AVRUPA BİRLİĞİ TEMSİLCİLİĞİ l BRÜKSEL AB TİCARET POLİTİKASI VE İKİLİ ANLAŞMA MÜZAKERELERİ GÜNCEL DURUM BİLGİ NOTU Dilek İştar Ateş TS/BXL/14-14, 1 Aralık 2014 Avrupa Birliği (AB) tüm dünya ile ticarette açık bir politika izlemekte ve korumacı önlemlerden uzak bir ticaret yaklaşımın tüm platformlarda savunuculuğunu yapmaktadır. Özellikle 2008 küresel ekonomik krizinden sonra birçok ülke dış ticaret korumacı önlemleri artırırken, AB tam tersine bir politika izleyerek gelişmekte olan ülkelere yönelik açık ticaret politikalarını sürdürmüş, hem ikili serbest ticaret anlaşması (STA) müzakerelerine devam etmiş, hem de Dünya Ticaret Örgütü çatısı altındaki Doha Kalkınma Gündemi müzakerelerinin yapıcı bir sonuca ulaşması için çaba sarf etmiştir. AB ile Güney Kore arasındaki STA yine bu dönemde yürürlüğe girmiştir. AB’nin ithalata uyguladığı vergiler genel olarak düşük seviyededir; AB’ye giren malların %70’inden fazlası sıfır ya da düşük olarak nitelendirilen tarifeler ile gümrüklerden giriş yapmaktadır. Yaklaşık 80 ülkenin birinci ticaret ortağı durumunda bulunan AB, sadece 20 ülkenin birinci ticaret ortağı durumundaki ABD’yi bu alanda geride bırakmaktadır. Ağustos 2014 istatistiklerine göre Euro Alanı’nın tüm dünya ile yaptığı ticarette 9,2 milyar €’luk gelir fazlası bulunmaktadır (bir yıl önceye göre ticaret gelirlerinde 3,2 milyar € artış gerçekleşmiştir). Tüm AB ülkeleri için yapılan değerlendirmeye göre ise bir önceki yıl 2,3 milyar € olan ticaret gelirleri Temmuz 2014’te -8,9 milyar € olarak belirlenmiştir; Ağustos ayında ihracatlarda g örülen %2,2’lik düşüş nedeniyle dış ticaret açığı ile karşı karşıya kalınmıştır. 1 AB’nin istatistik kurumu Eurostat verilerine göre AB28’in enerji alanındaki ticaret açığı geçtiğimiz yıla göre azalmış bulunuyor; Ocak-Temmuz 2013’te 219,4 milyar € olan rakam, 2014’ün aynı döneminde 201,9 milyar € olarak gerçekleşmiştir. Makine ve ulaşım araçlarından elde edilen dış ticaret gelirlerinde de bir azalma meydana gelmiştir; geçtiğimiz yıl 162,4 milyar € olarak gerçekleşen gelirler bu yıl ancak 149,3 milyar €’ya ulaşabilmiş durumdadır2. Ocak-Temmuz 2014 döneminde AB’nin Çin’e yaptığı ihracatta %11’lik; G. Kore’ye ihracatında %10’luk, ABD’ye ihracatında ise %5’lik artış gerçekleşmiştir. AB ihracatı içindeki payı azalan ülkeler 1 http://trade.ec.europa.eu/doclib/docs/2013/december/tradoc_151969.pdf 2 http://trade.ec.europa.eu/doclib/docs/2013/december/tradoc_151969.pdf TÜSİAD BUSINESSEUROPE ÜYESİDİR - AVRUPA ÖZ EL SEKTÖR KONFEDERASYONU MERKEZ : 46 Meşrutiyet Caddesi Tepebaşı 34420 Istanbul Türkiye Tel : 90 212 249 11 02 Faks : 90 212 249 09 13 ANKARA : 39/4 İran Caddesi Gaziosmanpaşa 06700 Ankara Türkiye Tel: 90 312 468 10 11 Faks: 90 312 428 86 76 AVRUPA BİRLİĞİ : 13 Avenue des Gaulois 1040 Brüksel Belçika Tel : 32 2 736 40 47 Faks : 32 2 736 39 93 ALMANYA : 28 Märkisches Ufer 10179 Berlin Almanya Tel : 49 30 28 87 86 300 Faks : 49 30 28 87 86 399 FRANSA : 33 Rue de Galilée 75116 Paris Fransa Tel : 33 1 44 43 55 35 Faks : 33 1 44 43 55 46 th A B D : 1250, 24 Street N.W. Suite #300 Washington DC 20037 USA Tel : 1 202 776 7770 Faks : 1 202 776 7771 ÇİN: Lufthansa Center,EUCCC/C-319, 50 Liangmaqiao Rd, Chaoyang-Beijing 100125 T: 861064622066 F: 861064623206 [email protected] www.tusiad.org arasında İsviçre (-%22), Rusya (-%12) ve Hindistan (-%10) yer almaktadır. AB’nin G. Kore’den ithalatında %11, Türkiye’den ithalatında %7, Çin’den ithalatında %6 ve İsviçre’den ithalatlarında %5 oranında artış gerçekleşmiştir. Ticaret fazlası olan AB üye ülkeleri arasında Almanya (100,7 milyar €), Hollanda (31,1 milyar €), İrlanda (17,6 milyar €) ve İtalya (17,3 milyar €) yer almaktadır; ticaret açığı en yüksek düzeyde olan ülkeler arasında ise İngiltere (-60,2 milyar €), Fransa (36,9 milyar €), İspanya (11,9 milyar €) ve Yunanistan (10,6 milyar €) bulunmaktadır. KANADA Kanada AB’nin 12. büyük ticaret ortağı, AB ise Kanada’nın ABD’den sonra ikinci büyük ticaret ortağı durumunda bulunmaktadır. Kanada dış ticaretinin %10’u AB’ye yönelik gerçekleşmektedir. AB ve Kanada arasında yılda 60 milyar €’luk mal, 26 milyar €’luk hizmet ticareti gerçekleşmektedir. Makine, ulaşım ekipmanları ve kimyasal maddeler AB’nin Kanada’ya ihracatının en önemli kalemlerini oluşturmaktadır. İki taraf arasındaki yatırım ilişkileri de ileri düzeydedir; Kanada AB’deki dördüncü büyük yatırımcı (142 milyar €), AB ise Kanada’daki ikinci büyük yatırımcı (2012 rakamlarına göre toplam 260 milyar €) konumundadır. AB ve Kanada arasında beş yıl süren kapsamlı ekonomi ilişkileri ve serbest ticaret anlaşması (CETA), müzakerelerdeki tıkanıklığın Eylül 2013’te açılması sonrasında Ağustos 2014’te tamamlanmıştır. Halihazırda hukuki açıdan metin incelenmesi yapılan anlaşmanın tüm resmi AB dillerine tercümesi sonrasında Avrupa Parlamentosu ve AB Konseyi’nde görüşülerek kabul edilmesi gerekmektedir. AB liderlerinin onayı sonrasında her bir üye ülke tarafından kendi iç prosedür kapsamında onaylanacak olan anlaşmanın 2016 yılında yürürlüğe girmesi öngörülmektedir. 3 Kanada – AB Ticaret Anlaşması CETA CETA yürürlüğe girdikten sonra sanayi ürünlerine uygulanan gümrük tarifeleri ortadan kalkacaktır; bu bazı ürünler için anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren olurken, bazı ürünlerde ise aşamalı olarak gerçekleşecektir. Anlaşmanın yürürlüğe girişinden itibaren yedinci yıldan itibaren tüm sanayi ürünlerinde gümrük tarifeleri ortadan kalkacaktır. Tarifelerin sıfırlanmasının AB ihracatçılarına yılda yaklaşık 470 milyon €’luk tasarruf sağlayacağı tahmin edilmektedir. Tarım ve gıda sektöründe de geniş çaplı bir şekilde vergiler kaldırılacaktır; AB tarım ürünlerinin yaklaşık %92’si, işlenmiş tarım ürünlerinin büyük bir çoğunluğu, şarap ve alkollü içecekler Kanada’ya vergisiz bir şekilde ihraç edilebilecektir. Sığır ve domuz eti, mısır gibi “hassas” olarak kabul edilen ürünlerde tercihli ticaret, kotalarla sınırlandırılacaktır; tavuk ve yumurta ise her iki tarafın da serbestleştirmediği ürünlerdir. Coğrafi işaretleme (GI) kurallarına uyulması CETA ile güvence altına alınmıştır; AB’nin Grana Padano, Roquefort ya da Aceto balsamico di Modena” gibi ürünleri Kanada’da geleneksel yöreleri belirtilerek pazarlanacaktır. 3 http://trade.ec.europa.eu/doclib/docs/2014/september/tradoc_152806.pdf 2 Kamu alımlarında ise AB şirketlerinin Kanada’da her düzeyde kamu ihalelerine katılımının önü CETA ile açılmış olacaktır. 2011 yılına göre yapılan tahminler Kanada’da belediyelerin alımlarının yaklaşık 82 milyar €’ya yani Kanada GSYH’nın %7’sine ulaştığını ortaya koyuyor. Kanada makamları, AB şirketlerinin yapılacak kamu ihaleleri ile ilgili bilgi edinebilmesi amacıyla bir internet sitesi hazırlamayı da CETA kapsamında taahhüt etmiş bulunmaktadır. Hizmetler alanında Kanada CETA ile birlikte AB şirketlerine yeni kolaylıklar sağlayacaktır; AB şirketlerinin mali hizmetler, telekom hizmetleri, enerji ve ulaşım alanlarında Kanada’da faaliyet gösterebilmelerinin önü açılmıştır. Ayrıca çalışanların aynı şirket içinde AB ülkeleri ve Kanada arasında geçici dolaşımı daha kolay bir hale getirilmiştir. Muhasebe, mimarlık, mühendislik alanlarında faaliyet gösteren kişilerin satış sonrası hizmet ya da taahhütlerin takibi gibi konularda AB ülkeleri ve Kanada arasındaki kısa süreli dolaşımının önü de açılmış bulunmaktadır. Kanunla düzenlenen mesleklerde kalifikasyonların karşılıklı tanınması ile ilgili aşama kaydedilmiş ve meslek örgütlerinin ya da ilgili resmi makamların ortak çalışmalar yürüterek diplomaların karşılıklı tanınması için ortak çalışmalar yürütebilmesi olanaklı hale gelmiştir. ABD AB ve ABD arasındaki gümrük tarifeleri ortalama %3 düzeyindedir. Temmuz 2013’te müzakere edilmeye başlanan Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) ile gümrük tarifelerinin tamamen ortadan kalkması sayesinde AB GSYH’na %0,5’lik artış olması öngörülmekle birlikte, en büyük kazanımın tarife dışı engellerin kalkması ve yasal uyumdan ileri gelmesi beklenmektedir. 7. müzakere turu 29 Eylül – 3 Ekim haftasında ABD’de gerçekleştirilmiştir. Yasal çerçeve başlığında tekstil dışındaki tüm konular bu müzakere turunda ele alınmıştır. Mal ve hizmetlerde pazara giriş, kamu alımları, gümrük tarifeleri, sürdürülebilir kalkınma, yatırımlar ve rekabet konuları son müzakere turunda görüşülmemiştir. AB Komisyonu’nun gerçekleştirdiği ‘’paydaşlar anketinin’’ değerlendirilmesi süreci halihazırda devam ettiği için yatırımcı-devlet arasındaki anlaşmazlıkların çözümü başlığı 7. müzakere turunda da ele alınmamıştır. Enerji konusu AB tarafının TTIP kapsamında ayrı bir başlık altında ele alınmasını özellikle istediği bir konudur. ABD ise bu konunun ayrı başlıkta ele alınması gerekmediğini, diğer müzakere başlıkları görüşülürken gerekli durumlarda değinileceğini ileri sürmektedir. Rusya ile ilgili son gelişmeler ABD’nin bu alandaki kararını gözden geçirmesini gerekli bir hale getirmiştir. AB iş dünyası da enerji konusunun mutlaka TTIP içinde yer alması gerektiğini savunmaktadır. Son müzakere turunda ele alınan konu başlıkları altında hizmetler ve yatırım alanında, dağıtım hizmetleri, posta hizmetleri, iş hizmetleri, eğitim, sağlık, enerji ve ulaşım hizmetleri ele alınmıştır. Elektronik ticaret başlığının kapsamının ne olması gerektiği tartışılmış ve bu alandaki gümrük vergileri, dijital ürünler, elektronik imza, ‘online tüketicinin’ korunması, internete erişim gibi konular üzerinde görüşmeler gerçekleştirilmiştir. İlaçlar başlığında ise AB ve ABD’nin iyi imalat uygulamalarının (GMP) birbirine uygunluğunu incelemekle görevlendirilen çalışma grubu bulgularının ayrıntılı bir şekilde değerlendirildiği görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Her iki taraf da bio-benzer ilaçlar ile ilgili kılavuzun gözden geçirilmesi süreci konusunda karşı tarafı bilgilendirme taahhüdünde bulunmuştur. 3 Önceki müzakere turlarında ABD tarafından verilmiş olan gümrük vergileriyle ilgili teklif AB tarafından yeterli bulunmamıştı. Aynı şekilde ABD’nin hizmetler alanında sunmuş olduğu teklifin de G. Kore ile anlaşmasından daha az açılım içerdiği ve eyaletler seviyesini kapsamadığı için AB tarafından yetersiz kabul edildiği biliniyor. Kamu alımları konusunun müzakerelerdeki en zorlu alanlardan biri olmaya devam edeceği tahmin ediliyor. ABD, Jones Yasası gibi AB açısından sorunlu olarak nitelendirilen bazı yasalarını tartışmayı, federal ve eyaletler seviyesinde taahhütte bulunmayı istemiyor. Kasım ayı sonunda AB Komisyonu TTIP müzakerelerinde kamuoyu açısından saydamlığın artırılması için yapılması gerekenleri içeren bir bildirge yayımlamıştır. Kamuoyunun TTIP müzakereleri ile doğru bilgiye hızlı bir şekilde erişebilmesini sağlamayı hedefleyen Komisyon, mevcut durumdan daha fazla sayıda müzakere belgesini paylaşmayı taahhüt ediyor. Ayrıca AB Komisyonu’nda görevli kıdemli memur, Komiserler ve kabineleri ile görüşme yapan kurumlar ile ilgili olarak 1 Aralık’tan itibaren iki haftalık dönemlerde kamuoyunun bilgilendirileceği belirtiliyor. AB Komisyonu’nun ticaretten sorumlu yeni üyesi Cecilia Malmström ile ABD Ticaret Temsilcisi Michael Froman’ın Ocak 2015’te bir araya gelmesi beklenmektedir. Yüksek düzeyde gerçekleştirilecek bu siyasi nitelikli bu görüşme ile müzakerelerde kaydedilen ilerlemenin bir değerlendirmesinin yapılması ve tarafların önümüzdeki dönem ile ilgili hedeflerini ortaya koyarak, müzakerelerin geleceğine bir yön vermesi beklenmektedir. Singapur Müzakereler AB ve ASEAN ülkeleri arasındaki ‘bölgeden bölgeye’ serbest ticaret müzakerelerinde ilerleme sağlanmaması üzerine Mart 2010 tarihinde ikili olarak başlamıştır. Aralık 2012’de müzakereleri tamamlanan anlaşma metni Eylül 2013’te paraflanmıştır. Anlaşma metninin AB’nin tüm resmi dillerine çevirisi çalışmaları devam etmektedir. Yatırımların korunması ile ilgili anlaşma müzakereleri ise ticaret anlaşmasından sonra başlamıştır ve hızlı bir şekilde ilerleyerek Ekim 2014 tarihinde tamamlanmıştır. Anlaşma metninin AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosu tarafından onaylanması gerekmektedir. Bunun sonrasında üye ülkelerdeki onay sürecinin tamamlanması ve anlaşmanın 2015 yaz aylarında yürürlüğe girmesi beklenmektedir. Singapur, AB’nin tüm dünyada 15. ve ASEAN ülkeleri içinde birinci öneme sahip ticaret ortağı durumundadır. Mal ve hizmet ticaretinde 2012 yılında ulaşılan rakam 80 milyar € duzeyindedir. AB ve Singapur arasındaki yatırımlar toplamı 2012 yılı rakamlarına göre 190 milyar €’ya ulaşmıştır. AB şirketleri ilaçtan finansa uzanan tüm sektörlerde ASEAN bölgesine erişim için Singapur’u bir ‘merkez üssü’ olarak benimsemiştir. AB Komisyonu da Singapur ile AB arasındaki ikili müzakerelerin tamamlanmasının diğer ASEAN ülkeleri üzerinde olumlu bir etkiye yol açmasını ve her bir ülke ile müzakereleri tamamlayarak, AB ticaretinde önemli bir paya sahip olan bu bölgeye ayrıcalıklı erişim elde etmeyi hedeflemektedir. Singapur hizmetler sektörünü uluslararası rekabete kademeli olarak açma politikası izlemiştir; 2004 yılında ABD ile imzaladığı anlaşmada, ABD’ye hizmet sektörü ile ilgili birçok başlıkta ayrıcalık tanınmıştır. AB müzakereler sürmekte iken Singapur’dan mevcut anlaşmalarındaki en iyi koşulları 4 sağlamasını talep etmiştir. Böylece telekom hizmetleri, finansal hizmetler, mimarlık ve mühendislik hizmetleri de dahil olmak üzere posta ve deniz ulaşım hizmetleri alanlarında kazanımlar elde edilmiştir. Singapur da AB tarafından özellikle G.Kore’ye sağlanan ayrıcalıkların benzerlerini talep etmiştir. Bütün bunların sonunda Singapur’da üretim yapmak isteyen AB firmaları açısından sermaye sınırı ortadan kalkmıştır; üretim için kurulacak şirketlerin hissedar yapısına da serbestlik getirilmiş ve operasyonlarının tamamını kontrol edebilmeleri güvence altına alınmıştır. Ayrıca pazara giriş konusunda bir engel olarak firmaların karşısına çıkan lisans gereklilikleri de ortadan kaldırılmıştır. Bu kapsamda profesyonel mesleklerin karşılıklı tanınmasına ilişkin süreçler de ayrıntılandırılmıştır. Gümrük tarifeleri alanında ise anlaşmanın yürürlüğe girmesinden itibaren beş sene içinde tüm gümrük tarifelerinin kaldırılması konusunda anlaşmaya varılmıştır. Motorlu taşıtlar alanında Singapur mevcut AB standartlarını ve otomobil ve otomobil yedek parçalarının test esaslarını kabul etmiştir. Singapur ‘yeşil’ olarak kabul ettiği elektrikli ve hibrid araçlar ile ilgili yasada değişiklik yapmayı kabul ederek, daha az sera gazı salımına olanak sağlayan yeni motor teknolojilerini de ‘yeşil’ uygulamasına dahil etmeye karar vermiştir. İlaç sektörünü ilgilendiren ilaç fiyatlarının belirlenmesi ile ilgili süreçlerde Singapur’un saydamlık sağlaması anlaşma kapsamında güvence altına alınan diğer bir konudur. AB ve Singapur arasındaki STA yenilenebilir enerji üretiminde kullanılan ekipmanın ticaret ve yatırımı ile ilgili maddeler içermektedir; bu alanda her iki taraf da yerli tedarikçilerine diğer taraf karşısında ayrıcalık sağlamamayı taahhüt etmiştir. Tarife dışı engellerin kaldırılması başlığı ile ilgili olarak gıda ve bitki sağlığı altında Singapur, özellikle KOBİ’ler açısından külfetli olan hayvansal ürünlerin ithalatıyla ilgili uygunluk süreçlerini gözden geçirecektir. Kamu alımları alanında AB, Singapurlu firmaların AB içindeki merkezi hükümetlerin su ve çevre hizmetlerinin yanı sıra posta ve ulaşım ağları gibi bazı kamu hizmetleri alanındaki ihalelere katılımını olanaklı hale getirecektir. Singapur ve AB arasındaki serbest ticaret anlaşması metni içeriğinde AB’nin gümrük birliği ilişkisi içerisinde bulunduğu ülkelere (Türkiye) dair bir başlık yer almaktadır. Bu başlık altında Singapur bu ülkelerle serbest ticaret anlaşması müzakerelerine başlamaya AB tarafından ‘davet’ edilmektedir4. AB ile gümrük birliği içinde olan ülkelere de AB’nin tercihli gümrük rejimine uyum sağlamaları gerektiği hatırlatılmaktadır. Japonya Kasım 2012 tarihinde AB Konseyi Japonya ile müzakerelere başlanmasına karar vermiştir. Fiili olarak müzakerelere 2013 Mart ayında başlanmıştır. Özellikle tarife dışı engellerin kaldırılması AB açısından büyük önem taşımaktadır. Bunun için yol haritaları benimsenmiştir. AB açısından önem taşıyan bir diğer konu da Japonya demiryolu ulaşımı ile ilgili kamu alımlarına AB şirketlerinin koşulsuz katılımının anlaşma ile birlikte güvence altına alınmasıdır. Müzakerelerin başlangıcından itibaren geçen bir yıl sonrasında AB Komisyonu Japonya’nın tarife dışı engelleri ortadan kaldırma yönündeki performansını gözden geçiren bir durum değerlendirmesi yapmış ve Mayıs 2014 itibarı ile müzakerelerin devamına karar vermiştir. Müzakerelerin sekizinci turunun Aralık ayı içinde Tokyo’da yapılması planlanmaktadır. 4 Türkiye ve Singapur arasındaki STA müzakereleri sürmektedir. 5 Malezya Malezya ile müzakerelere Ekim 2010’da başlamış ve yedi görüşme turu gerçekleştirilmiştir. Halihazırda müzakerelerin yarısı tamamlanmış olmakla birlikte üzerinde anlaşmaya varılması güç olan konular henüz ele alınmamış durumdadır. Mayıs 2013’teki genel seçimlerden sonra Malezya AB ile müzakereleri ilerletme konusunda olumlu bir tutum izlememiştir. Vietnam Müzakerelere Haziran 2012’de başlanması sonrasında on müzakere turu gerçekleştirilmiştir. Tarife dışı engellerin yanı sıra sürdürülebilir kalkınma, kamu alımları, yasal uyum, rekabet ve hizmetler alanlarında alanında da anlaşmaya varılmaya çalışılmaktadır. Özellikle Vietnam tarafı müzakerelerin hızlı bir şekilde sonuçlandırılmasını istemektedir. AB özel sektörü ise pazara giriş, kamu şirketlerinin konumu, hizmetler ve kamu alımları konularında hedeflenen sonuçlar elde edilmeden müzakerelerin tamamlanmasına karşı çıkmaktadır. Tayland Müzakerelere başlanmasına 2013 Şubat ayında karar verilmiştir. Sonuncusu 8-10 Nisan 2014’ te olmak üzere toplamda dört müzakere turu gerçekleştirilmiştir. Halihazırda planlanmış bir müzakere turu bulunmamaktadır. Hindistan Müzakerelere Haziran 2007’de başlanmıştır ve bugüne kadar toplam 11 müzakere turunun yanı sıra küçük ölçekli teknik düzeyde çeşitli görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Mevcut durumda müzakerelerdeki tıkanıklıklar devam etmektedir. MERCOSUR Müzakerelerin 2004’te askıya alınması sonrasında Mayıs 2010’da yeniden görüşmelere başlanmıştır. Mart 2014’te başmüzakereciler arasında gerçekleştirilen görüşmede pazara giriş tekliflerinin karşılıklı olarak sunulması hedefiyle uzlaşıya varılmıştır. Tekliflerin hazırlanması çalışmaları devam etmektedir. ANDEAN Topluluğu Kolombiya ve Peru ile müzakereler tamamlanmış ve anlaşmaların ticaret ile ilgili bölümleri sırası ile 1 Ağustos 2013 ve 1 Mart 2013 tarihlerinde geçici kabul ile yürürlüğe girmiştir. Ekvador ile görüşmeler Ocak 2014’te yeniden başlamış ve Temmuz ayında tamamlanmıştır. Ekvador ile anlaşmanın yasal açıdan metin incelemesi devam etmektedir. Bolivya ile müzakerelerin yürütülmesi için temaslar sürmektedir. 6 Fas Derin ve Kapsamlı STA müzakerelerine başlanmasına Mart 2013’te karar verilmiş, halihazırda toplam dört müzakere turu gerçekleştirilmiştir. Müzakereler sonucunda varılacak anlaşmanın kapsam bakımından AB ile Fas arasında mevcut Ortaklık Anlaşması’nın ötesine geçmesi amaçlanmaktadır. Sanayi standartları, teknik mevzuat, gıda ve bitki sağlığı alanlarında uyum sağlanması ile birlikte Fas ekonomisinin kademeli olarak AB ekonomisi ile bütünleşmesi hedeflenmektedir. Mısır Hizmet ticaretinin serbestleştirilmesi ve şirket kuruluşu alanlarında müzakereler sürmektedir. Derin ve Kapsamlı STA’ya ilişkin diyalog süreci Haziran 2013’te başlatılmıştır. Henüz bir görüşme tarihi belirlenmemiştir. İsrail Ticaret ve hizmetlerin serbestleştirilmesine ilişkin ikili müzakereler devam etmemektedir. Ürdün Derin ve Kapsamlı STA müzakerelerinin başlatılması için hazırlık süreci devam etmektedir. Lübnan Lübnan’ın Dünya Ticaret Örgütü’ne üyelik süreci devam etmektedir. Cezayir Dünya Ticaret Örgütü’ne üyelik süreci devam etmektedir. Tunus Hizmet ticareti ve şirket kuruluşu konuları Derin ve Kapsamlı STA sürecine dahil edilecektir. Tarım konusunun bu sürece dahil edilip edilmeyeceği konusu ise henüz açıklık kazanmamıştır. AB halihazırda Tunus’un Derin ve Kapsamlı STA müzakerelerine başlanması ile ilgili siyasi kararını beklemektedir. Çin AB ve Çin arasındaki ikili yatırım anlaşması müzakerelerine 21 Kasım 2013’te başlanmıştır. Çin’deki AB yatırımcılarına azami koruma çatısı sağlamayı hedefleyen müzakereler sonucunda, halihazırda AB ülkeleri ile Çin arasında ikili düzeyde mevcut toplam 26 farklı anlaşmanın yerini alacak tek bir anlaşmaya varılması amaçlanmaktadır. 7 Kazakistan 2014 yılının Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Eylül aylarında toplam beş müzakere turu gerçekleştirilmiş ve kapsamında ticaret ile ilgili hükümler de yer alan Genişletilmiş Ortaklık ve İşbirliği Anlaşması tamamlanmıştır. Kazakistan Dünya Ticaret Örgütü’nde halihazırda gözlemci üye konumundadır. Rusya ve Belarus ile gümrük birliği içerisinde yer almaktadır. AB ve Kazakistan arasındaki ticaret hacmi 31 milyar €’nun üzerindedir. Bunun 24 milyar €’luk bölümü AB’nin Kazakistan’dan petrol ithalinden kaynaklanmaktadır. 8