SERXWEBUN Kasım 2009 61 lerden, bütün illerden, ilçelerden ve köylerden bu mücadeleye katılım sağlanmıştır. Kürdistan toplumu bir bütün olarak ortak bir hedef etrafında birleşmiştir. Bu da Kürdistan’ın özgürlüğü ve demokratik yaşamıdır. Bu gerçeklik demokratik ulusu ve özgür düşünen bireyleri, demokrasi ve özgürlüğü düşünen bireyleri ortaya çıkarmıştır. Bu tabii toplumundan kopuk kapitalizmin yarattığı birey değildir. Yeni toplum yaratmak isteyen, özgür ve demokratik toplum yaratmak isteyen bireylerdir. Halkını ve toplumunu özgürleştirerek kendisinin de özgürlüğe ve demokrasiye kavuşacağına inanan bireylerdir. Serhıldanlar temelinde gerçekleşen sosyal devrim, insanların özgürlük ve demokrasi için düşündüğü, yaşadığı, ilişkilendiği, tartıştığı, bir araya geldiği bir toplumsal yaşam gerçeği ortaya çıkarmıştır. Demokratik ve sosyal devrimlerle toplumdaki tüm ilişkiler değişmiştir Artık Kürdistan’da etkili olan aşiret reisleri, ağalar beyler değildir, onların etkisi kırılmıştır. Onların yerine etkili olan ve toplumu kendi etrafında toplayan demokratik örgütlenmelerdir. Bunlar artık Kürdistan’daki temel otoritedir. Bu PKK’dir, bu ERNK’dir, bugün KCK’dir, Kongra Gel’dir, kadın örgütlenmemizdir, askeri örgütlenmedir, gençlik örgütlenmemizdir. Bunlar atık toplumdaki yaşamı belirleyen, yaşama yön veren sosyal olgular haline gelmiştir. Bu demokratik devrim ve sosyal devrimlerle birlikte toplumdaki ilişkiler yeni bir nitelik kazanmıştır. Aile yapısı değişmiştir, komşuluk ilişkileri değişmiştir, kadının erkeğe-erkeğin kadına yaklaşımı değişmiştir, yaşlılara saygı değişmiştir, çocuklara yaklaşım değişmiştir, itibar ölçüleri değişmiştir, saygı ölçüleri değişmiştir. Bunların hepsinde köklü bir değişiklik ortaya çıkmıştır. Artık ülkesi için mücadele eden, halkı için mücadele eden, demokratik mücadele içinde yer alan, Özgürlük Mücadelesi içinde yer alan insanlar itibar görmektedir. Bu alanlarda ne kadar çaba gösteriyorsa, ne kadar mücadele veriyorsa, ne kadar emek katıyorsa o kadar saygınlık ve itibar kazanmaktadır. Eskiden devlet memuru olmak, devletle ilişkilenmek temel itibar konusuyken, şimdi lanetlenen konumlar olmuştur. Değer yargılarındaki bu değişim ilişkilerin karakterini, içeriğini değiştirmiştir. Bu çok önemli bir gelişmedir. Zaten en önemli sorun, ölçülerin değiştirilmesidir, değer yargılarının değiştirilmesidir. Demokratik devrim, sosyal devrim dediğimiz olgu, ulusal devrim, siyasal devrim dediğimiz olgu esas olarak da ölçülerin değişmesini beraberinde getirmiştir. İyi olan nedir, kötü olan nedir netleştirilmiştir. İyiler, kötüler, ölçüler hep özgürlüğe göre, demokrasiye göre, demokratik yaşama göre belirlenmiştir. Bu değerlere yakın olan iyi, ondan uzak duran kötü olmuştur. Faaliyetlerin iyiliği ve kötülüğü de bu yükselen ölçüler tarafından belirlenmektedir. Kişilerin iyiliği kötülüğü de bu ölçüler tarafından belirlenmiştir. Bunlar tabii önemli gelişimlerdir. Zaten bir toplumda ölçüleri değiştirmek, değer yargılarını değiştirmek demek o toplumu köklü değiştirmek demektir. Ölçüler, beğeni ölçüleri, yükselen değerler, demokrasi ve özgürlük temelinde olduğu taktirde orada zaten özgürlük ve demokrasi mücadelesi başarı kazanmış demektir. Çünkü toplumu yaratan, yoğuran ölçülerdir. Bu ölçülerde yoğrulan, bu ölçülerde ilişkilenen, bu ölçülerde birbirlerine yakın ve uzak duran bir yerde tabii ki o toplum özgürlüğünü ve demokrasisini kazanır. Mahalle ilişkileri, komşuluk ilişkileri buna dayanır. Bu da aslında ortak amaçlar yarattığı için, büyük hedefler ortaya koyduğu için toplumdaki kaynaşmayı arttırmıştır, toplumdaki ilişkileri sıkılaştırmıştır. Demokratik ulus gerçeğinin bir sonucu da böyledir. Toplumdaki bireylerin ve sosyal toplulukların ilişkisinin sıkılaşması, demokratik ve özgürlükçü bir hedef doğrultusunda geliştirilmesi, aynı zamanda o ülkenin demokratik uluslaşması anlamına gelmektedir. Öte yandan kadın erkek ilişkilerini değiştirmiştir. Artık ailede kadına yaklaşım, genç kıza yaklaşım, erkeğin kadına yaklaşımı, babanın kızına yak- laşımı, erkek kardeşin kız kardeşine yaklaşımı, birbirlerine yaklaşım kesinlikle demokratik ve özgürlükçü temelde olmuştur. Daha doğrusu ilişkiler bu çerçevede gelişmeye başlamış ve önemli bir sonuç da ortaya çıkmıştır. Cizre’de, Nusaybin’de serhıldanlarda kadın en önde yürüdüğü andan itibaren ailenin dokusu değişmiş, toplumun dokusu değişmeye uğramıştır. Bu eylemlilikler ve örgütlülükler katı ataerkilliğe dayanan toplum yerine, giderek kadının da saygı gördüğü, etkin olduğu bir toplum ortaya çıkarmıştır. Bu, işte büyük bir sosyal değişimi ifade eder. Bu yönüyle gerçekten büyük bir sosyal değişim ortaya çıkmıştır. Çünkü artık kadınlar yaşamın her yerindedir, gerilladadır, serhıldandadır, örgütlenmededir, siyasal yaşamdadır, kültürel yaşamdadır. Bütün bu yaşam alanları içine girmesi, sosyal yaşam ilişkilerini, sosyal yaşama bakışı, sosyal yaşamda kadına ve erkeğe bakışı köklü değiştirmiştir. Sosyal faaliyetin ölçülerini değiştirmiştir. Toplumun değer yargı ve ölçülerinde köklü değişiklikler olmuştur Düne kadar çocuğunu, kızını yetiştirip koca bulmak önemli bir değerdir. Biraz zenginliğine zenginlik katmak, parasına para katmak, karnını doyurmak bir değerdir. Özgürlük ve demokrasi ile ilgili değerlere göz dikme yoktur, onlara yaklaşma yoktur. Şimdi bu durum değişmiştir. Artık kimin kiminle evlendiği, kimin ekininin ne kadar verdiği, kimin ne kadar malı mülkü, parası olduğu değil de kimlerin ne kadar Özgürlük Mücadelesine yakın olduğu, ne kadar yurtsever olduğu, ne kadar topluma hizmet ettiği konuları konuşulmaktadır. Buna göre insanlar değerlendirilmektedir. İnsanların değer ölçüleri de sohbetleri de değişmiştir. Sosyal yaşam budur zaten. Değer ölçülerinin, değer yargılarının ve sohbetin değişmesidir. Sosyal yaşamda konuşulan konuların önceliklerinin ne olduğu önemlidir. Bu açıdan gerçekten Kürt toplumunda muazzam bir sosyal değişim olmuştur. Değer yargılarında, ölçülerde, ilişkilerde kök-