İŞ GÜVENLİĞİ

advertisement
29.02.2016
İŞ GÜVENLİĞİ
Yrd.Doç.Dr. A. Erkan KARAMAN
1
İŞ GÜVENLİĞİ
Hafta
1. Hafta
2. Hafta
3. Hafta
4. Hafta
5. Hafta
6. Hafta
7. Hafta
8. Hafta
9. Hafta
10. Hafta
11. Hafta
12. Hafta
13. Hafta
14. Hafta
2
NEDEN İŞ GÜVENLİĞİ
Konular
İş güvenliği kavramının tarihsel gelişimi ve Uluslar arası gelişmeler ( İLO),
İşçi sağlığı ve güvenliği kaynakları
İş güvenliği konusunda hukuksal sorumluluk ve yaptırımlar
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu
İş kazalarının tanımı, nedenleri ve önleme yöntemleri,
meslek hastalıklarının tanımı, nedenleri ve korunma yöntemleri
Kazı ve kanalizasyon işleri, vinç ve makinelerin kullanımı, yangın önlem ve
müdahale,
İnşaat sektöründeki iş kazaları, nedenleri, sonuçları, sayısal değerlendirmeler
ve karşılaştırmalar,
İş kazalarının analizi ve bulguların değerlendirilmesi
Kaza sıklığı, kaza frekansı ve kaza ağırlık oranlarının tespiti ve diğer
sektörlerle kıyaslama, iş güvenliği çalışmalarının ekonomik açıdan önemi
İş güvenliği yönetimi
İş güvenliği uzmanı kavramı
İş güvenliği mühendislerinin çalışma koşulları, yetki ve sorumlulukları
3
İnsan gücünün yoğun olarak kullanıldığı ilk iki sektörden biri maden
diğeri inşaat sektörüdür. Bu sektörlerin her ikisinde de ana kaynak
insan ve iş gücüdür.
İnsan faktörünün yoğun olarak kullanıldığı bu sektörde, insanın can
güvenliğinin korunması ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi işverenin
işçiye karşı sorumlulukları arasındadır.
4
1
29.02.2016
NEDEN İŞ GÜVENLİĞİ
NEDEN İŞ GÜVENLİĞİ
Bir şirkette düşük maliyet, kaliteli üretim ve yüksek verimlilik bir zincir olarak
Rekabet Edebilmek için;
Örneğin; Afrika’da her sabah uyanan bir ceylan kendi kendine “Ben bugün
hayatta kalabilmem için en yavaş koşan ceylan ben olmamalıyım” aynı yerde
yaşayan bir kaplan ise her sabah uyandığında, “Ben bugün hayatta kalabilmem
için en yavaş koşan ceylan’dan daha hızlı koşmalıyım” diye sorar ve o günkü
hedefini belirlermiş.
ele alınır. Bir zincirin gücü ise o zincirin en zayıf halkasının gücüne eşittir.
Çogunlukla bu en zayıf halka zincirin her aşamasında kendisini hissettiren İş
Sağlığı ve Güvenliği Çalışmaları dır.
Türkiye’de GSMH’nın %5 nin işverenlerin ve çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği
kurallarına uymamalarından dolayı meydana gelen kayıplara harcanmaktadır.
Aynı durum şirketler için de geçerlidir. Şirketlerin öncelikli hedefi rekabet
Bu oranı şirket bazına indirdiğimizde bir şirketin ekonomik kaybı yıllık satış
savaşından galip çıkmaktır. Bu savaşı kazanmanın yolu ise, düşük maliyet, kaliteli
hasılatının %5’ ne denk gelmektedir. Bu bir şirket için büyük kar kaybı
üretim ve yüksek verimlilik kriterlerini şirket vizyonunun bir parçası olarak
demektir.
benimsemeleri ile mümkün olabilmektedir. Bu kriterlere uymayan şirketlerin
rakipleri ile rekabet etmeleri ve varlıklarını devam ettirmeleri düşünülemez.
5
NEDEN İŞ GÜVENLİĞİ
Uluslararası Çalışma Örgütünün ve Çalışma Bakanlığının verilerine göre;
6
NEDEN İŞ GÜVENLİĞİ
Türkiye’de sigortalı işçilerde iş kazası sonucu ağır yaralanma ve ölüm oranı her
bin kişide yaklaşık 13 dür. Bu oran Avrupa ülkelerinde 1 dir.
•
İnsanın en temel hakkı olan ‘Yaşama Hakkına’ saygı duymamız
gerektiği için.
Eski bir deyiş vardır;
Bir mıh, bir nal kaybettirir,
Bir nal, bir at kaybettirir,
Bir at, bir komutan kaybettirir,
Bir komutan, bir savaş kaybettirir,
Bir savaş, bir ülke kaybettirir,
Bütün bunlara sebep , sadece bir mıh.
Kaybedilecek bir tek cana dahi tahammülümüz olmadığı için gerekli tüm
7
İş Sağlığı ve İş Güvenliği önlemlerini alalım, aldırtalım.
•
Firma çalışanlarına ve Ailelerine karşı her şeyden önce vicdani
sorumluluk çerçevesinde manevi yükümlülüğü olduğu için.
•
Yasal olarak işveren / işveren vekili sorumluluğunda olduğu için.
•
Üretimin , sunulan hizmetlerin aralıksız devamı için.
•
Personel motivasyonu (İş yerinde çalışma huzurunu arttırır, çalışanın
can güvenliği endişelerini ortadan kaldırır).
•
Hayat Kurtarır.
•
Ağır veya hafif türden yaralanmalara karşı seni ve çalışanlarını korur.
•
Firmanın marka değerini arttırır.
Birkaç Fotoğraf ile Çalışanlarımızın İş Güvenliğine Bakışı
8
2
29.02.2016
9
10
11
3
29.02.2016
13
14
15
16
4
29.02.2016
17
18
19
20
5
29.02.2016
21
22
23
24
6
29.02.2016
25
26
27
7
29.02.2016
8
29.02.2016
9
29.02.2016
Eğer İş Güvenliği Önlemleri Alınmış İse
39
40
10
29.02.2016
Eğer İş Güvenliği Önlemleri Alınmamış İse
Karşımıza Çıkacak Olası Sonuçlar
41
42
43
44
11
29.02.2016
45
46
İş Sağlığı Güvenliğinin Dünya’da Tarihsel
Gelişimi
İş sağlığı ve güvenliği konusunda ilk olarak,
milattan önce 2000’li yıllarda Hammurabi Kanunları’nda
söz edilmekte ve doğrudan inşaat işlerine atıf
yapılmaktadır.
47
48
12
29.02.2016
İşçi sağlığı ve iş güvenliği olarak
tanımlanabilecek çalışmalar ilk olarak
eski
Roma’da
gözlenmiştir.
Bu
dönemde birçok bilim insanı bugün
bile geçerli sayılabilecek çalışanların
sağlık ve güvenliğine yönelik öneri ve
savlar ileri sürmüşlerdir.
Bunlardan ünlü tarihçi Heredot
çalışanların
verimli
olabilmesi
Paracelsus;
ilk
iş
hekimliği
kitabında
Madenlerin eritilmesinde açığa çıkan civa ve sağlık
sorunlarını ve baca temizleyicilerinde meslek
hastalıklarını saptamış, bunlara
“De Morbis
Metallicis” adlı kitabında yer vermiştir. (1493-1541)
için
yüksek enerjili besinlerle beslenmeleri
gerektiğine değinmiştir.
50
49
“Dr.
Bernardino
Ramazzini;
“De
Morbis Artificium Datriba” adlı kitabında;
“bir
hastanın
evine
gittiğinizde
ona
neresinin ağrıdığını, ne zamandan beri
İş Sağlığı ve Güvenliğinin
Kurucusu
Dr. Bernardino Ramazzini
(1633-1714)
hasta olduğunu, bağırsaklarının düzenli
çalışıp çalışmadığını, son günlerde ne tür
yiyecekler yediğini sorarsınız. Bu sorulara
ben
bir
soru
daha
eklemek
isterim;
“hastaya ne iş yaptığını da sorunuz.”
diyerek yapılan iş ile hastalık arasındaki
ilişkinin
önemini
kalıcı
olarak
tıbba
kazandırmıştır.
51
52
13
29.02.2016
Sanayi devrimi ile birlikte;
Sanayi devrimi döneminde;
Bilimsel teknolojik gelişmeler,
İnsan, rüzgar, su, hayvan enerjisi gibi doğa ve
organik gücün yerine; buhar gücünün harekete geçirdiği
makinelerin alması ile küçük zanaat, tezgah ve atölye
üretiminin yerine yeni teknik buluş ve makinelerle
donatılmış fabrika üretimi geçmiştir. Bu durum çalışma
ortam ve koşullarında, üretim araç ve yöntemlerinde
büyük değişikliklere neden olmuştur.
Makine ve tezgah yapımı,
Kömür madenciliği,
Metalürji ve kimya sanayi alanında da büyük
gelişmeler,
Birçok kimyasal maddenin üretimde kullanılması
sonucunda,
Meslek hastalıkları yaygınlaşmıştır.
53
54
İngiliz
Sanayi devrimi ile birlikte;
parlamento
üyesi
Antony Ashly Cooper çalışma
16-18 saat gibi uzun çalışma sürelerine karşılık
koşullarını düzeltmek amacıyla,
düşük ücretler,
çalışma saatlerinin azaltılması,
maden
Sağlıksız ve güvensiz çalışma koşulları,
Çok
sayıda
çocuk
ve
kadının
ağır
işlerde
Hızlı makineleşmenin yarattığı olumsuz yaşam ve
çalışma koşulları,
makinelere
ve
çocukların korunmasını öngören
çalıştırılmaları,
İşçilerin
ocaklarında
fabrikalarda çalıştırılan kadın ve
gösterdiği
tepkiler
ortaya
çıkmıştır.
55
yasalar
çıkarılması
konusunda
çaba harcamış ve 1802 yılında
“Çırakların Sağlığı ve Morali” adlı
yasa çıkarılmıştır.
56
14
29.02.2016
İngiltere’de işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili
olarak çıkartılan bu ilk yasa çalışma saatini günde 12 saat
olarak
sınırlamış,
işyerlerinin
havalandırılmasını
öngörmüştür. 1847 yılında çıkarılan “On Saat Yasası” ile
çalışma saatleri yeniden sınırlandırılmıştır.
İngiltere’de 1842 yılında kadınların ve 10 yaşından
küçük
çocukların
maden
ocaklarında
çalıştırılmaları
yasaklanmıştır.
Edwin Chadwick (1800-1884) 4 yıllık bir uğraşı
sonunda, 1842 yılında İngiltere’de “Çalışanların Çevre
Sağlığı Koşulları” adlı bir rapor hazırlamıştır.
57
58
Osmanlı
küçük
Avrupa’da sanayileşme 16. ve 17. yüzyılda
başlamıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nda da kömür
üretimi dışında tersane, baruthane, top arabası,
fişekhane, dökümhane gibi askeri amaçlı işyerleri ile
dokuma fabrikalarının ağırlık taşıdığı görülmüştür.
zanaat
İmparatorluğu’nda
ve
atölye
üretimine
dayanan işyerleri sanayi devrimi öncesi
oldukça yaygındır. Bu işyerlerinde usta,
kalfa ve çırak olarak ücretle çalışanlarla
işverenler
arasındaki
ilişkileri
ve
çalışma koşullarını “lonca”ların kuralları
ve
gelenekler
dışında
ülkede
belirlemiştir.
iş
yaşamı
Bunun
Mecelle
tarafından düzenlenmiştir.
59
60
15
29.02.2016
Sultan Abdülaziz
Üretimi artırmak amacıyla
1865 yılında Madeni Hümayun
Nazırı Dilaver Paşa tarafından bir
tüzük
hazırlanmıştır.
Ancak
padişah tarafından onaylanmadığı
için bir tüzük niteliği kazanamamış
olan Dilaver Paşa Nizamnamesi,
çalışma koşullarına ilişkin olarak
getirdiği düzenlemeler yanında,
madende
bir
hekim
bulundurulmasını
da
hükme
bağlamıştır.
61
Kömür madenlerinde çok sık görülen iş kazalarına
ilişkin olarak ise bir hüküm getirilmemiştir. 100
maddeden oluşan Dilaver Paşa Nizamnamesi daha çok
üretimin artırılmasına yönelik olmasına karşın, iş sağlığı
ve güvenliği ile ilgili ilk yasal belge olması açısından
önemlidir.
62
1865 - Dilaver Paşa Nizamnamesi (Ereğli Maden-i
Hümayunu Teamülnamesi) – ÖZET
Ülkemizde iş sağlığına ilişkin ilk yasal düzenlemedir.
Ereğli kömür madenindeki üretimi artırmaya yöneliktir.
Çalışma süresinin günde 10 saat olması,
İşverenin işçiye barınak sağlama zorunluluğu,
İşçileri muayene ve tedavi için hekim bulundurma
zorunluluğu,
 İşçinin işine son vermeden önce işverenin haber verme
zorunluluğu gibi haklar sağlamıştır.
Padişah
(Abdülaziz)
onaylamadığı
için
yürürlüğe
girmemiştir.





63
Tanzimat’tan sonraki ikinci önemli belge olan
Maadin
Nizamnamesi,
genellikle
iş
güvenliğini
ilgilendiren önemli hükümler getirmiştir. Bu tüzüğün
getirdiği yenilikler ve önemli hükümler şunlardır:
İşveren iş kazasının oluşmasını önlemek için gerekli
önlemleri alarak iş güvenliğini sağlamak zorundadır.
Havzada her işveren, diplomalı bir hekim çalıştırmak
ve eczane bulundurmak zorundadır
64
16
29.02.2016
Cumhuriyet Dönemi
Sanayileşmede sağlanan gelişmelerin yarattığı
sorunların giderilmesi amacıyla Cumhuriyet döneminde iş
sağlığı ve güvenliği ile ilgili pek çok yasa, tüzük,
yönetmelik çıkarılmıştır.
Cumhuriyetin ilanından sonra ilk yasal düzenleme 2
Ocak 1924 tarih ve 394 sayılı Hafta Tatili Yasası
olmuştur. Bu yasa Cumhuriyet dönemindeki ilk olumlu
düzenlemelerden biridir.
65
1936 yılında yürürlüğe giren ve çalışma yaşamının birçok
sorunlarını kapsayan 3008 sayılı İş Yasası ile ülkemizde
ilk kez iş sağlığı ve güvenliği konusunda ayrıntılı ve
sistemli bir düzenlemeye gidilmiştir. 3008 sayılı İş Yasası
8 Haziran 1936 tarihinde kabul edilmiş, 16 Haziran 1937
tarihinde yürürlüğe girmiş ve 1967 yılına kadar
uygulamada kalmıştır.
67
1926 yılında yürürlüğe giren Borçlar Yasası’nın
332’nci maddesi işverenin iş kazaları ve meslek
hastalıklarından doğan hukuki sorumluluğunu getirmiştir.
66
8 Ocak 1946 tarih 4841 sayılı Çalışma Bakanlığı
kuruluş yasasının birinci maddesi ile Bakanlığın görevleri
arasında sosyal güvenlikte yer almıştır.
68
17
29.02.2016
ÇALIŞMA ve SOSYAL GÜVENLİK
BAKANLIĞI (ÇSGB)
Türkiye’deki mevcut iş sağlığı ve güvenliği sisteminin ana çatısı, Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesinde oluşturulmuştur. Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı bünyesinde iş sağlığı ve güvenliği faaliyetlerinde bulunan dört birim vardır.
Bunlar;
İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü (İSGGM)
İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü Müdürlüğü (İSGÜM)
İş Teftiş Kurulu Başkanlığı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezi (ÇASGEM)
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı (SGK)
İş Sağlığı ve Güvenliği Genel
Müdürlüğü (İSGGM)
Ülkemizde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması görevi, 1945 yılında kurulan
Çalışma Bakanlığı bünyesinde İşçi Sağlığı Genel Müdürlüğüne verilmiştir.
Denetim hizmetlerinin bir başka birimde örgütlenmesi nedeniyle
Genel
Müdürlük, 1983 tarihinde Daire Başkanlığına dönüştürülmüştür. Böylesine önemli bir
alanda verilen hizmetin niteliğinin yükseltilmesi ve etkinliğinin artırılması amacıyla İşçi
Sağlığı Daire Başkanlığı, 2000 yılında İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL
MÜDÜRLÜĞÜ olarak yeniden teşkilatlandırılmıştır.
Olarak sıralanabilir.
69
İş Sağlığı ve Güvenliği
Enstitüsü Müdürlüğü
(İSGÜM)
İSGÜM, Türk Hükümeti ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) arasında yapılan
anlaşmayla Uluslararası Çalışma Koşullarını ve Çevresini İyileştirme Programı (PIACT)
çerçevesinde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel
Müdürlüğünün alt birimi olarak 1968 yılında kurulmuştur.
İSGÜM, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın bilimsel, tıbbi-teknik nitelik
taşıyacak bir organı olarak kurulmuştur.
İşyerlerindeki gaz, toz, gürültü, titreşim ve termal konfor ölçümlerini
gerçekleştirmekte ve bu ölçümlerle ilgili olarak kendisine bağlı olarak faaliyet gösteren
laboratuarlarda analiz çalışmalarını yürütmektedir.
71
70
İSGÜM'ün yürüttüğü başlıca çalışmalar;
Değişik işkollarına mensup işyerlerinde gürültü ölçümleri,
Kurşun zehirlenmesi olgularının saptanmasına yönelik tarama muayeneleri,
Kansorejen bir mineral olan asbest tozuna maruziyet taramaları,
Zonguldak kömür ocaklarında pnömokonyoz (akciğer toz hastalığı) taramaları,
Kaçak olarak piyasaya sürülen yapıştırıcıların içerdiği benzen,
Bir tür yağ çözücü olan “heksan” kullanımı sonucu ortaya çıkan meslek hastalıkları
(kan kanseri, kol bacak felçleri) olgularının saptanması,
Maden ve Taş Ocakları İşletmelerinde ve Tünel Yapımında Tozla Mücadeleyle ilgili
Yönetmelik hükümlerine göre pnömokonyoz değerlendirmeleri,
Şeklinde sıralanabilir.
72
18
29.02.2016
Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Eğitim ve Araştırma Merkezi
(ÇASGEM)
ÇASGEM'in amacı; çalışma hayatı ve sosyal güvenlik
konularında ulusal ve uluslararası düzeyde eğitim, araştırma,
inceleme, yayın, dokümantasyon ve danışmanlık faaliyetlerinde
bulunmaktır.
DÜNYA’DA
İŞÇİ SAĞLIĞI ve İŞ GÜVENLİĞİ
ÇASGEM Bakanlık, bağlı kuruluşlar ile ilgili kuruluşların
personeli ve özel veya kamu sektöründe faaliyet gösteren
işyerlerindeki işçi, işveren veya yönetici personelin eğitimlerini
sağlamak amacıyla; çalışma hayatı, sosyal güvenlik, işçi işveren
ilişkileri, iş sağlığı ve güvenliği, toplam kalite yönetimi, iş teftişi,
istihdam, verimlilik, iş piyasası etütleri, ergonomi, çevre, ilk yardım, iş
istatistikleri ile İşyeri Hekimliği, İşyeri Hemşiresi ve Sağlık
Memurluğu, İş Güvenliği ile Görevli Mühendis veya Teknik Elemanlara
sertifika programları düzenleyen yetkili tek kamu kurumudur.
74
73
İSG konusunda Birleşmiş Milletlere (BM) bağlı
Bu uluslararası kuruluşlardan en önemlileri;
kuruluşlar;
İş Sağlığı ve Güvenliği Ajansı (USA-OSHA ve EU-OSHA)
(Occupational Safety and Health Administration)
Uluslar arası Çalışma Örgütü ILO
Dünya Sağlık Örgütü WHO
Dünya Sağlık Örgütü (WHO)
(World Health Organization)
BM Çevre Programı-UNEP
BM Sanayi Geliştirme Örgütü-UNIDO
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)
(International Labour Organization)
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı
BM Kalkınma Programı-UNDP
Olarak sıralanabilir.
Avrupa İSG Ajansı OSHA-EU
75
76
19
29.02.2016
İş Sağlığı ve Güvenliği Ajansları
USA-OSHA ve EU-OSHA
Amerika Birleşik Devletleri’nde OSHA-USA’nın kuruluş
amacı, işyeri güvenliği ve işçi sağlığı hakkındaki yasal
düzenlemeleri belirlemek ve “İş Sağlığı ve Güvenliği” alanında
araştırma, eğitim gibi faaliyetlerde bulunarak çalışma
şartlarının iyileştirilmesini sağlamaktır.
Avrupa’da OSHA-EU’nın kuruluş amacı, Avrupa Birliğinde
işyerlerinin daha sağlıklı, güvenli ve üretken olmalarına katkıda
bulunmaktır. Bu Ajans, iş sağlığı ve güvenliği konusunda
ülkelerin gelişimi ve konuyla ilgili bilgi paylaşımını
sağlamaktadır.
Ajansın kuruluşu
ve aktiviteleri üç Direktifle
düzenlenmiştir: 2062/94, 1643/95 ve 1654/2003. Ajans
merkezi İspanya’nın Bilbao kentindedir.
Bütün üye ülkeler devlet, işçi ve işveren tarafları ile
Ajansa üyedirler. Yaklaşık 50 kişinin görev aldığı Ajansın
çok sayıda yayını ve yıllık düzenli aktiviteleri
bulunmaktadır.
77
Ayrıca her yıl Ekim ayının ikinci haftasını iş sağlığı
ve güvenliği haftası olarak kutlamakta ve değişik
etkinlikler düzenlemektedir.
Ajansın bütün üye ve aday ülkelerce aynı formatta
düzenlenen bir internet sayfası ve bilgi ağı mevcut olup bu
sayfa aracılığı ile tüm üye ülkelerin konu ile ilgili bilgi
alışverişinde bulunmaları sağlanmaktadır.
Türkiye Ajansa aday
statüsünde katılmaktadır.
ülke
olarak
gözlemci
78
Dünya Sağlık Örgütü (WHO)
19-22 Temmuz 1946 tarihleri arasında New York’ta toplanan Uluslararası Sağlık
Konferansı’nda, Türkiye’nin de içinde bulunduğu 61 ülkenin temsilcileri tarafından WHO
Anayasası imzalanarak en az 26 üye ülkenin resmi kabulu ile yürürlüğe girmesi için işlem
başlatılmıştır.
Türkiye 2 Ocak 1948 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü’ne üye olmuştur.
26 üye ülkenin resmi kabul işlemi 7 Nisan 1948 tarihinde netleşmiş ve 7 Nisan
günü tüm Dünya’da ‘’Dünya Sağlık Günü’’ olarak kabul edilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti, 9 Haziran 1949 tarih ve 5062 sayılı Kanun’la Dünya Sağlık
Örgütü Anayasası’nı onaylayarak WHO’ya resmen üye olmuştur.
79
80
20
29.02.2016
Dünya Sağlık Örgütü
(WHO), 1948
1945
yılında
ABD’nin
San
Francisco
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)
kentinde
toplanan Birleşmiş Milletler Konferansı, bu dönemde
bütün halkların sağlığının, dünyada barış ve güvenliğin
sağlanması açısından temel önem arz ettiğini kabul
ederek Çin ve Brezilya’lı delegelerin bir ‘’Uluslararası
Sağlık Örgütü’’ kurulması amacıyla toplantı düzenlenmesi
oybirliğiyle kabul edilmiştir.
Uluslararası Çalışma Örgütü, uluslararası insan ve
çalışma haklarının iyileştirilmesi için çalışan bir Birleşmiş
Milletler uzmanlık kuruluşudur. Merkezi Cenevre’dedir.
Uluslararası Çalışma Örgütü, 1919’da imzalanan Versay
Anlaşmasında öngörülen Milletler Cemiyeti ile ortaya çıkmıştır.
Birleşmiş Milletler üyeleri içinde ILO üçlü bir yapıya sahip
bulunmaktadır, bunlar; işveren temsilcileri, işçi temsilcileri ile
hükümet temsilcileridir.
ILO, sosyal ve ekonomik konularda ve başka alanlarda
geçerli ulusal politikaların geliştirilmesinde ve duruma göre
uygulanmasında sendikalar ile işverenler arasındaki “sosyal
diyalogu” geliştirerek aynı üçlü yapılanmayı üye ülkelerde de
teşvik etmektedir.
81
Birleşmiş Milletler üyeleri içinde yalnızca ILO, üçlü bir
yapıya sahiptir.
İşveren ve işçi temsilcileri; ekonominin, "sosyal tarafları"
olarak, üçüncü tarafı oluşturan hükümet temsilcileri ile
(politika ve programların şekillendirilmesinde) eşit söz hakkına
sahiptirler.
Sözleşmeler, üye ülkelerin yasama organlarındaki
onaylarıyla birlikte, öngördükleri koşullarının uygulanması
konusunda bağlayıcı hükümler içermektedirler.
Tavsiye kararları ise, politika geliştirme, yasama ve
uygulama konularında rehberlik görevi görmektedir.
83
82
ILO Ne Yapar?
ILO’nun dört temel stratejik hedefi vardır:
 Çalışma yaşamında standartlar, temel ilke ve haklar geliştirmek ve
gerçekleştirmek.
 Kadın ve erkeklerin insana yakışır işlere sahip olabilmeleri için
daha fazla fırsat yaratmak,
 Sosyal koruma programlarının kapsamını ve etkinliğini artırmak,
 Üçlü yapıyı ve sosyal diyalogu güçlendirmek.
84
21
29.02.2016
Temel ILO Sözleşmeleri
No.29 Zorla Çalıştırma Sözleşmesi (1930)
Sözleşme zorla ya da zorunlu çalıştırmanın her tür biçimine son verilmesini
öngörmektedir. Ancak, askerlik hizmeti, mahkumların belirli bir denetime göre
 Sözleşmeler; 189 adet.
çalıştırılmaları, bu arada savaş, yangın ve deprem gibi olağanüstü durumlarda gerek
 Tavsiye kararları; 202 adet.
duyulan çalıştırma biçimleri için istisna tanınmaktadır.
 Protokol; 5 adet
No.87 Örgütlenme Özgürlüğü ve Örgütlenme Hakkının Korunması Sözleşmesi
(1948)
185 üye ülke bulunmaktadır.
Bütün işçi ve işverenlerin, önceden izin almaksızın ve serbestçe kendi örgütlerini
kurma ve bu örgütlene katılma haklarını güvence altına almakta ve bu örgütlerin
resmi görevlilerin müdahalelerinden bağımsız serbestçe işlev görebilmelerini
sağlayacak güvenceler getirmektedir.
85
86
No.98 Örgütlenme ve Toplu Sözleşme Hakkı Sözleşmesi (1949)
Sendika
ayrımcılığı
çalışmalarına
gözetilmesine,
müdahale
etmelerine
farklı
kesimlerin
karşı
ve
örgütlerinin
toplu
sözleşme
birbirlerinin
düzeninin
geliştirilmesine yönelik önlemler getirmektedir.
No.111 Ayrımcılık (İstihdam ve Meslek) Sözleşmesi (1958)
İş verme, eğitim ve çalışma koşullarının düzenlenmesinde ırk, renk,
cinsiyet,din, siyasal görüş, ulusal kimlik ve sosyal köken temelinde
No.100 Eşit Ücret Sözleşmesi (1951)
Erkek ve kadınların, eşit işlerde eşit ücret ve sosyal haklara sahip olmalarını
ayrımcılık yapılmasının ulusal politikalarla önlenmesi, fırsat ve uygulama
öngörmektedir.
alanında eşitliği geliştirme çağrısında bulunmaktadır.
No.105 Zorla Çalıştırmanın Yasaklanması Sözleşmesi (1957)
No.138 Asgari Yaş Sözleşmesi (1973)
Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme,
İşe kabulde asgari yaşın zorunlu temel eğitimin tamamlandığı yaştan
siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü
daha
harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve grevi katılanları
kaldırılmasını amaçlamaktadır.
düşük
olamayacağını
öngörerek
çocuk
işçiliğinin
ortadan
cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklamaktadır.
87
88
22
29.02.2016
ÜLKEMİZDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
No.182 Çocuk İşçiliğinin En kötü Biçimleri Sözleşmesi (1999)
Çocuk işçiliğinin en kötü biçimlerinin acilen ve etkili biçimde ortadan
kaldırılmasını sağlayacak önlemlerin alınmasını öngörmektedir. Çocuk
işçiliğinin en kötü biçimleri arasında kölelik ve benzeri koşullarda
çalıştırılma, silahlı çatışmalarda kullanılmak üzere zorla askere alınma,
fuhuş ve pornografi amaçlarıyla ve yasa dışı işlerde kullanılma ve bu arada
çocukların sağlığına, güvenliğine ve ahlaki değerlerine zarar verecek işler
ANAYASA
Devletin temel kuruluşunu ve vatandaşın haklarını,
ödevlerini
düzenleyen
T.C.
Anayasası
yasama
kaynaklarının başında yer alır. Halk oyuna sunularak
kabul edilen ve 2709 sayılı kanunla 1982 yılında
yürürlüğe giren Anayasamızda, çalışma hayatı ile ilgili
hükümler, vatandaşların ekonomik ve sosyal hakları ve
ödevlerini düzenleyen üçüncü bölümde bulunmaktadır.
Anayasa, mevzuat hiyerarşisinde en üstte yer alır,
daha sonra sırasıyla; Kanun-Tüzük ve Yönetmelikler gelir.
yer almaktadır.
89
İş Sağlığı ve Güvenliği Yasal Dayanağını
Öncelikle ANAYASA’dan almaktadır.
90
Madde 48: Herkes, dilediği alanda çalışma ve
sözleşme hürriyetine sahiptir.
Madde 50: Kimse, yaşına, cinsiyetine ve gücüne
uymayan işlerde çalıştırılamaz.
Küçükler ve kadınlar ile bedenî ve ruhî yetersizliği
olanlar çalışma şartları bakımından özel olarak
korunurlar.
Dinlenmek, çalışanların hakkıdır.
Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin
hakları ve şartları kanunla düzenlenir.
Madde 49: Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir.
Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek,
çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ve
işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği
önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve
çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır.
Madde 55: Ücret emeğin karşılığıdır. Devlet,
çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret
elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan
yaralanmaları için gerekli tedbirleri alır. Asgari
ücretin tespitinde ülkenin ekonomik ve sosyal
durumu göz önünde bulundurulur.
Madde 17: Herkes yaşama, maddi ve manevi
varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.
Madde 18: Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya
yasaktır.
91
92
23
29.02.2016
ÜLKEMİZDE
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KAYNAKLARI
Madde 56: Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede
yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre
sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek
devletin ve vatandaşların ödevidir.
Madde 60: Herkes sosyal güvenlik hakkına
sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli
tedbirleri alır ve teşkilatı kurar.
6331 İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunu
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Yönetmelikleri
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Yönetmelikleri
Milli Eğitim Bakanlığı Yönetmelikleri
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yönetmelikleri
İç İşleri Bakanlığı İş Yönetmelikleri
Ulaştırma Bakanlığı Yönetmelikleri
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetmelikleri
ILO Sözleşmeleri
4857 İSİG Yönetmelikleri
Çeşitli Yönetmelik ve Yönergeler
94
93
TÜRKİYE’DE ÇALIŞMA YAŞAMI
TÜRKİYE’DE ÇALIŞMA YAŞAMI
 Çalışma çağındaki nüfus yaklaşık 50 milyon
 İşgücüne katılma oranı yaklaşık %50
 “işçi” statüsünde çalışanların büyük bölümü kayıt dışı, iş
sağlığı yönünden izlenememekte
 Sigortalı çalışanların yarısından fazlası 50’nin altında işçi
çalıştıran işyerlerinde çalışmakta, iş sağlığı yönünden
izlenememekte
 Kamu çalışanları, tarım çalışanları iş sağlığı yönünden
 yeterli denetim yapılamamakta ve her yıl ancak işyerlerinin
%4-5’i zar zor denetlenebilmektedir.
 50’den az işçi çalıştıran işyerlerinde hiçbir düzenleme ve
denetim bulunmamaktadır
 İş
kazalarının
%60’ından
fazlası
bu
işyerlerinde
gerçekleşmektedir
kapsam dışı bırakılmış durumda
95
96
24
29.02.2016
İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları son 10 yılda;
Yapılan çalışmaya göre; Türkiye'de her yıl 35 bin ile 105
İngiltere’de %10,
bin
Almanya’da %35,
arasında
meslek
hastası
olması
beklenirken,
kayıtlara sadece 539 meslek hastasının girdiği tespit
Japonya’da %21 oranında azalmıştır.
edilmektedir.
ABD’de son yıllarda sürekli azalırken; azalma 4 yılda
%6’ yı bulmuştur.
AB’nde ise; 1998-2003 arası dönemde ciddi iş kazası
sıklığı %17, ölümlü iş kazası sıklığı ise %23 oranında
azalmıştır. (EUROSTAT, 2007)
97
Buna karşılık İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları son 10
yılda;
98
ILO’nun
verilerine
göre
ölümlü
iş
kazası
oranlarında en iyi olan ülke İngiltere olup, ülkemizdeki
Tayvan’da %48, Tayland’da %12.5,
iş kazası oranı bu ülkenin oranından yaklaşık 15 kat
Singapur’da %141, Tunus’da %25,
daha fazladır.
Arjantin’de %23.3, İspanya’da %38,
Estonya’da %36,Letonya’da %19.5,
ILO rakamlarına göre ölümlü iş kazası oranlarında
İzlanda’da %112, Polonya’da %18,
en fazla orana sahip ülke Türkiye ile birlikte Hindistan ve
Şili’de %14.5
Rusya’dır.
oranında artmıştır.
99
100
25
29.02.2016
SGK verilerine göre;
Ülkemizde günde yaklaşık 200 iş kazası olmakta,
GÜVENLİK KÜLTÜRÜ
3 işçi iş kazası sonucu ölmekte
1986 yılında gerçekleşen ve çok vahim sonuçlar ortaya çıkaran Çernobil
4 kişi iş kazası sonucu iş göremez hale gelmektedir.
istatistiklerine
yer alması akademik çevreleri ve konunun uzmanlarını bu alanda çalışmalar
yansımayan, kapsam ve kayıt dışı iş kazaları ve meslek
yapmaya yöneltmiş ve ortaya konan bulgularla iş kazalarını daha da düşük
hastalıkları sonucu maddi ve manevi kayıplar… (isggm)
oranlara indirmenin tek yolunun işyerlerinde uygun ve yeterli düzeyde
Bu
rakamların
yanı
sıra
SGK
faciasının kaza inceleme raporunda, “yetersiz güvenlik kültürü” ibaresinin
güvenlik kültürü oluşturulması olduğu tüm akademik çevrelerde kabul
görmüştür.
101
Güvenlik kültürünün çalışanlar tarafından işyerlerinde yeterli düzeyde
algılanmasının ilk basamağı, birçok yönetim sisteminde görüldüğü gibi, üst
102
İşletmede güvenlik kültürü oluşturmanın ve yerleştirmenin ikinci adımı,
yönetimim taahhüdü olarak adlandırılan kısımdır. İşveren veya vekilleri
orta yönetim olarak nitelendirilen baş mühendis, mühendis, şef, usta ve
tarafından işletmede güvenlik kültürü oluşturulmasına yönelik yatırımlar
eğitici gibi çalışanların, verdikleri talimatlarda iş sağlığı ve güvenliği
yapılması, gerekli eğitimlerin çalışanlara aldırılması, kişisel koruyucu
donanımların hazır tutulması, işletme içerisinde ve çalışanlarla beraber iş
gerekliliklerini gözetmesi ve çalışanların yaptıkları işlere nezaret ederken iş
sağlığı ve güvenliği ile ilgili konuların değerlendirilmesi, gerekli prosedür ve
sağlığı
ve
güvenliği
talimatların hazırlanması ve en önemlisi de güvenliği üretimden ve işten
gözetmeleridir.
gerekliliklerine
uygun
şekilde
davranmalarını
önde tutulması, üst yönetimin taahhüdü basamağının gereklilikleridir.
103
104
26
29.02.2016
Güvenlik kültürü oluşturmanın üçüncü basamağı, işyerinde yazılı bir iş sağlığı
ve güvenliği sistemi kurulmuş olması gerekliliğidir. Bu sistemin temel unsurları
olarak, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili konularda bilgilendirilmesi, iş
sağlığı ve güvenliği ile ilgili kurul ve heyetlerde alınan kararlardan tüm
çalışanların haberdar edilmesi ve söz konusu kurul ve heyetlere çalışanların
katılımının sağlanması, işyerinde meydana gelen, meydana gelmesi muhtemel
olan veya kıl payı atlatılan kazaların veya sağlık ve güvenlikle ilgili diğer olumsuz
durumların raporlanması ve bu raporlar doğrultusunda yapılan çalışmalar ve
düzeltici faaliyetler hakkında çalışanlara bilgi verilmesi sayılabilir. Bunlara ek
olarak, çalışanları iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili konularda ödüllendirme hususu
da bu basamağın unsurları arasında yer almaktadır.
İşyerlerinde güvenlik kültürü oluşturmanın son basamağı da yazılı
olmayan bir iş sağlığı ve güvenliği sistemi oluşturulmasıdır. Bu aşama, iş
kazası ve meslek hastalığı oluşmasına neden olacak şekilde davranan
çalışanların belirlenerek onlara yönelik özel çalışmalar yapılması, usta-çırak
ilişkisi olan yerlerde ustaların iş sağlığı ve güvenliği gereklerini çıraklara
aktarmasının teşvik edilmesi ve bu gerekliliklere uygun davranış sergileyen
çalışanlara iş sağlığı ve güvenliği konusunda yetki verilerek diğer
çalışanları
uyarması
ve
onlara
örnek
olacak
doğru
davranışları
sergilemelerinin sağlanması gibi unsurları içermektedir.
105
106
Devletin Rolü
İŞ GÜVENLİĞİ KÜLTÜRÜNÜN GELİŞTİRİLMESİNDE GÖREV
ALAN KURUMLAR
 Devlet,
 Daha çok gözlemci, aydınlatıcı, teşvik edici ve arabuluculuk
yapmak, gerekli koşul ve standartları mevzuatla düzenlemek,
denetimi sağlamak ve devlet politikası olarak benimsenmesini
 İşveren,
sağlamaktır.
 Çalışanlar / Sendikalar,
 Kayıt-dışı istihdamın önlenmesi, çocuk işçiliğinin yok edilmesi,
 Üniversiteler,
 Cinsiyet
 Meslek örgütleri
ayrımcılığının
yok
edilmesi,
sosyal
güvenliğin
desteklenmesi,
 Gelir dağılımı adaletsizliğinin azaltılması, yaşanabilir bir asgari
ücretin saptanması
 İşyerinde çalışan işçi sayısına bakılmaksızın, her çalışanın İSG
hizmetlerinden yararlanmasının sağlanması,
107
108
27
29.02.2016
İşverenlerin Rolü
Devletin Rolü
 Kamu sağlık hizmetlerinin düzenlenmesi, güvenilir bir kayıt
sistemi kurulması,
Sağlığı
Enstitülerinin
 Veri akışının sağlanması,
kurulması/yaygınlaştırılması,
yasalarda çalışanların korunması,
 Toplumda,
benimsetilmesi,
 Risk değerlendirmesi ve risk yönetimi yaklaşımının benimsetilmesi,
 Hekim iş müfettişi istihdamı, iş kazalarının “Bilimsel” analizi,
 İşçi
 Üretim süreçlerinde, önce verimlilik yerine, önce insan yaklaşımının
güvenlik
kültürü
 İş kazalarının “Bilimsel” analizi,
 İşyerinde çalışan işçi sayısına bakılmaksızın, her çalışanın İşçi
Sağlığı ve Güvenliği hizmetlerinden yararlanmasının sağlanması,
bilincini
oluşturmak
ve
 İşyeri sağlık ve güvenlik birimlerinin desteklenmesi,
 İlk ve acil yardım hizmetlerinin organizasyonu,
yaygınlaştırmak,
 İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili paydaşlar (işveren çalışanlar
vd.) arasında sosyal diyaloğu sağlamak,
 Çalışanların eğitimi,
 İşçilerin kişisel koruyucu donanımları uygun şekilde kullanmaları
için
 İş sağlığı ve güvenliği konusunda, araştırmaları teşvik etmek,
109
her
türlü
önlemin
alınması,
teknik
gelişimlere
uyum
sağlanması, toplu ve kişisel korunma önlemlerine öncelik verilmesi,
işçilere uygun talimatların verilmesi, işçilerin bilgilendirilmesi ve
110
görüşlerinin alınması işverenin sorumluluğudur.
Çalışanlar/Sendikaların rolü
Yasa
ve
yönetmeliklerde
belirlenen,
riayet
etmek
ve
talimatlara
uymaktır”
şeklinde
belirtilmektedir.
 Bu kapsamda çalışanların; makine, cihaz ve ekipmanları doğru
şekilde kullanmaları,
 işyerinde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili her türlü olumsuz
durumu işverene bildirmeleri, işveren, sağlık ve güvenlik işçi
temsilcisi
konusunda
ve
diğer
işbirliği
çalışanlarla
yapmaları
iş
ve
sağlığı
güvensiz
Çalışanlar/Sendikaların rolü
çalışanların
sorumlulukları; “işveren tarafından alınan her türlü tedbire
ve
güvenliği
İşyeri, iş kolu ve üretim süreci ile ilgili bilgi sahibi olunması
 Risk değerlendirmesi ve risk yönetimi süreçlerine katılım,
 İş kazalarının “Bilimsel” analizi
 İş güvenliğinin yaşamın önceliği biçimine getirilmesine yönelik
etkinlikler
 Kişisel
koruyucu
ekipmanın
kuralına
uygun
biçimde
kullanılması
durumlardan
kaçınmaları, sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamının tesisi
için, işyerinde düzenlenecek iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerine
katılmaları,
111
112
28
29.02.2016
Meslek Örgütlerinin rolü
Üniversitelerin rolü
 İSG – Sosyal politikalara bilimsel katkı sağlamak,
 Güvenilir
bir
kayıt
sistemi
kurulmasına
bilimsel
 İSG – Sosyal politikalara katkı
altyapı
sağlamak,
 İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanında çalışacak insan gücünün
yetiştirilmesi ve istihdam edilmesi süreçlerine katkı,
 İş kazalarının “Bilimsel” analizi,
 İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanında çalışacak insan gücünün
temel eğitimi,
 İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanında çalışacak insan gücünün
 İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanında çalışacak insan gücünün
mezuniyet sonrası sürekli eğitiminin organizasyonu
 İş kazalarının “Bilimsel” analizine katkı sağlamaktır.
mezuniyet sonrası sürekli eğitimine katkı,
 İSG ile ilgili araştırmalar, laboratuarlar ve İSG ile ilgili
akademik ortamın oluşturulmasıdır.
113
114
115
116
Napo’nun Maceralarından Birine
Kısaca Gözatalım…
29
Download