ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ iLAHiYAT FAKÜLTESi · Yayın Noı3'5 YÜKSEKÖÖRETİMDE DiN BiLiMLERİ ÖÖRETİMİ SEMPOZYUMU 21-23 Ekirtı 1 ~ SAMSUN . 1988 1987 . iLAHiYAT FAKÜLTELERİNDE OKUTULAN İSLAM H~KUKU DERSİNİN : AMACI, METODU, MUHTEVASI VE· DiGER İLİM DALLARIYLA BÜTÜNLEŞMESi Doç. Dr. Ali BARDAKOGLU Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Her ne kadar çağımızda din, hukuk ve ahlakın alannet çizgilerle birbirinden ayırma yönünde yaygın bir temayül sözkonusu ise de bunun her zaman kolay olmadığı, her üçünün de toplu~- yakın münasebeti sebebiyle karşılıklı alışveriş içinde oldukları, hatta zaman zaman alanları i tibariyle içiçe olabildikleri gözlenmektedir. Her üçünün de alanının müeyyide veya menşe i tibariyle birbirinden ayrılması bugün için artık kısmen önemini yitirmiş bir yöntemdir. Nitekim İslam Dini'nin sırf itikat ve iman eseslarından ibaret olmayıp ahlak ve hukukla da birtakım alanları paylaştığı gözönünde bulund~rulursa bu yargımız daha kolay haklılık kazanır. Şöyle ki, İslam Dini toplumsal yaygınlık kazanmış birtakım suçların cezalarını tayin etmekle, şahsın hukuku, aile, miras, borçlar ve muhakemat hukuku gibi alanlarda külli ve temel, bazan da ayrıntılı, hükümler ve prensipler koymakla, hukukla kısmen de olsa içiçe girmiş; birçok ahlaki kuralı da benimseyip müslümanlara dini birer umde olarak sunmakla ahlakla aralarında müşterek bir saha meydana getirmiştir. Bu husus hukuk ile ahlak arasında da cari olup, hukukun toplumda yaygın· ahlaki kurallara yabancı kalabilmesi ve onların çiğnenmesini müeyyidesiz bırakabilmssi çoğu zaman mümkün değildir. Öte yandan birçok hukuk kuralı da toplum tarafından benimsenip ahlaki bir mahiyet alabilir. larını / 277 Madem ki din, hukuk ve ahl~k her üçü de daha mutlu, daha ahenkli ve daha der:geli bi.r toplumun kur!llmasını gaye edinmişlerdir, o halde bunların kendi sınırları içinde kalarak karşılıklı alışveriş' ve dayanışma içinde olması, toplumun her yönden g_elişmişliği için vazgeçilmez bir· şarttır. Bilhassa İ:slam Dini açıs'ından daha çok sözkonusu Jlan bu din-hukuk münasebeti sebebiyledir ki İslam Hu~u­ ~u, birtakım genel ilkeler itibariyle İslam Dini'nin, ayrıntı ve uygulama itibariyle de hukukun alanını ilgilenjiren iki yönlü bir ilim dalıdır. Bu itibarla İslam huku~unun, yazılı ve sabit kaynaklar olan Kitap ve Sünnet'in :ıasslarından ayrılması da, toplumsal hayat.la irtibatını <esmesi de mümkün değildir. Sınırlı nassla!':ı__!1__ sınırsız )layları kuşatan hukuki bir düzenlemeye kaynaklık etmesi, tsJ,~m-:Jlukukunun bu beşeri-··yönünün geH-ŞtirTi~~~iyle ;tim----·--·-----·-·<Ün· olacaktır. Diğer bir ifadeyle, İslam hukukunun belli ü~ canlılık ve aktüali te__kaz.aom.ası ~ıve~ön­ Lerinirl_)_ir\:)i~:h!:ı-~.!l_§l.Yrılarak be_§ ed yönünün ferdin ,__!:opL.umun ve çağın şart ve ihtiY_§lS.l:§l.J:':I,__:l;ŞJ.:ğın_Q~_yenic!en ele ü~~masi ·il~__ gı;!:r;:çe_kl_E)_ş_ı;ıJ~j_[i;. Zaten hukukla toplum ara3ındaki yakın alaka böyle bir- beraberliği zaruri kılmak­ :adır. Kur'an ve Sünnet'in va•z ettiği hüküm ve prensipİslam hukuku aÇ161ndru=:bir~-r hare-ket r_ı_<?_~~ası, bakış ~~ :ı.çısı ~-~~-·~---------~-- ~- ve~_B: _t_a_}:ıi} ~_l:!_k_uktı!l-.':.~.()~-~~~f hulç1J_~müstağni calamayacağı· evrensel ilkelerdir. Şari • alanlarda, yeterli ölçüde hukuki ~-- ~ördüğü ~------------ --·- sadece --~-----·-------·-·-----~-· ~una_~kur::-allar koymuş, ---- --- -------- -------- - gerekli mah_;i,y~_t_i__.de_bu-·- bunların _anta,şılı_g_ge!iştirilmesi- .· ~!....YsLJ;:ıu .ını:!.:rkez _E)_!:raf~da _hukuki düzenlerııE)J_E).!'_~gidilmesi­ ıi tamamen toplumun ve çağın insiyatif'ine bırakmıştır. ·-----------------------li tek.im zaman değiştikçe, o'H:tylar·-geniş'Ci.KÇeaynı yazılı ıorm farklı farklı anla.ı;;ılabilmiştir. Zaten._ kanunda boş­ .uk olup hukukta boşluk olmamasının anlamı 'budur. Şari 1 ~-- -------ıin daha çok beşeri münasebetleri tanzimi konu alan bir;ok alanda kasdi süku.:tu, İslam hukukunun evrensellik\ ve. ıürekliliğinin en başta gelen sebebi olmuş, boşluk sayı­ .abilen bu susulan alanın sürekli değişen ve gelişen po:itif hukukla doldurulabilmesine imkan hazırlamıştır. -- 278 ... 'Y' ···· ,~..._, Öte yandan, pozitif hukukun gelişmesinde uygulama yanısıra tabii huJ;uk, mukayeseli hukuk ve hukuk. tarihi gibi ilim dallarının da önemli katkısı vardır. İnsan aklının ve tecrübesinin ortak ürünü olan pozitif hukukun gelişmesinde ve gerek ~ürürlük ve gerekse doktrin planın­ da alternatif görüşlerin gündeme gelip ele alınabilmes1n­ de, diğer hukuk ~kolleri yanısıra İslam hukukunun da büyük payı olabilir. Bunun için de öncelikle İslam hukukunur:_~~~ri _ ilk bir~aç _ _y_ü~y_ıl§l ait birh!,lkuk_tarihi olmaktan çıkarılıp güncelleştirilmesi, günümüz insanını~ pr9blemlerine eğilici ve cevap verici bir anlaşılabilirli~te olması şarttır. Bunun gerçekleşmesi için gerekli önşart- ) lardan biri de, İslam hukukunun yapı, sistematik-~nşe ve~'iyle iyi tahlil edilm-~_şidir. Gerçekten de f İslam hukukunda nassların ~ık ifadelerine ve:y:a_ı;.dolşylı \ anlatımıarına day al ı kurallar yanı~ıra, Kur ı an ve_ Sünnet ı ,; in- bütünlüğü içer_isir:ıde · İslam huk11kçı._ı:J,arı!lın __ !,!la_şj;_1;ğı 1 şahsi görüş ve Y9_!'Um_lı;ı.r_ da_var.dır. Ayrıca nasslara uygu- ~ana~~g~hll-.S?.!_ı gai, . lafzi~ tarihi vb :.._,Y:OrUill:}.ar da elde edilecek hükümleri farkli kılabilmektedir. Rasu. ------lullah ı ın risalet görevi dışında devlet başkanlığı, ordu komutanlığı, hakimlik ve hakemlik gibi vasıflarının da bulunması, haliyle Sünnet ı in bu yönde grupl~ndırmasını ve her grup içinde hükme de·lalet tarzının ayrı ayrı tartı­ şılmasını mümkün kılmaktadır. _,_______________ ~------- İslam teşriinin sosyal ve bölgesel karakteri yanıevrensel ve sürekli bir mahiyet arzeden karakteri de vardır. Bir kısım teşri i hükümler in mevcut şartlar içinde vakıayı id-~~~ ~eya- ıslah etmey_i_, bi;-k-.;,-~mı~~~-__dş_şartlar sıra ----------------~---- -- ne _olursa olsun s~rekli ve değişmez hükümler k~ymayı amaçlacfigi aşikardır. Böyle olunca İslam hukukunun ortaya çı_lnşını__ ve_m gelişmesini, Cahiliyye toplumu _Jlahil ç_ey.re şs;ır--t!-arından 1 sosyal vakıalardan ve değer yargılarından ayrı -d:uŞunme~i-~- -çok zordur. Bı:ı~~~- içir{&-r~;-·h~ku -- -----~--- -----~---------- tetkiklerinde klasik k~ynakJ?rdCL_ me\{<;:!,!!:__dokt:ı;:_iner bi lgilerio ve ferdi çözümlerin İslam hukuk ---------sistematiği açısın--------------- __ _________ __ .E_§lı:!_ olduğu kadar çevre ve toplum şartları yönünden de --------------- .. ---:) --- ----- / -~ ..:,_ 279 . tahlilinde fayd~ yardır. B,u alanda, İslam hukuku ile İs­ lam t~rÜü--cti-~ipl.inlerinin sıkı bir bilgi alışverişi içinde olması zarureti gündeme gelmektedir. İslam hukukundçı vahye. dayanan, Rasulullahın S ün; net'inden kaynaklanan kurallar yanısıra İslam hukukçularının kendi şart. ve imkanları içinde ulaştığı .----------. __ . ____ _______ . ------------ şahsi görüş··. ve beşerı. yorumları da vardır. Bütün bunlar İslam hukukunun klasik kayn~ı{f~i~ıncta--.i_çiçı:~l?.~!'- haict~-~~;.-iakat bu durum, kaynaklarda mevcut bu hukuk doktrin!nin bir bü- - , al ınmaı:ı ırı?.:___ y_~---~Q.!'.I::!!!!!:!_~:X.~-9~~2--§ ı lmasını olan, her iki grup hükümlerin ayrı ----------zeminlerde ele . alınarak değerl~!ldirilmesidir. Bu d~ğer-------------~--------~- .... lerı.dirme, İslam hukukunun_~ad~~~- bel_l;i._ bir .dönemde doğmuş, gelişmiş ve sonra da güncell-iğini -yitir-miş-bir_JJ_g)5:uk ta!'_ihi vakıası olarak telakki edilmesini engellay.en_öneml i bir ya_klaşım_ tarzıdır. Dün, bugün için vardır. Bizler, geçmişte_]aşamaya çalışmak yerine geçmişin_ t;e_c;I'i:i_~ve küJ...:türiJnden istifade ederek bugünü yaşamak zortıDQ_şy_ız. Bunun için de günümüz İslam hukukçusu, önceki hukukçuları.n görüşlerini bu alanda bizlere intikal eden k~met_li bir kül tür mirası olarak· _değe~_!~E~~rmeli, bu çerçeve.J:_ç~; risinde ondcırı___ Yarc:ır::l~nmalı, Kur' an ve Sünnet' in teşri i hüküf!ilerindeki bütünlüğü bozmadan, gayeyi yoketmeden, her vakıayı ke_ndi şartları içerisinde kavrayıp yeniden değer­ lendirmeye yönelmelidir. Hukukçu, on küsur asırlık hukuk ·------·----··-----kj,!Jj:jj_~Ü.,.b_ir_ilümtn9~IL.!s~ı:ı:di_gqr-!J.ş_ijn_~ __şahi_!__IJ.l:l.lJ!I.§!YA_~~~i zorla~:IJ:. ne!}:~~.!.~r:~~ı:ı _:ziy_ade, J:ı_Likümlerin zemin, şart ve amaçlarını kavramClya çalışmalıdır. tün hal ine!_~ _e le ---- haklı kılmaz. Doğru - ------ ---- --- İslam hukukuna dair bu genel değerlendirme aynı zamanda, İlahiyat Fakültelerinin ders programında yer alan "İslam Hukuk Usulü" ve "İslam Hukuku"\derslerinin amaç, metod ve muhtevasını belirlernemize de yardımcı olacaktır. Öncelikle ifade etmek gerekirse, ilahiyat Fakültelerinde İslam Hukuku Anabilim Dalı bünyesinde "İslam Hu- 280 ·~ \ 1 kuku Tarihi" bilim dalının yer almasına ihtiyaç vardır. Bu, konunun şekli yönüdür. Öte yandan İslam Hukuku Tarihi dersinde sadece, İslam hukukunun ilk devirleri, hukuk ekollerinin doğuşu ve gelişmesi, hukukçular ve eserleri gibi tarihi ve şekll. .seyri ele almak yeterli değildir. Hatta ilahiyat Fakülteleri ders programındaki "İslam Mezhepleri Tarihi" dersi içerisinde hukuk (fıkıh) mezhepleri tarihinin verilmesi mümkündür. Fakat bu dersin Kelam Anabilim Dalında yer almasından hareketle konusunun itikadi mezhepler tarihi olduğu söylendiğind~, hukuk mezhepleri tarihinin de İslam hukuku bünyesinde bir bilim dalı olarak yer alması daha kolay savunulabilir. İslam hukuku ta~_ih~J":~E::! __~_ınl yapılacak iş; İslam hukukçularının konular üzerindeki görüşlerinin sistematik yapı ve tarihi sıra gözetilerek ele alınması, gör_i!_ş_!erin ortaya çıktığı zeminin y_e__ har.Lci_şartlar.ın_.incelenmesi, -----·---- sosyal Vakıa ile hukuk no~mu_~Ş_!nda_bağ_kurulaPak..ne:ticede_ıniJs.l_\j_man htıJ<uggJ._c_ırın düşünce . tarzının .. v.e ___topl.ı..ıınun ------ yap__ısının kav:_~_nma~_ıdır. me gelmiş, Hic_Ti ş~ vey_~~~l'~~y~lda gündehatta egemen olmuş görüş ve tartışmaların ta- rihi seyr içerisinde bir m~rh_c:ı,!~. g~_ll!.a~"!:~~ıkarıl~p_j:slam huku_kunun kendisi olarak ~cı:}5k1_e.d.i:Lroe.$J_yanlıştır. Kaldı ki, İslam hukukunun ki taplarda kal~nış teorik ~önQ.l<.ı:ı.­ dar toplum - hayatına akseden fiili yönü de----------önemlidir. Ta- ·-rihi seyr içerisinde ortaya çıkmış İslam toplum ve devletlerinin, bilhassa Osmanlı toplumunun hukuki, iktisadi ve ·sosyal yapısı, din-devlet ve hukuk ilişkisi, farklı uygulamalar, kanunlaştırma hareketleri ele alınmalı ve tahlil edilmelidir. Bu bize İslam hukukunun fiili yönünü tanı tacak, farklı çevre ve şartlara intibak kabiliyyeti ve problemleri hakkında da bilgi verecektir. ------~-------,·--·------~--- İslam h~kuku bünyesinde yer alan ikinci bilim dalı ise, İslam Hukuk Usulüdür. İslam hukukunun çağdaş problemi,_ hukuk.!:l!l yazılı kaynaklarının anlaşılması- ve _yorumlcı:~­ ması, bir b~.i:.~~lük içinde yeni gelişme ve. ihtiyaçlar.a_c.e.vap verilmesi olduğuna ·göre İslam Hukuk Usulü her zaman 281 ~_lc1ıJğU gibi günümüzde de birinci derecede bi~_911_~~zdir. Fıkıh Usulü V:.~.'L~_İs~cım: Hukuk Me:todoloj-isi___de denilen ve m~ıı:ıan hukukçulara has olan ---·bu _______ bilim dalı ,~umat .. . -· .__ yı~!nı___vermek yerine malumatı elde etmeye ve~c:_ mevcut bilgil~ri Jsqvramaya yarayan bir me leke, b~r rrı_ı=!~d verir. İslam hukukunun canlılığı, usul ilminin iyi bilinmesi. ..lle · b9.!iiB:r.J, .Bu sebeple de gerek kredi-saat ve gerekse muhteva / i tibariyle İslam Hukuku dersinin usul ağırlıklı olarak ::>kutulması gerektiğine irıanıyoruz_. Ancak us~de__ klasik <alıpları ve tanımları içinde kalınınayıp hukuk başlangı~~~--h~k~ r~-ı-;;-~f~·;·ı ve -hu"kuk metodoi~j__!~i gib~ Çağdaş huw~dali~~J.J:ıdan ci~~~fad-;;-·--Üe usulün işletil_l:)l:ıilir )ir yapıya ve metoda ka'{_t,ışj:;.ı:!_!:.L!lması_ gerekirı. Ayrıca usulieki - tarhşmaların yol açtığı . hul<Cik1 problemler usulün >istematiği içerisinde ele alındığında hem usul örnekleniirilerek daha iyi anlaşılmış ve hem de hukCild görüşler i'elillendirilmiş ve kaynağı i tibariy~e tahlil edilmiş o- -- '-~----~-~- -~---- ~--· ·.ur0 İslam hukuk usulü (metodolojisi), bir bakıma, Ki;'ilp ve Sünnet' ten ibaret yazılı ve değişmez kaynak ile ıkıp giden hayat arasında irtibat kurma imkanı veren bir lim dalıdır. Usul ilmi ile gerek nassların nasıl anlaşı­ ahileceği, benzeri olaylara nasıl uygulanabileceği ve ;erekse yeni · problemierin · nasıl halledilmesi gerektiği •ğrenilir. Diğer bir anlatımla İs~am hukuk usulü!. İslamın .eşr11 hükümleriqin anlaşılma, yorumlanma ve canlı tutuabil;;-met~dud~r. Bu ilim dalı, isiarn hukukçuların~n ay----- -- ------ . ı nassı. nası.L farklı farkl-ı aniayabildiğini, benzeri o. aylarda nı:l:sıi farklı çözümlere gidilebile;~-ğini_ öiret.ekte oldiİğundan hem ge-niş bir ufuk ve hoşgörü kazandıra­ ak~ve hem de Tefsir, Hadis, İslam Tarihi gibi ilimlerle ld~ edilen malzemeyi kullanma imkanı vere~ektir. Katı örüşlü, hırçın ve uzlaşmaz insan tipinden kaçındığımıza öre, İslam hukuk usulünün iyi kavranmasına ve hazmedilesine imkan hazırlamak zorundayız, diye düşünüyorum. ~ İslam hukuku ilim dalının _üçüncü alt bilim dalı 282 ise, "Mukayeseli İslam Hukuku"dur. Bilindiği .gibi, İsl.am hukuku ferdi ve .ictimai hayatla yakından ilgil~ndiği ve problemlere acilen çözüm getirmek zorunda kaldığı için başlangıç devrinden itibaren meseleci (kazüistik) bir yapıda gelişmiş, bilah~re ise mev.cut görüşlerden ve tavır- . lardan hareketle birtakım genel prensiplerin tesbiti cihetine gidilmiştir. Bu itibarla İslam hukukunda hukuk nazariyesinin ve hukukun genel hükümlerinin yazılı metinlerde ortaya çıkışı muahhar bir hadisedir.. Hukukun uygulama ile gelişip zenginleşeceği ne derece doğru i~~· dok~ tr iner hukukun .b.l:ll<.~:!_~§l._ sağlam bir _z_e._mi!} __i:_e._rı:ıin t::dec_~ği ve olayları külH prensiple:ı;:_ışığını:Ia 15;:ıv:r.Clına imk.§!D. ver~ç:e­ ği de o derece doğrudur. İslam hukukunda hulmk ekallerinin veı. dirayetli hukukçuların ·ri:onulara çok farklı bakış açıları getirdiği, alternatif görüş ve tezler geliştirdi­ ği ve bütün bunların doktriner hukuk olarak ortaya çıktı­ ğı düşünülürse, bu durum İslam hukukunun hem kendi geliş­ mesi ve hem de pozitif hukuka katkıda bulunması açıların­ dan oldukça öhem arzeder. Bu itibarla, şahsın hukuku, aile, borçlar, amme, ceza, devietler umumi ve hususi hukuku gibi alanlarda İslam hukukunun genel prensiplerini ve mevcut'doktriner görüşleri ele alıp tahlil etmek ve bunla~ı pozitif hukukun genel hükümleri çerçevesinde değer­ lendirmek, bu alanda yapılabilecek en gerekli işlerden biridir. Çünkü, gerek mer 1 1 hukuk ve gerekse doktriner hukuk, mukayeseli hukukla gelişir ve zenginleşir. Zaten yeni dönemde İslam hukukunun bir anabilim dalı olarak Hukuk Fal<ül telerinin akademik bünyesinde yer alması bu sebepledir. Fakat bu yasal düzenlemeye ra~men, her nedense, belki de karşılıklı müsamaha ve diyalog ortamı kurulamadığından bu yenilik işletilmemekte, çağdaş hukuk doktrini mukayeseli hukuktan ısrarla ayrı tutulmaya çalışılmakta­ / dır. İslam hukukunun geliştiği ve sistematik yapisını kazandığı devrin şartları ve hakim anlayışıinn tabii sonucu olarak hukuki ve iktisadi problemler İslam hukukunda içiçedir. Ancak, günümüzde iktisadın ayrı bir ilim dalı / 283 blarak vücut bulduğu ve kimlik kazandığı gözönünde bulundurulursa, müstaki_l bir İslam İktisadı bilim dalından da söz etmek mümkün olur. Çağdaş gelişmeler ışığında yeni ilim dallarından söz etmek ve örnekleri artırmak mümkün- mr. Bu arada . şunu da ifade edelim k,i; biz, yukarıda ;özünü ettiğimiz disiplinlerin İslam hukuku bünyesinde reya ayrı bir ilim dalı olarak kurulması gereğini gündeme ~etirirken, İslam hukukunun başlangıçta ilahiyat Fakülte.eri programında müstakil bir anabilim dalı yapılmayıp ~e lam' la birleştirilmek lüz_umunun duyulduğunun ve halen •onumunun tartışilmakta olduğunun da farkındayız.-Bu, bi_imsel izahı kadar anlaşılmasi da zor bir .tavırdır. Öyle :annediyorum ki, subjektif kaygıların ve icabında bizim le katılabileceğimiz birtakım .endişelerin programlara, ·:adrolara ve bilim dalları ayırımına aksettirilmesi yerite bilimsel ölçülerle hareket edilip, şayet varsa, kaygı­ .arı haklı çıkaran tavırların ayrı bir zeminde ele alın19-sı _daya isabetı'i 'bir yol olarak gözükmektedir. Şahsi narıcım odur ki, İslam hukukundaki geniş fikri özgürlüğü, ıüsamahalı tartışma ortamını tanı~~I-r--nassın farklı -~ 1 .u~~ml~rd~--f~kl-~ yorumJ:51I!<llliJ~ç~_ii~i__görmeyen ,~u­ :ukunun _beŞe!'_Lyönünü_,_;i,nsarı akıl '{:e__t_e._crü_t:ı~ı:;ine ve sosal ihtiyaçlara verdiği önemi kavramayan insanlar daha . . .. . ----·---'ağnaz Ve daha uzlaş!Tlı:ısız xe.t_i_şj__:r_l_er. Amacımız birlik ve eraberliğimizi . korumak, fikir ve mezhep farklil.ığın:ln oğurduğu burukluğu en aza indirmek ise bu kabil il:i,m ". -allarına şiddetle ~ ~ ihtiyacımız vardır. 1 Burada bir hususu daha önemle ifade etmek istiyoum. ·İslam hukuku dersinin amacına uygun ol-~rak .okutulailmesi, dersin arzu edilen metod ve muhtevaya kavuşturu­ abilmesi her §eyden önce yetişkin İslam hukukçuları sa. \ esinde mümkün olacaktır. Dersin statüsü, ders saatleriin sayısı ve dağılımı, mesel en in bu yönüne~ nisbetle iinci planda kalan sorunlardır. Meselenin asıl çözümünü ers saati, bölüm, anabilim ve akademik ünvan gibi şekli 284 1 1 ı ( r şartlar içerisinde düşünmediğimizden İslam hukukunun yaye ders saatleri hakkında net bir öneri sunmuyoruz. Diğer· yandan, ilahiyat fakültelerinin programları, derslerin adı ve saatleri öteden beri belli şahıs ve çevrelerin baskı, etki veya hatırı doğrultusunda düzenlenmekte, bu da devamlı değişmekte olduğundan her d;inem yeni bir program ve dağılım karşımıza çıkmaktadır. Halbuki eği tirnde verim için istikrar şarttır. Sık sık program değişikliği beraberinde birtakım sıkıntıları da getirmektedir. Bu sebeple bu yanlış tavır sürdürüldüğü sürece programların yeniden gözden geçirilmesini hedef alan her yeni çaba, yeni problemlerin de başlangıcı olabilecektir. Konu böyle-b,ir bilimsel toplantıda ele ,alın­ dığına göre, artık bu konuda sabit, objektif ve bilimsel bir tutuma ve ölçüye ulaşmamızın zamanı gelmiştir. Konuyu haric1 şartlara göre ve şahısları memnun etme kaygısıyla ele almak . Y.~ı:-ine İ lahiyat fakültelerinden nasıl bir öğ­ renci bekledi~~m,lze. _gö.(e: b~J-=irlemek daha sağlıklı olacaktır. Bu iti"bar'ıa, kanaatimizce meselenin özü, İslam hukuku ilim dalı için belirtmek gerekirse, iyi İslam hukukçusunun yetiştirilmesi, yani yetişkin hukukçu problemidir. rıyıllara dağılımı iyi hukukçu sağlam zeminde yetişir. Bilimsel i;)zgürlük, geniş fikri tartışma ve karşıliklı diyalog ortamı,- araştırm-a ve yayın serbestisi hukukçunun y~tiş­ kinliği için ön şart mesabesindedir, fakat tek başına yeterli değildir. Bunun yanısıra çağdaş hukuku ve iktisadı tan_ıyan, ferdi, toplumu ve toplumsal ihtiyaçları bilen, İslam hukukunun yazılı ve klasik kaynaklarına ve doktriner görüşlere ulaşabilen, bunları' sebep, amaç ve sonuçlarıyla kavrayıp yorumlayabilen hukukçuların yetişmesini gaye edinmemiz, bunun gerçekleşmesine yardımcı olmamız gerekir. Nasıl bir İslam tarihçisinde tarih, din veya İs­ lam felsefecisinde felsefe nosyonu aranıyor, bu alanda yetişkinlik için ön şart kabul ediliyorsa İslam hukukçusu için de hukuki düşünce ve formasyon yeterliliği bir ön şarttır. Ayrıca · klasik kaynaklara nüfuz u, hükümler in şart ve amaçlarına vukufiyyeti mümkün kılacak ölçüde dil Aslında 285 1 ve dini bilgi yeterliliği,db ikinci ön şarttır. İslam hu~ukçuluğu bunlar UPerine ktirulabilecektir. Bunun için de, )U alanda akademik elemanların yetiştirilmesinde Üniver3itelerimizin hukuk ve iktisat fakülteleri il~ iş birliği , Lçinde olmak, lisansüstü öğretim döneminde olsun bu yönde >ir diyaloğu gerçekleştirmek ger~kir. Bu ön şartlar olmalığı. takdirde, ya tarihe: malolmuş v_e__ d ey~~ tamamlamış · /~ ~~leri_~~_:_İ::;],am J:ıukuku a9.ı alt:ı:ı:da~ dinl~___E_i.Jtünleşti­ •_en, . gelişnı~Y.~ __t.§l_E.:i:_:ı,_şmay_~L.kAPalı tutan_t:?Jr-_ tavır ortaya ;ıkar; ya da_teşrii hükümlerin inceliklerine ve gayeleri- ~akıf olam~;~;~---hari~-i-·ş·~~tia:~--~~ .tercihler_"~j_~j;_ikame:in_~_:fjkir beyan·. eden, günlük ve yüzeysel düşünen hukuKçu. ipinin ortaya _çıkmasına imkan hazırlanmış olur. .A \ * * * /1 286 v·