Konu: Şarkılardaki Anlatım Bozuklukları Adı

advertisement
Konu: Şarkılardaki Anlatım Bozuklukları
Adı-Soyadı: İnci Timur No: 200 Sınıfı: 10-C
Popüler şarkılar. Her an, her yerde dinlediğimiz hatta özel bir dinleme isteği
duymadığımız halde dinlemekten kaçamadığımız şarkılar. Özellikle
gençlerin en çok ilgilendiği alan olan müziğin temelini oluşturan şarkılar.
Önceleri ruhu beslemek ya da bir duygu veya düşünceyi estetik anlayış
içinde ortaya koymak gayesiyle yazılsalar da bugün -ne yazık ki- popüler
olabilmek için kullanılan bir araç haline gelen şarkılar. Ve bu popülerlik
çabası içinde nasıl şarkı olmaktan çıkıp birer anlatım bozukluğu abidesi olan
şarkılar.
Gereksiz sözcük kullanımı, şarkılardaki anlatım bozukluğu konusunda ön
sırada yer alıyor:
*Yokmuş bir benzeri yokmuş emsali (benzer-emsal)
*Göz göze bakışmak az mı geliyor? (göz göze bakışmak)
*Mecalim yok ah halim yok. (mecal-hal)
* Dünya senin vatanın mı yurdun mu? (vatan- yurt)
* Ne yarınım var, yarınsızım
* Zor gelir bu ayrılık henüz erken daha erken ( henüz erken-daha erken)
* Kafadan attım salladım türkülerden de çaldım (kafadan atma- sallama)
*Öylece bakakaldım gözümü ayırmadan. (bakakalmak süreklilik bildiren bir
eylem olduğu için gözünü ayırmadan yapılır)
* Anladım bugün yalnızım tek başıma. (yanında birisi varken yalnız
olunmaz)
* En çıkmaz sokaktayım (çıkmaz sokak çıkmazdır, bunu az çıkmaz çok
çıkmaz en çıkmaz şeklinde derecelendiremeyiz)
* Üzüleceksin işte o zaman boşa oyaladığın zamana beni (Oyalamak, boşa
yapılan bir işmiş)
Kelimeler veya eklerin yanlış yerde kullanımından kaynaklanan anlatım
bozuklukları:
* Bu kaçıncı kapıma gelişin affet diye (bu kişinin bir sürü kapısı varmış da
suçlu olan kendini affettirebilmek için kapı kapı dolaşıyormuş gibi bir anlam
ortaya çıkıyor)
* Güzel elbiselerle makyaj yapıp dolaşmayı (burada makyaj yapma ve güzel
elbiseler giyme isteği dile getirilmek istenmiş ancak yerleri biraz
karıştırıldığından güzel elbiseler birer makyaj malzemesine dönüşmüş)
* Cenneti değişmem saçının teline ("e” ve "i” hal ekleri yanlış yerde
kullanılmış)
* Canısı (iki adet "i” eki peşi sıra gelmiş)
Sözcükten tasarruf etmek de anlatım bozukluğu sebeplerinden:
* Beğenirim hepsini severim ayıramam (hiçbirini ayıramam)
* Unut beni sevgilim ben unutmuyorum (neyi ya da kimi unutmuyorsun,
yoksa ben beni mi unutmuyorum)
* O senin sevdiğini görmezden gelir (senin onu sevdiğini mi yoksa senin
sevdiğin herhangi bir kişiyi mi)
* Yüzüne boya sürene anlat (kimin yüzüne, senin mi onun mu)
* Sen aklına eseni ben içimden geçeni yapabilseydik (burada birer tane fiile
ihtiyacı olan iki özne bir de bu öznelerle alakası olmayan bir fiil var)
* Baş harfi ben (yirmi dokuz harften oluşan alfabemizde ben harfi mevcut değil)
* Bu şarkının ne yazık ki sözleri yok, bu şarkının ne yazık ki bestesi yok (sözü ya da bestesi olmayan
esere şarkı denilmez)
* Senin için çarpan bu kalbi inan söndürebilirim (çarpan bir şey ancak durdurulabilir, söndürmek daha
çok yanan şeyler için kullanılır, ateş gibi)
* Kalbimin mührünü açan tek anahtar (mührü anahtarla açmak iyi bir fikir değil)
* Ya içeri gir ya dışarı (dışarı girilmez çıkılır)
* Senin bırakıp gittiğin günden beri güzelim psikolojim hızla gelişti (Burada sevgilisinin onu terk
etmesinden sonra ruh sağlığının bir düzene girdiğinden bahsedilmek istenmiş, ama farkında olmadan
kişi kendine ait bir bilim dalı geliştirmiş)
* Aşkım beni yanında bırak/ lütfen ağlatma beni/ kalbimin sancısı buna dayanamıyor (aşkım ne olur
yanında kalayım/ lütfen ağlatma beni/ kalbim buna dayanamıyor)
* Yıllardır soruyorum bu soruyu kendime/ Allah’ım bu dünyaya ben niye geldim (soruyu kendine
soruyorsan neden Allah’a sesleniyorsun?)
* Yerin yurdun nerelisin dedi bekârım dedim (sorulan sorunun medeni hal ile ilgili değil)
* Öptün mü ballı dudaklarımdan/ sıktın mı elma yanaklarımdan/ bıktım bitmeyen şu yalanlarından/
sen kaybettin bu oyunu çık hayatımdan (ilk iki dizeyle son iki dize arasında hiçbir anlam ilişkisi yok)
* Seni çok sevmiş olsam da/ Unut beni lütfen/ Sana çok kızmış olsam da/ Ara beni lütfen (sözler
birbiriyle çelişiyor, unutsun mu arasın mı karar verilememiş.) açıyor:
* Sen hem kötü hem kaba hem sabasın
* Falımda çıktın zalim yar huyun ayrı suyun ayrı
* Sen ayrı ben gayrı
Deyimlerdeki sözcüklerin yakın anlamlılarıyla değiştirilmesinden kaynaklanan anlatım bozuklukları:
* Ağzından bal akıyor (ağzından bal damlıyordu)
* Gel benden özür dile bak kırıldı yüreğim (kalbi kırılmak)
Sözcüklere bazı ekler ekleyip yeni kelimeler türetmek veya iki kelimeyi bazı harflerini atarak birleştirip
ortaya yeni sözcükler çıkarmak:
* Ben seni nazlatamam /Bulunur yenileri ağa takılır biri ben seni fazlatamam
* Bir de cehennette yaşıyorum (orası neresi)
* Senin olmasını becerir gibiyim (senin olmayı)
Müzik adı altında defalarca dinlediğimiz bu şarkıları, belli
bir süre sonra benimsiyoruz ve bu şarkılardaki gibi konuşmaya
başlıyoruz. Dilimiz daha fazla yozlaşmadan bir şeyler yapmamız
gerekiyor.
Download