Gökay NALBANT

advertisement
Uşak Üniversitesi Tarih Topluluğu
H
azar
İmparatorluğu’nda
subaşı(ordu komutanı) olan
Selçuk Bey, Yabgu ile yaşadığı problemler neticesinde ailesi
ve çevresindekiler ile birlikte Cend
şehrine gelmiş ve burada diğer
devletlerle yaptığı anlaşmalar ile
varlığını sürdürmüştür. Ardından
o bölgenin Müslüman âlimlerinde
geçiş yolu olmasının da etkisiyle
Müslümanlığı benimsemiştir. Şehrine vergi almak için gelen Hazar
İmparatorluğu’na vergi vermeyerek
bağımsızlığının ilk adımını atmıştır.
Aklındaki büyük hedeflere ulaşmasında Müslümanlığa geçmenin ve
cihad anlayışının da etkisi büyük
olmuştur.
1032 yılında oğlu Arslan
Yabgu’nun vefatıyla kendisinin yetiştirdiği torunları Tuğrul ve Çağrı
Beyler, gerek diğer devletlerle ilişkileri gerek askeri dehaları ile yavaş yavaş Ortadoğu coğrafyasına
hâkim olmuşlardır. Ancak Selçuk
Bey’in aklındaki bu güçlü ve büyük devletin bu aşamaya gelmesi
bir asır gibi bir süre almış ve kolay
olmamıştır. Büyük ideallere ancak
büyük insanlar ulaşabilir. Dandanakan Zaferinden sonra Merv’de
yapılan kurultayda Tuğrul Bey’in
devletin batı tarafından sorumlu olması kararlaştırılmıştır ve bu
tarihten sonra Irak, İran, Suriye
coğrafyaları Orta Asya’dan Türklere kapılarını açmaya başlamıştır.
1071 Malazagirt Zaferi ile de zaten
daha önce Anadolu’ya defalarca akınlar yapıp yerleşen Türklere
artık ebedi vatan olmuştur. İşte
Irak ve Suriye’nin Türkleşmesi de
bu zamandan sonra ivme kazanmıştır. Aslında yapılan araştırmalarda Mezopotamya’da yaşayan
Sümerlerin Türk olduklarına dair
ciddi tezler olsa da ve daha önce
Denizli taraflarında Türklerin Oz
tamgalarına rastlansa da şuan için
Orta Doğu’nun Türkleşmesi Büyük
Selçuklu Devleti ile başladığı kabul
edilmektedir. Bu dönemde Irak’a
gelen Türk boylarından bazıları
Çepni, Karakoyunlu, Eymür, Yıva,
Bayat, Ulaşlu, Döger, Karanaz’dır.
Bunlar içinde en önemlilerinden biride Bayat boyudur. İlk olarak Vasit Şehrinde yaşamış daha sonra
Kerkük Şehri’nde varlığını sürdürmüştür. Divan-ı Lügati’t Türk’te
de Kaşgarlı Mahmud tarafından
en güçlü 2. Türk Boyu kabul edilen Bayat Boyu Dede Korkut, Farabi, Beyruni, İbn-i Sina, Tabari,
Selahattin Eyyübi, Mahmut Zengi,
İbn-i Kotayba, El Zehabı, El Safi-
di, Şeh Mehmet Abda Mısırlı, Mukaddesi, Fuzuli, Nesimi, Ahmet
Şavkı, Hicri Dede, Ömer Ali, Mustafa Cevat, Buharı gibi çok sayıda
din ve devlet adamı, sanatçı, bilim adamı yetiştirmiştir. Bu arada
Türk musikisi makamlarından biri
olan Bayatî (Beyatî) makamının,
IV. Murad’ın Bağdat seferinden
dönüşünde beraberinde getirttiği
Iraklı Bayat Türklerinden 12 musikişinasın vasıtasıyla, İstanbul’da
yayıldığı biliniyor. Irak’ta en yaygın
makamlardan biri olan Bayati makamı, Türkiye’de Beyatî biçiminde
ifade edilen ve bütün Doğu musikisini etkileyen makamlardan sayılır. Kerkük bölgesinde çok sevilen
Bayat makamı, bölgede okunan
uzun hava ve türkülerin en yaygın
ezgi kalıbını oluşturur. Bu makamın
ünlü okuyucusu ve Irak’ta tanınan
usta icracısı Rahmetullah Şaltağ
(1801-1876) da Bayat boyundan
idi. İşte bu Bayat boyu Halende Kerkük, Tuzhurmatu, Dakuk
bölgelerinde çok zor şartlar altında yaşamaktadır. Diğer bir Türk
Boyu Yıva’ların ise 1258 Moğol
İstilasından sonra yani Süleyman
Şah’tan sonra akıbetleri bilinmemektedir. Tuzhurmatu’da izlerine
rastlanan ve atalarının Azerbaycan
tarafından geldiklerini ifade eden
Karakoyunlular’ın ise 16. Yy. dan
dan önce bölgede izlerine rastlanamamaktadır. Çepni Boyu ise 16.
Yy. dan dan sonra Safevi Devleti’ne
yaptıkları casusluk nedeniyle bölgeden çıkarılmıştır. Önemli Boylardan biride Eymür’dür. 16. Yy.
Anadolusu’nda 71 bölge adı olan
Eymür, şuan Irak’ın en büyük köyüne ismini vermiştir. Yine Tuzhutmatu, Kerkük taraflarında yaşayan
Muradoğlu, Muradiye, Salur gibi
oymakların Bayat boyunun bir kolu
oldukları düşünülmektedir. Mavıllar
ise Şii-Bektaşi tarikatından olmalarına rağmen Türk Boyu’dur ve âşık
edebiyatı, halk müzik açısından en
önde gelen boylardan biridir. Bu
bahsettiğimiz boylar genelde 15.
Yıl:1 | Sayı:3 | Gökkubbe |
17
DOSYA: TÜRKMENELİ
Gökay NALBANT
Download