Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Psikoloji Anabilim Dalı Deneysel Psikoloji Bilim Dalı ÖZGÜL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ’NDE NÖROPSİKOLOJİK PROFİL Sevil Turgut Yüksek Lisans Tezi Ankara, 2008 ÖZGÜL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ’NDE NÖROPSİKOLOJİK PROFİL Sevil Turgut Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Psikoloji Anabilim Dalı Deneysel Psikoloji Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi ANKARA, 2008 iii TEŞEKKÜR Deneysel Psikoloji yüksek lisans eğitimim sırasında bilimsel yaklaşımı ile psikolojiyi yeniden ve farklı bir bakış açısıyla tanımamı sağlayan; tez konumun seçimi ve tezin yürütülmesi aşamalarında değerli bilimsel uyarı ve önerileriyle daima yoluma ışık tutan değerli hocam Prof. Dr. Sirel Karakaş’a bana gösterdiği inanç, sabır, destek ve verdiği emek için çok teşekkür ederim. Yüksek lisans eğitimim meslek yaşamımda ve hayatımın bütününde etkili olacak değişiklikler yaratmıştır. Tezimin ikinci danışmanlığını üstlenen ve tez sürecinde değerli görüş, eleştiri ve yardımlarını esirgemeyen Doç. Dr. Gülsen Erden’e katkıları ve desteğinden dolayı çok teşekkür ederim. Tezimin değerlendirilmesinde yapıcı ve geliştirici eleştirilerini esirgemeyen tez savunma sınavı jüri üyeleri, Prof. Dr. Elvan İşeri, Prof. Dr. Melda Akçakın ve Doç. Dr. Banu Cangöz’e çok teşekkür ederim. Bu çalışmada hasta grubunun değerlendirilmesi ve belirlenmesi aşamasında emek harcayan, Uzm. Dr. Bengü Rezaki, Uzm. Dr. Pınar Öner, Uzm. Dr. Özden Şükran Üneri ve Uzm. Dr. Şahin Bodur’a çalışmaya verdikleri bilimsel destek ve hasta seçiminde gösterdikleri titizlikten dolayı teşekkürü bir borç bilirim. Tanı grubunda yer alabilecek hastaları yönlendirerek çok önemli katkı sağlayan çocuk ruh sağlığı kliniğindeki çalışma arkadaşlarım Psk. Ruhan Türüdü, Psk. Nuray Başoğlu, Psk. Nuray Salar ve Psk. Aydan Bağçacı’ya gösterdikleri sabır, özen ve verdikleri moral destek için teşekkürü bir borç bilirim. Yüksek lisans eğitiminin ders ve tez aşamalarında iş ortamında karşılaştığım sorunları çözerken desteğini sonuna kadar hissettiğim çalışma arkadaşım Psk. Murat Sabancı’ya çok teşekkür ederim. Yüksek lisans eğitimime verdiği destek sayesinde başlayabildiğim; ve bu süreçte bana her zaman güvendiğini hissettiğim bağlı bulunduğum nöroloji birimi klinik şefi Doç. Dr. Y.K. Yavuz Gürer’e çok teşekkür ederim. iv Bu tez çalışmasının başlangıç aşamasından son aşamasına kadar görüş, öneri ve yardımlarını esirgemeyen arkadaşlarım Psk. Dr. A. Şebnem Soysal ve Psk. Dr. Emel Erdoğan Bakar’a çok teşekkür ederim. Çalışmada emeği geçen, Deneysel Psikoloji Bölümü’nde araştırma görevlisi arkadaşlarım Uzm. Psk. Arzu Özkan Ceylan, Uzm. Psk. Zeynel Baran ve Uzm. Psk. Elvin Doğutepe Dinçer’e teşekkürü bir borç bilirim. Kendi tez çalışmasında aynı tanı grubu ile çalışan arkadaşım Uzm. Psk. Esin Gökçe-Sarıpınar’a desteği ve önerileri için teşekkür ederim. Tez çalışmasında gönüllü olarak yer almayı kabul eden tüm çocuklara ve ailelerine de teşekkür ederim. Kontrol grubunun oluşturulmasında gösterdiği özveri ve yardımlardan dolayı öğretmen arkadaşım Bülent Salmanoğlu’na teşekkürü bir borç bilirim. Aileme tüm eğitim hayatıma verdikleri destek, güven ve en önemlisi sevgileri için çok teşekkür ederim. Canım kardeşim ve dostum Şefika’ma sadece tez sürecimle sınırlı olmayan sayamayacağım katkıları için teşekkür ederim. Ayrıca yakın çevremde yer alan tüm arkadaşlarıma verdikleri moral destek, gösterdikleri sabır ve yardımları için çok teşekkür ederim. Son olarak eğitim sürecimde bütün sıkıntılara benimle birlikte göğüs geren, hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan eşim Ramazan Turan’a gösterdiği sabır, verdiği destek için çok teşekkür ederim. v ÖZET TURGUT, Sevil. Özgül Öğrenme Güçlüğü’nde Nöropsikolojik Profil, Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2008. Bu araştırmanın temel amacı, Özgül Öğrenme Güçlüğü’nde (ÖÖG) var olan bilişsel kusurları nöropsikolojik testler kullanarak incelemek ve ÖÖG’ye özgü bir nöropsikolojik profil elde edilip edilemeyeceğini belirlemektir. İkincil amaç, ÖÖG tanısı alan çocuklar ile ÖÖG ve Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (ÖÖG+DEHB) tanısı alan çocukların nöropsikolojik testler açısından nasıl bir profil sergilediklerini araştırmaktır. Üçüncü amaç ise ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarını nöropsikolojik test puanları açısından ayırabilecek kriterlerin belirlenebilme durumunu araştırmaktır. Çalışmada zeka seviyesini belirlemek için WISC-R; ÖÖG belirtilerini değerlendirmek için ÖÖG Bataryası kullanılmıştır. Grupların bilişsel fonksiyonlarını ayrıntılı bir şekilde değerlendirmek için Görsel İşitsel Sayı Dizileri B Formu, Sayı Dizisi Öğrenme Testi, Çizgi Yönünü Belirleme Testi, İşitsel Sözel Öğrenme Testi ve Mangina Testi kullanılmıştır. Tanı gruplarında yer alan katılımcıların anne/baba ve öğretmenlerine “Öğrenme Bozukluğu Belirti Tarama Listesi” ve “Yıkıcı Davranım Bozuklukları için DSM-IV’e Dayalı Tarama ve Değerlendirme Ölçeği” uygulanmıştır. Çocuklarda eşlik eden depresyonun varlığını değerlendirmek için “Çocuklar İçin Kovacs Depresyon Envanteri” uygulanmıştır. Veriler, Dr. Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Polikliniğinde Eylül 2006 – Mayıs 2008 tarihleri arasında ÖÖG ve ÖÖG+DEHB tanısı alan katılımcılardan elde edilmiştir. Örneklemin tanı grubu 1-5. sınıfa giden 6-10 (72-131 ay) yaş/sınıf grubunda, ÖÖG veya ÖÖG+DEHB’e eşlik eden başka bir psikiyatrik ve/veya nörolojik bozukluğu olmayan erkek katılımcılardan oluşmuştur. Kontrol grubu da tanı grubuyla aynı yaş/sınıfta olan sağlıklı erkek çocuklardan oluşmuştur. Yapılan analizler yaşın bütün sonuçlar üzerinde anlamlı etki yaptığını göstermiştir. Tek Yönlü MANCOVA (Ortak değişken: yaş) ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grubunun puanlarının genelde birbirine yakın olduğunu göstermiştir. ÖÖG+DEHB grubunun performansı hemen her ölçümde vi kontrol grubundan daha düşük olmuş; ÖÖG ve Kontrol grubu bazı testlerde yakın puanlar almıştır. Mevcut çalışma ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarının büyük ölçüde benzer bilişsel profil sergilediklerini göstermiş; NP test puanları iki grubu ayırt edememiştir. Kullanılan testlerden hesaplanan 84 test puanı ( NP test puanları: 35, ÖÖG Bataryası puanları: 49) ÖÖG+DEHB grubu ile kontrol grubunu %78.57 oranında ayırt edebilmiştir. ÖÖG grubunun puanları da %53.57 oranında kontrol grubundan farklılaşmıştır. Anahtar Sözcükler ÖÖG, ÖÖG+DEHB, nöropsikolojik testler, ÖÖG bataryası. vii ABSTRACT TURGUT, Sevil. Neuropsychological Profile in Specific Learning Disability, Master’s Thesis, Ankara, 2008. The fundamental aim of this research is to examine the cognitive defects in Specific Learning Disability (SLD) by using neuropsychological tests and determine whether a neuropsychological profile peculiar(spesific) to SLD can be obtained or not. The second aim is to search what sort of profile the children with diagnosis of SLD and the children with diagnosis of SLD and Attention Deficit Hyperactivity Disorder (ADHD) show in terms of neuropsychological tests. The third aim is to determine the criteria that to differentiate between the SLD and SLD+ADHD groups in terms of neuropsychological test scores. In this study, to determine the IQ level WISC-R, and to assess the symptoms of SLD, Specific Learning Disability Battery were used. Visual Aural Digit Span Test-B Form, Serial Digit Learning Test, Judgement of Line Orientation Test, Auditory Verbal Learning Test and Mangina Test were used to assess the cognitive functions of groups in a detailed way. Learning Disorder Symptom Screening Scale and DSM–IV Based Disruptive Behavior Disorders Screening and Rating Scale were applied to the parents and teachers of the participants in diagnosis groups. The Children’s Depression Inventory was applied to assess the presence of comorbid depression in children. The data were obtained from the participants with diagnosis of SLD and SLD+ADHD between the dates September 2006 and May 2008 in Dr. Sami Ulus Children Health and Illnesses Education and Research Hospital, Children and Adolescent Mental Health Polyclinic. The diagnosis group was composed of boys who were 6-10 (72-131 months) years of age / and attending 1-5 grades of elementary school; having no other psychiatric and/or neurological defects comorbid with SLD or SLD+ADHD. The control group was composed of healthy boys at the same age/class with the boys in diagnosis group. The analysis carried out shows that age has a significant effect on all the results. One Way Mancova (common variable: age) shows that the scores of SLD and SLD+ADHD groups are viii close to each other in general. The performance of SLD+ADHD group is lower than the control group in almost every score; SLD and control group have close scores in some of the tests. The present study shows that SLD and SLD+ADHD groups display substantially the same cognitive profiles. NP test scores couldn’t differentiate between two groups. 84 test score obtained from the tests applied (NP test scores: 35, SLD Battery scores: 49) could differentiate between SLD+ADHD group and control group 78.57 %. differentiated from the control group 53.57 %. Key Words SLD, SLD+ADHD, neuropsychological tests, SLD battery. The scores of SLD group ix İÇİNDEKİLER DİZİNİ Sayfa No KABUL VE ONAY.....................................................................................................i BİLDİRİM...................................................................................................................ii TEŞEKKÜR...............................................................................................................iii ÖZET...........................................................................................................................v ABSTRACT...............................................................................................................vii İÇİNDEKİLER DİZİNİ...............................................................................................ix TABLOLAR DİZİNİ.................................................................................................xiii EKLER DİZİNİ.........................................................................................................xvii 1. GİRİŞ..................................................................................................................................1 1.1. ÖZGÜL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ’NÜN (ÖÖG) BELİRTİLERİ VE TANI SİSTEMLERİ.........................................................................................................1 1.2. ÖÖG ALT TİPLERİ................................................................................................................3 1.2.1. Okuma Bozukluğu (Disleksi)...........................................................................3 1.2.2. Matematik Bozukluğu (Diskalkuli)..................................................................4 1.2.3. Yazılı Anlatım Bozukluğu (Disgrafi)...............................................................5 1.2.4. Başka Türlü Adlandırılamayan Öğrenme Bozukluğu......................................5 1.3. ÖÖG’yi AÇIKLAYAN DAR VE GENİŞ KAPSAMLI KURAMLAR.....................6 1.3.1. Dislekside Duyusal Bozukluklar......................................................................7 1.3.1.1.Görsel Bozukluklar.....................................................................................7 1.3.1.2. İşitsel Bozukluklar.....................................................................................8 1.3.2. Dislekside Bellek Bozuklukları.........................................................................9 1.3.3. Dislekside Dilsel Bozukluklar.........................................................................10 1.3.4. Disleksiyi Açıklayan Kapsamlı Kuramlar.......................................................11 1.4. DİSLEKSİNİN BİYOLOJİK TEMELLERİ..............................................................12 1.5. DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU (DEHB)........................14 1.6. ÖÖG VE DEHB.........................................................................................................17 1.7. ÖÖG’DE NÖROPSİKOLOJİK YAKLAŞIM............................................................20 1.8. ARAŞTIRMANIN AMACI.......................................................................................21 x 2. YÖNTEM..........................................................................................................................23 2.1. KATILIMCILAR.......................................................................................................23 2.2. VERİ TOPLAMA ARAÇLARI VE İLGİLİ UYGULAMALAR.............................25 2.2.1. Wechsler Çocuklar İçin Zeka Ölçeği (WISC-R)...........................................26 2.2.1.1.WISC-R’ın Sözel Bölümleri.....................................................................26 2.2.1.2.WISC-R’ın Performans Bölümleri...........................................................28 2.2.2. Mangina Testi(MT).........................................................................................31 2.2.3. Görsel İşitsel Sayı Dizileri Testi B Formu (GİSD-B)....................................32 2.2.4. Sayı Dizisi Öğrenme Testi (SDÖT)................................................................34 2.2.5. İşitsel Sözel Öğrenme Testi (AVLT)..............................................................35 2.2.6. Çizgi Yönünü Belirleme Testi (ÇYBT)..........................................................37 2.2.7. Klinik Test ve Ölçekler...................................................................................39 2.2.7.1.ÖÖG Bataryası..........................................................................................39 2.2.7.1.1. Okuma Testi..................................................................................39 2.2.7.1.2. Yazma Testi..................................................................................40 2.2.7.1.3. Alfabenin Harfleri.........................................................................41 2.2.7.1.4. Sınıf Düzeyine Göre Toplama ve Çarpım Tablosu Soruları..........................................................................................41 2.2.7.1.5. Aylar ve Günler İle Öncelik Sonralık İlişkilerinin Sorgulanması.................................................................................42 2.2.7.1.6. Gessel Şekilleri..............................................................................42 2.2.7.1.7. Saat Çizme Testi............................................................................43 2.2.7.1.8. Head Sağ-Sol Ayırt Etme Testi.....................................................44 2.2.7.1.9. Harris Lateralleşme Testi..............................................................45 2.2.7.2.Öğrenme Bozukluğu Belirti Tarama Listesi.............................................45 2.2.7.3.Yıkıcı Davranım Bozuklukları için DSM-IV’e Dayalı Tarama ve Değerlendirme Ölçeği................................................................................46 2.2.7.4.Çocuklar İçin Kovacs Depresyon Envanteri (ÇKDE)..............................46 2.2.7.5.Klinik ve Sağlıklı Çocuk Örneklemler İçin Bilgi Toplama Formu.........................................................................................................46 2.3. İŞLEM.......................................................................................................................47 xi 3. BULGULAR.....................................................................................................................49 3.1. KLİNİK ve SAĞLIKLI ÇOCUK ÖRNEKLEMLER İÇİN BİLGİ TOPLAMA FORMU’NA (ÇBTF) İLİŞKİN BULGULAR.....................................50 3.1.1. ÖÖG ve ÖÖG+DEHB Gruplarının Özelliklerine İlişkin Bulgular................50 3.1.1. Katılımcıların Aile Özelliklerine İlişkin Bulgular..........................................52 3.1.2. Doğum Öncesi ve Sonrası Gelişimi Etkileyen Risk Faktörlerine İlişkin Bulgular...............................................................................................53 3.2. GRUP DEĞİŞKENİNİN WISC-R, BİLNOT BATARYASI TESTLERİ, MT ve ÖÖG BATARYASI TESTLERİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİNE İLİŞKİN BULGULAR...........................................................................................56 3.2.1. WISC-R Puanlarına İlişkin Bulgular.............................................................56 3.2.2. Nöropsikolojik Testlere İlişkin Betimsel Değerler........................................59 3.2.3. ÖÖG Bataryası Puanlarına İlişkin Bulgular...................................................61 3.3. KATILIMCILARIN WISC-R, BİLNOT BATARYASI TESTLERİ, MT TESTİNDEN ALDIKLARI PUANLARA UYGULANAN TEMEL BİLEŞENLER ANALİZİ SONUCU.....................................................................67 3.3.1. WISC-R Puanlarına İlişkin Faktör Örüntüsü.................................................68 3.3.2. Görsel Mekansal Algılamayı Ölçen Testlerin Birleşik Faktör Yapısı: ÇYBT ve MT.................................................................................................69 3.3.3. Kısa Süreli Bellek ve Öğrenmeyi Ölçen Testlerin Birleşik Faktör Yapısı: GİSD-B ve SDÖT.................................................................71 3.3.4. AVLT’den Elde Edilen Puanların Faktör Örüntüsü......................................72 4. TARTIŞMA..................................................................................................................75 4.1. TANI GRUPLARININ ÖZELLİKLERİ................................................................75 4.1.1. Klinik Özellikler............................................................................................75 4.1.2. Demografik Bilgiler ve Aile Özellikleri........................................................77 4.2. KATILIMCILARIN WISC-R PUANLARI...........................................................78 4.2.1. WISC-R Alt Test Puanları.............................................................................78 4.2.2. WISC-R Profil Puanları.................................................................................79 4.2.3. Bannatyne Kategorileri.................................................................................79 xii 4.3. KATILIMCILARIN NÖROPSİKOLOJİK TEST PUANLARI.............................81 4.3.1. MT Puanları...................................................................................................82 4.3.2. ÇYBT Puanları...............................................................................................83 4.3.3. GİSD-B Puanları............................................................................................84 4.3.4. SDÖT Puanları...............................................................................................86 4.3.5. AVLT Puanları...............................................................................................88 4.4. KATILIMCILARIN ÖÖG BATARYASI PUANLARI.........................................90 5. SONUÇ VE ÖNERİLER..............................................................................................95 KAYNAKÇA.........................................................................................................................99 EKLER.................................................................................................................................121 ÖZGEÇMİŞ..........................................................................................................................142 xiii TABLOLAR DİZİNİ Tablo No Sayfa No Tablo 2.1. Tanı ve Kontrol Grubundaki Katılımcıların Yaş/Sınıf Özelliklerine Göre Dağılımları...............................................................24 Tablo 3.1. Katılımcıların Yaş/Sınıf Gruplarına Göre Dağılımları...........................51 Tablo 3.2. Tanı Gruplarında Yer Alan Katılımcıların Araştırmaya Alınmadan Önce İlaç Kullanma Durumları.....................................51 Tablo 3.3. Katılımcıların Okul Öncesi Eğitim Özellikleri.......................................51 Tablo 3.4. Katılımcıların Aile Yapıları ve Kardeş Sayılarına İlişkin Bulgular.......................................................................................52 Tablo 3.5. Katılımcıların Anne Babalarının Eğitim Durumları...............................52 Tablo 3.6. Katılımcıların Anne Babalarının Mesleki Durumları.............................53 Tablo 3.7. Katılımcıların Gelişimini Etkileyebilecek Risk Faktörlerine İlişkin Özellikler.....................................................................................54 Tablo 3.8. Katılımcıların Gelişim Dönemlerine İlişkin Özellikler.........................55 Tablo 3.9. WISC-R Puanları İçin Elde Edilen Kovaryans Analizi (MANCOVA, Ortak değişken: Yaş) Sonuçları Özet Tablosu................57 Tablo 3.10. Katılımcıların WISC-R Profillerine Göre Dağılımı.............................58 Tablo 3.11. Nöropsikolojik Test Puanları İçin Elde Edilen Kovaryans Analizi (MANCOVA, Ortak değişken: Yaş) Sonuçları Özet Tablosu ve İlgili Post Hoc Analizler.............................................59 Tablo 3.12. Tanı Grubunda Yer Alan Katılımcıların Okuma-Yazma Bilme Durumları.................................................................................61 Tablo 3.13. ÖÖG Bataryası Testlerine İlişkin Kovaryans Analizi (MANCOVA, Ortak Değişken: Yaş) Sonuçları Özet Tablosu ve İlgili Post Hoc Analizler.............................................62 Tablo 3.14. Okuma Testi Puanlarına İlişkin Kovaryans Analizi (MANCOVA, Ortak Değişken: Yaş) Sonuçları Özet Tablosu ve İlgili Post Hoc Analizler............................................63 xiv Tablo 3.15. Çarpım Tablosu Sorularında Puan Düzeltme Hesaplamasının Özellikleri...................................................................65 Tablo 3.16. Katılımcıların El, Ayak ve Göz Tercihleri............................................66 Tablo 3.17. Katılımcıların El-Göz Lateralizasyon Durumları.................................66 Tablo 3.18. Gün ve Ayları Doğru Sıra İle Bilen Katılımcıların Yüzdelik Oranları..................................................................................67 Tablo 3.19. ÖÖG Grubunda Yer Alan Katılımcıların WISC-R’dan Aldığı Puanlar İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu.....................................68 Tablo 3.20. ÖÖG+DEHB Grubunda Yer Alan Katılımcıların WISC-R’dan Aldığı Puanlar İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu.........................69 Tablo 3.21. ÖÖG Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÇYBT ve MT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu..................................70 Tablo 3.22. ÖÖG+DEHB Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÇYBT ve MT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu....................................70 Tablo 3.23. ÖÖG Grubunda Yer Alan Katılımcıların GİSD-B ve SDÖT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu....................................71 Tablo 3.24. ÖÖG+DEHB Grubunda Yer Alan Katılımcıların GİSD-B ve SDÖT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu.......................................................................................72 Tablo 3.25. ÖÖG Grubunda Yer Alan Katılımcıların AVLT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu..................................................73 Tablo 3.26. ÖÖG+DEHB Grubunda Yer Alan Katılımcıların AVLT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu..................................74 Tablo 4.1. Nöropsikolojik Testler, Duyarlı Oldukları Beyin Bölgeleri ve Ölçtüğü Bilişsel Süreçler...............................................................82 Tablo 4.2. ÖÖG Bataryası Test/Görevleri...............................................................91 Tablo 1.1. WISC-R Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri..................................................................................121 Tablo 1.2. MT Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri....................................................................................122 Tablo 1.3. GİSD-B Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri...................................................................................122 xv Tablo 1.4. SDÖT ve ÇYBT Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri....................................................................123 Tablo 1.5. AVLT Hatırlama Listesine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri.....................................................................123 Tablo 1.6. AVLT Tanıma Listesine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri.................................................................124 Tablo 1.7. Gessel Şekilleri, Yazma Testi, Alfabe Harflerinin Sayısı Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri............................................................................................124 Tablo 1.8. Toplama ve Çarpım Tablosu Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri............................124 Tablo 1.9. Head Sağ-Sol Ayırt Etme Testi Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri.............................125 Tablo 1.10. Harris Lateralleşme Puanına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri............................................................125 Tablo 1.11. Öncelik-Sonralık İlişkileri Sorularına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri..........................................125 Tablo 1.12. Saat Çizme Testleri Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri............................................................125 Tablo 1.13.Okuma Testi 1 ve 2 Metinlerine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri............................................................126 Tablo 1.14. Okuma Testi 3 ve 4 Metinlerine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri..........................................................126 Tablo 1.15. Okuma Testi 5-6 ve 7 Metinlerine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri............................................................127 Tablo 1.16. Okuma Testi 8-9 ve 10 Metinlerine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri..........................................128 Tablo 1.17. Okuma Testi 11 ve 12. Metinlerine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri............................................................129 Tablo 1.18. Kontrol Grubunda Yer Alan Katılımcıların WISC-R Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu.............................................130 xvi Tablo 1.19. Kontrol Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÇYBT ve MT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu...............................131 Tablo 1.20. Kontrol Grubunda Yer Alan Katılımcıların GİSD-B ve SDÖT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu...............................131 Tablo 1.21. Kontrol Grubunda Yer Alan Katılımcıların AVLT Puanları için Temel Bileşenler Analizi Sonucu.....................................................132 Tablo 1.22. ÖÖG+DEHB Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÖÖG Bataryası İle Belirlenen Güçlük Alanları Özet Tablosu......................................133 Tablo 1.23. ÖÖG Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÖÖG Bataryası İle Belirlenen Güçlük Alanları Özet Tablosu...........................................................135 xvii EKLER DİZİNİ Ek No Sayfa No Ek 1. WISC-R, Nöropsikolojik Test Puanları, ÖÖG Bataryası Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapmalar.......................121 Ek 2. Kontrol Grubunda Yer Alan Katılımcıların WISC-R ve Nöropsikolojik Test Puanlarına İlişkin Temel Bileşenler Analizi Sonuçları.........................................130 Ek 3. Tanı Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÖÖG Bataryası İle Belirlenen Güçlük Alanları..................................................................................................................133 Ek 4. Kısaltmalar.............................................................................................................136 Ek 5. Araştırmada Kullanılan Aydınlatılmış Onam Formu............................................138 Ek 6. Araştırmada Kullanılan Demografik Bilgi Toplama Formu.................................140 1 1.GİRİŞ Özgül Öğrenme Güçlüğü (ÖÖG; specific learning disabilities: LD), bir veya daha fazla alanın işlevselliğinde bozulmaya yol açan, çocukluk çağının sık görülen gelişimsel ve nörobiyolojik rahatsızlığıdır (Silver ve ark., 2007). ÖÖG’nin temel özelliği; normal zihinsel gelişim düzeyine rağmen çocuğun okuma, matematik ve yazılı anlatım becerilerini de içeren bilişsel süreçlerde ortaya çıkan bozulmadır (Ardila, 1997; Erman, 1997; Gillberg ve Soderstrom, 2003; Silver ve ark., 2007). ÖÖG, dinleme, konuşma, okuma, yazma, akıl yürütme ile matematik yeteneklerin kazanılmasında ve kullanılmasında önemli güçlükler ile kendini gösteren heterojen bir bozukluktur (Hammill, 1990; Tirosh ve ark., 2001; İşeri ve Akın-Sarı, 2008). Bu özellikleri nedeniyle tanısı ilköğretim yıllarında konmaktadır. ÖÖG’nin okul çağı çocuklarında görülme sıklığı (prevelans) %2–10 (APA, 1994; Silver, 1989), toplumda görülme sıklığı ise %5-10 (Sundheim ve Voeller, 2004) olarak belirtilmiştir. Erkeklerde kızlara oranla 3-4 kat daha fazla görülmektedir (DebrayRitzen, 1987; Rutter ve ark., 2004). 1.1. ÖÖG’NİN BELİRTİLERİ VE TANI SİSTEMLERİ Yazın bilgileri gözden geçirildiğinde ÖÖG’yi tanımlamak amacıyla 100’den fazla terimin kullanılmış olduğu görülmektedir (Erman, 1997). Bozukluğun heterojen yapısı nedeniyle farklı tıp alanları bozukluğu oluş nedenlerine ya da en belirgin görünümlerine göre farklı tanımlamakta, bu da ÖÖG’nin terminolojisindeki kargaşaya yol açmaktadır (Alkaş, 1996; Erman, 1997; Korkmazlar, 1993). Yüz yıldan fazla süredir klinik özellikleri, tanımlanması ve terminolojisi alanlarında tartışma yaşanan bozukluk için günümüzde ÖÖG terimi kullanılmaktadır (Ardila, 1997; Hammill, 1990; Korkmazlar 1993; Jensen ve Breiger, 2005). ÖÖG’si olan çocukların büyük çoğunluğunu okuma güçlüğü gösterenler oluşturduğu için okuma güçlüğü (disleksi) terimi yazında ÖÖG ile eş anlamlı olarak karşımıza çıkabilmektedir. 2 Öğrenme Güçlüğü ilk olarak Kirk (1962) tarafından serebral, duygusal ya da davranışsal bozukluklardan kaynaklanan konuşma, dil, okuma-yazma, aritmetik becerilerin bir ya da fazlasında gecikme ya da bozukluk olarak tanımlanmıştır (Erman, 1997; Korkmazlar, 1993; Jensen ve Breiger, 2005). Günümüzde ise ABD Ulusal Öğrenme Bozukluğu Komitesinin (NJCLD: National Joined Committee on Learning Disabilities) yaptığı tanımlamaya (1990) göre ÖÖG; dinleme, konuşma, okuma-yazma, akıl yürütme, matematik yeteneklerin kazanılması ve kullanılmasında önemli güçlüklerle kendini gösteren heterojen bir bozukluk olarak tanımlanmaktadır. Bu bozuklukların bireyin yapısıyla ilgili olduğu, merkezi sinir sisteminin (MSS) işleyiş bozukluğundan kaynaklandığı ve ömür boyu süreceği düşünülmektedir (Hammil, 1990; Korkmazlar ve Sürücü, 2007). ÖÖG DSM (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders; Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı) sisteminde ilk kez DSM-III’de (APA, 1980) “özgün gelişimsel bozukluklar” kategorisinde sınıflandırılmış, gelişimsel okuma bozukluğu, gelişimsel aritmetik bozukluğu, gelişimsel dil bozukluğu, gelişimsel artikülasyon bozukluğu ve karışık özgün gelişimsel bozukluk alt grupları tanımlanmıştır. DSM-IV’de (APA, 1994) ise “öğrenme bozuklukları” olarak birinci eksen tanıları arasında yer almış, terminolojideki “gelişimsel” terimi kullanılmamıştır. DSM-IV ve dördüncü baskının metin düzenlemesi DSM-IV-TR’de (APA, 2000) ÖÖG; “bireysel olarak uygulanan standart testlerde, kişinin kronolojik yaşı, ölçülen zekâ düzeyi ve aldığı eğitim göz önünde bulundurulduğunda; okuma, matematik ve yazılı anlatımın, beklenenin önemli ölçüde altında olması” olarak tanımlanmaktadır. ÖÖG tanısı, Amerika Birleşik Devletleri’nde DSM-IV’de Öğrenme Bozuklukları şemsiyesi altında (APA, 1994), Avrupa’da ise, Hastalıkların Uluslararası Sınıflandırılması El Kitabı’nın 10. baskısında (ICD-10: International Classification of Disease; World Health Organization: WHO, 1993) “Okul Becerilerine Özgü Gelişimsel Bozukluklar” başlığı altında ele alınmaktadır. Ülkemizde, ÖÖG tanısının konulmasında DSM-IV ölçütleri kullanılmaktadır. 3 1.2.ÖÖG ALT TİPLERİ 1.2.1. Okuma Bozukluğu (Disleksi) Disleksi, Dünya Sağlık Organizasyonu (1993) tarafından yeterli zeka, sosyo-kültürel fırsat, güdü veya duyusal kapasiteyle uyumsuz okuma ve yazma güçlüğü olarak tanımlanmaktadır (Silani ve ark., 2005; Shaywitz ve Shaywitz, 2005). Disleksinin okul çağı çocuklarında görülme sıklığı (prevelans) %2–8 arasında belirtilmektedir (Pratt ve Patel, 2007). DSM-IV‘de disleksi için verilen ölçütler şunlardır: a) Bireysel olarak uygulanan standart doğru okuma ya da kavrama testlerinde kişinin kronolojik yaşı, ölçülen zeka düzeyi ve yaşına uygun olarak aldığı eğitimle uyumsuz okuma becerisi. b) Söz konusu bozuklukların okul başarısını ya da okuma becerileri gerektiren günlük yaşam etkinliklerini önemli ölçüde bozması. c) Okuma zorluğunun duyusal bozukluğa eşlik edenden çok daha fazla olması (APA, 1994). Ancak disleksi motor yeteneklerdeki kusur ile ilişkili olabilecek yazmadaki güçlükler ve dil kazanımındaki bazı geriliklerden de kaynaklanabilir. Disleksi parmakları tanıma, sağ–sol ayırt etme, görsel taramada kusurlar, sıralama becerilerini öğrenme ve analog saatleri okumayı öğrenmede güçlük, uzaysal ilişkilerin kullanımındaki hasar ve gelişimsel Gerstman Sendromu gibi bazı nörolojik işaretlerle de ilişkili olabilir. Sonuç olarak disleksi salt bir okumayı öğrenme güçlüğünden daha fazlasını içerebilmektedir (Ardila, 1997). Okuma bozukluğu olan disleksinin yazında çok çeşitli sınıflamaları bulunmaktadır. Ardila’ya (1997) göre, disleksi iki gruba ayrılabilir: dil sesleri ile çizgisel sembolleri eşleştirmede ve işitsel süreçlerde yaşanan zorluklar; görsel-algısal süreçlerde yaşanan zorluklar. Boder (1973) ve Boder ve Jarrico’ya (1982) göre ise disleksi 3 grupta incelenmelidir. Bunlardan disfonetik disleksi grubunda fonetik bozukluğu olan çocuklar yer almaktadır. Bu çocuklar, dil ve sözlü ifade alanında güçlük çekmektedirler. İşitsel kavrama becerileri zayıftır. Sözcüklerin fonetik ayrımını yapamazlar. Diseidetik 4 dislekside, çocukların zihinde canlandırma yetenekleri bozuk olduğu için harflerin ve sembollerin görsel ve mekansal analizini ve ayrımlaştırmayı yapamazlar. Bu nedenle harflerin sırasını karıştırır, ters çevirir ve günleri, ayları sırayla söylemede zorlanırlar. Karma tipte ise disfonetik ve diseidetik grupların her ikisinin özellikleri bulunmaktadır(akt. Masutto, Bravar ve Fabbro, 1994; Howes ve ark, 1998). Bakker, Leeuwemen ve Spyer (1987) ise hemisfer işlevlerine dayanarak disleksiyi 2 gruba ayırmıştır. L-tip dislekside, sol hemisfer işlev bozukluğuna bağlı okuma güçlükleri yer alır. Bu çocuklar hızlı okuyabilirler ama atlama, harf ekleme, değiştirme türünde hatalar yaparlar. P-tip dislekside, sağ serebral işlev bozukluğuna bağlı görsel algı kusurlarına bağlı olan okuma güçlükleri yer alır. Bu çocukların okumaları yavaştır. Eksik bırakma ve tekrarlama hataları yaparlar. 1.2.2. Matematik Bozukluğu (Diskalkuli) DSM-IV’de diskalkuli için verilen ölçütler şunlardır: a) Bireysel olarak uygulanan standart testlerde kişinin kronolojik yaşı, ölçülen zeka düzeyi ve yaşına uygun olarak aldığı eğitimle uyumsuz matematik becerisi. b) Söz konusu bozuklukların okul başarısını ya da matematik becerileri gerektiren günlük yaşam etkinliklerini önemli ölçüde bozması. c) Matematik becerisi sorunlarının duyusal bozukluğa eşlik edenden çok daha fazla olması (APA, 1994). Diskalkuli normal zekaya sahip bir çocuğun aritmetik becerisi edinmesini etkileyen bir ÖÖG’dir. Kötü eğitim koşulları, çevresel yoksunluklar ve düşük zeka gelişimsel diskalkulinin etyolojisinde etkili olsa da, elde olan bilgilere göre, diskalkuli ailesel yatkınlıkla da ilişkili bir beyinsel bozukluktur. DSM IV’e göre okul çağındaki çocukların yaklaşık %1’inde görülmektedir. Fakat farklı ülkelerde normal popülasyona göre yapılan çalışmalarda %3-6 oranında görüldüğü bulunmuştur (Gross-Tsur, Manor ve Shalev., 1996; Lewis, Hitch ve Walker., 1994; Shalev ve ark., 2000). Buna göre ÖÖG, DEHB gibi %5 oranında seyretmektedir. ÖÖG erkeklerde kızlardan en az 3 kat daha yüksek olmasına rağmen, diskalkuli kızlarda daha yaygındır (Gross-Tsur, Manor ve Shalev, 1996; Rutter ve ark., 2004; Shalev ve Gross-Tsur, 2001). 5 1.2.3. Yazılı Anlatım Bozukluğu (Disgrafi) DSM-IV’de disgrafi için verilen ölçütler şunlardır: a) Bireysel olarak uygulanan standart testlerde (ya da yazma becerilerinin işlevsel değerlendirmelerinde), kişinin kronolojik yaşı, ölçülen zeka düzeyi ve yaşına uygun olarak aldığı eğitimle uyumsuz yazma becerisi. b) Söz konusu bozukluğun okul başarısını ya da yazılı metin derlemeyi gerektiren günlük yaşam etkinliklerini (örn, dilbilgisi kuralları yönünden doğru cümleler ve iyi düzenlenmiş paragraflar yazma) önemli ölçüde bozması. c) Yazma becerisi sorunlarının duyusal bozukluğa eşlik edenden çok daha fazla olması (APA, 1994). Ulusal Nörolojik Bozukluklar ve İnme Enstitüsü’ne (NINDS: National Institute of Neurological Disorders and Stroke) göre, disgrafi yazma yetersizliği ile karakterize olan nörolojik bir bozukluktur. Okul çağı çocuklarında sıklığı %4 olarak bildirilmektedir (Silver, 2002). Disgrafi çocukluk çağındaki el yazısında veya yazılı dilde gözlenen; yazım ve motor koordinasyon alanlarının her ikisinde yavaş, düzensiz veya okunaksız el yazısına yol açan bir kusurdur. Yazında fonolojik ve leksikal disgrafi gibi alt tipler tanımlanmaktadır (Molfese ve ark., 2006). Disgrafi yazının bozulmasına ya da hatalı olmasına neden olur. Bu kusur çocuklarda genel olarak yazı yazmayı öğrenmeye başladıklarında ortaya çıkar. Nasıl yazmaları gerektiği öğretilse de yazılarında harf, sözcük ve hece atlama, ters yazma, harf karıştırma, birleşik yazma, hece ayırma, sözcük ekleme, sözcüğü yanlış yazma ve yazım hataları görülür. Disgrafisi olan çocuklarda daha başka öğrenme güçlükleri de görülebilir. 1.2.4. Başka Türlü Adlandırılamayan Öğrenme Bozukluğu Bu kategori, herhangi özgül bir Öğrenme Bozukluğu tanı ölçütlerini karşılamayan öğrenmedeki bozuklukları içerir. DSM-IV’de kategori için verilen ölçütler şunlardır: Uygulanan her bir testte kişinin kronolojik yaşı, ölçülen zeka düzeyi ve yaşına uygun 6 olarak aldığı eğitimle beklenenin önemli ölçüde altında olmayan test başarısı göstermesi. Ancak okul başarısını bir arada önemli ölçüde etkileyen her üç alandaki (okuma, matematik, yazılı anlatım) sorunların var olması (APA, 1994). 1.3. ÖÖG’yi AÇIKLAYAN DAR VE GENİŞ KAPSAMLI KURAMLAR Karakaş’ın (2000) bilgi-işleme modelinde özetlendiği gibi, bilgi işlemedeki ilk basamağın işlevi; uyarıcının sıklık, şiddet, süre ve karmaşıklık gibi fiziksel özelliklerinin kodlanmasıdır. Duyu organıyla serebral korteks arasında yer alan bu işlemlemede, uyarıcının fiziksel özellikleri kodlanır. Söz konusu sistemin işleyişi otomatik, dikkatten-bağımsız ve bilinç-dışıdır. Bilgi işleme sistemindeki ikinci işlem basamağı duyusal kayıt sistemince sağlanmaktadır. Duyusal kayıt sisteminin ilk işlevi, özel duyusal kodları açmak ve uyarıcıların fiziksel özellikleri konusunda bilgi sağlamaktır. Duyusal kayıt sistemi, serebral hemisferlerdeki duyusal alanlardan oluşmaktadır ve duyusal sistemde olduğu gibi, bu sistemde de tüm uyarıcılar paralel olarak işlenmektedir. Duyusal izin taşıdığı bilgi, anlamlandırma-öncesi niteliktedir. Bu doğrultuda sistemin sağladığı bilgi, dikkatten-bağımsız ve otomatiktir. Duyusal kayıt sisteminin ikinci işlevi, duyusal izi, 100 milisaniye ile 2 saniye arası depolamaktır. Daha ileri bilişsel işlemlere tabi tutulabilmesi için, duyusal bellekteki (DB) bu izler, bilinçöncesi nitelikte korunur. Ancak daha sonraki bir zamanda kişi bunları bilincine getirebilir yani farkına varabilir. Bilince getirilme işlemi, duyusal izin ‘okunması’ olarak bilinir. Söz konusu modelde görülebildiği gibi, kısa süreli bellek (KSB) çalışma belleği (ÇB; working memory) bilgi işlemedeki bir ve diğer işlem aşamasıdır. KSB/AB’nin işlevleri, bilgiyi depolamak ve depolanmış bilgilerin üzerinde işlemler yapmaktır. KSB/ÇB’de bilgiler yeniden kodlanır. Yeniden kodlama, duyusal kayıt sistemine özgü kodların bir başka kodlama sistemine dönüştürülmesidir. Bilginin bellekte kalımı ise, KSB’de yürütülen temrin işlemleri yoluyla sağlanır. Tekrarlama suretiyle temrin, bilginin kısa süreler için hatırlanmasını sağlar. Diğer taraftan özümseyici temrin bilginin bellekte uzun süreler boyunca kalmasını sağlar. Özümseyici temrinde, uzun-süreli bellekteki (USB) bilişsel bilgiler, kural ve stratejiler KSB’ye getirilir; işlem görmekte olan bilgi USB’den gelen bu öğeler doğrultusunda öğrenilir ve bu şekilde öğrenilmiş olan bilgiler USB’ ye geçer. Bilgilerin düzenlenerek, 7 sınıflandırılarak, ilişkilendirilerek ve anlamlandırılarak öğrenilip belleğe atılması, özümseyici temrin sürecini ifade etmektedir (Karakaş, Irak ve Bekçi, 2003). Öğrenme ve bellekle ilgili süreçlerin herhangi birinde sorun olduğunda ÖÖG ortaya çıkabilir. ÖÖG olan çocukların çoğunluğunun disleksisi olması nedeniyle, yazında yer alan araştırmalar çoğunlukla disleksi konusuna yoğunlaşmakta ve ÖÖG anlamda kullanmaktadır. Bu nedenle hemen tümünün aslında ile disleksiyi eş ÖÖG’yi açıklamaya çalışan kuramların hemen disleksiyi açıkladığı görülmektedir. Disleksiyi açıklamada fonolojik teori (Liberman ve Mattingly, 1989; Ramus ve ark., 2003), işitsel süreç hızı teorisi (Tallal, 2000), görsel teori (Livingstone ve ark., 1991; Lovegrove, Heddle ve Slaghuis, 1980), serebellar teori (Nicolson ve Fawcett, 1990; Nicolson, Fawcett ve Dean, 2001) ve magnoselüler teori (Galaburda, Menard ve Rosen, 1994; Livingstone ve ark., 1991; Stein, 2003) yer almaktadır (akt. Shaywitz ve Shaywitz, 2005). Bilişsel kuramlar disleksinin açıklanmasında duyusal ve/veya dokunsal algı ve süreçlerdeki kusurlar ve biyolojik temelli kusurlar üzerinde durmaktadır. 1.3.1. Dislekside Duyusal Bozukluklar Bazı kuramcılara göre disleksi seslerin işlemlenmesi ve sunumundaki özgül bir bilişsel kusurdan (phonological processing theory) kaynaklanmaktadır. Fonolojik işlemleme kusurları, fonolojik farkındalık (phonological awareness), fonolojik düzeltme (phonological retrieval) ve fonolojik bellek (phonological memory)’i içeren pek çok düzeyde meydana gelebilir (Molfese ve ark., 2006; Ramus ve ark., 2003). Başka kuramcılara göre ise, disleksi işitsel kusurlar (auditory deficit), görsel bozukluklar (magnocellular visual dysfunction) veya serebeller / motor bozukluklardan (cerebellar / motor dysfunction) kaynaklanmaktadır (Vellutino ve ark., 2004). 1.3.1.1.Görsel bozukluklar Orton’un (1925) optik ters görme kuramına (optical reversibility theory of dyslexia) göre disleksideki problem, kelimeleri ve harfleri ters şekilde görmekten kaynaklanır. Herman’ın (1959) uzaysal karışıklık kuramında (spatial confusion theory) ise disleksi 8 bozukluğu olan bireylerde doğuştan gelen uzaysal yönlenim (orientation) bozukluğu vurgulanmaktadır. Bu gibi kuramlarda, görsel süreçte yer alan görselleştirme, görsel sıralama, görsel hafıza gibi kusurların disleksiye neden olduğu savunulmaktadır (Vellutino ve ark., 2004). Diğer yandan bazı çalışmalarda görsel yeteneklerin kelime tanımlama, telaffuz, okuduğunu anlama ile görece olarak ilgili olmadığı; okumanın temelde dilsel yeteneklerle ilgili olduğunun vurgulandığı unutulmamalıdır (Vellutino ve ark., 1991). Görsel iz sürme kuramında ise (visual tracking theory), dislekside motor yetersizlikler ile bağlantılı görsel iz sürme problemi olduğu belirtilmektedir (Getman, 1985). Disleksi görsel hareketin algılanmasındaki anormallik ile de ilişkili görülmüştür (Eden ve ark.,1996). Aynı zamanda dislekside hareket algısındaki ve geçici görsel sistemlerdeki (visual transient system) kusurların magnoselüler sistemdeki işlevsel anormallikler ile ilişkili olduğu belirtilmiştir (Vellutino ve ark., 2004). Fakat normal ve okuma güçlüğü olan grupların karşılaştırıldığı kontrollü göz hareketi (eye movement) çalışmalarında iki grup arasında fark elde edilmemiş (Olson ve ark., 1983; Stanley, Smith ve Howell, 1983; Skottun, 2005); bu nedenle görsel iz sürme kuramına kuşkuyla yaklaşılmaya başlanmıştır. Ancak kuram bir taraftan da görgül destek görmeye devam etmektedir (Vellutino ve ark., 2004). 1.3.1.2.İşitsel bozukluklar Bazı araştırmacılara göre disleksi işitsel işlemleme kusurundan (temporal auditory processing deficits) kaynaklanmaktadır. Disleksisi olan çocuklar hızlı bir şekilde sunulduğunda karmaşık işitsel tonları işlemlemede güçlük çekerler. Sunum hızı yavaş olduğunda ise bu sorun görülmez. Araştırmalar işitsel süreç ve disleksi arasındaki bağlantı için bazı destekler bulsalar da diğer araştırmacılar dislektiklerdeki işlemleme güçlüklerinin genel işitsel işlemleme problemlerinden çok konuşma ile bağlantılı işlemleme problemleriyle ilişkili olduğu yolunda kanıtlar göstermektedirler (Molfese ve ark., 2006). 9 Disleksinin zamansal dizilimi algılama kuramında (temporal order perception theory of dyslexia), düşük düzey işitsel süreçlerdeki kusurların, dislekside tipik olarak gözlenen fonolojik kusurların temel nedeni olduğu öngörülmektedir (Tallal, 1980). Kuramdaki en önemli sorun, işitsel düzeydeki duyusal kusurların kelime tanımadaki güçlükleri tam olarak açıklayamamasıdır. 1.3.2. Dislekside Bellek Bozuklukları Sonra yapılan araştırmalarda, disleksi bozukluğu olan bireylerin, yazılı kelimelerin fonolojik kodlamasında ve metnin anlaşılmasında yaşadıkları güçlüklerin nedeninin; geçmişte tartışılanların aksine, görsel algılamadaki bozukluktan kaynaklanmadığı; algısal kayıt ve şekil depolama özellikleri açısından normal oldukları fakat bir çeşit bellek kusurları olduğu sonucuna varılmıştır. KSB işitsel, sözel ve görsel bilgileri depolamada; USB ise semantik formdaki bilgileri depolamada uzmanlaşmıştır (Warrington, 1971). Disleksisi olan çocukların bellek performansı ile ilgili yapılan araştırmada bu çocukların, hem işitsel-sözel hem de görsel-sözel KSB’ de kusurları olduğu görülmektedir (Erman, 1997; Jorm, 1979; Kurdoğlu, 2001; Sürücü ve Gündoğdu, 2008). Disleksi bozukluğu olan çocuklarda sayı dizisi performansının, ve WISC-R’ın sayı dizileri kullanılarak araştırıldığı bir çalışmada disleksisi olan çocukların her iki sayı dizisi (düz / ters) görevinde, kontrol grubunda yer alan çocuklardan daha düşük performans sergiledikleri görülmüştür (Helland ve Asbjorsen, 2004). Öğrenme güçlüğü olan genç yetişkinlerde, işitsel-sözel çalışma belleğindeki kusurları değerlendirmek amacıyla “düz ve ters sayı dizileri” ve “Token Test” kullanılarak yapılan bir başka çalışmada, öğrenme güçlüğü olan yetişkinlerin kontrol grubundaki bireylerden daha düşük performans sergiledikleri gösterilmiştir (CohenMimran ve Sapir, 2007). Bu çalışmalarda ÖÖG’de özellikle bozulduğu bilinen yazılı anlatımın kullanılmamış olması dikkat çekicidir. Beri yanda disleksi bozukluğu olan kişilerde USB’de kusur olmadığı belirtilmiştir (Jorm, 1979). 10 1.3.3. Dislekside Dilsel Bozukluklar Konuşma doğal bir süreç içinde gelişir, okuma ise sonradan kazanılır. Bu nedenle okumanın bilinç düzeyinde öğrenilmesi gerekir Okuyan kişinin görsel modalitedeki alfabetik yazıyı dille ilgili kavramlara çevirmesi gerekmektedir. Bunun için okumaya yeni başlayan kişinin konuşma dilindeki kelimelerin fonolojik yapısının farkında olması, daha sonra fonolojiyi temsil eden harflerin kağıttaki dizilişini (ortografi) anlaması gerekmektedir. Disleksisi olan çocukta fonolojik modül düzeyindeki bir eksiklik, yazılı bir kelimenin fonolojik bileşenlerine parçalanmasına engel olmakta ve yazının anlaşılması önlenmektedir (Liberman,1973; Ramus, 2003; Shaywitz ve Shaywitz, 2005) Fonolojik teoriye göre disleksiye dilin fonolojik, sentaktik veya semantik bileşenlerindeki yetersizlikler neden olabilmektedir. Fonolojik kodlama, kelimelerin bölümleri ve formlarındaki bilgiyi sunmak için konuşmanın kullanılması yeteneğidir. Düşük okuma becerisine sahip okuyucular, fonolojik farkındalıkta ve harf-ses şifrelemede normal okuyuculardan daha düşük düzeyde performans göstermektedirler. Nitekim okumayı öğrenen kişilere fonolojik farkındalık ve kelime-ses bağlantısı kurulmasının öğretilmesi; kelimenin tanınması, heceleme ve genel okuma yeteneği üzerinde pozitif bir etki yaratmaktadır. Okumayı öğrenmedeki güçlüklerin en temel ve etkin nedeninin fonolojik farkındalık ve alfabetik kodlama becerisi edinilmesindeki başarısızlık olduğu konusunda bir ortak görüş vardır (Shaywitz ve Shaywitz, 2005; Griffiths ve Snowling, 2002). Özetle, okuma için, kişinin gördüğü yazıyı dille ilgili kavramlara çevirmesi gerekmektedir. Bu ise harfleri (grafem) ilgili seslere (fonem), sesleri hecelere, heceleri sözcüklere, sözcükleri de cümlelere çevirmesi anlamına gelmektedir. Farklı bir ifadeyle okumaya yeni başlayan çocuğun konuşma dilindeki ses yapılarının farkında olması ve sesleri temsil eden harflerin yazıdaki dizilişini anlaması gerekmektedir (Erden, Kurdoğlu ve Uslu, 2002). 11 Başka bir görüşe göre dislekside fonolojik anlamda klasik olarak üç temel alanda kusur vardır. Bunlar fonolojik farkındalık, fonolojik bellek ve hızlı isimlendirmedeki kusurlardır (Goswami, 2003). ÖÖG ile çalışan çoğu bilim adamı özellikle de Wolf, Bowers ve arkadaşları (Bowers ve Wolf, 1993 ; Wolf ve Bowers, 1999; Wolf, Bowers ve Biddle, 2000) okuma becerisi kötü olan okuyucularda gözlemlenen isimlendirme bozukluğunun zayıf fonolojik kodlama ve fonolojik bellek problemlerinden kaynaklandığı görüşünü kabul etmemekte ve okuma güçlüğünün üç alt tipinin varlığını iddia etmektedir. Alt tiplerden ilki, fonolojik farkındalık ve harf-ses şifreleme gibi fonolojik becerilerdeki bozukluklar, ikincisi ortografik süreç ve okuma akıcılığının bozulmasına neden olan yavaş isimlendirme bozukluğu, üçüncüsü ise bu iki tipin birleşimi ve en ciddi olanıdır. 1.3.4. Disleksiyi Açıklayan Kapsamlı Kuramlar Disleksiyi açıklamaya çalışan kuramlardan biri olan etiyolojik kurama göre disleksi, düşük düzey duyusal görsel süreçler ve dilsel işlevlerdeki kusurlarla ilişkilidir. Ancak disleksi sadece okumayı öğrenme değil, genel öğrenme yeteneğini içeren bütün öğrenme girişimlerindeki kusurlarla ilişkilidir. Bu bağlamda disleksi, seçici dikkat (selective attention), çağrışımsal çapraz öğrenme (associative learning), modaliteler arası transfer (cross-modal), sıralama süreçlerindeki (serial-order processing) kusurlarla da ilişkilidir (tarama için bkz.. Vellutino ve ark., 2004). Ancak en az ortalama zekaya sahip ve herhangi bir genel öğrenme güçlüğü olmayan çocuklardaki temel ve genel öğrenme yeteneklerinden birindeki kusurun, disleksinin sebebi olarak görülmesi mümkün değildir (Vellutino ve ark., 2004). Çoğu çalışmada genel öğrenme yeteneği ölçümlerinde okuma güçlüğü olan okuyucular ve normal okuyucular arasında farklılıklar rapor edilmiştir. Ancak okuyucu grupları sözel kodlamadaki kusurlardan etkilenebilecek olan sözel kodlama yeteneği ve / veya çalışma belleği süreçleri açısından kontrol edilmemiştir. Bu tür kontrollerin yerine getirildiği çalışmalarda, sözü edilen sonraki yeteneklerin ölçümündeki farklılıkların ortadan kalktığı görülmüştür (Vellutino ve ark., 2004). 12 Birch’in (1962) modaliteler arası çapraz transfer kuramına göre, okuma güçlüğünün nedeni modaliteler arası çapraz transfer gelişimindeki gecikmedir. Düşük okuma becerisine sahip okuyucular görsel sunumlar ile işitsel ritmik sunumların bir araya getirilmesinde güçlük yaşarlar. Bu görevde modaliteler arası çapraz transferin bozulmasının nedeni çalışma belleği ve sözel kodlama becerisindeki kusurlardır (Birch ve Belmont, 1964). Bu modele, çalışma belleğindeki kusurların sözel kodlama becerisindeki kusurlardan kaynaklanmış olabileceği eleştirisi getirilmektedir. Sözel kodlama becerisi etkisinin en aza indirildiği bir dizi çalışmada (Vellutino, 1979, 1987; Vellutino ve Scanlon, 1982), normal ve düşük okuma becerisine sahip okuyuculara hem görev içi (görsel-görsel; işitsel-işitsel) hem de görevler arası (görsel-işitsel) sözel olmayan uygulamalar yaptırılmıştır. Bu deneklere aynı zamanda görsel-sözel görevler de uygulanmış ve düşük okuma becerisine sahip okuyucuların sadece görsel-sözel görevlerde normal okuyuculardan daha düşük performans sergiledikleri görülmüştür Bu bulgular Birch’in modaliteler arası çapraz transfer açıklamasına getirilen eleştirileri doğrulamaktadır. Ek olarak, Birch’in kuramında ÖÖG’nin gelişimsel sebepleri değerlendirilmektedir, ancak bu problemin doğuştan olabileceğine ilişkin eleştiriler mevcuttur (akt. Vellutino ve ark., 2004). 1.4. DİSLEKSİNİN BİYOLOJİK TEMELLERİ Yapılan genetik çalışmalarda çocuklarda fazladan X kromozomunun ÖÖG’ye yol açtığı ileri sürülmekte, ÖÖG’de genetik geçişin var olduğu bildirilmektedir (Korkmazlar, 1993; Walzer, 1985). Otosomal dominant geçişin büyük olasılıkla 6. ve 15. kromozom ile olduğu (Grigorenko ve ark., 1997; İşeri ve Akın-Sarı 2008; Smith ve ark., 1990) ancak bu durumun bozukluğun kendisine değil ÖÖG’ye yatkınlığa yol açtığı görüşü hakimdir. Sonuç olarak genetik çalışmalar disleksiye neden olan spesifik genlerin var olduğunu göstermemektedir (Vellutino ve ark., 2004). Beyin yapısı ile ilgili olarak yapılan bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRG) çalışmaları planum temporale’ye odaklanmaktadır. Nörolojik olarak normal yetişkinlerde bu yapı genellikle sol hemisferde sağa göre daha büyüktür. Disleksi bozukluğu olan bireylerde ise sağ ve sol hemisfer simetriktir (Galaburda ve 13 ark., 1985). Sol hemisferdeki planum temporale dil işlevlerini desteklemekte; simetri dil yetersizliklerinin kısmi sebebi olarak görülmektedir. Ancak yapılan çalışmalarda çelişkili bulgular elde edilmiştir (Vellutino ve ark., 2004). Üstelik yöntem sorunları nedeniyle bulguların disleksiye özgü olup olmadığı da kesin değildir. Fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRG) çalışmalarında ise disleksi bozukluğu olan bireylerde okuma, yazma, ortografik analiz sırasında dil ile ilgili alanlar ve görsel asosiasyon alanlarında, solda daha belirgin olmak üzere, normal okuyuculardan daha az aktivasyon olduğu, temporal lob kanlanmasının da normal okuyuculardan daha az olduğu görülmüştür (Flowers, Wood ve Naylor, 1991; Rae ve ark., 1998; Rumsey ve ark., 1997). Diğer bir grup bulgu ise beynin nöroanatomik değerlendirmesinde ortaya çıkan küçük ve odaksal anomalileri içerir. Bu anomaliler disleksi bozukluğu olan bireylerin, sol hemisferlerinde daha yaygın olarak bulunmuştur. Subkortikal yapıların muayenesi aynı zamanda talamustaki görsel süreçle ilişkili olabilecek farklılıkları göstermektedir (Livingstone ve ark, 1991). Disleksisi olan bireylerin, lateral genikülat cisimlerinde (LGN: lateral geniculate nucleus) organizasyonun bozuk olduğu ve daha küçük hücre gövdeleri içerdiği belirtilmektedir. Diğer taraftan disleksisi olanların medial genikülat cisimlerinde de (MGN: medial geniculate nucleus) anormallikler gösterilmiştir. LGN’deki anormallikler görsel bozuklukların; MGN’deki anormallikler ise işitsel bozuklukların nedenidir. Sol perisilvian bölgelerdeki anormallikler ise fonolojik ve diğer bilişsel bozuklukların nedeni olarak gösterilmektedir. Hücre göçü anormallikleri, disleksisi olan kişilerin perisilvian kortekslerinde, baskın olarak sol hemisferlerinde normal bireylere göre daha yaygın bir şekilde görülmüştür (Ramus, 2004). Disleksinin açıklanmasında üzerinde durulan bir başka bölge ise parieto-temporooksipital alanda yer alan angüler girusun sol hemisferdeki kısmıdır. Bu bölgenin sol hemisfer lezyonlarında görsel-uzaysal beceriler, sağ-sol ayırt etme, parmak isimlendirme ya da söylenen parmağı işaret etme, harfleri çizme ve tanımada güçlükler gözlenmektedir (Luria, 1973). Sol angüler girus bölgesinin kalıtsal ya da başka bir nedenle gelişmemesinin, disleksi ya da ÖÖG’ye neden olabileceği düşünülmektedir (Vanlı, 2001). 14 1.5. DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU DEHB tanısını, Amerika Birleşik Devletleri’nde Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı’nın 4. baskısında (DSM-IV) Yıkıcı Davranım Bozuklukları şemsiyesi altında (APA, 1994), Avrupa’da ise, Hastalıkların Uluslararası Sınıflandırılması El Kitabı’nın 10. baskısında (ICD-10: International Classification of Disease; World Health Organization: WHO, 1993) “Hiperkinetik Bozukluk” başlığı altında ele alınmaktadır. Ülkemizde, DEHB tanısının konulmasında DSM-IV ölçütleri kullanılmaktadır. Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB; Attention Deficit Hyperactivity Disorder: ADHD) çocukluk çağının en sık görülen nöropsikiyatrik rahatsızlığıdır (Biederman, 2005; Biederman ve Faraone, 2005; Soysal ve Özdemir, 2004; Soysal ve Karakaş, 2008). DEHB’nin temel özelliği; kalıcı ve sürekli dikkat süresinin kısalığı, engellenmeye yönelik denetim eksikliğine bağlı olarak davranışlarda ve bilişsel süreçlerde ortaya çıkan dürtüsellik ve huzursuzluktur (Öncü ve Şenol, 2002; Soysal, 2007; Şenol, 2008). DEHB olan bireylerin büyük bir çoğunluğunda hem dikkatsizlik hem de hiperaktivite/dürtüsellik belirtileri birlikte görülse de, bazı bireylerde belirti (symptom) örüntülerinden biri baskın olabilmektedir. Bu nedenle DSM-IV de DEHB tanısı için üç alt tip tanımlanmıştır (APA, 1994): Dikkat Eksikliğinin Önde Geldiği Tip (DEHB/DE), Hiperaktivite ve Dürtüselliğin Önde Geldiği Tip (DEHB/HD) ve Bileşik Tip (DEHB/DE+HD) (Gücüyener, 2008). Bozukluğun başlangıcı genellikle üç yaş civarında olmakta DEHB tanısı, genellikle, öğrenim süreci için gerekli olan dikkat ve bunu yoğunlaştırmanın beklendiği ilköğretim yıllarında konulmaktadır (Arnold ve Jensen, 1995; Soysal, 2007). Çocukluk çağı bozukluğu olarak bilinmesine rağmen DEHB gelişimsel bir nitelik taşımakta, çocukluk ve ergenlik döneminden sonra yetişkinlikte de devam edebilmektedir (Barkley ve ark., 1990; Erdoğan-Bakar ve ark., 2005; Öncü, 2008; Soykan-Aysev ve Erdoğan-Bakar, 2008) DEHB yaygın görülen bir bozukluktur. Bozukluğun okul çağı çocuklarının % 510’nunu ve yetişkinlerin % 4’ünü etkilediği bildirilmiştir (Faraone ve ark., 2003; 15 Kessler, 2004; Işık-Taner, 2008). Çalışmalar DEHB’nin erkeklerde kızlardan 2-5 kat daha fazla olduğunu göstermektedir (Biederman, 2005; Biederman ve Faraone, 2005). DEHB’in nedenlerine ilişkin yapılan birçok çalışma sonucunda, bozuklukta psikososyal, biyolojik, genetik ve ailesel etkenlerin önemli rol oynadığı belirlenmiştir (Biederman, Faraone ve Kenan, 1991; Erdoğan-Bakar, 2007). Ancak DEHB’in nedenleri olarak adı geçen etkenlerin önemi konusunda kesin bir sonuca ulaşılamamıştır (Erdoğan-Bakar, 2007) Son yıllarda DEHB’in etiyolojisini açıklamaya yönelik çalışmalar hız kazanmıştır (Swanson ve ark., 2000; Soysal, 2007). DEHB’nin biyolojik temelini ele alan açıklamaların önemli bir bölümünde, DEHB’si olan bireylerin beyni yapısal ve işlevsel açıdan incelemeye tabi tutulmuştur (Erdoğan-Bakar ve ark., 2005; Erdoğan-Bakar, 2007). DEHB’nin yapısal temellerini ve ilgili işlevsellikleri ele alan açıklamalardan en kabul göreni; frontostriatal yolakta meydana gelen bozulmalar ile ilişkili olandır. Frontostriatal yolak prefrontal korteksin beş bölümü ile basal ganglia ve talamusun bölümleri arasındaki paralel yolları içerir. DEHB’deki bozukluklar bu beş yolakta meydana gelen bozuklukların yol açtığı ketleme, çalışma belleği, güdünün düzenlenmesi ve motor kontrol bozukluklarından kaynaklanmaktadır (Erdoğan-Bakar, 2007; Karakaş, 2008; Nigg ve ark., 2002). Fronto-striato-talamik ağlardan dorsolateral prefrontal korteksle (DLPFC) ilgili DLPFC sendromunda yönetici işlevlerde, davranış programlamada, planlama, amaca yönelik davranışı sürdürebilme ve ilişkili ipuçlarının işlenmesinde bozulmalar meydana gelir. Bilgi işlem hız ve kapasitesi azalır. Dikkat alanı daralır (Duffy ve Cambell, 1994; Erdoğan-Bakar, 2007). Fronto-striato-talamik ağlardan orbitofrontal korteksle (OFC) (Duffy ve Cambell, 1994) ilgili OFC sendromu ketleyememe, başkalarını dikkate alamama, huzursuzluk, çevresel uyaranların mutlak etkisinde kalma, dikkati ilişkili uyarıcılara toplama, yeni bilgileri 16 öğrenme ve zihinsel faaliyeti seçerek uygun olmayanları baskılamada bozukluk olarak ortaya çıkmaktadır. Anterior Singulat (AC) sendromu ise duygulanım, biliş ve davranışa dikkat etmede meydana gelen bozulmalar ile ilişkilidir (Karakaş ve Aydın, 1999). Etkili bir bilişsel sistem, şema ve kurulumları (set) koruyabilmeli, gerektiğinde değiştirip düzenleyebilmeli, onları yeniden oluşturabilmeli, bozucu etkilere karşı koyabilmeli, zaman ve mekan üzerinde olayları bütünleştirebilmeli, belleği tarayabilmeli, bellek izlerinin üstünde çalışabilmeli, stratejiler kurup değiştirebilmeli, planlar yapabilmelidir (Karakaş ve Karakaş, 2000; Pennington ve Ozonoff, 1996). İnsan bilgi işlemesinde sürdürülen bu işlemler bütününe ‘yönetici işlevler (executive functions)’ denilmektedir. Yönetici işlevler, kavramsallaştırma, perseverasyon, kurulumu sürdürmede başarısızlık ve öğrenme gibi soyutlama yeteneğine ilişkin alt yetenek alanlarını içerir (Spreen ve Strauss, 1991). Yönetici işlevler ayrıca, akıl yürütme, problem çözme, zihinsel esneklik, yaratıcılık, karar verme, planlama, bozucu etkiye (interferance) karşı koyabilme ve tepki ketlemesi (response inhibition) yapabilmeyi de içerir (Solso, 1995). DEHB’in nedenlerine ilişkin yazın incelendiğinde, DEHB’de yönetici işlevlere ilişkin bozulmalar olduğunu bildiren çok sayıda yayına rastlanmaktadır (Soysal, 2007). Özellikle, frontal lob hasarlı olgularda gözlenen hiperaktivite, dürtüsel davranışlar, kolay çelinebilirlik gibi özellikler DEHB ile yönetici işlevler arasında bir ilişki kurulmasını sağlamıştır (Sergeant, Geurts ve Oosterlaan, 2002; Soysal, 2007). Beyindeki işlev bozukluğuna bağlı olarak oluşan zihinsel bozuklukları ölçme işi nöropsikolojik testler kullanılarak yapılmaktadır (Karakaş, Eski ve Başar 1996; Karakaş, 2006; 2008). Günümüzde bir bilişsel sürecin (örneğin çalışma belleği) beyinle bağlantısı (dorsolateral prefrontal korteks) içinde ele alınmasının daha yerinde ve gerçekçi bir yaklaşım olduğu genel kabul görmektedir. Nöropsikolojik testler yoluyla alınan ölçümlerin DEHB’in tanısına; tedavinin etkililiğinin değerlendirilmesine; olgunun izlemine (follow-up); eğitim ve rehabilitasyon programlarının oluşturulmasına katkıda bulunabilme potansiyeli vardır (Karakaş, 2008; Karakaş, Soysal ve ErdoğanBakar, 2008). 17 Uyarıcı ilaçların DEHB tedavisinde başarılı olmasıyla (Solanto, 1998) desteklenen “prefrontal” veya “frontostriatal” model ya da hayvan çalışmalarıyla desteklenen “dopamin yolağı hipotezi” DEHB araştırmalarını prefrontal korteks yönüne kaydırmıştır (Arnsten ve Li, 2005; Seidman, Valera ve Makris, 2005; Soysal, 2007). DEHB frontoserebellar devrelerdeki disfonksiyona bağlı olarak gelişen tepki ketlemesi, gecikmeye tahammülsüzlük (delay aversion) ve yönetici işlevlerdeki bir bozukluk olarak tanımlanabilir (Soysal, 2007). 1.6. ÖÖG ve DEHB ÖÖG sıklıkla psikolojik problemlerle ilişkilidir (Willcutt ve Pennington, 2000; Jensen ve Breiger, 2005). Araştırmalar ÖÖG’si olan çocukların yaklaşık olarak %30’unda davranışsal ve duygusal problemler bildirmektedir. Muthukumar ve arkadaşlarının (1999) yaptığı çalışmada ÖÖG’si olan çocukların %79’unda psikolojik eşgörülmenin (komorbidite) görüldüğü rapor edilmiştir. Çocukların % 32’sinde içselleştirme (depresyon, anksiyete), %28’inde dışsallaştırma (karşıt olma-karşı gelme bozukluğu) ile ilişkili psikolojik problemlere, %19’unda ise diğer psikolojik problemlere rastlanmıştır (Johnson, 2005). Çocukluk çağının en yaygın görülen eşgörülme durumları okuma bozukluğu ve DEHB’dir (Beitchman ve Young, 1997; Biederman, Farone ve Kenan, 1991). ÖÖG’si olan çocuklarda artmış hiperaktivite riskine işaret edilirken (Cantwell ve Baker, 1991) okuma bozukluğu ile dikkat eksikliği arasında da güçlü bir ilişki olduğu bildirilmektedir (Rowe ve Row, 1992). Son yıllardaki yazın bilgileri gözden geçirildiğinde ÖÖG ile DEHB arasında %10-92 oranlarında değişen bir örtüşme görüldüğü bildirilmektedir (Alkaş, 1996; Halperin ve ark., 1984; Holborow ve Berry, 1986; Johnson, 2005; Semrud-Clikeman ve ark., 1992). DEHB’i olan çocuklarda disleksi görülme sıklığı %15-50 (August ve Garfinkel, 1990; Barkley ve ark., 1990), diskalkuli görülme sıklığı %24-60 oranlarında değişmektedir (Barkley, Fischer ve Edelbrock, 1990; Semrud-Clikeman ve ark., 1992). Barkley’e 18 (1994) göre DEHB’li çocuklarda ÖÖG görülme sıklığı %25-50 oranlarında değişmektedir (Mayes ve ark., 2000). Çocuk ruh sağlığı alanında sıklıkla karşılaşılan ve birbiriyle örtüşen bu iki tanı klinik görünümler açısından da benzerlikler taşımaktadır. Her iki bozuklukta da görsel uzaysal algılama bozukluğuna sıklıkla rastlanmaktadır. Bu doğrultuda ÖÖG gibi DEHB olan çocuklar da okuma ve yazmada güçlük yaşamaktadırlar. DEHB olan çocuklar, tek tek harfleri tanımakta ancak kelimeleri okumada güçlük çekmektedirler. Bazı DEHB’li çocuklar ise harfleri de tanıyamamakta ve harfleri ayna görüntüleri ile karıştırmaktadırlar (Düzen, 1996; Erdoğan-Bakar, 2007; Öktem, 1996; Wollf, 1997). DEHB olan çocukların görsel algılamadaki bozulmaları “p,d,b,q” gibi yazılımları birbirine benzeyen harfleri içeren kelimeleri yazarken ve okurken de kendini göstermektedir (Düzen, 1996; Erdoğan-Bakar, 2007; Öktem, 1996). Görsel algılamada yaşanılan güçlükler kendini geometrik şekillerin kopya edilmesinde de göstermektedir. ÖÖG ve DEHB’si olan çocuklar biçimleri tanımakta ve kopyalamakta güçlük çekmektedirler (Erman, 1997; Korkmazlar ve Sürücü, 2007; Wollf, 1997). ÖÖG ve DEHB olan çocuklarda görsel algı bozukluğunun diğer bir çeşidi olan derinlik algısıyla ilgili sorunlara da sıklıkla rastlanmaktadır. Bu tür sorunu olan çocuklar mesafeleri yanlış tahmin etmekte ve bu nedenle sıklıkla kazalara maruz kalmaktadırlar (Öktem ve Sonuvar, 1993; Erman, 1997). İnce motor (düğme açma-ilikleme, makas kullanma, yazı yazmada güçlük...) ve kaba motor (ip atlama, top atma, bisiklete binme...) becerilerde sorunlar; bellek sorunları; zayıf görsel / işitsel / dokunsal ayrımlaştırma yeteneği, mekanda yönelme (oryantasyon) sorunları da ÖÖG ve DEHB’de görülebilmektedir (Korkmazlar ve Sürücü, 2007; Sürücü ve Gündoğdu, 2008). Tirosh ve arkadaşlarının (2001) yaptıkları çalışmada ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları nörogelişimsel ve davranışal özellikler açısından 32 maddelik bir değerlendirme (PEEX: Early Pediatric Elementary Examination) ile 7 boyut açısından karşılaştırılmıştır. Bu boyutlar ince motor, görsel-motor, görsel işlemleme, dil, kaba motor, bellek ve zamansal dizileme (temporal sequential organization)’dir. Zamansal dizileme, obje dizisi (object span), kelime dizisi (word span), bloklara vurma (tap blocks), yüksek sesle sayma (count aloud), haftanın günlerini sayma (name days of the 19 week), zamanı (tell time) ve sayı dizisini (tell digit span) söyleme alt boyutlarından oluşmaktadır. Çalışmada yedi boyuttan sadece zamansal dizileme alt boyutunda ÖÖG grubu lehinde anlamlı fark elde edilmiştir. Madde analizi yapıldığında ise iki grup arasında beş madde için anlamlı fark gözlenmiştir. Parmak karşıtlığı (finger oppositon), elin tekrarlı avuçiçi-yukarı dönmesi hareketi (rapid pronation supination), top yakalama (catch ball) maddelerinden ÖÖG+DEHB grubu daha yüksek skorlar alırken kelime dizisi (word span) ve sayı dizisi (digit span) maddelerinden ÖÖG grubu daha yüksek puanlar almıştır. Okul çağı çocuklarında sıklıkla eşgörülen ÖÖG ve DEHB’nin ilişkisi ile ilgili farklı açıklamalar bulunmaktadır. Koegh’in (1971) kuramına göre DEHB zamanla ÖÖG’ye yol açmaktadır (Alkaş, 1996). Fergusson ve Horwood (1992) buna paralel olarak dikkat eksikliğinin öğrenme bozukluğuna yol açtığı sonucunu bulmuştur. Kuram DEHB gösteren çocuklarda gözlenen akademik güçlükleri açıklamak için üç varsayım öne sürmektedir. İlk varsayıma göre DEHB olan çocukların öğrenme ve dikkat sorunlarına neden olan nörolojik işlev bozukluğu, nörogelişimsel zayıflık sonucu oluşmaktadır. İkinci varsayım çocukların hiperaktivitelerinin yeni bilgi girişini ketlediği yönündedir. Son varsayıma göre ise dürtüsellik, düşünmeden karar verme çocukların problem çözme yeteneğini zayıflatmakta, çocuklar sınırlı bilgiyle yargılama yaparak tüm seçenekleri göz önüne alamamaktadırlar (Alkaş, 1996; Cantwell ve Baker, 1991). Cunningham ve Barkley’in (1978) savunduğu görüşe göre ise ÖÖG zamanla DEHB semptomlarına yol açmaktadır (Cantwell ve Baker 1991; Alkaş, 1996). Yine Mc Gee ve arkadaşlarının (1986) bulgularına göre uzun süre devam eden okuma zorluğu olan çocuklarda davranış sorunları görülme riski artmaktadır (Alkaş, 1996). Benzer ve/veya örtüşen bilişsel, nöropsikolojik ve klinik görünümler sergileyebilmelerine rağmen ÖÖG ve DEHB farklı iki bozukluktur. Mevcut çalışmada ÖÖG ve ÖÖG ile birlikte DEHB’in (ÖÖG+DEHB) görüldüğü gruplar bilişsel süreçler açısından incelenmiştir. 20 1.7. ÖÖG’DE NÖROPSİKOLOJİK YAKLAŞIM Bilişsel süreçler dış veya iç çevredeki uyarıcı ve nesnelerin fiziksel özelliklerinin çözümlendiği duyumlar; fiziksel özellikler örüntüsünden oluşan nesnelerin tanınmasını içeren algılar; nesne ve olayların bilinçli işleme tabi tutulmasını sağlayan dikkat; uyarıcı, nesne ve durumların zihindeki kalımını sağlayan bellek; ve uyarıcı, nesne ve durumların sembollerle eşlenerek zihinde çeşitli işlemlere tabi tutulmasını içeren dil işlevleri ve konuşmayı içermektedir (Karakaş, 2000). Nöropsikolojik testler, doğaları gereği beyin-davranış ilişkisi temeline otururlar; davranışın değerlendirmesini yaparak, aslında bu davranışın beyindeki nöral temelleri, yani davranışın alt yapısını oluşturan nöral sistemler konusunda da bilgi sağlarlar. Sayısal puanlar veren nöropsikolojik testlerden elde edilen verilere, çok çeşitli istatistiksel teknikler uygulanabilmektedir. Bu sayede beyin-davranış ilişkileri konusunda daha ayrıntılı açıklamalara ulaşmak mümkün olabilmektedir (Karakaş, 2008; Karakaş, Eski ve Başar, 1996) ÖÖG alanında yapılan nöropsikolojik çalışmalara ilişkin yazın incelendiğinde az sayıda ve çerçevesi sınırlı çalışmalara rastlanmaktadır. ÖÖG’de en çok çalışılan alt bozukluğun disleksi ve ilişkili bilişsel süreçler olduğu göze çarpmaktadır. Son 20 yılda yapılan çalışmalar okuma bozukluğu olan çocukların çoğunluğunun fonolojik işlemleme (processing) probleminin olduğunu göstermektedir (Bretherton ve Holmes, 2003). Okuma ile ilişkili bilişsel becerilerin değerlendirildiği çalışmada pek çok fonolojik farkındalık (phonological awareness), fonolojik kodlama (phonological decoding), ortografik kodlama (orthographic coding), kelime hatırlama veya kelime okuma (word recognition or single real word reading), görsel olarak sunulan basit uyarıcıları isimlendirme aracılığı ile değerlendirilen hızlı isimlendirme (rapid automatic naming) ve heceleme (spelling) gibi süreçleri değerlendiren çeşitli test bataryaları kullanılmaktadır (Clyde-Francks, Laurence ve Anthony, 2002). 21 Fonolojik problemler yanında, okuma güçlüğü olan çocukların sayılar, harfler, kelime dizileri ve cümleler kadar çok heceli kelimelerin tekrarındaki zayıf performans aracılığı ile ölçülen işitsel bellek problemleri olduğu belirtilmektedir (Rack, Snowling ve Olson, 1992). Ayrıca günümüzde yapılan çalışmalar dislekside uzaysal ve zamansal süreçlerde; görsel ve dokunsal süreçlerde ve denge ile motor kontrolünde var olduğu bildirilen kusurları incelemektedir (Facoetti ve ark., 2003). Vellutino ve arkadaşlarının (2004) disleksi alanında var olan teorileri gözden geçirdikleri çalışmada, her bir teorinin tek başına disleksiyi açıklama gücü olmadığına işaret edilmektedir. Yazın bilgileri incelendiğinde ise çalışmaların genellikle belirli bilişsel süreçleri incelediği görülmektedir. Mevcut çalışma dislekside var olduğu bildirilen bilişsel kusurların bir arada değerlendirilmesi ve bu bozukluğa ilişkin bir nöropsikolojik profil elde edilmesi amacıyla planlanmıştır. Araştırmada mekansal algılama yeteneğinden KSB’ye, sayılarla ve kelimelerle görsel öğrenme yeteneğinden hatırlama ve tanımaya, ÖÖG ile ilişkili nörolojik işaretlerden el-göz koordinasyonuna geniş bir yelpazede yapılan nöropsikolojik değerlendirme ile ÖÖG’nin tanınması hedeflenmiştir. Mevcut çalışmayı gerçekleştirmede, öncelikle, uluslararası yazında yer alan ve Türk toplumu için standardizasyonu yapılmış olan nöropsikolojik testler kullanılmıştır. Böylelikle ÖÖG’ye duyarlı (sensitive) ve özgül (spesific) ölçümler elde edilebilmesi, ÖÖG ve DEHB birlikteliği durumunda elde edilen ölçümler ile ayrıntılı karşılaştırmanın yapılabilmesi hedeflenmiştir. 1.7. ARAŞTIRMANIN AMACI Yukarıda verilen bilgilere göre ÖÖG’deki bilişsel bozukluklar duyusal ve algısal süreçlerden öğrenme ve belleğe kadar geniş bir alanı içermekte, bu alanlardan hangisi / hangilerinin kritik olduğu konusunda yazında tartışmalı bulgular yer almaktadır. Bu çalışmanın amacı ÖÖG için sözü edilen bu bilişsel kusurları nöropsikolojik testler kullanarak nispeten geniş bir çerçevede ele almak ve bu kusurların göreceli önemlerini ortaya koyarak ÖÖG’ye özgü bir nöropsikolojik profil elde edilip edilemeyeceğini 22 belirlemektir. ÖÖG’nin incelenmesinde ÖÖG+DEHB’si olan katılımcılar ve sağlıklı katılımcılar karşılaştırma grubunu oluşturmuştur. Mevcut çalışmada nöropsikolojik testler aracılığı ile ÖÖG ve ÖÖG+DEHB’de var olan bilişsel kusurlar değerlendirilmiştir. Böylelikle klinik olarak ÖÖG ve ÖÖG+DEHB’e ait tabloların daha iyi tanınması amaçlanmış; ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarını nöropsikolojik test puanları açısından ayırabilecek ölçütlerin belirlenebilme durumu araştırılmıştır. Mevcut çalışmanın amacı, 6-10 yaş arasındaki çocuklarda, ÖÖG’ye özgül ve duyarlı olan nöropsikolojik özellikleri belirlemektir. Böylece, nöropsikolojik test puanlarının ÖÖG tanısı koyma ölçütü olma durumlarının test edilmesi planlanmıştır. Ek olarak ÖÖG ile DEHB’in birlikte görüldüğü olgularda değerlendirilen bilişsel süreçlerin, ÖÖG olgularından farklı bir profil gösterip göstermediklerini incelenmiştir. Çalışmada duyusal uyarıcıların değerlendirilmesinde GISD-B, üst düzey bilişsel süreçlerin değerlendirilmesinde SDÖT, AVLT, ÇYBT ve MT nöropsikolojik testleri kullanılmıştır. Bu doğrultuda araştırmada aşağıdaki sorulara yanıt aranmıştır. 1. ÖÖG olan çocuklar ile ÖÖG+DEHB olan çocukların Wechsler Çocuklar İçin Zeka Ölçeği (WISC-R), Bilişsel Potansiyeller İçin Nöropsikolojik Test Bataryası (BİLNOT Bataryası) testleri (Sayı Dizisi Öğrenme Testi: SDÖT, Çizgi Yönünü Belirleme Testi: ÇYBT) ve ayrıca Görsel İşitsel Sayı Dizileri B Formu (GİSD-B), İşitsel Sözel Öğrenme Testi (AVLT), Mangina Testi (MT) ve ÖÖG Bataryasında yer alan test/görevlerden aldıkları puanlar arasında anlamlı fark var mıdır? 2. WISC-R, BİLNOT Bataryasında Yer Alan Testler, GİSD-B, AVLT, MT ve ÖÖG Bataryasında yer alan test/görev puanları ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarında yaşa bağlı olarak değişmekte midir? 3. WISC-R, BİLNOT Bataryasında Yer Alan Testler, GİSD-B, AVLT ve MT arasında ne tür bir ilişki örüntüsü vardır? Bu örüntü ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarında değişmekte midir? 23 2.YÖNTEM 2.1. KATILIMCILAR Bu araştırma Dr. Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Polikliniğinde Eylül 2006 – Mayıs 2008 tarihleri arasında yürütülmüştür. Araştırmaya ders başarısızlığı, okuma-yazmada güçlük ve bu yakınmalara ek olarak dikkat eksikliği ve aşırı hareketlilik yakınmalarıyla başvuran ve ÖÖG veya ÖÖG’yle birlikte DEHB’si olan katılımcılar dahil edilmiştir. Örneklemin tanı grubu 1-5. sınıfa giden 6-10 (72-131 ay) yaş/sınıf grubunda olup, çocuk psikiyatri polikliniğine ilk defa başvurmuş ve /veya daha önce ÖÖG veya ÖÖG’yle birlikte bulunan DEHB tanısı almış çocuklardan oluşmuştur. Kontrol grubu da 1-5. sınıfa giden, 6-10 (72-131 ay) yaş/sınıf grubunda olan ve herhangi bir psikiyatrik ve/veya nörolojik bozukluğu ve ders başarısızlığı problemi olmayan erkek çocuklardan oluşmuştur. Potansiyel ÖÖG ile ÖÖG+DEHB’si olan katılımcıların belirlenmesinin ilk aşamasında, ders başarısızlığı, okuma-yazmada güçlük ve bu yakınmalara ek olarak dikkatsizlik ve aşırı hareketlilik temel yakınmalarıyla çocuk psikiyatrisi polikliniğine başvuran tüm katılımcılar çocuk psikiyatristi tarafından DSM-IV-TR tanı ölçütlerine göre değerlendirilmiştir. ÖÖG’nin belirtilerinin belirlenmesinde ve derecelendirilmesinde ek olarak anne/baba ve öğretmenlere “Öğrenme Bozukluğu Belirti Tarama Listesi” uygulanmıştır. ÖÖG tanısı alan katılımcılar DSM-IV-TR’ye göre “Dikkat Eksikliği ve Yıkıcı Davranım Bozuklukları” ana başlığı altında toplanan tüm ölçütler açısından sorgulanmıştır. Tanı ölçütlerine göre dikkat eksikliği, hiperaktivite ve bileşik tipteki DEHB uygun alt tipleri için verilen 6 maddeyi, en az 6 ay süreyle ve gelişim düzeyine olmayacak derecede sürdüren katılımcılar belirlenmiştir. DEHB’nin derecelendirilmesi ve diğer yıkıcı davranım bozukluklarının dışlanması için ayrıca katılımcıların anne/babalarına ve öğretmenlere “Yıkıcı Davranım Bozuklukları için DSM-IV’e Dayalı Tarama ve Değerlendirme Ölçeği” uygulanmıştır. 24 Örnekleme dahil edilme ölçütleri arasında en az normal zeka düzeyine sahip (Toplam ZB≥85) olma, belirlenen sınıf/yaş kategorisinde yer alma, DEHB dışında bir psikiyatrik/nörolojik bozukluğu bulunmama, stümülan dışında başka bir ilaç kullanmıyor olma (ilaç başlanan katılımcılar en az 48 saat ara verildikten sonra değerlendirmeye alınmıştır), herhangi bir düzeltilmemiş görme ve/veya işitme bozukluğu bulunmama, sayıları tanıma becerisine sahip olma bulunmuştur. Örneklem ÖÖG’si olan 19 erkek, ÖÖG+DEHB’si olan 57 erkek, 30 sağlıklı erkek katılımcıdan (kontrol grubu) oluşmuştur. Tablo 2.1’de tanı ve kontrol grubundaki katılımcıların yaş/sınıf özelliklerine göre dağılımları gösterilmiştir. Katılımcılar ayrıca ÖÖG’ye eşlik ettiği bildirilen depresyon, anksiyete bozuklukları, enürezis, enkoprezis, okul reddi gibi diğer psikiyatrik problemler açısından da sorgulanmıştır. Depresyonun değerlendirilmesi ve derecelendirilmesi için katılımcılara Çocuklar İçin Kovacs Depresyon Envanteri (ÇKDE; Children's Depression Inventory) uygulanmıştır. Tablo 2.1. Tanı ve Kontrol Grubundaki Katılımcıların Yaş/Sınıf Özelliklerine Göre Dağılımları Grup 1.SINIF 2.SINIF 3.SINIF 4.SINIF 5.SINIF (72-83 (84-95 (96-107 (108-119 (120-131 ay) ay) ay) ay) ay) ÖÖG 3 4 6 3 3 19 ÖÖG+DEHB 10 20 11 11 5 57 KONTROL 6 6 6 6 6 30 Toplam 19 30 23 20 14 106 Çalışmada ÖÖG, ÖÖG+DEHB ve kontrol Toplam grupları karşılaştırılmış, grupların uygulanan testler açısından farklı bir profil sergileyip sergilemedikleri araştırılmıştır. ÖÖG normal zeka gelişimine rağmen okuma ve yazma becerilerindeki belirgin gerilikle karakterize bir bozukluktur. Bozukluğun tanımı gereği sorun öğrencilik yaşantısının başlamasıyla ortaya çıkacaktır. Ülkemizde Milli Eğitim Bakanlığı 25 müfredatına göre İlköğretim 1. sınıf öğrencileri birinci dönem sonunda okuma-yazma becerisini kazanmaktadır. Tanı ölçütünün gereği olarak da okuma-yazmada güçlük sorunlarıyla başvuran 1. sınıf öğrencilerine ÖÖG tanısının konabilmesi için birinci dönem sonu beklenmektedir. Bu nedenle İlköğretim 1. sınıf öğrencisi katılımcılar (7284 ay) çalışmaya birinci dönemin sonunda alınmıştır. Ayrıca ÖÖG, ÖÖG+DEHB ve kontrol grubundaki katılımcılar zeka düzeyleri ve yaş/sınıf grupları açısından eşleştirilmiştir. 2.2. VERİ TOPLAMA ARAÇLARI VE İLGİLİ UYGULAMALAR Araştırmaya katılan ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları ile Kontrol grubunda yer alan katılımcılara Karakaş (2006) tarafından hazırlanan, çocuk katılımcılara yönelik olarak gözden geçirilen Klinik ve Sağlıklı Çocuk Örneklemler İçin Bilgi Toplama Formu (ÇBTF) uygulanmıştır. Çalışmada zeka bölümünü belirlemek için Wechsler Çocuklar İçin Zeka Ölçeği-Geliştirilmiş Formu (WISC-R); ÖÖG belirtilerini ayrıntılı olarak değerlendirmek için ÖÖG Bataryası kullanılmıştır. ÖÖG, ÖÖG+DEHB ve Kontrol gruplarının bilişsel işlevler açısından nasıl bir profil gösterdiğini saptamak amacıyla Görsel İşitsel Sayı Dizileri B Formu (GİSD-B), Sayı Dizisi Öğrenme Testi (SDÖT), Çizgi Yönünü Belirleme Testi (ÇYBT), İşitsel Sözel Öğrenme Testi (Rey Auditory Verbal Learning Test: AVLT) ve Mangina Testi (MT) kullanılmıştır. Anne/baba ve öğretmenlere ÖÖG belirtilerinin değerlendirilmesi ve derecelendirilmesi için ÖÖG Belirti Tarama Listesi; ÖÖG’ye eşlik eden DEHB’nin tanısı ve derecelendirilmesi, aynı zamanda da ÖÖG ve DEHB’ye eşlik eden bozuklukları dışlamak için Yıkıcı Davranım Bozuklukları için DSM-IV’e Dayalı Tarama ve Değerlendirme Ölçeği uygulanmıştır. Depresyonu belirlemek için tüm katılımcılara Çocuklar İçin Kovacs Depresyon Envanteri (ÇKDE) uygulanmıştır. 26 2.2.1. Wechsler Çocuklar İçin Zeka Ölçeği (WISC-R) Wechsler Çocuklar İçin Zeka Ölçeği (WISC-R; Wechsler Intelligence Scale for Children-Revised) araştırmada yer alan çocukların zeka düzeylerini belirlemek amacıyla kullanılmıştır. WISC, 1949 yılında Wechsler tarafından geliştirilmiş, 1974 yılında gözden geçirilmiş form oluşturulmuştur. WISC-R’ın Türk çocukları üzerinde standardizasyonu Savaşır ve Şahin (1995) tarafından 6-16 yaş grubunda 1639 kişilik bir örneklem üzerinde gerçekleştirilmiştir. WISC-R, Sözel ve Performans olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. Sözel Zeka Bölümü (SZB) Genel Bilgi, Benzerlikler, Aritmetik, Sözcük Dağarcığı, Yargılama ve Sayı Dizisi alt testlerini; Performans Zeka Bölümü (PZB) Resim Tamamlama, Resim Düzenleme, Küplerle Desen, Parça Birleştirme, Şifre ve Labirent alt testlerini içermektedir. SZB ve PZB puanlarının toplamında Toplam Zeka Bölümü (TZB) elde edilmektedir (Wechsler, 1974). WISC-R’ın, Sözel ve Performans zeka bölümlerini belirlemede kullanılan alt testlere ilişkin bilgiler aşağıda verilmektedir. 2.2.1.1. WISC- R’ın Sözel Bölümleri Genel Bilgi. Kolaydan zora doğru sıralanmış kişinin yaşadığı kültürde öğrenebileceği bilgileri içeren 30 sorudan oluşan bir alt testtir. Katılımcının yaşına uygun sorular, kolaydan zora doğru sırasıyla okunur ve çocuktan her soruya cevap vermesi beklenir. Arka arkaya beş başarısızlık olduğunda test kesilir. Bu alt testin, öğrenme yoluyla kazanılan genel kültür dağarcığı ile dili kullanma ve konuşma becerisini ölçtüğü kabul edilmektedir (Anastasia, 1990). Benzerlikler. Somuttan soyut kavramlara doğru giden ve iki kavramın ne yönden benzediğini soran açık uçlu 17 sorudan oluşmaktadır. Sorular okunur ve çocuğun her bir soruda iki kavramın ne yönden birbirine benzediğini belirtmesi istenir. Arka arkaya üç 27 başarısızlık olduğunda test kesilir. Bu alt testin kavramsal ve mantıksal ilişki kurma becerisini ölçtüğü kabul edilmektedir (Murphy ve Davidshofer, 1994). Aritmetik. Kolaydan zora doğru ilerleyen, basit aritmetik işlem gerektiren, akıldan çözülmesi istenen 18 sorudan oluşur. İlk 15 problem çocuğa okunur. Son 3 soru ise yazılı olarak gösterilir ve çocuktan bunları yüksek sesle okuması istenir. Çocuktan her bir problemi kağıt kalem kullanmadan, sınırlı bir sürede cevaplaması beklenir. Arka arkaya dört başarısızlık olduğunda test kesilir. Bu alt testin temel aritmetik bilgisini, soyut sayısal kavramlar üzerinde akıl yürütme becerisini, sözel bellek kullanımını, dikkati yoğunlaştırma ve çeldiricilerden kurtulabilme becerisini ölçtüğü kabul edilmektedir (Anastasia, 1990). Sayı Dizisi. Uzunluğu gittikçe artan sayı dizilerinden oluşan iki aşamalı bir alt testtir. Sayıların kısa süreli bellekte tutulmasını gerektirir. Deneğe, ikili sayı dizilerinden başlayıp dokuzlu sayı dizisine kadar gittikçe artan maddeler saniyede bir temposunda olacak şekilde okunur. Deneğin maddeyi birinci bölümde düzden, ikinci bölümde tersten tekrarlaması istenir. Arka arkaya iki başarısızlık olduğunda test kesilir. Bu alt testin kısa süreli belleğin kapasitesini, dikkat ve bellekte anında tersine çevirebilme yetisini ölçtüğü kabul edilmektedir (Anastasia, 1990). Sözcük Dağarcığı. Bu alt test 36 kelimeden oluşan bir kelime listesinden oluşmaktadır. Kelimeler somuttan soyuta doğru sıralanmıştır. Her bir kelime deneğe sırasıyla okunur. Çocuktan her kelimenin ne anlama geldiğini açıklaması istenir. Arka arkaya beş başarısızlık olduğunda test kesilir. Alttestin sözcük bilgisini, dil gelişimini ve sözel akıcılık yeteneğini ölçtüğü kabul edilmektedir (Anastasia, 1990). Yargılama. Kişinin bazı sosyal durumlarda ne yapması gerektiğini sorgulayan 17 sorudan oluşan bir alt testtir. Her bir soru çocuğa okunur ve soruyu düşünüp yanıtlaması istenir. Arka arkaya beş başarısızlık olduğunda test kesilir. Bu alt testte pratik bilgi, sosyal yargılama, soyut düşünme, bilgilerini organize etme ve sosyal yaşama uyum becerilerinin ölçüldüğü kabul edilmektedir (Murphy ve Davidshofer, 1994). 28 2.2.1.2. WISC- R’ın Performans Bölümleri Resim Tamamlama. Önemli bir kısmı eksik olan 26 resimden oluşan bir alt testtir. Çocuktan, resimlerdeki eksik kısımları bulması istenir. Arka arkaya dört başarısızlık olduğunda test kesilir. Alt testin çevresel uyarıcıları algılama kapasitesini, çevreye ve ayrıntılara duyulan ilginin düzeyini, görsel uyanıklığın ve belleğin gücünü ölçtüğü kabul edilmektedir (Anastasia, 1990). Resim Düzenleme. Bu alt test, toplam 12 maddeden oluşmaktadır. Her madde için karışık düzende resimler gösterilir ve çocuktan resimleri bir öykü anlatacak şekilde düzenlemesi istenir. Arka arkaya üç başarısızlık olduğunda test kesilir. Bu alt testin neden-sonuç ilişkilerini kavrayabilme ve sentez yapma yeteneği, sosyal süreçleri tahmin etme, planlama gücü ve espri yeteneğini ölçtüğü kabul edilmektedir (Anastasia, 1990). Küplerle Desen. İkişer yüzleri beyaz, kırmızı ve kırmızı-beyaz ile boyanmış küplerden ve desen resimlerinden oluşan bir alt testtir. Onbir maddeden oluşmuştur. Denekten küplerle, önüne konan desenin aynısını o madde için gereken sürede yapması istenir. Arka arkaya iki başarısızlık olduğunda test kesilir. Alt testin performans hızını, görselalgı motor koordinasyon yeteneğini, sözel olmayan yargılama becerisini, üç boyutlu düşünebilme ve algısal örgütleme kapasitesini ölçtüğü kabul edilmektedir (Anastasia, 1990; Palmer, 1983). Parça Birleştirme. Bu alt test, parçalara ayrılmış şekillerin bulunduğu dört maddeden oluşmaktadır. Çocuktan her madde için gereken sürede parçaları birleştirmesi istenmektedir. Parça Birleştirme alt testinin dört maddesi de uygulanmaktadır. Alt testin; parçadan bütüne gitme yeteneğini, algısal örgütleme kapasitesini, algı hızını, deneme-yanılma yöntemini kullanma becerisini, üç boyutlu düşünebilme, iç-görü ve sezgi gücünü ölçtüğü kabul edilmektedir (Anastasia, 1990). Şifre. Anahtar bir örnek üzerinde 6-7 yaşındaki çocuklara şekiller, 8 yaş ve yukarısındaki katılımcılara sayılar gösterilir. Alt test bu sayı veya şekiller altında işaretlerin olduğu bölüm boş bırakılarak sunulur ve çocuktan boş yerlere uygun 29 işaretleri anahtar örnekten bularak yerleştirmesi istenir. Testin uygulama süresi 2 dakikadır. Alt testin sebat derecesi, yeni durumlara uyum yapabilme gücü, görsel-motor koordinasyon, ince motor koordinasyon ve hız ölçtüğü kabul edilmektedir (Palmer, 1983). Labirentler. Kağıt üzerine çizilmiş giderek karmaşıklaşan labirentlerden oluşan dokuz maddeden oluşan bir alt testtir. Denekten her bir şekil içindeki labirentte çıkış yolunu kalem kullanarak çizmesi istenmektedir. Zaman sınırlaması vardır. Alt testin görselmotor koordinasyon, ince motor beceri hızı, planlama ve zamanı etkin kullanabilme becerisini ölçtüğü kabul edilmektedir (Palmer, 1983; Wechsler, 1949). WISC-R’ın Zeka Bölümü tablolarının hazırlanmasında, sözel bölümünde “Sayı Dizisi” hariç 5 alt testten alınan standart puanlar toplamı, performans bölümünde de “Labirentler” hariç 5 alt testten alınan standart puanlar toplamı kullanılmıştır. Ölçeğin toplam Zeka Bölümü de, bu iki bölümün birbirine eklenmesinden oluşan 10 alt test üzerinden hesaplanmıştır. WISC-R’ın uygulama formunda Sayı Dizisi ve Labirentler alt testleri dışarıda bırakılarak değerlendirmenin 10 alt test üzerinden yapılması; bu iki alt testin diğer alt testlerin uygulanmasının uygun olmadığı durumlarda verilmesi önerilmektedir (Savaşır ve Şahin, 1995). ÖÖG’si olan çocukların karakteristik özelliklerini yansıtmada WISC-R’ın tüm alt testlerinin önemi olduğu düşünüldüğü için, bu araştırmada katılımcılara tüm alt testler uygulanmıştır. Çocukların SZB, PZB ve TZB puanlarının hesaplanması da WISC-R’ın uygulama yönergesinde yer aldığı şekliyle yapılmıştır. Sayı Dizileri alt testi ÖÖG’nin yorumunda katkı sağlayan Bannatyne kategorilerinin hesaplanmasında kullanılmıştır. Bu çalışmada WISC-R, öncelikle, en az normal düzeyde zeka bölümüne (TZB ≥ 85) sahip ÖÖG’si olan çocuk grubunun ve ÖÖG ile eşgörülen DEHB grubunun seçiminde kullanılmıştır. WISC-R profil analizlerinin ÖÖG’si olan çocukları belirlemede tanı değerinin yüksek olduğu gösterilmiştir (D’Angiulli ve Siegel, 2003; Furlong ve Yanagida, 1984; Petersen ve Hart, 1979; Piotrowski, 1978). Araştırmada ÖÖG için SZB ve PZB arasındaki farklılıklara dayanarak belirlenen üç ayrı WISC-R örüntüsü göz önünde bulundurulmuştur. Birinci örüntü, SZB’nin PZB’den 15-40 puan yüksek 30 olduğu; ikinci örüntü, PZB’nin SZB’den 10-30 puan yüksek olduğu; üçüncü örüntü, SZB ve PZB puanlarının birbirine yakın olduğu ancak alt testlerin puanları arasında 712 puanlık farkın bulunduğu durumlardır. Bu durumda özellikle Aritmetik, Sayı Dizisi, Küplerle Desen, Parça Birleştirme, Şifre alt test puanları diğerlerine göre çok düşüktür (Faas,1976; Lerner, 1976; Korkmazlar, 1993). Ancak WISC-R örüntüleri ile ÖÖG arasındaki ilişkiyi sistematik ve açık bir şekilde ortaya koyan kanıtlar bulunmamaktadır (D’Angiulli ve Siegel, 2003). Araştırmada ek olarak Bannatyne’nın WISC-R alt testlerini gruplandırarak ÖÖG’nin yorumunda kullandığı Bannatyne Kategorileri kullanılmıştır. Bannatyne kategorilerinde Mekansal Yetenekler Puanı (Resim Tamamlama, Küplerle Desen, Parça Birleştirme alt testleri kullanılarak), Kavramsal Yetenekler Puanı (Yargılama, Benzerlikler, Sözcük Dağarcığı alt testleri kullanılarak), Kazanılmış Bilgi Puanı (Genel Bilgi, Aritmetik, Sözcük Dağarcığı alt testleri kullanılarak) ve Sıraya Koyma Yetenekleri Puanı (Sayı Dizisi, Resim Düzenleme, Şifre alt tesleri kullanılarak) hesaplanmaktadır (D’Angiulli ve Siegel, 2003). Mekansal Yetenekler Kategorisi nesneleri belli bir sıra olmaksızın, çok boyutlu olarak bir mekan üzerinde ele alma ve manipüle edebilme, yeteneği ile; Kavramsal Yetenekler Kategorisi dil işlevleri, kavram ve soyut düşünce ile; Sıraya Koyma Yetenekleri Kategorisi kısa süreli bellekte depolanan görsel veya işitsel uyaranları ard arda koyabilme yeteneği ile; Kazanılmış Bilgi Kategorisi ise bilginin kazanılması ve kullanılması yeteneği ile ilişkilidir. Bu kategorilerin her birinden elde edilecek ortalama puan 30’dur ve elde edilen puanlara göre bireyin zayıf ve güçlü yönlerini belirlemek mümkündür (Furlong ve Yanagida, 1984; Korkmazlar, 1992). Okuma Bozukluğu ve Aritmetik Bozukluğu olan çocuklar Bannatyne Kategorilerinde Mekansal Yetenekler > Kavramsal Yetenekler > Kazanılmış Bilgi > Sıraya Koyma Yetenekleri veya Mekansal Yetenekler > Kavramsal Yetenekler > Sıraya Koyma Yetenekleri şeklinde bir sıralama izlemektedir (D’Angiulli ve Siegel, 2003). Ancak ülkemizde son yıllarda yapılan çalışmalar WISC-R kategorilerinin ÖÖG’yi ayırdedici niteliğe sahip olmadığı, DEHB gibi komorbiditesi yüksek başka 31 bozukluklarda da adı geçen kategorilerin düşük olabileceği gösterilmiştir (Erman, 1997). Çalışmada WISC-R zekanın çok yönlü değerlendirmesi ve ÖÖG ile ÖÖG+DEHB’li grubun WISC-R örüntüleri ve Bannatyne kategorilerinde elde edilen puanlar açısından nasıl bir profil sergilediklerini belirlemek amacıyla kullanılmıştır. 2.2.2. Mangina Testi ( MT) Mangina Testi (MT; Mangina Test), Mangina tarafından 1994 yılında bir görsel uyarıcı setine verilen elektrokortikal tepkiler araştırılırken görsel algılama ve algısal öğrenme becerisini ölçmek amacıyla geliştirilmiştir (Mangina ve Beuzeron-Mangina, 2000 a,b; 2004). MT 44 temel ve 44 karmaşık orijinal geometrik görsel uyaranı içermektedir. Bu uyaranların zorluk derecesi, ilerleyen her maddeye kısmi gölgelendirmeler eklemek suretiyle basamaklı olarak artırılmıştır. Testte her bir madde için bir uyarıcı şekil ve bu uyarıcı şekli içeren karmaşık bir şekil bulunmaktadır. Testte yerine getirilmesi gereken görev; hedef uyaranın, karmaşık şekil içerisinde yön (direction), uzaysal yönlenim (spatial orientation), büyüklük (size) ve boyut (dimension) özellikleri açısından birebir aynısının bulunması ve işaretlemesidir. MT’de; büyüklük/boyut (MTBB), yön/uzaysal yönlenim temel hazırlayıcı (MTTH), (MTYY) ve birleşik (MTBY) maddelerden alınan doğru cevaplardan hesaplanan puanlar ve bunların toplamından MTTOPLAM puanı elde edilmektedir. Böylece, testten beş puan elde edilmektedir. Testin ilk 6 maddesi hazırlık niteliğinde olup, şekil ayırt etmeye yöneliktir. Test içerisinde serpiştirilmiş olan 16 madde büyüklük ve boyut ayırt etmeyle ilgili matematik becerisini, diğer 16 uyaran ise yön ve uzaysal yönlenimle yordanan okuma ve okuduğunu anlama becerileri ile ilgilidir. Geriye kalan 6 madde ise bileşik becerileri değerlendirmektedir (Mangina, 1981 a,b). Yaş aralıklarına göre zaman sınırlaması olan testin uygulama süresi yaklaşık 15 dakikadır. 32 MT’nin Türk çocukları için standardizasyon çalışması Karakaş ve arkadaşları tarafından yapılmıştır. Karakaş ve arkadaşları (2006a) yaşları 6-10 arasında değişen sağlıklı 55 erkek ilköğretim öğrencisi üzerinde yürüttükleri çalışmalarında, MT açısından yaşın önemli bir değişken olduğunu belirlemişlerdir. Raven Standart Progresif Matrisler Testi (RSPM; Raven Standard Progressive Matrices) ve Çizgi Yönünü Belirleme Testi (ÇYBT) gibi testlerin de uygulandığı çalışmada 2. ve 5. sınıflar arasında anlamlı bir fark olduğu saptanmıştır. Testin, sağlıklı örneklem ile DEHB alttiplerini birbirinden ayırdığı belirlenmiştir (Karakaş ve ark., 2006 b). MT ÖÖG tanısının konmasında kullanılan bir testtir (Mangina ve Beuzeron, 2000 a,b). ÖÖG’ye en sık eşlik eden psikiyatrik bozukluğun DEHB olduğu belirtilmektedir (Beitchman ve Young, 1997). Klinik açıdan MT’nin bu iki bozukluğu ayırt edebilme gücünün belirlenmesi önemlidir. Araştırmada MT, derecelendirilmesine ek olarak ÖÖG ve ÖÖG’yle eşgörülen ÖÖG’nin tanısı ve DEHB’li grubu ayırt edebilme gücünün olup olmadığını belirlemek amacıyla kullanılmıştır. 2.2.3. Görsel İşitsel Sayı Dizileri Testi B Formu (GİSD-B) Görsel İşitsel Sayı Dizileri Testi B Formu (GİSD-B), 1977 yılında Koppitz tarafından geliştirilmiş olan Visual Aural Digit Span Test’i (VADS) temel alır. Özgün VADS, aralarında standart bir yönergenin bulunmaması da dahil, çeşitli görgül ve yöntemsel kısıtlılıkları içermektedir. Karakaş ve Yalın (1993) tarafından geliştirilen GİSD-B formunda dizilerdeki sayıların artırılması, alt testlerdeki sunum biçimi ve hızın sabit hale getirilmesi, standart yönergelerin hazırlanması ve bunlarda hatırlamaya yardımcı mnemonik stratejilerin kullanılmamasını içeren düzenlemeler yoluyla söz konusu kısıtlılıklar giderilmiştir (Karakaş ve Yalın, 1993; Karakaş ve ark., 2000). GİSD-B değişik uzunluktaki sayı dizilerinin deneklere görsel ve işitsel olarak sunulduğu ve tepkilerin yazılı veya sözlü olarak alındığı bir testtir. GİSD-B deneklerin değişik uyarım ve tepki modaliteleri altında KSB kapasitelerini ölçmek amacıyla kullanılmakta, duyusal-motor kaynaşım ve uyarıcıları dizileme yeteneklerini yansıtmaktadır. GİSD-B İşitsel-Sözel (İS), Görsel-Sözel (GS), İşitsel-Yazılı (İY), 33 Görsel Yazılı (GY) olmak üzere dört alt testten oluşmaktadır. Her alt test 2 basamaklı dizilerden 9 basamaklı dizilere kadar 8’er sayı dizisi içermekte, ikinci denemeleriyle birlikte her alt testte 16’şar sayı dizisi bulunmaktadır. İşitsel sunum, test uygulayıcısının diziyi oluşturan sayıları 1 sn aralıkla teker teker okuması; görsel sunum ise sayıların 1 sn aralıkla teker teker yazılı olarak gösterilmesi ile yapılmaktadır. Sözel cevap, deneğin sayı dizilerini sesli olarak söylemesi, yazılı cevap deneğin sayı dizilerini A4 boyutunda bir kağıda yazması yoluyla alınmaktadır. GİSD-B’nin alt testleri standart sırada uygulanmaktadır. Uygulama sonunda İşitsel Uyarım (İS+İY), Görsel Uyarım (GS+GY), Sözel Anlatım (İS+GS), Yazılı Anlatım (İY+GY), Duyu İçi Kaynaşım (İS+GY), Duyular Arası Kaynaşım (İY+GS) ve Toplam Puan (İS+GS+İY+GY) olmak üzere 7 puan elde edilmektedir. Testin uygulanışı yaklaşık 15 dakikadır. GİSD-B bireysel olarak uygulanmaktadır. Sayı dizisini oluşturan birimler 1 sn hızında sunulmakta ve dizinin sunumu bittikten 1 sn sonra tepki ölçümü yapılmaktadır. Kişi sunulan diziyi birinci denemede doğru olarak tekrarlamışsa bir sayı daha uzun olan ardıl basamağa geçilmektedir. Eğer ilk deneme başarısızsa ikinci deneme yapılmaktadır. İkinci deneme başarıyla tamamlanırsa test birinci basamaktaki ardıl daha uzun sayı dizisi ile sürdürülmektedir. Kişi ikinci denemede de başarısız olmuşsa test sonlandırılmaktadır. Karakaş ve Yalın (1993) tarafından geliştirilip, 13-54 yaş grubunda 848 denek üzerinde standardizasyon çalışması yapılan GİSD-B Testi’nin (Karakaş ve Yalın, 1995); 55 yaş ve üzerindeki deneklere yönelik standardizasyon çalışması Karakaş, Er ve Tavat (1994,1996) tarafından 331 denek üzerinde yapılmıştır. Testin güvenirliği yaş, cinsiyet ve eğitim düzeylerine dengeli olarak dağılmış 36 denek üzerinde yürütülmüştür. On beş gün zaman aralıklı test tekrar-test güvenirlik katsayısı değişik puanlar için .46 ile .82 arasında değişmiş, toplam puan için hesaplanan katsayı ise .84 olmuştur. Testin çocukluk dönemine (6-11 yaş) ait standardizasyon çalışması ise Kılıç ve arkadaşları (2002) tarafından gerçekleştirilmiştir. GİSD-B’nin 6-11 yaş güvenirlik çalışması, normatif verilerin toplandığı örneklemden, yaş/sınıf ve cinsiyet düzeylerine dengeli olarak dağılmış ve koşul bileşimlerinden seçkisiz olarak seçilmiş 101 denek 34 üzerinde yürütülmüştür. Test-tekrar test güvenirliği değişik puanlar için .54 ile .82 arasında değişmektedir (Karakaş ve ark., 2002). Erdoğan-Bakar (2007) ve Soysal (2007) da GİSD-B’yi DEHB’li çocuklarda kullanmış ve sağlıklı çocuk örneklem (6-10 yaş) üzerinde norm değerleri elde etmiştir. ÖÖG’si olan çocukların görsel ve/veya işitsel sistemlerinde kusurlar olabileceğine yönelik teoriler bulunmaktadır (Vellutino ve ark., 2004). Bu çalışmada GISD-B aracılığı ile ÖÖG’si olan çocukların görsel ve işitsel uyaranları algılama ve bu uyaranlara tepki verme aşamalarındaki sorunları gözlenmeye ve ölçülmeye çalışılmıştır. GISD-B ayrıca ÖÖG’si olan çocukların KSB’de görüldüğü bildirilen bozuklukları ölçmek amacıyla kullanılmıştır. Ek olarak ÖÖG ile ÖÖG+DEHB tanısı alan çocukların GISD-B puanları açısından farklı bir profil sergileyip sergilemedikleri araştırılmıştır. 2.2.4. Sayı Dizisi Öğrenme Testi (SDÖT) Sayı Dizisi Öğrenme Testi (SDÖT; Serial Digit Learning Test), Zangwill tarafından 1943 yılında geliştirilmiş olup öğrenme yeteneği ve KSB’yi ölçen bir testtir. SDÖT’te belirli bir sayı dizisinin doğru olarak tekrarlanması için gerekli tekrar sayısı ölçülmektedir. Diğer sayı uzamı öğrenme testlerinden farklı olarak SDÖT hem kısa süreli belleği hem de genel bellek kapasitesini değerlendirmektedir. Genelde öğrenme yeteneğini değerlendiren SDÖT hippokampus ve mezial temporal alana duyarlı bir testtir (Karakaş, 2006). SDÖT’ün biri 8 diğeri 9 adet sayıdan oluşan iki ayrı formu bulunmaktadır. Her formda 3 ayrı sayı dizisi seçeneği bulunmaktadır. Sekiz sayıdan oluşan dizilerin çocuklar ve alt yetenek grupları için kullanılması önerilmektedir. SDÖT’te uygulayıcı, dizideki sayıları deneğe 1 sn aralıkla sesli olarak okumakta, denekten tüm diziyi sesli olarak aynı sırayla tekrar etmesi istenmektedir. Uygulama, denek diziyi iki kez üst üste doğru olarak tekrarlayıncaya kadar veya 12 denemenin tümü tamamlanıncaya kadar devam etmektedir. SDÖT’den bir toplam puan hesaplanmaktadır. Testin uygulama süresi yaklaşık 15 dakikadır (Karakaş, 2006). SDÖT’ün Türk kültürü için standardizasyon 35 çalışması 20-95 yaş grubunda BİLNOT bataryası kapsamında gerçekleştirilmiştir (Karakaş, 2004). SDÖT’ün güvenirlik çalışması Cantez ve arkadaşları tarafından (1996) 20-55 yaş ve üstü gruptan toplam 56 (26 kadın, 30 erkek) kişi üzerinde yapılmıştır. SDÖT toplam puan için hesaplanmış olan test-tekrar test korelasyon katsayısı 0.59 olarak bulunmuştur. Erdoğan-Bakar (2007) ve Soysal (2007) da SDÖT’ü DEHB’li çocuklarda kullanmış ve sağlıklı çocuk örneklem (6-10 yaş) üzerinde norm değerleri elde etmiştir. ÖÖG’de bilginin öğrenilmesinde ortaya çıkan sorunların bilginin kodlanması, depolanması ve geri çağrılması aşamalarının bir veya birkaçında var olan sorunlardan kaynaklandığı belirtilmektedir. SDÖT’ün ölçtüğü özellikler doğrultusunda bu testin ÖÖG’de belirleyici olduğu düşünülmektedir. Araştırmada SDÖT, ÖÖG ile ÖÖG+DEHB tanısı alan çocukların sayılarla öğrenme yeteneğini, KSB bozukluklarını, öğrenme güçlüklerini ölçmek amacıyla kullanılmıştır. 2.2.5. İşitsel Sözel Öğrenme Testi (AVLT) Kelime listelerinden oluşan İşitsel Sözel Öğrenme Testi’nin (Rey Auditory Verbal Learning Test: AVLT) orijinal formu Rey (1964) tarafından geliştirilmiş, test, Taylor (1959) ve Lezak (1983) tarafından İngilizce’ye uyarlanmıştır (Karakaş, 2006; Karakaş, Bekçi ve Irak, 2003). AVLT sözel malzemeye ilişkin bilgi işleme süreçlerini çok yönlü olarak ölçen bir testtir. Bu süreçler arasında sözel öğrenme, anlık sözel bellek uzamı, geriye ve ileriye doğru bozucu etki, anlık ve gecikmeli hatırlama ve ayrıca tanıma belleği ölçmektedir. Yaşla azalan, zekayla artan ve kadınlarda daha yüksek bulunan AVLT performansındaki düşüklük, sol hemisfer hasarları için güvenilir bir bulgu niteliğindedir. Test hippokampus ve temporal lobdaki hasarlara duyarlı olup bozuk performans özellikle sol hemisfer lezyonlarında ortaya çıkmaktadır (Karakaş ve ark., 2000). 36 AVLT, 15 kelime içeren A ve B listelerinden, 50 kelime içeren ve yazılı olarak sunulan tanıma listesinden oluşmaktadır. AVLT, 15 kelimeden oluşan A listesinin ardışık olarak beş kez sunulmasını içermekte ve her listenin ardından, kişinin hatırlayabildiği kelimeleri sıra gözetmeden serbestçe hatırlaması istenmektedir (A1, A2, A3, A4, A5). A listesi 5 defa okunduktan sonra, deneğe B listesindeki 15 kelime sadece bir denemede sunulmakta ve kişinin B listesindeki kelimeleri sıra gözetmeksizin hatırlaması istenmektedir (B1). B listesi bozucu liste olarak da adlandırılmakta, B listesinde yer alan 15 farklı kelimenin daha sonra deneğin tekrar hatırlayacağı A listesi üzerindeki karıştırıcı etkisi gözlenmektedir. B Listesi için deneğin son söylediği kelimeden 20 saniye sonra deneğin A listesini bir daha okunmaksızın, hatırlaması istenmektedir (A6). Böylece deneğin A listesine ilişkin hatırda tutma performansı gözlenmektedir. Deneğin A6 uygulamasında söylediği son kelimeden 20 dakika sonra, A listesi okunmaksızın deneğin A listesindeki kelimeleri tekrar hatırlaması istenmektedir (A7). Böylece deneğin gecikmeli hatırlama performansı gözlenmektedir. AVLT tanıma performansını da ölçmektedir. Testin tanıma bölümü kelime listesi kullanılarak uygulanmaktadır. Bu listede A ve B listelerinde yer alan 30 kelime ve bu kelimelere anlamsal ya da sessel olarak benzeyen 20 farklı çeldirici kelime yer almaktadır. Tanıma listesi Deneğin A6 uygulamasıyla ilgili olarak söylediği en son kelimeden sonra 20 saniye sonra sunulmaktadır. AVLT’de A1, A2, A3, A4, A5, A6, B1, A7 uygulamalarının her birine ilişkin 5 puan; tanıma listesine ilişkin 10 puan hesaplanmaktadır. Ülkemizde AVLT’nin bazı alt testleri Öktem (1992, 1994) tarafından orijinalinden farklı olan yönergeler altında uygulanmıştır. Öktem tarafından bu yeniden düzenlenmiş formun güvenirliği ve çeşitli klinik örneklemler üzerinde geçerliği incelenmiş, ancak araç için norm değerleri hesaplanmamıştır (Karakaş, 2006; Karakaş, Irak ve Bekçi, 2003). AVLT’nin Türk formu, deneysel kontrolü içeren çok yaklaşımlı bir araştırma kapsamında, Genç-Açıkgöz (1995); Genç-Açıkgöz ve Karakaş (1996) tarafından hazırlanmış bulunmaktadır. Bu araştırma 140 üniversite öğrencisi üzerinde yürütülmüştür. Sağlıklı denekler yaş, cinsiyet ve eğitim düzeyi açısından dengeli olarak dağıtılmıştır. Geçerliği konusunda yapılan çalışmada AVLT’nin bozucu etki ile ilgili 37 puanının, birden fazla kelimenin bağlantılı olarak sunulduğu Wechsler Bellek Ölçeği Geliştirilmiş Formu (WMS-R) alt testleriyle; öğrenme ve belleği içeren diğer AVLT puanlarının ise Sayı Dizileri Öğrenme Testi (SDÖT) ile aynı faktöre yüklendiği görülmüştür. Bu bulgular AVLT, Türk formunun orijinalindekiyle uyumlu özellikleri ölçtüğüne işaret etmektedir (Karakaş ve ark., 2000). AVLT’nin Türk çocuk örnekleme ilişkin norm değeri bulunmamaktadır. AVLT çalışmada, ÖÖG ile ÖÖG ve DEHB’si olan çocukların kelimelerle öğrenme yeteneğini değerlendirmede kullanılmıştır. ÖÖG’si olan çocuklarda işitsel algılama bozuklukları da bildirilmektedir. Bu doğrultuda AVLT’nin ölçtüğü bilişsel süreçlerin ÖÖG’de ayırdedici olduğu düşünülmektedir. 2.2.6. Çizgi Yönünü Belirleme Testi (ÇYBT) Çizgi Yönünü Belirleme Testi (ÇYBT; Judgement of Line Orientation Test), Benton, Varney ve Hamsher tarafından 1978’de geliştirilmiştir. ÇYBT’nin, görsel- mekansal algılamayı ölçtüğü kabul edilmektedir. Görsel-mekansal algılama nesneleri tanıma, isimlendirme, yön algısı, yönlenim ve mekana ilişkin üst düzey düşünme süreçlerini içermektedir. Mekansal algının tanımlanmış iki öğesi vardır: görselleştirme (visualization) ve yönlenim (orientation) (Kurt ve Karakaş, 2000). Görsel-mekansal algılamayı ölçen ÇYBT’nin daha çok yönlenim ile ilgili olduğu düşünülmektedir (Karakaş, 2006; Kurt ve Karakaş, 2000). Orijinal ÇYBT’nin H ve V formu olmak üzere iki formu vardır. Ülkemizde Karakaş tarafından yapılan standardizasyon çalışmasında (Karakaş, 2006) ÇYBT’nin H formu kullanılmıştır. ÇYBT, 5 alıştırma maddesi ve 30 test maddesinden oluşmaktadır. Test kitapçığının üst yarısında uyarıcı maddeler, alt yarısında her madde için aynı olan cevap seçenekleri bulunmaktadır. Test kitapçığının alt yarısında bulunan cevap seçenekleri; her biri 3.8 cm uzunluğunda, 1’den 11’e kadar sıralanmış ve merkez esas alınarak 18 derecelik açılarla düzenlenmiş çizgiler demetinden oluşmaktadır. Beş alıştırma maddesinden her biri, cevap seçeneklerindeki çizgilerden bir çiftin aynı uzunluktaki kopyasıdır. Bunları izleyen 30 test maddesinden her biri, bir çift yarı uzunlukta çizgiden 38 oluşmaktadır. Her bir yarım çizgi, kitapçığın alt yarısındaki cevap seçeneklerinde görülen çizgilerden birinin ya dış, ya orta ya da iç 1.9 cm’lik parçasını içermektedir. Aynı konumdaki iki çizgiden dört tip test uyarıcısı oluşmaktadır: Dış/Dış maddeleri iki dış çizgi parçasını, İç/İç maddeleri iki iç çizgi parçasını, Orta/Orta maddeleri de iki orta çizgi parçasını içermektedir. Karışık maddeler ise Dış/İç, İç/Dış, Dış/Orta, İç/Orta gibi farklı konumlardaki çizgi parçalarından oluşmaktadır. Uygulama süresi 20 dakika olan ÇYBT’den doğru maddelerin sayılmasıyla elde edilen toplam puan hesaplanmaktadır, alınabilecek en yüksek puan 30’dur (Karakaş, 2006). ÇYBT’nin BİLNOT Bataryası kapsamında yürütülen standardizasyon çalışmasında; yaş, eğitim ve cinsiyetin etkisi 5 x 3 x 2 faktörlü deney deseni uyarınca, ANOVA ile incelenmiştir. Veriler araştırmanın koşullarına dengeli olarak dağılmış 20-74 yaş aralığında 422 denekten elde edilmiştir. Sonuç olarak yaşın, puanlar üzerinde anlamlı etki yaptığı (p<.001) ortaya konmuştur. Güvenirlik çalışması 20-34 yaş grubundaki, üç eğitim düzeyine dengeli olarak dağıtılmış, her iki cinsi içeren 78 gönüllü denek üzerinde yapılmıştır. Test-tekrar test güvenirlik çalışmasında aralık 4-5 hafta alınmıştır. Toplam puan için güvenirlik katsayısı p<.001 düzeyinde .85 olarak hesaplanmıştır (Kurt ve Karakaş, 2000; Karakaş, 2006). Erdoğan-Bakar (2007) ve Soysal (2007) da ÇYBT’yi DEHB’li çocuklarda kullanmış ve sağlıklı çocuk örneklem (6-10 yaş) üzerinde norm değerleri elde etmiştir. ÖÖG’de şekil-pozisyon algılama bozuklukluğu, şekil-zemin algısında bozukluk, uzaklık/derinlik/boyut algılama bozukluklarını içeren görsel algı bozukluğu bulunmaktadır. Araştırmada ÇYBT ÖÖG ile ÖÖG ve DEHB’de ne ölçüde görselmekansal algılama bozukluğu olduğunu belirlemek için kullanılmıştır. 39 2.2.7. Klinik Test ve Ölçekler Araştırmada ÖÖG Bataryası, Öğrenme Bozukluğu Belirti Tarama Listesi, Yıkıcı Davranım Bozuklukları için DSM-IV’e Dayalı Tarama ve Değerlendirme Ölçeği (Turgay, 1995) ve Çocuklar İçin Kovacs Depresyon Envanteri (ÇKDE) kullanılmıştır. 2.2.7.1. ÖÖG Bataryası ÖÖG tanısını koymak amacıyla Korkmazlar’ın (1993) kullandığı ve daha sonra Erden ve Kurdoğlu’nun (2003) bazı testler ekleyerek genişlettiği ÖÖG bataryasından yararlanılmıştır. ÖÖG Bataryasında bozukluğu, aritmetik ÖÖG’de görülen okuma bozukluğu, yazma bozukluğunun değerlendirilmesi yanında; batarya ÖÖG’de sıklıkla rastlanan sıralama becerileri, sağ-sol ayırt etmede sorunlar, lateralizasyon sorunları, ince motor becerilerdeki sorunlar ve organizasyon sorunlarını değerlendirmek ve tespit etmek amacıyla kullanılmaktadır. Mevcut çalışmada ÖÖG Bataryası’nın kullanılış amacı çocuğun hangi alan / alanlarda güçlük çektiğini geniş bir yelpazede belirlemektir. Bataryada yer alan testler ve değerlendirmeler şunlardır: Okuma testi, yazma testi, alfabenin harflerinin sırasıyla ve küçük harflerle yazılması, sınıf düzeyine göre toplama ve çarpım tablosu soruları, aylar ve günler ile öncelik ve sonralık ilişkilerinin sorgulanması, Gessel şekilleri, saat çizme, Head sağ-sol ayırt etme testi, Harris lateralleşme testi. 2.2.7.1.1. Okuma Testi Okuma testi (OT), ilköğretim 1-5. sınıfa devam eden öğrencilerin okuma hızı ve okuduğunu anlama becerilerini değerlendirmek amacıyla geliştirilmiştir. OT, katılımcıların içerik ve kelime sayısı bakımından zorluk derecesi değişen 12 okuma metnini okumalarını içermektedir. 40 Bu metinler sınıf düzeylerine göre Türkçe dil yapısına uygunlukları, dil akıcılıkları konusunda uzman görüşü alınarak oluşturulmuştur. Her sınıf düzeyi için ayrı oluşturulan metinler içerisinde en az 19 en fazla 338 sözcük bulunmaktadır. Metinlerde sınıf düzeyine uygun olarak farklı yazı büyüklükleri kullanılmıştır. Her metnin sonunda okuduğunu anlama becerisini değerlendirmeye yönelik sorular bulunmaktadır. Mevcut çalışmada bütün çocuklara birinci sınıf düzeyine uygun metin okutulmaya başlanmış, üst üste 10 hata yaptıkları metne kadar okuma parçaları okutulmuştur. Çocukların metni kaç dakikada okuduğu, bir dakika süresince doğru olarak okuduğu sözcük sayısı, bir dakikada ve tüm metinde yaptıkları hata sayıları ve hata türleri kaydedilmiştir. Her metinden sonra çocuklara sınıf düzeyine göre 3 veya 4 cevap seçeneği olan sorular sözel olarak sorulmuş ve çocukların seçenekler arasından doğru cevabı bulmaları istenmiştir. OT’de yapılan hata türleri satır karıştırma, parmakla izleyerek okuma, heceleme, harf / hece / sözcük ekleme, eksik okuma, kelime atlama, harf karıştırma, ters okuma, kelimeyi tümüyle farklı okuma olarak sıralanmaktadır. Mevcut çalışmada kullanılan OT’nin norm geliştirme çalışması Erden ve arkadaşları tarafından yürütülmektedir. Ülkemizde OT’nin farklı formlarının norm değeri belirleme çalışması yapılmıştır (Erden, Kurdoğlu ve Uslu, 2002; Gökçe-Sarıpınar, 2007 ) Okuma testi aracılığı ile ÖÖG ile ÖÖG+DEHB’si olan çocukların okuma hızları, hata sayıları ve türleri, okuduğunu anlama becerileri değerlendirilmiştir. İki grubun okuma testindeki değerlendirme ölçütleri bakımından farklı bir profil sergileyip sergilemedikleri araştırılmıştır. 2.2.7.1.2. Yazma Testi Yazma testi (YT), ÖÖG’si olan çocukların sık yaptığı işitsel algı ve işitsel ayrımlaştırma hataları gözönüne alınarak, yazı hatalarını değerlendirmek üzere b-d-m-np-t gibi sessizlerin sık kullanıldığı standart 3 cümleden oluşan bir metindir. Metin yüksek sesle okunarak çocuğun duyduğunu yazması istenmekte ve yazım hataları saptanmaktadır. 41 Bu metin her sınıf düzeyinde kullanılabilmek üzere anlaşılırlığı ve uygunluğu yine uzman görüşü alınarak oluşturulmuştur. YT’de yapılan hata türleri, harf / sözcük / hece atlama, ters yazma, harf karıştırma, birleşik yazma, hece ayırma, harf / sözcük ekleme, sözcüğü yanlış yazma, yazım hataları olarak sıralanmaktadır. Alt test YT’de çocuğun yaptığı her hata için 1 puan verilmektedir. Yazma testinin norm belirleme çalışması Erden, Kurdoğlu ve Uslu (2002) tarafından yapılmıştır. Metin içerisinde büyük/küçük harfi doğru kullanmama hatası araştırma sırasında fark edilmiş ve hata türü olarak teste araştırmacı tarafından eklenmiştir. Araştırmada adı geçen metin dikte ettirilmiş ve ÖÖG ile ÖÖG+DEHB’si olan grubun yazım hataları değerlendirilmiştir. 2.2.7.1.3. Alfabenin Harfleri Türkçe alfabede yer alan 29 harfin sıra ile ve küçük harflerle yazılmasını içeren bir değerlendirmedir. Bu değerlendirme ile çocuğun sıralama becerisinin değerlendirilmesi amaçlanmış; çocuğun yazabildiği harf sayısı ve alfabeyi doğru sırada yazıp/yazamama ölçütleri göz önünde bulundurulmuştur. Bu test ile ÖÖG’de var olabileceği bildirilen sıralama becerilerindeki sorunların değerlendirilmesi amaçlanmıştır. 2.2.7.1.4. Sınıf Düzeyine Göre Toplama ve Çarpım Tablosu Soruları Toplama ve çarpma soruları ÖÖG’si olan çocukların matematik becerilerinde var olan güçlükleri değerlendirmek amacıyla kullanılmıştır. Sorular Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına dayanılarak, öğretmenlerin görüşü doğrultusunda 1-5. sınıf düzeylerine uygun olarak hazırlanmıştır. Toplama ve çarpma işlemleri çocuğa sözel olarak sunulmuş ve bunların çocuk tarafından yazılması istenmiştir. Bu yöntemle katılımcının söylenilen rakamları yazıp yazamadığı, rakamları yazarken yaptığı hatalar, toplama ve 42 çarpma işlemlerine ait sembolleri kullanırken problem yaşayıp yaşamadığı gözlenebilmiştir. Toplama sorularında her bir sınıf düzeyi için standart 5 toplama sorusu yer almakta, her doğru yanıta 1 puan verilmektedir. Müfredata göre 2, 3, 4, 5 rakamlarını içeren çarpım tablosu, ikinci sınıfın ikinci dönem başında; 6, 7, 8, 9 rakamlarını içeren çarpım tablosu 3. sınıfın ikinci dönem başında öğrenilmeye başlanmaktadır. Bu nedenle 1 ve 2. sınıf I.döneme devam eden öğrencilere çarpım tablosu soruları uygulanmamıştır. 2.sınıf II. dönem ve 3. sınıf I. döneme devam eden öğrenciler 2, 3, 4, 5 rakamlarını içeren; 3. sınıf II. dönem, 4 ve 5. sınıfa devam eden öğrenciler ise 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9 rakamlarını içeren çarpım tablosu sorularıyla değerlendirilmiştir. Her bir rakam için standart 5 soru bulunmaktadır. Her doğru yanıt için 1 puan verilmektedir. Yukarıda belirtilen koşullarda yer alan 2 ve 3. sınıfların alabilecekleri en yüksek puan 20, 3.sınıf II. Dönem, 4 ve 5. sınıfların alabileceği en yüksek puan ise 40’tır. 2.2.7.1.5. Aylar ve Günler ile Öncelik ve Sonralık İlişkilerinin Sorgulanması Bu değerlendirme ÖÖG’si olan katılımcıların sıralama becerilerinde yaşadıkları güçlükleri değerlendirmeye yönelik olarak yapılmaktadır. Değerlendirmede ilk aşamada katılımcılardan haftanın günlerini sırası ile saymaları istenmiş, sonraki aşamada ise öncelik-sonralık ilişkileri standart 5 soru ile sorgulanmıştır. Aynı süreç yılın ayları için de uygulanmıştır. Her doğru yanıt için 1 puan verilmektedir. Değerlendirmelerin her birinden alınacak en yüksek puan 5’tir. 2.2.7.1.6. Gessel Şekilleri Gessel şekilleri, Gessel’in 8 geometrik şekline Goldberg ve Shiffman tarafından “Grek haçı” eklenerek 9 geometrik şekle çıkarılmıştır. Bu alt test görsel-algısal gelişim ve zihinsel gelişim hakkında kabaca pratik bilgi sağlamaktadır (Goldberg, 1972; Silver, 1973). 43 Alt testte çocuktan A4 kağıda basılı olan ve çocuğun yaş düzeyine göre kolaydan zora doğru sıralanmış olan her geometrik şekli alttaki boşluğa kopya etmesi istenir. Doğru çizilen şekil için 1, yanlış çizilen şekil için 0 puan verilir. Şekli bozma, döndürme, birleştirme, perseverasyon hataları yanlış olarak kabul edilir. Alınabilecek en yüksek puan 9’dur. Testin norm değerlerini belirleme çalışması Erden ve arkadaşları tarafından yürütülmektedir. ÖÖG’si olan çocuklar el-göz koordinasyonuna dayalı görevlerde yaş düzeylerine göre gerekli başarıyı gösterememektedirler. Gessel şekilleri ÖÖG’de el-göz koordinasyonunu değerlendirmeye yönelik olarak kullanılmıştır. Aynı zamanda Gessel şekilleri ile okuma bozukluğu arasında istatistiksel olarak anlamlı korelasyonlar bildirilmiştir (Korkmazlar, 1993). 2.2.7.1.7. Saat Çizme Testi Saat çizme testinde rakamların yazımı, sıralanması, uygun pozisyonda yerleştirilmesi, söylenilen saatlerin gösterilmesi istenmektedir. Bu alt test görsel algılama, görsel ardışıklık (sıraya koyma), sayı bilgisi, soyut düşünme, organizasyon, planlama, yapılandırma ve motor beceriler açısından önemli bilgiler sağlamaktadır (Cangöz, Karakoç ve Selekler, 2006). Mevcut çalışmada Saat Çizme testi iki farklı şekilde uygulanmıştır. Bir uygulamada katılımcıdan bir saat resmi çizmesi; resmin üzerine rakamları doğru olarak yerleştirmesi ve saatin akrep ve yelkovanının on biri on geçeyi göstermesi istenmiştir (Saat Çizme Testi: 4 puan). Testin puanlamasında kapalı olarak çizilmiş bir daire (saatin dış çevresi), rakamların doğru yerde ve pozisyonda olması, 12 rakamın eksiksiz bulunması, akrep ve yelkovanın doğru pozisyonda (11:10) olması ölçütleri gözetilmiştir. Bu testten alınabilecek en yüksek puan 4’tür. Testin Türkiye’deki standardizasyonu Cangöz, Karakoç ve Selekler (2006) tarafından 50 yaş ve üzeri Türk yetişkin ve yaşlı örneklemi üzerinde yapılmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına göre ilköğretim 1 ve 2. sınıf öğrencileri geçeli saatleri öğrenmemektedirler. Bu nedenle bu sınıf gruplarına test uygulanmış ancak değerlendirme 3 puan üzerinden yapılmıştır. 44 Diğer uygulamada ise katılımcıdan A4 kağıt üzerine 6 cm çapında çizilmiş olarak verilen saat yuvarlağında, saatin rakamlarını yerleştirmesi ve saatin 2’yi göstermesi istenmektedir (Saat Çizme Testi: 45 puan). Testin puanlamasında çocuğun sayıları doldurma şeklini, yerleştirilen sayıların pozisyonu ve saatin yönergeye uygun bir şekilde gösterilip gösterilmediğini ayrıntılı bir şekilde değerlendiren 37 madde yer almaktadır. İkinci madde hariç her madde evet 1, hayır 0 şeklinde değerlendirilmektedir. Çocuğun sayıları nasıl doldurduğunu değerlendiren ikinci madde ise rastgele 0, sırayla 1, saat yönü tersine 2, saat yönünde 3, 4’ünden azını tutturarak 4, 4’ünü tutturarak 5 şeklinde değerlendirilmektedir. Bu maddede alınabilecek en yüksek puan 9, testin tamamından alınabilecek en yüksek puan 45’tir. Yüksek puan iyi performansa işaret etmektedir. Testin ön çalışması Ankara Üniversitesi Psikoloji bölümünde lisans bitirme tezi olarak yapılmıştır. Testin standardizasyon çalışması Erden ve arkadaşları tarafından yürütülmektedir. 2.2.7.1.8. Head Sağ-Sol Ayırt Etme Testi Testin amacı deneğin sağ ve solunu ayırt edip edemediğini belirlemektir. Bu test Henry Head’in El-Göz-Kulak testinden alınmıştır. Afazik hastalara uygulanmak amacıyla hazırlanan bu testi Morgues, Delacroix son olarak da Piaget ele almış ve değiştirmiştir (Limbosch, Laminet-Jasinski ve Dierkens-Dopchie, 1968; Razon, 1976; Öner, 1996). Uygulamada deneğe 3 soru sorulmaktadır (örn; bana sağ elini göster). ÖÖG’si olan çocukların sağ-sol ayırt etmede güçlük çektikleri bildirilmekte bu nedenle test ÖÖG bataryasında yer almaktadır. Daha ayrıntılı bir değerlendirme için bataryada karşısında bulunan kişide sağ-sol belirlenmesi (örn; benim sağ gözümü göster), çapraz sağ-sol belirlenmesine (örn; sağ elinle sol bacağını göster) yönelik sorulan sorular da bulunmaktadır. Çocuğun sağ-solunu ayırt etmedeki sorunları tereddütsüz bir şekilde değerlendirmek için her bir bölüm için 5 soru sorulmuştur. Sorulara verilen net cevaplar 3, tereddütlü verilen cevaplar 1, yanlış cevaplar ise 0 puan almaktadır. 45 2.2.7.1.9. Harris Lateralleşme Testi Harris’in geliştirdiği Harris Lateralleşme Testinde el ve göz kullanımında üstünlük (dominans) sağ, sol, çapraz ya da belirsiz olarak belirlenmektedir. ÖÖG Bataryasında kullanılan bu teste Erden ve Kurdoğlu (2003) tarafından ayak kullanımındaki üstünlüğün belirlenmesine yönelik sorular da eklenmiştir. Eldeki (örn; diyelim ki masada bir tarak var, al bu tarakla saçlarını tara) lateralizasyonu belirlemek için 6, gözdeki (örn; diyelim ki bu bir dürbün bununla etrafı gözle) lateralizasyonu belirlemek için 2, ayaktaki (örn; diyelim ki yerde bir top var, bu topa ayağınla vur) lateralizasyonu belirlemek için çocuğa 5 yönerge verilmektedir. Sağ el ve sağ gözde lateralleşme 6, sol el ve sol gözde lateralleşme 5, sağ el ve sol gözde lateralleşme (çapraz) 4, sol el ve sağ gözde lateralleşme (çapraz) 3, elde belirsiz gözde sağ ya da sol lateralleşme 2, el ve gözde belirsiz lateralleşme 1 puan olarak kaydedilmektedir. 2.2.7.2. Öğrenme Bozukluğu Belirti Tarama Listesi Öğrenme Bozukluğu Belirti Tarama Listesi, Londra’da ÖÖG’si olan çocukların tanı ve tedavi merkezlerinden biri olan The Developmental Center’da kullanılan ankete dayandırılarak Korkmazlar (1993) tarafından hazırlanmıştır. Korkmazlar’ın (1993) hazırladığı liste daha sonra DEHB-ÖÖG Derneği, ÖÖG Grubu (Erden, Öktem, Kurdoğlu, Korkmazlar, Sürücü ve Gündoğdu) tarafından eklemelerde bulunularak genişletilmiştir. Liste ÖÖG’nin belirtilerini değerlendirmektedir (Alkaş, 1996; Erman, 1997). Anne-baba veya öğretmenlere uygulanmaktadır. Listede akademik başarı (4 madde), okuma becerisi (10 madde), görsel algı (3 madde), işitsel algı (5 madde), yazma becerisi (9 madde), aritmetik becerileri (3 madde), çalışma alışkanlığı (5 madde), organize olma becerileri (5 madde), yönelim becerileri (7 madde), dokunsal algı (2 madde), sıraya koyma becerisi (3 madde), sözel ifade becerisi (5 madde), motor beceriler (5 madde), sosyal-duygusal davranışlar (13 madde), hareketlilik (3 madde), dikkat becerileri (4 madde), motivasyon (3 madde) ile değerlendirilmektedir. Listedeki toplam 88 maddeye göre olgunun durumu hiçbir zaman (0), bazen (1), sıklıkla (2), her zaman (3) şeklinde derecelendirilmektedir. 46 2.2.7.3. Yıkıcı Davranım Bozuklukları için DSM-IV’e Dayalı Tarama ve Değerlendirme Ölçeği DSM-IV tanı ölçütlerine dayalı olarak Turgay (1995) tarafından geliştirilen ölçek, dikkat eksikliğini sorgulayan 9 madde, aşırı hareketliliği sorgulayan 6 madde, dürtüselliği sorgulayan 3 madde, karşı olma bozukluğunu sorgulayan 8 madde ve davranım bozukluğunu sorgulayan 15 maddeden oluşmaktadır. Her maddedeki olgunun durumu sorun yok (0), biraz (1), fazla (2), çok fazla (3) şeklinde derecelendirilmektedir. Her bir bölüm için karşılanan ölçüt sayısı ve bölümden alınan toplam puan hesaplanmaktadır. Son hesaplamada, üç bölümde karşılanan toplam ölçüt sayısı ve üç bölümden alınan toplam puan hesaplanmaktadır (Ercan ve ark., 2001). 2.2.7.4. Çocuklar İçin Kovacs Depresyon Envanteri (ÇKDE) Çocuklar İçin Kovacs Depresyon Envanteri (ÇKDE; Children's Depression Inventory), Kovacs tarafından 1980 yılında hazırlanmıştır. Altı ile on yedi yaş arası çocuklara uygulanabilen bu ölçek 27 maddeden oluşmaktadır. Her madde 3 değişik ifadeden oluşmakta ve belirtinin şiddetine göre 0, 1 veya 2 puan almaktadır. Her maddede çocuğun son iki haftasını değerlendirerek, aralarından seçim yapacağı üç cümle bulunmaktadır. Her cümle seti çocukluk depresyonunun belirtilerine ilişkin ifadeler içermektedir. Ölçekten alınabilecek en yüksek puan 54’tür. Kesim puanı ise 19’dur. Ölçek, Türkçe'ye Öy (Öy, 1991; Savaşır ve Şahin, 1997) tarafından uyarlanmıştır. ÇKDE araştırmada, ÖÖG ile birlikte görülebilen depresyonu belirlemek için kullanmıştır. 2.2.7.5. Klinik ve Sağlıklı Çocuk Örneklemler İçin Bilgi Toplama Formu Tüm katılımcılara Karakaş (2006) tarafından geliştirilen Klinik ve Sağlıklı Çocuk Örneklemler İçin Bilgi Toplama Formu (ÇBTF) uygulanmıştır. Çalışmada yer alan katılımcıların kimlik oluşturulmuştur. ve sosyodemografik bilgilerini kayıt etmek amacıyla 47 2.3.İŞLEM Ders başarısızlığı, okuma-yazmada güçlük ve bu yakınmalara ek olarak dikkatsizlik ve aşırı hareketlilik temel yakınmalarıyla çocuk psikiyatrisi polikliniğine ilk defa başvuran veya daha önce tanı almış ve ilaç başlanan tüm katılımcılar çocuk psikiyatristi tarafından DSM-IV-TR tanı ölçütlerine bağlı olarak değerlendirilmiştir. Psikiyatrik muayene, WISC-R ve ÖÖG Bataryası değerlendirmesi sonucunda ÖÖG tanısı alan katılımcılar, DSM-IV-TR’de göre “Dikkat Eksikliği ve Yıkıcı Davranım Bozuklukları” ana başlığı altında toplanan tüm ölçütler açısından sorgulanmıştır. Bu değerlendirmeler sırasında ÖÖG ve ÖÖG+DEHB tanısı düşünülen çocukların anne/baba ve öğretmenlerine ÖÖG belirtilerinin belirlenmesinde ve derecelendirilmesinde kullanılan “Öğrenme Bozukluğu Belirti Tarama Listesi” ve DEHB’nin derecelendirilmesi ve diğer yıkıcı davranım bozukluklarının dışlanması için “Yıkıcı Davranım Bozuklukları için DSM-IV’e Dayalı Tarama ve Değerlendirme Ölçeği” uygulanmıştır. Çocuklarda eşlik eden depresyonun varlığını değerlendirmek için ise ÇKDE uygulanmıştır. ÖÖG tanısı düşünülen çocuk öncelikle WISC-R ile değerlendirilmiştir. Çalışmada WISC-R en az normal düzeyde zeka bölümüne (TZB ≥ 85) sahip çocukları belirlemek ve ÖÖG için SZB ve PZB arasındaki farklılıklara dayanarak belirlenen örüntüyü tespit etmek amacıyla uygulanmıştır. Ayrıca WISC-R alt testleri Bannatyne kategorilerinin hesaplanmasında kullanılmıştır. WISC-R’ın tüm alt testleri uygulanmış, ancak; zeka bölümlerinin hesaplanmasında Sayı dizisi ve Labirentler alt testleri TZB’ye katılmamıştır. Daha sonra tanı ve kontrol grubundaki katılımcılara önceden belirlenen test bloklarına göre nöropsikolojik testler (Mangina Testi, Görsel İşitsel Sayı Dizileri B Formu, Sayı Dizisi Öğrenme Testi, İşitsel Sözel Öğrenme Testi, Çizgi Yönünü Belirleme Testi) ve ÖÖG belirtilerini değerlendirmeye yönelik olarak hazırlanan ÖÖG Bataryası uygulanmıştır. 48 NP test ve ÖÖG Bataryası’nın uygulama süresi ortalama 3-4 saat sürmektedir. Deneklerin sıkılmasını engellemek ve yorgunluk etkisini kontrol altına almak amacıyla, testler, oturum içi ve oturumlar arası dengelemenin uygulandığı 3 farklı oturumda gerçekleştirilmiştir. Test bloklarında yer alan testler şu şekildedir: ÖÖG Bataryası ve MT; SDÖT ve GISD-B; ÇYBT ve AVLT. Tanının konulmasından sonra çalışmaya katılma ölçütlerini karşılayan tanı ve kontrol grubunda yer alan katılımcıların anne ve/veya babalarıyla görüşülmüş, Dr. Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Etik kurulundan araştırma için alınan onay gösterilmiş, araştırmanın içerdiği işlemler konusunda kendilerine bilgi verilmiş, bu koşullara rıza gösterenlerin çocukları, araştırma örnekleminde, ‘gönüllü’ statüsünde değerlendirilmiştir. Bu görüşme sırasında Klinik ve Sağlıklı Örneklemler İçin Bilgi Toplama Formu doldurulmuştur. 49 3.BULGULAR Bu bölümde, Yöntem bölümünde sözü edilen test/görevlere ve ölçeklere uygun olarak toplanan verilerin istatistiksel analizine ilişkin bulgulara yer verilmiştir. Analizler, amaç bölümünde belirtilen soruların cevaplanmasına yönelik olarak yapılmıştır. İlk aşamada “Katılımcılar” bölümünde belirtilen özelliklere sahip olan ve dışlama ölçütlerine ilişkin özellikleri de içermeyen 76 katılımcı belirlenmiştir. Bu katılımcılara “Veri Toplama Araçları” bölümünde sözü edilen test/görev ve ölçekler, “İşlem” bölümünde belirtildiği şekilde uygulanmıştır. İkinci aşamada yukarıdaki aynı test/görev ve ölçekler, işlem bölümünde belirtildiği şekilde kontrol grubu için belirlenmiş olan 30 katılımcıya uygulanmıştır. Diğer pek çok parametrik testte olduğu gibi, bu tez çalışmasında kullanılan istatistik tekniklerin sayıltılarından biri dağılımların normalliğidir. Ancak aşırı puana sahip olma durumu, ÖÖG ve DEHB’in doğal bir sonucudur (Barnett ve Lewis, 1994; Freund ve Wilson, 2002). Bu nedenle tanı gruplarında aşırı puanlara sahip denekler örneklem dışında bırakılmamıştır. Tanı gruplarına dahil edilmede, katılımcılar için belirtilen özelliklere sahip olma ve dışlama ölçütlerine ilişkin özelliklere ise sahip olmama etken olmuştur. Yöntem bölümünde de belirtildiği gibi çalışmada Klinik ve Sağlıklı Çocuk Örneklemler İçin Bilgi Toplama Formu (ÇBTF), nöropsikolojik testler ve klinik derecelendirme ölçekleri kullanılmıştır. Çalışmada, zeka bölümünü belirlemek için Wechsler Çocuklar İçin Zeka Ölçeği-Geliştirilmiş Formu (WISC-R), değişik uyarım ve tepki modaliteleri altında KSB kapasitesini belirlemek için Görsel İşitsel Sayı Dizileri B Formu (GİSD-B), öğrenme yeteneğini tespit etmek için Sayı Dizileri Öğrenme Testi (SDÖT), görselmekansal algılamayı test etmek için Çizgi Yönünü Belirleme Testi (ÇYBT), ÖÖG tanısını yapmak için Mangina Testi (MT) kullanılmıştır. Anne/baba ve öğretmenlere ÖÖG belirtilerinin belirlenmesi ve derecelendirilmesi için “Öğrenme Bozukluğu Belirti 50 Tarama Listesi” ve DEHB’nin derecelendirilmesi ve diğer yıkıcı davranım bozukluklarının dışlanması için “Yıkıcı Dayalı Tarama Davranım Bozuklukları için DSM-IV’e ve Değerlendirme Ölçeği” uygulanmıştır. Çocuklarda eşlik eden depresyonun varlığını değerlendirmek için ise Çocuklar İçin Kovacs Depresyon Envanteri (ÇKDE) uygulanmıştır. Tüm bu uygulamalar sonucunda elde edilen verilerin analizi, Sosyal Bilimler için İstatistik Programının (Statistical Program for Social Sciences - SPSS) 13.0 sürümü ile yapılmıştır. Grubun nöropsikolojik test/görev puanları üzerindeki etkisi, yaşın istatistiksel olarak kontrol edildiği tek yönlü MANCOVA (multi-variate analysis of covariance) ve desen bunu gerektirdiğinde tek yönlü ANOVA (analysis of variance) ile incelenmiştir. Anlamlı çıkan temel etkiler için gruplar arası farkın kaynağını belirlemek amacıyla post hoc analizler (Bonferroni) yapılmıştır. Nöropsikolojik test puanlarından hesaplanan puanların faktör yapısını belirlemek amacıyla Temel Bileşenler Analizi (TBA) kullanılmıştır. 3.1. KLİNİK VE SAĞLIKLI ÇOCUK ÖRNEKLEMLER İÇİN BİLGİ TOPLAMA FORMU’NA (ÇBTF) İLİŞKİN BULGULAR Bu bölümde, Klinik ve Sağlıklı Çocuk Örneklemler İçin Bilgi Toplama Formu (ÇBTF) kapsamında yer alan demografik özelliklere ait bulguların bir dökümü yapılmıştır. 3.1.1. ÖÖG ve ÖÖG+DEHB Gruplarının Özelliklerine Ait Bulgular Araştırmada yer alan çocuklar yaş açısından incelendiğinde; ÖÖG (8.52 ± 1.35 yaş), ÖÖG+DEHB (8.15 ± 1.21 yaş) ve Kontrol (8.61±1.51 yaş) grubunda yer alan katılımcılar arasında anlamlı bir fark görülmemiştir (F=1.13; sd=2; p>.05). Tanı ve kontrol gruplarında yer alan katılımcıların yaş gruplarına ve sınıf/yaş düzeylerine göre dağılımları Tablo 3.1’de özetlenmiştir. Analizler, yöntem bölümünde belirtilen araştırmaya alınma ölçütleri doğrultusunda ÖÖG ve ÖÖG+DEHB tanısı almış olan 76 erkek olgu üzerinde yürütülmüştür. 51 Olguların % 25’i (n=19) ÖÖG, % 75’i (n=57) ÖÖG+DEHB tanısı almıştır. ÖÖG+DEHB grubundaki olguların %56.1’i (n=32) dikkat eksikliği, %7.0’si (n=4) hiperaktivite, %36.8’i (n=21) bileşik tipte DEHB ölçütlerini karşılamaktadır. Tablo 3.1. Katılımcıların Yaş/Sınıf Gruplarına Göre Dağılımları YAŞ SINIF ÖÖG ÖÖG+DEHB KONTROL Toplam n n n n 72-83 ay 1.sınıf 3 9 6 18 84-95 ay 2.sınıf 4 21 6 31 96-107 ay 3.sınıf 6 11 6 23 108-119 ay 4.sınıf 3 11 6 20 120-131 ay 5.sınıf 3 5 6 14 19 57 30 106 Toplam ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarında yer alan katılımcıların ilaç kullanım durumları Tablo 3.2’de, okul öncesi eğitim durumları Tablo 3.3’de özetlenmiştir. Tablo 3.2. Tanı Gruplarında Yer Alan Katılımcıların Araştırmaya Alınmadan Önce İlaç Kullanma Durumları Grup Kullanılan İlaç n ÖÖG İlaç kullanmıyor 19 100 ÖÖG+DEHB İlaç kullanmıyor 45 78.9 İlaç tedavisine başlanmış 12 21.1 Tablo 3.3. Katılımcıların Okul Öncesi Eğitim Özellikleri GRUP Kreş Ana sınıfı n % n % ÖÖG 2 10.5 8 42.1 ÖÖG+DEHB 15 26.3 32 56.1 % 52 3.1.2. Katılımcıların Aile Özelliklerine İlişkin Bulgular Örneklemde çekirdek aile yapısının hakim olduğu görülmektedir. Kardeş sayısı en fazla 7 olmakla birlikte, örneklemin daha çok 2 çocuklu ailelerden oluştuğu saptanmıştır. Tablo 3.4.’de katılımcıların aile yapıları ve kardeş sayılarına ilişkin veriler sunulmuştur. Tablo 3.4. Katılımcıların Aile Yapıları ve Kardeş Sayılarına İlişkin Bulgular GRUP AİLE YAPISI Çekirdek Aile ÖÖG n % 18 94.7 1 5.3 52 91.2 5 8.8 Tek anne/baba Çekirdek Aile ÖÖG+DEHB Tek anne/baba KARDEŞ SAYISI n % 1 2 10.5 2 14 73.7 3 2 10.5 1 12 21.1 2 26 45.6 3 12 21.1 Katılımcıların annelerinin yaş ortalaması ÖÖG grubu için 33.83±5.06 yıl, ÖÖG+DEHB grubu için 32.98±6.55 yıl olarak bulunmuştur. Babaların yaş ortalaması ÖÖG grubu için 37.50± 4.00 yıl, ÖÖG+DEHB grubu için 37.27 ± 4.84 yıl olarak bulunmuştur Anne babaların eğitim durumları Tablo 3.5’de, mesleki durumları ise Tablo 3.6’da verilmiştir. Tablo 3.5. Katılımcıların Anne Babalarının Eğitim Durumları ANNE GRUP ÖÖG ÖÖG+DEHB BABA EĞİTİM DÜZEYİ n % n % İlköğretim 11 57.9 10 52.6 Lise 6 31.6 6 31.6 Üniversite 1 5.3 2 10.6 Okur-yazar değil 1 5.3 1 5.3 İlköğretim 36 63.2 31 54.4 Lise 15 26.3 18 31.6 Üniversite 3 5.3 6 63.2 Okur-yazar değil 2 3.5 - - 53 Tablo 3.6. Katılımcıların Anne Babalarının Mesleki Durumları GRUP ÖÖG ANNE MESLEĞİ n % BABA MESLEĞİ n % Ev hanımı 19 100 İşsiz - - Memur - - Memur 1 5.3 İşçi - - İşçi 10 52.6 Serbest - - Serbest 6 31.6 Emekli - - Emekli 1 5.3 47 82.5 İşsiz - - Memur 4 7.0 Memur 7 12.3 İşçi 6 10.5 17 29.8 Serbest - - Vasıflı İşçi 3 5.3 Emekli - - Serbest 30 52.6 Ev hanımı ÖÖG+DEHB İşçi 3.1.3. Doğum Öncesi ve Sonrası Gelişimi Etkileyen Risk Faktörlerine İlişkin Bulgular Doğum öncesi risk faktörlerinden biri olan anne-baba arasında akrabalık ilişkisi ÖÖG grubunda % 21.1 (n=4), ÖÖG+DEHB grubunda ise % 15.8 (n=9) oranında bulunmuştur. İki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark görülmemiştir (t=.381; sd=64; p>.05). Annelerin doğum yaşı ÖÖG grubunda 24.78±5.14 (17-37) yaş, ÖÖG+DEHB grubunda 24.87±5.35 (17-38) yaş, olarak bulunmuştur. Gruplar t test ile karşılaştırıldığında anlamlı bir fark gözlenmemiştir (t=.815; sd=64; p>.05). Annelerin hamilelik sırasında ilaç, alkol ve/veya madde kullanmadığı belirlenmiştir. Annenin sigara içme durumu ÖÖG grubunda % 10.5 (n=2), ÖÖG+DEHB grubunda % 10.5 (n=6) oranında; düşük tehlikesi ÖÖG grubunda % 5.3 (n=1), ÖÖG+DEHB grubunda % 7 (n=4) oranında gözlenmiştir. Sigara kullanımı ve düşük tehlikesi açısından gruplar arasında anlamlı bir fark elde edilmemiştir Doğum ve doğum sonrası dönem ile ilgili olabilecek risk faktörlerinden olan gebelik süresi, doğum biçimi, doğum kilosu, doğumda bir sorunun varlığı değişkenlerinin gruplara dağılımı Tablo 3.7’de verilmiştir. 54 Tablo 3.7. Katılımcıların Gelişimini Etkileyebilecek Risk Faktörlerine İlişkin Özellikler GRUP ÖÖG ÖÖG+DEHB Doğum öncesi/ doğum/doğum sonrası döneme ilişkin özellikler Gebelik Süresi Miad Prematür Postmatür Doğum Biçimi NSVY C/S Doğum Kilosu 1501-2999 gr 3000-3999 gr 4000 gr ve üzeri Doğumda Sorun Sorun yok Doğum Sarılığı Gebelik Süresi Prematür Miad Postmatür Doğum Biçimi NSVY C/S Doğum Kilosu 1501-2999 gr 3000-3999 gr 4000 gr ve üzeri Doğumda Sorun Sorun yok Doğum Sarılığı Vakum Mor doğum Diğer n % 18 1 - 94.7 5.3 0 14 4 73.7 21.1 3 10 2 15.8 52.9 10.5 17 1 89.5 5.3 11 39 4 19.3 68.4 7.0 37 18 64.9 31.6 18 29 5 31.6 50.9 8.8 40 6 2 3 4 70.2 10.5 3.5 5.3 10.5 Doğum ve doğum sonrası risk faktörleri olarak sorgulanan gebelik süresi, doğum şekli ve doğum kilosu değişkenleri açısından gruplar arasında anlamlı bir fark elde edilmemiştir. Tüm olgular gelişimsel öyküleri, anne sütü alma durumu ve süresi, yürüme, konuşma (iki sözcüklük cümle kurabilme) zamanları, tuvalet eğitimini edinme yaşı açısından sorgulanmıştır. Anne sütü alma süresi ÖÖG grubunda 11.79±6.92 ay ÖÖG+DEHB grubunda 15.00±13.22 ay olarak bulunmuştur. Anne sütü alma durumu ve süresi açısından gruplar arasında anlamlı fark elde edilmemiştir. Yürüme yaşı ÖÖG grubu için 55 12.17±2.23 ay, ÖÖG+DEHB grubu için 13.03±4.02 ay olarak belirlenmiştir. İki sözcüklük cümle kurabilme zamanları ÖÖG grubu için 24.13±11.72 ay , ÖÖG+DEHB grubu için 24.86±10.21 grubunda ay olarak bulunmuştur. Tuvalet eğitimini edinme ÖÖG 26.39±10.44 ay, ÖÖG+DEHB grubunda 28.98±11.80 ay olarak belirlenmiştir. Yukarıda sorgulanan tüm değişkenler açısından gruplar arasında anlamlı bir fark elde edilmemiştir. ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grubunda yer alan katılımcıların gelişim dönemlerine ilişkin risk faktörleri Tablo 3.8’de özetlenmiştir. Tablo 3.8. Katılımcıların Gelişim Dönemlerine İlişkin Özellikler GRUP ÖÖG ÖÖG+DEHB Gelişime ilişkin özellikler Anne Sütü Alma Almış Almamış Konuşma Bozukluğu Var Yok Tuvalet Eğitiminde Sorun Sorun yok Geç öğrendi Enürezis Anne Sütü Alma Almış Almamış Konuşma Bozukluğu Var Yok Tuvalet Eğitiminde Sorun Sorun yok Geç öğrendi Enürezis n % 16 2 84.2 10.5 4 15 21.1 78.9 10 3 5 52.6 15.8 26.3 47 9 82.5 15.8 5 52 8.8 91.2 27 5 22 47.4 8.8 38.6 Eşlik eden depresyonu dışlamak için kullanılan ÇKDE puanları ÖÖG grubunda 8.11±4.25, ÖÖG+DEHB grubunda 9.44±4.84 olarak bulunmuştur. Grupların ÇKDE puanları arasında anlamlı fark gözlenmemiştir. 56 3.2. GRUP DEĞİŞKENİNİN WISC-R, BİLNOT BATARYASI TESTLERİ, MT ve ÖÖG BATARYASI TESTLERİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİNE İLİŞKİN BULGULAR ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarının WISC-R, BİLNOT Bataryası Testleri, MT, AVLT ve ÖÖG Bataryasından hesaplanabilen puanlar üzerindeki etkileri yaşın istatistiksel olarak kontrol edildiği tek yönlü MANCOVA ve tek yönlü ANOVA ile incelenmiştir. Anlamlı çıkan temel etkiler için gruplar arası farkın kaynağını belirlemek amacıyla post hoc analizler (Bonferroni) yapılmıştır. Nöropsikolojik (NP) test puanlarından hesaplanan puanların faktör yapısını belirlemek amacıyla Temel Bileşenler Analizi (TBA) kullanılmıştır. 3.2.1. WISC-R Puanlarına İlişkin Bulgular ÖÖG, ÖÖG+DEHB ve Kontrol gruplarının WISC-R puanları ve Bannattyne kategori puanlarından elde ettikleri ortalama ve standart sapma değerleri Ek 1’de sunulmaktadır. Yapılan analizler, farkların büyük çoğunluğunun tanı grupları ile kontrol grubu arasındaki farktan kaynaklandığını ortaya koymuştur. WISC-R testinden hesaplanan 15 puandan elde edilen sonuçlar Tablo.3.9’da özetlenmiştir. 57 Tablo 3.9. WISC-R Puanları İçin Elde Edilen Kovaryans Analizi (MANCOVA, Ortak değişken: Yaş) Sonuçları Özet Tablosu TEST TANI PUANLARI GB POST HOC ANALİZ SONUÇLARI 36.360 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* B 14.394 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* A 6.008 Y A.D SÖZ.D 25.746 ÖÖG+DEHB<KONTROL* ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* SD 9.521 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* RT 35.858 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* RD AD KD AD PB AD Ş AD L 14.429 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* SZB 35.856 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* PZB AD TZB 15.537 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* BMY 3.899 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* BKY 24.761 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* BKB 37.069 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* BSY *p<0.05 Anlamlı Değil (AD) AD 58 Araştırmada ÖÖG için SZB ve PZB arasındaki farklılıklara dayanarak belirlenen üç ayrı WISC-R profilinin tanı gruplarına göre dağılımı Tablo 3.10’da özetlenmektedir. SZB’nin PZB’den 15-40 puan yüksek olduğu birinci örüntüde ÖÖG grubunun %10.5’i, ÖÖG+DEHB grubunun %5.3’ü; PZB’nin SZB’den 10-30 puan yüksek olduğu ikinci örüntüde ÖÖG grubunun %52.6’sı, ÖÖG+DEHB grubunun %54.4’ü; SZB ve PZB puanlarının birbirine yakın olduğu ancak alt testlerin puanları arasında 7-12 puanlık farkın bulunduğu üçüncü örüntüde ise ÖÖG grubunun %31.6’sı, ÖÖG+DEHB grubunun %38.6’sı yer almaktadır. Tablo 3.10. Katılımcıların WISC-R Profillerine Göre Dağılımı ÖÖG+DEHB % ÖÖG % KONTROL SZB>PZB 3 5.3 2 10.5 - PZB>SZB 31 54.4 10 52.6 4 SZB/PZB Farkı <10 22 38.6 6 31.6 - Profil Özelliği Yok 1 1.8 1 5.3 26 86.67 Toplam 57 100 19 100 30 100 WISC-R PROFİLLERİ Gruplar Bannatyne Kategori puanları (Mekansal Yetenekler:MY; % 13.33 Kavramsal Yetenekler: KY; Kazanılmış Bilgi:KB; Sıraya Koyma Yetenekleri: SY) açısından incelendiğinde ÖÖG grubunda SY > MY > KY > KB şeklinde bir sıralama elde edilmiştir. Puanlar arasındaki fark t testi ile incelendiğinde, SY-KY (t=-2.69; sd=18; p<.05), SY-KB( t=-3.98; sd=18; p<.05) ve MY-KB (t=2.35; sd=18; p<.05) puanları arasındaki farklar anlamlı olarak elde edilmiştir. ÖÖG+DEHB grubunda MY > SY > KY > KB şeklinde bir sıralama elde edilmiştir. Bu puanlardan MY-KY ( t=3.35; sd=55; p<.05), MY-KB ( t=5.44; sd=18; p<.05), SY-KY ( t=-3.66; sd=18; p<.05), SY-KB ( t=6.96; sd=18; p<.05) ve KY-KB ( t=2.12; sd=18; p<.05) arasındaki farklar anlamlı olarak bulunmuştur. Kontrol grubunda ise Bannattyne kategori puanları KY > MY > KB > SY şeklinde sıralanmıştır. Bu puanlardan KY-KB (t=3.94; sd=29; p<.05) ile KY-SY (t=3.26; sd=29; p<.05) puanları arasında anlamlı fark elde edilmiştir. 59 3.2.2. Nöropsikolojik Testlere İlişkin Betimsel Değerler ÖÖG, ÖÖG+DEHB ve Kontrol gruplarının uygulanan NP testlerden elde ettikleri aritmetik ortalama ve standart sapma değerleri Ek 1’de sunulmaktadır. Beş testten hesaplanan 35 puana ilişkin elde edilen değerler incelendiğinde ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grubunun test puanlarının genelde birbirine yakın olduğu görülmüştür. Bu bölümde söz konusu farkların anlamlı olup olmadığı incelenmiştir. Yapılan analizler, farkların büyük çoğunluğunun tanı grupları ile kontrol grubu arasındaki farktan kaynaklandığını ortaya koymuştur. Beş testten hesaplanan 35 puan üzerindeki sonuçlar Tablo 3.11’de özetlenmiştir. Tablo 3.11.Nöropsikolojik Test Puanları İçin Elde Edilen Kovaryans Analizi (MANCOVA, Ortak değişken: Yaş) Sonuçları Özet Tablosu ve İlgili Post Hoc Analizler Tanı POST HOC ANALİZ SONUÇLARI İS 5.07 ÖÖG+DEHB<KONTROL* GS 4.25 ÖÖG<KONTROL* İY 6.19 ÖÖG+DEHB<KONTROL* GY AD İU 8.35 GU AD SA 6.29 Testler 1. Görsel İşitsel Sayı Dizileri Testi-B Formu (GİSD-B) ÖÖG+DEHB<KONTROL* ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* YA 5.46 ÖÖG+DEHB<KONTROL* DİK 5.27 ÖÖG+DEHB<KONTROL* DAK 6.28 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* GTOPLAM 4.58 ÖÖG+DEHB<KONTROL* 2. Sayı Dizisi Öğrenme Testi (SDÖT) 6.41 ÖÖG+DEHB<KONTROL* 3. Çizgi Yönünü Belirleme Testi (ÇYBT) 9.86 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 60 4. Mangina Testi (MT) MTTOPLAM 34.55 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* MTBB 23.89 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* MTYY 27.16 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* MTBİR 23.23 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 5. İşitsel Sözel Öğrenme Testi (AVLT) AVLT-A1 Listesi Doğru Toplamı AD AVLT-A2 Listesi Doğru Toplamı 5.16 AVLT-A3 Listesi Doğru Toplamı AD AVLT-A4 Listesi Doğru Toplamı 4.04 AVLT-A5 Listesi Doğru Toplamı AD AVLT-B1 Listesi Doğru Toplamı 8.74 ÖÖG+DEHB<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* AVLT-A6 Listesi Doğru Toplamı AD AVLT-A7 Listesi Doğru Toplamı AD AVLT-A Listesini Tanıma Doğru Toplamı AD AVLT-B Listesini Tanıma Doğru Toplamı 7.75 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* AVLT-Tanıma Listesi Doğru Toplamı 7.39 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* AVLT-A Listesi Semantik Çeldirici Doğru Toplamı AD AVLT-B Listesi Semantik Çeldirici Doğru Toplamı AD AVLT-A Listesi Fonetik Çeldirici Doğru Toplamı AD AVLT-B Listesi Fonetik Çeldirici Doğru Toplamı AD AVLT-A Listesi Semantik-Fonetik Çeldirici Doğru AD Toplamı AVLT- B Listesi Semantik-Fonetik Çeldirici Doğru AD Toplamı AVLT-Tanıma Listesi Hata Toplamı 7.28 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* *p<0.05 Anlamlı Değil (AD) 61 3.2.3. ÖÖG Bataryası Puanlarına İlişkin Bulgular ÖÖG, ÖÖG+DEHB ve Kontrol gruplarının uygulanan ÖÖG Bataryası testlerinden elde ettikleri aritmetik ortalama ve standart sapma değerleri Ek 1’de sunulmaktadır. Bataryada yer alan onbir testten hesaplanan 49 puana ilişkin elde edilen değerler incelendiğinde ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grubunun test puanlarının genelde birbirine yakın olduğu görülmüştür. Bu bölümde söz konusu farkların anlamlı olup olmadığı incelenmiştir. Yapılan analizler, farkların büyük çoğunluğunun tanı grupları ile kontrol grubu arasındaki farktan kaynaklandığını ortaya koymuştur. On testten hesaplanan 17 puan üzerindeki sonuçlar Tablo 3.13’de; okuma testinden hesaplanan 32 puana ilişkin sonuçlar Tablo 3.14’de özetlenmiştir. Tablo 3.12’de Tanı gruplarında yer alan 1. ve 2. sınıf katılımcıların okuma-yazma bilme durumlarına ilişkin dağılımları gösterilmektedir. Tablo 3.12.Tanı Grubunda Yer Alan Katılımcıların Okuma-Yazma Bilme Durumları Grup ÖÖG ÖÖG+DEHB Sınıf 1.sınıf 4.sınıf 1.sınıf 2.sınıf n 3 3 10 20 okuyamıyor 1 1 6 1 yazamıyor 2 7 2 62 Tablo 3.13. ÖÖG Bataryası Testlerine İlişkin Kovaryans Analizi (MANCOVA, Ortak Değişken: Yaş) Sonuçları Özet Tablosu ve İlgili Post Hoc Analizler TEST PUANLARI No 1 Gessel Toplam Puan TANI 36.92 POST HOC ANALİZ SONUÇLARI ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 2 Yazma Testi Hata Puanı 11.85 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* Harf Karıştırma Hatası Puanı 8.78 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* Yazım Hatası Puanı 10.15 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 3 Harf Atlama Hatası Puanı 3.61 ÖÖG+DEHB<KONTROL* Birleşik Yazma Hatası Puanı 3.82 ÖÖG+DEHB<KONTROL* Alfabe Harf Sayısı 20.53 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 4 Toplama Soruları Doğru Cevap Sayısı 16.73 ÖÖG+DEHB<ÖÖG* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 5 Çarpma Soruları Doğru Cevap Sayısı 6 Head Sağ-Sol Ayırt Etme Testi 14.28 ÖÖG+DEHB<KONTROL* Head Kendisinde 3.47 ÖÖG+DEHB<KONTROL* Head Karşısında 8.47 ÖÖG+DEHB<KONTROL* Head Çaprazda 3.90 ÖÖG+DEHB<KONTROL* 7 Harris Lateralleşme Puanı AD 8 Öncelik-Sonralık İlişkileri Günler Puan 12.50 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* Aylar Puan 24.14 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 9 Saat Çizme Testi (4 puan) 23.28 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 10 Saat Çizme Testi (45 puan) 17.62 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* *p<0.05 Anlamlı Değil (AD) Yöntem bölümünde belirtildiği gibi okuma testi metinleri tüm olgulara, 1. metinden başlanarak üst üste iki metinde 10 okuma hatası yaptıkları metne kadar okutulmuştur. Çalışmanın örneklemi okuma bozukluğu olan olgulardan oluştuğu için olgular 63 güçlükleri nedeniyle metinlerde fazla sayıda okuma hatası yapmış; okuma testi kesim ölçütü gereği az sayıda olgu 8. metne kadar okuyabilmiştir. 8. metinden itibaren metinleri okuyabilen olgu sayısı giderek azalmış; 11 ve 12. metinleri ÖÖG+DEHB grubunda 5, ÖÖG grubunda 1 olgu okuyabilmiştir. 8 ve sonrasındaki metinleri okuyabilen olgu az olduğu için adı geçen metinlere ilişkin puanların aritmetik ortalama ve standart sapma değerleri hesaplanmıştır (bkz. Tablo 1.16-1.17, Ek 1). Tablo 3.14. Okuma Testi Puanlarına İlişkin Kovaryans Analizi (MANCOVA, Ortak Değişken: Yaş) Sonuçları Özet Tablosu ve İlgili Post Hoc Analizler OKUMA TESTİ PUANLARI TANI POST HOC ANALİZ SONUÇLARI 1.Metin okuma süresi 11.832 ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 1.Metin doğru okunan kelime sayısı 8.912 1.Metin toplam hata sayısı 9.378 1.Metin doğru cevap sayısı AD 2.Metin okuma süresi 10.191 ÖÖG+DEHB<KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 2.Metin doğru okunan kelime sayısı 11.292 2.Metin toplam hata sayısı 11.122 2.Metin doğru cevap sayısı 4.827 ÖÖG+DEHB<KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 3. Metin okuma süresi 3.Metin doğru okunan kelime sayısı 12.866 ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 15.678 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 3.Metin toplam hata sayısı 14.951 ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 3.Metin doğru cevap sayısı AD 64 OKUMA TESTİ PUANLARI 4.Metin okuma süresi TANI 13.533 POST HOC ANALİZ SONUÇLARI ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 4.Metin doğru okunan kelime sayısı 4.903 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 4.Metin toplam hata sayısı 5.125 ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 4.Metin doğru cevap sayısı 10.824 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 5.Metin okuma süresi 10.260 ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 5.Metin doğru okunan kelime sayısı 9.551 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 5.Metin toplam hata sayısı 9.646 ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 5.Metin doğru cevap sayısı 4.164 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 6.Metin okuma süresi 17.941 ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 6.Metin 1 dk.da okunan doğru kelime sayısı 109.081 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 6.Metin 1 dk.da hata sayısı 11.571 ÖÖG+DEHB>KONTROL* 6.Metin doğru okunan kelime sayısı 23.557 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 6.Metin toplam hata sayısı 24.822 ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 6.Metin doğru cevap sayısı ÖÖG<KONTROL* 4.587 ÖÖG+DEHB<KONTROL* 65 OKUMA TESTİ PUANLARI TANI POST HOC ANALİZ SONUÇLARI 7.Metin okuma süresi 10.809 ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 7.Metin 1 dk.da okunan doğru kelime sayısı 78.449 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 7.Metin 1 dk.da hata sayısı 5.170 ÖÖG+DEHB>KONTROL* 7.Metin doğru okunan kelime sayısı 31.533 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* 7.Metin toplam hata sayısı 31.725 ÖÖG>KONTROL* ÖÖG+DEHB>KONTROL* 7.Metin doğru cevap sayısı 7.470 ÖÖG<KONTROL* ÖÖG+DEHB<KONTROL* *p<0.05 Anlamlı Değil (AD) Yöntem bölümünde belirtildiği gibi toplama soruları ve çarpım tablosu soruları katılımcıların yaş/sınıf özelliklerine ve Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına uygun olarak hazırlanmıştır. Her bir sınıf düzeyi için toplama işlemi becerisi değerlendirilebilirken, 1.sınıf ve 2. sınıf I. dönem katılımcılar müfredata göre çarpım tablosunu öğrenmedikleri için çarpım tablosu sorularında değerlendirme dışı bırakılmışlardır. 2. sınıf II. dönem ve 3. sınıf I. dönem katılımcılar sadece 2-3-4-5’lere ilişkin 20 çarpım tablosu sorusu ile değerlendirilirken, 3. sınıf II. Dönem ve 4-5. sınıf katılımcılar 2-3-4-5-6-7-8-9’lara ilişkin 40 çarpım tablosu sorusu ile değerlendirilmişlerdir. Bu nedenle çarpım tablosu soruları için düzeltme puanı hesaplanmıştır. Tablo 3.15’de düzeltme puanın hesaplanma şekli gösterilmiştir. Tablo 3.15. Çarpım Tablosu Sorularında Puan Düzeltme Hesaplamasının Özellikleri Sınıf / Dönem Soru sayısı Düzeltme Puanı Hesaplanması 2. sınıf II. dönem ve 3. sınıf I. dönem 20 Yapılan doğru sayısı/ toplam sayı X 10 3. sınıf II. dönem ve 4-5. sınıf 40 Yapılan doğru sayısı/ toplam sayı X 10 66 Analizler sırasında diğer bir düzeltme puanı hesaplaması Saat Çizme Testi (4 puan) için yapılmıştır. Saat Çizme Testi (4 puan) katılımcılardan saatin 11.10’u göstermesini istemektedir. 1 ve 2.sınıf katılımcılar müfredat gereği tam saatleri bilmektedir. Bu durumda 4 üzerinden puanlanan Saat Çizme Testi (4 puan) için 1 ve 2. sınıflar en fazla 3 puan alabilmektedir. Bu nedenle Saat Çizme Testi (4 puan) için de (katılımcıların aldıkları puan / alınabilecek puan X 10) şeklinde düzeltme puanı hesaplanmıştır. Katılımcıların el, ayak ve göz tercihleri Tablo 3.16’da; el-göz lateralizasyon durumları (tek taraflı lateralizasyon: sağ el/sağ göz veya sol el/sol göz ; çapraz lateralizasyon: sağ el/sol göz veya sol el/sağ göz) Tablo 3.17’de gösterilmiştir. Tablo 3.16. Katılımcıların El, Ayak ve Göz Tercihleri El Tercihi GRUP SAĞ Ayak Tercihi SOL SAĞ SOL Göz Tercihi MİKS SAĞ SOL n % n % n % n % n % n % n % ÖÖG 17 89.5 2 10.5 11 57.9 1 5.3 7 36.8 10 52.6 9 47.4 ÖÖG+DEHB 52 91.2 5 8.8 43 75.4 3 5.3 11 19.3 40 70.2 16 28.1 Kontrol 25 83.3 5 16.7 14 46.7 3 10 13 43.3 19 63.3 11 36.7 Tablo 3.17. Katılımcıların El-Göz Lateralizasyon Durumları GRUP Tek Taraflı Lateralizasyon Çapraz Lateralizasyon n % n % ÖÖG 11 57.9 8 42.1 ÖÖG+DEHB 41 71.9 15 26.3 Kontrol 18 60 12 40 Katılımcıların haftanın günlerini ve yılın aylarını doğru sıra ile bilip bilmeme durumları Tablo 3.18’de özetlenmiştir. 67 Tablo 3.18. Gün ve Ayları Doğru Sıra İle Bilen Katılımcıların Yüzdelik Oranları GRUP Günler Aylar n % n % ÖÖG 16 84.2 11 57.9 ÖÖG+DEHB 42 73.7 22 38.6 Kontrol 29 96.7 26 86.7 3.3. KATILIMCILARIN WISC-R, BİLNOT BATARYASI TESTLERİ, MT TESTİNDEN ALDIKLARI PUANLARA UYGULANAN TEMEL BİLEŞENLER ANALİZİ SONUCU WISC-R, BİLNOT Bataryası testleri ve MT test/görevlerinden hesaplanan puanların faktör yapısını belirlemek amacıyla Temel Bileşenler Analizi (TBA) uygulanmıştır. Analizler test/görevlerin ayrı ayrı ve ayrıca birkaç testin de, bir araya getirilmesiyle yapılmıştır. Bu doğrultuda WISC-R ve AVLT görevleri ayrı ayrı analizlere tabi tutulmuştur. Görsel algılamayı değerlendiren testler ÇYBT ve MT; kısa süreli bellek kapasitesi ve öğrenmeyi değerlendiren testler GİSD-B ve SDÖT birlikte analiz edilmiştir. TBA’da elde edilen faktörlerin hangilerinin sıfırdan anlamlı olarak farklı olduğunu belirlemede Kaiser normalleştirmesi ölçütü kullanılmış (Tatsuoka, 1971) ve özdeğeri (eigenvalue) 1.00'den büyük olan faktörler yoruma esas alınarak bunların ortak varyansa katkıları incelenmiştir. Faktör varyanslarının maksimum olmasını sağlamak ve daha iyi yorum veren en basit yapıya ulaşmak için; verilere, ortogonal rotasyon yöntemlerinden biri olan Varimaks yöntemi uygulanmıştır. En düşük faktör yükü (factor loading) 0.316 kabul edilmiştir; bu değer altındaki faktör yükleri, varyansa katkıları %10'un altında kalması nedeniyle, dikkate alınmamıştır. 68 3.3.1. WISC-R Puanlarına İlişkin Faktör Örüntüsü WISC-R’ın 12 alt testinden elde edilen puanlar arasındaki ilişkiler TBA ile incelenmiştir. ÖÖG grubu için elde edilen faktör örüntüsünde özdeğeri 1’den büyük 3 faktör yer almış, bu faktörler toplam varyansın %56.92’sini açıklamıştır (Tablo 3.19). Faktör 1’e Genel Bilgi, Aritmetik, Yargılama, Sözcük Dağarcığı ve Sayı Dizileri puanları pozitif olarak yüklenmiştir, faktör toplam varyansın %25.34’ünü açıklamıştır. Faktör 2’ye Resim Düzenleme, Parça Birleştirme, Şifre ve Labirent puanları pozitif olarak yüklenmiştir, faktörün toplam varyansın % 17.75’ini açıkladığı görülmüştür. Faktör 3’e Resim Tamamlama puanları negatif, Küplerle Desen puanları pozitif olarak yüklenmiştir. Faktörün toplam varyansın %13.83’ünü açıkladığı görülmüştür. Tablo 3.19. ÖÖG Grubunda Yer Alan Katılımcıların WISC-R’dan Aldığı Puanlar İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 Faktör 2 Faktör 3 GB 0.62 0.00 0.00 A 0.74 0.00 0.00 Y 0.56 0.00 0.00 SÖZD 0.89 0.00 0.00 SD 0.82 0.00 0.00 RD 0.00 0.64 -.041 PB -0.36 0.56 0.00 Ş 0.00 0.79 0.00 L 0.00 0.81 0.00 RT 0.00 0.00 -.73 KD 0.00 0.00 .43 Özdeğer 3.04 2.13 1.66 Açıklanan varyans (%) 25.34 17.75 13.83 Birikimli varyans (%) 25.34 43.09 56.92 ÖÖG + DEHB grubu için elde edilen faktör örüntüsünde özdeğeri 1’den büyük 3 faktör yer almış, bu faktörler toplam varyansın %49.88’ini açıklamıştır (Tablo 3.20). Faktör 69 1’e Küplerle Desen, Parça Birleştirme, Şifre ve Labirentler puanları pozitif olarak yüklenmiştir, faktör toplam varyansın %19.22’sini açıklamıştır. Faktör 2’ye Benzerlikler, Yargılama, Sözcük Dağarcığı ve Resim Düzenleme puanları pozitif olarak yüklenmiştir, faktörün toplam varyansın % 17.62’sini açıkladığı görülmüştür. Faktör 3’e Genel Bilgi, Aritmetik, Sayı Dizileri, Resim Tamamlama puanları pozitif olarak yüklenmiştir. Faktörün toplam varyansın %13.04’ünü açıkladığı görülmüştür. Tablo 3.20. ÖÖG+DEHB Grubunda Yer Alan Katılımcıların WISC-R’dan Aldığı Puanlar İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 Faktör 2 Faktör 3 KD 0.82 0.00 0.00 PB 0.81 0.00 0.00 Ş 0.34 0.00 0.00 L 0.66 0.00 0.00 B 0.00 0.52 0.00 Y 0.00 0.60 0.00 SÖZD 0.00 0.74 0.00 RD 0.00 0.71 -0.43 GB 0.00 0.00 0.76 A 0.00 0.00 0.66 SD 0.00 0.00 0.62 RT 0.00 0.00 0.33 Özdeğer 2.31 2.12 1.57 Açıklanan varyans (%) 19.22 17.62 13.04 Birikimli varyans (%) 19.22 36.84 49.88 3.3.2. Görsel Mekansal Algılamayı Ölçen Testlerin Birleşik Faktör Yapısı: ÇYBT ve MT ÇYBT ve MT’den elde edilen 5 puan arasındaki ilişkiler TBA ile incelenmiştir. ÖÖG grubu için elde edilen faktör örüntüsünde özdeğeri 1’den büyük 1 faktör yer almış, bu faktör toplam varyansın %74.70’ini açıklamıştır (Tablo 3.21). Faktör 1’e MTTOPLAM, MTBB, MTYY ve MTBİR puanları pozitif olarak yüklenmiştir. ÇYBT, 70 Tablo 3.21. ÖÖG Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÇYBT ve MT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 ÇYBT 0.64 MTTOPLAM 0.99 MTBB 0.86 MTYY 0.94 MTBİR 0.86 Özdeğer 3.74 Açıklanan varyans (%) 74.70 Birikimli varyans (%) 74.70 ÖÖG+DEHB grubu için elde edilen faktör örüntüsünde özdeğeri 1’ den büyük 1 faktör yer almış, bu faktör toplam varyansın %72.09’unu açıklamıştır (Tablo 3.22). Faktör 1’e ÇYBT, MTTOPLAM, MTBB, MTYY ve MTBY puanları pozitif olarak yüklenmiştir. Tablo 3.22. ÖÖG+DEHB Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÇYBT ve MT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 ÇYBT 0.66 MTTOPLAM 0.98 MTBB 0.87 MTYY 0.91 MTBİR 0.80 Özdeğer 3.60 Açıklanan varyans (%) 72.09 Birikimli varyans (%) 72.09 71 3.3.3. Kısa Süreli Bellek ve Öğrenmeyi Ölçen Testlerin Birleşik Faktör Yapısı: GİSD-B ve SDÖT GİSD-B ve SDÖT’den elde edilen 11 puan arasındaki ilişkiler TBA ile incelenmiştir. ÖÖG grubu için elde edilen faktör örüntüsünde özdeğeri 1’den büyük 2 faktör yer almış, bu faktörler toplam varyansın % 76.82’sini açıklamıştır (Tablo 3.23). Faktör 1’e GS, GY, GU, SA, YA, DİK, DAK ve SDÖT puanları pozitif olarak yüklenmiştir, faktör toplam varyansın % 54.60’ını açıklamıştır. Faktör 2’ye İS, İY, İU puanları pozitif olarak yüklenmiştir, faktör toplam varyansın % 22.22’sini açıklamıştır. Tablo 3.23. ÖÖG Grubunda Yer Alan Katılımcıların GİSD-B ve SDÖT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 Faktör 2 GS 0.87 0.00 GY 0.83 0.00 GU 0.98 0.00 SA 0.75 0.40 YA 0.70 0.55 DİK 0.72 0.59 DAK 0.80 0.33 SDÖT 0.66 0.00 İS 0.00 0.82 İY 0.00 0.84 İU 0.00 0.98 Özdeğer 6.01 2.44 Açıklanan varyans (%) 54.60 22.22 Birikimli varyans (%) 54.60 76.82 ÖÖG+DEHB grubu için elde edilen faktör örüntüsünde özdeğeri 1’den büyük 2 faktör yer almış, bu faktörler toplam varyansın % 76.26’sını açıklamıştır (Tablo 3.24). Faktör 1’e GS, GY, GU, SA, YA, DİK ve DAK puanları pozitif olarak yüklenmiştir, faktör toplam varyansın % 65.67’sini açıklamıştır. Faktör 2’ye İS, İY, İU ve SDÖT puanları pozitif olarak yüklenmiştir, faktör toplam varyansın % 10.59’unu açıklamıştır. 72 Tablo 3.24. ÖÖG+DEHB Grubunda Yer Alan Katılımcıların GİSD-B ve SDÖT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 Faktör 2 GS 0.85 0.00 GY 0.82 0.00 GU 0.95 0.00 SA 0.65 0.62 YA 0.80 0.46 DİK 0.66 0.64 DAK 0.80 0.43 İS 0.00 0.92 İY 0.48 0.58 İU 0.38 0.89 SDÖT 0.00 0.46 Özdeğer 7.22 1.17 Açıklanan varyans (%) 65.67 10.59 Birikimli varyans (%) 65.67 76.26 3.3.4. AVLT’den Elde Edilen Punların Faktör Örüntüsü AVLT’den elde edilen 12 puan arasındaki ilişkiler TBA ile incelenmiştir. ÖÖG grubu için elde edilen faktör örüntüsünde özdeğeri 1’den büyük 2 faktör yer almış, bu faktörler toplam varyansın % 73.12’sini açıklamıştır (Tablo 3.25). Faktör 1’e AVLTA2D, AVLT-A3D, AVLT-A4D, AVLT-A5D, AVLT-A6D ve AVLT-A7D puanları pozitif olarak yüklenmiştir, faktör toplam varyansın % 56.48’ini açıklamıştır. Faktör 2’ye ise AVLT-A1D, AVLT-B1D, AVLT-ATD, AVLT-BTD ve AVLT-TDT puanları pozitif olarak AVLT-THT puanı negatif olarak yüklenmiştir, faktör toplam varyansın %16.64’ünü açıklamıştır. 73 Tablo 3.25. ÖÖG Grubunda Yer Alan Katılımcıların AVLT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 Faktör 2 AVLT-A2D 0.71 0.00 AVLT-A3D 0.92 0.00 AVLT-A4D 0.89 0.00 AVLT-A5D 0.82 0.00 AVLT-A6D 0.72 0.00 AVLT-A7D 0.79 0.50 AVLT-A1D 0.52 0.61 AVLT-B1D 0.00 0.50 AVLT-ATD 0.40 0.78 AVLT-BTD 0.00 0.88 AVLT-TDT 0.00 0.89 AVLT-THT -0.43 -0.85 6.78 1.99 Açıklanan varyans (%) 56.48 16.64 Birikimli varyans (%) 56.48 73.12 Özdeğer ÖÖG+DEHB grubu için elde edilen faktör örüntüsünde özdeğeri 1’den büyük 2 faktör yer almış, bu faktörler toplam varyansın % 70.55’ini açıklamıştır (Tablo 3.26). Faktör 1’e AVLT-A1D, AVLT-A2D, AVLT-A3D, AVLT-A4D, AVLT-A5D, AVLT-B1D, AVLT-A6D, AVLT-A7D, AVLT-ATD, AVLT-TDT puanları pozitif olarak, AVLTTHT puanları negatif olarak yüklenmiştir, faktör toplam varyansın % 60.52’sini açıklamıştır. Faktör 2’ye ise AVLT-BTD puanları negatif olarak yüklenmiştir, faktör toplam varyansın %10.03’ünü açıklamıştır. 74 Tablo 3.26. ÖÖG+DEHB Grubunda Yer Alan Katılımcıların AVLT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 Faktör 2 AVLT-A1D 0.65 0.49 AVLT-A2D 0.86 0.00 AVLT-A3D 0.81 0.33 AVLT-A4D 0.83 0.00 AVLT-A5D 0.89 0.00 AVLT-B1D 0.52 0.00 AVLT-A6D 0.85 0.00 AVLT-A7D 0.88 0.00 AVLT-ATD 0.82 0.00 AVLT-TDT 0.81 -0.45 AVLT-THT -0.83 0.00 AVLT-BTD 0.45 -0.70 Özdeğer 7.26 1.20 Açıklanan varyans (%) 60.52 10.03 Birikimli varyans (%) 60.52 70.55 75 4. TARTIŞMA 4.1.TANI GRUPLARININ ÖZELLİKLERİ 4.1.1. Klinik Özellikler Yazında yer alan çalışmalar incelendiğinde sonuçlar üzerinde etkili olabileceği düşünülen bazı değişkenler kontrol altına alınmıştır. Mevcut çalışmada örnekleme sadece erkek olgular dahil edilmiş, cinsiyetin karıştırıcı etkisi ortadan kaldırılmıştır. Çalışmaya 1-5. sınıfa giden, 6-10 yaş grubunda olan ve yaşla uyumlu sınıfta olan olgular dahil edilmiştir; tüm olgular devlet okuluna devam etmektedir. Çalışmaya ayrıca WISC-R zeka testi sonucunda 85 ve üzeri zeka bölümüne sahip olgular alınmış, DEHB dışında başka bir nörolojik ve psikiyatrik bozukluğu olan olgular örnekleme katılmamıştır. ÖÖG okul çağı çocuklarında en sık rastlanan bozukluklar arasındadır, görülme sıklığı yaklaşık %2-10 olarak kabul edilmekte (APA, 1994); erkeklerde kızlara oranla 3 kat daha fazla görülmektedir (Rutter ve ark., 2004). ÖÖG ile ÖÖG+DEHB gruplarının NP test profillerinin incelendiği çalışmada ele alınan diğer bir bozukluk olan DEHB çocukluk çağının en sık görülen nöropsikiyatrik rahatsızlığıdır ve yine erkeklerde kızlara oranlara 2-5 kat fazla görülmektedir (Biederman ve Faraone, 2005). ÖÖG ile DEHB’in birlikte görülme sıklığı %10-60 gibi yüksek değerler arasındadır. Douglas (1994) bu iki bozukluğun birlikte görülme oranının bazı araştırmalarda %92’lere ulaştığını gösteren çalışmalara işaret etmektedir. Çalışmanın örnekleminde yer alan olguların (n=76) %25’i (n=19) ÖÖG, %75’i (n=57) ÖÖG+DEHB tanısı almıştır. Çalışmadaki olguların tanı alma durumları yazın ile uyumludur (Alkaş, 1996; Halperin ve ark., 1984; Holborow ve Berry, 1986; Johnson, 2005; Semrud-Clikeman ve ark., 1992). 76 Çalışmada ÖÖG+DEHB tanısı alan olguların %56.1’i (n=32) DE, %7’si (n=4) HD, %36.8’i (n=21) bileşik tipte DEHB ölçütlerini karşılamaktadır. Willcutt ve Pennington’un (2000) yaptıkları çalışmada okuma bozukluğu olan erkek olguların HD ölçütlerini karşılama oranı %30 iken, DE ölçütlerini karşılama oranı %60 olarak bulunmuştur. Alan çalışmalarında alt tiplere göre DEHB yaygınlığı; DE için %4.7-%9, HD için %3.4-%3.9, DE+HD için %4.4-4.8 olarak bildirilmiştir (Biederman, 2005; Gücüyener, 2008). Çalışmada ÖÖG+DEHB grubunda yer alan olguların DEHB alt tiplerine göre dağılımı genelde yazın ile uyumludur. Tanı alan olguların %17.11’i (n=13) 1.sınıf, %31.58’i (n=24) 2.sınıf, %22.37’si (n=17) 3.sınıf, %18.42’si (n=14) 4.sınıf, %10.53’ü (n=8) 5.sınıfa devam etmektedir. Mevcut örneklemde ÖÖG ve ÖÖG+DEHB tanısının çoğunlukla 2 ve 3. sınıfta konduğu gözlenmektedir. ÖÖG’nin okuma bozukluğu (disleksi), matematik bozukluğu (diskalkuli) ve yazılı anlatım bozukluğu (disgrafi) olmak üzere 3 alt tipi bulunmakta, alt tipler bir arada olduğu gibi tek başlarına da görülebilmektedir. Tüm ÖÖG olgularının yaklaşık %80’nini disleksi olgularının oluşturduğu (Shaywitz ve ark., 1990) ve bu bozukluğun toplumda %5-17.5 oranında görüldüğü bildirilmektedir (Shaywitz ve Shaywitz, 2005; Sürücü ve Gündoğdu, 2008). Başka bir epidemiyolojik çalışmada 9-10 yaş çocukların %1.3’ünde yalnız diskalkuli, %2.3’ünde hem diskalkuli hem de disleksi olduğu bildirilmiştir. Diğer çalışma sonuçları ile uyumlu olarak, disleksinin daha sık görüldüğü (%3.9) dikkati çekmektedir (İşeri ve Akın-Sarı, 2008). Mevcut çalışmada da örneklemin tümü okuma bozukluğu olan olgulardan oluşmaktadır. Olguların pek çoğunda okuma bozukluğuna ÖÖG Bataryası ile belirlenen disgrafi ve/veya diskalkuli eşlik etmektedir. ÖÖG grubunda yazma becerisinde problemi olan 10 (%52.63), aritmetik becerilerde problemi olan 9 (%47.37) katılımcı yer alırken; ÖÖG+DEHB grubunda yazma ve aritmetik becerilerde problemi olan 42 (%73.68) katılımcı yer almıştır. ÖÖG’li çocuklarda DEHB dışında ikincil davranış bozuklukları görülebilmektedir. ÖÖG’ye davranım bozukluğu, karşıt olma-karşı gelme bozukluğu, majör depresif bozukluk veya distimik bozukluklar eşlik edebilmektedir (İşeri ve Akın-Sarı, 2008; 77 Johnson, 2005). Çalışmada Turgay ölçeği (Turgay, 1995) kullanılarak yıkıcı davranım bozuklukları, Kovacs depresyon ölçeği (Öy, 1991) kullanılarak depresyon belirtileri sorgulanmış ve bu bozukluklar açsından ölçütlerini karşılayan olgular çalışmaya alınmamıştır. Korkmazlar’ın (1993) çalışmasında ÖÖG’si olan çocuklarda sosyal-duygusal davranış sorunları (düşük benlik saygısı, iletişim bozuklukları, enürezis-idrar kaçırma-, enkoprezis, okul reddi) olabileceği belirtilmektedir. Sosyal-duygusal davranış problemlerinin de sorgulandığı Toplama Formu’nda Klinik ve Sağlıklı Çocuk Örneklemler İçin Bilgi (ÇBTF) elde edilen bilgilere göre, enürezis ÖÖG grubunda %26.3 (n=5), ÖÖG+DEHB grubunda %38.6 (n=22) oranında gözlenmiştir. Değişik yayınlarda 5 yaşındaki çocukların %10-20’sinin enüretik olduğu, 15 yaşında ise bu oranın %1-2’ye düştüğü belirtilmektedir. Ülkemizde yapılan bir çalışmada ise, ilgili psikiyatri polikliniğine başvuran çocukların %18’inin enürezis tanısı aldığı, enüretik çocukların hem motor hem de dil gelişiminde gecikme olduğu belirtilmektedir. Uzunlamasına yapılan bir alan araştırmasında enürezis nokturna tanısı alan çocuklarda kontrol grubuna göre iki kat fazla gelişimsel gecikme saptanmıştır (Ünal,1996). ÖÖG’de de bu sorunlar açısından parelellik gözlenmektedir. ÖÖG’si olan çocukların sesleri algılamakta ve sözcükleri doğru telaffuz etmekte (özellikle r,ş,j) güçlük çektikleri belirtilmektedir (Sürücü ve Gündoğdu, 2008). Bu doğrultuda örneklemde yer alan olgular konuşma bozuklukları açısından sorgulandığında, ÖÖG’li olguların %21.1’inde (n=4), ÖÖG+DEHB’li olguların %8.8’inde (n=5) artikülasyon bozukluğu gözlenmiştir. 4.1.2. Demografik Bilgiler ve Aile Özellikleri Yetersiz çevre koşulları ve sosyo-kültürel yoksunluk nedeniyle de akademik başarısızlıklar yaşanabilmektedir. Bu amaçla katılımcıların aile özelliklerine ilişkin bulgular incelendiğinde görülmektedir. örneklemde çekirdek aile yapısının hakim olduğu Kardeş sayısı en fazla 7 olmakla birlikte, örneklemin daha çok 2 çocuklu ailelerden oluştuğu saptanmıştır. 78 Tanı gruplarının anne ve babalarının eğitim durumları incelendiğinde ÖÖG grubunda anne ve babası okur yazar olmayan bir katılımcı, ÖÖG+DEHB grubunda ise annesi okur yazar olmayan iki katılımcı belirlenmiştir. ÖÖG grubunda yer alan katılımcıların annelerinin tümü ev hanımı iken, ÖÖG+DEHB grubundaki 47 (%82.5) katılımcının annesi ev hanımıdır. Bu bulgular olguların ilgi ve yardım yoksunluğundan dolayı ders başarısızlığı yaşıyor olma olasılığını dışlayıcı niteliktedir. 4.2. KATILIMCILARIN WISC-R PUANLARI Türkiye’de ÖÖG’nin tanısını koymaya yardımcı olarak en sık kullanılan ölçüm aracı WISC-R zeka testidir. ÖÖG’si olan çocukların karakteristik özelliklerini yansıtmada WISC-R’ın tüm alt testlerinin önemi olduğu düşünüldüğü için, bu araştırmada katılımcılara tüm alt testler uygulanmıştır. Labirentler alt testi hesaplamalarda kullanılmamış, Sayı dizileri alt testi ise zeka bölümü hesaplamasında değil, ÖÖG’nin yorumunda katkı sağlayan Bannatyne kategorilerinin hesaplanmasında kullanılmıştır. 4.2.1. WISC-R Alt Test Puanları WISC-R ilk aşamada katılımcıların zeka düzeylerini belirlemek amacıyla uygulanmıştır; alt testlerden Genel Bilgi, Benzerlikler, Sözcük Dağarcığı, Sayı Dizileri, Resim Tamamlama, Labirentler, Sözel Zeka Bölümü, Toplam Zeka Bölümü puanları açısından ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları kontrol grubundan anlamlı derecede düşük puan almıştır. Aritmetik alt testi puanı ÖÖG+DEHB grubunda kontrol grubundan anlamlı derecede düşük bulunurken, ÖÖG ve kontrol grubu arasında bu alt test açısından fark gözlenmemiştir. Korkmazlar’ın (1993) çalışmasında Genel Bilgi, Aritmetik, Sayı Dizisi, Resim Düzenleme, Küplerle Desen, Parça Birleştirme, Performans Zeka Bölümü, Toplam Zeka Bölümü puanları açısından ÖÖG grubu kontrol grubundan anlamlı derecede düşük puan almıştır. Erman’ın (1997) tezinde ise 79 tanı grupları (Öğrenme Bozukluğu, Öğrenme Bozukluğu+DEHB, DEHB) ile kontrol gruplarının Aritmetik testi sonuçları arasında anlamlı fark elde edilmiştir. Görüldüğü gibi farklı çalışmalarda farklı sonuçlar elde edilmiştir. Aritmetik testi puanları her üç çalışmada da tanı gruplarında kontrol grubundan daha düşük olmuştur. Ancak bu alt test sadece ÖÖG’de değil DEHB grubunda da düşük olarak elde edilmiştir. WISC-R alt testleri tek tek incelendiğinde ÖÖG tanısını koymak açısından hiçbirinin tek başına yeterli olmadığı belirlenmiştir. 4.2.2. WISC-R Profil Puanları WISC-R SZB ve PZB arasındaki farklılıklara dayanarak belirlenen ve ÖÖG’nin tanısına yardımcı olduğu düşünülen üç ayrı WISC-R profilinin katılımcılara göre dağılımı incelenmiştir. Birinci örüntüde (SZB>PZB; fark 15-40 puan) ÖÖG grubunun %10.5’i, ÖÖG+DEHB grubunun %5.3’ü; ikinci örüntüde (PZB>SZB; fark 10-30 puan) ÖÖG grubunun %52.6’sı, ÖÖG+DEHB grubunun %54.4’ü; üçüncü örüntüde (SZB=PZB; alt testler arasında 7-12 puan fark) ise ÖÖG grubunun %31.6’sı ÖÖG+DEHB grubunun %38.6’sı yer almaktadır. Dağılımdan da görüldüğü gibi çalışmanın örneklemi çoğunlukla PZB’nin SZB’den yüksek olduğu ikinci örüntüde yer almaktadır. Buna karşın kontrol grubunun sadece %13.33’ü (n=4) ÖÖG’ye özgü olduğu düşünülen WISC-R profilini sergilemiştir. Korkmazlar (1993) ve Erman’ın (1997) ÖÖG’yi araştıran çalışmalarında da WISC-R profili açısından kontrol ve tanı grupları arasında kontrol grubu lehinde anlamlı farklar rapor edilmektedir. 4.2.3. Bannatyne Kategorileri Araştırmada ek olarak Bannatyne’ın WISC-R alt testlerini gruplandırarak ÖÖG’nin yorumunda kullandığı Bannatyne Kategorileri hesaplanmıştır. Okuma Bozukluğu ve Aritmetik Bozukluğu olan çocuklar Bannatyne Kategorilerinde Mekansal Yetenekler > Kavramsal Yetenekler > Kazanılmış Bilgi > Sıraya Koyma Yetenekleri veya Mekansal Yetenekler > Kavramsal Yetenekler > Sıraya Koyma Yetenekleri şeklinde bir sıralama izlemektedir (D’Angiulli ve Siegel, 2003). 80 Gruplar Bannattyne Kategori puanları açısından incelendiğinde ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları MY, KY ve KB puanları açısından kontrol grubundan anlamlı derecede düşük puan alırken SY puanı açısından sadece ÖÖG+DEHB grubu kontrol grubundan anlamlı derecede düşük puan almıştır. Korkmazlar’ın (1993) çalışmasında ÖÖG grubundaki katılımcılar MY, KB, SY puanları açısından kontrol grubundan anlamlı derecede düşük puan almıştır. Erman’ın (1997) çalışmasında ise KB ve SY puanlarında ÖÖG, ÖÖG+DEHB ve DEHB grupları kontrol grubundan anlamlı derecede düşük puan almıştır. Karaman, Türkbay ve Gökçe’nin (2006) çalışmasında ise ÖÖG+DEHB grubundaki katılımcılar SY puanı açısından ÖÖG grubundan daha düşük puan almıştır. Diğer kategoriler açısından ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları arasındaki fark anlamlı bulunmamıştır. Mevcut çalışmada Karaman ve arkadaşlarının (2006) çalışmasından farklı olarak SY puanı ÖÖG ile ÖÖG+DEHB grupları arasında anlamlı farklılık göstermemiş; ek olarak ÖÖG grubunun SY puanı kontrol grubunun puanı ile de farklılaşmamıştır. Çalışmalarda elde edilen bulguların farklılığı katılımcıların yaş, cinsiyet farklılıklarından kaynaklanıyor olabilir. ÖÖG grubunda SY > MY > KY > KB şeklinde bir sıralama elde edilmiştir. Puanlar arasındaki fark incelendiğinde, SY-KY, SY-KB ve MY-KB puanları arasında anlamlı fark elde edilmiştir. ÖÖG+DEHB grubunda MY > SY > KY > KB şeklinde bir sıralama elde edilmiştir. Bu puanlardan MY-KY, MY-KB, SY-KY, SY-KB ve KY-KB arasındaki farklar anlamlı olmuştur. Kontrol grubunda ise Bannatyne kategori puanları KY > MY > KB > SY şeklinde sıralanmıştır. Bu puanlardan KY-KB ile KY-SY puanları arasında anlamlı fark elde edilmiştir. Türkiye’de yapılan çalışmalar incelendiğinde Bannatyne Kategori puanları arasındaki farkın anlamlılığını yukarıda var olduğu şekliyle inceleyen bir çalışmaya rastlanmamıştır. 81 4.3. KATILIMCILARIN NÖROPSİKOLOJİK TEST PUANLARI Öğrenme güçlüğü ve disleksiyi nöropsikolojik yaklaşımla açıklayan kuramcılar, varolan güçlüklerin altında serebral beyin hasarlardan, kimyasal/elektrolit bozukluklara kadar uzanan çok çeşitli sebeplerin olabileceğini ileri sürmektedirler (Coplin ve Morgan, 1988; Gökçe-Sarıpınar, 2007). Okuma eylemi özellikle sol hemisferdeki değişik bölgeler ve talamik-subkortikal bağlantılar ile ilişkilidir (Korkmaz, 2000). Sesli okuma angüler girüs, primer motor korteks ve Broca alanı bağlantılarıyla gerçekleşirken; okuduğunu anlama becerisi primer vizüel korteks, vizüel assosiyasyon alanlarının angüler girüsle bağlantısı ve korpus kallozumun kuyruğu yoluyla her iki vizüel assosiyasyon alanının bağlantısı sonucu gerçekleşen bir işlevdir (Ergenç, 2000; 2008). Okuma için önemli olan görsel arama, tarama yetisi, sağ pariyeto-oksipital ve frontal lobun dorsolateral alanları ile ilişkili iken, işitsel-sözel anlama yetisi sol temporal, pariyetal ve oksipital alanlar ile ilişkilidir. Bu alanlarda oluşan hasarların, okumada bozulmalara neden olduğu ileri sürülmektedir (Korkmaz, 2000). Ülkemizde özellikle ÖÖG’nin değerlendirilmesine yönelik olarak kullanılan nöropsikolojik testler (NP) bulunmamakta, NP test kullanılarak yapılan az sayıda çalışmaya rastlanmaktadır. Bu durum göz önüne alınarak çalışmada olduğu bildirilen bilişsel hasarlar doğrultusunda ülkemizde ÖÖG’de var geçerlik ve güvenirliği yapılmış NP testler belirlenmiştir (Genç-Açıkgöz ve Karakaş 1996; Karakaş, 2006; Karakaş ve Yalın, 1993). MT hariç belirtilen NP testlerin yetişkin örneklemde GİSDB’nin ise çocuk örneklemde de geçerlik/güvenirlik çalışması bulunmaktadır (Kılıç ve ark., 2002). ÖÖG ile ÖÖG+DEHB gruplarında yer alan olguların NP testlerde nasıl bir profil sergilediklerini belirlemeye yönelik olarak Tablo 4.1’de özetlenen NP testler kullanılmıştır. 82 Tablo 4.1. Nöropsikolojik Testler, Duyarlı Oldukları Beyin Bölgeleri ve Ölçtüğü Bilişsel Süreçler Nöropsikolojik Testler Orijinal Formlar Testin Duyarlı Olduğu Ölçtüğü Bilişsel Süreçler Beyin Bölgesi Çocuk Örneklemde Geçerlik / Güvenirlik Mangina Testi (MT) Mangina, 1994;1998 Sağ Hemisfer Çizgi Yönünü Belirleme Benton, Varney ve Hamsher, 1978 Sağ Hemisfer Parietal lob Testi (ÇYBT) Sayı Dizisi Öğrenme Testi 2007; Soysal 2007) Zangwill, 1943 (SDÖT) Görsel İşitsel Sayı Dizileri Testi B Formu Büyüklük, (Karakaş ve ark., boyut, yön ve uzaysal yönlenim 2006 a-b) Görsel-uzaysal algı Yönlenim (Erdoğan-Bakar, Koppitz, 1977 Karakaş ve Yalın, 1993 Temporal lob Hippokampus Limbik sistem Frontal lob Öğrenme Kısa süreli bellek Hippokampus Kısa süreli bellek (Erdoğan-Bakar, 2007; Soysal 2007; Kılıç ve ark,2002) (GİSD-B) İşitsel Sözel Öğrenme Testi Rey, 1964 Taylor, 1959 (AVLT) Lezak, 1983 (Erdoğan-Bakar, 2007; Soysal 2007) Sol hemisfer Temporal Lob Hippokampus Kısa süreli bellek, Sözel öğrenme, Anlık ve gecikmeli bellek uzamı,Geriye bozucu etki, Serbest hatırlama, Tanıma Disleksi en yaygın görülen öğrenme güçlüğü alt tipi olduğu için yazında disleksi alanında yapılan çalışmalara daha sık rastlanmaktadır. Mevcut çalışmada da olguların tümünde disleksi bulunduğu için bulgular bu doğrultuda değerlendirilmiştir. 4.3.1. MT Puanları Mangina testi, görsel algılama ve algısal öğrenme becerisini değerlendiren ve ÖÖG tanısının konmasında kullanılan bir testtir. Büyüklük ve boyut ayırt etmeyle ilgili maddeler (MTBB) matematik becerisini, yön ve uzaysal yönlenimle ilgili maddeler (MTYY) okuma ve okuduğunu anlama becerisini, diğer maddeler ise bileşik becerileri (MTBİR) değerlendirmektedir. Tüm maddelerin toplamından MTTOPLAM puanı elde edilmektedir. Mangina testinden hesaplanan 4 puandan elde edilen sonuçlar ÖÖG ve - 83 ÖÖG+DEHB gruplarının birbirine yakın puanlar aldığını göstermiştir. Tanı ve kontrol grupları ise elde edilen puanlar açısından anlamlı derecede farklılık göstermiştir. Soysal (2007) ve Erdoğan-Bakar’ın (2007) çalışmalarında da Mangina Testi puanları DEHB grubu ile kontrol grubu arasında anlamlı farklılık göstermiştir. Bu bulgular Mangina Testinin ÖÖG, ÖÖG+DEHB ve DEHB gruplarını sağlıklı kontrollerden ayırt ettiğini göstermektedir. İleride ÖÖG, ÖÖG+DEHB ve DEHB gruplarını içeren bir çalışma ile her üç gruptaki Mangina Testi örüntülerinin incelenmesi ve testin Türk örnekleminde ÖÖG ve DEHB gruplarını da ayırt edip etmediğinin belirlenmesi yararlı olacaktır. 4.3.2. ÇYBT Puanları ÇYBT’den elde edilen sonuçlar ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarının birbirine yakın puanlar aldığını göstermiştir. Tanı ve kontrol grupları ise elde edilen ÇYBT puanı açısından anlamlı derecede farklılık göstermiştir. ÇYBT’nin, görsel-mekansal algılamayı ölçtüğü kabul edilmektedir. Görsel-mekansal algılama, nesneleri tanıma, isimlendirme, yön algısı, yönlenim ve mekana ilişkin üst düzey düşünme süreçlerini içermektedir. Mekansal algının tanımlanmış iki öğesi görselleştirme (visualization) ve yönlenimdir (orientation). ÇYBT’nin daha çok yönlenim ile ilgili olduğu düşünülmektedir (Karakaş, 2006; Kurt ve Karakaş, 2000). ÇYBT çalışmada, ÖÖG’de var olduğu bildirilen görsel kusurları değerlendirmek için kullanılmıştır. Mevcut çalışma gibi okuma bozukluğu ile görsel mekansal algılama arasındaki ilişkiyi inceleyen bir çalışmada, okuma bozukluğu olan grubun ÇYBT puanlarının kontrol grubuna göre anlamlı derecede düşük olduğu gösterilmiştir (Eden ve ark., 1996). Beri yanda görsel-mekansal algılamanın Rey Osterrieth Karmaşık Figür Testi (ROKFT) ile değerlendirildiği çalışmada (Seidman ve ark.,1995) DEHB ve DEHB+ÖÖG grubunun kontrol grubuna kıyasla anlamlı derecede düşük puan aldığı bulunmuştur. Ek 84 olarak DEHB+ÖÖG grubunın DEHB grubundan anlamlı derecede düşük puan aldığı bildirilmiştir. Çalışmada DEHB’e ÖÖG’nin eşlik etmesinin görsel-mekansal algılamayı olumsuz etkilediği belirtilmiştir (Seidman ve ark., 1995). Mevcut çalışmada ise ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları ÇYBT puanları açısından benzer performans göstermiş; ÖÖG’ye DEHB’in eklenmesi ÇYBT puanlarını etkilememiştir. Mevcut çalışma ile Seidman ve arkadaşlarının (1995) çalışmasındaki bu çelişki kullanılan ölçüm aracının farklılığından kaynaklanıyor olabilir. Görsel mekansal algılamayı ölçen MT ile ÇYBT’nin TBA ile incelenmesi sonucu 2 testten elde edilen 5 puanın ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarında tek faktöre yüklendiği görülmüştür. Her ikisi de görsel mekansal algılamayı ölçen test puanlarının aynı faktöre yüklenmesi beklenen bir sonuçtur. Bu doğrultuda ÇYBT sonuçları Mangina testinde elde edilen sonuçlarla uyumlu olmuştur. Elde edilen bulgular doğrultusunda ÖÖG’de DEHB’in varlığından bağımsız olarak görsel-mekansal algılama bozukluğu olduğu söylenebilir. İleride yapılacak çalışmalarda ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarına ek olarak DEHB grubunun da incelenmesi her üç gruptaki görsel mekansal kusur profilini karşılaştırmak açısından faydalı olacaktır. 4.3.3. GİSD-B Puanları GİSD-B değişik uzunluktaki sayı dizilerinin deneklere görsel ve işitsel olarak sunulduğu ve tepkilerin yazılı veya sözlü olarak alındığı bir testtir. GİSD-B deneklerin değişik uyarım ve tepki modaliteleri altında KSB kapasitelerini ölçmek amacıyla kullanılmakta, duyusal-motor kaynaşım ve uyarıcıları dizileme yeteneklerini yansıtmaktadır (Karakaş ve Yalın, 1993). ÖÖG’si olan çocukların görsel ve/veya işitsel sistemlerinde kusurlar olabileceğine yönelik kuramlar bulunmaktadır. Çalışmada GISDB aracılığı ile ÖÖG’si olan çocukların görsel ve işitsel uyaranları algılama ve bu uyaranlara tepki verme aşamalarındaki sorunlar gözlenmeye ve ölçülmeye çalışılmıştır. 85 Disleksinin işitsel işlemleme problemlerinden kaynaklanabileceği; disleksisi olan çocukların hızlı bir şekilde sunulan karmaşık işitsel tonları işlemlemede güçlük çektikleri ancak sunum hızı yavaş olduğunda bu sorunun görülmediği belirtilmektedir (Molfese ve ark., 2006). GİSD-B testinde uygulama yönergesi gereği saniyede bir uyarıcı verilmektedir. GİSD-B’nin uygulama koşulunda ÖÖG grubu GS, SA ve DAK puanları dışında yazın bilgisine uygun olarak kontrol grubuyla benzer performans göstermiştir. ÖÖG+DEHB grubu ise eşlik eden dikkat ve hareketlilik sorunları nedeniyle GY ve GU puanları dışında ÖÖG ve kontrol grubundan daha düşük puan almıştır. Ülkemizde ÖÖG’si olan çocuklarda GİSD-B kullanılarak yapılan bir çalışma bulunmamakta ancak GİSD’in A formu (Yalın ve Karakaş, 1994) kullanılarak yapılan çalışmalara rastlanmaktadır (Erman, 1997; Karaman ve ark., 2006; Tayyar, 1996). Tayyar’ın (1996) çalışmasında ÖÖG grubunun; Erman’ın (1997) çalışmasında ise ÖÖG, DEHB ve ÖÖG+DEHB gruplarının GİSD-A’nın tüm puanlarında kontrol grubundan anlamlı derecede düşük performans gösterdikleri bildirilmektedir. Karaman ve arkadaşlarının (2006) ÖÖG ile ÖÖG+DEHB gruplarını GİSD-A testi ile karşılaştırdığı çalışmada ise ÖÖG+DEHB grubunun GİSD-A’nın bütün alt ve birleşik testlerinden düşük puan aldığı; İS, İY, İU, SA, DİK ve DAK puanlarındaki farkın istatistiksel olarak anlamlı bulunduğu bildirilmiştir. ÖÖG ile ÖÖG+DEHB gruplarını ayırt eden bu çalışmanın sonuçları Erman’ın (1997) sonuçlarıyla uyumlu değildir. Söz konusu fark örneklemde yer alan olguların yaş ve cinsiyet özelliklerinden kaynaklanıyor olabilir. GİSD-A testi de KSB kapasitesini ölçmekte ancak GİSD-B’de giderilmiş olan bazı görgül ve yöntemsel sorunları içermektedir. Mevcut çalışmada elde edilen bulgular ile diğer çalışmaların bulguları arasındaki farkların bu iki formdaki farklılıklardan kaynaklanması olasılığı çok yüksektir. Yazında ÖÖG’nin sayı dizisi performansının WISC-R’ın sayı dizisi alt testi ile incelendiği çalışmalara rastlanmaktadır. Helland ve Asbjornsen’in (2004) WISC-R’ın sayı dizisi alt testini kullanarak yaptığı çalışmada, disleksisi olan grubun sayı dizisi 86 puanlarının kontrol grubundan anlamlı derecede düşük olduğu bildirilmektedir. Okuma güçlüğü olan ve olmayan genç yetişkinlerin ileriye ve geriye sayı dizisi testi (Digit Span Forward, Digit Span Backward) ile değerlendirildiği bir başka çalışmada, okuma güçlüğü olan grubun kontrol grubundan anlamlı derecede düşük puan aldığı bildirilmektedir (Cohen-Mimran ve Sapir, 2007). Mevcut çalışmada da WISC-R’ın sayı dizisi alt testinde tanı gruplarının kontrol grubundan anlamlı derecede düşük puan aldığı gözlenmiştir. GİSD-B ve SDÖT’ten elde edilen puanlara uygulanan TBA sonucunda her iki grupta da sadece İS, İY, İU puanlarının aynı faktöre yüklendiği görülmüştür. Tanı gruplarında işitsel işlemleme ile ilgili puanlar her iki grupta da aynı faktöre yüklenirken (bkz. Tablo 3.23; Tablo 3.24) kontrol grubunda bu örüntü gözlenmemiştir (bkz. Tablo 1.20, Ek 1). Bu bulgu işitsel bilginin işlenmesi ile ilgili süreçlerde kontrol grubu ile ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarının farklılaştığına işaret etmektedir. Mevcut çalışmadan elde edilen bulgular ÖÖG’nin ayırt edilmesinde tek başına GİSDB’nin kulanımının yeterli olmadığını göstermektedir. Bununla birlikte GİSD-B klinikte çocuğun sunulan işitsel bilgiyi mi görsel bilgiyi mi daha iyi işlediğine ilişkin önemli veriler sağlamakta; çocuğa güçlü olduğu ve güçlük yaşadığı alanlar doğrultusunda çalışma önerileri sunulabilmektedir. 4.3.4. SDÖT Puanları SDÖT diğer sayı dizisi testlerinden farklı olarak öğrenme yeteneğini değerlendirmektedir. SDÖT’den elde edilen sonuçlar ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarının birbirine yakın puanlar aldığını göstermiştir. Bu bulgu GİSD-B’den elde edilen sonuçlarla tutarlıdır. Mevcut çalışmada ÖÖG+DEHB grubu SDÖT görevinde kontrollerden düşük performans gösterirken ÖÖG grubunun SDÖT puanları kontrol grubu ile farklılaşmamıştır (bkz. Tablo 3.11; Tablo 1.4, Ek 1). SDÖT testinde de sayılar yönerge gereği saniyede bir uyaran gelecek şekilde sunulmaktadır. Bu bilgi ve bulgular 87 doğrultusunda ÖÖG’li grubun sayılarla öğrenme becerisinin uygun hız ve yeterli sayıda tekrarla kontrol grubuna benzer olduğu söylenebilir. ÖÖG+DEHB grubu ise eşlik eden sorunları nedeniyle kontrol grubundan daha düşük performans göstermektedir. SDÖT görevinde sayı dizisinin tam olarak öğrenilme durumu incelenmekte, deneğin bunu kaç tekrarda başarabildiği ölçülmektedir. SDÖT performansında bellek ve kaçınılmaz biçimde öğrenmenin bulunması, bilgi işleme operasyonlarından beklenen bir sonuçtur. Bir bilginin bellekte yer alması üç sürecin gerçekleşmesini gerektirir: bilginin kodlanması, depolanması ve geri çağrılması. Bilginin kodlanması ise, onun tekranlanarak temrin edilmesine (repetitive rehearsal) veya özümsenerek temrin edilmesine (assimilative rehearsal) yani öğrenilmesine bağlıdır (Karakaş, 2006). ÖÖG’yi beyindeki yapısal ve işlevsel bozukluklarla açıklamaya çalışan kuramlar yukarıda söz edilen bilgi işleme süreçlerinin bir veya birkaçında ortaya çıkan bozulmayla ÖÖG’yi ilişkilendirmektedir (Korkmazlar ve Sürücü, 2007). GİSD-B ve SDÖT’ten elde edilen puanlara uygulanan TBA sonucunda ÖÖG grubunun SDÖT puanları kontrol grubunun SDÖT puanlarının yüklendiği 1. faktöre yüklenmiştir (bkz. Tablo 3.23). Zıt olarak ÖÖG+DEHB grubunun SDÖT puanları GİSD-B’nin İS, İY, İU puanları ile aynı faktöre yüklenmiştir (bkz, Tablo 3.24). ÖÖG+DEHB grubunda işitsel uyarım ile ilgili kusurların ve/veya dikkat eksikliği/hareketlilik özelliklerinin SDÖT performansını olumsuz etkilediği; GİSD-B’nin ilgili puanları ile SDÖT puanının bu nedenle aynı faktöre yüklendiği yorumu yapılabilir. Mevcut çalışmada SDÖT performansı açısından ÖÖG ile kontrol grubu farklılaşmamasına rağmen, ÖÖG’de tipik olarak söz edilen algılama ve öğrenme sorunlarının varlığı yukarıda söz edilen bilişsel süreçleri daha ayrıntılı bir şekilde incelemek gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır. 88 4.3.5. AVLT Puanları Kelime listelerinden oluşan İşitsel Sözel Öğrenme Testi (AVLT) sözel malzemeye ilişkin bilgi işleme süreçlerini çok yönlü olarak ölçen bir testtir. Bu süreçler arasında anlık sözel bellek uzamı (A1), sözel öğrenme (A2, A3, A4, A5), geriye ve ileriye doğru bozucu etki (B1, A6), anlık ve gecikmeli hatırlama (A6, A7) ve ayrıca tanıma belleği bulunmaktadır (Genç-Açıkgöz ve Karakaş, 1996). AVLT, mevcut çalışmada ÖÖG ile ÖÖG+DEHB’i olan çocukların kelimelerle öğrenme yeteneğini ve yazında var olduğu bildirilen işitsel algılama bozukluklarını değerlendirmede kullanılmıştır. AVLT puanlarından elde edilen bulgular ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grubunun yakın puanlar aldığını göstermiştir. AVLT Hatırlama listesi (A1D, A2D, A3D, A4D, A5D, A6D, A7D, B1D) puanlarında ÖÖG grubu B1D puanı hariç; ÖÖG+DEHB grubu ise A2D, A4D ve B1D puanları hariç kontrol grubuyla benzer performans göstermiştir. AVLT Tanıma listesi puanlarında ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grubu B1 listesi doğru toplamı(B1D), Tanıma listesi doğru toplamı (TDT), Tanıma listesi hata toplamı puanları (THT) hariç kontrol grubuyla benzer performans sergilemiştir. ÖÖG grubu 4 puan, ÖÖG+DEHB grubu ise 6 puan açısından kontrol grubundan düşük puan almıştır (bkz. Tablo.3.11). ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları ortak bir biçimde B1 listesi ve bu liste ile ilişkili puanlarda kontrol grubundan düşük performans sergilemiştir. B1 listesi A listesi 5 defa okunduktan sonra sadece bir denemede sunulmakta ve B1 listesindeki kelimelerin sıra gözetmeksizin hatırlanması istenmektedir. B1 listesi bozucu liste olarak da adlandırılmakta, B1 listesinde yer alan 15 farklı kelimenin daha sonra deneğin tekrar hatırlayacağı A listesi üzerindeki karıştırıcı etkisi gözlenmektedir. Ancak ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları B1 listesinin bozucu etkisinin gözlenmesi beklenen A6 ve A7 denemelerinde kontrol grubu ile anlamlı farklılık göstermemiştir. Fark bir kez sunulan B1 listesinin hatırlanması ve tanınmasında ortaya çıkmıştır. Bu bulgu sözel malzeme ile öğrenme (A1, A2, A3, A4, A5) gerçekleştikten sonra ortaya çıkan bozucu bir etkinin tanı gruplarının performansında negatif etki yapmadığı 89 şeklinde yorumlanabilir. Tersine B1 listesi ve ilgili puanlarda tanı ve kontrol grupları arasında ortaya çıkan farkın daha önce sunulan A listesinin bozucu etkisinden kaynaklandığı yorumu yapılabilir. ÖÖG’de KSB kapasitesi kusuru vardır (Erman, 1997; Jorm, 1979; Kurdoğlu, 2001; Sürücü ve Gündoğdu, 2008); bu sonucu B1 listesinin sadece bir kez sunulması yaratmış da olabilir. Özetle ÖÖG grubunda öğrenme yeteneğini birisi sayılarla diğeri kelimelerle değerlendiren SDÖT ve AVLT Hatırlama listesi bulguları benzer özellikler göstermiştir. Tüm nöropsikolojik testlerin bulguları incelendiğinde, görsel mekansal algılamayı değerlendiren NP test (Mangina, ÇYBT) sonuçları ÖÖG’de bir görsel-mekansal algılama kusuru olduğunu göstermektedir. KSB ve öğrenmeyi değerlendiren NP test (GİSD-B, SDÖT, AVLT) sonuçlarında ise DEHB eşlik etmediği sürece ÖÖG’li grubun, ilgili test puanlarının çoğunda kontrol grubu ile benzer sonuçlar aldığı göze çarpmaktadır. Oysa ÖÖG’de tipik olarak algılama ve öğrenme güçlüklerinden söz edilmektedir. Bu doğrultuda ÖÖG’ye ait özellikler ile mevcut çalışmada var olan ÖÖG grubunun sonuçları uyumlu değil; ÖÖG+DEHB grubunun sonuçları yazın ile uyumludur. Yazında ÖÖG ve DEHB’in birlikte ele alındığı çalışmalar incelendiğinde, çalışmaların örneklem (cinsiyet / yaş / zeka / eş hastalık görülme durumu...), kullanılan tanı ölçütü ve değerlendirme araçları açısından farklılaştığı görülmektedir. ÖÖG ve DEHB’in bir arada görülme sıklığının fazla olması ise her iki bozukluğa ilişkin özelliklerin ayrıştırılmasını güçleştirmekte; ÖÖG, DEHB ve ÖÖG+DEHB tanıları görece “subjektif” olmaktadır. Bu nedenle ÖÖG ve DEHB birlikteliğini ele alan çalışmaların bulguları farklılaşmakta; ÖÖG ve DEHB birlikteliğinin açıklanmasına yönelik olarak değişik ve çelişkili görüşler ileri sürülmektedir. 90 Pennington ve arkadaşlarına (1993) göre temel sorun ÖÖG’de fonolojik işlemleme, DEHB’de ise yönetici işlevlerdir. Bazı araştırmacılar DEHB’de de dil alanında sorun yaşandığını; ÖÖG’si olan çocukların semantik dil görevlerinde, DEHB’i olan çocukların ise organizasyonel dil görevlerinde sorun yaşadıklarını belirtmektedir (Purvis ve Tannock, 2000). Wilcutt ve arkadaşları (2005) ise fonolojik görevlerin ÖÖG ile DEHB’yi ayırt ettiğini; ek olarak ÖÖG+DEHB grubunda yönetici işlevlerde de sorun yaşandığını belirtmektedir. Farklı bir görüşe göre ise ÖÖG'de sık gözlenen dikkat eksikliği ve davranış sorunları DEHB'e ait olmaktan ziyade, ÖÖG'nin klinik belirtileridir (Pisecco ve ark., 2001). Özetle, ÖÖG ve DEHB birlikteliğini açıklamaya yönelik olarak yapılan çalışmalardan elde edilen bulguların farklılaştığı; bu durumun bulguların genellenebilirliğini ortadan kaldırdığı görülmektedir. Mevcut çalışma, olası karıştırıcı değişkenlerin göz önünde bulundurularak seçildiği örneklem üzerinde ve uygun NP testler yoluyla; söz edilen karmaşanın ortadan kaldırılması ve nesnel ölçütler elde edilmesi amacıyla planlanmıştır. Çalışmadan elde edilen bulgular, kullanılan NP testlerin pek çok puanının ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları ile kontrol grubunu ayırt ettiğini ancak tanı gruplarını birbirinden ayırt edemediğini göstermiştir. 4.4. KATILIMCILARIN ÖÖG BATARYASI PUANLARI Çalışmada WISC-R ve NP testlere ek olarak alanda ÖÖG tanısını koyarken yardımcı olan ÖÖG Bataryası uygulanmıştır. Bu test/görevler ÖÖG değerlendirmesi yapılırken uygulanmakta; ancak testlerden sadece okuma testinin farklı bir formuna ilişkin sağlıklı örneklemde norm değeri bulunmakta bu nedenle değerlendirme büyük ölçüde alanda çalışan kişilerin gözlem ve deneyimlerine dayanmaktadır. Bozukluğun değerlendirilmesi ve derecelendirilmesine ilişkin alanda yaşanan eksiklik göz önüne alınarak mevcut çalışmada tüm batarya uygulanmıştır. Örneklem sayısı norm belirlemeye yetecek ölçüde olmasa da, elde edilen sonuçların, gelecek çalışmalara ışık 91 tutması bakımından yararlı olacağı düşünülmektedir. Bataryada yer alan test ve görevler Tablo 4.2’de özetlenmiştir. Tablo 4.2. ÖÖG Bataryası Test/Görevleri ÖÖG Bataryası Test/Görevleri Ölçtüğü Süreç/Beceriler Çocuk Örneklemde Norm Çalışması Okuma Testi Okuma, okuduğunu anlama becerisi + Yazma Testi Yazma becerisi + Alfabenin harfleri Sıraya koyma becerisi - Günler ve Ayları Sıra ile Söyleme, Sıraya koyma becerisi - Sorulan Sorulara Yanıt Verme Öncelik-sonralık ilişkileri Toplama Soruları Aritmetik becerisi - Çarpma Soruları Aritmetik becerisi - Gessel Şekilleri El-göz koordinasyonu, ince motor beceri Saat Çizme Testi (4 puan) Görsel algılama, Görsel ardışıklık, Devam ediyor - Organizasyon, Sayı Bilgisi, Soyut Devam ediyor Saat Çizme Testi (45 puan) Düşünme, Planlama Head Sağ/Sol Ayırt Etme Sağ-sol ayırt edebilme becerisi - Harris Lateralleşme El, göz ve ayak kullanımındaki üstünlüğün - değerlendirilmesi ÖÖG’si olan olguların okuma ve okuduğunu anlama becerilerini değerlendirmeye yönelik olarak uygulanan okuma testinde; metni okuma süresi, 1 dakikada okunan kelime sayısı, 1 dakikada yapılan hata sayısı, tüm metinde doğru okunan kelime sayısı, tüm metinde yapılan hata sayısı ve okuduğunu anlama becerisini değerlendirmeye yönelik olarak sorulan sorulara verilen doğru cevap sayısı puanları hesaplanmıştır. Tüm bu puanlar açısından ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları birbirine yakın puanlar alırken, tanı grubu ve kontrol grupları arasında anlamlı fark elde edilmiştir. Çalışmada yer alan tüm olgular okuma bozukluğu olan olgulardan oluştuğu için sonuçlar beklenilen yöndedir. 92 Yazma testinde toplam hata puanı, harf / sözcük / hece atlama, ters yazma, harf karıştırma, birleşik yazma, hece ayırma, harf / sözcük ekleme, sözcüğü yanlış yazma, yazım hataları değerlendirilmiştir (Erden, Kurdoğlu ve Uslu, 2002). Mevcut çalışmada yazma testi toplam hata, harf karıştırma ve yazım hatası tanı gruplarında kontrol grubuna oranla anlamlı derecede fazla görülürken, ÖÖG+DEHB grubunda ek olarak harf atlama ve birleşik yazma hatalarının kontrol grubuna oranla fazla olduğu gözlenmektedir. DEHB’li çocukların dürtüsellik ve ihmalden kaynaklanan hatalar yaptıkları belirtilmektedir (Şenol, 2008). Bu doğrultuda mevcut çalışmada harf atlama ve birleşik yazma hatalarının ÖÖG+DEHB grubuna özgü olması yazın ile uyumludur. Alfabenin harflerinin yazdırılması görevi, çocuğun alfabede yazabildiği harf sayısı, bu harfleri doğru sırada yazma becerisi ve harflerin yazımında ortaya çıkan hataları (ters yazma, harf karıştırma) değerlendirmek amacıyla uygulanmıştır. Yazılan harf sayısı açısından ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları birbirine yakın puanlar alırken, tanı grupları ile kontrol grubu arasında anlamlı fark gözlenmiştir. ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarında yazılan harf sayısı tüm sınıflarda kontrol grubuna göre az olmuş (bkz. Tablo 1.7, Ek 1); yazılabilen harfler de doğru sırada yazılamamıştır. Kontrol grubunda ise sadece 1 ve 2. sınıfa devam eden 5 çocuk 19 ve altında harf yazmış ve bu harfleri doğru sırada yazamamıştır. Bu bulgu da ÖÖG’si olan çocukların sıraya koyma becerisi gerektiren görevlerde başarısız olduğu bilgisi ile uyumludur. Sıraya koyma becerilerini değerlendirmede kullanılan başka bir görev ise günler ve ayları doğru sıra ile söyleyebilme ve sorulan öncelik/sonralık sorularına doğru cevap verebilmedir. ÖÖG grubunda günleri doğru sırada söyleyemeyen 3 olgu bulunmakta olguların 2’si 1. sınıfa devam etmektedir; ayları doğru sırada söyleyemeyen 8 olgu bulunmakta; ayları doğru sırada söyleyememe tüm sınıflarda gözlenmektedir. ÖÖG+DEHB grubunda günleri doğru sırada söyleyemeyen 15 olgu bulunmakta bu olguların 13’ü 1 ve 2. sınıfa devam etmekte; ayları sıra ile söyleyemeyen 35 olgu bulunmakta ve ayları doğru sırada söyleyememe tüm sınıflarda gözlenmektedir. Kontrol grubunda günleri doğru sırada söyleyemeyen 1 çocuk (1.sınıf) bulunurken; 1 ve 2. sınıfa devam eden 4 çocuk da ayları doğru sırada söyleyememiştir (bkz. Tablo 3.18). Önceliksonralık ilişkilerini sorgulayan sorular açısından ÖÖG ile ÖÖG+DEHB grupları 93 birbirine yakın puanlar alırken, tanı grupları ile kontrol grubu arasındaki fark anlamlı olarak elde edilmiştir. Bu bulgular doğrultusunda adı geçen görevin sıralama becerileri açısından tanı grupları ile kontrol grubunu ayırt edici özelliğe sahip olduğu söylenebilir. Aritmetik becerilerini değerlendirmede kullanılan toplama işlemi soruları açısından ÖÖG+DEHB grubu ÖÖG ve kontrol gruplarından anlamlı derecede düşük puan alırken ÖÖG ile kontrol grubu arasında anlamlı fark elde edilememiştir. Çarpma işlemi sorularında ÖÖG+DEHB grubu kontrol grubundan anlamlı derecede düşük puan alırken, ÖÖG ile kontrol grubu puanları arasında anlamlı fark elde edilememiştir (bkz. Tablo 3.13). ÖÖG’de görsel-algısal değerlendirme ve el-göz koordinasyonunu değerlendirmeye yönelik olarak kullanılan Gessel şekillerinde her olgu için doğru çizilen şekil sayısı belirlenmiştir. ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grubundaki olgular için doğru çizilen şekil sayısı birbirine yakın olarak belirlenirken, tanı grupları ve kontrol grubu arasındaki fark anlamlı olarak bulunmuştur. Bu bulgu ÇYBT ve MT sonuçları ile uyumlu olarak değerlendirilmiştir. Görsel algılama, görsel ardışıklık (sıraya koyma), organizasyon, sayı bilgisi, soyut düşünme, planlama ve ince motor becerileri değerlendiren her iki saat çizme testinde de ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları birbirine yakın puanlar alırken, tanı grupları ve kontrol grubu arasında anlamlı farklar elde edilmiştir. Görsel algılama ve ilişkili süreçler, el-göz koordinasyonu ve organizasyon becerileri DEHB gibi başka bozukluklarda da etkilenmektedir. Bu nedenle Gessel şekilleri ve Saat Çizme testlerinin özellikle ÖÖG’yi ayırt ettiğini söylemek zor olsa da testleri uygulama aşamasında uygulayıcının gözlemi ile beraber klinikte kullanımı yaygın ve yararlıdır. Yazında ÖÖG olgularında sol el kullanımının normal popülasyona göre daha yüksek olduğu bildirilmektedir (Korkmazlar, 1993). Mevcut çalışmada sol el kullanımı ÖÖG olgularında %10.5 (n=2), ÖÖG+DEHB olgularında %8.8 (n=5) olmuştur. Kontrol olgularında ise sol ellilik %16.7 (n=5) olarak elde edilmiştir. Korkmazlar (1993) ve 94 Erman’ın (1997) çalışmasında da tanı ve kontrol grupları arasında el baskınlığı açısından anlamlı farklılık elde edilmemiştir. Tek taraflı lateralizasyon (sağ el/sağ göz; sol el/sol göz) ÖÖG grubunda %57.9 (n=11), ÖÖG+DEHB grubunda %71.9, kontrol grubunda ise %60 olarak elde edilmiştir. Çapraz lateralizasyon (sağ el/sol göz; sol el/ sağ göz) ÖÖG grubunda %42.1 (n=8), ÖÖG+DEHB grubunda %26.3 (n=15), Kontrol grubunda %40 (n=12) olarak elde edilmiştir. Lateralleşme puanı açısından gruplar arasında anlamlı fark elde edilmemiştir. Ek olarak ayak kullanım tercihinin ÖÖG grubunda sol ayak için %5.3, her iki ayak için %36.8 oranında; ÖÖG+DEHB grubunda sol ayak için %5.3, her iki ayak için %19.3 oranında; kontrol grubunda sol ayak için %10, her iki ayak için %43.3 oranında olduğu görülmüştür. Araştırmada ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarının ayak tercihinde sol veya her iki ayak kullanımının yaygın olacağı düşünülmüş; ancak sonuçlar kontrol grubunda da sol ayak ve her iki ayak kullanımının yaygın olduğunu göstermiştir. ÖÖG’nin sol elini kullanan bireylerde daha sık görüldüğü şeklindeki erken yazın bulgularının geçerliği azalmaktadır (Erman, 1997). Son yıllarda ÖÖG’de sağ/sol beyin işlevleri, dominans ve lateralleşme ilişkilerinin araştırıldığı planum temporale ile ilgili çalışmalarda asimetrinin normal olduğu ya da normal bireylerle yapılan karşılaştırmalarda fark olmadığı belirtilmektedir (Heiervang ve ark., 2000; İşeri ve Akın-Sarı, 2008). 95 5.SONUÇ VE ÖNERİLER Mevcut çalışmada ÖÖG ve ÖÖG+DEHB olguları gelişim, klinik ve aile özellikleri; NP test puanları; ve ÖÖG Bataryası puanları açısından karşılaştırılmıştır. Örneklem erkek olgulardan oluşmuş; tanı ve kontrol gruplarında yer alan olgular, yaş/sınıf, zeka bölümü ve okul türü gibi karıştırıcı değişkenler açısından eşleştirilmiştir. Çalışmada ÖÖG’nin tanısına yardımcı olarak sıklıkla kullanılan WISC-R testi Labirentler alt testi de dahil olmak üzere uygulanmıştır. WISC-R alt testi puanları, WISC-R profilleri ve Bannatyne Kategorileri açısından ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları arasında anlamlı farklılık gözlenmemiştir. WISC-R alt test puanlarının da ÖÖG tanısını koymada yardımcı olmayacağı görülmüştür. Buna karşın WISC-R profilleri ve Bannatyne Kategorilerinin tanı gruplarını kontrol grubundan ayırt ettiği ve ÖÖG’nin tanısında yararı olduğu bulgusu desteklenmiştir. ÖÖG’de var olan bilişsel kusurlar göz önüne alınarak seçilen nöropsikolojik testler ile pek çok bilişsel süreç bir arada değerlendirilmiştir. ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarının Mangina testi, GİSD-B, SDÖT, ÇYBT, AVLT testlerinde sergiledikleri nöropsikolojik profil elde edilmeye çalışılmıştır. Tanı grupları nöropsikolojik testlerde benzer puanlar almış; test puanları ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarını ayırt edememiştir. Görsel-mekansal algılamayı değerlendiren Mangina testi ve ÇYBT’nin ÖÖG’de var olan görsel-mekansal algılama sorunlarını ayırt ettiği görülmüştür. Kısa süreli bellek ve öğrenmenin değerlendirildiği GİSD-B, SDÖT ve AVLT testleri ÖÖG+DEHB grubu ile kontrol grubunu ayırt etmiştir. Buna karşın ÖÖG grubu adı geçen testlerden GİSDB’nin Görsel Sözel (GS), Sözel Anlatım (SA) ve Duyular Arası Kaynaşım (DAK) puanları; AVLT’nin B1 Listesi doğru toplamı(B1D), B Listesini tanıma doğru toplamı(BTD), Tanıma Listesi doğru toplamı (TDT) ve Tanıma Listesi Hata Toplamı (THT) puanları dışında kontrol grubu ile benzer performans göstermiştir. 96 Bu sonuçlar ÖÖG’si olan çocukların algılama ve öğrenme sorunu olmadığı anlamına gelmemelidir. Kaldı ki bu çocuklar okul hayatlarında yaşadıkları akademik sorunlar nedeniyle Çocuk Psikiyatrisi polikliniklerine başvurmakta ya da yönlendirilmektedir. Mevcut çalışmada tüm çocuklar yapılandırılmış test ortamında görülmüş; NP testler yönergelerine uygun şekilde uygulanmıştır. ÖÖG’si olan çocukların KSB ve öğrenme görevlerinde kontrol grubuna yakın performans göstermeleri uygun ortam hazırlandığında bu çocukların başarılı olabileceğini de göstermektedir. Bu durum ÖÖG’de özel eğitimin önemine işaret etmektedir. Mevcut çalışmada ÖÖG belirtilerini gözlemek ve ayrıntılı değerlendirmesini yapabilmek için kullanılan ÖÖG Bataryası test/görevleri kullanılmıştır. Bataryada yer alan test/görevler açısından ÖÖG ve ÖÖG+DEHB grupları benzer puanlar alırken, tanı ve kontrol gruplarının puanları arasında anlamlı farklar elde edilmiştir. Bu farklar ÖÖG+DEHB grubunda okuma testi, yazma testi, alfabenin harflerinin yazdırılması, toplama-çarpma soruları, öncelik-sonralık ilişkileri, Gessel şekilleri, Saat Çizme ve sağ-sol ayırt etme testlerinde elde edilmiştir. ÖÖG grubu ise toplama-çarpma soruları ve sağ-sol ayırt etme test puanları dışında kontrol grubundan anlamlı derecede farklılık göstermiştir . ÖÖG tanısının konması uzun ve zahmetli bir süreci gerektirmekte; klinikte WISC-R ve ÖÖG Bataryası testleri uygulanarak bir kanıya varılmaya çalışılmaktadır. ÖÖG bataryası sonuçları bataryada yer alan test/görevlerin hemen hepsinin ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarını kontrol grubundan ayırt edebildiğini göstermiştir. Ancak bu testlerin çoğuna ilişkin norm değeri bulunmamakta; tanı klinisyenin gözlem ve deneyimlerine dayanmaktadır. Gelecek çalışmalarda ÖÖG’nin tanısında önemli bir yeri olan bataryanın daha geniş örneklemlerde çalışılması ve norm değerlerinin elde edilmesi klinisyenler açısından faydalı olacak ve klinisyenlerin ortak bir dil geliştirmelerini sağlayacaktır. ÖÖG erkek çocuklarda daha sık görüldüğü için mevcut çalışma erkek olgular üzerinde yürütülmüş bu da sonuçların kız olgulara genellenebilirliğini ortadan kaldırmıştır. 97 İleride yapılacak çalışmalarda kız olguların yer aldığı örneklemler de incelenerek ÖÖG’de bilişsel süreçler açısından cinsiyet farkının olup olmadığı araştırılmalıdır. Okuma bozukluğunda özellikle fonolojik işlemleme ile ilgili kusurlardan söz edilmektedir. Ülkemizde Türkçe ses yapısına uygun fonolojik testler bulunmadığı için mevcut çalışmada özellikle fonolojik süreçlerin değerlendirildiği testler kullanılamamıştır. İleride yapılacak çalışmalarda olguların fonolojik işlemleme süreçlerindeki kusurları değerlendiren testlerin geliştirilmesi ve kullanılması faydalı olacaktır. ÖÖG ve DEHB’in bir arada görülme sıklığı yüksek olduğu için ÖÖG+DEHB grubuna oranla ÖÖG grubundaki olgu sayısı oldukça düşük olmuştur. ÖÖG’nin karıştırıcı etkiler olmadan incelenebilmesi için çeşitli dışlama ölçütleri kullanılmış, bu durum çalışmaya alınan olguların sayısını daha da azaltmıştır. İleride yapılacak çalışmalarda olgu sayısının arttırılması mevcut çalışmadaki örneklem kısıtlılığını ortadan kaldıracaktır. ÖÖG ve sıklıkla eşgörülme durumunda olan DEHB pek çok klinik özellik bakımından birbirine benzemektedir. ÖÖG, DEHB ve ÖÖG+DEHB gruplarının bir arada incelenmesi bu üç tanı grubundaki bilişsel örüntülerin elde edilmesi açısından faydalı olacaktır. Benzer şekilde ÖÖG ve ÖÖG+DEHB gruplarını kontrol grubundan ayırt ettiği görülen ÖÖG Bataryasının DEHB’de de uygulanması, bataryada incelenen özelliklerin ÖÖG’ye özgü olup olmadığını ortaya koyacaktır. ÖÖG temelde okuma ve yazma becerilerini kazanma ile ilgili bir güçlük olduğu için çocuğun zeka problemi olmamasına rağmen ders başarısızlığı yaşamasına neden olmaktadır. ÖÖG’si olan çocuklar, bozukluğun anne-babalar / öğretmenler / pratisyen hekimler / çocuk doktorları / alanda çalışan psikolojik danışman ve psikologlar tarafından tanınmaması nedeniyle yanlış değerlendirilmekte; çocuklarda zeka problemi olduğu kanısı uyanmaktadır. ÖÖG’nin bilinmemesi tanı alma sürecini geciktirmekte bu durum da çocuğun ikincil olarak sosyal-duygusal sorunlar yaşamasına yol açmaktadır. Bu nedenle ÖÖG’nin özellikleri hakkında özellikle öğretmenleri bilgilendirici 98 toplantıların yapılması çocukların daha erken yönlendirilmesini, tanı almasını sağlayacaktır. Erken tanı alan çocuk özel eğitime yönlendirildiğinde daha az duygusal zarar görecek; daha hızlı bir ilerleme sağlanacaktır. Okuma-yazma becerisi eğitim sürecinde kazanılması gereken en temel beceridir. Bu becerilerde sıkıntı yaşanması çocuğun eğitim sürecini aksatmaktadır. ÖÖG’si olan çocuklara yönelik olarak eğitim programları/koşulları belirlenmiş olmasına rağmen Milli Eğitim Bakanlığınca bakanlığın olanaklarının kısıtlı olması nedeniyle bu program/koşullar yerine getirilememektedir. Zeka açısından işlev kaybı olmadığı için sadece ÖÖG tanısı olan çocuk devletin sunduğu özel eğitim imkanından yararlanamamaktadır. Özel eğitim hizmetinden yararlanabilmek için hastanelerden alınan heyet raporu gerekmekte; anne/babalar çocuğun gelecek yaşantısında raporun bazı engeller yaratabileceği ile ilgili olarak haklı kaygılar duymaktadır. Rapor alınmaksızın özel eğitime yönlendirilen çocuklar, ÖÖG’nin eğitiminin bilinmemesinden dolayı, özel eğitim merkezlerinde zihinsel geriliği olan çocuk gibi rehabilite edilmektedir. Anne/baba ve çocuklar okulda problemlerine çözüm bulamamakta; özel eğitim raporu alınması durumunda ileride herhangi bir sorunla karşılaşıp karşılaşmayacaklarını bilememektedir. Bu nedenlerle okul ve özel eğitim dışında çözüm arayan anne/baba ve çocuklar alanda bu konu ile ilgili çalışan uzmanların azlığı ve rehabilitasyonun uzun sürmesinin yarattığı ekonomik güçlükler nedeniyle çaresizliğe sürüklenmektedir. Bu doğrultuda Milli Eğitim Bakanlığı ilkokul öğretmenlerini ve rehberlik uzmanlarını bilgilendirici eğitim vermeli; ÖÖG’si olan çocukları birinci sınıfta iken belirlemeli ve ÖÖG’li çocuklara yönelik eğitim programları/koşullarını hayata geçirmelidir. 99 KAYNAKÇA Alkaş, L. (1996). Öğrenme bozukluğu olgularında, aşırı hareketlilik-impulsivitenin eşlik ettiği dikkat eksikliği/aşırı hareketlilik bozukluğunun sıklığı ve nöropsikolojik özellikleri. Yayınlanmamış Uzmanlık Tezi. Trakya Üniversitesi, Trakya Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. American Psychiatric Association (APA). (1994). Diagnostic and statistical manual of mental disorders ( 4th ed.). (DSM-IV). Washington D.C: APA. 46-53. American Psychiatric Association (APA). (2000). DSM-IV tanı ölçütleri başvuru el kitabı. Yeniden gözden geçirilmiş baskı.(DSM-IV-TR). Washington D.C: APA. 45-46. Anastasia, A. (1990). Psychological Testing. (6th ed.) New York: Macmillan Publishing Company. Ardila, A. (1997). Specific Learning Disabilities: A neuropsychological perspective. International Journal of Neuroscience, 89; 189-205. Arnold, L.E. ve Jensen, P.S. (1995). Attention-deficit disorder. Comprehensive Textbook of Psychiatry. (6th.Ed.) H.I. Kaplan, B.J. Sadock (Eds.). Baltimore: William and Wilkins. p. 2295-2310. Arnstein, A.F.T. ve Li, B.M. (2005). Neurobiology of executive functions: Catecholamine influences on prefrontal cortical function. Biological Psychiatry, 57; 1377-1384. August, G. T. ve Garfinkel, B .D. (1990). Comorbidity of ADHD and reading disability among clinic-referred children. Journal of Abnormal Child Psychology, 8 (1); 29-45. 100 Barkley, R.A., Fischer, M, Edelbrock, C.S. ve Samllish, L. (1990). The adolescent outcome of hyperactive children diagnosed by research criteria: I. an 8-year prospective follow up study. Journal of American Academy of Child and Adolescent Psychiatry, 29 (4); 546-557. Barnett, V. ve Lewis, T. (1994). Outliers in Statistica l Data. (3rd Ed.). New York: John Wiley. Boder E. (1973). Developmental dyslexia: a diagnostic approach based on three atypical reading-spelling patterns. Developmental Medicine Child Neurology, 15; 663687. Boder, E., ve Jarrico, S. (1982). The Boder test of reading and spelling patterns: A diagnostic screening test for subtypes of reading disabilities. Orlando, FL: Grune & Stratton. Bakker, D.J., Van Leeuwemen, H.M. ve Spyer, G. (1987). Neuropsychological aspects of dyslexia. Child Health Development, 5; 30-39. Beitchman, J.H. ve Young, A.R. (1997). Learning disorders with a special emphasis on reading disorders: A review of the past 10 years. Journal of the American Academy of Child and Adolescent Psychiatry, 36; 1020 – 1032. Biederman, J. (2005). Attention - deficit / hyperactiviy disorder: A selective overview. Biological Psychiatry, 57(11); 1215-1220. Biederman, J. ve Faraone, S. V. (2005). Attention-deficit hyperactivity disorder. Lancet, 366; 237–48 Biederman, J., Faraone, S. V. ve Kenan, K. (1991). Familial association between attention deficit disorder and anxiety disorder. American Journal of Psychiatry, 148; 251-256. 101 Birch, H.G. ve Belmont, L. (1964). Auditory-visual integration in normal and retarded readers. American Journal of Orthopsychiatry, 34; 852-861. Bretherton L. ve Holmes V.M. (2003). The relationship between auditory temporal processing, phonemic awareness, and reading disability. Journal of Experimental Child Psychology, 84 (2003); 218–243. Bowers, G. ve Wolf, M. (1993). Theoretical links among naming speed, precise timing mechanisms, and orthographic skill in dyslexia. Reading and Writing, 5; 69-85. Cangöz, B., Karakoç, E. ve Selekler, K. (2006). Saat çizme testinin 50 yaş ve üzeri Türk yetişkin ve yaşlı örneklemi üzerindeki norm belirleme ve geçerlik-güvenirlik çalışmaları. Türk Geriatri Dergisi, 9(3); 136-142. Cantez, E., Akça, Ş., Akkapulu, F., Bekçi, B., Canlı, P., Çakar, A. ve Yıldırım, S. (Eylül 1996). BİLNOT Bataryası Teslerinden İşaretleme Testi ve Sayı Dizisi Öğrenme Testinin test-tekrar test güvenirliği. IX. Ulusal Psikoloji Kongresi, İstanbul. Cantwell, D.P. ve Baker, L. (1991) Association between attention deficit hyperactivity disorder and learning disorder. Journal of Learning Disabilities, 24; 88-95. Clyde-Francks, I, Laurence M.P. ve Anthony, P.M. (2002). The genetic basis of dyslexia. Lancet Neurology, 1; 483–90 Cohen-Mimran, R ve Sapir, S. (2007) Deficits in working memory in young adults with reading disabilities. Journal of Communication Disorders, 40(2);168-183. Coplin, J.W., Morgan S.B. (1988). Learning disabilities: a multidimensional perspective. Journal of Learning Disabilities, 21(10); 614-622. 102 D’Angiulli A. ve Siegel L.S. (2003). Cognitive functioning as measured by the WISCR: Do children with learning disabilities have distinctive patterns of perormance? Journal of Learning Disabilities, 36 (1); 48-58. Debray-Ritzen, P. (1987). Diagnosis and natural history of dyslexia. Children Health Development, 5; 22-29. Duffy, J. D. ve Campbell, J. J. (1994). The regional prefrontal syndromes: A theoretical and clinical overwiev. Journal of Neurpsychiatry Clinical Neuroscience, 6; 379387. Düzen, E. (1996). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunda otomatik ve kontrollü dikkat bileşenlerinin rolleri. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Psikoloji Bölümü, Ankara. Eden, G.F., Stein, J.F., Wood, H.M. ve Wood, F.B. (1996). Differences in visuospatial judgement in reading-disabled and normal children. Perceptual &Motor Skills. 82 (1); 155-157. Eden, G.F., Van Meter, J.W., Rumsey, J.M., Maisog, J.M., Woods, R.P. ve Zeffiro, T.A. (1996). Abnormal processing of visual motion in dyslexia revealed by functional brain imaging. Nature, 382; 66-69. Ercan, E.S., Amado, S., Somer, O. ve Çıkoğlu, S. (2001). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ve yıkıcı davranım bozuklukları için bir test bataryası geliştirme çabası. Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Dergisi, 8 (3), 132-144. Erden,G., Kurdoğlu, F. ve Uslu, R. (2002). İlköğretim okullarına devam eden Türk çocuklarının sınıf düzeylerine göre okuma hızı ve yazım hataları normlarının geliştirilmesi. Türk Psikiyatri Dergisi, 1; 5-13. 103 Erden, G. ve Kurdoğlu, F. (2003). Özgül Öğrenme Güçlüğü-I Kurs Notu. Türk Psikologlar Derneği. Erden, G., Öktem, F., Kurdoğlu, F., Korkmazlar, Ü., Sürücü, Ö. ve Gündoğdu, B. Öğrenme Bozukluğu Belirti Tarama Listesi (yayınlanmamış ölçek).DEHB-ÖÖG Derneği. ÖÖG Grubu. Erman, Ö. (1997). Öğrenme bozukluğu ve dikkat eksikliği aşırı hareketlilik bozukluğu olgularının nörofizyolojik ve nöropsikolojik yöntemlerle incelenmesi. Yayınlanmamış Uzmanlık Tezi. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Ankara. Erdoğan-Bakar, E., Soysal, A. Ş., Kiriş, N., Şahin, A. ve Karakaş, S. (2005). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun değerlendirilmesinde WISC-R’ ın Yeri. Klinik Psikiyatri Dergisi, 8 (1), 5-17. Erdoğan-Bakar E. (2007). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu alt tiplerine ait bilişsel örüntüler. Yayınlanmamış Doktora Tezi. Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Psikoloji Bölümü. Ankara. Ergenç, İ. (2000). Dilin beyindeki organizasyonu ve konuşmanın gerçekleşmesi. S. Karakaş, H. Aydın, C. Erdemir ve Ç. Özesmi (Ed.), Multidisipliner Yaklaşımla Beyin ve Kognisyon. Çizgi Tıp Yayınevi. Ankara. Ergenç, İ. (2008). Dilin beyindeki gerçekleşimi ve konuşma eylemi. S. Karakaş (Ed.), Kognitif Nörobilimler. Ankara: Nobel Tıp Yay. Faas, L.A. (1976). Learning Disabilities. A Competency Based Approach. Houghton Mifflin Com. Boston. 104 Facoetti, A., Lorusso, M.L., Paganoni P., Cattaneo C., Galli R., Umilta C. ve Mascetti G.G. (2003). Auditory and visual automatic attention deficits in developmental dyslexia. Cognitive Brain Research, 16;185–191. Faraone, S. V., Sergeant, J., Gillberg, C. ve Biederman, J. (2003). The worlwide prevelance ADHD: is it an American condition? World Psychiatry, 2; 104-113. Fergusson, D. M. ve Horwood L. J. (1992). Attention deficit and reading achievement. Journal of Child Psychology and Psychiatry, 33 (2); 375–385. Flowers, D.L., Wood, F.B. ve Naylor, C.E. (1991). Regional cerebral blood flow correlates of language processes in reading disability. Archives of Neurology, 48; 637–643. Freund, R. J. ve Wilson, R.J. (2002). Statistical Methods. Second Edition. London: Hardcover. Furlong, M. J. ve Yanagida, E. (1984). The stability of WISC-R V-P differences for learning disabled children. Diagnostique, 9; 154-160. Galaburda, A.M., Sherman, G. P., Rosen, G. D., Aboitiz, F. ve Geschwind, N. (1985). Developmental dyslexia: Four consecutive patients with cortical anomalies. Annals of Neurology, 18; 222-223. Genç-Açıkgöz, D. (1995). Bellek ve dikkat fonksiyonlarını ölçen nöropsikolojik testlerin faktör yapısının görgül ve istatistiksel yollardan değerlendirilmesi. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Psikoloji Bölümü, Ankara. Genç-Açıkgöz, D. ve Karakaş, S. (1996). Bellek ve dikkat fonksiyonlarını ölçen nöropsikolojik testlerin faktör yapısı. IX. Ulusal Psikoloji Kongresi Bilimsel Çalışmaları. İstanbul. 105 Getman, G.N. (1985). A commentary on vision. Journal of Learning Disabilities, 18; 505-511. Gillberg, C. ve Soderstrom, H. (2003). Learning disability. The Lancet. 362, 811-821. Goldberg, H.K. ve Schiffman, G.B. (1972). Dyslexia Problems of Reading Disabilities. New York: Grune-Stratton Inc. Goswami, U. (2003). Why theories about developmental dyslexia require developmental designs. Trends in Cognitive Sciences, 12; 534-540. Gökçe-Sarıpınar, E.(2007). Özgül öğrenme güçlüğü: Okuma güçlüğünde akademik beceri ve duyusal-motor işlevleri değerlendirme testlerinin kullanılabilirliği. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Psikoloji Bölümü.Ankara. Griffiths, Y.M. ve Snowling, M.J. (2002). Predictors of exception word and nonword reading in dyslexic children: The severity hypothesis. Journal of Educational Psychology, 94; 34-43. Grigorenko, E.L., Wood, F.B., Meyer, M.S., Hart, L.A., Speed, W.C., Shuster, A. ve Pauls, D.L. (1997). Susceptibilitiy loci for distinct components of developmental dyslexia on chromosome 6 and 15. American Journal of Human Genetics, 60; 27-39. Gross-Tsur, V., Manor, O. ve Shalev, R.S. (1996). Developmental dyscalculia: prevalence and demographic features. Developmental Medical Child Neurology. 38; 25-33. Gücüyener, K. (2008). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun fizyopatolojisi. S. Karakaş. (Ed.), Kognitif Nörobilimler. Ankara: Nobel Tıp Yay. 106 Hammill, D.D. (1990). On defining learning disabilities: An emerging consensus Journal of Learning Disabilities, 23 (2); 74-84. Halperin, J.M., Gittelman, R., Klein, D.F. ve Rudel, R.G. (1984) Reading disabled hyperactive children: A distinct subgroup of attention deficit disorder with hyperactivity. Journal of Abnormal Child Psychology,12;1-14. Heiervang, E., Hugdahl, K., Steinmetz, H., Inge-Smievoll, A., Stevenson, J., Lund, A., Ersland, L. ve Lundervold, A. (2000). Planume temporale, planum parietale and dichotic listening in dyslexia. Neuropsychologia, 38 (13); 1704-1713. Helland, T. ve Asbjornsen, A. (2004). Digit span in dyslexia: variations according to language comprehension and mathematics skills. Journal of Clinical Experimental Neuropsychology, 26; 31-42. Holborow, P.L. ve Berry, P.S. (1986). Hyperactivity and learning difficulties. Journal of Learning Disabilities, 19; 426-31. Howes, N. L., Bigler, E. D., Lawson, J. S. ve Burlingame, G. M. (1999). Reading disability subtypes and the test of memory and learning. Archives of Clinical Neuropsychology, 14(3); 317-339. Işık-Taner, Y. (2008). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun klinik özellikleri. S. Karakaş. (Ed.), Kognitif Nörobilimler. Ankara: Nobel Tıp Yay. İşeri, E. ve Akın-Sarı, B. (2008). Çocukta bilişsel gelişim ve bozukluklar: Zeka geriliği ve öğrenme bozuklukları. S. Karakaş. (Ed.). Kognitif Nörobilimler. Ankara: MN Medikal & Nobel Tıp Kitap Sarayı. Jensen, J. ve Breiger, D. (2005). Child and Adolescent Psychiatry. K. Cheng ve K.M. Mayers (Ed.), İstanbul: Sigma publishing. 107 Johnson, B. (2005). Psychological co morbidity in children and adolescents with learning disorders. Journal of Indian Association for Child and Adolescent Mental Health, 1(1); 973-1342. Jorm, A. F. (1979). The cognitive and neurological basis of developmental dyslexia: A theroretical framework and review. Cognition, 7; 19-33. Karakaş, S. (2000). Bilgi işlemede entegratif model. S. Karakaş, H. Aydın, C. Erdemir, Ç. Özesmi (Ed.), Multidisipliner Yaklaşımla Beyin ve Kognisyon, 140-148. Ankara: Çizgi Tıp. Karakaş, S.(2006). BİLNOT Bataryası El Kitabı: Nöropsikolojik Testler İçin Araştırma ve Geliştirme Çalışmaları, (2. baskı) Ankara: Eryılmaz, Ofset. Karakaş, S. (2008). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu: teori ve modeller. S. Karakaş. (Ed.), Kognitif Nörobilimler. Ankara: Nobel Tıp Yay. Karakaş, S. ve Aydın, H. (1999). Şizofrenide bilgi işleme bozuklukları. Şizofreni Dizisi, 2 (4); 113-131. Karakaş, S., Bekçi, B. ve Irak, M. (2003). Nöropsikoloji, nöropsikolojik testler, ülkemizdeki durum. S. Karakaş, İrkeç, C., Yüksel, N. (Ed.), Beyin ve Nöropsikoloji. Ankara: Çizgi Tıp Yay. Karakaş, S., Bekçi, B., Kafadar, H., Irak, M. ve Erzengin, Ö.U. (2000). Bellek bataryası: Beyin / biliş ilişkisini belirlemede nöropsikolojik testler. S. Karakaş, H. Aydın, C. Erdemir, Ç. Özesmi (Ed.), Multidisipliner Yaklaşımla Beyin ve Kognisyon. Ankara: Çizgi Tıp Yay. Karakaş, S., Er, N. ve Tavat, B. (1994). Görsel İşitsel Sayı Dizileri Testi B Formunun yaşlı ve ileri yaşlılar üzerinde standardizasyonu. II. Ulusal Geropsikiyatri Sempozyumu Bildirileri, İstanbul. 108 Karakaş, S., Er, N. ve Tavat, B. (1996). Görsel İşitsel Sayı Dizileri Testi B Formunun yaşlı ve ileri yaşlı grupları üzerindeki standardizasyon çalışması. Y. Topsever ve M. Göregenli (Ed.). VIII. Ulusal psikoloji kongresi bilimsel çalışmaları. Ankara: Türk Psikologlar Derneği Yayınları. Karakaş, S., Erdoğan-Bakar, E., Soysal, A. Ş. ve Ünal, F. (2006a). Mangina-Test in the assessment of analytical-specific visual perception in normal children in various age groups. 13th World Congress of Psychophysiology. The Olympics of the Brain. International Journal of Psychophysiology, 61(3); 329. Karakaş, S., Eski, R. ve Başar, E. (1996). Türk kültürü için standardizasyonu yapılmış nöropsikolojik testler topluluğu: BİLNOT Bataryası. 32. Ulusal Nöroloji Kongresi Kitabı (s. 43-70). İstanbul: Ufuk Mat. Karakaş, S., Irak, M. ve Bekçi, B. (2003). Sağlıklı insanda bilgi işleme süreçleri: biliş ve üst biliş. S. Karakaş, İrkeç, C., Yüksel, N. (Ed.), Beyin ve Nöropsikoloji. Ankara: Çizgi Tıp Yay. Karakaş, S. ve Karakaş, H.M. (2000). Yönetici işlevlerin ayrıştırılmasında multidisipliner yaklaşım: Bilişsel psikolojiden nöroradyolojiye. Klinik Psikiyatri Dergisi, 3(4); 215-227. Karakaş, S., Soysal, A.Ş., Erdoğan-Bakar, E. ve Ünal, F. (2006b). Analytical-specific visual perception in children with attention deficit hyperactivity disorder and normal controls: Diagnostic value of the Mangina-Test. 13th World Congress of Psychophysiology. The Olympics of the Brain. International Journal of Psychophysiology, 61(3); 303-304. Karakaş, S., Soysal, A.Ş. ve Erdoğan-Bakar, E. (2008). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun değerlendirilmesinde nöropsikolojik yaklaşımın yeri. S. Karakaş. (Ed.), Kognitif Nörobilimler. Ankara: Nobel Tıp Yay. 109 Karakaş, S. ve Yalın, A. (1993). Görsel İşitsel Sayı Dizileri Testi B Formu (GİSD-B). Ankara: Medikomat. Karakaş, S. ve Yalın, A.(1995). Görsel işitsel sayıdizileri testi B formunun 13-54 yaş grubu üzerindeki standardizasyon çalışması. Türk Psikoloji Dergisi, 10(34); 2031. Karakaş, S., Yalın, A., Irak, M. ve Erzengin, Ö.U. (2002). Digit span changes from puberty to old age for different levels of education. Developmental Neuropsychology, 22 (2); 423-453. Karaman, D., Türkbay, T. ve Gökçe, F.S. (2006). Özgül öğrenme bozukluğu ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu binişikliğinin bilişsel özellikleri. Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Dergisi, 13 (2); 60-68. Kessler, R. C. (2004). The epidemiology of dual diagnosis. Biological Psychiatry, 56(10); 730-737. Korkmaz, B. (2000). Öğrenme sorunları: disleksi, disgrafi, diskalkuli. Pediatrik Davranış Nörolojisi. İstanbul: Emek matbaacılık. Korkmazlar, Ü. (1993). 6-11 yaş ilkokul çocuklarında özel öğrenme bozukluğu ve tanı yöntemleri. Yayınlanmamış Uzmanlık Tezi. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi. Korkmazlar, Ü. ve Sürücü, Ö. (2007). Öğrenme bozuklukları. A. Soykan-Aysev ve Y. Işık-Taner (Ed.), Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları. Ankara: Golden print. 110 Kılıç, B.G., Koçkar, A.İ., Irak, M., Şener, Ş. ve Karakaş, S. (2002). Görsel işitsel sayı dizileri testi B formu kullanılarak ölçülen bellek uzamının Türk ilkokul çocuklarında gelişimi. Psikiyatri Psikoloji Psikofarmakoloji Dergisi (3P), 10(3); 243-254. Kurdoğlu, F. (2001) Özgül öğrenme bozukluğunda tanı değerlendirme. A. SoykanAysev (Ed.). Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Özgül Öğrenme Güçlüğü. Ankara: Ankara Üniversitesi Basımevi. Kurt, M. ve Karakaş, S. (2000). Sağ serebral hemisferin bilişsel işlevlerine duyarlı üç nöropsikolojik testin özellikleri ve aralarındaki ilişkiler. Psikiyatri Psikoloji Psikofarmakoloji (3P) Dergisi, 4; 251-266. Lerner, J.W. (1976). Children with Learning Disabilities. Theories, Diagnosis, Teaching Strategies. Boston: Houghton Mifflin Com. Lewis, C., Hitch, G.J. ve Walker, P. (1994). The prevalence of specific arithmetic difficulties and specific reading difficulties in 9- to-10 year old boys and girls. Journal of Child Psychology Psychiatry, 35; 283-292. Liberman, I.Y. (1973). Segmentation of the spoken word and reading acquisition. Bulletin of the Orton Society, 23; 65-79. Limbosch N., Laminet-Jasinski, A. ve Dierkens-Dopchie, N. (1968). La dyslexie a l’ecole primaire. Bruxelles: Editions de L’Institut de Sociologie. Livingstone, M.S., Rosen, G.D., Drislane, F.W. ve Galaburda, A.M. (1991). Physiological and anatomical evidence for a magnocellular defect in developmental dyslexia. Proceedings of the National Academy of Science, 88; 7943-7947. 111 Luria, A. R. (1973). The working brain: An introduction to neuropsychology. New York: The Basc Books Inc. Mangina, C.A. (1981a). Mangina Diagnostic Tool of Visual Perception: For Diagnostic Specific Perceptual Learning Abilities And Disabilities. Ohaio: International School Psychology Association. Mangina, C.A. (1981b). Correction Key for the Mangina Diagnostic Tool of Visual Perception: For Diagnostic Specific Perceptual Learning Abilities and Diasabilities. Ohaio: International School Psychology Association. Mangina, C. A. ve Beuzeron-Mangina, H. J. (2000a). Event-related brain potentials, bilateral electrodermal activity and Mangina-Test performance in learning disabled/ ADHD pre-adolescents with severe behavioral disorders as compared to age-matched normal controls. International Journal of Psychophysiology, 37; 71-85. Mangina, C.A. ve Beuzeron-Mangina, H.J. (2000b). ‘Paradigm-specific’ differences in event-related brain potentials, bilateral electrodermal activity and Mangina-Test in pathological and normal pre-adolescents. International Journal of Psychophysiology, 35 (1); 11-12. Mangina, C.A. ve Beuzeron-Mangina, H.J. (2004). Brain plasticity following psychophysiological treatment in learning disabled / ADHD pre-adolescents. International Journal of Psychophysiology, 52; 129-146. Masutto, C., Bravar, L.ve Fabbro, F. (1994). Neurolinguistic differentiation of children with subtypes of dyslexia. Journal of Learning Disabilities, 8; 520-526. Mayes, S.D., Calhoun, S.L. ve Crowell, E.W. (2000). Learning disabilities and ADHD: Overlapping spectrum disorders. Journal of Learning Disabilities, 33; 417-424. 112 Mc Gee, R., William, S., Share, D.L., Anderson, J. ve Silva, P. (1986). The relationship between specific reading retardation, general reading backwardness and behavioural problems in a large sample of Dunedin boys: A longitudinal study from 5 to 11 years. Journal of Child Psychology and Psychiatry and Allied Disciplines, 27; 597-610. Molfese, V., Molfese, D., Molnar, A. ve Beswick, J. (2006) Developmental dylexia and dysgraphia. In K. Brown (Ed.). Encyclopedia of Language and Linguistic (2nd ed.), Oxford: Elsevier. 485-491. Murphy, K. R. ve Davidshofer, C. O. (1994). Test and Measurements. New York: John Wiley and Sons. Nigg, J.T., Blaskey, L.G., Huang-Pollock, C.L., ve Rappley, M.D. (2002). Neuropsychological executive functions and DSM-IV ADHD subtypes. Journal of American Academy of Child and Adolecent Psychatry, 41 (1); 59-66. Olson, R. K., Kleigl, R. ve Davidson, B.J. (1983). Dyslexic and normal readers’ eye movements. Journal of Experimental Psychology: Human Perception and Performance, 9; 816-825. Öktem, F. ve Sonuvar, B. (1993). Dikkat eksikliği tanısı alan çocukların özellikleri. Türk Psikiyatri Dergisi, 4 (4); 267-272. Öktem, Ö. (1992). Sözel Bellek Süreçleri Testi (SBST): Bir ön çalışma. Nöropsikiyatri Arşivi, 29(4), 196-206. Öktem, Ö. (1994). Bir Sözel Bellek Testi. VIII. Ulusal Psikoloji Kongresi Bilimsel Çalışmaları, İzmir. Öktem, F. (1996). Dikkat eksikliği bozukluğu. Katkı Pediatri Dergisi, 5; 826–849 113 Öncü, B. ve Şenol, S. (2002). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun etiyolojisi: Bütüncül yaklaşım. Klinik Psikiyatri, 5; 111-119. Öncü, B. (2008). Yetişkinde dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu. S. Karakaş. (Ed.), Kognitif Nörobilimler. Ankara: Nobel Tıp Yay. Öner, N. (1996).Türkiye’de kullanılan psikolojik testler. Bir başvuru kaynağı. Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi. Öy, B. (1991). Çocuklar için Depresyon Ölçeği: Geçerlik ve güvenirlik çalışması. Türk Psikiyatri Dergisi, 2; 132-136. Palmer, J.O. (1983). The Psychlogical Assesment of Children. New York: John Wiley&Sons Inc. Pennnington, B.F., Groisser, D. ve Welsh, M.C. (1993). Contrasting cognitive deficits in attention deficit hyperactivity disorder versus reading disability, Developmental Psychology, 29;511-523. Pennington, B.F. ve Ozonoff, S. (1996). Executive functions developmental psychopathology. Journal of Child Psychology and Psychiatry, 37; 51-87. Petersen, C.R. ve Hart, D.H (1979). Factor Structure of the WISC-R for ClinicReferred. Population and specific subgroups. Journal of Consulting Clinical Psychology, 47 (3); 643-645. Piotrowski, R.J.(1978). Abnormality of subtest score differences on the WISC-R. Journal of Consulting and Clinical Psychology, 46(3); 569-570. Pisecco, S., Baker, D.B., Silva, P.A. ve Brooke, M. (2001). Boys with reading disabilities and/or ADHD: Distinctions in early childhood. Journal of Learning Disability, 34; 98-106. 114 Pratt, H.D. ve Patel, D.R. (2007). Learning disorders in children and adolescents. Clinics in Office Practice, 34; 361-374. Rack, J.P., Snowling, M.J. ve Olson, R.K. (1992). The nonword reading deficit in developmental dyslexia: A review. Reading Research Quarterly, 27; 29–53. Rae, C., Lee, M.A., Dixon, R.M., Blamire, A.M., Thompson, C.H., Styles, P., Talcott, J., Richardson, A.J. ve Stein, J.F. (1998). Metabolic abnormalities in developmental dyslexia detected by 1H magnetic resonance spectroscopy. Lancet, 351(9119);1849-1852. Ramus, F. (2003). Developmental dyslexia: Spesific phonological deficit or general sensorimotor dysfunction?. Current Opinion in Neurobiology, 13; 212-218. Ramus, F. (2004). Neurobiology of dyslexia: A reinterpretation of the data. Trends in Neurosciences, 27(12); 720-726. Ramus, F., Rosen, S., Dakin, S., Day, B., Castellote, J., White, S. ve Frith, U. (2003). Theories of developmental dyslexia: insights from a multiple case study of dyslexic adults. Brain, 126; 841-865. Razon, N. (1976). Özel bir okuma bozukluğu (Disleksi). Okuyamayan çocuklarda disleksi belirtilerinin araştırılması. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları. Rowe, K.J. ve Row, K.S. (1992). The relationship between inattention in the classroom and reading achievement: Methodological ıssues. Journal of the American Academy of Child an Adolescent Psychiatry, 31; 349-356. 115 Rumsey, J.M., Nace, K., Donohue, B., Wise, D., Maisog, J.M. ve Andreason, P. (1997). A positron emission tomographic study of impaired word recognition and phonological processing in dyslexic men. Archives of Neurology, 54; 562-573. Rutter, M., Caspi, A., Fergusson, D., Horwood, L.J., Goodman, R., Maughan, B., Moffitt, T.E., Meltzer, H. ve Carroll, J. (2004). Sex differences in developmental reading disability. New findings from 4 epidemiological studies. Journal of the American Medical Association, 291; 2007-2012. Savaşır, I. ve Şahin, N.(1995). Wechsler Çocuklar İçin Zeka Ölçeği (WISC-R). Ankara: Türk Psikologlar Derneği. Savaşır, I. ve Şahin, N.H. (1997). Bilişsel ve davranışçı terapilerde değerlendirme: Sık kullanılan ölçekler. Türk Psikologlar Derneği Yayınları. Ankara. Seidman, L.J., Benedict, K.B., Biederman, J., Bernstein, J.H., Seiverd, K., Milberger, S., Norman, D., Mick, E. ve Faraone, S.V. (1995). Performance of children with ADHD on the Rey-Osterrieth complex figure: a pilot neuropsychological study. Journal of Child Psychology Psychiatry, 36(8); 1459-1473. Seidman, L. J., Valera, E. M. ve Makris, N. (2005). Structural brain imaging of attention-deficit/hyperactivity disorder. Biological Psychiatry, 57(11); 1263-72. Sergeant, J. A., Geurts, H. ve Oosterlaan, J. (2002). How specific is a deficit of executive functioning for attention-deficit/hyperactivity disorder? Behavioural Brain Research, 10;130(1-2); 3-28. Semrud-Clikeman, M., Biederman, J., Sprich-Buckminster, S., Lehman B.K., Faraone, S.V. ve Norman, D. (1992). Comorbidity between ADHD and learning disability: A review and report in a clinically referred sample. Journal of American Academy Child Adolescent Psychiatry, 31; 439-448. 116 Shalev, R.S., Auerbach, J., Manor O. ve Gross-Tsur, V. (2000). Developmental dyscalculia: prevalence and prognosis. European Child Adolescent Psychiatry, 9; 58-64. Shalev, R.S. ve Gross-Tsur, V. (2001). Developmental Dyscalculia. Pediatric Neurology, 24; 337-342. Shaywitz, S.E., Shaywitz, B.A., Fletcher, J.M. ve Escobar, M.D. (1990). Prevelance of reading disability in boys and girls. Results of the Connecticut study. Journal of the American Medical Association, 264; 998-1002. Shaywitz, S.E. ve Shaywitz, B.A. (2005). Dyslexia (spesific reading disability). Biological Psychiatry. 57; 1301-1309. Silani G., Frith U., Demonet, J.F., Fazio, F., Perani, D., Price, C., Frith, C.D. ve Paulesu, E. (2005). Brain abnormalities underlying altered activation in dyslexia: a voxel based morphometry study. Brain, 128; 2453-2461. Silver, A. (1973). Diagnostic value of three drawing tests for children. Sapir, S.& Nitzburg, A.(Eds.): Children with Learning Problems. New York: Brunner / Mazel pub. Silver, L.B. (2002). Developmental learning disorder. M. Lewis (Ed.), Child and Adolescent Psychiatry: A Comprehensive Textbook (3rd Ed.), Baltimore: Lippincott. Silver, C.H., Ruff, R.M, Iverson, G. L., Barth, J. T., Broshek, D. K., Bush, S. S., Koffler, S.P. ve Reynolds, C.R. (2007). Learning disabilities: The need for neuropsychological evaluation. NAN Policy and Planning Committee. Archives of Clinical Neuropsychology, 23; 217-219. 117 Skottun, B.C. (2005). Magnocelular reading and dyslexia. Vision Research, 45; 133134. Smith, S. D., Pennington, B. F., Kimberling, W. J. ve Ing, P. S. (1990). Familial dyslexia: Use of genetic linkage data to define subtypes. Journal of the American Academy of Child and Adolescent Psychiatry, 29; 338-348. Solanto, M. V. (1998). Neuropsychopharmacological mecanisms of stimulant drug action in attention-deficit hyperactivity disorder: A review and integration. Behavioural Brain Research, 94; 127-152. Solso, R. (1995). Cognitive Psychology. Needham Heights: Allyn and Bacon. Soykan-Aysev, A. ve Erdoğan-Bakar, E. (2008). Ergenlerde dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu. S. Karakaş. (Ed.), Kognitif Nörobilimler. Ankara: Nobel Tıp Yay. Soysal, A.Ş. (2007). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu alt tiplerinde dikkat, yönetici işlevler ve üst-biliş performansının oluşturduğu ilişkiler örüntüsünün incelenmesi. Yayınlanmamış Doktora Tezi. Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Psikoloji Bölümü. Ankara. Soysal, A. Ş. ve Özdemir, B. (2004). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğuna genel bir bakış. Sürekli Tıp Eğitimi Dergisi, 13(3); 89-91. Soysal, A.Ş. ve Karakaş, S. (2008). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu: 18. yüzyıldan günümüze. S. Karakaş. (Ed.), Kognitif Nörobilimler. Ankara: Nobel Tıp Yay. Spreen, O. ve Strauss, E.(1991). A Compendium of Neuropsychological Tests: Administration, Norms and Commentary. New York: Oxford Univ. Pr. 118 Stanley, G., Smith, G. A. ve Howell, E.A. (1983). Eye movements and sequential tracking in dyslexic and control children. British Journal of Psychology, 74;181187. Sundheim, S. T. P. V. ve Voeller, K. K. S. (2004). Psychiatric implications of language disorders and learning disabilities: Risks and management. Journal of Child Neurology, 19 (10); 814-826. Sürücü, Ö. ve Gündoğdu, B. (2008). Öğrenme bozuklukları. A. Coşkun, E. İşeri, S. Miral, N. Motavallı, B. Pehlivantürk, T. Türkbay, R. Uslu ve F. Ünal. (Ed.). Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Temel Kitabı. Ankara: Hekimler Yayın Birliği. Swanson, J., Oosterlaan, J., Murias, M., Schuck, S., Flodman, P., Spence, M. A.,Wasdell, M., Ding, Y., Chi, H. C., Smith, M., Mann, M., Carlson, C., Kennedy, J. L., Sergeant, J. A., Leung, P., Zhang, Y. P., Sadeh, A., Chen, C., Whalen, C. K., Babb, K. A., Moyzis, R. ve Posner, M. I. (2000). Attention deficit hyperactivity disorder children with a 7-repeat allele of the dopamine receptor D4 gene have extreme behavior but normal performance on critical neuropsychological tests of attention. Proceedings of the National Academy of Science, 97; 4754-4759. Şenol, S. (2008). Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu. A. Coşkun, E. İşeri, S. Miral, N. Motavallı, B. Pehlivantürk, T. Türkbay, R. Uslu ve F. Ünal. (Ed.). Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Temel Kitabı. Ankara: Hekimler Yayın Birliği. Tallal, P. (1980). Auditory temporal perception, phonics, and reading disabilities in children. Brain and Language, 9; 182-198. Tatsuoka, M.M. (1971). Multivariate Analysis: Tecniques For Educational and Psychological Research. New York: Wiley. 119 Tayyar, C. (1996). Öğrenme güçlüğü olan çocukların görsel işitsel sayı dizisi testi (GİSD-A TESTİ) ile incelenmesi. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Psikoloji Bölümü, İzmir. Tirosh, E., Cohen, A., Berger, J., Davidovitch, M. ve Cohen-Ophir, M. (2001). Neurodevelopmental and behavioural characteristics in learning disabilities and attention deficit disorder. European Journal of Pediatric Neurology, 5 (6); 253258. Turgay A. (1995). Çocuk ve ergenlerde davranım bozuklukları için DSM-IV’e dayalı tarama ve değerlendirme ölçeği. Integrative Therapy Instıtute. Toronto, Kanada. Ünal, F. (1996). Enürezis Nokturna. Katkı Pediatri Dergisi. 17(5), 789-802. Vanlı, L. (2001). Angüler Girus. Soykan-Aysev, A.(Ed.) Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Özgül Öğrenme Güçlüğü. Ankara Üniversitesi Basımevi. Vellutino, F.R., Scanlon, D.M., Small, S.G. ve Tanzman, M.S. (1991). The linguistic basis of reading ability : Converting written to oral language. Text, 11; 99-133. Vellutino, F.R., Fletcher, J. M., Snowling, M. J. ve Scanlon, D. M. (2004). Specific reading disability (dyslexia): What have we learned in the past four decades?. Journal of Child Psychology and Psychiatry, 1; 2-40. Walzer, S. (1985). X chromosome abnormalities and cognitive development: implications for understanding normal human development. Journal of Child Psychology and Psychiatry, 26 (2); 177-184. Warrington, E.K. (1971). Neurological disorders of memory. British Medical Bulletin, 27; 243-247. 120 Wechsler, D. (1949). Manual for the Wechsler Intelligence Scale for Children. New York: Psychological Corporation. Wechsler, D. (1974). WISC-R Manual for the Wechsler Intelligence Scale for ChildrenRevised. New York: Psychological Corporation. Willcutt, E.G. ve Pennington, B.F. (2000). Psychiatric comorbidity in children and adolescents with reading disability. Journal of Child Psychology and Psychiatry and Allied Disciplines, 41;1039-1048. Willcutt, E.G., Pennington, B.F., Olson, R.K., Chhabildas, N. ve Hulslander, J. (2005). Neuropsychological analyses of comorbidity between reading disability and attention deficit hyperactivity disorder: in search of the common deficit. Developmental Neuropsychology, 27;35-78 Wollf, S. (1997). Problemli Çocuklar ve Tedavileri. A. Oral, S. Kara (Çev.Ed.). İstanbul: Say yayınları. Wolf, M. ve Bowers, P. G. (1999). The ‘double deficit hypothesis’ for the developmental dyslexias. Journal of Educational Psychology, 91; 1-24. Wolf, M., Bowers, P. G. ve Biddle, K. (2000). Naming speed processes, timing, and reading: A conceptual review. Journal of Learning Disabilities, 33; 387-407. World Health Organization. (1993). The ICD – 10 Classification of Mental and Behavioral Disorder. Geneva: WHO. Yalın, A. ve Karakaş, S. (1994). Görsel işitsel sayı dizisi testi A formunun bir Türk çocuk örnekleminde güvenirlik, geçerlik ve standardizasyon çalışması. Türk Psikoloji Dergisi, 9(32); 6-14. 121 EKLER Ek 1: WISC-R, Nöropsikolojik Test Puanları, ÖÖG Bataryası Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapmalar Tablo 1.1. WISC-R Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=57) (n=19) (n=30) PUANLARI X GB 7.60 2.16 7.11 2.23 10.93 1.60 B 7.86 4.00 8.00 3.40 11.90 1.63 A 8.58 2.10 8.89 2.69 9.05 2.15 SÖZD 8.60 1.93 8.26 2.49 11.33 1.16 Y 10.04 2.20 9.79 2.80 10.97 1.61 SD 8.54 2.65 8.53 1.90 10.60 1.69 RT 9.42 3.35 9.05 2.60 11.10 1.54 RD 10.32 2.89 10.53 2.50 10.73 1.72 KD 10.30 3.11 9.74 2.35 11.30 1.90 PB 10.96 3.25 10.05 2.66 10.60 1.25 Ş 11.30 3.37 11.37 3.22 10.60 1.25 L 13.68 3.14 12.68 3.06 10.30 1.21 SZB 90.07 10.45 89.11 11.34 106.77 6.5 PZB 102.65 11.96 100.79 10.83 106.00 7.69 TZB 94.63 13.12 94.53 7.86 106.73 6.28 BMY 30.61 6.75 28.84 4.61 33.30 4.29 BKY 26.56 5.90 26.05 5.57 34.53 3.79 BKB 24.95 4.57 24.26 5.94 32.53 3.18 BSY 30.14 4.78 30.42 5.39 32.17 3.02 SS X SS X X 122 Tablo 1.2. MT Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL PUANLARI (n=57) (n=19) (n=30) X SS X SS X SS MTTOPLAM 17.05 7.06 18.21 8.04 28.87 6.04 MTBB 5.12 2.38 5.26 2.42 8.57 2.43 MTYY 5.49 3.75 6.11 4.22 11.23 2.99 MTBİR .98 1.34 1.11 1.70 3.13 1.70 Tablo 1.3.GİSD-B Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=57) (n=19) (n=30) TEST PUANLARI X SS X SS X SS İS 4.16 .77 4.32 .58 4.80 1.09 GS 3.79 .96 3.58 .69 4.27 .83 İY 4.05 .77 4.32 .48 4.67 .80 GY 3.86 1.09 4.00 1.00 4.43 1.00 İU 8.21 1.29 8.63 .89 9.47 1.55 GU 7.67 1.79 7.58 1.47 8.70 1.69 SA 7.95 1.43 7.89 .88 9.07 1.72 YA 7.91 1.58 8.32 1.20 9.10 1.59 DİK 8.02 1.55 8.32 1.25 9.23 1.81 DAK 7.84 1.46 7.95 .85 8.93 1.44 GTOPLAM 16.00 3.55 16.00 2.06 18.17 2.99 123 Tablo 1.4. SDÖT ve ÇYBT Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=57) (n=19) (n=30) TEST PUANLARI X SS X SS X SS SDÖT 7.63 7.80 11.63 7.84 14.90 6.37 ÇYBT 9.74 8.23 11.89 9.02 18.17 7.60 Tablo 1.5. AVLT Hatırlama Listesine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=57) (n=19) (n=30) TEST PUANLARI X SS X SS X SS AVLT-A1D 5.04 1.95 4.63 2.09 5.90 1.99 AVLT-A2D 7.44 2.46 7.95 2.07 9.13 1.76 AVLT-A3D 8.79 2.38 9.00 1.91 13.23 14.63 AVLT-A4D 9.68 2.71 10.53 2.29 11.37 1.93 AVLT-A5D 10.40 2.60 10.42 2.17 11.47 2.00 AVLT-B1D 3.79 1.79 4.05 1.51 5.47 1.87 AVLT-A6D 8.81 3.12 9.53 3.04 9.70 2.95 AVLT-A7D 8.60 3.19 9.26 3.12 10.33 2.56 124 Tablo 1.6. AVLT Tanıma Listesine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=57) (n=19) (n=30) TEST PUANLARI X SS X SS X SS AVLT- ATD 11.86 2.75 11.47 4.17 13.43 2.03 AVLT- BTD 5.11 2.73 5.47 2.95 7.80 3.38 AVLT- TDT 18.04 4.79 17.74 6.58 22.07 3.90 AVLT- SAD 6.16 1.49 6.21 .98 6.60 .86 AVLT- SBD 3.30 1.05 3.11 1.20 3.53 .78 AVLT- FAD 2.51 .91 2.42 .84 2.73 .52 AVLT- FBD 1.74 .58 1.74 .45 1.73 .52 AVLT- FSAD 1.84 .49 1.89 .32 1.83 .46 AVLT-FSBD 1.84 .49 2.00 .00 1.83 .38 AVLT-THT 14.54 6.34 15.11 8.93 9.40 3.79 Tablo 1.7. Gessel Şekilleri, Yazma Testi, Alfabe Harflerinin Sayısı Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST PUANLARI ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL X SS X SS X SS Gessel Toplam Puan 4.46 1.50 4.79 1.23 6.70 1.39 Yazma Testi Hata Puanı 12.71 11.42 10.82 9.24 2.93 2.75 Alfabe Harf Sayısı 15.42 8.19 20.16 7.43 26.03 5.93 Tablo 1.8. Toplama ve Çarpım Tablosu Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST PUANLARI ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL X SS X SS X SS Toplama Soruları 3.18 1.60 4.16 1.30 4.90 .31 Çarpım Tablosu Soruları 5.78 3.50 7.63 2.57 9.65 .93 125 Tablo 1.9. Head Sağ-Sol Ayırt Etme Testi Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri. TEST PUANLARI ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=57) (n=19) (n=30) X SS X SS X SS Head Kendisinde 11.16 4.73 12.63 4.74 13.87 2.71 Head Karşısında 5.68 6.12 8.16 6.22 11.37 5.17 Head Çaprazda 10.09 5.51 11.95 4.44 13.34 4.96 Tablo 1.10. Harris Lateralleşme Puanına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST PUANLARI Harris Lateralleşme ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=57) (n=19) (n=30) X SS X SS X SS 5.38 .96 5.05 1.08 5.03 1.13 Tablo 1.11. Öncelik-Sonralık İlişkileri Sorularına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST PUANLARI ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=57) (n=19) (n=30) X SS X SS X SS Günler puan 2.96 1.88 3.11 1.82 4.67 .92 Aylar puan 1.84 1.69 2.47 1.78 4.27 1.55 Tablo 1.12. Saat Çizme Testleri Puanlarına İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST PUANLARI ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=57) (n=19) (n=30) X Saat Çizme Testi (4 puan) 6.00 Saaz Çizme Testi (45 puan) 24.05 SS 1.70 5.84 X SS X SS 6.15 1.34 8.40 1.46 25.84 7.24 32.03 7.27 126 Tablo 1.13. Okuma Testi 1 ve 2 Metinlerine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST PUANLARI ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=50) (n=17) (n=30) X SS X SS X SS 1.Metin okuma süresi 29.56 21.81 23.35 16.56 11.33 2.52 1.Metin doğru okunan kelime sayısı 17.64 1.77 18.52 1.06 18.93 .25 1.Metin toplam hata sayısı 1.46 1.78 .47 1.06 .13 .34 1.Metin doğru cevap sayısı 2.62 1.12 2.7 1.15 3.03 1.03 2.Metin okuma süresi 33.9 28.28 27.94 26.27 11.57 2.89 2.Metin doğru okunan kelime sayısı 18.06 2.17 18.94 1.44 19.87 .35 2.Metin toplam hata sayısı 2 2.21 1.24 1.39 .17 .38 2.Metin doğru cevap sayısı 5 1.14 4.88 1.36 5.63 .49 Tablo 1.14. Okuma Testi 3 ve 4 Metinlerine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST PUANLARI ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=48) (n=17) (n=30) X SS X SS X SS 104.35 82.71 80.59 63.63 34.5 10.19 41.48 5.11 43.29 5.58 46.67 .71 3.Metin toplam hata sayısı 5.52 5.11 3.71 4.58 .47 .73 3.Metin doğru cevap sayısı 3.85 1.30 4 1.32 4.47 1.18 4.Metin okuma süresi 41.42 27.84 35.94 32.57 15.66 3.70 4.Metin doğru okunan kelime sayısı 23.29 3.59 23.82 3.70 24.04 3.16 4.Metin toplam hata sayısı 2.79 3.57 2.18 3.70 .67 1.15 4.Metin doğru cevap sayısı 3.38 1.14 3.47 1.18 4.4 .68 3. Metin okuma süresi 3.Metin doğru okunan kelime sayısı 127 Tablo 1.15. Okuma Testi 5-6 ve 7 Metinlerine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri ÖÖG+DEHB (n=45) TEST PUANLARI ÖÖG KONTROL (n=16) (n=30) X SS X SS X SS 5.Metin okuma süresi 32.44 23.16 27.81 17.36 15.57 2.98 5.Metin doğru okunan kelime sayısı 28.40 1.90 28.44 1.36 29.80 .41 5.Metin toplam hata sayısı 1.62 1.89 1.31 .70 .27 .45 5.Metin doğru cevap sayısı 3.42 1.01 3.25 1.29 3.93 .87 203.58 118.02 179.88 102.71 89.93 22.26 43.69 18.28 47.94 16.35 86.53 18.41 3.18 2.09 2.06 2.26 1.1 .96 112.91 6.52 115.63 6.23 121 1.60 6.Metin toplam hata sayısı 10.07 6.54 6.94 5.23 2 1.60 6.Metin doğru cevap sayısı 2.84 1.09 2.5 1.37 3.33 1.03 298.65 173.3 335.38 339.70 137.27 42.47 40.40 18.53 39.94 16.02 79.40 23.06 3.26 2.58 3.06 2.46 1.6 1.45 162.77 8.97 164.81 7.76 174.87 2.7 7.Metin toplam hata sayısı 15.23 8.97 13.19 7.76 3.1 2.72 7.Metin doğru cevap sayısı 3.21 1.26 3.06 1.29 4.1 1.19 6.Metin okuma süresi 6.Metin 1 dk.da okunan doğru kelime sayısı 6.Metin 1 dk.da hata sayısı 6.Metin doğru okunan kelime sayısı 7.Metin okuma süresi ÖÖG+DEHB (n=43) ÖÖG+DEHB 7.Metin 1 dk.da okunan doğru kelime sayısı 7.Metin 1 dk.da hata sayısı 7.Metin doğru okunan kelime sayısı 128 Tablo 1.16. Okuma Testi 8-9 ve 10 Metinlerine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST PUANLARI ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=30) X SS X SS X SS 178.05 63.78 160.67 80.91 103.40 27.36 61.24 19.40 66.67 18.67 95.03 20.94 1.95 1.69 2.78 2.99 1 .79 138.62 4.13 141.22 4.27 144.53 2.03 8.Metin toplam hata sayısı 8.38 4.13 5.78 4.26 2.47 2.03 8.Metin doğru cevap sayısı 3.24 1.41 3.33 1.11 3.63 .99 316.80 125.17 333.30 175.33 200.10 66.65 44.62 15.43 40.83 15.36 68.73 21.43 3.92 2.81 3.67 1.97 2.33 1.67 197.07 7.50 199.50 4.64 205.37 5.84 9.Metin toplam hata sayısı 15.92 7.50 13.50 4.64 7.63 5.84 9.Metin doğru cevap sayısı 3.15 .69 2.83 1.47 3.37 1.03 10.Metin okuma süresi*** 215.20 74.42 253.83 142.88 148.27 48.17 53.40 11.35 51.33 14.60 76.70 23.71 3.50 2.88 1.83 1.94 2 1.64 168.70 8.47 169.17 5.12 174.27 4.14 10.Metin toplam hata sayısı 10.30 8.47 9.83 5.12 4.67 4.14 10.Metin doğru cevap sayısı 3.20 1.40 3.17 .75 3.50 .97 8.Metin okuma süresi * 8.Metin 1 dk.da okunan doğru kelime sayısı 8.Metin 1 dk.da hata sayısı 8.Metin doğru okunan kelime sayısı 9.Metin okuma süresi** 9.Metin 1 dk.da okunan doğru kelime sayısı 9.Metin 1 dk.da hata sayısı 9.Metin doğru okunan kelime sayısı 10.Metin 1 dk.da okunan doğru kelime sayısı 10.Metin 1 dk.da hata sayısı 10.Metin doğru okunan kelime sayısı *ÖÖG+DEHB (n=21), ÖÖG(n=9); **ÖÖG+DEHB (n=13), ÖÖG(n=6); *** ÖÖG+DEHB (n=10), ÖÖG(n=6) 129 Tablo 1.17. Okuma Testi 11 ve 12 Metinlerine İlişkin Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri TEST PUANLARI 11.Metin okuma süresi 11.Metin 1 dk.da okunan doğru kelime sayısı 11.Metin 1 dk.da hata sayısı 11.Metin doğru okunan kelime sayısı ÖÖG+DEHB ÖÖG KONTROL (n=5) (n=1) (n=30) X SS X SS X SS 331.00 107.85 295.00 - 266.00 92.73 57.60 17.87 58.00 - 80.03 26.36 1.40 1.67 - - 1.83 1.84 330.40 4.04 334.00 - 330.30 6.69 11.Metin toplam hata sayısı 7.60 4.04 4 - 7.70 6.69 11.Metin doğru cevap sayısı 2.60 1.14 4.00 - 3.53 1.20 212.40 67.71 173.00 - 150.80 46.62 54.00 25.03 61.00 - 77.20 22.13 2 1.58 0 - 1.83 1.46 174.80 5.89 180.00 - 177.90 3.53 12.Metin toplam hata sayısı 7.20 5.89 2 - 4.10 3.53 12.Metin doğru cevap sayısı 2.60 1.95 4 - 2.40 1.22 12.Metin okuma süresi 12.Metin 1 dk.da okunan doğru kelime sayısı 12.Metin 1 dk.da hata sayısı 12.Metin doğru okunan kelime sayısı 130 Ek 2: Kontrol Grubunda Yer Alan Katılımcıların WISC-R ve Nöropsikolojik Test Puanlarına İlişkin Temel Bileşenler Analizi Sonuçları Tablo 1.18. Kontrol Grubunda Yer Alan Katılımcıların WISC-R Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 Faktör 2 Faktör 3 GB 0.69 0.00 0.31 B 0.85 0.00 0.00 Y 0.80 0.00 0.00 SÖZD 0.77 0.00 0.00 SD 0.59 0.37 0.00 RT 0.00 0.83 0.00 RD 0.46 0.49 0.00 KD 0.00 0.77 0.00 PB 0.00 0.83 0.00 A 0.00 0.00 0.64 Ş 0.00 0.00 0.85 L 0.00 0.00 0.58 Özdeğer 4.05 1.89 1.50 Açıklanan varyans (%) 33.77 15.78 12.49 Birikimli varyans (%) 33.77 49.56 62.05 131 Tablo 1.19. Kontrol Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÇYBT ve MT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 ÇYBT .828 MTTOPLAM .986 MTBB .791 MTYY .860 MTBİR .834 Özdeğer 3.72 Açıklanan varyans (%) 74.39 Birikimli varyans (%) 74.39 Tablo 1.20. Kontrol Grubunda Yer Alan Katılımcıların GİSD-B ve SDÖT Puanları İçin Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 Faktör 2 İY .914 .000 GY .664 .518 GU .692 .621 YA .885 .321 DAK .857 .433 SDÖT .672 .000 İS .000 .955 GS .602 .634 İU .562 .739 SA .369 .913 DİK .444 .944 Özdeğer 8.05 1.22 Açıklanan varyans (%) 73.22 11.08 Birikimli varyans (%) 73.22 84.30 132 Tablo 1.21.Kontrol Grubunda Yer Alan Katılımcıların AVLT Puanları için Temel Bileşenler Analizi Sonucu Değişken Faktör 1 Faktör 2 Faktör 3 Faktör 4 AVLT-A4D 0.78 0.00 0.00 0.00 AVLT-A5D 0.91 0.00 0.00 0.00 AVLT-A6D 0.93 0.00 0.00 0.00 AVLT-A7D 0.91 0.00 0.00 0.00 AVLT-ATD 0.60 0.54 0.00 0.00 AVLT-BTD 0.00 0.92 0.00 0.00 AVLT-TDT 0.00 0.90 0.00 0.00 AVLT-THT 0.00 -0.92 0.00 0.00 AVLT-A1D 0.00 0.00 0.92 0.00 AVLT-A2D 0.46 0.00 0.73 0.00 AVLT-A3D 0.00 0.00 0.00 0.91 AVLT-B1D 0.00 0.40 0.41 -0.46 Özdeğer 5.13 2.35 1.23 1.11 Açıklanan varyans 42.73 19.61 10.23 9.24 42.73 62.34 72.57 81.81 (%) Birikimli varyans (%) 133 Ek 3: Tanı Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÖÖG Bataryası İle Belirlenen Güçlük Alanları Tablo. 1.22. ÖÖG+DEHB Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÖÖG Bataryası ile Belirlenen Güçlük Alanları Özet Tablosu Denek No 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 Sınıf Okumada Sorun Yazmada Sorun Toplama İşlemi Becerisinde Sorun Çarpma İşlemi Becerisinde Sorun Ardışıklık Becerilerinde Sorun Görsel Algı /Ardışıklık Organizasyon Becerilerinde Sorun İnce motor Beceride Sorun 5 5 5 5 5 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 4 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + 134 27 3 + + 28 2 + + 29 2 + + 30 2 + + + 31 2 + + + 32 2 + + + 33 2 + + + 34 2 + + + 35 2 + + + 36 2 okuyamıyor yazamıyor + 37 2 yazamıyor + + 38 2 + + + 39 2 + + + 40 2 + + + 41 2 + + + 42 2 + 43 2 + 44 2 + + + 45 2 + + + 46 2 + + + 47 2 + + + 48 1 okuyamıyor yazamıyor + 49 1 okuyamıyor yazamıyor + 50 1 yazamıyor + + 51 1 + + + 52 1 okuyamıyor yazamıyor + 53 1 + + 54 1 + + + 55 1 okuyamıyor yazamıyor + 56 1 okuyamıyor yazamıyor + 57 1 okuyamıyor yazamıyor + Toplam 57 57 42 42 (+) sorun var; (-) sorun yok; (x) M.E.B müfredatı gereği henüz öğrenmemiş. + + + + + + + + x x x x x + x + x x x x x x x x x x x x x x x + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + 28 43 47 47 135 Tablo. 1.23. ÖÖG Grubunda Yer Alan Katılımcıların ÖÖG Bataryası ile Belirlenen Güçlük Alanları Özet Tablosu Denek No Sınıf Okumada Sorun Yazmada Sorun Toplama İşlemi Becerisinde Sorun 1 5 + + 2 5 + + 3 5 + + 4 4 + + 5 4 + 6 4 okuyamıyor + 7 3 + 8 3 + + 9 3 + 10 3 + + 11 3 + 12 3 + 13 2 + + 14 2 + + + 15 2 + + + 16 2 + + 17 1 okuyamıyor yazamıyor + 18 1 + + + 19 1 yazamıyor + + Toplam 19 19 10 9 (+), sorun var; (-), sorun yok; (x) M.E.B müfredatı gereği henüz öğrenmemiş. Çarpma İşlemi Becerisinde Sorun Ardışıklık Becerilerinde Sorun Görsel Algı / Ardışıklık Organizasyon Becerilerinde Sorun İnce Motor Becerilerde Sorun + + + + + + + x x x + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + 7 10 16 14 136 Ek 4: Kısaltmalar Bu çalışmada kullanılan deyimlerin kısaltmaları Bilnot Bataryası (Karakaş, 2006) Kitabında yer alan kısaltmalar doğrultusunda yapılmıştır. A Aritmetik (WISC-R) AVLT İşitsel-Sözel Öğrenme Testi AVLT-(X)D Ait Olduğu Listeye (X) İlişkin Doğru Toplamı AVLT-(X)H Ait Olduğu Listeye (X) İlişkin Hata Toplamı AVLT-ATD A Listesini Tanıma Doğru Toplamı AVLT-BTD B Listesini Tanıma Doğru Toplamı AVLT- FAD A Listesi İçin Fonetik Çeldirici Doğru Toplamı AVLT- FBD B Listesi İçin Fonetik Çeldirici Doğru Toplamı AVLT- FSAD A Listesi İçin Aynı Zamanda Fonetik ve Semantik Çeldirici Doğru Toplamı AVLT-FSBD B Listesi İçin Aynı Zamanda Fonetik ve Semantik Çeldirici Doğru Toplamı AVLT- SAD A Listesi İçin Semantik Çeldirici Doğru Toplamı AVLT- SBD A Listesi İçin Semantik Çeldirici Doğru Toplamı AVLT-TDT Tanıma Listesi Doğru Toplamı AVLT-THT Tanıma Listesi Hata Toplamı B Benzerlikler (WISC-R) BMY Bannattyne Mekansal Yetenekler Puanı BKY Bannattyne Kavramsal Yetenekler Puanı BKB Bannattyne Kazanılmış Bilgi Puanı BSY Bannattyne Sıraya Koyma Yetenekleri Puanı BİLNOT Bilişsel Potansiyeller İçin Nöropsikolojik Test Bataryası ÇBTF Klinik ve Sağlıklı Çocuk Örneklemler İçin Bilgi Toplama Formu ÇKDE Çocuklar İçin Kovacs Depresyon Envanteri ÇYBT Çizgi Yönünü Belirleme Testi DAK Duyular Arası Kaynaşım DİK Duyu İçi Kaynaşım DE Dikkat Eksikliğinin Önde Geldiği Tip (DEHB) GİSD-B Görsel İşitsel Sayı Dizileri Testi B Formu GB Genel Bilgi (WISC-R) GS Görsel Sözel GTOPLAM Genel Toplam (GİSD-B) 137 GU Görsel Uyarım GY Görsel Yazılı HD Hiperaktivite-Dürtüselliğin Önde Geldiği Tip (DEHB) İS İşitsel Sözel İU İşitsel Uyarım İY İşitsel Yazılı KD Küplerle Desen (WISC-R) KSB Kısa Süreli Bellek L Labirentler (WISC-R) M.E.B Milli Eğitim Bakanlığı MT Mangina Testi MTBB Mangina Testi Büyüklük Boyut MTBİR Mangina Testi Birleşik MTTHU Mangina Testi Temel Hazırlayıcı Uyaranlar MTYY Mangina Testi Yön Uzaysal Yönlenim PB Parça Birleştirme (WISC-R) PZB Performans Zeka Bölümü RD Resim Düzenleme (WISC-R) RT Resim Tamamlama (WISC-R) SA Sözel Anlatım SD Sayı Dizisi (WISC-R) SDÖT Sayı Dizisi Öğrenme Testi SÖZ.D Sözcük Dağarcığı (WISC-R) Ss Standart sapma SZB Sözel Zeka Bölümü Ş Şifre (WISC-R) TBA Temel Bileşenler Analizi TZB Toplam Zeka Bölümü USB Uzun Süreli Bellek WISC-R Wechsler Çocuklar İçin Zeka Ölçeği Geliştirilmiş Formu Y Yargılama (WISC-R) YA Yazılı Anlatım X Aritmetik ortalama 138 Ek 5. Araştırmada Kullanılan Aydınlatılmış Onam Formu Katılmanızı istediğimiz bu araştırma Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü’nde, Prof. Dr. Sirel Karakaş danışmanlığında; Deneysel Psikoloji Yüksek Lisans öğrencisi Sevil Turgut’un yüksek lisans tez çalışmasının bir gereği olarak yürütülmektedir. Tez çalışması Özgül Öğrenme Güçlüğü (ÖÖG) tanısı alan ve sağlıklı olan çocuklar ile yapılmaktadır. Psikiyatri polikliniği doktoru tarafından değerlendirilerek ÖÖG tanısı düşünülen çocuklar ile sağlıklı çocukların tüm uygulamaları Psikolog Sevil Turgut tarafından yapılacaktır. Bu tez çalışmasının amacı Özgül Öğrenme Güçlüğü ve Özgül Öğrenme Güçlüğü’ne eşlik eden Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu tanısı (ÖÖG+DEHB) alan çocukların bilişsel işlevlerini karşılaştırmaktır. Araştırılan bilişsel işlevler sağlıklı çocuklarda da incelenecek ve ÖÖG ile ÖÖG+DEHB tanısı alan çocuklarla karşılaştırılacaktır. Uygulamalar katılımcı ve araştırmacının uygun oldukları zamanlarda yapılacaktır. Uygulama süresi çocukların hızına göre değişmekle birlikte ortalama 4-5 saat sürecektir. Değerlendirme tek oturumda yapılmayacak, katılımcı ve araştırmacı için uygun tarihler belirlenecektir. Değerlendirme süresince ÖÖG’nin tanısında rutin olarak kliniklerde kullanılan testlere ek olarak araştırma kapsamında yer alan nöropsikolojik test ve ölçekler kullanılacaktır. Değerlendirme sonucunda uygulanılan testler puanlanarak katılımcı ve anne/babaya bilgilendirme yapılacaktır. Değerlendirme sırasında uygulanan test/ölçeklerden elde edilen bilgiler katılımcının kimliği saklı tutularak sadece bilimsel nitelikli yayınlarda ve eğitim amaçlı olarak kullanılabilir. Araştırmaya katılacak çocuklara herhangi bir labaratuvar veya görüntüleme tetkiki uygulanmayacaktır. Yapılan değerlendirmeler için sizden herhangi bir ücret istenmeyecek; gönüllü olarak katılmayı kabul ettiğiniz için size de bir ödeme yapılmayacaktır. Çalışmaya katılmayı red edebilirsiniz. Red etmeniz çocuğunuzun tedavisini etkilemeyecektir. Ayrıca çalışmanın herhangi bir aşamasında onayınızı çekebilirsiniz. 139 ONAY Araştırma ile ilgili bilgiler, uygulanacak işlemin nasıl yapılacağı, olası risk ve yararları Psikolog Sevil Turgut tarafından tarafıma anlatıldı. Çocuğuma ait bilgi ve verilerin bilimsel ve eğitim amaçlı kullanımı sırasında çocuğumun kişisel bilgilerinin saklı tutulacağı konusunda güvence verildi. Bana yapılan tüm açıklamaları anlamış bulunuyorum. Çocuğumun gerekli muayene ve değerlendirmelerinin yapılmasına izin veriyorum. Çalışmanın herhangi bir aşamasında vazgeçecek olursam onayımı çekmek hakkına sahip olduğumu etkilenmeyeceğini biliyorum. Katılımcının Adı Soyadı : Ebeveynin Adı Soyadı : Adres: Tel: Tarih: İmza: Araştırmacının Adı Soyadı: Adres: Tel: Tarih: İmza: ve böyle bir durumda çocuğumun tedavisinin 140 Ek 6: Araştırmada Kullanılan Demografik Bilgi Toplama Formu KLİNİK VE SAĞLIKLI ÇOCUK ÖRNEKLEMLER İÇİN BİLGİ TOPLAMA FORMU Kimlik Bilgileri ve Demografik Özellikler Adı Soyadı: Cinsiyeti: Kadın ( ) Erkek ( ) Doğum yeri:.......................................................................... Doğum Tarihi: ....../......./....... Yaşı:.......................... Ev Adresi:...................................................................................................................................... Söz konusu il / ilçe / köyde oturma süresi: Telefon numarası: Ev:. İş: Aile bütünlüğü (beraber, boşanmış, diğer.....................................................................) Çocuk Sayısı: Anne baba arasında akrabalık: Ailenin yaklaşık geliri: Devam ettiği okul: ○devlet ○ var ○özel Kaçıncı çocuk: ○ yok ○diğer: Okul öncesi eğitim aldı mı? ○Kreş ○Anaokulu ○Ana sınıfı Kaç yaşında başladı? Ne kadar devam etti? Bir sorun yaşadınız mı? Hayır ( ) Evet ( ) İlkokula başlama yaşı: .yıl.. ay. Okulda sınıf kaybı var mı? ( ) Hayır ○Hepsi .gün ( ) Evet Okul / öğretmen değişikliği var mı? ○Hayır .......... sınıfta........................yıl ○Evet ○Kaç kez: Okula başladığında sorun yaşadınız mı? ○Evet ○Hayır Evet ise....................................................okula gitmek istememe ...................................................fiziksel hastalıklar (karınağrısı, kusma...) ....................................................uzun süre okula alışamama ....................................................diğer Okuma yazmayı öğrenmede gecikme / sorun oldu mu? ○Hayır ○Evet............................................................................................................. Öğrenme, uyum, gelişim gibi konularda daha önce bir uzmana başvurdunuz mu? Evet ise İlk başvuru yaşı............................................................................... İlk başvuru nedenleri....................................................................... Tanı................................................................................................. Uygulanan tedavi........................................................................... Annenin: Yaşı: Eğitimi: Mesleği: Babanın: Yaşı: Eğitimi: Mesleği: 141 Fizyolojik Özellikler ve Sağlık Durumu El tercihi: Sağ ( ) Sol ( ) Her ikisi ( ) İşitme bozukluğu var mı? Hayır ( ) Evet ( ) Görme bozukluğu var mı? Hayır ( ) Evet ( ) Renk ayırt etmeyle ilgili bir problem var mı? Hayır ( ) Evet ( ) Geçirdiği önemli rahatsızlık, ameliyat vs. var mı? Tarihleri ile belirtiniz. Bu kliniğe başvuru nedenleri....................................................................................... Annenin gebelik yaşı....................................................................................................... Hamilelik süresince sorun yaşandı mı? ○Hayır ○Stres.............................. ○Hastalık.................................. ○Düşük tehditi ○Sigara / Alkol / İlaç kullanımı............................... Doğum zamanı: Beklenilen zamanda....................................................haftalık Zamanından erken.......................................................haftalık Zamanından geç...........................................................haftalık Doğum Kilosu:........................................................................................................ Doğum Şekli: ○Normal ○Sezeryan ○Uzun süren doğum ○Mor doğum ○Vakum, porseps ○Çoğul gebelik( ikiz...) ○Diğer......................................................................... Doğum sonrası: ○Sorun yok ○Küvezde kalma ○Sarılık ○Havale geçirme ○ Enfeksiyon ○Travma (düşme, başını çarpma.............................) ○Diğer............................................................................................... Anne sütü aldımı? ○Hayır ○Evet..................................yıl Yardımsız yürüme zamanı............................................................................................ İlk heceleri söyleme zamanı...............................iki kelimelik cümle.......................... Cümle kurarak tam konuşma...................................................................................... Konuşma sorunu: ○Hayır ○Evet......................................................................... Tuvalet eğitimini kazanma:.................................................yaş Tuvalet eğitiminde sorun: ○Olmadı ○Geç öğrendi ○ Sonradan gündüz idrar kaçırma ○Sonradan gece idrar kaçırma ○Sonradan gaita kaçırma 142 ÖZGEÇMİŞ Kişisel Bilgiler Adı Soyadı : Sevil Turgut Doğum Yeri ve Tarihi : İzmir, 08.08.1976 Eğitim Durumu Lisans Öğrenimi : Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü, 1996 Yüksek Lisans Öğrenimi : Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü, Deneysel Psikoloji Bilim Dalı Bilimsel Faaliyetleri : 1. Turgut, S., Şenbil, N., Yüksel, D., Yılmaz, D., Gürer, Y.K.Y. (Mayıs 2006) Sydenham Kore Hastalarının Stroop Testi Performansı. VIII. Ulusal Çocuk Nöroloji Kongresi. 2. Yılmaz, D., Yüksel, D., Şenbil, N., Turgut, S., Gürer, Y.K.Y. (Mayıs 2006). Febril Nöbet Geçiren Çocuklarda Gelişimin Değerlendirilmesi. VIII. Ulusal Çocuk Nöroloji Kongresi. İş Deneyimi : Canım Annem Çocukevi / Kulübü (Eylül 1996-Kasım 1997) Ağrı Devlet Hastanesi (Ocak 1998-Ekim 2000) Zübeyde Hanım Doğumevi, Ankara (Kasım 2000-Temmuz 2002) Dr. Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi (Temmuz, 2002- ) 143 Stajlar : Atatürk Devlet Hastanesi, Psikiyatri Kliniği, İzmir (Temmuz, 1995) Gazi Üniversitesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Ankara Danışman: Psk. Dr. A. Şebnem Soysal (Nisan/Mayıs/Haziran, 2004) Aldığı Eğitimler 1. 2. 3. 4. 5. : WISC-R Yenileme Kursu (Aralık, 2002), Türk Psikologlar Derneği (TPD) Özgül Öğrenme Güçlüğü I (Kasım, 2003), TPD Otizm ve Diğer Yaygın Gelişimsel Bozukluklar (Şubat, 2005), TPD Çocuklarda Nöropsikolojik Değerlendirme (Haziran, 2005), TPD Özgül Öğrenme Güçlüğü II (Haziran, 2006), TPD İletişim : E posta adresi : [email protected] Tarih :06 / 06 / 2008