1999 marmara depremi sonrası adapazarı şehir merkezi hasar

advertisement
TMMOB AFET SEMPOZYUMU
433
1999 MARMARA DEPREMİ SONRASI ADAPAZARI ŞEHİR
MERKEZİ HASAR DURUMLARININ ANALİZİ VE DEPREMİN
EKONOMİK BOYUTU
A.Bengü Sünbül1, Uğur Dağdeviren2, Zeki Gündüz3, Hasan Arman3
SUMMARY
Turkey is located on one of the most active fault zones in the world. Hence the
earthquake is the most important type of natural disaster in Turkey. According to the
last century earthquake records of Adapazarı region, Adapazarı city has been faced 5
heavy damaged earthquakes. 1999 Marmara Earthquake is the most devastating one.
After the earthquake, when the cases of damage have been investigated in the region,
which has been set up alluvium soil, the quantity of damage has been high degrees. The
aim of the study is to attract attention structural damages and local site effects in
Adapazarı, after the Marmara earthquake. Also, a general economic evaluation of the
earthquake will be discussed.
ÖZET
Ülkemiz dünyanın en aktif fay kuşaklarından birisinin üzerinde yer almaktadır.
Bunun için deprem ülkemizde üzerinde durulması gereken en önemli afet türüdür.
Adapazarı bölgesinin deprem aktivitelerine bakıldığında son yüzyılda 5 önemli deprem
ile şehir büyük zararlar görmüştür. 17 Ağustos 1999 Marmara depremi en yıkıcı
olanıdır. Deprem sonucunda meydana gelen hasar durumlarına bakıldığında genç
alüvyon zemin üzerine kurulmuş bölgede hasar miktarının yüksek olduğu
görülmektedir. Bu çalışmanın amacı, Marmara depremi sonrasında Adapazarı’nda
oluşan yapısal hasarlara ve yerel zemin şartlarına dikkati çekmektir. Ayrıca, depremin
ekonomik zararlarla ilgili genel bir değerlendirmesi yapılmıştır.
1.GİRİŞ
Dünyadaki en etkin deprem kuşaklarından Alpin Kuşağı üzerinde yer alan Kuzey
Anadolu Fay (KAF) Zonu, Doğu Anadolu ve Fay Zonu ve Batı Anadolu Fay Zonu gibi
birçok diri fayın etkisinde olan ülkemizin ekonomisi ve sanayisi de bu fay hatlarının
üzerinde kurulmuştur. 1900–1999 yılları arasında ülkemizde 149 adet hasar yapan
deprem meydana gelmiş ve bu depremler 578.544 binanın yıkılmasına veya ağır hasara
uğramasına ve 97.203 insanın ölmesine neden olmuştur. Bu rakamlara göre Türkiye’de
1
İnş. Yük. Müh., SAÜ, Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü, Sakarya
Arş. Gör., SAÜ, Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü, Sakarya
3
Prof. Dr., SAÜ, Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü, Sakarya.
2
TMMOB AFET SEMPOZYUMU
434
ortalama her 7 ayda bir hasar yapan deprem oluşmakta ve bu depremler ortalama olarak
her yıl 5844 binanın yıkılmasına ve 982 insanın ölmesine neden olmaktadır.
İnceleme alanı Adapazarı; KAF’ın kuzey koluna en yakın noktada 3 km., en uzak
noktada 10 km. uzaktadır. Ayrıca bölgenin deprem aktivitelerine bakıldığında geçmişte
bölgeyi etkileyen Tablo 1’de gösterilen 5 önemli deprem şehirde büyük zarara neden
olmuştur.
Tablo 1. Son Yüzyılda Adapazarı’nı Etkileyen Büyük Depremler
Deprem
1943 Hendek
1957
BoluAbant
1967
Adapazarı
1999 Marmara
1999 Düzce
Büyüklük
Ms : 6.6
Ms : 7.1
Ms : 7.2
Mw : 7.4
Mw : 7.2
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi sonunda hasarın Adapazarı şehir merkezi
içerisinde dağılımı incelendiğinde genç alüvyon üzerinde yer alan bölgedeki hasarın,
şehrin yüksek yerlerinde oluşan hasara göre fazla olduğu görülmektedir. Şehir
merkezinin genel zemin özelliklerine bakıldığında ise inceleme alanının %90’ının
alüvyonlarla kaplı olduğu görülür. Kaya zeminlerin alüvyon örtüsü altından çıkarak
yüzeylendiği bölüm inceleme alanının güneybatı kesiminde Beşköprü, Maltepe ve
Hızırtepe mahallelerinin yüksek kesimleridir. Yerleşim alanlarının genç alüvyon zemin
üzerine kurulmuş olması da hasarın daha yoğun olmasına neden olmuştur.
Adapazarı yerleşim alanları belirlenirken yüksek kesimlerin yerleşime açılması
önerilmiştir. Bu amaçla 1945 yılında Alman kökenli plancılar tarafından hazırlanan ilk
imar planı çalışmalarında jeolojik araştırmalar sonucunda elde edilen veriler
kullanılarak planlama yapılmıştır ve sonuç olarak yapılaşmaya müsait olmayan alanlar
yeşil alan olarak ayrılmıştır. Daha sonraları yerel yönetimler tarafından yeşil alan olarak
kabul edilen alüvyon zeminler; nüfusun hızla artması ve yerleşim alanlarına duyulan
ihtiyaçtan dolayı plan tadilatları ile yerleşime açılmıştır. 1984–1989 yılları arasında
iskâna dönüştürülen yeşil alan 189.475 m2, 1989–1994 yılları arası 150.635 m2 ve
1994–1999 yılları arasında da 64.719 m2’dir. 1984 yılında ise imar planlarında parsel
bazında yapılacak yapı kat adedinin 4-5 kata çıkarılması sonucu plan tadilatları ile imar
alanına çevrilen bu yerlerde hızlı bir şekilde yapılaşmaya gidilmiştir [1]. Çalışma
kapsamında, imara açılan yeşil alanlar üzerindeki mahalleler ile yapılaşmanın önerildiği
yüksek kesimlerdeki mahalleler arasında 1999 Marmara depreminde gözlenen hasar
durumları açısından karşılaştırma yapılmıştır.
Sakarya Valiliği’nin yaptığı araştırma sonuçlarına göre, 27 adet merkez mahalleyi
kapsayan bina tespit ve hasar değerlendirme çalışmaları incelenmiştir [2]. Bu
incelemeler sonucunda mahalle bazında hasar durumlarına ulaşılmıştır.
Depremler, can kaybının yanında, ülke ekonomisini de büyük ölçüde
etkilemektedir. 1999 Marmara depreminin sonrasında, Adapazarı kanalizasyon
sisteminin ve ulaşım yollarının tamamen yenilenmesi, yıkılan bina enkazlarının bertaraf
edilmesi, depremi hasarlı olarak atlatmış yapıların güçlendirilmesi, tadilatı ve özellikle
TMMOB AFET SEMPOZYUMU
435
yeni yerleşim alanına yapılan konutların maliyetleri göz önünde tutularak depremin
ekonomik boyutu irdelenmiştir.
2. BÖLGENİN JEOLOJİK VE GEOTEKNİK ÖZELİKLERİ
İnceleme alanı Adapazarı şehri Türkiye’nin kuzey batısında yer alır. Karadeniz’den
50 km. güneyde ve çok yüksek rakıma sahip olmayan bir şehirdir. Ülkenin önemli bir
nehri olan Sakarya nehri güneyden gelip şehrin ortasından geçerek Karadeniz’e dökülür.
Ayrıca Sapanca gölünün fazla sularını deşarj eden şehrin merkezinden geçen Çark
Deresi Sakarya nehrinin bir kolunu oluşturur. Bu sebeple Adapazarı zeminleri nehrin
taşıdığı çökeller ve genç oluşumlardan meydana gelmiştir, %90’ı alüvyonlarla kaplıdır.
Kaya zeminin alüvyon dolgusu altından çıkarak yüzeylendiği bölge inceleme alanının
güneybatı kesimlerindeki yüksek kesimlerdir. Alçak kesimdeki zeminlerde kil, silt ve
kum seviyeleri veya bunların karışımından oluşan seviyelere rastlanmaktadır. Yeraltı su
seviyesi çoğu zaman yüzeye yakındır, Çark Deresi ve Sakarya Nehri’ne doğru akım
göstermektedir. Mevsimsel olarak 0.60–3.95 m arasında değişmektedir.
Bölgede yapılan jeofiziksel çalışmalar sonucunda şehrin merkezinde alüvyon
kalınlığı 1000-1500 metre olarak açıklanmıştır [3].
Bölge doğudan batıya uzanan KAF’dan dolayı deprem açısından aktif konumdadır.
Geçmişteki deprem kayıtları incelendiğinde bölge oldukça yüksek sismisiteye sahiptir.
Jeoloji ve yerel zemin koşulları incelendiğinde bölge deprem esnasında sıvılaşma ve
zemin büyütmesi açısından büyük potansiyele sahiptir. Zemin özellikleri nedeniyle
muhtelif zamanlarda meydana gelen şiddetli depremlerde büyük hasar görmüştür.
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi sonrasında bölgede yapılan incelemelerde
deprem fayı Adapazarı’nın 4 km güneyinde bulunan TEM otoyolunun tam kuzey
kenarına paralel şekilde geçmektedir. Burada en büyük sağ yanal yırtılma meydana
gelmiştir. 3.45 metrelik sağ yanal ötelenme ve deprem kırığının yaklaşık 100–120 km
oluşu depremin büyüklüğünün 7.4 olduğunu destekleyen bir veridir [3].
Ayrıca depremde zeminden kaynaklanan yıkımların görüldüğü değişik yerlerde
yapılan CPT deneyleri sonuçlarına dayanarak 4 adet zemin profili verilmiştir. Bu
profillerde ilk 1.5 m’de alüvyon dolgu, ardından 2.5 m. silt veya kil, yaklaşık 9 m’nin
ardından sıkı kum belirlenmiştir [4].
Deprem sonrası arazide yapılan çalışmalar sonucunda yapı hasarları ve bölgenin
yerel zemin koşulları arasındaki ilişki incelenmiştir. Adapazarı merkezinde yapısal
hasarın en yoğun olarak gözlendiği bölgede, temel zemini düşük plastisiteli veya plastik
olmayan siltli zemin tabakalarından oluşmaktadır. Bu tabakaların bazı kesimlerinde
kum içeriği %50’ye kadar ulaşmaktadır [5].
3. DEPREM HASAR DURUMLARI VE ÖZELİKLERİ
1999 Marmara Depremi Kocaeli, Sakarya ve Yalova başta olmak üzere, İstanbul,
Bolu, Bursa, Eskişehir ve Zonguldak’ta etkili olarak hissedilmiştir. Afet İşleri Genel
Müdürlüğü tarafından çizilen eş şiddet haritasına göre 17 Ağustos 1999 depreminden
11.807.738 kişi VI şiddetinde, 1.521.558 kişi VII şiddetinde, 666.936 kişi VIII
şiddetinde, 676.122 kişi IX şiddetinde ve 419.699 kişi X şiddetinde etkilenmiştir.
TMMOB AFET SEMPOZYUMU
436
Bu veriler ışığında 49061 km2’lik alanda 15.090.056 kişi ve 3.530.304 konut
depremi hissetmiştir. Bu da ülke nüfusunun dörtte biri demektir. Resmi kayıtlara göre,
depremde 17.480 kişi ölmüş, 43.953 kişi yaralanmış, 505 kişi de sakat kalmıştır. Ayrıca,
213.843 konut ve 30.540 işyeri de hasar görmüştür [6].
Deprem sonrasında hasar gören iller incelendiğinde, 244.383 tane hasarın 72313
tanesi (%29.6) Kocaeli’nde, 57661 tanesini (%23.6) Sakarya’da oluşmuştur. Sakarya ili
için hasar durumları Tablo 2 verilmiştir. Sakarya ilindeki hasar durumları
incelendiğinde, konutların %65.8’inin depremi hasarsız olarak atlattığı, %34.2’sinin de
depremden farklı derecelerde hasar gördüğü belirlenmiştir. Hasarlı konut ve işyerlerinin
hasar türlerine göre dağılımları Şekil 1’de verilmiştir.
Tablo 2. Sakarya ili için hasar durumları [Türkiye Deprem Vakfı] [7]
Konut
İşyeri
Toplam
Ağır hasar
19043
4068
23111
Orta hasar
12200
1963
14163
Az hasar
18712
1675
20387
Hasarsız
96262
-
Toplam
146217
-
100%
90%
80%
22
35
38
70%
26
60%
50%
25
24
Orta hasar
Ağır hasar
40%
30%
20%
Az hasar
53
40
38
10%
0%
Konut
İşyeri
Toplam
Şekil 1. Sakarya ilinin konut ve işyerleri için hasar türü dağılımı
Sakarya ilinin merkez ilçesi olması bakımından, Adapazarı’ndaki yıkımlar ayrı bir
önem taşımaktadır. İl bazında verilen değerlere göre, yüzde olarak en fazla can ve mal
kaybı merkeze bağlı mahallelerde gözlenmiştir [7]. Sakarya Valiliğinin deprem sonrası
yaptığı çalışma sonucunda, Adapazarı Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisindeki 27
adet merkez mahalleyi kapsayan bina tespit ve hasar değerlendirme çalışmalarına göre,
mahallelerde oluşan yapı hasarlarının sayısal değerlendirmesi Şekil 2’de verilmiştir.
Şekil 3’de gösterilen mahalle bazında hasar durumlarına ulaşılmıştır [2].
TMMOB AFET SEMPOZYUMU
437
9000
Ağır
Orta
Az
Hasarsız
8000
K onut Sayıs ı
7000
6000
5000
4000
3000
2000
1000
A
KA R
RY
A
Cİ
LE
ŞE R
Şİ
KE
Rİ
NE R
VL
TE ER
KE
L
TE ER
PE
KU
TI
Ğ M
CI
LA
R
TU
Y A ZL A
Ğ
C
YA ILA
HY R
A
Y E L AR
Nİ
YE CA
M
Nİ
DO İ
Ğ
YE AN
Nİ
G
ÜN
AR
NL
ER
M
SA
SE
PA
PU
ÇC
UL
A
RT
A
O
ZA
O
PE
AŞ
TP
UŞ
TE
HA
AL
M
İT
AN
UL
M
SM
RT
KU
E
AL
O
EP
KL
KA
RA
RT
Tİ
ÜL
ZI
HI
İS
T
İY
G
YE
ED
Rİ
M
AH
Ç.
R
RÜ
HU
LA
ÖP
ŞK
M
BE
CU
CI
IN
AK
E
LÜ
K
*
0
Şekil 2. Yapı hasar oranlarının mahallelere göre dağılımı
*
Şekil 3. Adapazarı şehir merkezindeki 27 adet mahalle için hasar durumları*
*
İlgili kaynakta Beşköprü mahallesine ait değerler bulunmadığı için bu mahalle için yapılan değerlendirme
kaynak 9’dan alınmıştır.
TMMOB AFET SEMPOZYUMU
438
Merkeze bağlı 27 adet mahalle dikkate alındığında, depremde hasar gören binalar
kat adetlerine göre değerlendirilmiştir. 3 ve daha az katlı yapılarda hasar oranı %40
civarındayken, 4 kat ve üzerine çıkıldığında bu oran %60-90’a ulaşmaktadır [8]. Tablo
3’de görüldüğü üzere 4, 5 ve 6 katlı yapılarda beklenen hasar oranı daha yüksektir.
Buradan kat adedinin artması ile depremde hasar görme oranın da arttığı görülmektedir.
Tablo 3. Kat adedinin hasara etkisi
1 kat
2 kat
3 kat
4 kat
5 kat
6 kat
Ağır Hasar
%4
%3
%2
%5
%8
% 17
Orta Hasar
% 13
% 13
% 10
% 21
% 40
% 51
Az Hasar
% 25
% 28
% 29
% 34
% 33
% 23
Hasarsız
% 58
% 56
% 59
% 40
% 19
%9
Adapazarı merkezinde yüksek binalar genelde birbirlerine bitişik ve temelleri
yüzeysel temel olup derinlikleri 0.5-1.2 metredir. Bu da zayıf zemin koşulları
sonucunda binaların yan yatma, batma veya yerinden çıkma gibi hasarlar ile
kullanılamaz hale gelmesine sebep olmuştur. Zemin sıvılaşmasının ve taşıma gücü
kaybının en yaygın olarak görüldüğü bölge; genç nehir çökellerinin bulunduğu yumuşak
ve sıvılaşma potansiyeli yüksek silt ve kumların bulunduğu alanlardan meydana gelen
Adapazarı merkezidir. Bölgedeki yapılarda sıvılaşma ve taşıma gücü kaybından
kaynaklanan 1.5 m derinliğe kadar oturmalar tespit edilmiştir. Bu alanlar ağırlıklı
olarak Tığcılar, Cumhuriyet ve Kurtuluş mahallesi çevresidir. Şekil 3’de bu
mahallelerdeki hasarların büyüklüğü dikkat çekmektedir. Kaya ortamların alüvyon
örtüsü altından çıkarak yüzeylendiği sağlam zemin diye nitelendirilen bölüm şehrin
yüksek kesimleridir. Bu bölgedeki Beşköprü, Maltepe ve Hızırtepe mahallerindeki yapı
hasar durumlarına bakıldığında hasar durumları gözle görülür şekilde diğer mahallere
göre azalmaktadır.
Adapazarı Merkez Belediyesi tarafından, 2005 yılında Bayındırlık Bakanlığı
verileri esas alınarak yapılan değerlendirme sonuçlarına göre, depremden hasar gören
yapıların inşa yöntemleriyle ilişkisi incelenmiştir [9]. Betonarme, ahşap ve diğer yapı
inşa türlerinin hasar durumlarına göre dağılımı Şekil 4’de gösterilmiştir.
4. DEPREMİN EKONOMİK BOYUTU
17 Ağustos depreminin ülke ekonomisine etkileri söz konusu olduğunda imalat
sanayi işyerlerinde bina, makine kaybı, stok kaybı, işgücü eksilmesi olarak ortaya
çıkarken, üretime ara verilen tesislerden kaynaklanan üretim kaybı ve dış satımın
azalması şeklindeki etkileri kayıp olarak değerlere yansımaktadır.
İmalat sanayinde faaliyet gösteren kamu kuruluşlarından T. Petrol Rafinerileri
A.Ş., Türkiye Vagon Sanayi, İstanbul Gübre San. A.Ş., Selüloz Kâğıt Fabrikaları A.Ş.,
Pektim Petrokimya A.Ş., Adapazarı Şeker Fabrikası ve Zirai Donatım Kurumunda cari
fiyatlarla toplam 105.8 milyon YTL tutarında hasar olduğu tahmin edilmektedir.
TMMOB AFET SEMPOZYUMU
100%
90%
12
12
25
80%
70%
439
36
28
60%
40
50%
Ahşap
Beton
40%
30%
Diğer
52
60
20%
34
10%
0%
Ağır hasar
Orta hasar
Az hasar
Şekil 4. Hasar görmüş yapılarda bina türü dağılımı
DİE konu ile ilgili Bolu, Kocaeli, Sakarya ve Yalova illerinde imalat sanayinde
faaliyet gösteren 1.186 işyerini içeren bir anket yapmıştır [10]. Bu anket verilerine göre
deprem nedeniyle, imalat sanayinde 295.9 milyon YTL fiziki hasar, 355.4 milyon YTL
üretim kaybı gerçekleştiğini belirtilmiştir. Ankette 10 kişiden az kişi çalışan işyerleri
dikkate alınmamıştır ve bu işyerlerine ait üretim kaybı 6.5 milyon YTL olarak tahmin
edilmiştir. Bu durumda imalat sanayinde toplam zarar 657.9 milyon YTL olup, toplam
üretim kaybı da 361.9 milyon YTL’dir. Bu durumda toplam üretim kaybının, Türkiye
imalat sanayi içinde % 0.95, deprem bölgesi imalat sanayi içinde ise % 5.81 olduğu
görülür. İmalat sanayinde depremden 3.491 çalışan etkilenmiş. Üretim kaybına neden
olabilecek nitelikli personel sayısı ise 1.314 tür. Depremden en çok etkilenen Kocaeli,
Sakarya ve Yalova dikkate alındığında bu illerdeki imalat sanayinin toplam Türkiye
sanayi içerisindeki payının katma değer, işyeri ve istihdam olarak sırasıyla %16.9, %5.1
ve %6.8 oranlarında olduğu görülmüştür. Bu anket sonuçlarına göre, Sakarya’daki 218
adet işyerinden 208 adedi depremden doğrudan, 185 adedi ise depremden hasar görerek
etkilendiği ve toplam zararın yaklaşık 182 bin YTL olduğu belirtilmiştir. Sakarya
ilindeki imalat sanayi işyerlerinin hasar gören ünite oranları Şekil 5’de verilmiştir.
Adapazarı Merkez Belediyesi AR-GE Birimi tarafından yapılan araştırmaya göre,
Sakarya ili bazında imalat yapan sanayi kuruluşlarının üretim durumları incelendiğinde
normal şartlarda %100 verimle çalışan gıda sanayi (3),orman ürünleri sanayi (2),
petrokimya sanayi (1) olmak üzere 6 adet firma tamamen kapanmıştır. Diğer mevcut
sanayi kuruluşları da kapasitelerini %50-70 oranlarında azaltmışlardır [9].
TCK tarafından Kocaeli, Sakarya, Bolu ve Yalova illerinde tahrip olan karayolları
için 188 bin ton asfalt betonu kullanılmıştır. Bunun için 8.6 milyon YTL harcanmıştır.
TMMOB AFET SEMPOZYUMU
440
30
33
23
10
26
22
14
4
ı
em
ir
ba
şla
m
r
ad
de
st
H
ok
am
la
m
rı
ad
de
st
ok
la
rı
12
11
D
M
am
ul
a
ar
aç
la
r
lty
ap
ı
A
la
şt
ırm
U
ve
Ta
nk
la
r
D
ep
o
Te
ch
iza
t
Bi
na
0
M
ak
in
e
22
iğ
er
20
D
Hasar Oranı (%)
40
Şekil 5. Deprem sonrası üretim azalmasını etkileyen faktörler
İller Bankası Genel Müdürlüğü tarafından alt yapı inşaatları için bölgede toplam
70.6 milyon YTL harcanmıştır. Depremde alt yapısı tamamen tahrip olan Adapazarı’nın
450 km’lik içme suyu şebekesi için 2.6 milyon YTL keşif bedelli üç kademeli ihale
açılmıştır. Ayrıca bölgedeki belediyelere 1999 yılı ve 2000 yılının 6 aylık bölümünde
104.5 milyon YTL afet payı farkı ödenmiştir. Yalnızca İller Bankası’nca tamamlanan ve
yapılması planlanan altyapı yatırımlarının tutarı 340 milyon YTL’dir. Deprem
bölgesindeki belediyelerin payları afet dolayısıyla artırılmış, böylece Eylül 1999Haziran 2000 arasında belediyelere toplam 104 milyon YTL ek pay gönderilmiştir.
Okulların onarım güçlendirme amacıyla 3.8 milyon YTL ödenek tahsis edilmiştir.
Yine yaptırılan öğretmen evleri için 154 bin YTL ek nakdi yardım yapılmıştır.
Bayındırlık Bakanlığı tarafından 1.958 depremzedeye aldıkları konutlar için 6000
YTL uygun koşullu kredi verilmiş, bu amaçla toplam 11.8 milyon YTL ödemede
bulunulmuştur. Sakarya’da konutları ağır-yıkık ve orta hasarlı olan 29.000 kişiye 25.6
milyon YTL barınma yardımı, az hasarlı binaya sahip 20.364 kişiye de 12 milyon YTL
onarım yardımı dağıtılmıştır. Yine 2246 kişiye 1.7 milyon YTL ölüm yardımı, 42 kişiye
16.5 milyar YTL sakatlık yardımı yapılmıştır.
Enkaz kaldırma ve altyapı çalışmaları Köy Hizmetleri, Karayolları, İller Bankası,
DSİ, BOTAŞ, TKİ, TEAŞ, TEDAŞ gibi kamu kuruluşlarınca ve ihale yoluyla
yaptırılmıştır. Çalışmalara yalnızca kamu kuruluşlarından 5 binden fazla iş makinesi
katılmıştır. İhtilaflı olanlar dışında yıkılan veya ağır hasar gören 16.970 binadan
yaklaşık 2.5 milyon ton enkaz kaldırılmıştır. Çadırkent ve prefabrik altyapıları için 3000
dönüm araziye 2 milyon ton dolgu yapıldı.
Sakarya ilinde deprem sonrasında, şehrin sağlam zeminli olarak nitelendirilen
Karaman, Camili ve Korucuk’ta, TOKİ tarafından yapılan 8226 adet kalıcı konut için
toplam harcama miktarı yaklaşık 65 milyon YTL olarak belirlenmiştir.
Kızılay’ın 1990–1998 yılları arasında yaptığı deprem harcaması 1.1 milyon
YTL’dir. 1999–2000 yılları arasında deprem harcaması 66 milyon YTL’dir. Harcama
oranlarına bakıldığında 8 yılda yapılan harcamanın 60 katı 2 yıl içinde harcanmıştır. Bu
TMMOB AFET SEMPOZYUMU
441
da Marmara Depreminin büyüklüğünün ve etki alanının genişliğinin bir diğer
gösterimidir. Aynı değerler 2001 yılında tekrar 420 bin YTL ye düşmüştür.
Ayrıca Maliye Bakanlığı kayıtlarına göre 17 Ağustos 1999–31 Mayıs 2000 tarihleri
arasında kamu kurum ve kuruluşlarınca depremler dolayısıyla yaklaşık 1.032 milyar
YTL harcama yapılmıştır.
5. SONUÇLAR
Sakarya ilinin de içinde bulunduğu bölgeden geçen ve ülkemiz için büyük
depremler üreten Kuzey Anadolu fay hattı dünyanın en aktif fay kuşaklarından
birisidir. Bunun için deprem ülkemizde üzerinde durulması gereken en önemli afet
türüdür. Deprem aktivitesi açısından ülkenin büyük çoğunluğu risk altındadır.
1996 yılında Bayındırlık ve İskân Bakanlığı tarafından yayınlanan deprem
bölgeleri haritasına göre; depremden en fazla etkilenen Kocaeli, Sakarya ve Yalova il
sınırları içindeki bölgenin hemen hepsi I. Derece deprem bölgesindedir. Bu bölgelerde
yer ivmesinin 0.4g veya daha büyük olması beklenmektedir. 1999 Marmara Depremi
sonrasında bölgede kaydedilen en yüksek yatay ivme kaydı 0.41g ile Adapazarı’ndan
alınan kayıttır. Deprem nedeniyle bölgede bulunan yapılarda görülen ağır hasarın
%29’u, orta hasarın %18’i ve hafif hasarın %23’ü Sakarya ilinde meydana gelmiştir.
Bölge genelinde bu depremde hayatını kaybedenlerin %22’si Sakarya ilinde
bulunmaktadır. İl bazında en fazla can ve mal kaybı merkez ilçe olan Adapazarı’nda
olmuştur.
Bu çalışmanın kapsamında Marmara depremi sonrasında Adapazarı’nda oluşan
yapısal hasarların oluşumunda yerleşim bölgelerinde yerel zemin şartlarının dikkat
edilmesi gereken önemli bir konu olduğu gösterilmiştir. Yerel zemin şartlarına göre,
yerleşime açık mahalleler arasında hasar bazında yapılan sıralamanın ortaya çıkardığı
durum tartışılmıştır. Sonuç olarak, şehrin alçak kesimlerinden yüksek kesimlerine
doğru gidildiğinde yapılarda görülen hasarlarda ciddi bir azalma olduğu görülmektedir.
Deprem sonrası yapılan kalıcı konutların yerleşim bölgesinin seçiminde bu durumun
gözetildiği görülmüştür.
Deprem bölgelerinde yapılan yapılarda kat adedi sınırlamasının gerekliliğini
ortaya koymak amacıyla deprem hasarına kat adedinin etkisi incelenmiştir. 3 ve daha
az katlı yapılarda hasar oranı %40 civarındayken, 4 kat ve üzerine çıkıldığında bu oran
%60-90’a ulaşmaktadır. Bu nedenle, Adapazarı’nda yapılacak yapıların kat sayısının
en fazla 3 olması gerekliliği ortaya çıkmıştır. Bunlara ek olarak, betonarme, ahşap ve
diğer yapı inşa türleri ile deprem hasar oranları arasındaki ilişki değerlendirilmiştir.
Ayrıca, depremin ülkeye ve şehre verdiği ekonomik zararlarla ilgili genel bir
değerlendirme yapılmıştır. İmalat sanayinde faaliyet gösteren kuruluşların depremden
etkilenmesi, tahrip olan karayolu ve altyapının onarılması ve yeniden yapılması, enkaz
kaldırma çalışmaları, evsiz kalanlara yeni yerleşim alanları belirlenmesi gibi birçok
kalemde yapılan deprem harcamalarının, ülkemize verdiği ekonomik kayıplar
değerlendirilmiştir. Bu veriler ışığında depremden kaynaklanan ekonomik zararın
yaklaşık 20 milyar dolar civarında olduğu görülmüştür.
TEŞEKKÜR
Çalışmada kullandığımız verileri sağlayan Adapazarı Merkez Belediyesi personeli
Jeoloji Mühendisi Nigar COŞAR BAL’a teşekkür ederiz.
442
TMMOB AFET SEMPOZYUMU
KAYNAKLAR
1. Adapazarı Merkez Belediyesi Araştırma Geliştirme Dairesi, “Adapazarı Proje
Yatırım Faaliyet Raporu, 1994–1999”, 1999.
2. Sakarya Valiliği, “Sakarya ve Deprem”, Deprem Serisi:1, Eylül 2000.
3. Komazawa et.all, (2002), “Bedrock Structure in Adapazarı Turkey-a possible cause
of severe damage by the 1999 Kocaeli Earthquake” Journal of SDDE, Philedelphia,
USA.
4. Sancio et.all., “Correlation Between Ground Failure and Subsurface Soil
Conditions in Downtown Adapazarı, Turkey”, Journal SDDE, 2002.
5. Erken ve diğ., ”17 Ağustos Kocaeli Depreminde Adapazarı’nda oluşan Hasar
üzerinde Yerel Zemin Koşularının Etkisi”, Türk Deprem Vakfı Araştırma Projesi, Proje
No: 00-A-113, 2003.
6. T.C. Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi, “Depremler 1999”, Ağustos 2002.
7. Özmen, B., “17 Ağustos 1999 İzmit Körfezi Depreminin Hasar Durumu (Rakamsal
Verilerle)”, TDV/DR 010-53, Türkiye Deprem Vakfı, 2000.
8. Sünbül, A.B., “Adapazarı Zeminlerinde Sıvılaşma Unsurlarının Belirlenmesine ve
Sıvılaşmanın Önlenmesi için Çözümler geliştirilmesi”, Yüksek Lisans Tezi, Fen
Bilimleri Enstitüsü, Sakarya Üniversitesi, 2004.
9. Adapazarı Merkez Belediyesi, “Deprem Hasar Verileri”, 2005.
10. T.C. Başbakanlık Devlet İstatistik Enstitüsü, “İmalat Sanayinde Depremin Etkisi
Anket Sonuçları”, 1999.
Download