t.B.M.M. B : 16 rak kabul edilmesi gerekir. Bu rakamla rın da endişe

advertisement
t.B.M.M.
B : 16
rak kabul edilmesi gerekir. Bu rakamla­
rın da endişe verici olduğu şüphesizdir.
Sayın milletvekilleri, çalışan her 100
kişiye düşen çalışmayan sayısı, İş ve İşçi
Bulma K u r u m u n c a " e k o n o m i k ba­
ğımlılık" olarak kabul edilir. Ülkemizde­
ki ekonomik bağımlılık oranına bakarsak,
d u r u m u n tüyler ürpertici olduğu ortaya
çıkmaktadır. İşin daha da üzücü yanı, her
yıl bağımlılık oranının yükselmesidir. 1980
ve sonrasında ekonomik bağımlılık oranı
hızla yükselmiştir; 1987 yılında ise rekor
seviyeye ulaşmıştır. 1987 yılma göre, her
100 çalışan, ayrıca 214 kişinin de bakımı­
nı üstlenmiş olmaktadır. Böylece, kişi ba­
şına hane halkı gelir düzeyi düşmekte, ba­
ğımlılık oranındaki bu artışla, sefaletin ve
yoksulluğun giderek arttığını göstermeye
yetmektedir.
Peki değerli arkadaşlarım, işsiz insan­
larımızın bugün ülkemizdeki iş bulma
u m u d u nedir? İşsizliğin bir göstergesi de
iş bulma u m u d u d u r ; ay içinde iş için İş
ve İşçi Bulma K u r u m u n a başvuran işsiz­
lerden ne kadarının, ay sonu itibariyle,
toplam işsize göre iş bulabilme durumu­
dur. İş bulma u m u d u , işsizliğin uluslara­
rası bir göstergesidir. Bu ölçüye baktığı­
mızda, korkutucu bir düzeye düştüğü ger­
çeği ile karşı karşıya kalmaktayız.
1961 yılında yüzde 64,10 olan iş bul­
ma u m u d u , 1986 yılında yüzde 1,96'ya
düşmüştür. 1987 yılında ise yüzde 0,79'a
inmiştir. Tabloyu genel olarak incelediği­
mizde, biraz önce Sayın Bakanın o beğen­
mediği 1970'li yıllarda yüzde 35 civarın­
da olan iş bulma u m u d u n u n , 1980 sonra­
sında, hızla yüzde 4 seviyesine indiğini
görmekteyiz. İşsizlerin günlük hayatların­
da ne kadar çaresizlik içerisinde oldukla­
rını, korkularımızın abartılı olmadığını,
gerçekten kaygı duyduğumuzu bu rakam­
lar göstermektedir.
25 . 10 . 1988
O : 1
Ülkemizdeki işsizliğin ulaştığı boyu­
tun acı bir göstergesi olan bu rakamlara
göre, İş ve İşçi Bulma K u r u m u aracılığı
ile bir iş sahibi olmak, yine aynı k u r u m u n
verilerine göre, hayalden ibarettir. Bu du­
rumda, İş ve İşçi Bulma K u r u m u n u n ne
işe yaradığı, gerçekten merak konusudur.
Elimizdeki t ü m bulgular, k u r u m u n işle­
vini yitirdiğini, sadece kayıt ve formalite
kurumu haline geldiğini göstermektedir.
Gerçekten de, ne iş arayanlar ne de işçi
arayanlar, devletin bu iş için kurduğu ku­
rumu tercih etmemektedir. Halbuki, in­
sanların iş ihtiyaçlarıyla, işverenlerin işçi
ihtiyaçlarını, olabilecek en iyi biçimde koordone etmek, bu kurumun görevidir. İn­
sanların kendi çabalarıyla iş ve,işçi bul­
maktaki zorlukları kabul edilerek ve sos­
yal devlet olmanın sonucu olarak, iş dün­
yasında etkili olacak olan böyle bir kuru­
ma ihtiyaç duyulmuştu. K u r u m u n etkisi­
ni kaybettiğini yakından bilen iş ve işçi
arayanlar, bu K u r u m a müracaatı tercih
etmemektedirler. K u r u m kanalıyla işçi
arayan kuruluşların oranı sadece yüzde
6,5 olup, iş arayanların sadece yüzde 12,1'i
K u r u m a başvurmaktadır. İş arayanların
yüzde 87,2'si, eş dost ve tanıdık aracılığıy­
la iş aramaktadırlar. İş ve İşçi Bulma Ku­
rumu işlevini böylesine yitirince, iş ara­
yanların başka yolları zorlamasını, sayın
milletvekilleri de her gün bizzat içinde ya­
şayarak gözlemektedirler. Zaten, Kuruma
müracaat edenlerin ancak yüzde 33,8'i iş
bulmayı ümit etmekte, bunlann büyük bir
kısmı da tamamen umutsuz olarak baş­
vurmaktadır.
İş arayanların yüzde 94,6'sı erkektir.
Yüze 78,4'ü de, 20 - 30 yaş arasındaki
genç nüfustur. Bu tablo da, sorunu daha
önemli kılmaktadır :
Genç kitlelerin okuldan sonra bir
meslek sahibi olma arzularını herkes içten­
likle kabul etmelidir. Erkek işsiz sayısın­
daki korkutucu oran, insanlarımızın aile
388 —
Download