplan hakkında geniş bilgi için bkz. Harnidullah, Islam Peygamberi, (tre. Salih Tuğ), lrfan Yay., İst., 1990, I, 308-372. 46 Mevdudi, Tejlıimu'l-Kıır'an, (tre. Komisyon), lnsan Yay., İst., 1987, II, 315. 47 Bkz. Nisii, 4/170, 174; Yunus, 10/2; İbriihlrn, 14/1. 48 Furkiin, 25/1. 49 Yusuf, 12/104; Kalem, 68/52; Furkiin, 25/1; Sad, 38/87. 50 Kutup, Seyyid, Ff Zıliili'l-Kur'an, 51 AI-i lrnran, 3/20. Darı1ş-Şurı1k, Beyrut, 1985, III, 1379. Diyanet llmi Dergi • Cilt: 47 • Sayı: 1 din ararsa, bilsin ki bu din asla ondan kabul edilmeyecek ve o ahirette ziyan edenIerden olacaktır" buyrulmaktadır. 52 Kur'an'dan önce her ümmete ayn ayn şeriatlar verilrniştir. Kur'an ile bütün hidayet yolları birleşmiş ve bütün zamanların ve milletierin ihtiyaçları giderilnıiştir. ' Kur' an, insanlığın başlangıcından beri devarn eden ilahi mesajların devarnı ve son halkasıdır. Bu özelliğiyle geçmişe kanatlarını gererken, gelecekte de tüm insanlığın elinden tutan bir kitaptır. Hiçbir kitap -Kitab-ı Mukaddes de dahil- onun kadar, çok sayıda)nsan tarafından derin bir dikkat ve huşu ile okunınarnıştır. Yine hiçbir kitap, asırlarca.bu kadar çok insanın sordukları sorulara onun gibi kapsamlı cevap vereme53 5 55 miştir.56 Bunun yanında Kur'an'daki hitaplar çoğunlukla ey iman edenler veya ey in- sanlar şeklindedir ve bütün insanlığı kapsayacak tarzdadır. Buna karşın mevcut Ki57 tab-ı Mukaddes'te, Hz. Musa veya İsa ümmetine hitap edilmektedir. Hz. Peygamber'in tebliğ ettiği İslam dini, diğer dinlerden farklı olarak, orijinalliğini, aslını olduğu gibi muhafaza eden bir din olması bakırnından da evrenseldir. 2. Son Peygamber Olması İnsanlık tarihi İslam illirnleri tarafından üçe ayrılmıştır. İlk devre, başlangıçtan Hz. Musa zamanına kadar, 58 ikincisi Hz. Musa'dan sonra İslam'ın gelişine kadar geçen zamandır. Üçüncüsü ise İslam'ın gelişinden kıyarnete kadar devarn edecektir.59 Süresi bilinmeyen bu son devreye ahir zaman denınektedir. 60 Hadisiere göre de ahir zaman, Hz. Peygamber'in bi'setiyle başlarnıştır. 61 1 Hak din, Allah tarafından peşpeşe gönderilen şeriatlar ve resuller vasıtasıyla devam etmiş ve kuvvetlendirilmiştir. 62 Bu süreç Hz. Muhammed (s.a.s.)'in gönderilme52 Aı-i lınrfuı, 3/85. 53 Miiide, 5/48. 54 Yıldırım, 55 Kutup, Seyyid, a.g.e., I, 67. 56 Esed, ag.e., I, 21 (Önsöz). 57 Onun için "İncil insana, Kur'an insanlara hitap eder" denilmiştir. Bkz. İzzetbegoviç, Ali, Doğu ve Batı Arasmda Islam, (tre. Salih Şaban), Nehir Yay., İst., 1993, s. 225. 58 "Kurun-i illa" tabiri için bkz. Ta Ha, 20/51; Kasas, 28/43. 59 Elmalılı, 60 Günay Tümer, "Ahir Zaman", DlA, I, 543. 61 Buhiiri, Rikiik, 39; Müslim, Fiten, 132. 62 İbnü'l-Arabi, Suat, Kur'an-ı Hakim ve Açıklamalı Meali, Feza Gazetecilik Yay., İst., 1998, s. 115. a.g.e., VI, 190. Ebil Bekr Muhanımed, Ahkiimu'l-Kur'an, (thk. Ali Muhammed en-Necciir), Daru İhyai'l-Kütübi'l-Arabiyye, Beyrut, 1958, TV, 1654. HZ. MUHAMMED (S.A.S.): BÜTÜN İNSANLIGA H1TAP EDEN SON PEYGAMBER siyle sona ermiştir. O, "Peygamberlerin (hatemi) sonuncusudur" 63 ayetinde bildirildiği gibi peygamberler silsilesinin biitimesi ve imamesidir. "Hatem" kelimesi Asım kı­ raatinde üstün, diğer kıraatlerde ise esre ile (hiitim) okunur.&ı Hatem yani mühür, bir şeyin tasdiki için son tarafa hem son, hem de tasdik; hiitin;ı de sona erdiren veya mühürleyen anlamlarına gelmektedir. Yani Hz. Muhammed (s.a.s.), hem son peygamberdir, hem de peygamberliği sona erdiren nebidir. O, peygamberler silsilesini hitama erdiren son peygamber ve bütün peygamberleri tasdik ve tevsik eden ilahi bir mühürdür.65 Hz. Peygamber, son peygamber olduğunu ve kendisinden sonra yeni bir peygamber gelmeyeceğini şöyle ifade etmiştir: "Benimle önceki peygamberlerin durumu, bir adamın güzel bir ev yapıp onu süslemesine benzer. İnsanlar bu evi gezip beğendiler. "Keşke şu kerpiç de yerine konmuş olsaydı" dediler. İşte o kerpiç, benim. Ben, peygamberlerin sonuncusuyum."66 "Benden sonra herhangi bir peygamber gelmeyecektir."67 "Benden sonra peygamber yoktur." 68 "Ben, diğer peygamberlerden altı özellikle üstün kılındım. Bana veciz konuşma verildi, düşmanın kalbine korku salınınakla yardım olundum, ganimetler bana helal kılındı, yeryüzü bana temiz ve mescit kılın­ 69 dı, bütün malılUka peygamber gönderildim ve peygamberler benimle sona erdi." Kendisinden sonra uyarıcı gelmeyeceğini bilen peygamber, ümmetine fazlasıyla şefkat ve ilgi gösterir. Onun hidayeti için elinden geleni yapar. Böyle bir peygamber, kendinden sonra eviadına bakacak bir veli bulunmadığımn bilincinde olan bir baba gibidir. Ümmeti üzerine daha fazla titrer, hidayetleri için uğraşır ve onlara daha fay70 dalı olur. 63 Ahziib, 33/40. Aifisi'ye göre burada nebi kelimesi resul kelimesine göre daha genel anlamdadır (XXII, 34). Bundan dolayı mürselin denmemiş, nebiyyin denıniştir. Kurtubi ve Aifisi'ye göre şer'i örfte nebi, resulden daha geneldir (Kurtubi, el-Cami' li alıkami'l-Kur'an, Daru'l-Kitabi'I-Arabi, Kahire, 1967, VII, 298; Alfisi, a.g.e., XVII, 173). 64 İbnü'I-Cezeri, en-Neşr fi'l-kıraati'l-aşr, 65 Rağıb 66 Buhiiri, Menilkıb, 16; Müslim, Fediiil, 22; Tirmizi, Edeb, 77, Menilkıb, 1, Emsiil, 2; Ahmed b. Hanbe.l, II, 257, 398, 412. Mevcut Kitab-ı Mukaddes'te benzer bir şekilde şöyle bir ifade vardır: "Yapıcılann reddettiği taş, İşte köşenin baş taşı oldu. Rabbinin işidir bu, Gözümüzde harika bir iş!" (Zebur, 118:22-23; Matta, 21:42; Markos, 12:1-12; Luka, 20:9-19). 67 Buhiiri, 68 Tirmizi, Rü'ya, 2; 69 Müslim, Mesacid, 5; Tirmizi, Siyer, 5; Ahmed b. Hanbel, II, 411. 70 Razi, a.g.e., IX, ı 71; Bursevl, a.g.e., VII, 187. ei-Mektebetü'I-Buhariyyeti'I-Kübra, Mısır, ts., II, 374. el-lsfehiini, Miifredat fi garfbi'/-Kur'an, Kahraman Yay., İst., 1986, s. 206; Firfizabadi, Besairıı zevi't-temyfz fi /etaifi'l-kitabi'l-azfz, (thk. Muhammed Ali en-Necciir), ei-Mektebetü'lnmiyye, Beyrut, ts., II, 527; Elmalılı, a.g.e., VI, 321; Akseki, a.g.e., s. 333. Meğiizi, 74; Müslim, Fediiil, 124, Fediiilu's-Sahiibe, 30; Tirmizi, İbn Mace, Rü'ya, ı. Aynı Menilkıb, anlamda bkz. Dlirimi, Rü'yii, 3. 21. Diyanet llrni Dergi • Cilt: 47 • Sayı: 1 ~ynı şekilde Hz. Peygamber'in getirmiş olduğu Kur'an-ı Kerim de ilahi kitaplanu sonuricusudur. Önceleri suhuf olarak gelmeye başlayan mukaddes kitaplar, insanlığın itikadi, ameli, ictimai ve medeni bütün ihtiyaçlannı karşılayan Kur' an ile son bulmuştur. Kur'an dışındaki bütün ilahi kitaplar, ebed1 olarak mer'iyette kalmak üzere değil, muvakkat birer merci olarak gönderilmiştir. 72 Kur' an, dünya ve ahiret hayatıyla ilgili esaslan, prensipleri, kurallan, tavsiyeleri, çözümleri, her zaman ve her yerde geçerli olacak şekilde insanların mutluluğuna sunmuştur. Hz. Peygamber'in sünn~tinden de bunlan tamamlayıcı ve açıklayıcı olarak faydalanılmaktadır. Dolayı­ sıyla bundan sonra başka bir peygambere ihtiyaç kalmarnıştır. 73 "İşte bugün sizin dillinizi kemale erdirdim ve üzerinizdeki nimetimi tamarnladırn. Sizin için din olarak İslam' ı beğendirn" ayetide Hz. Muhanırned (s.a.s.)'in peygamberliği ile insanlığın din açısından ilerlemenin son noktasına eriştiğini vurgulamaktadır. 71 74 75 Medine Yahudileri kendi kitaplanndaki bilgilere dayanarak, putperesttiği ortadan kaldıracak ve onlan müşrikler karşısında üstün duruma getirecek son peygamberin gelmesini beklemekteydiler. Evs ve Hazrec kabilelerine karşı onunla yardım ister, dua ederlerdi. 76 Düşmanıanna karşı zafer kazanmak amacıyla "Ahir zaman peygamberi hakkı için" diye dua ettikleri halde, tanıyıp bekledikleri o peygamber kendilerine gelince, meşhur karakterlerini değiştiremeyerek onu inkar ettiler.77 Sırf ırkçılık yaparak, kendi milletlerinden olmadığı için ona düşman oldular. Öte yandan Mevcut lncil'lerde, "Bu kitabın peygamberlik sözlerini mühürleme"78 cümlesi Hıristiyanlar tarafından İncil'in son kitap olduğuna delil gösterilmektedir. Bu ve benzeri cümlelerin, aslında başka manalar ifade etınek için konulmuş veya sonradan eklenmiş olması mümkündür. 79 Aynca Hz. Musa, İsrailoğullannı ahir za71 Akseki, a.g.e., s. 209. 72 Draz, M. Abdullah, En Miihim Mesaj Kıır'an, (tre. Suat Yıldınm), Işık Yay., İzmir, 1994, s. 5. 73 Derveze, Muhammed İzzet, eı-Tefsim'l-hadfs, Daru İhyai'l-Kütübi'l- Arabi, y.y., 1963, VII, 74 Maide, 5/3. 75 Elmalılı, 76 İbn Atiyye, a.g.e., I, 386-390. 77 Bakara, 2/89. 78 Vahiy, 22:10. 79 Vahiy:_l8'de lsa'nın ilk ve son olduğu, sonsuzluklar boyunca diri olduğu söylenir. Vahiy kitabının hemen başında belirtildiği üzere bu sözler, sonradan lsa'yı gören Yuhanna'ya söylenmiş (aynı yerdeki kayda göre lsa' dan sonra 54-68 veya 81-96 yıllan arası) ve o da bu sözleri kaydetmiştir. Fakat asıl önemli olan, bu ifadelerin tevhid inancıyla bağdaştınlmasının mümkün olmamasıdır. Çünkü ilk ve son olan Allah'tır. Sonsuzluklar boyunca diri olan da O'dur. Bunlar, bir İslam peygamberi olan Hz. İsa'ya ait sözler olmasa gerekir. · in. a.g.e., VI, 321. HZ. MUHAMMED (S.A.S.): BÜTÜN İNSANLIGA HİTAP EDEN SON PEYGAMBER 80 manda gelecek peygamberi tanımaya sevk ve teşvik etmiştir. Hz. İsa da İsrailoğul­ larına son peygamberi müjdelerniştir. Buna rağmen onlar, kendi dinlerinden sonra yeni bir di nin gelmesini kabul etmezler. 82 81 Yeni bir peygamber gelmesi için önceki peygamberin mesajının tahrif olması ya da kaybolması gerekir. Yeni peygamber ile önceki peygamberlerin mesajlarında bazı ilave ve değişiklikler yapılabilir. Ya da bir peygamberin tebliği, belli bir ümmete malısus ise diğerleri için de başka bir peygamberin gelmesi gerekir. Hz. Peygamber'den sonra bu sebeplerden hiç biri geçerli olmadığından, artık peygamber gelmeyecektir. Kur' an, sünnet ve ümmetin icmaı ile açıkça ortaya konan bu hususu kabul etmemek ve yeni bir peygamber geleceğini söylemek küfürdür. 84 83 Bir peygamberin davetinin ulaştığı herkes onun ümmeti dir. Ümmeti olmaları için peygamberin onların arasında yaşaması şart değildir. Önemli olan o peygamberin mesajının ve talimatının onlara ulaşması, aralarında biliniyor olmasıdır.· Böylece peygamber hayattaynıış gibi onları irşad etmeye devam eder. Kur' an ve sünnet, sağ­ lam ve salıilı olarak bütün insanları irşad etmeye devam ettiğinden, bütün insaıılar Hz. Peygamber'in ümmetidir; yeni bir peygambere ilıtiyaç yoktıır. Oysa önceki peygamberler için durum aynı değildir. 85 Nebiler silsilesi, bir peygamberin öğretisinin dünyanın her yerine yayılabileceği ve orijinal haliyle korunabiieceği bir duruma gelinceye kadar devam etmiştir. Kur' an ve sünneti olduğu gibi muhafaza edip, dünyaya yayabilecek bir ümmetin doğması üzerine de yeni bir peygamberin gönderilmesine gerek kalmamıştır. Böylece peygamberler halkası sona ermiştir :86 Bu arada Hz. Peygamber' den günümüze kadar peygamberlik iddiasında bulunan sapık zilıniyette insanlar olagelmiştir. Fakat bunlann sonları devandı surette hüsran olmuştıır ve olmaya da devam edecektir. 87 80 Elmalılı, 81 Saf, 61/6. 82 Şehristiiııi, a.g.e., IV, 147, 150. ts., I, 25 ı. el-Mi/el ve'n-nilıiil, (thk. Ahmed Fehmi Muhammed), Daıü'l-Kütübi'l-Uıniyye, Beyrut, Hıristiyanlar da böyle inanır. 83 Mevdiidi, Tevhid Mücadelesi, I, 136. 84 Aliisl, a.g.e., XXIT, 34; Bursevl, İsmail Hakkı, Rulııı'l-beyiin, Dersaadet, y.y., 1331 h., Vll. 187-188. Müfessirler, Hz. İsa'nın nüzulüyle ilgili haberlerin, Hz. Peygamber'in şeriatma tabi olacağından dolayı, bu durumla çelişmediğini belirtirler. 85 Mevdiidl, Tejlıfnı, IV, 497; Kutup, Muhammed, Örnek Islam Toplumu, (tre. Fatih Saraç), Risale Yay., İst., 1995, s. 39. 86 Mevdiidl, Tarih Boyunca 87 Muhittin Akgül, Kur'an'da Hz. Muhammed (s.a.s.)'in Özellikleri, Işık Yay., İzmir, 2004, s. 75. Tevlıid Mücadelesi, I, 133. Diyanet İlmi Dergi • Cilt: 47 • Sayı: 1 Sonuç Hz. Muhammed (s.a.s.), alemlere Onun daveti layarnete kadar rahınet yaşayacak bütün olarak gönderilmiş son peygamberdir. insanlığı kapsamaktadır. Onun mesajı her mekanda ve her çağda insanlığın bütün ihtiyaçlarım karşılayacak ınükeınınellikte­ dir. Kur'an ve sümıet, Hz. Peygamber'in "peygamberlerin sonuncusu" olduğunu özellikle vurgulamıştır. Onun son peygamber ve Kur'an'ın son vahiy olması, İslam ümmeti tarafından her zaman özel bir imtiyaz sayılnuştır. Fakat bu durumun, ağır sorum- 88 luluklÜh·da beraberinde getirdiği batırdan çıkarılmamalıdır. Artık yeni bir peygamber gelmeyeceğille göre, nebiler nebisi son peygamberin ümmeti olma şerefıne sahip olan Müslümanlar da onun ınesajıru layıkıyla taşımak ve diğer milletiere aktarmak zorundadırlar. Bugün bütün dünya, ınanevi bir temel üzere, insanlığın tekfunülüne yön veren evrensel nitelikteki temel prensipiere her zamankinden daha fazla ınuhtaçtır. 89 Bundan dolayı böyle kuşatıcı ve mükemmel bir öğretiye sahip olan Müslüınanlar, Hz. Peygamber'in evrensel ınesajım tüm insanlığa ulaştırmak durumundadır. Ralıınan, Ana Konulany/a Kur'an, (tre. Alparslan Açıkgenç}, Feer Yay., Aııkara, 88 Fazlur 170. 1993, s. 89 lkbal, Muhammed, lslanıda Dini Düşüncenin Yeniden Doğuşu, (tre. N. Ahmet Asrar}, Birleşik Yay., !st., ts., s. 239.