ALMANYA’DA AÇIK BİR ANAOKULU Açıklık kavramı Açıklık kavramından aşağıdaki anlamlar çıkarılır: — Çocuğun, duygularının, fiziki ve duygusal ihtiyaçlarının, hassasiyetlerinin idrakine varabilmesi, algılayabilmesi ya da tanıyabilmesi için kendisine karşı açık olması, — Çocuğun, düşüncelerini, heyecanlarını, sorunlarını kabul etmesi ve kendisine karşı dürüst olması için kendisine karşı açık olması, — Çocuğun kendisini, kapalı bir kutu olmadan, Eğerlerine karşı samimi olarak yaşam şartları hakkında bilgi verici olarak açığa çıkarması. Çocuk, belirli gelişim ihtiyaçlarına ve ilgilere sahip, bağımsız bir kişilik olarak görülür. Eğitmenler çocukların paylaşmak istedikleri sırları ciddiye alır ve saklarlar, arzularını ve fikirlerini ciddiye alır ve onların bakış açılarını kabul ederler. Çocuklar yaşlarına göre, kuralların konulmasında ve etkinliklerin planlanmasında okulun yönetimine ortak olurlar. Sorunlarını ve çatışma durumlarını açığa vurmalarına ve bunları kendi başlarına çözmeleri konusunda destek verilir. Açık çalışma anlayışından esas olarak şu anlaşılır: Daha geniş alanlar sağlanarak çocukların bağımsız ve kendi sorumluluğunu üzerine alarak davranmalarını öğrenmeleridir. Açık çalışmanın en önemli farkları şunlardır: -Gruplara ait odaların herkese açık olması. -Sunulan her türlü etkinliğin değiştirilebilir olması. -Grup alanı veya odaları anlayışının değişmiş olması. -Eğitmenlerin daha fazla işbirliği içinde olması. Geleneksel Anaokullarının Çalışma Şekli -Her eğitmenin en fazla 20 çocuktan oluşan sabit bir grubu vardır. -Çocuğun okuldaki yaşamı, önemli ölçüde kendi grubu içinde geçmektedir. -Gruplar arasındaki temas sadece oyun sahasında birlikteyken tesadüfen veya bir spor etkinliğinde olur. - Gruplara ait odalar çeşitli oyun alanlarına ayrılmıştır. Örneğin bir odada bebek köşesi, okuma köşesi, yap-boz köşesi veya roller köşesi vardır. Oda da ayrıca çocukların hareket edeceği bir boş alan bırakılır. Böylece aynı odada bir grup çocuk bir trafik kazasını gürültülü bir şekilde oynarken, bir başka grup çocuk resimli bir kitap dinlemek ister. Başka bir grup öğrenci resim boyarken eğitmenden kalemleri kullanım konusunda yardıma ihtiyaç duyabilir. Başka bir grup çocuk, yakalama oyunu oynar. Bu esnada eğitmenin, Dikkat edin! Kavga etmeyin! Yaramazlık yapmayın!' komutları sürekli tekrar edilmektedir. O günün akışının nasıl olacağını belirleyen eğitmendir. Eğitmen, yemek saatinde diğer çocukların meşgul olduğu zamanlarda da çocukların yanındadır. Çocukların hoşuna gitmese de çocukların ne yapacakları konusunda öneri getiren ve söyleyen eğitmendir. Burada sadece öğrencilerin isteklerinin merkeze alınmadığı bir anlayış söz konusu olduğu kadar, çocuklar istemese de gelecek bir yaşam için öğrenmeleri gereken şeyler olacaktır. Sürekli öğrencinin ne yapacağının belirlenmemesi önemlidir. Bununla ilgili ünlü gelişim psikologu Jean Piaget şunu söylemektedir: "Çocuk sürekli kendi istediği şeyleri yapmamalıdır. Ancak yapacağı şeyleri de istemelidir." Burada çocuğun kendi güdülenmesi çok önemlidir. Açık anaokullarında farklı olan nedir? Sınıf ya da oda anlayışının değişmiş olması. Normalde tek odada farklı işlevlere göre ayrılmış köşeler yerine tek bir odanın tek bir işlev için ayrılması, hazırlanması göze çarpan en önemli farktır. Bu durumda aşağıdaki odalar belirlenir: Üretme (Creative) odası: Bu odada renkli hamurlar, boyalar, fırçalar, makaslar ve renkli kartonlar gibi ücretsiz malzemeler bulunur. Rol oynama odası: Bu odada çocukların bir oyun canlandırırken giyecekleri kostümler, şapka, gözlük, elbiseler vb. bulunur. Ayrıca kukla sahnesi ve kuklalar (El kuklaları vb.) İnşa odası: Legolar, tahtadan yap-bozlar veya tabii taşlar. Yapıştırmalar, oyuncak taşıtlar, bilye yolu. Dinlenme odası: Kitaplar, yap-bozlar, yastık ve battaniyeler. Kahvaltı odası: Masa ve sandalyeler. Yemek pişirmek, pasta yapmak ve kahvaltı yapmak için çocuk mutfağı. Jimnastik odası: Kasalar, köptikten(Strafor) minderler, toplar, halatlar, trambolin (sıçrama yayı)ve tırmanma duvarı, yünlü battaniyeler. Hareket odaları: Çocukların hareket oyunları oynayacakları, bir çember yaparak yapacakları etkinlikler ve farklılıklarının ayrımına varması amaçlı oyunlar için geniş odalar. Anaokulunun ferah ve güvenlikli odaları çocuklara emniyet ve korunma hissi vermelidir. Çocuklar anaokulunun kendisi için yapıldığını, içinde başkalarıyla oyun oynadığı ve beraber yaşadığı, kendisini mutlu hissettiği ve yönetimine kendisinin de katılması gerektiği bir evi olarak düşünmelidir. Kahvaltı, kahvaltı odasında yapılır. Günlük kahvaltılar grup odasında yapılır. Kahvaltıya saat 09.00'dan 10.00'a kadar devam edilir. Haftada iki defa açık büfe kahvaltı verilir. Çocuklar burada hizmet edebilirler. Öğrenciler haftanın diğer üç günü kahvaltılarını evden getirirler. Küçük çocuklar eğitmenlerin eşliğinde kahvaltılarını yaparlar. Diğer çocuklar daha geç saatlerde gidebilirler. Burada önemli olan onların bağımsız hareket etmeleri ve bunun için alıştırma yapmalarıdır. Bu arada aşağıdaki sorulara dikkat edilir: -Ne zaman kahvaltı yapmak istiyorum? -Kiminle kahvaltı yapmak istiyorum? -Neye ihtiyaç duyuyorum? -Boş yer var mı? -Burada sohbet etmek istiyor muyum? -Yerimi temizlemek zorunda mıyım? Bazen aileler "Tüm gruplar bir arada kahvaltı yapsalar ne güzel olur" diye talepleri olur. Bu talepler çocukların doğum günü kutlamaları veya okulların tatil olacağı günün arifesinde yerine getirilir. Bu günlerde öğrencilerle birlikte alışveriş yapılır ve masalar birlikte donatılır. Bu kahvaltılarda görgü kuralları uyma konusu göz ardı edilmez. Kahvaltıların akıllı uslu, gürültüsüz ve sakin bir atmosferde yapılmasına dikkat edilir. Açık kahvaltı biçimi örneğin bir inşa odasında yapılıyorsa masa ve sandalyeden feragat edilerek daha geniş bir hareket alanı kazanılmış olur. Kahvaltıya ne zaman gideceklerine çocuklar kendileri karar verirler. Yemek için ara vermek istediklerinde oyuncaklarını bırakıp sonra devam etmek üzere yemeğe gidebilirler. Öğlen yemeği tüm gruplarla birlikte yenir. Bir aşçı tarafından taze olarak sunulur. Mutfak kapısı çocuklara her zaman açıktır. Çocuklar aşçıya yemekte ne olduğunu sorabilir, yardım edebilir veya sohbet edebilirler. Akran grupları veya sabit gruplar açık anaokullarında da vardır. Her grup 20 çocuktan oluşur. Her çocuğun bir grup lideri, grup odası vardır. Belirli zamanları kendi grubu içinde geçirir.(Sabah toplanması, grup etkinlikleri ve özel etkinlikler gibi) Aidiyet isteği, çocukların takvim yaşına ve gelişim yaşına göre farklı şekillenir. Buna rağmen her insan, her yaşta belli bir yapıya,takvim yaşına ve gelişim yaşına göre farklı şekillenir. Buna rağmen her insan, her yaşta belli bir yapıya, düzenliliğe, vücut temasına ve aidiyet hissine ihtiyaç duyar. Bu duygusal ihtiyaçlar, eğitmen tarafından çocuğun kendi grubu içinde giderilir. Çocuk buradaki hislerini diğer grupların içine de nakledebilir ya da taşır. Açıklık anlayışıyla eğitmenler, çocukların daha güçlü bir duygusal bağ oluşturması için çaba sarf ederler. Diğer taraftan çocuklar kendi grupları dışındaki çocuklarla bağ oluşturmak için daha fazla imkâna sahip olurlar. Grup etkinliklerinden karışık grup etkinliklerine varan farklı oyun seçenekleri Açık anaokullarında farklı grupların da oynayabileceği farklı oyunlar seçeneği sunulur. Her çocuk için oynayabileceği üç ila beş oyun seçmesi istenir. Haftanın iki günü hariç diğer üç gün içinde seçtiği bu oyunları oynar. Haftanın iki günü kendi grubuyla oynayacağı grup oyunları oynatılır. Her zaman çocuğun isteği olmayabilir. Örneğin oyun oynayacağı yer dolu ise beklemeyi de öğrenecektir. Ya da etkinlik çocuk için uygun değilse eğitmen tarafından vazgeçirilir veya çıkarılır. Çocuklar kendi istedikleri oyun veya etkinlikte daha fazla güdülenmiş olmakta, ayrıca bu şekilde eğitmeninin verdiği kararlara da daha çok saygı göstermektedir. Çocukların hafta içinde günlük seçimleri yazılı olarak kaydedilir. Bu kayıtlar eğitmenler ve veliler tarafından da paylaşılır. Açık anaokullarının günlük seyri 07:30 Erken mesai başlıyor, 08:00-08:30 Çocukların okula gelişi, 08:30-09:00 Çocuklarla sabah toplantısı, 09:00-10:00 Serbest oyun veya kahvaltı odasında kahvaltı seçeneği, 10:00-11:00 Şimşek ışığı, öğrencilere hangi etkinliğe katılacağının sorulması, sonunda serbest mümkünse dışarıda bahçe oyunu, 11:45-12:00 alınması, Gruplarla veda toplantısı, yarım gün devam eden çocukların aileler tarafından 12:15-13:00 serbest oyun oynaması. Öğle yemeği ve ardından öğrencilerin aileler tarafından götürülünceye kadar Gün içinde ve hafta içinde sürekli tekrar eden şeyler vardır. Bu yolla bir dış düzen hissettirilir, öğretilir. Dış düzen yoluyla çocukta bir iç düzenin oluşumuna yardım edilir. Böylece günün veya haftanın ritmine karşı bir güven duygusu hisseder. Çocuklara, haftanın her günü veya her gün tekrar ettiği sabah toplantısı, kahvaltı, şimşek ışığı, jimnastik ya da beden eğitimi etkinlikleri yoluyla belli kuralara uyma, beden eğitimi kıyafetini düşünme gibi davranışlar kazandırılır. Ayrıca serbest oyun saatleri ve açık alanda oyun oynama da sürekli tekrar eden etkinliklerdendir. Çocuk bildiği bir hikâyenin farklı anlatıldığında veya bir bölümü atlandığında ya da bildiği için çıkmak istediğinde duygularını daha iyi hissedecektir. Günün akışına uymadığında hissettikleriyle daha hassas olacaktır. Çocuklar okuldaki bir gününü yapılandırırken veya geçirirken bazen eğitmenin yönlendirmesine ihtiyaç duyabilirler. Bu durumlarda eğitmen dikkatle gerektiğinde çocuklarla bir anlaşma yaparak oyunda değişiklikler yapabilir. Çocuklarda anaokulu dönemi boyunca güven duyguları gelişir. Okul içinde belli kurallara uymayı öğrenirler. Böylece çocukların kendilerine olan güvenleri ve cesaretleri gelişir. Okul öncesi grupları Bu okulda 3 ile 5 yaş arasındaki çocuklar iki karışık grup olarak desteklenir. 6 yaş çocukları gelecek yıl okula gidecekleri için okul öncesi grup olarak nitelendirilir. 6 yaş grubu çocuklara, okuma yazma ve hesap yapma becerileri öğretilmez. Bu yaştaki çocuklarda dikkati çeken şey artık anaokulu çağını bitirdikleridir. Bu onların bir yıl boyunca yapacakları etkinliklerden zevk almayacakları anlamına gelmez. Ancak bunun yanında yeni yeteneklerinin de farkına varacaklardır. Gruplamayı, büyüklük ve küçüklük kavramlarını, kendinden küçüklere yardım etmeyi ve desteklemeyi öğrenecektir. Kendi gücü ve büyüklüğünün farkına varacaktır. Bazen inatçı olacaklardır. Her yerde yeni tecrübeler yaşamak ve eylem içeren alanların arayışı içinde olacaklardır. Bu çocuklar, kendinde bir yetişkin özgürlüğü hissettiği ve bağımsız olmanın cazibesine çekildiği için okul bahçesinin güvenli alanlarını terk etme gayretleri görülebilir. Ancak tüm bağımsız olma isteğine rağmen çocuklarda sevgi, emniyet, takdir ve ödül ihtiyaçları devam edecektir. Bunlar, eğitmen için ilave istenen taleplerdir. Bu, karışık yaş grupları içinde ve birçok alanda gerçekleşmesi zor görünmektedir. Bu grup çocuklarıyla daha çok konuşmaya dayalı oyunlar gerçekleştirilir. Dikkat alıştırmaları, sayılar ve renk oyunları, geometrik şekillerle ilgili alıştırmalar ve alan düşüncesi içeren alıştırma ve deneyler, okul öncesi eğitimde büyük rol oynar. Bu çocuklarla okula yakın çevrelere sık sık gezi yapılır. Aynı şekilde anaokuluna yakın, okul öğretmenleriyle birlikte etkinlikler yapılarak çocukların ilkokula geçişlerinin daha rahat olması sağlanır. Bu okulda, 1999 yılından sonra ve anaokulunun son yılından itibaren "Early English" projesi yürürlüğe girmiştir. Çocuklar bu projeyle 6 yaşından ilkokul son sınıfa kadar İngilizce dersi alarak bu dili erkenden öğrenmeye başlıyor. Bunun masrafı, veliler tarafından karşılanıyor. Bu ders, sabahları 30 dakikalık ders saatleri içinde kısa şarkılar, arkasından kısa hikâyelerle tamamlanarak sürdürülen, oyun oynar gibi zevkle verilen bir ders olmaktadır. Anaokulunun son yılında artık okulun büyükleri olmuş olan çocuklara, deniz kıyısında dört günlük bir tatil yaptırılarak veda edilmektedir. Alıntıdır. http://www.egitimbulteni.com/ydetay.php?YaziID=77&Yaz%C4%B1=Almanya'da%20Bir%20A%C3%A7%C4%B1k%20Anaokulu%20%C3% 96rne%C4%9Fi