"Küre-i arzdaki boğuşmalara merak edip bakanlar, dikkat edenler

advertisement
Sorularlarisale.com
"Küre-i arzdaki boğuşmalara merak edip bakanlar,
dikkat edenler, ya aklını dağıtır manevi bir divane olur,
ya kalbini dağıtır manevi bir dinsiz olur, ya fikrini
dağıtır manevi bir ecnebi olur." Burada geçen "manevi
dinsiz" ne demektir?
"Evet, bu zamanda merakla radyo vasıtasıyla ciddi alâkadarâne
küre-i arzdaki boğuşmalara merak edip bakanlar, dikkat edenler,
maddî ve manevî pek çok zararları vardır. Ya aklını dağıtır, mânevî
bir divane olur; ya kalbini dağıtır, manevî bir dinsiz olur; ya fikrini
dağıtır, mânevî bir ecnebî olur."
"Evet, ben kendim gördüm: Lüzumsuz bir merakla mütedeyyin iken
âmi bir adam, biri de ilme mensubiyeti varken, eskiden beri İslâm
düşmanı olan bir kâfirin mağlûbiyetiyle ağlamak derecesinde bir
mahzuniyet ve Âl-i Beytten seyyidler cemaatinin bir kâfire karşı
mağlûbiyetinden mesruriyetini gördüm. Böyle âmi bir adamın
alâkası, bir geniş daire-i siyaset hâtırı için böyle kâfir bir düşmanı,
mücahit bir seyyide tercih etmek, acaba divaneliğin ve aklı
dağıtmaklığın en acip bir misali değil midir?"(1)
Küfürden razı olmak ve onu hoş görmek aynen küfürdür. İnsan razı olduğu ve hoş
gördüğü şeyi kalben tasdik etmiş demektir. Yoksa kalbin onaylamadığı bir şeyden
insanın razı olup hoşlanması mümkün değildir. İman ve küfür kalbi bir haldir. İnsan,
kalbi ile iman eder, yine kalbi ile küfre girer. Demek inanç ve iman kalbin içinde olup
bitiyor. Rıza göstermek, bir şeyi hoş görmek ise, kalbin dış alemdeki bir yansıması,
bir tezahürüdür.
Allah’ın yasak ettiği bir fiili insan yasak görmüyor ve bundan da razı oluyor ise, yani
yasağı övüp tasvip ediyor ise, kalp dünyasında küfre girdiğini gösteriyor. Kalbin
küfür içinde olduğunu biz rıza ve hoş görmekten anlıyoruz. Lisan ve davranışlar
kalbin aynasıdır. Kalp mutlaka lisana ve davranışlara sinyal gönderir. Öyle ise bir
insanın mümin ya da kafir olduğunu davranış ve lisanından anlarız.
Üstad Hazretlerinin yukarıda vermiş olduğu örnekteki gibi insan lüzumsuz bir merak
ve taraftarlık hissi ile İslam düşmanını İslam mücahidine tercih etmekle kalbini
büyük bir riske atar. "Manevi dinsiz olur" tabiri, işin ehemmiyet ve ciddiyetine bir
atıf ve bir zecrdir. Küfür burada tam aşikar olmadığı için, böyle şaşkın ve aklı divane
page 1 / 2
olmuş zavallılara hükmen kafir ve dinsiz demek doğru olmaz. Üstad'ın kullandığı
manevi tabir de bu manaya bir karine hükmündedir. Siyaseten, dinsiz birisine
taraftar olmak, görüntü bakımından çok risklidir.
(1) bk. Kastamonu Lâhikası, (30. Mektup)
page 2 / 2
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)
Download