Alüvial Tabanlı Akarsularda Yanal Akımın Denge Oyulma Derinliğine Etkisi Fevzi ÖNEN (*) ve Hayrullah AĞAÇCIOĞLU (**) (*) Y. T. Ü.,İnşaat Mühendisliği Bölümü, Yıldız, İstanbul, Tel : 0212 259 70 70/2826, E-mail : [email protected] (**) Y. T. Ü., İnşaat Mühendisliği Bölümü, Yıldız, İstanbul, Tel : 0212 259 70 70/2826, E-mail : [email protected] Özet Yan savaklar, herhangi bir kanaldan ihtiyaç duyulan debinin temini veya fazla suyun uzaklaştırılması için sulama, arazi drenajı ve kanalizasyon sistemlerinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Tabiatta akarsular genellikle alüvial tabanlı olup, bu akarsularda inşa edilen yan savaklardan su alma maksadı için yararlanılması yaygın bir uygulamadır. Ancak bu konuda literatürde sınırlı sayıda çalışma mevcuttur. Bu çalışmada, nehir rejimli akım şartlarında ve yan savaktan serbest savaklanma durumunda alüvial tabanlı dikdörtgen en kesitli doğrusal bir kanala yerleştirilen dikdörtgen kesitli ve keskin kenarlı yan savakların denge oyulma derinliğine etkisi incelenmiştir. U/Ukr =0.40~0.90arasında “temiz su oyulması” gözlenmiş ve oyulmanın hız ile hemen hemen lineer olarak arttığı belirlenmiştir. U/Ukr =0.902.0 arasında ise hareketli taban oyulması görülmüş, oyulmanın hız ile azaldığı tespit edilmiştir. Ayrıca, temiz su oyulmasında, Hd/h rölatif oyulma derinliğinin zamana bağlı olarak lineer olarak arttığı ve belli bir süre sonra denge konumuna ulaştığı gözlenmiştir. Yan Savak Akımı Dikdörtgen en kesitli, prizmatik, yatay ve sürtünmesiz bir kanalda yan savak boyunca su yüzeyinin değişimi, ⎧ dQ ⎫ Qh ⎨− ⎬ dh ds ⎭ ⎩ = ds gb 2 h 3 − Q 2 (1) olarak verilmiştir. Ana kanaldaki nehir rejimli akım şartları için verilen bu denkleme göre, ana kanaldaki su derinliği yan savak başlangıcında minimuma ulaştıktan sonra yan savak ortasına kadar hızla yükselmekte daha sonra da artış oranı azalarak yan savak sonuna doğru su yüzü hemen hemen yatay olmaktadır. El-Khashab, yan savak boyunca mansaba doğru gidildikçe savaklanmadan dolayı ana kanaldaki akımın yavaşlayarak kinetik enerjisinin azaldığı(yan savak boyunca Froude sayısı azalıyor), yan savağa doğru yanal akımdan kaynaklanan sekonder akımın şiddetlendiğini ve yan savağın ilk yarısı sonunda ayrılma bölgesi, ikinci yarısında ise ters akım meydana geldiğini belirtmiştir. Subramanya-Awasthy ve Ağaçcıoğlu ise nehir rejimli bir akımda ayrılma bölgesinin yeri ve büyüklüğünün yan savak başlangıcında ana kanaldaki Froude sayısı ile yan savak uzunluğuna bağlı olduğunu ifade etmişlerdir. Doğrusal kanallar üzerine yerleştirilen yan savaklardaki yanal akımdan dolayı meydana gelen sekonder akımın şiddetinin su yüzeyindeki değişime olan etkisi, yan savak uzunluğuna ve savaklanma oranına bağlıdır. Savaklanma oranı Qr, yan savaktan savaklanan debinin yan savak membasındaki ana kanal debisine oranı olarak ifade edilmektedir. (El-Khashab, ) Katı Madde Taşımında Denge ve Dengenin Bozulması Alüvial bir akarsu, taşıdığı debi ve katı madde miktarına uygun bir denge konumuna ulaşır. Böyle bir akarsuyun tabanı hareketli olmakla birlikte taban seviyesinde bir değişme olmaz. Yani, gelen malzeme miktarındaki değişmeler, akarsuyun tabanında kısa süreli değişmelere neden olmakla birlikte, neticede gelen malzeme miktarı ile taşıma kapasitesinin eşit olacağı bir denge durumu oluşur. Bu şekilde oluşan dengeye “Dinamik denge” adı verilir. Akım içerisine yerleştirilen köprü ayağı, köprü kenar ayağı, mahmuzlar ve benzeri yapıların bulunduğu daraltılmış kesitlerde türbülans şiddetinin artması, katı madde taşınımı ve bu ikisinin karşılıklı etkileşimi sonucunda, akarsuyun yerel katı madde kapasitesi artar, bunun sonucunda da yerel oyulma olayı başlar. Daha sonra oyulma çukurunun geometrisi sürekli olarak değişir. Oyulma çukuruna gelen katı madde miktarı, giden katı madde miktarına eşit olduğunda dinamik denge oluşur. Bu durumdaki oyulma derinliğine “maksimum denge oyulma derinliği” denilmektedir. Akım içerisine yerleştirilen köprü ayağı ve benzeri engelden dolayı, akım alanında bazı önemli değişiklikler olur. Bu değişimler şöyle sıralanabilir: • Akımdan dolayı akım çizgilerinde meydana gelen sapmalar ve bunun neticesinde de ayak etrafındaki hız ve basınç alanındaki önemli değişiklikler, • Ayak etrafında sınır tabakasının oluşması, hız ve basınç alanındaki değişikliklerinden dolayı sınır tabakasından ayrılmalar, • Sınır tabakasından bu ayrılmaların neticesinde ayak etrafında çeşitli biçim ve büyüklükte vortekslerin oluşması ve sekonder hareketler. Köprü ayakları için yapılan deneylerde yaklaşım hızının oyulma olayına etkisi tüm araştırmacılar tarafından kabul edilmektedir. Oyulma belli bir hız değerinde başlamakta ve büyümektedir. Oyulmaya sebep olan hız değeri şu şekilde sınıflandırılmıştır.[ Hancu , S. (1971) ve Nicollet, G. (1971)]: a) U/Ukr ≤ 0.5 Oyulma yoktur. b) 0.5 ≤ U/Ukr < 1.0 Temiz su oyulması. Bu bölgede oyulma U/Ukr ile hemen hemen lineer olarak artmaktadır. c) U/Ukr ≥ 1.0 Daimi sürüntü maddesi taşınımı oyulması Bu bölgede oyulma hız ile artmaz. Çünkü oyulma çukurundan çıkan malzeme ile menbadan taşınan malzeme arasındaki dinamik denge sediment debisinin şiddetinden etkilenmez. Deneysel çalışma Bu çalışma, 14 m’lik doğrusal yaklaşım kanalı, 1800 lik 2.95 m eksen eğrilik yarıçapına sahip 90 cm genişliğinde kıvrımlı kanal ve kıvrımdan sonra 3’ m lik doğrusal mansap kanalında gerçekleştirilmiştir. Kanal saç levhalarla 40 ve 50 cm genişliklerde olmak üzere iki kısma ayrılmıştır. Ayırma duvarının yüksekliği 50 cm’ dir. 40 cm genişliğine sahip kısım ana kanal olup, buradan 50 cm genişliğindeki sağanak kanalına savaklanma yapılmıştır. Kıvrımlı kanalın kıvrımdan etkilenmeyen doğrusal menba kısmında ayırma duvarının üzerinde çeşitli kret yüksekliklerinde ve uzunluklarında dikdörtgen yan savaklar yerleştirilmiştir. Ana kanalın tabanına 20 cm yüksekliğinde, d60=1.28 mm olan kuvars kumu serilmiş ve her deneyden önce kanal tabanı düzlenmiştir. Ana kanal taban eğimi % 0.1’ dir. Ana kanal genişliği sabit tutulmuştur. Ana kanaldaki akım derinliği kanalın mansap ucuna yerleştirilen radyal seviye ayar kapağı ile değiştirilmiştir. Deneyler nehir rejimli akım şartlarında ve serbest savaklanma hali için gerçekleştirilmiştir. Yan savak nap kalınlığı olarak, yan savak menbasında ana kanal eksenindeki su derinliğine göre elde edilen nap kalınlığı dikkate alınmıştır. Kanalı besleyen dinlendirme havuzunun sonunda bulunan üçgen ölçüm savağı ile ana kanal debisi belirlenmiş, yan savaktan savaklanan akım, bu kanalın sonuna yerleştirilen üçgen ölçüm savağı ile tayin edilmiştir. Seviye ölçümleri için raylar üzerinde hareket eden arabaya monte edilmiş ±1 mm hassasiyetli limnimetre kullanılmıştır. Kum tabandan itibaren 7,12 ve 17 cm kret yüksekliğine ve 25 cm uzunluğuna sahip yan savaklar kullanılmıştır. Melville-Chiew (1999), temiz su oyulmasının akım hızı ile hızla artarak denge zamanına ulaştığı, hareketli taban oyulmasında ise oyulmanın hızdaki artış ile azaldığının belirtmişlerdir. Diğer taraftan, hareketli taban oyulmasında kısa sürede denge oyulma derinliğine ulaşılırken, temiz su oyulmasında denge oyulma derinliğine çok daha uzun bir sürede ulaşıldığı da bilinmektedir. Tsujimato ve Mızukami yaptıkları araştırmalarda temiz su oyulması halinde oyulma derinliğinin zamanla arttığını ve belli bir zamandan sonra asimtot olarak devam ettiğini tespit etmişlerdir. Daha önce belirtildiği gibi, köprü ayakları için yapılan çalışmalarda oyulmanın, engele yaklaşım hızının belli bir değerinde başladığı ve büyüdüğü tüm araştırmacıların ortak görüşüdür. Bu sonuçlardan hareketle bu çalışmada, temiz su oyulmasının zamana bağlı olarak gelişimi ile akım hızının maksimum denge oyulma derinliğine etkisi deneysel olarak incelenmiştir. SONUÇLAR Alüvial tabanlı ve dikdörtgen en kesitli doğrusal bir kanalda 25 cm uzunluğunda ve 7,12 ve 17 cm kret yüksekliğindeki yan savaklarda akım hızının oyulma olayına etkisi incelendiği bu çalışmada aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir: 1-) Temiz su oyulması halinde belli bir zamanda denge oyulma derinliğine ulaştıktan sonra eğri asimtot olarak devam etmektedir. 2-) Aynı kret yükseklikli yan savaklarda U/Ukr değeri arttıkça denge oyulma derinliğine ulaşma süresi de artmaktadır. 3-) Aynı U/Ukr değerlerinde yan savak kret yüksekliği arttıkça, hem denge oyulma derinliğini azalmakta ve hem de daha kısa sürede denge zamanına ulaşılmaktadır. 4-) Temiz su oyulması U/Ukr>0.4’de başlamakta, 0.4<U/Ukr<0.90 aralığında temiz su oyulması gerçekleşmektedir. U/Ukr=0.85-0.90 arasında maksimum denge oyulma derinliğine ulaşmaktadır. 5-) Aynı akım şartları için kret yüksekliği arttıkça oyulma derinliği azalmaktadır. Her üç yan savak için U/Ukr≥0.9 değerlerinden sonra daimi sürüntü maddesi taşınımı oyulması başlamaktadır. Daimi sürüntü maddesi taşınımı oyulmasında, U/Ukr değeri arttıkça Hd/h değeri azalmaktadır. 6-) Temiz su oyulmasında olduğu gibi hareketli taban oyulmasında da küçük kret yükseklikli yan savaklarda daha büyük Hd/h değerlerine ulaşılmıştır.