DOĞUM BESLENME ACI YOK AĞRI YOK Çocuğum YEMEK yemiyor! Prensesler gibi doğum 07 06 02 Excimer laser hakkında DOĞRULAR VE YANLIŞLAR ÜROLOJİ KALP 21. YÜZYIL PROSTAT TEDAVİSİ Erkekler için önemli bir sağlık sorunu olan prostat tedavisinde yeni bir teknoloji geliştirildi. 11’DE FİZİK TEDAVİ AFFETMİYOR Türkiye'ye yılda 200 bin kişi, kalp krizi nedeniyle hayatını kaybediyor. Yalnızca ileri yaş hastalığı olmaktan çıkan kalp sorunları, genç yaşlarda da hızla artıyor. Trafik kazalarını 30'a katlayan kalp krizinin en temel sebebi, sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşam. Kalp hastalıklarında genetik faktörlerin de etkisi büyük. Bunun için ailesinde ani ölüm hikayesi bulunanların daha dikkatli bir yaşam sürmesi öneriliyor. 04’TE Gazeteci Mesut Yar: Panik Atak ile yaşamayı öğrendim OFİS’TE HASTALIK VAR Masa Başında çalışanların çok dikkat etmesi gerekiyor. Sürekli masa başında oturmanız ciddi hastalıklar yapabilir. 12’DE krizlerine karşı en etkili yöntem düzenli Kalp check-up'ı Kalp check-up yaptırmak. Peki doğru sonuç için hemen şimdi nasıl bir check-up yaptırmalı? 05’TE Sağlıklı olmak için neler yapıyor 40 KİLOYU NASIL VERDİ Sağlık konusunda kendine verdiği not 08 02 Excimer Laser Hakkında Doğrular ve Yanlışlar Yanlış: Laser tedavisinin güvenliği belli değildir Doğru: Laser Tedavisi FDA onaylı bir ve tamamen güvenli bir teknolojidir. Tüm dünyada 31,4 milyondan fazla kişinin bu tedaviyi olduğu tahmin edilmektedir. Doğru şartlar altında uygun hastalara uygulandığında, Laser tedavisinin başarı oranı %95-98 civarlarındadır. Yanlış: Tedaviden sonra 10 yıl içinde kör olunur. Doğru: Laser teknolojisi 1980’li yıllardan itibaren uygulanmaktadır. Körlük riski bulunmamaktadır. Yanlış: Laser tedavisi sonrası katarakt ameliyatı olunmaz Doğru: Laser ameliyatı ileride olmanız gerekecek herhangi bir göz tedavisine (katarakt dahil) engel yada sebep değildir. Yanlış: Laser tedavisi sadece miyop için yapılır. Doğru: Laser ameliyatı 1 ile 14 derece arası miyop, 1 ile 6 derece arası hipermetrop ve astigmat rahatsızlığı olan ve lasere uygun gözlere başarı ile uygulanabiliyor. Yanlış: Laser tedavisi sadece bir kere yapılabilir. ilerde göz numarası artarsa asla tedavi yapılamaz. Doğru: Laser tedavisinde hedef göz derecelerini + / 0,50 mertebesine getirmektir. Göz derecenize göre %9598’in üzerinde bir başarıyla bu elde edilir. İlk operasyondan en az 6 ay sonra yapılan kontrolde gözünüzde numara kaldığı tespit edilirse tüm muayene ve tetkikler tekrarlanır. Yanlış: Laser tedavisinde retina tabakası zarar görür. Doğru: Laser tedavisi gözün kornea tabakasına uygulanır. Retinanın hasar görmesi söz konusu değildir. Yanlış: Laser sonrasında renk körlüğü oluşur. Doğru: Laser sonrası renk körlüğü oluşması mümkün değildir. Yanlış: Laser tedavisi ağrılı ve kanamalı bir tedavidir. Doğru: Laser tedavisi gözün damarsız bir dokusu olan korneaya yapıldığı için olan kanamalı bir ameliyat değildir. Laser tedavisi damla anestezisi altında yapılan ağrısız bir göz ameliyatıdır. Yanlış: Tedavisi sonrasında ömür boyu göz damlası kullanılması gerekmektedir. Doğru: Laser tedavisi sonrasında ilk birkaç ay göz damlası kullanılması gerekmektedir. Ancak ömür boyu göz damlası kullanılmamaktadır. Yanlış: Numaralar sıfırlanmaz, tekrarlar. Doğru: Laserde amaç gözlüklerle görebildiğiniz kadarını gözlüksüz görmenizdir. 0,75 ve altındaki numaralar gözlüksüzlük değerleridir ve başarılı olarak algılanır. Laser, numaralar henüz ilerlerken yapılırsa tekrar gözlük kullanmak durumunda kalınabilir. Bu yüzden numaraların en az 1 yıldır artmıyor olması gereklidir. Yanlış: Laser sadece tek yöntemle uygulanır. Doğru: Laser operasyonları kişinin göz yapısına ve numaralarına göre belirleniyor. Laser öncesi yapılan tetkikler sonucunda lasere uygun bulunan kişiler göz yapılarının en uygun olduğu ve yüksek başarı sağlayacak laser tedavi yöntemleri ile tedavi ediliyorlar. Yanlış: Laser ameliyatı uzun süren bir ameliyattır. Doğru: Tedavi süresi; toplam ameliyathanede kalma süreniz yaklaşık 10-15 dakika, her göz için 4-5 dakikadır. LASERLE GÖZ LASIK 1 Göze anestezi uygulanarak uyuşturulur. AMELİYATI Lazer teknolojisi göz hastalıklarının tedavisinde uzun yıllardır kullanılmaktadır. Farklı göz hastalıkları için farklı lazer teknolojileri kullanılır. Halk arasında sıklıkla "lazerle gözlükten kurtulma" ameliyatı veya "göz çizdirme" olarak bilinen operasyonlar excimer lazer kullanılarak yapılan lazer göz tedavileridir. Excimer lazer kullanılarak miyop , hipermetrop veya astigmat tedavisi yapılabilir. Lasik, excimer lazer kullanılarak yapılan lazerle gözlük ve kontakt lenslerden kurtulma operasyonları arasında en sık uygulanan ve en konforlu tedavidir. Lasik operasyonunun bu kadar popüler olmasının nedeni tamamen ağrısız bir operasyon olması ve çok hızlı bir şekilde gözlüksüz görebilmeyi sağlamasıdır. Wavefront 1 2 Bir tarayıcı ile göz haritası çıkarılır. Laser kullanılarak normal yöntemlere oranla 25 kat daha iyi olarak kornea biçimlendirilir. Cerrah dış korneanın üzerinde koruyucu bir tabaka koyar ve dış kornea kaldırılır Bilgisayar kontrollü lazer sayesinde alt kornea tabakası yeniden biçimlendirilir. Cerrah dış korneayı yeniden yerleştirir ve göz kendiliğinden doğal olarak iyileşir. 2 3 4 LASEK 1 Göze anestezi uygulanarak uyuşturulur. 2 Yavaşça dış kornea kaldırılır. 3 VISX S4IR kullanılarak, bilgisayar kontrollü lazer sayesinde dış kornea tabakası yeniden biçimlendirilir. 4 3 Bu işlemde göze el ile herhangi bir temas ve kesilme işlemi yapılmaz . 5 Cerrah dış korneayı yeniden yerleştirir ve göz kendiliğinden doğal olarak iyileşir. Kontakt lens takılarak göz korumaya alınır. 03 10 soruda boyun fıtığı Boynumuzda yedi adet omur var. Her omur arasında da 'çekirdek' olarak adlandırılan diskler. Bu disk dokusunun yırtılarak omurilik kanalına doğru yer değiştirmesi sonucu sinirlere ve omuriliğe baskı yapması ile oluşan hastalığa 'boyun fıtığı' deniliyor. 2. Boyun fıtığının belirtileri neler? Boyun fıtığında hastalar şiddetli boyun ağrısının yanı sıra tek kola yayılan ağrıdan ve uyuşmadan yakınıyorlar. Yırtılan kıkırdak sinirlere baskı yaparsa kolda güçsüzlük, omuriliğe baskı yaparsa vücudun tümünde ciddi sorunlar görülebiliyor. 3. Kimler risk altında? İlerleyen yaşla birlikte boyun omurları arasındaki kıkırdağın yıpranması boyun fıtığına yol açan önemli bir etken. 4. Kesin tanı nasıl konuluyor? 5. Tedavi yöntemleri nelerdir? Boyun fıtığında cerrahi tedavi son çaredir. Sinirlerin sağlam olduğu durumlarda genellikle 15 günlük yatak istirahatı ve ilaç tedavisi yeterli geliyor. Yatarak olmak şartıyla fizik tedavi de şikâyetlerin hafifletilmesinde etkili. 6. Cerrahi tedavi ne zaman gerekli? Dr.Yusuf Elgörmüş Medicine Gazete 1. Boyun fıtığı nedir? Günümüzde boyun fıtığı uygun bir tedavi programıyla kontrol altına alınabiliyor. Tedavinin başarısında ise pek çok hastalıkta olduğu gibi erken teşhis büyük rol oynuyor. Boyun fıtığının kesin tanısı MR çekilerek konuluyor. ED?T RDEN 8. Cerrahi tedavi kesin çözüm mü? Günümüzde uygulanan cerrahi operasyonlar boyun fıtığında kesin çözüm sağlayabiliyor. 'Kontralateral mikrodistektomi' adlı özel yöntem, klasik operasyonlarda gelişebilecek komplikasyonların da ortadan kalkmasını da sağlayabiliyor. 9. Kontraleteral mikrodistektomi tekniği nasıl uygulanıyor? Kolda güç kaybı veya yürüme bozukluğu başlamışsa, muayenede omurilik ile sinirlerine ait kayıplar da saptanmışsa, zaman kaybetmeden cerrahi tedaviye başvurmak gerekiyor. Bu teknik boyunda problemli kolun karşı tarafından yapılan iki cm’lik kesiyle uygulanıyor. Operasyonun özel tekniği, fıtığın kıkırdak ve kemik çıkarılmadan tedavi edilmesine imkan veriyor. 7. Klasik operasyonlar nasıl uygulanır? 10. Bu teknik nasıl avantajlar sağlıyor? Klasik ameliyatlar boynun ön yüzünde, genellikle sağ taraftan 4-5 cm’lik bir kesiden girilerek uygulanıyor. Mikroskop altında fıtıklaşmış olan disk materyali çıkartılıyor ve sinir rahatlatılıyor. Bu teknikte kemikler birbirine kaynatılmadığı için eklemin doğal hareketi korunuyor. Bu tekniğin bir başka önemli avantajı ise operasyondan sonra aynı gün taburcu olmanıza imkân tanıması. Sizlere bu köşeden Hastanemiz Medicine Hospital hakkında, Türkiye ve dünyadaki sağlık gelişmeleri hakkında, yenilikleri teknolojileri paylaşacağım. Ama önce hepinize kocaman bir merhaba ile başlamak istiyor ve ilk yazımın konusunu hazırladığımız Medicine Gazete’ye ayırmak istiyorum. Nereden çıktı bu minyatür gazete? Neden gazete yapmak istedik? Başka gazetelere neden benzemiyor? Kimler okuyacak bu gazeteyi? Soruların cevaplarını sizlerle paylaşacağım. Medicine Hospital Grubumuz, Türkiye’nin ilk özel hastanelerinden biri olmakla beraber, gelişimi büyümesi ile diğerlerinden oldukça farklı seyir izledi. Farklı olmayı, fark yaratmak için değil, fotoğrafı çekenlerin en arkasında, fotoğrafçıları ve olayı çeken fotoğrafçı olduğumuz içindir. Türkiye’nin A sınıfı hastanesine kıvamı yerinde, farklı bakan bir yayın yapmak istedik. Peki piyasada neler vardı? Hastalıkları insanların anlamalarına imkan vermeyen bir çok yayın. Peki biz bu durumda ne yapacağız. Öncelikle anlaşılır bir yayın yapmaya kara verdik. Haber dili ve tasarımı ile bir hekimde, bir hastada bu yayını okumalı. Oldukça zor bir iş. Ama başardık. Sağlık yayınlarının sıkıcı havasını infografik anlatımlarla daha da sadeleştirdik. İnfografik kavramı konuların anlatımında yarı yarıya olan katkısı ile batı basının alışkanlıkları arasında. Hastalıkların anlatımını bazen de ünlülere bıraktık. Göz önündekilerin sağlık paylaşımının okuma oranını artıracağını düşünüyoruz. Gazetemiz sadece baskı ile değil internet ortamında da okunacak. Elimizden geldiği kadar tüm kitlelere ulaştırtırmaya çalışacağız. Boyutunun farklı olması okuyucu kitlesinin ve yayın güzergahlarının ortak ihtiyaçlarından kaynaklanıyor. Gazetemiz için tanınmış gazetecilerden ve görsel yönetmenlerden fikirler aldık. Onlar beğendi Sıra sizde.... İyi okumalar... 04 Ani ölüm nedeni: Kalp krizi Türkiye'ye yılda 200 bin kişi, kalp krizi nedeniyle hayatını kaybediyor. Trafik KARDİYOLOJİ kazalarını 30'a katlayan kalp krizinin en temel sebebi, sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşam. Kalp hastalıklarında genetik faktörlerin de etkisi büyük. Ailesinde ani ölüm hikayesi bulunanların daha dikkatli bir yaşam sürmesi öneriliyor. Kalple ilgili ölümlerin büyük kısmını oluşturan koroner kalp hastalığı, aynı zamanda tüm dünyada ölümlerin en önde gelen sebebidir. Koroner kalp hastalığının önlenmesi, bu arada bu rahatsızlıktan kaynaklanan ölümlerin önüne geçilmesi, hastalığın oluşumuna zemin hazırlayan risk faktörlerinin ortadan kaldırılmasına bağlıdır. Kalp damarlarında daralma ve tıkanmaya yol açan birçok neden arasında en önemlileri; ● Sigara ● Hipertansiyon, ● Şeker hastalığı, ● Kolesterol yüksekliği ● Ailesinde erken yaşlarda ortaya çıkan koroner damar hastalığı öyküsünün olmasıdır. Ailesinde koroner kalp hastalığı, özellikle ani ve genç yaşta ölümler bulunan kişilerin sigara içmeye başlamamaları, içiyorlarsa bırakmaları ayrı bir önem taşır. Ailesinde bu tipte bir kayıp olan kişilerin kan basınçlarını takip etmeleri, yükselmesi durumunda gerekli tedavi için kalp hastalıkları uzmanına başvurmaları gerekir. Ayrıca bu kişilerin koroner kalp hastalığında rol oynayan şeker hastalığı, kolesterol yüksekliği gibi diğer faktörlerin varlığının araştırılması için başvuracakları adres yine kardiyoloji, yani kalp hastalıkları merkezleridir. Kırk yaşın yukarısında yer alan kişilerde belli aralıklarla bu risk faktörü taramasının yenilenmesi, ayrıca stres testleri ile girişim gerektirecek boyutta kalp hastalığı olup olmadığının kontrolü fazla zaman almayacak ve hastalığın tedavisine kıyasla çok daha ekonomik olarak gerçekleştirilebilecek önlemlerdir. Ailesinde ani ölüm öyküsü olmasa bile fiziksel aktiviteleri fazla olan kişilerin, başta sporcular, askerler gibi, ayrıca sağlıkları başka insanların yaşamını etkileyebilen kişilerin, üst düzey devlet adamları, cerrahlar, pilotlar, toplu taşıma vasıtalarını kullanan kişilerin bu tipte tetkiklerinin daha başta yapılması ve düzenli kalp kontrollerinden geçirilmeleri mutlaka gereken bir uygulamadır. Kalp Krizi nedir Kalp krizi, kalbin bir bölümünde kalp kaslarının kan akışını kısmen veya tamamen sağlayamaması sonucu oluşur. Belirtisi göğüsde şiddetli ağrıdır. Hasarlı alan Kan ile kalp kası kaynağı koroner arterleri bloke edildiğinde kan tedarik sonuncusu Belirti şiddetli göğüs ağrısı Kan akımı Ne yapılmalı? 1 Ambulans çağrılmalı problem ufak bile 2Hasta dese doktora görünmeli masaj 3Kalbe yapılmalı GENÇLERİNDE KALBİ VAR! Yaygın ama yanlış bir inanışla hep ileri yaşla beraber anılan kalp hastalıkları “modern ve sanayileşen toplumun çözülemeyen” sorunu olan yanlış beslenme ve yoğun stres altında çalışma nedeniyle, kalp hastalıklarını hızla erken yaşlara çekiverdi. Daha çok gelişmiş ülkelerde ortayaşlılarda görülen kalp krizine bağlı ölümlere, son yıllarda Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde de hem çocuklarda hem de ortayaş grubundaki insanlarda sıklıkla rastlanıyor.. Kalp krizinin, gençlerde daha tehlikeli sonuçlar doğurduğunu belirten uzmanlar, yaşlılarda ana damar tıkanınca yan damarların devreye girdiğini ve kalbin kansız kalmadığını hatırlatıyor. Bu yan damarlar ancak 50`li yaşlarda gelişiyor. Gençlerde bu damarlar henüz tamamlanmamış olduğu için çoğu zaman ölümle sonuçlanan kalp krizi riski daha büyük. Dünyada her yıl 35 milyon insan bulaşıcı olmayan hastalıklardan hayatını kaybediyor ve bunların yaklaşık 6 milyonunun sorumlusu kalp hastalıkları. Kalp krizi geçirenlerin ortalama yaşının 35 - 65 arası olduğu Türkiye’de kalp ve damar hastalıklarına sahip nüfus 3 – 3,5 milyon olarak tahmin ediliyor. Fakat daha çarpıcı gerçek, 50 yaş altı kalp krizine bağlı ölümlerde Türkiye’nin Avrupa birincisi olması. Kalp hastalıklarından her yıl ölenlerin sayısı ise 300 – 350 bin civarında ve bunların büyük bir kısmını da genç ve ortayaşlılar oluşturuyor. Kalp 7 gün 24 saat çalışan ve günde 10 bin kez kasılıp gevşeyen bir kas ve ihtiyacı olan oksijeni de damarlar yoluyla kandan alıyor. Eğer damarlarda bir tıkanıklık veya daralma söz konusu olursa kalp yeteri kadar oksijen alamıyor, beslenemiyor. Beslenemeyen kalp dokusu ölüyor, işlevini yitiriyor ve kanı pompalayamaz hale geliyor. Böylece, tıpta atoroskloroz veya enfarktüs olarak adlandırılan kalp krizi ortaya çıkıyor. Sanayileşmekte olan ülkelerde çevresel faktörlerin damar sertliğinin oluşmasına elverişli şartlar yarattığını biliyoruz. Bir de insanların hareketsiz yaşam eklendiğinde hastalık maalesef yakamızı bırakmıyor. Bu nedenl egzersiz bir yaşam tarzı haline getirilmesi şart. 05 Kalp check-up'ı hemen şimdi Kalp krizlerine karşı en etkili yöntem düzenli check-up yaptırmak. Peki doğru sonuç için nasıl bir check-up yaptırmalı? KARDİYOLOJİ İLK AŞAMA DOKTOR MUAYENESİ Doktorlar, "Kalp hastalığı belirtilerine yönelik yakınmalar var mı? Sigara ile alkol tüketimi, obezite, diyabet, hipertansiyon veya ailede kalp hastalığı öyküsünün varlığı gibi risk faktörleri mevcut mu?" gibi sorularla hastanın detaylı öyküsünü alıyor. Hastadan istenen ‘kolesterol’ ile ‘trigliserid’ gibi maddelerin kandaki değerlerinin belirlenmesine yönelik yapılan tahlil sonuçları ve detaylı muayenede şüpheli bulgular elde edilmişse veya hasta risk faktörüne sahipse, daha ileri tetkiklere başvuruluyor. Bu ileri tetkikler ise şöyle: Kalp Hastalıkları Kalp hastalığı her türlü kalp rahatsızlığı olarak sayılır ve dünyada her yıl milyonlarca insanı etkiler. Kalp hastalıkları, yıllık ölümlerin önemli bir bölümüne neden olur. Kalp hastalıkları ve tedavileri ile önemli miktar paralar harcanmaktadır. Kalp Krizi Düzensiz kalp atımı Kalp yetmezliği (Kalp kanı güçlüce pompalayamaz.) Faktörleri Sigara Yüksek kan basıncı ELEKTROKARDİYOGRAFİ (EKG) Elektrokardiyografi muayeneden sonra ilk başvurulan tetkik. Kalbin elektriksel aktivitesinin kaydedilmesi ile ritm bozuklukları, kalp krizi ( geçirilmiş ya da yeni gelişen kriz), göğüs ağrısı sırasında alınırsa kriz düzeyine varmayan, ancak kalp kasında beslenme bozukluğu yaratan damar daralmaları, yüksek tansiyona bağlı değişiklikler ve bazı kalp kası hastalıkları başta olmak üzere kalp hastalığının farklı şekilleri hakkında bilgi veriyor. Kalp Hastalığı türleri Kalp kapakçık rahatsızlıkları Kardiyomiyopati Yüksek kolestrol Şeker hastalığı Kalp zarı iltihabı Hareketsizlik Obezite Aort damarı sorunları EFOR TESTİ Efor testi, koşu bandı üzerinde ya da bisiklet ile, kalp yükünü giderek artıracak şekilde, belli bir süre ve hızla egzersiz yapılırken EKG ve kan basıncının sürekli takip edilmesi ve belli aralıklarla kayıt alınması esasına dayanan bir yöntem. Efor testinde amaç, kalbe giderek artan yük getirmek ve kalp hızını hastanın yaşına göre hesaplanan belli bir asgari değere ulaştırmak. RİTİM HOLTER Ritim holter, kalp ritmindeki değişikliklerin ve normal değerlerden sapan diğer EKG bulgularının anında kaydedilmesini sağlayan bir yöntem. Hastanın 24-72 saat boyunca üzerinde taşıyacağı ve günlük aktivitelerinden alıkoymayan bir çeşit EKG cihazı olarak da nitelendiriliyor. Böylelikle doktor gün içinde gerçekleşen EKG değişikliklerini tutulan kayıtlar üzerinden detaylı olarak inceleyebiliyor. TANSİYON HOLTER Tansiyon holter, hastanın normal aktivitelerini sürdürürken, kan basıncını 24 saat veya daha uzun periyotta, belirli zaman aralıklarında ölçebilen taşınabilir elektronik Vasküler rahatsızlıklar bir tansiyon cihazıyla gerçekleştiriliyor. Kan basıncı kaydı için hastanın koluna tansiyon cihazının manşonu takılıyor. Cihaz, hastanın günlük aktivitelerini sürdürürken saatte 2 ya da 3 kez kan basıncı ölçümü yapıyor. Takip süresi bittikten sonra cihazdaki kayıtlar bilgisayara yüklenerek kan basıncının günlük seyri analiz ediliyor. EKOKARDİYOGRAFİ Ekokardiyografi, ultrason dalgaları kullanılarak kalbin iç yapısının ve fonksiyonlarının net olarak görüntülenmesini§ sağlayan işleme deniliyor. Ultrasonik ses dalgaları, hastanın göğsünde gezdirilen duyarlı bir cihaz yardımıyla kalbe gönderiliyor. Kalbin iç yapısı ile fonksiyonları ultrason ekranında analiz ediliyor. TRANSÖZOFAJİYEL EKOKARDİYOGRAFİ Ekokardiyografi ile görülemeyen durumları tespit etmek için “transözofajiyel” adı verilen ve yemek borusuna yerleştirilen hortum ile yapılan ekokardiyografi uygulanıyor. Bu yönteme şu durumlarda başvuruluyor: ● Geçici felç durumlarında kalpte pıhtı olup olmadığının saptanması, ● Enfeksiyon varlığında bunun kalp kapakçılarına yerleşip yerleşmediğinin belirlenmesinde, ● Kalp deliklerinin incelenmesinde, ● Kalp kapak yetersizliklerinin ciddiyetinin belirlenmesinde, ● Kalp kapak tamiri veya kalp deliklerinin kapatılmasına yönelik uygulanan operasyonlar sırasında ve sonrasında işlem başarısının değerlendirilmesinde. 06 Çocuğum YEMEK YEMİYOR! Onun mide kapasitesi Çocuğuma yemek sonuçta yumruğunun iki yediremiyorum. Yemek katı kadardır. İki dilim ÇOCUK yedirene kadar canım çıkıyor. HASTALIKLARI ekmek iki kase tahıllı Ne olacak benim çocuğun mama ya da 2 kaşık yoğurt durumu yemek yemiyor... yarım bardak sütün Toplumda annelerin en öncelikli proteinini sağlayabilir. Alınması sorunu çocuklarının arzu edilen besin öğelerini onun beslenmesidir. İyi bir anne sevdiği ve tercih ettiği besinler yoluyla olmanın anlamı çocuğunu en iyi sağlamak sizin elinizdedir. şekilde beslediğinden emin olmak almasını Her gün gördüğünüz çocuğunuz olarak kabul edilmektedir. Bu büyümüyor, kilo almıyor gibi yüzden de annelerin doktorlara ilk size gelebilir. Büyüme her zaman vardır. şikayetleri yukarıdaki gibidir. Fakat bunun hızı ve temposu Yemek yememe çocuğun kendi kişiliğini size hatırlatma metodudur. . “Bana bunu yediremezsin” demek istercesine sizin otoritenize karşı gelmek istemektedir. Israrınız bu nedenle sıklıkla geri teper. Öğün süresi ona uzun gelerek bir konuya dikkatini bu kadar uzun süre göstermek istemeyebilir. Çünkü küçük çocuklar bir konuya uzun süre konsantre olamazlar ve yeme eylemi süresi onlara uzun gelebilir. Başta güzel yiyen çocuk biraz sonra sıkılarak yemek istemeyebilir. Sonuçta çocuklar istediklerini, gerek duyduklarını elde etmek konusunda erişkinlerden daha başarılıdır. Mama sandalyesinde veya masada çocuğunuzu dikkatini çekecek başka şeyler (oyuncak, TV gibi) olmadan her zaman ayni zamanlarda ve sakin bir tavırla yedirmeye çalışmanız daha başarılı olur. Çocuğunuzun çok çeşitli besinleri yemesini beklemeniz genellikle gerekli ve gerçekçi olmayan bir düşüncedir. Kendi kararını vermesi, tercih şansı olması onu bu konuda daha rahat hissetmesini sağlar. Onu yemek istemediği bir besini ya da yemek istemediği bir miktarda yiyeceği yemeye bir şekilde zorlamanız o anda olmasa da daha sonrasında mutlaka bazı sorunlara yol açacağını bilmelisiniz. Çocuğunuzu yeme konusunda kendi kararlarını vermeye bıraktığınızda bir gün sadece makarna, kraker veya sizin için bir işe yaramayan besinler yiyebilir. Fakat sizler kararlı bir şekilde onu izlediğinizde sonuçta yemesi yararlı olan besinleri de yiyecektir. Yeter ki siz ona yemesi uygun ve gerekli olan besin seçeneklerini sunun. Bu arada sizin hiçbir zaman aklınızdan çıkarmamanız gereken konu çocuğunuzun mide kapasitesi ve gereksinmeleridir. Ayına, yaşına uygun dozları doğru şekilde ayarlamalısınız. ÖNERİLER ◆Yemek saatinde çocuk sofraya çağrılmalı kesinlikle iki üç kereden fazla yemek yeme konusunda ısrar etmeyiniz. ◆ Çocuğun her zaman iştahlı olamayacağını da kabul edelim. Böyle zamanlarda yemiyor diye telaşa kapılıp ona baskı uygulamayalım. ◆ Çok fazla ısrarcı olarak, tabak elinizde, çocuğun peşinde dolaşmayın. ◆ Yemek yemeden sofradan kalkarsa, o öğün içinde ona ek abur cubur gıdalar vermeyin. ◆ Onu büyüklerin yediği her yemeği yemesi konusunda zorlamayın. ◆ Yemek yemek istemiyorsa yemesi için baskı yapılmamalıdır. Sabaha kadar aç kalmasına izin verilmelidir. Çünkü aç kalmak bizim değil, çocuğun sorunudur. Böylece çocuk kendi davranışının sonuçlarına katlanmayı öğrenir. ◆ Çocuğun yemekten iki saat öncesinden, bir şey yememeye alıştırılması gerekir. ◆ "Yemezsen hasta olursun, büyüyemezsin." Gibi abartılı sözler de söylenmemeli. ◆ Çocuğun yanında kesinlikle "şunu yemez, bunu yemez" diye konuşmayın. ◆ Yedikleri abur cubura sınır getirmelisiniz. Bunlar onun iştahını kesecektir. ◆ Yemek zamanından beş on dakika önce çocuk uyarılmalıdır. Çocuk oyunda ilken sert bir tutumla sofraya gelmesi için zorlanmamalıdır. değişkenlik gösterir. Bazı mevsimlerde veya bazı dönemlerde büyüme yavaşlayabilir bazen de tempo artabilir. Endişelerinizi doktorunuzla paylaşın. O yapacağı ölçme ve değerlendirmeler ile sizi rahatlatacaktır. Eğer bir sorun olduğuna doktorunuz da inanırsa bazı önerilerde bulunacaktır. SAĞLIKLI BESLENME KAHVALTI Kahvaltı çocuklar için en önemli öğündür. Sağlıklı bir kahvaltı çocukların konsantrasyonunu artırır ve okulda iyi performans göstermesini sağlar. Tahıllı yiyecek, meyve ve süt sabah kahvaltısı için ideal SABAH ATIŞTIRMASI Sabah Atıştırması ile çocukların enerjisi arttırılır. Düzenli büyüme için gereklidir. Protein içeren bir yemek ve meyve idealdir. Sağlıklı beslenme çocukların okulda ve oyun oynarken performansını artırır. Çocuklar gerekli besinlerden gereken miktarlarda almalı ve sağlıklı besinler ile beslenmelidir. ÖĞLE Dengeli bir öğle yemeği ile çocuklar okul günü boyunca gereken enerjiyi alır. Tahıl ve proteinli yiyecek,sebze ve yoğurt idealdir. AKŞAM ATIŞTIRMASI Akşam atıştırması ile okuldan sonra acıkan çocuklar açlıklarını giderebilirler. Bir ufak muz ve çikolatalı süt önerilir. AKŞAM Akşam yemeği ile çocuklar aileleri ile iletişim kurarlar ve sağlıklı akşam yemeği ile günü kapatırlar. Proteinli et ürünü (tavuk,biftek..), meyve ve pirinçli yemek önerilir. 07 NORMAL DOĞUM Günümüzün anne adayları artık çok şanslı. Çünkü artık epidural anestezi veya halk arasında “ağrısız doğum” adıyla bilinen yöntem hem normal doğum hem de sezaryen ameliyatları sırasında çok güvenli ve yaygın bir şekilde kullanılıyor. Epidural anestezi vücudun belirli bir bölgesindeki ağrı iletimini durduran bölgesel ya da lokal bir anestezi çeşididir. Yöntem, bir anestezi uzmanı (anestezist) tarafından uygulanır ve doğum ağrısını kontrol altına almanın en etkili yöntemidir. Peki Epidural Doğum nasıl yapılır gelin hep birlikte bakalım. “Normal doğumda rahim kasılmaları düzenli hale geldikten sonra ya da rahim açıklığı 4 santimetreye ulaştığında Epidural Anestezi yapılabilir. Kasılmalar düzensiz ise ya da erken dönemde takıldığında kasılmaların durmasına neden olabileceğinden bu konuya dikkat edilmelidir. En iyi uygulama anne adayı rahat iken kateteri yerleştirip, ilaç uygulaması için doğru zamanı beklemektir. Normal doğumda, kateter yerleştirilip ilaç verildikten yaklaşık 15 dakika sonra anne adayı kasılmaları hissetmesine rağmen ağrı duymamaya başlar. Doğum uzadığında ve ilacın etkisi azalıp hasta ağrı duymaya başladığında ek dozlar verilir. Bu şekilde doğum gerçekleştirildikten sonra eğer kesi ve dikiş gerekmişse ek bir anesteziye gerek kalmadan kolaylıkla dikilebilir. Normal doğumu takiben, hemen; sezaryeni takiben ise 24 saat sonra kateter çıkartılarak uygulamaya son verilir. Kateterin çıkartılması sırasında hasta hiçbir rahatsızlık duymaz. Epidural Anestezi uygulamasında en önemli nokta işlemi yapan Anestezi uzmanının deneyimidir.” PRENSES DOĞUM KADIN DOĞUM Catheter(sonda) Epidural boşluk Epidural Anestezinin Avantajları ▼ Doğum sancılarının giderilmesinde en etkili yoldur. ▼ Genel anesteziye göre riski daha azdır. ▼ Annenin bilinci açık olduğu için sezaryen sırasında doğuma katılabilir, hatta ameliyat devam ederken bebeğini kucağına bile alabilir. ▼ Uygun zamanda uygulanırsa normal doğumun ilerlemesini hızlandırır. ▼ Epidural anestezi sersemletmez, hasta hissettirmez, ayrıca bağırsak hareketlerini durdurmaz, gaz çıkarımını engellemez. ▼ Doğum stresinin çoğunu giderir, kaslarda gevşeme ve rahatlama sağlar. ▼ Anne doğum sonrası yorgun ve bitkin olmadığından bebeğini çok daha çabuk kucağına alır ve hemen besleyebilir. 08 Gazeteci Panik Atak İle Mesut Yar: Yaşamayı Öğrendim www.sağlıklıerkek.com Hayatını; "30’lu, 40’lı yaşlardaki ve 40 yaşından sonraki Mesut Yar" diye tanımlayan Gazeteci Mesut Yar, sağlığın, beslenme disiplininden geçtiğini söylüyor. Mesut Yar, 1 buçuk yılda 40 kilo verdi, ardından da “Acı Reçeteyle Tatlı Son” adlı bir kitap yazarak zayıflama öyküsünü attı. Mesut Yar`ın sağlığı, sadece kilolarıyla sınırlı değil... Diğer bütün insanlar gibi, onun da başka sağlık sorunları var... Örneğin 20 yıldır panik atak ile başa çıkmaya çalışıyor... Bu yılki hedefi sigarayı bırakmak... Hatta tüm sigara içenlere sesleniyor, "Keşke herkes sigarayı bıraksa"… Peki Mesut Yar, kilo verdikten sonra hayatında ne değişti? Sağlığıyla ilgili ne gibi olumlu gelişmeler oldu? Sağlığıyla ilgili bundan sonraki hedefi ne? Panikatak hastalığıyla nasıl başa çıkıyor? Hayata dair korkuları neler ve bu korkularıyla başa çıkabiliyor mu? Tüm bu sorulara Mesut Yar`’ın yanıtları şöyle... Sağlıklı olmak için nelere dikkat etmelidir? “Hayatımı; 30 yaşına kadar olan Mesut Yar, 40 yaşına kadar olan Mesut Yar ve 40’ından sonraki Mesut Yar diye ü ̈ç şekilde ayırabiliriz. 30 yaşına kadarki Mesut Yar’a sağlıklı erkek denmezdi, çü ̈nku ̈ yaşadığınız çağın beslenme koşulları, margarinler vs. vardı. Bizim kuşak, beslenme disiplini diye bir şeyi bilmiyordu ama beslenme disiplini olmadan da sağlıklı olunmuyor. Ben spor da yapmıyordum. Zaten çok kilolu bir çocuktum ve 30 yaşıma kadar bu böyle gitti. 30 yaşımda ilk kez doktora gittiğimde bana ne yemediğimi sordu, mesela ben hiç balık yememiştim. Yine yanlış anlamıştım ve yine sağlıklı bir beslenme anlayışı yoktu. 40’ımdan sonra ise sanırım insan, gelişen teknoloji ve bulunduğu konumla da ilgili olarak daha dikkatli oluyor. Bu evrim su ̈recine bakarsak demek ki benim kuşağım 40 yaşından sonra aklı başına gelen bir kuşak. Sağlıklı insan, kendisine dikkat eden, kendisini dinlemeye başlayan, kendisini dinledikten sonra makul disiplinleri uygulayan insana deniyor. Bu şekilde, bir su ̈re sonra sağlıklı insan oluyorsunuz. Sağlıklı olmak için neler yapıyorsunuz? Sağlıklı erkek; kan değerleri iyi, iyi beslenen, spor yapan erkek ise ben hala sağlıklı değilim.” 40 kilo vermenizden önceki dönemlerde de çeşitli diyetler yaptınız mı? Ben kamuya açık diyet modellerini uygulayarak çok kilo verdim ve çok kilo aldım. Bu durumda hem akıl olarak hem de vu ̈cut olarak deforme oldum. Sonra şunu yaptım, ‘Bu ̈tu ̈n bu du ̈ş kırıklıklarından aslında düzgün birşey çıkabilir, her gün yaptığın yanlışları toparla ve o yanlışları yapmamaya dikkat eü” diyerek kendi modelimi kendim yarattım ve ondan sonraki diyetim başarılı oldu. Başarısız diyetlerimin hepsi saçma sapandı, aç kalarak,sadece kalori hesabı yaparak..... Kalori hesabında, vitamini, karbonhidratı hatta nişastayı bile doğru hesaplamak lazım. Ben bu hesaplamaları önceleri çok ciddiye almadım, çok bilimsel bakmadım ama şimdi çok daha bilimsel bakıyorum ve beslenmemi dengeliyorum”. 40 kiloyu ne kadar zamanda verdiniz ve bu süreçte gibi zorluklar yaşadınız? Neleri yemediniz, içmediniz, neleri yediniz? “`Şişman adam sevimlidir, sevimli adam da cinsiyetsizdir` lafı benim bir sosyolog arkadaşıma aitti, bu benim çok ağırıma gidiyordu genç yaşlarda… Yaklaşık 45-46 kilo verdim ama 40 kiloya sabitledim çu ̈nku ̈ 5-6 kilo çöku ̈ntu ̈ye sebep oldu ve tekrar 5-6 kilo aldım. 40 kiloya sabitledim ve bu kiloyu bir buçuk yılda verdim ve bir buçuk yıldır da bu şekilde yaşıyorum.” Benim izleyicim tarafından bu kadar kilo vermem ciddi du ̈ş kırıklığıydı ama izleyicim olmayan, kendisine bir kişisel gelişim gurusu arayan insanlar için ise `Vay be` diyecekleri bir model oldum. Dengeli tu ̈ketmeye başladım mesela gu ̈ndu ̈z yediğim simidin yarısını keserim, öğlen içtiğim çorbayı mercimek değil de domates çorbasıyla değiştiririm. Birini alıp yerine birini koyarak dengeli bir sisteme gittim ama vitamin, kalsiyum, mineral, bunları almayı önemsedim. Hiç yağ kullanmıyorum, yağı sadece belki hafta sonu arkadaşlarla yaptığım kaçamaklarda kullanırım ama sanırım 3 sene içerisinde sadece 1 litre zeytinyağı kullanmışımdır.” 09 Yağ olmadan yemeklerinizi nasıl pişiriyorsunuz? “Yemek iyi pişiriliyorsa salça ve baharatın mu ̈thiş bir uyumu var. Buharda pişen yemek vs. bana göre değildi ama ben ızgaraya ağırlık verdim. Peyniri bile ızgara ederek yiyorum. Yağ tu ̈ketmiyorum, omega 3 gibi yağları ise dışarıdan kapsu ̈ller şeklinde alıyorum, haftada 2-3 kez de balık yiyerek omega ihtiyacımı oradan karşılıyorum.” Kilolarınız televizyon programları yapmanızı engelliyor muydu ? “Evet, kilolarım nedeniyle sıkıntıyla çok karşılaştım, engelleyici bir şey. Fiziki olarak tamam çok sevimli bir adam ama ikibuçuk saat canlı yayın yapıyorsunuz ve performans harcıyorsunuz, su gibi olmuş iki gömlek değiştirdiğimi bilirim. Çok başım ağrıyordu, öyle zamanlarda, `Ağabey, çok zeki adamsın, kafan çalıştığı için ağrıyor` diyorlardı. Oysa baş ağrılarımın nedeni kilo fazlalığının getirdiği yu ̈ksek tansiyonmuş. Şu an çok daha rahatım, fiziki performanslar açısından da çok rahatım ama bir tek sigara sorunum var, onu da kafaya koydum yakın zaman içerisinde ben bunu bitiririm.” Kilo verdikten sonra, bedeninize büyük gelen giysilerinizi ne yaptınız? “Kendim için sakladığım iki tane giysi var, bir daha asla bu bedene gelmeyeceksin diyorum. Ama kıyafetlerimin çoğunu oğluma ve ağabeyime verdim çu ̈nku ̈ onlar da kilolu. Kilo verme su ̈recinde de gardırobum değişti.” Oğlunuzu da kilo vermesi için özendirdiğiniz oluyor mu? “Ona, model olarak kendimi koydum ama tamamen bireysel fikri önemli. Oğlum 20 yaşında, onun göru ̈şlerine çok değer veriyorum, ona sadece şunu anlattım: ‘Senin yaşında ben de senin gibiydim fakat işler hiç de umduğun gibi gitmiyor. Hayat 20 yaşında olduğu gibi gitmiyor.” Kilonuzu korumak için neler yapıyorsunuz? “Yemeye dikkat ediyorum, haftanın en az 5 gu ̈nu ̈ birbuçuk saat olmak u ̈zere kardiyo yapıyor, bundan hiç vazgeçmiyorum. Benim için yemek u ̈ç öğu ̈ndu ̈r, ana ve ara öğu ̈n ayrımım yoktur.” Yoğun tempolu bir işinizde uyku düzeninizi nasıl ayarlıyorsunuz? “Uyku du ̈zenimi çalıştığım şekle göre ayarlıyorum mesela gece programı yaptığım için şimdiki du ̈zenim sabaha karşı 4’te yatağa girerim, sabah 9 buçukta kalkarım. Gu ̈nlu ̈k uyku saatim 5 buçuk saattir ve bu 20 senedir böyle, gayet de yeterli oluyor.” 8 saat uyuyan birçok arkadaşımdan ikibuçuk, u ̈ç saat daha az uyuyup, daha fazla yaşayarak bu du ̈nyaya daha kalıcı şeyler bırakacağımı du ̈şu ̈nu ̈yorum.” Sağlık konusunda kendinize not verecek olsanız, kaç verirdiniz? “Kendime iyi not verirdim. Kontrollerimi zamanında yaptırmam gerekirken bazen rötar yapıyorum sadece buna kızıyorum. Basit bir spor yaralanmasında bile doktora gitmem gerekirken gitmiyorum, sonra başıma bela oluyor. Bazen her şeyi boş veriyorum, kendini sıkma diyorum, bu da iyi bir şey değil ama belli bir disipline oturdu artık istesem de kilo almıyorum.” Stres için bir yönteminiz var mı? “Belgesel yazmak ve çekmek benim en sevdiğim şeyler ama beni çok rahatlanan şey uzun yolda araba kullanmak. Datça’ya gidiyorum sık sık, en sevdiğim yerdir. Datça’da bir taş ev yaptım, her hafta oraya bir şey götürmek, ev iye uğraşmak gibi hobilerim. Eğer pazar günü İstanbul’da isem arkadaşlarımla piknik yapmak, Sicilya masaları kurmak, onlarla beraber yiyip içmek en sevdiğim şeyler”. Hiç check-up yaptırdınız mı? “Çok yaptırdım, 20 yaşımdan beri yaptırıyorum. 20 yıl önce bana panikatak teşhisi kondu. Onunla baş etmeye çalışıyorum, artık profesyonel oldum. Senede iki kere sağlam bir panik atak krizi geçiririm. 10-15 tane de anksiyete krizi geçiririm ama artık kontrol edebiliyorum. Dolayısıyla böyle adamların doktorlarla çok ilişkisi oluyor. Check-up yaptırıyorum ama dediğim gibi bazen bir ay gecikmeli olabiliyor.” Panikatak hayatınızı nasıl etkiliyor? “Bir dönem çok sosyal fobik bir adamdım ama şimdi çok iyiyim.” İlaç kullanıyor musunuz ? “Evet, zaman zaman kullanıyorum. Sağlığımla ilgili bir sorun yok ama ailesini çok erken kaybetmiş bir insan olarak dikkat etmeye çalışıyorum bir yandan da hayat sizi bir yere götu ̈ru ̈yor, siz isteseniz de istemeseniz de olacağın önu ̈ne çok geçemiyorsunuz.” “Ailesini erken kaybetmiş biriyim” dediniz. Kaybetme korkunuz var mı? “Evet, var. Başa çıkamıyorum, korkuyorum. Çok inançlı bir insanım, kendi dinime ̈n du ̈nya inanışlarına da inandığım gibi bu ̈tu çok değer veriyorum. Hepsini araştırıyorum, çok ilginç keşiş yolculuklarım vardır. Dolayısıyla bir şeylere sığınarak korkuyu atmaya çalışıyorum.” Toplumun ruh sağlığını nasıl değerlendiriyorsunuz? “Du ̈nyanın hali iyi değil, du ̈nya konjonktu ̈ru ̈nde du ̈şu ̈necek olursak insanların çok mutlu olduklarını, çok sağlıklı olduklarını du ̈şu ̈nmu ̈yorum. Huzur arayışı vardır ya oysaki aksine davranıyoruz. Çok fazla kaos var insanlara u ̈zu ̈lu ̈yorum ve kurtarıcınız geldi demek istiyorum ama maalesef yok.” İnsanlara sağlıklı bireyler olmaları için neler öneriyorsunuz? "Keşke hepbirlikte sigarayı bıraksak, daha mantıklı yaşasak ama beslenme konusunda çok emin değilim daha mantıklı nasıl besleniriz diye… Hayat kısa, değerini vermek lazım; vu ̈cuda, beyine, kalbe, sevdiklerimize, hayata değer vermek lazım. Aldığımız armağana nasıl seviniyorsak hayat da bir armağan, ona da aynı şekilde sevinmemiz lazım.” Bu söyleşi www.sagliklierkek.com sitesinden alınmıştır. Demet Demirkır'ın yaptığı söyleşinin hastanemizin gazetesinde yer almasına izin veren Sağlık Adası Medya'ya teşekkürlerimizi sunarız. 10 UYKU LABORATUVARI UYKU ve UYKUDA SOLUNUM BOZUKLUKLARI Çok şiddetli horladığınız söyleniyorsa, sabahları yorgun uyanıyorsanız ve gündüzleri uyukluyorsanız uykuda solunum duraklamaları (uyku apnesi) sorununuz olabilir. Apne kelimesi Yunanca'da "soluksuz kalmak" anlamına gelir. Uyku apnesi erkeklerde kadınlardan 2 kat daha sıktır ve daha çok orta yaş üzerindeki erişkinlerde görülür. Uyku apnesi iki türdedir : Tıkayıcı tipte uyku apnesi; Daha sık rastlanan bu apne türünden boğazdaki kasların havanın geçeceği alanı kapatacak şekilde gevşemesi sorumludur. Merkezi uyku apnesi. Bu tür apne beyinin solunumu kontrol eden kaslara doğru sinyaller göndermemesi sonucunda görülür. "Apne", kelime anlamı olarak bakılırsa nefessiz kalmayı ifade eder. Bununla beraber tek başına tüm uyku bozukluklarını karşılamamaktadır. Esas olarak uyku bozuklukları iki başlıkta incelenebilir, dissomni grubuna uykusuzluk (insomnia) ya da aşırı uyku hali; parasomni grubuna ise uykuda oluşan ancak insomnia ya da aşırı uyku hali kapsamına girmeyen rahatsızlıklar dahil edilmektedir. Uykuya bağlı solunum bozukluğu tanımından anlaşılacak hastalıklar kapsamında basit horlama ve üst havayolu direnç sendromundan uyku apnesi ya da obezite kaynaklı hipoventilasyon sendromuna dek uzanan geniş bir yelpaze karşımıza çıkmaktadır. Öncelikle bazı kavramların açıklanması faydalı olacaktır : Apne : 10 saniyeden uzun süreli nefes durması durumudur. Uyku devam ettiği sürece tekrarlayıcıdır . Hipopne : Apne kriteri gibi 10 saniyeden uzun süreli olmayan, bununla beraber nefes alımında bozukluk yaratan, kandaki oksijenin azalmasına ya da uyanmaya sebep olan durumdur. Diğer bir deyişle, hava akımında %0-50 arasında azalma ve uyanma ya da kandaki oksijen miktarında %3-4 azalma, hipopne tanımına uyar. Horlama : Uykuda başlıca nefes alımı sırasında yumuşak damak ve dil kökü kaynaklı titreşimler sonucunda oluşan sestir. Basit horlama : AHI düzeyi 5'in altında olan horlayan hasta grubudur. Bu grupta klasik apne belirtisi olan gündüz aşırı uyku hali bulunmaz. Obstrüktif Uyku Apnesi sendromu uyku boyunca üst solunum yolunun tekrarlayıcı tıkanmaları ile karakterizedir. Buna genellikle kan oksijen düzeyindeki düşmeler eşlik edebilir. Diğer bir ifade ile hava yolu çeşitli seviyelerde tıkanır. Tıkayan faktörler üst solunum yolunu çevreleyen dokulardaki şişkinlikler, büyük bademcikler, büyük dil, ve uykuda gevşeyen üst solunum yolu kaslarıdır. Diğer bir tıkanma noktası burun olabilir. Çenenin küçük olması ve üst solunum yolunun yapısı da tıkanma yapabilir. Ayrıca tıkanma olmaksızın solunum tembelliğine bağlı santral apne de vardır. Tıbben ciddi kabul edilen tıkanmaya bağlı uyku nefessizliğinin (tıbbi: obstrüktif uyku apnesi ) toplum içindeki yaygınlığı yüksektir. Kadınların en az %2'inde ve erkeklerin %4'ünde görülmektedir. Bu rakamlar hastalığın en az astım ve şeker hastalığı kadar yaygın olduğunu göstermektedir. Uyku apne sendromlu hastarın tedavisinde, gece uykusunda pozitif hava yolu basıncı veren CPAP ve/veya BİPAP gibi cihazlar ile hastalar tedavi edilmektedir. CPAP ile üst solunum yoluna uygulanan basıncın etkisi 1a 1a: Horlama sırasında üst solunum yolunda kısmi obstrüksiyon 1b 1b: Apne sırasında tam obstrüksiyon 1c 1c: Nazal CPAP uygulaması ile üst solunum yolunun açılması 11 21. Yüzyıl Prostat tedavisi PLAZMA KİNETİK Erkekler için önemli bir sağlık sorunu olan prostat tedavisinde yeni bir teknoloji geliştirildi. PROSTAT BÜYÜMESİ NEDİR? Sadece erkeklerde bulunan, ceviz büyüklüğünde bir salgı bezidir. İdrar torbasının tabanında yerleşmiştir ve aynı zamanda idrar kanalını çepeçevre sarar. 45 yaşına kadar bu boyutta kalan prostat, bu yaştan sonra hormonal değişikliklerle tekrar büyümeye başlar. BPH Benign Prostat Hiper Plazisi, olarak adlandırılan iyi huylu prostat büyümesi, erkek yaşam kalitesini ciddi olarak etkileyebilecek bir sorundur. NORMAL PROSTAT PROSTAT BÜYÜMESİ İLK AŞAMASI BELİRTİLERİ NELERDİR? İdrar yaptıktan sonra mesanenin tam boşalamaması hissi, sık idrara çıkma, gece idrara çıkma, kesintili idrar yapma, ıkınarak idrar yapma, idrarın akış gücünde (menzilde) azalma NASIL TEDAVİ EDİLİR? Prostat, ilaç tedavisi veya cerrahi müdahale ile tedavi edilir. Prostat tedavisinin tek çözümü cerrahi müdahaledir. Prostat tedavisinin asıl amacı hastanın böbreklerini korumaktır. Ameliyat aşamasına gelmiş hastalar, şayet ameliyatı kabul etmezlerse önce hastanın idrar torbası fonksiyon göremez ve akabinde hastanın böbrekleri bozularak, hastalar diyaliz makinesine mecbur hale gelebilirler. Gecikmiş hastalar, ameliyat olsalar bile tam şifaya kavuşmaları zor olabilir. Cerrahi yöntemler, kapalı ve açık olmak üzere iki gruba ayrılır. Açık prostat ameliyatı özel durumlar söz konusu olmadıktan sonra günümüzde pek uygulanmaz. Hastanın daha kısa sürede iyileşip ayağa kalkması için kapalı girişimler tercih edilmektedir. BÜYÜMÜŞ PROSTAT ÜROLOJİ PLAZMA KİNETİK İLE PROSTAT TEDAVİSİ Kapalı prostat ameliyatı, cerrahi tedavinin % 90'lık bölümünü oluşturur. Halk arasında kapalı ameliyat olarak bilinen bu yöntemde penisten girilen aletler yardımı ile prostat parça parça kesilerek ya da buharlaştırılarak temizlenir. Plazma Kinetik yöntemle, ameliyat sırasında çıkarılan doku patolojiye (doku incelemesine) gönderilebilir. Prostatın iyi huylu ya da kötü huylu olduğunu en kesin bu yöntem belirler. Lazer yöntemi ile yapılan tedavilerde doku çıkarılamadığı için patolojik değerlendirme yapılamaz. Hasta, bir veya iki gün içinde hastaneden taburcu edilir. Sondanın kalma süresi diğer yöntemlerden çok daha kısadır. Erkeklik gücü kaybı olmaz. Hasta özel hayatına aynı standartta devam edebilir. Ameliyat sonrası idrar kaçırma ihtimalinin en düşük olduğu yöntem Plazma Kinetik'tir. Her türlü prostata uygulanabilir. Serum fizyolojik ile uygulandığı için, prostatın büyüklüğü engel teşkil etmez. Ameliyat süresi daha kısa ve kanama riski daha azdır. Lokal anestezi ile uygulanabilmektedir. Bu nedenle kalp ve akciğer sorunu olan hastalarda uygulanabilir. Ameliyat sonrası Retrograd Ejekulasyon olarak adlandırılan, meninin idrar torbasına kaçması durumu gözlenmez. Plazma Kinetik yöntem, bilinen en güvenilir Prostat tedavisidir. 12 MASA BAŞI TEHLİKELERİ Sürekli masa başında oturmanız ciddi hastalıklar yapabilir. Masa başında çalışanların çok dikkat etmesi gerekiyor. Hep aynı pozisyonda çalışmanın, sürekli çalan ve yanıt verilmeyi bekleyen telefonların, tekrarlayan hareketlerin, ekran ve klavyelerin sağlığınızı tehdit ettiğinin farkında mısınız? FİZİK HASTALIKLAR ▼ Kas-iskelet rahatsızlıkları TEDAVİ ▼ Dolaşım sistemi bozuklukları ▼ Yüksek tansiyon ve kalp hastalıkları ▼ Psikolojik sorunlar ▼ Böbrek rahatsızlıkları NEDEN KAYNAKLANIR ▼ Sürekli aynı pozisyonda kalmak ▼ El bileği ve parmak eklemlerinde aşırı yüklenme olması ▼ Stres ▼ Ortamın ısı, ışık, nem ve konfor yönünden uygunsuzluğu ▼ Tekrarlayan hareketler ▼ Ekran ve klavyeler Masa başında çalışırken atıştırmayı alışkanlık haline getirmek ve yüksek kalorili gıdalar tüketmek gibi nedenler, yüksek tansiyon ve kalp-damar hastalıklarına davetiye çıkarmak demek. Sürekli stres hali ise insanlarda depresyon, öfke, mutsuzluk, uyumsuzluk gibi sorunların ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu durum kişinin özel hayatında ve arkadaşlarıyla ilişkilerinde sorun yaşanmasına yol açıyor. Kalp krizi, hareketsiz yaşam tarzını sevdiği için, azaltılmış bedensel aktivite ve aşırı beslenme, kolesterol seviyesini yükselterek beraberinde damar hastalıklarının ortaya çıkmasına neden oluyor. Metabolik sendrom, damar sertliğini tetikliyor ve karın bölgesinde depolanan yağlar, salgılama yoluyla böbreğe ve kalbe giden damarlarda tutulunca böbrek ve kalp hastalıkları oluşuyor. Damar sertliği sonucu yüksek tansiyon, koroner kalp hastalığı ve kalbe giden damarlarda daralma meydana geliyor. Ağrıların nedeni klavyeniz olabilir Kaslar kullanılmayınca zayıflıyor ve vücudun yükleri dengeli dağılmadığı için, kemik ve eklemlere ağırlık binmeye başlıyor. Buna bağlı olarak sırt ve bel ağrıları, boyun ve bel fıtıklarıyla başta diz bölgesinde olmak üzere kıkırdak aşınmalarına rastlanıyor. Dirsek, kol ve el bileğinde ise sürekli klavye kullanmaya bağlı adale hastalıkları görülüyor. Bu durumda tedbir alınmaz ise ilerleyen yıllarda “osteoporoz”a (kemik erimesi) yakalanma riski yüksek bulunuyor. OFİS EGZERSİZLERİ Omuz Germe Ön Taraf: Parmakları önünüzde kenetleyin, avuçlarınızı vücudunuzdan ileriye doğru ittirin. 15 Saniye tutun. Omuz Çekme Sol bileğinizi sağ dirseğinizin altına koyun ve omzunuzdan göğüs hizası boyunca çekin. 15 Saniye tutun. Aynısını diğer kolunuz için yapın. Arka Taraf: Parmakları arkanızda kenetleyin , avuçlarınızı vücudunuzdan geriye doğru ittirin. 15 Saniye tutun. Kol kasları ve omuz germe Dirseklerinizi kafanızın arkasına koyun ve bir dirseğinizi elinizle tutarak sağa ve sola doğru çekiniz. Boyun Germe Sağ elinizi kafanızın arkasından geçirerek sol tarafa koyun omuzlarınızı aşağı doğru dik tutun ve başınızı sağa doğru çekiniz. 15 saniye tutun. Bacakları göğüse çekme Oturur durumdayken Bacaklarınızı göğsünüze doğru çekip bırakınız. Vücut kenarlarını germe Ayakta duruken sağ elinizi sağ bacağınıza olabildiğince uzağa koyun. 15 saniye tutun. Boyun Esnetme Ellerinizi kafanızın arkasında birleştirerek kafanızı elleriniz ile aşağı doğru ittiriniz. Dönme Pozisyonu Sandalyede oturuken sağ elinizi sol bacağınıza koyun. Kafanızı sola çevirken vücudunuzu da sağa doğru çekin. Göğüs Germe) Kollarınızı kapı kenarlarına dik olarak tutun ve kendinizi öne arkaya doğru ittirin 15 saniye tutun. Kas Germe Sol elinizle bir yerden destek alarak. Sol ayağınızı sağ elinizle tutun ve yukarı doğru çekin. Diğer ayak için aynısını tekrarlayın. 20 saniye tutun. Bunları sık sık yapın ■ Koltuğunuz belinizi iyi kavrasın, yüksekliği iyi ayarlansın ve arkalığı dik olsun. ■ Masa yüksekliği boyunuza uygun olsun. ■ Bilgisayar kullanıyorsanız, monitör tam karşınızda ve göz hizanızda bulunsun. ■ Klavye dirsek seviyenizde ve ergonomik dizaynda olsun. ■ Ofis dolaplarınız kolay erişeceğiniz yerde bulunsun. ■ Ortamın ışığı gözlerinizi yormayacak şekilde düzenlensin. ■ Sağa ve sola dönüşler yarım değil, tüm bedeninizle olsun. ■ Her 30 dakikada bir ayağa kalkıp kısa bir yürüyüş yaparak kaslarınızı gerin. ■ Sürekli bilgisayar kullanıyorsanız ön kol germe egzersizleri gerçekleştirin. Topukları Germe Ayağını bir sandalyeye koyun. İki elinizle birden ayağınızı ileri geri doğru çekin. 13 TÜP BEBEK KISIRLIK TEDAVİSİNDE YENİ YAKLAŞIM NEDEN OLMUYOR? Yaşadığımız çevre koşulları,stresli ortam, geç evlilik, kariyer planları derken kısırlık çağımızın hastalığı durumuna gelmeye başladı. Tıptaki yeni teknikler, araştırmalar ve çalışmalar bu hastalıkla baş etmemizi sağlıyor mu? İnsanlar bu yeni tedavilerden ne kadar fayda görüyorlar? İşte tüm bu soruların yanıtlarını aramaktayız. DOĞAL DÖLLENME 4-Hücre bölünmesi: Döllenmiş yumurta bölünmeye başlar ve artık yumurtaya embriyo denir. 5-İmplantasyon (yerleşme) : Embiryo uterus( rahim) mukozasına yerleşir ve burda gelişmeye devam eder. uyguladımızda gerçek nedeni görülebilir. Nedene yönelik tedavi en az zaman kaybıyla en hızlı biçimde hastanın çocuk sahibi etmemizi sağlayacaktır. TÜP BEBEK DE YAPTIRDIK AMA YİNE OLMADI İşte en çok karşılaştığımız sorulardan bir tanesi... Teknolojinin son imkanlarından faydalanıyoruz, maddi manevi hasara uğruyoruz 1-Y umurta olgunlaşması: 2-Ovulasyon: Bu konudaki en yeni yaklaşım bir yumurta yumurtalık ama yine sonuç yumurta serbest içinde olgunlaşır. sorunun kaynağına inerek temel bırakılır ve alamıyoruz. Bu konudaki rahime doğru problemi çözmek olmalıdır. en doğru yaklaşım bir 3-İmplantasyon göç etmeye Evliliklerinin 1.yılını tamamlamış ve önceki tedavinin tüm ( yerleşme): yumurta başlar. bu süre içinde korunmadığı halde birkaç kez bölündükayrıntılarını inceleyerek ten sonra mukozada gebe kalamamış çiftlere ayrıntılı bir IVF 1-Yumurta nerde sorun olduğunu gelişmesi için uterusa izolasyonu.:Nadir muayene önerilir. Kadının ilk ( TÜP (rahime) transfer edilir. anlamaktır. Tedaviye en; Laparoskopi muayenesinde rahim ve BEBEK) başlayan hastaya ayrıntılı Genellikle; Ultrayumurtalıklarının 2-. Döllenme: Sperm yumurtayı son ve ince iğne muayene ve tetkikler döllemek için yumurtaya eklenir. değerlendirilmesi, hormon yapılarak gerçek sorun tahlilleri, erkeğin muayenesinde anlaşılırsa çözüm basit bir sperm tahlili ilk basamak bulunabilir. yaklaşımdır. Bazen bu ilk tetkikler Sorunu anlamaya bizi gerçek nedene ulaştırabilir, ve yönelik rahim içinin sorun hemen çözüme kamera yardımı ile kavuşturulur. Bu tetkiklerde eğer incelenmesi kadınlık kadında bir yumurtlama problemi organlarının laparoskopi varsa basit bir yumurtlama dediğimiz tanısal hızlandırıcı tedavi kadının çocuğa tedavinin uygulanması mutlu sona yöntemle değerlendirilmesi, çiftlerin kavuşmasına yol açabilir. Aynı şekilde ulaştıracak en önemli yaklaşımdır. Hastalara genetik analizleri, geçirilmiş hastalıkların erkekte sperm azlığı nedeniyle çocuk neden çocuk olmadığını sorduğumuzda vücutta bıraktığı hasarların olmuyorsa, basit bir sperm hareketlerini %90’nın çocuk sahibi olamamalarının değerlendirilmesi sayılabilir. Kısırlık tedavisi hızlandırıcı tedavi sorunu çözebilir. buz dağına benzer suyun üstünde kalan nedenini bilmediklerini görülür. Daha önce İşin zor kısmı yıllarca tedavi olmuş belki kısmı her zaman daha küçük ve daha kolay defalarca tüp bebek denemiş fakat gebelik tüp bebek denemesi yaptırmış ve gebe anlaşılır durumdadır. Önemli olan suyun elde edememiş kişilere olan yaklaşımdır. Bu kalamamış hastalar içinde aynı şey altında bölümü ayrıntıcı bir yaklaşımla koşullarda gerçek nedenin ortaya söylenebilir. Oysaki biz hastalar muayene çıkartılması ve bu nedene yönelik uygun değerlendirmektir. edildiğinde veya bir tüp bebek tedavisi 3-Döllenme: Bir sperm yumurtayı döller. Yumurta içinde oluşan reaksiyon diğer spermlerin yumurtaya girmesini engeller. 14 HAZIRLAYAN: Ali BAKIN [email protected] ÇENGEL BULMACA ÇENGEL BULMACADA ANAHTAR KELİMEYİ BULAN İLK 10 KİŞİYE HER HASTANEMİZDEN MİNİ CHECK-UP HEDİYE EDİYORUZ 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 15 KARE BULMACA SOLDAN SAĞA YUKARIDAN AŞAĞIYA 1- Canlı organizmada hareketi, enerjiyi sağlamak için oluşan, biyolojik ve kimyasal değişimlerin bütünü - Hastalık belirtilerinin sönmesi. 2- Cılız, zayıf - Operasyon - Bir soru sözü - Tantalın simgesi. 3- İstanbul’da bir semt - Utanma - Midenin arkasında, diyaframın altında, sol böbreğin üstünde, yassı, uzunca, akyuvar üreten ve yıpranmış alyuvarları toplayan, damarlı, gevşek bir dokudan oluşmuş organ - Şehzade eğitmeni. 4- Tek veya çok hücreden oluşan, vücudun bütün dış ve iç yüzeylerini kaplayan doku - Çizgi - Kavisli, kısa, uç bölümü geniş, kabzasına doğru daralan bir kılıç - Bir hayvan. 5- Kudret, iktidar - Maden kömürünün damıtılmasıyla elde edilen, birleşiminde kömürden çok daha az oranda uçucu madde bulunan katı yakıt - Döşek - Kötü durum, içinden çıkılmaz iş. 6- Hükümdarın çocukluğu sırasında devleti yöneten kimse - Yerel - Dolambaçlı. 7- Vedia - Edirne’nin bir ilçesi - Fazla bön, avanak. 8Büyük, yetişkin, kart - Nezretme - İlave - Su taşkını - Pencere. 9- Güney Afrika’nın plakası - Bezginlik anlatan bir söz - Yaprakları salata olarak yenen baharlı, çok yıllık bir bitki. 10- İdrarın normalden az çıkartılması - Geminin yan yatması - Artı uç. 1- Yarım baş ağrısı - Felsefede ben. 2- Bir tür kara yumuşakçası - Eski dilde katıksız, saf. 3- Fiziksel etkili medyumların gerçekleştirdiği öne sürülen olaylardan biri olan, nesnelerin dokunulmaksızın hareket edişi. 4- Eziyet - Panama’nın plaka işareti Gümüşün simgesi. 5- Yazılı olan şey, pusula - Eski dilde su. 6- Mercan ada - Eski dilde kapı. 7- Bir nota - Hastanın kendisine söylenilen sözleri anlamsız şekilde aynen tekrarlaması. 8- Yapım - Kütüğü yarmak için kullanılan ucu sivri, yassı, enli çivi. 9- Altın - Üzeri düzleşmiş, dişleri aşınmış olan vida. 10- Mililitrenin simgesi - Babanın kız kardeşi - Hile. 11- Kesenek - Mızrap. 12- Felç, sakatlık vb. bir sebeple yataktan kalkamayan kimse. 13- Akciğerleri dinlerken hekimin duyduğu patolojik ses Antalya’nın bir ilçesi - Yunanca’da bir harf. 14- Aşama - Osmanlı İmparatorluğu'nda yeniçerilere ödenen yılın ilk üç aylığına verilen ad. 15- Mekke'de bulunan, hac ibadeti yapılırken tavaf edilen kutsal yer - Tavır. 16- Mağara - İstanbul’da bir semt. 17Sultanlar - Kiloamperin simgesi. 18- Zeki ve yaramaz çocuk. 19- Mera - Şaşma anlatan bir söz. 20- Bir şeyin niteliklerin övme - Sınır. SUDOKU 3 6 9 8 7 6 2 8 4 2 9 4 5 9 6 3 8 2 8 7 2 9 7 KOLAY 6 4 7 2 1 8 9 8 2 8 2 6 2 ORTA 5 8 9 7 3 2 7 8 6 1 4 9 5 9 9 6 5 6 7 3 9 1 3 7 4 3 6 7 1 4 2 1 6 3 9 8 5 8 2 4 9 4 1 1 1 4 7 3 4 1 2 ZOR 8 9 1 2 3 8 hayat sağlıkla güzel... 444 0 205 GÜNEŞLİ PENDİK www.medicinehospital.com.tr KOSOVA