EFD / JFL - Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi

advertisement
EFD / JFL
Edebiyat Fakültesi Dergisi / Journal of Faculty of Letters
Cilt / Volume 31 Sayı / Number 1 (Haziran/June 2014)
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve
İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
The Receptive and Expressive Language Development of Turkish Hearing-Impaired Children
with Hearing-Aid
Eda Can*
Gülmira Kuruoğlu**
Öz
Dil gelişimini etkileyen birçok etmen bulunmaktadır. İşitme kaybı bu etmenlerden bir tanesidir. Erken teşhis, uygun işitme cihazı ve terapi gibi etmenler işitme kaybının dil üzerindeki
olumsuz etkisini azaltmakta, hatta yok edebilmektedir. Çalışmanın birkaç tane amacı bulunmaktadır. Bunlar; normal işitmesi olan Türk çocukların ve işitme kayıplı Türk çocukların alıcı
ve ifade edici dil gelişimlerini DÖ-4 testini kullanarak bu gelişimlerini kronolojik yaşlarıyla
karşılaştırmak, işitme kayıplı Türk çocukların DÖ-4 testini 3 ay arayla 3 kez uygulamasından
elde edilen alıcı ve ifade edici dil yaşının uygulamalar açısından gelişimini ortaya çıkarmak
ve işitme kayıplı Türk çocuklarda terapi süresinin, işitme cihazı kullanım süresinin ve işitme
cihazı modelinin alıcı ve ifade edici dil gelişimi üzerindeki etkisini ortaya koymaktır. Çalışmadaki örneklem grubu, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Anabilim
Dalı İşitme, Konuşma, Denge Ünitesi’ndeki çocuklar arasından seçilmiştir. Orta ve orta-ileri
derecede sensörinöral tip işitme kayıplı işitme cihazı kullanan çocuklardan oluşan toplam 30
çocuk, “Dokuz Eylül Üniversitesi Narlıdere Kreş ve Anaokullarında” eğitim gören, normal
işitmeye sahip, herhangi bir zihinsel ya da işitsel kaybı olmayan 30 çocuk karşılaştırılarak
değerlendirilmiştir. Çocukların alıcı ve ifade edici dil gelişimlerini ölçmek için Preschool Language Scale: PLS-4 testinden Türkçeye uyarlanmış olan Dil Ölçeği-4 (DÖ-4) testi, 3 ay ara ile
3 kez bu test uygulanmıştır. Araştırma sonucunda işitme kayıplı çocukların alıcı ve ifade edici
dil yaşlarının kronolojik yaşlarından geri olduğu saptanmıştır. Ancak işitme cihazı kullanan ve
terapi alan işitme kayıplı çocuklara 3 ay arayla 3 kez bu test uygulandığında, çocukların alıcı
ve ifade edici dilinde istatistiksel açıdan bir gelişme olduğu kaydedilmiştir. İşitme cihazı kullanım süresi ve terapi süresinin dil gelişimini etkilediği, işitme cihazı modelinin ise dil gelişimi
üzerinde çok önemli derecede etkisi olmadığı görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: İşitme Cihazı, İşitme Kaybı ve Dil, Alıcı ve İfade Edici Dil, PLS-4, DÖ-4
* Öğretim Görevlisi; Dokuz Eylül Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Dilbilim Bölümü, ([email protected])
** Prof. Dr.; Dokuz Eylül Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü, ([email protected])
© 2014, Hacettepe University Faculty of Letters, All Rights Reserved
101
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
Abstract
There are many effects which may influence the language development. Hearing loss is one of
these effects. Early diagnosis, beneficial hearing aid and therapy can decrease and even eliminate
the negative effects of hearing loss on language development. This study has several aims
which are about monitorizing the receptive and expressive language development of Turkish
hearing-impaired children and the children with normal hearing, by using PLS-4, comparing
this development with their chronological ages, revealing the development of the receptive
and the expressive language development of hearing-impaired children after using PLS-4 three
times with a three-month interval, revealing the effects of the duration of hearing aid usage
and the duration of therapy on language development. The experimental group of 30 children
was selected from the children in Dokuz Eylül University, Faculty of Medicine Department of
Otorhinolaryngology Audiology Unit. The experimental group that were suffering from mildmoderate or moderately severe-severe bilateral sensorineural hearing loss and using a hearing
aid were evealuated by comparing with the control group of the same number of children that
were from Dokuz Eylül University, Narlıdere Nursery School and had no mental or auditory
problems. In order to qualify the children’s receptive and expressive language development,
Preschool Language Scale (PLS-4) was used three times with a three-month interval. It was
found that the receptive and expressive language age of the hearing-impaired children was
lower than their chronological age. However, when the children who were using a hearing aid
and having a therapy were retested three times with a three-month interval, it was recorded that
there was a statistical improvement on their receptive and expressive language development.
It was found that the duration of the hearing aid usage and the threapy affected the language
development whereas the type of the hearing aid did not affect the language development
significantly.
Keywords: Hearing Aid, Hearing Loss and Language, Receptive and Expressive Language,
PLS-4
Giriş
Dil toplumda kullanılan en gelişmiş ve en temel iletişim dizgesidir, başka bir deyişle,
bir kurallar bütünüdür. Bireylerarası anlaşmayı olası kılması, dilin bir dizge olmasından
kaynaklanmaktadır (König, 1998: 87). Dilin iki temel bileşeni bulunmaktadır. Bunlardan
ilki alıcı dildir. Alıcı dil, sözel uyaranların duyu-sinir ağı ve işitsel algısal süreçler aracılığı ile alınması ve anlaşılması olarak tanımlanmaktadır (Karacan, 1998: 7). Alıcı dil,
bireyin diğerlerinin konuştuklarını anlama yeteneği ile ilgilidir. Yeterli alıcı dil; sesleri algılama, soyut ve somut sözcükleri anlama, tümcelerin dilbilgisel yapısını anlama, söylenenleri yapma ve eleştirel biçimde dinleme, yargılama yeteneklerini içermektedir (Şenay,
2004: 5). Alıcı dil, ifade edici dilden önce gelişmektedir. Araştırmalar çocuk gelişiminin
ilk aşamalarında, özellikle de tek sözcüklü dönemde alıcı dil kapasitesinin, ifade edici dil
kapasitesinden yaklaşık iki kat daha fazla olduğunu göstermektedir (Yüksel, 2003: 5).
Dilin bileşenlerinden ikincisi ise ifade edici dildir. İfade edici dil, duyu-sinir ve motor-sinir işlevler (nefes alma, ses çıkarma, rezonans, eklemleme mekanizmaları gibi) ile
zihinsel kavramın bir ses imgesi aracılığıyla ifadesidir (Karacan, 1998: 7). İfade edici dil,
102
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
bireyin diğerleriyle iletişim kurarken kullandığı dildir. İfade edici dil için, çeşitli seslerin üretilmesi, sözcük ve tümcelerin oluşturulması, dilbilgisel kalıpların doğru kullanılması ve yeterli dil kavramlarının oluşturulması gerekmektedir. İfade edici dil, çocuğun
kendisini anlatabilme becerisidir. İfade edici dilin gelişmesinin, çocuğun kendisini etkin
bir şekilde ifade edebilmesinin ön koşulu, alıcı dilin gelişmiş olmasıdır (Voltan-Acar ve
Whirter, 2000).
Çocukların dil kazanım süreçleri incelendiğinde dili anlama ve konuşmada belli aşamaları geçirdiği görülmektedir. Normal gelişim gösteren bütün çocuklarda dil kazanımı
aynı aşamaları takip etmekte ve basitten karmaşığa doğru bir yol izlemektedir. Bütün
çocuklarda dil kazanım süreci ilk önce bireysel seslerle başlar. Sonra sırasıyla seslemler,
tek sözcüklü tümce, iki sözcüklü tümce, üç ve daha fazla sözcüklü tümce ve son olarak
da karmaşık tümceler gelişmektedir. Çocuğun gelişimsel olarak dili kazanabilmesi, dilin
yapısını oluşturan temel sistemlere bağlıdır (Yazıcı ve Can Yaşar, 2006: 127).
Dil ve konuşma gelişimini olumsuz yönde etkileyen birçok etmen vardır. Bunlardan
bir tanesi de işitme kaybıdır. İşitme kaybı geniş kapsamlı bir terim olup, hafif dereceden
çok ileri dereceye kadar işitme sorununu göstermektedir (Tüfekçioğlu, 1998: 108).
Dil gelişimi, işitme kayıplı çocukların, en çok etkilendiği gelişim alanlarından birisidir. Dil gelişimi, bir başka ifadeyle konuşma kazanımı sürecinde dile ait kuralların tümünün öğrenilmesi gerekmektedir. Çocuk dünyaya geldiği andan itibaren bu öğrenme
süreci başlamış demektir ancak işitme yetersizliği gibi çeşitli durumlar dil öğreniminde
aksaklığa neden olur (Çeliker ve Ege, 2005: 20).
İşiten çocukta dil kazanımı, birbirine bağlı aşamalardan meydana gelir. Buna göre;
sesleri işitemeyen ve sözel uyaranları algılayamayan çocuğun dil kazanımı tam olarak
gerçekleşemez. Başlangıçta ürettikleri sesler zaman içinde azalma eğilimi gösterir, taklitler ortadan kalkar, ses üretimleri hem niteliksel hem niceliksel olarak farklılaşır. İşiten
çocuklar gibi rastlantısal öğrenimleri gerçekleştiremezler ve dil gelişimleri etkilenir (Çeliker ve Ege, 2005: 20).
İşitme kayıplı çocuklar, sesleri, konuşmayı ve konuşma ritmini işitsel olarak algılamadan yoksundur. İletişim yönünden çocuğun anlaması sınırlanır, çocuğun kullandığı
ifadeler kısalır ve basit düzeye iner. İletişimde gözlenen bu değişiklik tabi ki çocuğun
işitme kaybı derecesine göre farklılık göstermektedir. İşitme cihazı, çocukların düşük düzeyde de olsa sözel iletişime girmelerini sağlar (Pektaş, 1993: 34). İşitsel algı yoksunluğu
çocuğun işitme kaybı derecesine göre farklı sonuçlar doğurmaktadır. Hafif ve orta derecede işitme kaybı olan çocuklar uygun bir işitme cihazı kullanmaya başladıktan sonra,
cihaz sayesinde konuşma seslerini eksiksiz duyma ve takip etme becerisini kazanabilirler.
Ancak ileri ve çok ileri derecede işitme kaybı olan çocuklar, işitme cihazı kullansalar da
bütün konuşma seslerini duyma imkanına sahip değildirler (Ersoy, 1995: 6).
Normal işiten bir çocuktan söz edildiğinde, genellikle çocuğun konuşmayı anlamak
için yeterli düzeyde işitmesi olduğu kastedilmektedir. Çevrede aşırı gürültü olmamak koşuluyla, normal işiten bir birey herhangi bir özel araç, cihaz ya da teknik kullanmadan
103
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
olağan durumlarda konuşmayı anlayabilmektedir (16-25 dB HL). Hafif derecede işitme
kayıplı birey, bazı sesleri duyabilmekte fakat bu düzeydeki işitme (26-40 dB HL), konuşmayı anlaması için yeterli olmamaktadır. Çok ileri derecedeki işitme kayıplarında ise
(71-90 dB HL), bir işitme cihazı kullanıyor olsa dahi, yalnız işitme yolu ile konuşmayı anlaması çok güç olmaktadır (Tüfekçioğlu, 1998: 108). İşitmeden yoksun kalındığı
dönem ne kadar uzun olursa, bireylerin dilsel gelişimleri de aynı oranda etkilenecektir
(Sharma ve diğ., 2002: 533).
Çalışmanın Amacı
Bu çalışmanın amaçları;
* Normal işitmesi olan Türk çocukların alıcı ve ifade edici dil gelişimlerini DÖ-4
testini kullanarak değerlendirmek ve bu gelişimlerini kronolojik yaşlarıyla karşılaştırmaktır.
* İşitme kayıplı Türk çocukların alıcı ve ifade edici dil gelişimlerini DÖ-4 testini
kullanarak değerlendirmek ve bu gelişimlerini kronolojik yaşlarıyla karşılaştırmaktır.
* İşitme kayıplı Türk çocukların DÖ-4 testini 3 ay arayla 3 kez uygulamasından elde
edilen alıcı ve ifade edici dil yaşının uygulamalar açısından gelişimini ortaya koymaktır.
* İşitme kayıplı Türk çocuklarda terapi süresinin ve işitme cihazı kullanım süresinin
alıcı ve ifade edici dil gelişimi üzerindeki etkisini ortaya koymaktır.
* İşitme kayıplı Türk çocukların kullandıkları işitme cihazı modelinin dil gelişimi
üzerindeki etkisini ortaya koymaktır.
Veritabanı
Bu araştırmadaki örneklem grubu, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak
Burun Boğaz Anabilim Dalı İşitme, Konuşma, Denge Ünitesinde tedavi gören çocuklar
arasından seçilmiştir. Çalışmada orta ve orta-ileri derecede sensörinöral tip işitme kayıplı
olan 30 çocuk ve kontrol grubunda normal işitmeye sahip 30 çocuk değerlendirilmeye
alınmıştır. Her iki gruptaki çocuklar 21 ay ile 60 ay arasında kronolojik yaşa sahip olan
çocuklar arasından seçilmiştir. Çalışmaya dahil edilen çocuklar aşağıdaki kriterlere göre
belirlenmiştir:
* İşitme cihazı kullanan çocukların orta (41-55 dB HL) veya orta-ileri (56-70 dB
HL) sensörinöral işitme kaybına sahip olması,
* Denek grubu ve kontrol grubunu oluşturan çocukların 21 ay ile 60 ay arasında
kronolojik yaşa sahip olması,1
* İşitme kayıplı çocukların işitme cihazını düzenli kullanıyor olması (en az 4 ay, en
çok 41 ay),
* İşitme kayıplı çocukların, terapi programına düzenli olarak devam ediyor olması
(en az 6 ay, en çok 48 ay).
1
Çalışmamızda normal çocukların kronolojik yaşları aynı zamanda dil yaşları olarak kabul edilmektedir.
104
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
Kontrol grubunu “Dokuz Eylül Üniversitesi Narlıdere II Nolu Kreş ve Anaokullarında”
eğitim gören, herhangi bir zihinsel ya da işitsel kaybı olmayan çocuklar oluşturmaktadır.
Çalışmaya dahil edilen tüm çocukların ailelerinin yaş, eğitim vb. değişkenleri ile tüm
çocukların cinsiyet değişkeni kapsam dışında tutulmuştur.
Yöntem
Çalışma kapsamında öncelikle Dokuz Eylül Üniversitesi Girişimsel Olmayan Araştırmalar Etik Kurulundan izin alınmıştır. İkinci olarak, tüm çocukların aileleri ve/veya
öğretmenlerinden gerekli izin alınmıştır. Çalışma 2 aşamadan oluşmuştur: işitme kayıplı
çocukların genel değerlendirmesi ve işitme kayıplı çocukların dilsel değerlendirmesi.
İşitme Kayıplı Çocukların Genel Değerlendirmesi
İşitme kayıplı çocukların genel değerlendirmesi için araştırmacılar tarafından “İşitme Kayıplı Çocukları Değerlendirme Formu” oluşturulmuştur. Bu form, çocuğun anne
ya da babası tarafından doldurulmuştur. Formun bir kısmı, anne, baba, kardeş adı, soyadı,
eğitim, meslek bilgileri ile aile fertlerinin işitsel durumuna yönelik sorulardan oluşurken
formun geriye kalan büyük bir kısmı, çocuğun işitsel geçmişinden, işitme kaybı tipi ve
derecesinden, işitme cihazı bilgilerinden oluşmaktadır.
İşitme Kayıplı Çocukların Dilsel Değerlendirmesi
İşitme cihazı kullanan çocukların alıcı ve ifade edici dil gelişimlerini incelemek için
“Preschool Language Scale, Fourth Edition (PLS-4)” dil testi kullanılmıştır (Zimmerman ve diğ., 2002). Bu test, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kulak Burun Boğaz
Anabilim Dalı, Odyoloji Bilim Dalı, Eğitim Odyolojisi Birimi tarafından “Dil Ölçeği4” (DÖ-4) adıyla Türkçeye adapte edilmiştir. Dille ilgili yapılan çalışmalarda önemli
rol oynayan bu dil testi 0-6 yaşa kadar çocukların dil gelişimini değerlendirmek için
kullanılmaktadır (Yalçınkaya ve diğ., 2007: 12). Çalışmamızda, işitsel algılama ve ifade
edici dil becerilerini ayrı ayrı değerlendiren bu test kullanılmıştır. Değerlendirme 3 ay
arayla 3 kez yapılmıştır. Çalışmamızda ilk değerlendirme “DÖ-4 testinin 1. Uygulaması”,
ikinci değerlendirme, “DÖ-4 testinin 2. Uygulaması” ve üçüncü değerlendirme “DÖ-4
testinin 3. Uygulaması” olarak adlandırılmıştır.
İşitme cihazı kullanan çocukların alıcı ve ifade edici dil gelişimlerini incelemek için
“Preschool Language Scale, Fourth Edition (PLS-4)” dil testi kullanılmıştır (Zimmerman
ve diğ., 2002). Bu test, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı, Odyoloji
Çalışmadan Elde Edilen Verilerin İstatistiksel Analizi
Çalışmada DÖ-4 testinin 1., 2. ve 3. uygulamasında, farklı sürelerde işitme
cihazı kullanmaya başlayan (işitme cihazı takma yaşı) çocukların alıcı ve ifade edici
dil oranlarındaki değişimi etkileyen etkenler istatistiksel olarak SPSS 13.0 yazılımı
kullanılarak araştırılmıştır. İşitme cihazı kullanım süreleri ve uygulama zamanlarının
105
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
etkisi, Tekrarlı Ölçümler için Varyans Analizi (Repeated Measures ANOVA) Genel
Doğrusal Model (General Linear Model) komutu ile incelenmiştir. Elde edilen sonuçlar
α=0,05 önem düzeyinde değerlendirilmiştir. Çocukların elde ettikleri alıcı ve ifade edici
dil yaşları ile işitme cihazı kullanım süreleri arasındaki ilişkiyi analiz etmek için Korelasyon Analizi yapılmıştır.
Bulgular
Çalışmamızda orta veya orta-ileri sensörinöral işitme kayıplı olup 21-60 ay arası
kronolojik yaşa sahip olan işitme kayıplı 30 çocuk ile normal işitmesi olan ve benzer
kronolojik yaşlara sahip 30 çocuktan oluşan kontrol grubunun alıcı ve ifade edici dil
becerileri incelenmiştir. Bu incelemede, 0-6 yaş arasındaki çocukların dil ve konuşma
bozukluğunu değerlendirmekte kullanılan “Preschool Language Scale, Fourth Edition”
(PLS-4), Türkçe adıyla “Dil Ölçeği-4” (DÖ-4) testi kullanılmıştır. Bu test, çocukların
alıcı ve ifade edici dil becerilerini ayrı ayrı değerlendiren ve bu becerilerinin kronolojik
yaşlarına uygun olup olmadığını ortaya çıkaran bir testtir.
Kontrol Grubuna Ait Bulgular
Çalışmada öncelikli olarak kontrol grubu değerlendirilmiştir. 30 çocuktan oluşan
kontrol grubuna DÖ-4 testi uygulanmıştır. Tablo 1’de kontrol grubunda yer alan tüm
çocukların testlerin uygulandığı zamandaki kronolojik yaşları ile DÖ-4 testinden elde ettikleri alıcı ve ifade edici dil yaşlarını gösteren veriler yer almaktadır.
Çalışmada öncelikli olarak kontrol grubu değerlendirilmiştir. 30 çocuktan oluşan kontrol
grubuna DÖ-4 testi uygulanmıştır.
Tablo 1’de kontrol grubunda yer alan tüm çocukların testlerin uygulandığı zamandaki kronolojik yaşları ile DÖ-4 testinden elde ettikleri alıcı ve ifade edici dil yaşlarını
gösteren veriler yer almaktadır.
106
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
Tablo 1: Kontrol Grubuna Ait Bilgiler ve DÖ-4 Verileri
Hasta
No
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
11.
12.
13.
14.
15.
16.
17.
18.
19.
20.
21.
22.
23.
24.
25.
26.
27.
28.
29.
30.
Adı
Soyadı
B.B.
C.C.
K.A.
K.U.
E.K.
H.A.
G.K.
P.B.
A.T.
G.K.
D.D.
K.D.
M.G.
C.A.
İ.E.Y.
A.B.
B.D.
D.M.
İ.T.
Y.O.
İ.M.
Y.Y.
E.F.
Y.H.
S.N.Y.
Y.N.K.
B.U.
C.M.
Z.Ç.
İ.P.
KONTROL GRUBU
DÖ-4 Uygulama
Dil Yaşı
Alıcı Dil
İfade Edici
Kronolojik Yaş
Yaşı
(Ay)
Dil
Yaşı (Ay)
(Ay)
53 Ay
72-77 Ay
66-71 Ay
53 Ay
78-83 Ay
66-71 Ay
56 Ay
78-83 Ay
78-83 Ay
55 Ay
66-71 Ay
60-65 Ay
56 Ay
78-83 Ay
72-77 Ay
56 Ay
72-77 Ay
66-71 Ay
60 Ay
78-83 Ay
72-77 Ay
54 Ay
72-77 Ay
66-71 Ay
51 Ay
66-71 Ay
66-71 Ay
52 Ay
66-71 Ay
66-71 Ay
39 Ay
54-59 Ay
54-59 Ay
40 Ay
54-59 Ay
54-59 Ay
37 Ay
42-47 Ay
42-47 Ay
43 Ay
54-59 Ay
54-59 Ay
45 Ay
42-47 Ay
42-47 Ay
41 Ay
54-59 Ay
54-59 Ay
46 Ay
54-59 Ay
54-59 Ay
45 Ay
48-53 Ay
48-53 Ay
40 Ay
42-47 Ay
42-47 Ay
39 Ay
42-47 Ay
42-47 Ay
30 Ay
36-41 Ay
36-41 Ay
27 Ay
36-41 Ay
36-41 Ay
27 Ay
42-47 Ay
42-47 Ay
32 Ay
42-47 Ay
42-47 Ay
22 Ay
24-29 Ay
24-29 Ay
29 Ay
30-35 Ay
30-35 Ay
21 Ay
24-29 Ay
24-29 Ay
25 Ay
24-29 Ay
24-29 Ay
34 Ay
36-41 Ay
36-41 Ay
30 Ay
30-35 Ay
30-35 Ay
Kontrol grubuna uygulanan DÖ-4 testinden elde edilen veriler, betimleyici istatistikler ile analiz edilmiştir. Buna göre normal çocukların alıcı dil/kronolojik yaş oranı ya da
ifade edici dil/kronolojik yaş oranı ≥ 1 olarak kabul edilmiştir. Kontrol grubunda bulunan
30 çocuğa ilişkin ifade edici dil kullanımının alıcı dil içerisindeki oranı en düşük 0.86 en
yüksek 1.00 değerini almıştır.
107
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
Tablo 2’de kontrol grubunda yer alan 30 çocuğun alıcı ve ifade edici dil yaşı oranlarının kronolojik yaşlarına oranları yer almaktadır.
Tablo 2: DÖ-4 Testinin Kontrol Grubu İçin İstatistiksel Bulguları
İfade Edici Dilin Alıcı Dile
Oranı
Alıcı Dilin Kronolojik Yaşa
Oranı
İfade Edici Dilin Kronolojik
Yaşa Oranı
N
Minimum
Maksimum
Ortalama
St.Sapma
30
,86
1,00
,9796
,03901
30
1,00
1,67
1,3032
,15067
30
1,00
1,67
1,2747
,14141
Bu oranlara ilişkin ortalama 0,9796 iken standart sapma 0,03901’dir. Kontrol grubunda alıcı dil yaşının kronolojik yaşına oranı ortalaması 1,3032 iken ifade edici dil yaşının kronolojik yaşına oranı ortalaması 1,2747 olarak bulunmuştur. Elde edilen oranlar ≥
1 olduğu için kontrol grubundaki tüm çocukların alıcı ve ifade edici dil yaşlarının kronolojik yaşlarına eşit veya ileri olduğu söylenebilir.
DÖ-4 testinin 30 çocuktan oluşan kontrol grubuna uygulanmasından sonra elde edilen sonuçlar göstermiştir ki zihinsel ve işitsel açıdan hiçbir problemi olmayan çocukların
alıcı ve ifade edici dil yaşları, kronolojik yaşlarına ya eşittir ya da ileridir.
İşitme Kayıplı Gruba Ait Bulgular
İşitme kayıplı grupta yer alan tüm çocuklara DÖ-4 dil testi uygulanmıştır. Tablo 3’te
işitme kayıplı grupta yer alan tüm çocukların testlerin uygulandığı zamandaki kronolojik
yaşları, işitme kayıp dereceleri, işitme kaybı türleri, kullandıkları işitme cihazı modelleri,
işitme cihazı takma ve terapiye başlama yaşları ve son olarak ebeveynlerinin eğitim durumları yer almaktadır.
108
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
Tablo 3: İşitme Kayıplı Çocuklara İlişkin Bilgiler
Cihaz
Terapiye
Kronolojik İşitme Kaybı
Takma Cihaz Başlama
Yaş
Yaşı Modeli
Yaşı
Tipi Derecesi
(Ay)
(Ay)
(Ay)
A.H.Y. 46 Ay S.N. B.O.İ. 41 Ay Dijital
42 Ay
Hasta Ad
No Soyad
1.
2.
3.
4.
5.
Y.Ş.K.
56 Ay
S.N.
B.O.İ.
36 Ay
H.Y.
46 Ay
S.N.
B.O.İ.
8 Ay
D.Y.
A.I.T.
6.
K.İ.Ö.
8.
A.H.Ö.
10.
D.K.
12.
E.Ç.
7.
9.
11.
A.Ş.
B.B.
B.Ü.
13.
N.N.B.
15.
Z.K.
14.
16.
17.
18.
19.
C.A.
T.T.
A.E.T.
T.A.
Y.İ.
20.
M.O.
22.
M.P.
24.
Z.G.
26.
N.N.D
28.
N.B.
21.
23.
25.
27.
29.
30.
E.E.
İ.Ç.
E.Y.
D.B.
Y.K.
S.K.
57 Ay
54 Ay
47 Ay
60 Ay
49 Ay
54 Ay
54 Ay
31 Ay
37 Ay
40 Ay
42 Ay
36 Ay
39 Ay
37 Ay
36 Ay
39 Ay
39 Ay
26 Ay
25 Ay
22 Ay
26 Ay
23 Ay
21 Ay
27 Ay
29 Ay
28 Ay
29 Ay
S.N.
S.N.
S.N.
S.N.
B.O.İ.
B.O.İ.
B.O.İ.
6 Ay
B.O.İ.
34 Ay
S.N.
B.O.İ.
15 Ay
B.O.İ.
29 Ay
S.N.
S.N.
S.N.
S.N.
B.O.İ.
B.O.İ.
B.O.
B.O.
9 Ay
Dijital
S.N.
S.N.
Analog
6 Ay
36 Ay
B.O.
37 Ay
Analog
B.O.İ.
S.N.
Dijital
3 Ay
40 Ay
8 Ay
24 Ay
Dijital
Dijital
Dijital
B.O.
6 Ay
Analog
6 Ay
Dijital
B.O.İ.
6 Ay
S.N.
B.O.İ.
26 Ay
S.N.
B.O.İ.
13 Ay
B.O.İ.
18 Ay
B.O.İ.
12 Ay
B.O.İ.
4 Ay
S.N.
S.N.
S.N.
S.N.
S.N.
S.N.
S.N.
S.N.
S.N.
S.N.
B.O.İ.
B.O.İ.
B.O.İ.
B.O.İ.
11 Ay
6 Ay
16 Ay
B.O.İ.
14 Ay
B.O.İ.
13 Ay
B.O.İ.
16 Ay
İlkokul
12 Ay
25 Ay
30 Ay
7 Ay
S.N.
5 Ay
Dijital
7 Ay
Lise
İlkokul
İlkokul
Lise
14 Ay
12 Ay
Lise
İlkokul
Üniversite
Lise
Lise
İlkokul
Lise
İlkokul
Dijital
Üniversite
İlkokul
7 Ay
13 Ay
İlkokul
İlkokul
Ortaokul
27 Ay
Dijital
İlkokul
7 Ay
Analog
Analog
Lise
İlkokul
41 Ay
Dijital
İlkokul
48 Ay
Dijital
6 Ay
Üniversite
Üniversite
Ortaokul
Analog
29 Ay
İlkokul
Üniversite
Ortaokul
6 Ay
B.O.İ.
Universite
37 Ay
41 Ay
Analog
İlkokul
Üniversite
Analog
Dijital
Baba
Ortaokul
12 Ay
Dijital
Anne
6 Ay
Dijital
S.N.
S.N.
35 Ay
Aile Eğitim Düzeyi
İlkokul
İlkokul
İlkokul
Lise
Lise
Lise
İlkokul
Ortaokul
Üniversite
İlkokul
Lise
Ortaokul
19 Ay
İlkokul
Analog
13 Ay
İlkokul
Üniversite
Dijital
6 Ay
İlkokul
İlkokul
Dijital
Analog
7 Ay
17 Ay
Dijital
15 Ay
Dijital
14 Ay
Analog
6 Ay
İlkokul
İlkokul
İlkokul
İlkokul
İlkokul
İlkokul
Üniversite
İlkokul
Üniversite
İlkokul
İlkokul
Tablo 4’te işitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 1. uygulaması, 2. uygulaması ve
3. uygulamasında elde edilen veriler yer almaktadır.
109
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
Tablo 4: İşitme Kayıplı Çocukların DÖ-4 Testi Verileri
İŞİTME CİHAZLI GRUP
DÖ-4 1. Uygulama
DÖ-4 2. Uygulama
DÖ-4 3. Uygulama
Dil Yaşı (Ay)
Dil Yaşı (Ay)
Dil Yaşı (Ay)
Kronolojik
İfade Kronolojik
İfade Kronolojik
İfade
Alıcı
Alıcı
Alıcı
Hasta Ad
Yaş
Yaş
Yaş
Edici
Edici
Edici
Dil
Yaşı
Dil
Yaşı
Dil
Yaşı
No Soyad
(Ay)
(Ay)
(Ay)
Dil Yaşı
Dil Yaşı
Dil Yaşı
(Ay)
(Ay)
(Ay)
(Ay)
(Ay)
(Ay)
1. A.H.Y. 46 Ay
24-29 18-23
49 Ay
30-35 24-29
52 Ay
36-41
30-35
2.
Y.Ş.K.
56 Ay
48-53
48-53
59 Ay
54-59
54-59
62 Ay
60-65
60-65
4.
H.Y.
46 Ay
36-41
30-35
49 Ay
42-47
36-41
52 Ay
48-53
42-47
3.
5.
D.Y.
A.I.T.
6.
K.İ.Ö.
8.
A.H.Ö.
10.
D.K.
12.
E.Ç.
7.
9.
11.
A.Ş.
B.B.
B.Ü.
13. N.N.B.
14.
C.A.
16.
T.T.
15.
Z.K.
17. A.E.T.
18.
T.A.
20.
M.O.
22.
M.P.
24.
Z.G.
19.
21.
23.
25.
Y.İ.
E.E.
İ.Ç.
E.Y.
26. N.N.D
27.
D.B.
29.
Y.K.
28.
30.
N.B.
S.K.
57 Ay
54 Ay
47 Ay
60 Ay
49 Ay
54 Ay
54 Ay
31 Ay
37 Ay
40 Ay
42 Ay
36 Ay
39 Ay
37 Ay
36 Ay
39 Ay
39 Ay
26 Ay
25 Ay
22 Ay
26 Ay
23 Ay
21 Ay
54-59
60-65
24-29
60-65
48-53
42-47
48-53
30-35
24-29
42-47
42-47
42-47
42-47
36-41
24-29
30-35
36-41
42-47
18-23
12-17
24-29
18-23
09-11
54-59
60-65
24-29
54-59
42-47
42-47
48-53
36-41
24-29
42-47
42-47
36-41
42-47
36-41
24-29
30-35
36-41
42-47
18-23
12-17
24-29
18-23
09-11
27 Ay
24-29
24-29
28 Ay
24-29
24-29
29 Ay
29 Ay
18-23
18-23
18-23
18-23
60 Ay
57 Ay
50 Ay
63 Ay
52 Ay
57 Ay
57 Ay
34 Ay
40 Ay
43 Ay
45 Ay
39 Ay
42 Ay
40 Ay
39 Ay
42 Ay
42 Ay
29 Ay
28 Ay
25 Ay
29 Ay
26 Ay
24 Ay
30 Ay
32 Ay
31 Ay
32 Ay
60-65
66-71
30-35
66-71
54-59
48-53
54-59
36-41
30-35
48-53
48-53
48-53
36-41
42-47
30-35
36-41
42-47
42-47
18-23
12-17
30-35
24-29
12-17
30-35
24-29
30-35
24-29
60-65
66-71
30-35
66-71
48-53
48-53
54-59
42-47
30-35
48-53
48-53
48-53
36-41
42-47
30-35
36-41
42-47
42-47
18-23
12-17
30-35
24-29
12-17
30-35
24-29
30-35
24-29
63 Ay
60 Ay
53 Ay
66 Ay
55 Ay
60 Ay
60 Ay
37 Ay
43 Ay
46 Ay
48 Ay
42 Ay
45 Ay
43 Ay
42 Ay
45 Ay
45 Ay
32 Ay
31 Ay
28 Ay
32 Ay
29 Ay
27 Ay
33 Ay
35 Ay
34 Ay
35 Ay
66-71
72-77
36-41
72-77
60-65
54-59
60-65
42-47
36-41
54-59
54-59
54-59
42-47
48-53
36-41
42-47
48-53
48-53
24-29
18-23
36-41
30-35
18-23
36-41
30-35
36-41
30-35
66-71
72-77
36-41
66-71
54-59
54-59
60-65
48-53
36-41
54-59
54-59
54-59
42-47
48-53
36-41
42-47
48-53
48-53
24-29
18-23
36-41
30-35
18-23
36-41
30-35
36-41
30-35
Tablo 3 ve Tablo 4’te yer alan veriler istatistiksel olarak incelenmiştir. Elde edilen
bulgular aşağıda sunulmaktadır.
110
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
DÖ-4 Testinin İşitme Kayıplı Çocuklara 1. Uygulamasından Elde Edilen Bulgular
DÖ-4 testinin 1. Uygulamasında işitme kayıplı çocukların alıcı ve ifade edici dil
becerilerinin kronolojik yaşlarına eşit olup olmadığını ortaya çıkarmak için betimleyici
istatistikler ile analiz edilmiştir.
Tablo 5’te işitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 1. uygulamasındaki alıcı dil/kronolojik yaşı oran ortalamaları için betimleyici istatistikler yer almaktadır.
Tablo 5:İşitme Kayıplı Çocukların DÖ-4 Testinin 1. Uygulamasındaki Alıcı Dil/
Kronolojik Yaşı ve İfade Edici Dil/Kronolojik Yaşı Oranı İçin Betimleyici İstatistikler
1. Uygulama Alıcı Dil/1.
Uygulama Kronolojik Yaşı
Oranı
1. Uygulama İfade Edici Dil/1.
Uygulama Kronolojik Yaşı
Oranı
N Minimum Maksimum Ortalama St. Sapma
30
,48
1,00
,8777
,15424
30
,46
1,00
,8647
,16376
Tablo 5’te işitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 1. uygulamasındaki alıcı dil yaşının kronolojik yaşına oranı ile DÖ-4 testinin 1. uygulamasında ifade edici dil yaşının
kronolojik yaşına oranı değişkenlerinin en düşük, en yüksek, ortalama ve standart sapma istatistikleri verilmiştir. Toplam 30 denek (N=30) üzerinde çalışılmıştır. Buna göre
işitme kayıplı çocukların alıcı dil/kronolojik yaşı oran ortalamaları DÖ-4 testinin 1. uygulamasında 0,8777, ifade edici dil/kronolojik yaşı oran ortalamaları 0,8647 olarak bulunmuştur. Sonuçları daha detaylı açıklamak gerekirse, DÖ-4 testinin 1. uygulamasında
işitme kayıplı çocukların alıcı dil ve ifade edici dil yaşı kronolojik yaşından geri çıkmıştır
(0,8777<1 ve 0,8647< 1).
DÖ-4 Testinin İşitme Kayıplı Çocuklara 2. Uygulamasından Elde Edilen Bulgular
DÖ-4 testinin 1. Uygulamasından 3 ay sonra aynı çocuklara DÖ-4 testi bir kez daha
uygulanmıştır. Bu uygulamadan elde edilen veriler, betimleyici istatistikler ile analiz edilmiştir.
Tablo 6’da işitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 2. uygulamasındaki alıcı dil/kronolojik yaşı oran ortalamaları için betimleyici istatistikler yer almaktadır.
111
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
Tablo 6:İşitme Kayıplı Çocukların DÖ-4 Testinin 2. Uygulamasındaki Alıcı Dil/
Kronolojik Yaşı ve İfade Edici Dil/Kronolojik Yaşı Oranı İçin Betimleyici İstatistikler
N Minimum Maksimum Ortalama
St. Sapma
2. Uygulama Alıcı Dil/2.
Uygulama Kronolojik Yaşı Oranı
30
,60
1,00
,9087
,12635
2. Uygulama İfade Edici Dil/2.
Uygulama Kronolojik Yaşı Oranı
30
,54
1,00
,9007
,13731
Tablo 6’da işitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 2. uygulamasındaki alıcı dil yaşının kronolojik yaşına oranı ile DÖ-4 testinin 2. uygulamasındaki ifade edici dil yaşının
kronolojik yaşına oranı değişkenlerinin en düşük, en yüksek, ortalama ve standart sapma
istatistikleri verilmiştir. Toplam 30 denek (N=30) üzerinde çalışılmıştır. Buna göre işitme
kayıplı çocukların alıcı dil/kronolojik yaşı oran ortalamaları DÖ-4 testinin 2. uygulamasında 0,9087, ifade edici dil/kronolojik yaşı oran ortalamaları 0,9007 olarak bulunmuştur.
Sonuçları daha detaylı açıklamak gerekirse, DÖ-4 testinin 2. uygulamasında işitme kayıplı çocukların alıcı dil ve ifade edici dil yaşı kronolojik yaşından geri çıkmıştır (0,9087<1
ve 0,9007< 1). Ayrıca, alıcı ve ifade edici dil/kronolojik yaş oranlarının artması testin 1.
uygulamasına göre gelişme gözlendiğini göstermektedir.
DÖ-4 Testinin İşitme Kayıplı Çocuklara 3. Uygulamasından Elde Edilen Bulgular
DÖ-4 testinin 2. Uygulamasından 3 ay sonra aynı çocuklara DÖ-4 testi tekrar uygulanmıştır. Bu uygulamadan elde edilen veriler, betimleyici istatistikler ile analiz edilmiştir.
Tablo 7’de işitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 3. uygulamasındaki alıcı dil/kronolojik yaşı oran ortalamaları için betimleyici istatistikler yer almaktadır.
Tablo 7:İşitme Kayıplı Çocukların DÖ-4 Testinin 3. Uygulamasındaki Alıcı Dil/
Kronolojik Yaşı ve İfade Edici Dil/Kronolojik Yaşı Oranı İçin Betimleyici İstatistikler
N
3. Uygulama Alıcı Dil/3.
30
Uygulama Kronolojik Yaşı Oranı
3. Uygulama İfade Edici Dil/3.
30
Uygulama Kronolojik Yaşı Oranı
Minimum Maksimum Ortalama
St.Sapma
,74
1,00
,9520
,08393
,62
1,00
,9443
,09716
Tablo 7’de işitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 3. uygulamasında alıcı dil yaşının kronolojik yaşına oranı ile DÖ-4 testinin 3. uygulamasında ifade edici dil yaşının
112
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
kronolojik yaşına oranı değişkenlerinin en düşük, en yüksek, ortalama ve standart sapma
istatistikleri verilmiştir. Toplam 30 denek (N=30) üzerinde çalışılmıştır. Buna göre, işitme
kayıplı çocukların alıcı dil/kronolojik yaşı oran ortalamaları DÖ-4 testinin 3. uygulamasında 0,9520, ifade edici dil/kronolojik yaşı oran ortalamaları 0,9443 olarak bulunmuştur.
Sonuçları daha detaylı açıklamak gerekirse, DÖ-4 testinin 3. uygulamasında işitme kayıplı çocukların alıcı dil ve ifade edici dil yaşı kronolojik yaşından geri çıkmıştır (0,9520<1
ve 0,9443< 1). Bununla birlikte, alıcı ve ifade edici dil/kronolojik yaş oranlarının testin 1.
ve 2. Uygulamalarına göre artması, alıcı ve ifade edici dilde gelişme gözlendiğini ortaya
koymaktadır.
İşitme Kayıplı Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Yaşının DÖ-4 Testi 1., 2. ve 3.
Uygulamaları Açısından Gelişimine Ait Bulgular
İşitme kayıplı çocukların alıcı ve ifade edici dil becerilerinin gelişimini ortaya çıkarmak amacıyla DÖ-4 testinin 3 farklı zamandaki uygulamasından elde edilen veriler,
Tekrarlı Ölçümler için varyans analiz yöntemi kullanılarak incelenmiştir.
Tablo 8’de işitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 1., 2. ve 3. uygulamasındaki alıcı
dil ve ifade edici dil yaşının kronolojik yaşı oran ortalamaları için betimleyici istatistikler
yer almaktadır.
Tablo 8:Alıcı ve İfade Edici Dil Yaşının DÖ-4 Testinin 1. Uygulaması, DÖ-4 Testinin 2. Uygulaması ve DÖ-4 Testinin 3. Uygulaması Açısından Gelişimi
N
Minimum Maksimum Ortalama St.Sapma
1. Uygulama Alıcı Dil/1.
Uygulama Kronolojik Yaşı Oranı
30
,48
1,00
,8777
,15424
1. Uygulama İfade Edici Dil/1.
Uygulama Kronolojik Yaşı Oranı
30
,46
1,00
,8647
,16376
2. Uygulama Alıcı Dil/2.
Uygulama Kronolojik Yaşı Oranı
30
,60
1,00
,9087
,12635
2. Uygulama İfade Edici Dil/2.
Uygulama Kronolojik Yaşı Oranı
30
,54
1,00
,9007
,13731
3. Uygulama Alıcı Dil/3.
Uygulama Kronolojik Yaşı Oranı
30
,74
1,00
,9520
,08393
3. Uygulama İfade Edici Dil/3.
Uygulama Kronolojik Yaşı Oranı
30
,62
1,00
,9443
,09716
Tablo 8’e göre, işitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 1. uygulamasında alıcı dil/
kronolojik yaşı oran ortalamaları 0,8777, DÖ-4 testinin 2. uygulamasında 0,9087, DÖ-4
113
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
testinin 3. Uygulamasında ise 0,9520 olarak bulunmuştur. DÖ-4 testinin 1. uygulamasında ifade edici dil/kronolojik yaşı oran ortalamaları 0,8647, DÖ-4 testinin 2. uygulamasında 0,9007 iken DÖ-4 testinin 3. uygulamasında 0,9443 olmuştur. DÖ-4 testinin 1. ve
2 uygulamasındaki alıcı ve ifade edici dil oranları karşılaştırıldığında hem alıcı dil oranı
hem de ifade edici dil oranının arttığı ortaya çıkmaktadır. DÖ-4 testinin 2. ve 3 uygulamasındaki alıcı ve ifade edici dil oranları karşılaştırıldığında hem alıcı hem de ifade edici
dil oranının arttığı ortaya çıkmaktadır.
Yukarıda elde edilen sonuçlar SPSS 13.0 Genel Doğrusal Model komutu ile elde
edilen varyans analizi sonuçlarıyla da desteklenmiştir.
İşitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 1. ve 2. uygulaması arasındaki alıcı dil gelişimine ait SPSS 13.0 Genel Doğrusal Model komutu ile elde edilen varyans analizi
sonuçlarına göre, 1. ve 2. uygulamalar arasında işitme kayıplı çocukların alıcı dil oranları
açısından fark vardır (F(1,29)= 129,611, p=0,000<0.05).
İşitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 1. ve 2. uygulaması arasındaki ifade edici dil
gelişimine ait SPSS 13.0 Genel Doğrusal Model komutu ile elde edilen varyans analizi
sonuçlarına göre, 1. ve 2. uygulamalar arasında işitme kayıplı çocukların ifade edici dil
oranları açısından fark vardır (F(1,29)= 99,310, p=0,000<0.05).
İşitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 2. ve 3. Uygulaması arasındaki alıcı dil gelişimine ait SPSS 13.0 Genel Doğrusal Model komutu ile elde edilen varyans analizi
sonuçlarına göre, 2. ve 3. uygulamalar arasında işitme kayıplı çocukların alıcı edici dil
oranları açısından fark vardır (F(1,29)= 288,111, p=0,000<0.05).
İşitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 2. ve 3. Uygulaması arasındaki ifade edici
dil gelişimine ait SPSS 13.0 Genel Doğrusal Model komutu ile elde edilen varyans analizi
sonuçlarına göre, 2. ve 3. uygulamalar arasında işitme kayıplı çocukların ifade edici dil
oranları açısından fark vardır (F(1,29)= 201,727, p=0,000<0.05).
İşitme Kayıplı Çocukların Aldığı Terapi Süresi ile İşitme Cihazı Kullanım Süresinin Alıcı ve İfade Edici Dil Gelişimine Etkisini Gösteren Bulgular
Çalışmamıza dahil ettiğimiz işitme kayıplı 30 çocuğun aldığı terapi süresi ile işitme
cihazı kullanım süresine ilişkin bilgilere Tablo 3’te yer verilmiştir. Buna göre, işitme
kayıplı çocuklar en az 6 ay ile en fazla 48 ay arasında terapi süresine ve en az 4 ay ile en
fazla 41 ay arasında işitme cihazı kullanım süresine sahiptir.
Yapılan incelemeler sonucunda, işitme cihazı kullanım süresi ve terapi süresinin alıcı ve ifade edici dil gelişimini etkilediği düşünülmektedir, ancak işitme cihazı kullanım
süresi ile terapi süresi arasında yüksek korelasyon olduğundan sadece işitme cihazı kullanım süresi modelde ortak değişken olarak alınmıştır.
Tablo 9’da işitme cihazı kullanım süresi ile DÖ-4 testinin 1., 2. ve 3. uygulamasındaki alıcı dil ve ifade edici dil puanları arasındaki korelasyonun anlamlı olduğu görülmektedir.
114
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
Tablo 9: İşitme Cihazı Kullanım Süresinin DÖ-4 Testinin 1., 2. ve 3. Uygulamasındaki Alıcı ve İfade Edici Dile Etkisi
Cihaz
Kullanım
Süresi
1.
Uygulama
Alıcı
Dil /
Kronolojik
Yaşı Oranı
(r)
(pdeğeri)
N
1.
2.
2.
3.
3.
Uygulama Uygulama Uygulama Uygulama Uygulama
İfade
Alıcı
İfade
Alıcı
İfade
Edici Dil /
Dil /
Edici Dil /
Dil /
Edici Dil /
Kronolojik Kronolojik Kronolojik Kronolojik Kronolojik
Yaşı Oranı Yaşı Oranı Yaşı Oranı Yaşı Oranı Yaşı Oranı
,566**
,503**
,591**
,528**
,534**
,454*
,000
,000
,000
,000
,000
,000
30
30
30
30
30
30
İşitme cihazı kullanım süresi ile DÖ-4 testinin 1. uygulamasında elde edilen alıcı
dil/kronolojik yaş oranı arasındaki ilişki katsayısı r=0,566 (p-değeri=0,000<0,05) iken
DÖ-4 testinin 1. uygulamasında elde edilen ifade edici dil/kronolojik yaş oranı arasındaki
ilişki katsayısı r= 0,503 (p değeri=0,000<0,05) olarak bulunmuştur. Bir başka deyişle,
sıfır hipotezi red edilerek işitme cihazı kullanım süresi ile 1. uygulamadaki alıcı ve ifade
edici dil oranları arasındaki ilişkinin anlamlı olduğu sonucuna varılmıştır.
İşitme cihazı kullanım süresi ile DÖ-4 testinin 2. uygulamasında elde edilen alıcı
dil oranı arasında ilişki katsayısı r=0,591 (p değeri=0,000<0,05) iken DÖ-4 testinin 2.
uygulamasında elde edilen ifade edici dil oranı arasında ilişki katsayısı r=0,528 (p-değeri=0,000<0,05) olarak bulunmuştur. Yani sıfır hipotezi red edilerek işitme cihazı kullanım
süresi ile 2. uygulamadaki alıcı ve ifade edici dil oranları arasındaki ilişkinin anlamlı
olduğu sonucuna varılmıştır.
İşitme cihazı kullanım süresi ile DÖ-4 testinin 3. uygulamasında elde edilen alıcı
dil oranı arasında ilişki katsayısı r=0,534 (p-değeri=0,000<0,05) iken DÖ-4 testinin 3.
uygulamasında elde edilen ifade edici dil oranı arasında ilişki katsayısı r=0,454 (p-değeri=0,000<0,05) olarak bulunmuştur. Yani sıfır hipotezi red edilerek işitme cihazı kullanım
süresi ile 3. uygulamadaki alıcı ve ifade edici dil oranları arasındaki ilişkinin anlamlı
olduğu sonucuna varılmıştır.
Neticede işitme cihazı kullanım süresinin ortak değişken olarak alındığı Tekrarlı Ölçümler için varyans analizi sonucunda işitme cihazı kullanım süresinin DÖ-4 testinin 3
farklı uygulamasındaki alıcı dil ve ifade edici dil oranlarını istatistiksel olarak anlamlı bir
şekilde etkilediği görülmektedir.
İşitme Kayıplı Çocukların Kullandıkları İşitme Cihazı Modelinin Alıcı ve İfade
Edici Dil Gelişimine Etkisini Gösteren Bulgular
Çalışmamızın amaçlarından biri olan işitme kayıplı çocukların kullandıkları işitme
cihazı modelinin alıcı ve ifade edici dil becerileri üzerindeki etkisini ortaya çıkarmak için
incelemeler yapılmıştır.
115
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
Çalışmaya dahil ettiğimiz işitme kayıplı çocukların 19’u Dijital, 11’i ise Analog tipi
işitme cihazı kullanmaktadır. Bu cihazların işitme kayıplı çocuklara göre dağılımı Tablo
3’te detaylı olarak verilmiştir. İşitme kayıplı çocukların kullandıkları işitme cihazı modelinin alıcı ve ifade edici dil
gelişimlerine etkisi aşağıda gösterilmektedir.
Tablo 10’da işitme kayıplı çocukların kullandıkları işitme cihazı modelinin alıcı dil
gelişimi üzerindeki etkisine ilişkin istatistiksel bulgular yer almaktadır.
Tablo 10: İşitme Cihazı Modeli ve Alıcı Dil Gelişim Oranı için Varyans Analizi
Kaynaklar
Uygulama
Cihaz Modeli
Hata
Kareler toplamı
0,026
,013
,896
sd
1
2
34
Sd= Serbestlik Derecesi F=İstatik Değeri
Kareler ortalaması
0,026
,007
,026
F
16,96
,249
p
,000
,781
SPSS 13.0 programında “Genel Doğrusal Model” komutu ile elde edilen varyans
analizi sonuçlarını gösteren Tablo 10’a göre işitme cihazı modeli istatistiksel olarak alıcı
dil gelişimini etkilememektedir (F(2,34)=0.249, p=0,781>0.05).
Tablo 11’de ise işitme kayıplı çocukların kullandıkları işitme cihazı modelinin ifade
edici dil gelişimi üzerindeki etkisine ilişkin istatistiksel bulgular yer almaktadır.
Tablo 11:İşitme Cihazı Modeli ve İfade Edici Dil Gelişim Oranı için Varyans Analizi
Kaynaklar
Uygulama
Cihaz Modeli
Hata
Kareler toplamı
0,026
,031
1,202
sd
1
2
34
Sd= Serbestlik Derecesi F=İstatik Değeri
Kareler ortalaması
0,026
0,015
,035
F
16,96
,435
p
,000
,651
SPSS 13.0 programında “Genel Doğrusal Model” komutu ile elde edilen varyans
analizi sonuçlarını gösteren Tablo 11’e göre, işitme cihazı modeli istatistiksel olarak ifade
edici dil gelişimini etkilememektedir (F(2,34)=0.435, p=0,651>0.05).
Neticede “Genel Doğrusal Model” kullanılarak yapılan varyans analizine göre işitme kayıplı çocukların kullandıkları Dijital ve Analog cihazların alıcı ve ifade edici dil
gelişimleri üzerinde bir etkisinin olmadığı ortaya çıkmaktadır.
116
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
Tartışma ve Sonuç
Başlangıçta anneden ve yakın aile çevresinden, daha sonra da ilişkili bulunan çevrelerden öğrenilen, insanın bilinçaltına inen ve bireyin bir toplumla en güçlü bağlarını
oluşturan anadilin edinimi için dilin çevrede kullanılması ve öğrenecek kişinin de algı
merkezlerine ulaşması gerekmektedir (Ünlü, 1999: 29). Dil girdileri sınırlandığı zaman,
çocukta dil gelişimi ileri düzeyde sınırlanır. Dil girdilerini sınırlayan unsurlardan biri de
işitme kaybıdır. İşitme kaybı, dil girdilerini sınırlayarak dil edinimini olumsuz yönde
etkiler. İşitme kaybının dil gelişimi üzerindeki olumsuz etkilerini ortaya çıkarmaya çalışan birçok araştırma bulunmaktadır. Bu araştırmalarda işitme kaybının dil üzerindeki bu
olumsuz etkilerini azaltmak, hatta ortadan kaldırmak için erken teşhis, terapi, erken cihaz
kullanımı vb. etmenlerin önemi vurgulanmaktadır.
Bizim çalışmamızda orta (41-55 dB HL) veya orta-ileri (56-70 dB HL) sensörinöral
tip işitme kayıplı, 21 ay ile 60 ay arasında kronolojik yaşına sahip, işitme cihazını düzenli
kullanan (en az 4 ay, en çok 41 ay), terapi programına düzenli olarak devam eden (en az
6 ay, en çok 48 ay) 30 çocuk ile normal işiten 30 çocuk yer almaktadır. Bu çocukların,
alıcı ve ifade edici dil gelişimleri DÖ-4 testi 3 ay arayla 3 kez uygulanarak izlenmiştir.
Çalışmada yer alan her çocuğun alıcı ve ifade edici dil yaşlarının DÖ-4 testinin 1., 2. ve
3. uygulamasındaki kronolojik yaşına oranı değişken olarak alınmıştır. Çalışmamızda belirlenen amaçlara ulaşmak için istatistiksel yöntemler kullanılarak analizler yapılmıştır.
Çalışmamızın ilk amacı normal işitmesi olan Türk çocukların alıcı ve ifade edici
dil gelişimlerini DÖ-4 testini kullanarak değerlendirmek ve kronolojik yaşlarıyla karşılaştırmaktır. Test sonucu kontrol grubunda yer alan 30 çocuğun alıcı ve ifade edici dil
yaşının kronolojik yaşı ile ilişkisi incelenmiş ve çocukların alıcı dil yaşının kronolojik
yaşına oranı ortalaması 1,3032, ifade edici dil yaşının kronolojik yaşına oranı ortalaması
ise 1,2747 olarak bulunmuştur. Bu sonuç, kontrol grubundaki çocukların dil yaşlarının
kronolojik yaşları ile aynı veya kronolojik yaşlarından ileri olduğunu ortaya çıkarmıştır
(1,3032>1, 1,2747>1).
Çalışmamızın ikinci amacı işitme kayıplı Türk çocukların alıcı ve ifade edici dil
gelişimlerini DÖ-4 testini kullanarak değerlendirmek ve kronolojik yaşlarıyla karşılaştırmaktır. Bu amaçla işitme kaybı bulunan 30 çocuğa 3 ay arayla 3 kez uygulanan DÖ-4
testinden aşağıdaki sonuçlar ortaya çıkmıştır.
Çalışmamızda, işitme cihazı kullanan çocukların alıcı ve ifade edici dil yaşının kronolojik yaşına oranı tespit edilmiştir. İşitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 1. uygulamasındaki kronolojik yaşının alıcı dil ve ifade edici dil yaşı ile ilişkisi incelendiğinde, 1.
uygulamada çocukların alıcı dil/kronolojik yaşı oranları 0,8777, ifade edici/kronolojik
yaşı oranları 0,8647 olarak bulunmuştur. Bir başka deyişle, 1. uygulamada işitme kayıplı
çocukların alıcı dil ve ifade edici dil yaşı kronolojik yaşından geri çıkmıştır (0,8777<1
ve 0,8647<1).
İşitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 2. uygulamasındaki kronolojik yaşının alıcı
dil ve ifade edici dil yaşı ile ilişkisi incelendiğinde 2. uygulamada çocukların alıcı dil/
117
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
kronolojik yaşı oranları 0,9087, ifade edici/kronolojik yaşı oranları 0,9007 olarak bulunmuştur. Buna göre, 2. uygulamada işitme kayıplı çocukların alıcı dil ve ifade edici dil yaşı
kronolojik yaşından geri çıkmıştır (0,9087<1 ve 0,9007<1).
İşitme kayıplı çocukların DÖ-4 testinin 3. uygulamasındaki kronolojik yaşının alıcı dil ve ifade edici dil yaşı ile ilişkisi incelendiğinde 3. uygulamada çocukların alıcı
dil/kronolojik yaşı oranları 0,9520, ifade edici dil/kronolojik yaşı oranları 0,9443 olarak
bulunmuştur. Yani, DÖ-4 testinin 3. uygulamasında işitme kayıplı çocukların alıcı dil ve
ifade edici dil yaşı kronolojik yaşından geri çıkmıştır (0,9520<1 ve 0,9443< 1).
Çalışmamızın ikinci amacı doğrultusunda yapılan inceleme sonuçlarına göre işitme
cihazı kullanan işitme kayıplı Türk çocuklarının DÖ-4 testinin 1. 2. ve 3. uygulama zamanlarındaki alıcı ve ifade edici dil yaşları kronolojik yaşlarından geri çıkmıştır.
Çalışmamızdan elde edilen sonuçlar Yalçınkaya’nın bilim uzmanlığı tezinde elde
ettiği bulgularla benzerlik taşımaktadır. Yalçınkaya (1994), işitme kayıplı çocuklarla normal işiten çocukları hem dilsel hem de diğer gelişim alanları açısından değerlendirdiği tezinde işitme kayıplı hiçbir çocuğun dil gelişiminin kronolojik yaşlarıyla paralellik
göstermediğini ortaya çıkarmıştır. Uygulanan testler sonucu işitme kaybının tüm derecelerde dil gelişimini olumsuz etkilediği görülmüştür. Yine aynı çalışmada 70 dB HL’nin
altında işitme kaybı bulunan 46 çocuğun dil gelişiminin işiten çocuğun dil gelişimine
göre gecikme ile takip ettiği bulunmuştur. Bizim çalışmamızda da işitme kayıplı tüm
çocuklar (toplam 30) dilsel gelişim açısından normal işiten akranlarına göre daha düşük
performans sergilemiştir. Bu sonuç, Borg ve diğ. (2002) yaptıkları çalışmadan elde edilen
sonuçlarla da benzerlik taşımaktadır. Borg ve diğ. işitme kayıplı çocukların dilsel becerilerini normal işiten akranlarıyla karşılaştırmıştır ve sonuçta işitme kayıplı çocukların
normal işiten çocuklardan daha düşük bir performans sergilediklerini ortaya çıkarmıştır.
Ayrıca bu farkın 60 dB HL’den daha yüksek işitme kaybı derecesine sahip çocuklarda
daha da arttığı gözlemlenmiştir. Benzer bir çalışma yine Borg ve diğ. (2007) tarafından
yapılmıştır. İsveçli işitme kayıplı çocukların konuşma ve dil gelişimlerini inceledikleri
çalışmalarında 60 db HL işitme kaybı derecesine sahip işitme kayıplı çocukların konuşma
ve dil gelişimlerinin belirli bir düzeyde olduğunu ancak bu dereceden daha yüksek işitme
kaybına sahip çocukların dil gelişimlerinde gecikme olduğu ortaya çıkmıştır.
Ching ve diğ. (2010) de konuyla ilgili benzer sonuçlara ulaşmıştır. İşitme kayıplı
çocukların dil gelişimlerinin incelendiği bu araştırmada dilsel değerlendirmeler PLS-4
dil testi kullanılarak gerçekleştirilmiş ve sonuçta çocukların işitme kaybı derecesinin dil
gelişimini doğrudan etkileyen bir etmen olduğu ve işitme kaybı derecesinin artmasının
dilsel gelişimdeki negatif etkiyi arttırdığını ortaya çıkarılmıştır.
Çalışmamızın üçüncü amacı işitme kayıplı Türk çocukların DÖ-4 testinin 3 ay arayla 3 kez uygulamasından elde edilen alıcı ve ifade edici dil yaşının uygulamalar açısından
gelişimini ortaya koymaktır. Bu amaç doğrultusunda alıcı ve ifade edici dil yaşlarının
DÖ-4 testinin 1., 2. ve 3. uygulaması açısından gelişimi incelenmiştir ve uygulamalar
arasında işitme kayıplı çocukların hem alıcı dil (1. ve 2 uygulama: F(1,29)= 129,611,
p=0,000<0.05) 2. ve 3. uygulama: F(1,29)= 288,111, p=0,000<0.05) hem de ifade edici dil oranları açısından fark olduğu görülmüştür (1. ve 2. uygulama: F(1,29)= 99,310,
118
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
p=0,000<0.05) 2. ve 3. uygulama F(1,29)= 201,727, p=0,000<0.05). Bu sonuç, işitme
kayıplı çocukların alıcı ve ifade edici dil yaşlarının 2. uygulamada 1. uygulamaya kıyasla
ve 3. uygulamada 2. uygulamaya kıyasla istatistiksel açıdan anlamlı bir artış gösterdiğini
ortaya çıkarmaktadır.
Çalışmamızdan elde ettiğimiz bu sonuç alanyazınla benzerlik taşımaktadır. Dornan
ve diğ. (2009) yaptıkları çalışmada PLS-4 dil testini kullanarak işitme kayıplı çocukların
konuşma ve dil gelişimlerini incelemiş ve sonuçları normal işiten çocuklarla karşılaştırmıştır. 21 aylık inceleme ve analiz sonuçlarına göre işitsel-sözel terapi alan işitme kayıplı
çocuklar konuşma ve dil açısından gelişim göstermiştir. Bu gelişim ilk 9 ay normal işiten
bireylere kıyasla benzerlik göstermiş olmasına rağmen 9 aydan sonra normal işiten bireylerin gelişim hızı çok daha fazla artış göstermeye başlamıştır.
Coppens ve diğ. (2012) işitme kayıplı çocukların sözcük gelişimleri üzerine bir çalışma yapmış ve çalışmadan elde edilen sonuçların bizim çalışmamızla da benzerlikler
taşıdığı görülmektedir. Çalışmada farklı tip işitme cihazı kullanan çocuklar ve normal
işiten çocuklar değerlendirmeye alınmıştır ve işitme kayıplı çocukların sözcük gelişimlerinin normal işiten akranlarına kıyasla daha geri olduğu ortaya çıkmıştır. Çalışmada
farklı zamanlarda çocuklardan veriler alınmaya ve analiz yapılmaya devam edilmiştir. Bu
analiz sonuçlarına göre işitme kayıplı çocukların sözcük gelişimlerinde ilerleme kaydedildiği ortaya çıkmıştır.
Çalışmamızın dördüncü amacı işitme kayıplı Türk çocuklarda terapi süresi ile işitme cihazı kullanım süresinin alıcı ve ifade edici dil gelişimi üzerindeki etkisini ortaya
koymaktır. Bu doğrultuda yapılan analizlerde, işitme kayıplı çocukların işitme cihazı
kullanım süresi ve terapi süresi arasında yüksek korelasyon olduğu ortaya çıkmıştır. Bu
nedenle çalışmamızda sadece işitme cihazı kullanım süresi ortak değişken olarak kabul
edilmiştir. Çalışmamızda işitme kayıplı çocukların işitme cihazını kullanım süresi en az 4
ay, en çok 41 ay, terapi alma süresi ise en az 6 ay, en çok 48 ay arasındadır. İşitme cihazı
kullanım süresinin alıcı ve ifade edici dil gelişimine etkisiyle ilgili olarak elde edilen varyans analizi sonuçlarına göre işitme cihazı kullanım süresi, dolayısıyla terapi süresi, alıcı
dil gelişimini etkileyen bir etkendir (p=0,000<0.05). Yine aynı sonuçlara göre, işitme
cihazı kullanım süresi (terapi süresi) ifade edici dil gelişimini de etkileyen bir etkendir.
Çalışmamızdan elde edilen bu sonuç, farklı araştırmacılar tarafından yapılan çalışmalarla benzerlik taşımaktadır. Bu çalışmalara göre erken teşhis, uygun işitme cihazı
ve terapi işitme kayıplı çocukların alıcı ve ifade edici dil becerilerinin gelişimini büyük
ölçüde etkileyen unsurlardandır (Bubbico ve diğ. ,2007; Holzinger ve diğ., 2011; Marttila
ve Karikoski, 2006; Moeller, 2000; Watkin ve diğ., 2007; Meinzer-Derr ve diğ., 2011,
Yoshinago-Itano ve diğ., 1998; Kennedy ve diğ.,2006; Stelmachowicz ve diğ., 2004).
Yine aynı konu ile ilgili Omondi ve diğerleri (2007) tarafından bir çalışma yapılmış
ve erken teşhisin önemi vurgulanmıştır. Kenya’da yapılan bu çalışmaya göre Kenya’da
işitme kayıplı çocukların ortalama teşhis yaşı ve cihaz kullanım yaşı 5,5 yaşa kadar gerilemektedir. Bu da çocukların dil edinimlerini olumsuz etkilemektedir.
Kiese-Himmel ve Reeh (2006) işitme cihazının dil üzerindeki etkisini ve özellikle
ifade edici gelişimlerini değerlendirmeye yönelik olarak yaptıkları çalışmada, 31,4 ay
119
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
tanı, 32,3 ay işitme cihazı kullanım yaşı ortalamasına sahip toplam 27 çocuk hem işitsel
hem de dilsel açıdan test edilmiştir. Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre, işitme cihazı
kullanan çocuklar, sözcük gelişimleri açısından normal işiten çocuklara kıyasla daha az
bir gelişim göstermiştir. Buna karşın, erken teşhis edilen işitme kayıplı çocuklar, geç teşhis edilenlere kıyasla daha iyi bir performans sergilemiştir.
Çalışmamızın beşinci amacı işitme kayıplı Türk çocukların kullandıkları işitme cihazı modelinin dil gelişimi üzerindeki etkisini ortaya koymaktır. Çalışmamıza dahil edilen işitme kayıplı çocuklar dijital ya da analog olmak üzere 2 tip işitme cihazı kullanmaktadır. İstatistiksel yöntemlerle yapılan inceleme sonucu, işitme cihazı modelinin alıcı dil
gelişimini (F(2,34)=0.249, p=0,781>0.05) ve ifade edici dil gelişimini (F(2,34)=0.435,
p=0,651>0.05) etkilemediğini göstermiştir.
Vitova ve Balcarova’nın (2012) yaptıkları çalışmada, bizim çalışmamızda işitme
cihazı tipi ile ilgili elde ettiğimiz sonuçlara benzer sonuçlar elde edilmiştir. Çalışmada
işitme kayıplı çocukların dil edinçleri ve özellikle matematiksel becerileri üzerine durulmuştur. Farklı tip işitme cihazı kullanan çocukların elde ettiği veriler karşılaştırıldığında
işitme cihazı tipinin dil becerileri üzerinde bir etkisinin olmadığı sonucuna varılmıştır.
Bizim çalışmamızda sadece Dijital ve Analog tip işitme cihazı kullanan çocuklar
değerlendirilmiştir ve sonuç olarak işitme cihazı tipinin dilsel gelişimi etkilemediği sonucuna varılmıştır. Burkhalter ve diğ. (2011) yaptıkları çalışmada bizim çalışmamıza benzer
sonuçlar elde etmiştir. Burkhalter ve diğ., Dijital ve Analog tip işitme cihazı kullanan işitme kayıplı çocuklarda bu işitme cihazlarının işitsel anlamda işlevini araştırmıştır ve her
iki cihaz türünde de benzer eksiklikler gözlendiğini ortaya çıkarmıştır. Çalışmaya göre
bu eksiklikler asgari düzeye indirildiğinde cihazlardan daha fazla yarar sağlanacaktır ve
çocuklar özellikle dil gelişimleri açısından daha iyi bir performans sergileyecektir.
İşitme kaybı, çocukların alıcı ve ifade edici dil gelişimlerini olumsuz açıdan etkileyen önemli bir etmendir. Bu çalışmada işiteme kayıplı Türk çocukların alıcı ve ifade edici
dil gelişimleri Dil Ölçeği-4 (PLS-4) testi kullanarak incelenmiş ve kronolojik yaşları ile
karşılaştırılmıştır. Ayrıca çalışmada terapinin ve işitme cihazı kullanımının işitme kayıplı
çocukların dil gelişimleri üzerindeki etkisi incelenmiştir. Çalışmada yapılan değerlendirmeler 30 işitme kayıplı çocukla üçer ay arayla üç kez yapılarak, çocukların dil gelişimleri dokuz aylık zamansal bir süreçte de incelenmiştir. İşitme kayıplı Türk çocukların dil
gelişimleri üzerinde yapılan çalışmaların az olması bakımından birkaç amaç belirlenerek
farklı açılardan değerlendirme yapan bu çalışmanın alana katkı sağlayacağını düşünmekteyiz.
Teşekkür
Çalışmamıza dahil ettiğimiz işitme kayıplı çocukları gözlemlememize olanak sağlayan Dokuz Eylül Üniversitesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı İşitme-Konuşma-Denge
Ünitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Bülent Şerbetçioğlu’na, Doç. Dr. Günay Kırkım’a
ve kurum çalışanlarına teşekkür ederiz.
120
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
Kaynakça
Borg, E., Risberg, A., Mcallister, B., Undemar B. M., Edquist, G., Reinholdson, A. C.,
Wiking-Johnson, A. ve Willstedt-Svensson, U. (2002). Language Development in
Hearing-impaired Children Establishment of a Reference Material for a ‘Language
Test for Hearing-impaired Children’, LATHIC. International Journal of Pediatric
Otorhinolaryngology. 65: 15–26.
Borg, E., Edquist, G., Reinholdson, A. C., Risberg, A. ve Mcallister, B. (2007). Speech
and Language Development in a Population of Swedish Hearing-Impaired
Pre-School Children, a Cross Cultural Study. Internatinal Journal of Pediatric
Otorhinolaryngology. 71: 1061-1077.
Bubbico, L., DI Castelbianco, FB., Tangucci, M. ve Salvinelli, F. (2007). Early Hearing
Detection and Intervention in Children with Prelingual Deafness, Effects on
Language Development. Minerva Pediatra. 59(4):307-13.
Burkhalter, C.L., Blalock, L., Herring, H. ve Skaar, D. (2011). Hearing Aid Functioning
in the Preschool Setting: Stepping Back in Time? International Journal of Pediatric
Otorhinolaryngology. 75: 801-804.
Ching, T. Y.C., Crowe, K., Martin, V., Day, J., Mahler, N., Youn, S., Street, L., Cook,
C. ve Orsini, J. (2010). Language Development and Everyday Functioning of
Children with Hearing Loss Assessed at 3 years of Age. International Journal of
Speech-Language Pathology. 12 (2): 124-131.
Coppens, K.M., Tellings, A., Veld, W.V.D., Schreuder, R. ve Verhıeven, L. (2012).
Vocabulary Development in Children with Hearing Loss: The Role of Child,
Family and Educational Variables. Research in Developmental Disabilities. 33:
119-128
Çeliker, P. Z. ve Ege, P. (2005). İşitme Engelli Çocukların Konuşmalarının Anlaşılabilirliği
Etkileyen Faktörler. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Özel Eğitim
Dergisi. 6(1): 19-32.
Dornan, D., Hickson, L., Murdoch, B. ve Houston, T. (2009). Longitudinal Study of
Speech Perception, Speech, and Language for Children with Hearing Loss in an
AuditoryVerbal Therapy Program. The Volta Review. 109(2-3): 61–85.
Ersoy, E. (1995). İşitme Engelli Çocukların İşitsel Algılarının Değerlendirilmesi. Bilim
Uzmanlığı Tezi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü.
Holzinger, D., Fellinger, J. ve Beitel, C. (2011). Early Onset of Family Centred Intervention
Predicts Language Outcomes in Children with Hearing Loss. International Journal
of Pediatric Otorhinolaryngology. 75: 256-260.
Karacan, E. (1998). Yaşamın İlk Bir Yılında Anne-Bebek Etkileşimi ve Bebeklerde
Dil Gelişimi. Uzmanlık Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk
Psikiyatrisi Anabilim Dalı.
121
İşitme Cihazı Kullanan İşitme Kayıplı Türk Çocukların Alıcı ve İfade Edici Dil Becerilerinin Gelişimi
Kennedy, C.R., Mccann, D.C., Campbell M.J., Law, C.L., Mullee, M., Petrou, S., Watkin,
P., Worsfold, S., Yuen H.M. ve Stevenson, J. (2006). Language Ability after Early
Detection of Permanent Childhood Hearing Impairment. The New England Journal
of Medicine. 354/20: 2131-2141.
Kiese-Himmel, C. ve Reeh, M. (2006). Assessment of Expressive Vocabulary Outcomes
in Hearing-Impaired Children with Hearing Aids: Do Bilaterally Hearing-Impaired
Children Catch Up? The Journal of Laryngology&Otology: 1-8.
König, G. (1998). Dile Bilimsel Bakış Açısı. Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi
Dergisi. Özel Sayı: 87-92.
Marttila, T. I. ve Karikoski J. O. (2006). Hearing Aid Use in Finnish Children–Impact
of Hearing Loss Variables and Detection Delay. International Journal of Pediatric
Otorlaryngology. 70: 475-480.
Moeller, M.P. (2000). Early Intervention and Language Development in Children Who
Are Deaf and Hard of Hearing. Official Journal of the American Academy of
Pediatrics. 106:e43
Omondi, D. Ogol, C. Otieno, S. ve Macharia, I. (2007). Parental Awareness of Hearing
Impairment in Their School-Going Children and Healtcare Seeking Behaviour in
Kisumu District, Kenya. International Journal of Pediatric Otorhinolarygology.
(71): 415-423.
Pektaş, Ş. (1993). Altı, Sekiz Yaş İşitme Engelli Çocuklarda Alıcı ve İfade Edici Dile Yönelik
Sözel İfadelerin İncelenmesi ve Normal İşiten Yaşıtları ile Karşılaştırılması. Bilim
Uzmanlığı Tezi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü.
Sharma, A. , Dorman, M.F. ve Spahr, A.J. (2002). A Sensitive Period for the Development
of the Central Auditory System in Children with Cochlear Implants: Implications
for Age of Implantation. Ear and Hearing, The Official Journal of the American
Auditory Society. (23): 532–539.
Stelmachowicz, P.G., Pittman, A.L., Hoover, B.M., Lewis, D.E. ve Moeller, M.P. (2004).
The Importance of High-Frequency Audibility in the Speech and Language
Development of Children with Hearing Loss. Arch Otolaryngology, Head and
Neck Surgery. (130): 556-562.
Şenay, Y. (2004). Çocukta Dil Gelişimi. International Journal of Human Sciences. 1-17.
Tüfekçioğlu, Ü. (1998). İşitme Engelliler. Özel Eğitim (ss: 105-125). Der: Süleyman
Eripek, Eskişehir: Açıköğretim Fakültesi Yayınları (361).
Ünlü, M. (1999). Kavramlar ve Boyutları. İstanbul: İnkılap Kitapevi.
Vitova, J. ve Balcaravo, J. (2012). Language Competence versus the Mathematical
Concepts of Pre-school Children with Hearing Impairments. Procedia-Social and
Behavioral Sciences. 69: 2076-2081.
Voltan-Acar, N. ve Whirter, J. (2000). Ergen ve Çocukla İletişim. Ankara: US-A
Yayıncılık.
122
Eda Can - Gülmira Kuruoğlu
Watkin, P., Mccann, D., Law, C., Mullee, M., Petrou, S., Stevenson, J., Worsfold, S.,
Yuen, H. M. ve Kennedy, C. (2007). Language Ability in Children with Permanent
Hearing Impairment: The Influence of Early Management and Family Participation.
Pediatrics. 120(3):e694-701.
Yalçınkaya, F. (1994). İşitme Kayıplı ve Normal İşiten Çocukların Karşılaştırılması.
Bilim Uzmanlığı Tezi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü.
Yalçınkaya, F., Bayoglu, B., Saraçbaşı, O., ve Belgin, E. (2007). CBP02 Turkish
Adaptation of Speech and Language Disorders Test:“Preschool Language Scale:
PLS-4”. European Journal of Paediatric Neurology, 11-87.
Yazıcı, Z. ve Can Yaşar, M. (2006). Erken Çocukluk Döneminde Dil Kazanımı. Mesleki
Eğitim Dergisi. 8(15): 126-138.
Yoshinaga-Itano, C., Sedey, A. L., Coulter, D. K., ve Mehl, A. L. (1998). Language of
Early-and Later-identified Children with Hearing loss. Pediatrics. 102(5): 11611171.
Yüksel, E. (2003). Eskişehir’de Yaşayan 30-47 Aylar Arasındaki Çocukların Alıcı Dil
Becerilerinin İncelenmesi. Bilim Uzmanlığı Tezi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi
Sağlık Bilimleri Enstitüsü. Çocukların Alıcı Dil Becerilerinin İncelenmesi. Bilim
Uzmanlığı Tezi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü.
Zimmerman, I. L., Steiner, V. G. ve Pond R. E., (2002). Preschool Language Scale, 4th
edition. San Antonio, TX: The Psychological Corporation.
123
124
Download