07.10.2011 bülteni türkiye-israil ilişkileri türkiye

advertisement
07.10.2011 BÜLTENİ
TÜRKİYE-İSRAİL İLİŞKİLERİ
‘‘Türkiye- İsrail krizinde ABD’nin tavrı”, Ümit Özdağ
Ümit Özdağ, Yeni Çağ gazetesinde bugün yayımlanan yazsında İsrail- Türkiye gerilimini
Türkiye – ABD ilişkileri çerçevesinde ele alıyor. İsrail’in ABD’nin stratejik müttefiki olduğuna
değinen yazar, buna rağmen son yaşanan gelişmeler karşısında ABD’nin Türkiye’ye karşı sert
bir tutum takınmadığını belirtiyor. Bu tezini ABD Bakan yardımcısı P. Gordon ve Amerikan
Ticaret Bakanlığı Müsteşarı F. Sanchez gibi önemli isimlerin Türkiye hakkındaki demeçlerine
yer vererek savunan Özdağ, ABD’nin bu tavrının nedenlerini sorguluyor. Yazar yazısının
sonunda bu tavrı Ankara’nın Washington’un bazı noktalarda bir adım önde olmasına
bağlıyor.
Yeni Çağ, 07.10.2011
TÜRKİYE- SURİYE İLİŞKİLERİ
‘‘Suriye zor mesele’’, Nasuhi Güngör
Nasuhi Güngör “Suriye zor mesele” başlığıyla kaleme aldığı yazısında Türkiye ve Suriye’nin
durumunu ve son gelinen aşamayı değerlendiriyor. Türkiye- Suriye meselesinin giderek daha
hassas bir noktaya geldiğini vurgulayan yazar, Türkiye’nin bu konuda artık çok daha dikkatli
hareket etmesi gerektiğini belirtiyor. Yazısının devamında Türkiye’nin politikasını belirlerken
nelere dikkat etmesi gerektiğine yer veren Güngör, Türkiye ve Suriye arasındaki farklılıklara
da değinerek bugün gelinen aşamanın kaçınılmaz olduğunu vurguluyor. Yazının sonunda ise
durumun çok hassas ve zor olduğu nitelendirmesini yaparak, sakin olmak gerektiğinin altını
çiziyor.
Star, 07.10.2011
07.10.2011 BÜLTENİ
TÜRKİYE- ORTADOĞU İLİŞKİLERİ
‘‘Konferanslardaki Arap Baharı’’, Beril Dedeoğlu
Beril Dedeoğlu, bugünkü yazısında Arap Baharı ve Türkiye’nin model ülke olması konusunu
ele alıyor. Yazısına Arap Baharı ile ilgili Türkiye dahil birçok yerde çok sayıda toplantı,
konferans, panelin yapıldığına değinerek başlayan yazar, bu toplantılarının bir kısmının Arap
ülkeleri gerçeğinden uzak olduğunu vurguluyor. Yapılan toplantıların çoğunda Arap
coğrafyasında demokrasinin geliştirilmesi vurgusunun yapıldığını ama aynı zamanda
bölgedeki din faktörünün de göz ardı edilmediğini belirttikten sonra yönetimde etkin İslam
gerçeği ile demokrasi arayışını biraz tuhaf bulduğuna değiniyor. Dedeoğlu daha sonra Arap
ülkelerinde demokrasi, İslam ve istikrar konusunda Türkiye’nin bir model olarak ele
alındığına değiniyor ve model oluşun Türkiye için ne anlama geldiğini irdeliyor. Yazısının
sonunda “Türkiye modeli benimsensin, ama Türkiye benimsenmesin” algısının varlığına
değinen Dedeoğlu, bu algının kolay ama yüksek maliyetli olacağını belirtiyor.
Star, 07.10.2011
Download